17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T I P S A Ö L I K H A B E R L E R İ Damar tıkanıklığına yeni önlemler Sovyet bilim adamları damar sertliğini 5 dakikada teşhis edebiliyor. Eleonara Gorbunova Çeviri: Ozgur Ulusoy Lopukhın'e gore doğanın programladıgı kolesterol bırıkımı, ınsan yaşamının uç tarklı evresıne gore değışır İlk evrede, aktıf kolesterol emılımı damar sertlığı gelışımıne katkıda bulunur Sonra, kolesterolün dengede bulunduğu evre başlar Uçuncu evrede uretım hormonlarının ışlevsızleşmesı ıle bırlıkte kolesterol gereksınımı duşer Sigara ve rahim boynu kanseri Hücrelerde DNA hasarı saptandı. Çeviri: Dr. Ahmet Turker Onleme ve tedavinin sınırları Şu ana dek söylenenlerden şöyle bır sonuç çıkarılabılır Eğer damar sertlığı, kolesterınozısın kısmı (fakat patalojık) bır dışavurumu ıse doğanın belırledığı bu surecı durdurmaya çalışmak anlamsızdır Oyleyse çağımıza özgu olan bu hastalıkla savaşırken ızlenecek stratejı, surece yapılacak olası mudahalelerın sınırlarını çızmektır Lopukhov'a gore akla uygun ıkı yol var Kolesterolün dengede bulunduğu evrenın suresının uzatılması ve damar sertlığıne bağlı hasarları, daha ortaya çıktıKları anda gerıletebılecek araçların kullanılması Bunun ıçın de kolesterınozısı kontrol altında tutabılecek yenı yöntemlere ıhtıyaç var Şu anda uygulanmakta olan ve lıpoproteınlerdekı kolesterolün belırlenmesı ılkesıne dayanan yontem önemlı, fakat yetersızdır "Bıze gore kolesterol her hucrenın zarında bırıkmıştır Bu yuzden de her hucrede kolesterınozıs duzeyı olçulebılır" dıyor Lopukhın Yanı damarlara gırmek şart değıl Ayrıca oldukça kompleks ve kıtlesel tarama ıçın hıç de elverışlı olmayan bır yöntem Çalışmalarımız bızı, derı hucrelerındekı kolesterolün enzımkımyasal sap tamasına goturdu Bu oldukça kolay Uç damla belırteç kışının avuç ıçıne uygulanır Bu belırteç damlacıklarının yoğunlukları bırbırınden (arklıdır Renklenmış olan bu damlaların nıcel değerlendırılmesı sonucunda, hastaların hangılerının kolesterolün dengede bulunduğu aşamada, hangılerının ateroskleroz tehlıkesıyle karşı karşıya olduğu, hangılerının hastalığa yakalanmış olduğu gorulur Ancak, hasara uğramış bolgelerı ya da damarların ne kadar daraldığını derı testı ıle bulmak mumkun değıl Ayrıca çalışmalar derı hucrelerının zarlarındakı kolesterol mıktarı ıle kolesterolün damar duvarlarındakı yoğunluğu (ozellıkle aort) arasında bır ılışkı olduğunu gostermıştır Moskovalı bılım adamları, kanda dolaşan duşuk ya da yuksek yoğunluktakı lıpoproteınlerdekı kolesterolu olçecek gelışkın yontemler uzerınde çalıştılar Bu amaç ıçın de kandakı kolesterolu belırleyecek fluoresanlı sondajlar yaptılar Bu sondajın sonuçları 45 dakikada ekrana yansıyabılır Yöntem karmaşık değıl, ucuz ve doğruluk değerı % 100'e yakın Lopukhın'e gore hastalara yardımcı olmak ıçın kardıyoloıık ve nörolojık gelışmeler uzerınde yoğunlaşılması yanlış bır yol Kuşkusuz uzmanlaşmış hızmetler de gereklı, ancak bunların yaygınlık kazanmaları kalp krızı, felç, kangren gıbı damar sertlığının neden olduğu cıddı sorunların artmasına bır çözum olamayacak (Sclence USSR) I nsan vucudunda kolesterol bırıkımını tamamen onleme çabaları yararsız Bu sureç, kırışıklıkların ortaya çıkması ya da saçların aklaşması kadar doğal Ancak yıne de gunumuzun önemlı görevlerınden bırı kolesterol fazlalığını denetım altına almak Bu çaba kuşkusuz aterosklerozun (damar sertlığı) onlenmesı ıçın de yenı fırsatlar yaratacak Bılım adamları uzun yıllar yaşamlarını damar sertlığı uzerınde çalışmaya adadılar Konuyla ılgılı tartışmalar gunumuzde bıle suruyor Yıne de on yıllarca suren tartışmalar sonucu varılan modern goruşlerın temelı St Petersburglu bılım adamlarının fıkırlerıne dayanıyor Bu bılım adamlarına göre, damarların duvarlarından sızan kolesterol, damar sertlığı gelışımıne neden olmaktaydı Bu fıkırler, 20 yuzyıhn başlarında, molekulergenetık ve elektron mıkroskobundan önce formule edıldı 1960'larda bır başka Rus bılım adamı, damar sertlığının doğal bir yaşlanma sureci olduğu şeklındekı ıddıasıyla tıp dunyasını şaşkına çevırdı Gerçekten oyle mı? Sorunun yanıtı aranırken, kolesterinozls kavramına varıldı Kavram dört onermeye dayanıyor Insan vucudunda kolesterol bırıkımı genetık olarak belırlenmış bır sureçtır ve yaşamın ılk anlarından bıtımıne dek surer Yaşamsal önemı olan bu bıleşığın % 9O'ı hucre zarında depolanmıştır ve hem hucre zarının hem de zarın bıyoelektrık ve dığer ozelltklerının ıstıkrarını sağlar Kolesterol bırıkımının yoğunluğu yaşa ve hucrenın bulunduğu organa gore değışır Ve son olarak da, tehlıkelı mıktardakı kolesterol bırıkımının yol açtığı damar sertlığı kolesterınezun ozel bır durumudur S igara ıçen kadınların rahım boynunda (servıks) kanser gelışme rıskının arttığı uzun suredır bılınmekte Ancak aradakı bağlantı açıkça ortaya konulmamıştı Bugunlerde bır grup araştırmacı, sıgaranın rahım boynu hucrelerınde DNA hasarına yol açtığını gösterdı Londra, St Mary's Hospital Ttp Fakultesı'nden Penelope Ward ve meslektaşları, rutın olarak servıkal smear testı (rahım ağzındakı ve vagına derınlığındekı sıvının tetkıkı) yapılan kadınların dokulannı ınceledı Elde edılen bulgular, İngılız Kolposkop ve Servıkal Patolojı Bırlığı'nın Sherfıeld'de yapılan yıllık toplantısında sunuldu Araştırmacılar, daha önceden yapılmış çalışmalarda mukus ıçerısınde sigara dumanına aıt oluşumlar saptanması nedenıyle, rahım boynu hucrelerının hasara uğramış olabıleceğınden şuphelendı Sigara bırkaç yolla DNA'yı hasara uğratabılırdı Hucrenın genetık materyalı uzerınde ekstra DNA bıleşıklerının (addukt) oluşumuna yol açmak bu yollardan bırısı olabılır Bu bıleşıkler, DNA'ya bağlanan dumandakı aromatik hidrokarbon urunlerıdır Bunlar, kanser gelişlmlnde ilk basamak durumundadır Araştırmacılar öncelerı, sigara ıçen kışılerın plasenta dokusu ve akcığer hucrelerının DNA'sında ekstra bıleşıkler saptamıştı En fazla hasarı n, en çok sigara ıçen kımselerde ortaya çıktığı göruldu Yeni bir AIDS ilacı Çeviri: Doç. Nuray An DDI ilacının, AZT gibi yan etkiler göstermeyeceği sanılıyor. lenecek protokolu saptamak ıçınılgılılerle bır dızı goruşme yaptılar Hastaların çoğunluğunu zıdovudıne'e toleransı kaybolmuş AIDS'lıler oluşturmakta Yeni Ilaç gönüllu hastalarda denenecek, ancak hasta ve doktorları, hangı hastaya hangı dozlarda uygulandıklarını bılmeyecekler Bu yuksek doz da olabılır, duşuk doz da Boylece ılaç hakkında olası on yargılar ortadan kaldırılacak Dığer bır gruba yuksek ya da duşuk dozda ılaç veya plasebo (yalancı ılaç) verılecek Normalde bır ılacın bulunuşu ıle klınık denemelere gırebılmesı ıçın geçen sure, yaklaşık on yılı bulur Oysa bu ılaç, bulunuşundan beş yıl gıbı kısa bır sure sonra klınık denemelere başlıyor DDI'ı ılk kez 1985'te Maryland Ulusal Kanser Enstıtusu'nden Sam Broder antıkanşer etkınlık çalışmaları sırasında buldu İlaç, yapı ve aktıvıte yonunden zıdovudıne'e benzedığınden T.PInchin ve gurubu ılacın aynı etkınlığı gostereceğı ınancında ilaç, vırusun çoğalmasını ve ımmun sısteme yayılmasını yavaşlatarak etkınlık gostermekte Ingıltere'de onsekız ay surelı denemelerın ılk altı ayında denemelere katılacak hasta sayısının yaklaşık 200 olacağı ve bu sayının yıl sonuna kadar 300'e ulaşabıleceğı öngöruluyor (New Scientltt) I ngıltere ve Fransa'da şu sıralarAIDS tedavısınde kullanılabılecek yenı bır ılacın etkınlık ve toksısıte değerlendırmelerıne başlanıyor Bu ılacın adı dideoxyinosine. Kısaca DDI olarak adlandırılıyor Bılındığı gıbı şımdıye dek AIDS tedavısınde lısans almış yalnızca bır ılaç kullanılıyor O da kısaca AZT olarak bılınen zıdovudıne Londra'dakı St. Mary's Hastanesi'nde araştırıcı olarak çalışan ve aynı zamanda bu yenı ılacın klınık çalışmalarını yuruten grubun başkanı olan Tony Piching bu yenı ılaçla ılgılı goruşlerını şoyle belırtıyor "AIDS tedavısınde elde bırkaç ılacın seçımlı olması onemlıdır Umuyoruzkı DDI, AZ1 ıle aynı etkınlığe sahıp olacak ve onun oluşturduğu yan etkılerı göstermeyecek " Zıdovudıne'ın AIOS'lı hastaların ömrunu ılacı kullanmayanlara gore ikl kat daha uzattığı kanıtlandı, ancak yan etkılerının şıddetlı olması ılacı kullanan hastaların % 40'ının tedavıyı daha ılk yılda bırakmasına neden olmaktadır Yan etkiler arasında şlddetli anemi ve mlde bulantısı görulmektedır ingılız ve Fransız tıp araştırma grupları bırlıkte yüruteceklerı klınık deneylerde ız 22 kadın üzerinde Ward ve meslektaşlan 22 kadın uzerınde araştırmalar yaptı Servıkal smear preparatlarından alınan dokuda ekstra DNA bıleşıklerının mıktarı olçuldu 13 kadın halen sigara ıçıyordu, dokuz kadın ıse hıç sıgara kullanmamıştı Sigara kullanmayanlarda ekstra DNA bıleşıklerı ya hıç yoktu ya da yalnızca duşuk duzeylerdeydı Bu bıleşıklerın mıktarının, sigara ıçenlerın uçte ıkısınde sigara ıçmeyenlerle aynı duzeylerde olduğu saptandı, ancak sigara ıçen uç kadında, ekstra DNA bıleşıklerı duzeyı gerçekten de çok yuksektı Ward ve meslektaşlan, şımdı de sigara ıçen bu kadınların özel olarak rahım boynunda kanser veya kanser oncesı değışıklıkler gelışme rıskı ıçerısınde bulunan bır alt grup olup olmadıgını oğrenmek ıstıyor Araştırmacılar, bunu test etmek uzere, tanı konmuş ınvazıf rahım boynu kanseri olgularında ekstra DNA bıleşıklerı duzeyını ölçmeyı duşunuyor (New Sclentist) Gönüllü hastalarda
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle