Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TARTIŞMA Bir eleştiri "Dolunay yanılsaması" yazısında yanlışlar Dr. Gultekin Caymaz Flzlk Tedavi Uzmanı Dolunay yanılsaması psikolojik mi? Bülent Uyanıker Ve bir görüş 6 Ocak 1990 tarıhlı dergınızde N Ekrem Duzen tarafından hazırlanan 'Dolunay Yanılsaması' başlıklı yazıdakı psıkolojık açıklama fızıksel gerçeklere aykırıdır Kendısı hayalı bır takım varsayımlarla yanılmıştır Ayın, ufukta buyuk, tepede (zenıtte) kuçuk görunmesının fızıksel sebeplerı vardır ve fızık bılımıne göre şöylece aşağıda açıklanmıştır Ay, ufuk çızgısınde buyuk görunur Çunku aydan bıze ulaşan ışınlar, odaktakı kalınlığı daha fazla olan bır buyuteçten (yanı ınce kenarlı mercekten) geçtıklerı ıçın Ay buyuk görunur Ay zenıtte ıken ıse ışınların mercekten geçtığı yol daha kısadır Yanı merceğın kalınlığı orada daha az dır Mercek orada daha ınce olduğu ıçın Ay kuçuk görunur Ay'a eğer Dunya atmosferının dışına çıkıp baksaydık, yanı Ay'a gıden bır uzay aracından Ay'a baksa ıdık, Ay ın daha kuçuk görunduğunu anlayacaktık Çunku o zaman Ay'ı buyuten bır mercek, yanı atmosfer tabakası Ay ıle bızım aramızda olmayacaktı Dunya Ay'dan daha buyuk olduğu halde, Ay'dan Dunya'ya bakarak çekılen bır fotoğrafta Dunya, bızım Ay'ı gorduğumuzden daha kuçuk gorunmektedır (Bu fotoğrafı ben gordum) Halbukı Dunya'nın Ay'dan daha buyuk gorunmesı gerekırdı Çunku Dunya daha buyuktur Fakat gerçek böyle olduğu halde bız Dunya'dan bakarken havanın atmosferın yaptığı bır merceğın ıçınden dışarı baktığımız ıçın, Ay gerçektekınden daha buyuk görunur Bunu deneysel olarak anlamak ıçın bır buyuteçle tavanda yanan ampule bakın Ampul daha buyuk görunur Aynı sebepten dolayı Guneş doğarken ve batarken de zenıttekıne göre daha buyuk görunur Ayrıca Guneş'ın buyuk olduğu bu sıralarda özellıkle batarken neden daha kırmızı olduğu da yıne atmosfere gıren ışınların atmosfer tarafından kırılmasına bağlı olup, çok kırılan mor, mavıye yâkın ışınlar artık bıze ulaşamadıklarından batış sırasında sadece kırmızıya yakın olanlar daha az kırıldıkları ıçın bıze ulaşırlar ve bız böylece kırmızı bır Guneş batışı göruruz Acaba, bu yazımızda anlatılan gerçeklerı yayımlayacak mısınız? Yoksa 6 Ocak 1990 tarıhlı yazıdakı yanlışları duzeltmekten kaçınacak mısınız? D olunay yanılsaması uzerıne N Ekrem Duzen tarafından yazılan yazı Ay'ın çevrende (ufuk) buyuk tepede ıse kuçuk görunmesinı psıkolojık nedenlere dayandırmaktaydı Algı sıstemınden kaynaklandığı ılerı surulen yanılsamanın nedenı ıse gözun her ıkı durum da da aynı buyukluğu gorduğu ancak çevrendekı Ay'ın daha uzak algılanması sonucu, algı sıstemı ıçınde buyumesı olarak açıklanmıştı Ayrıca bu olayın fızıksel bır temelı olmadığı ve havakurenın de bu olayla ılgısızlığı fotoğraf çalışmaları örnek lenerek anlatılmıstı Havakure ve ışığın ortam değıştırmesınden kaynaklanan kırınım olayı ıncelenırse, Ay'ın çapının değışmesınde fızıksel nedenlerın olup olmadığı hakkında fıkır edınebılırız lerıne karşılık gelecek ve bırbırlerını ızleyerek yayılacaklardır Havakure ıse göruntuyu buyuten basıt mercek ozellığı dışındakı özellıklenyle de ele alınmalıdır Çunku havakure her yerınde aynı olmayan bır yoğunluk dağılımına sahıptır Yogunluk yeryuzunde en fazladır Bundan dolayı havakure genellıkle bırbırıne koşut duzlemlerden oluşuyormuş gıbı duşunulür Her katman aynı yoğunlukta bır duzlem oluşturur Gelen ışık rengı, ışık kaynağının yukseklığı ve cısımle gözlemcı arasında kalan hava oranında emıllr ve kırılır Havakurenın başucundakı (zenıt) kalınlığı da bır hava kutlesı olarak tanımlanır Hava kutlesının parlaklığa etkısı cısımlerı olduğundan daha sönuk görmemıze neden olur Bu etkı mo m kx m k(1/cos z) eşıtlığı ıle anlatılır Burada mocısmın havakure dışındakı parlaklığı, m gözlenen kadır, k havakure katsayısı, x hava kutlesı, z başucu uzaklığıdır (derece) Bu katmanların ıçıne gıren dalga yuzlerının ust bölumlerı alt bölumlerınden daha hızlı hareket eder Çunku alt bölumler daha yoğun bır ortam ıçındedır Böylece gelen ışığın ızledığı yol eğrıleşmeye baş Işe havakure (atmosphere) dışında bır nokta kaynaktan, bır yıldızdan gelen ışığın nasıl davrandığına bakarak başlayalım Bılındığı gıbı gözlerımız ışığın belırlı dalgaboylarına (400700 nm ) duyarlıdır Yanı gelen ışığı bır dalga trenı gıbı düşunebılırız Bu trenın vagonları suya taş atıldığında oluşan çemberler gıbı dalga yuz lar ve bır mercektekı kırılmadan çok artarda sıralanmış merceklerden kırılıyormuş gıbı değışır Havakuredekı bu kırınım sonucu cısımler bulundukları yerden yaklaşık yarım derece daha yukarıda görulur Ay, Guneş gıbı tekerlek benzerı göruntu veren bır cısım söz konusu olduğunda ıse, durum bıraz farklıbşır Yüzeyın değışık noktalarından gelen ışınların hepsı aynı katmandan geçmez Batmakta olan Guneş'ı ele alalım Guneş geometrık olarak çoktan batmıştır ancak, havakurenın et kısıyle bız Guneş'ı tam çevren çızgısı uzerınde göruruz Guneş'ın görunur açısal çapı yarım derece kadardır Bu da havakurenın kaydırma oranına eşıttır Guneş'ın gökyuzunde çapı kadar ılerlemesı ıçın gereklı sure ıse yaklaşık ıkı dakıkadır Bu durumda Guneş'ın gözden yıtmesı ıçın ıkı dakıka daha gereklıdır Havakurenın doğuş ve batışta oynadığı bu rol Guneş'ı bır gun ıçınde yaklaşık 4 dakıka daha fazla görmemızı sağlar Havakutlesı çevrende daha fazla olduğu ıçın dalgaboyundakı kayma daha fazla olacaktır Böylece Guneş'ı batarken kırmızımsı göruruz Denızden batan romantik Ay goruntusune ıse hava kutlesıne eklenen nem nedenı olur Havakure kırınımının bu ozellığı çöllerde serap gormenin de nedenlerı arasındadır Yoğunluğun her katmanda farklı olması Guneş'ın alt ve ust kenarlarından farklı açılarla gelen dalga yuzlerının fark lı eğılmelerıne neden olur Aşağıda yoğunluk fazla olduğu ıçın Guneş'ın alt kenarından gelen ışınlar ust kenara oranla daha fazla yukarı kayar ve yuzey yassılaşması oluşur Çap değışmesıne gelınce, geometrık olarak 0 4 derece olarak gormemız gereken Ay'ın görunur açısal çapı 0 5 derece görulmektedır Bu da Ay'ın çapının herhangı bır şekılde buyuduğu anlamına geItyor Bu buyume havakureden kaynaklanmalıdır Yanı havakure olmasaydı Ay'ı daha kuçük görecektık Ancak bunun tersı doğru değıldır Ay'dan bakan bırı Yer'ı bızım Ay'ı görduğumuzden daha kuçuk göremez Ay uzaklığında, uzaydan Yer'e bakacak bır gözlemcı Yer'ı yaklaşık ıkı derece çapında görecektır Bu da Ay'ın açısal çapının dort kat kadarıdır Ay ıçın havakurenın buyutmesı onda bır derece do'ayındadır Ayrıca havakure yokluğunda cısımler daha parlak göruneceklerdır rendeyken, en yuksek konumundakınden (Ay bızım ıçın hıçbır zaman başucu noktasına kadar yukselmez) daha fazladır Çaptakı değışım ıse fızıksel kokenı olan bır olaydır Ancak renk değışımı ve yuzey yassılaşması gıbı olaylar daha abartılı algılamamıza neden olabılır fi.' ( Uız. Dalga yuzeylennın ılerlemesı Duzlemkoşut hava kure vaklaşımı Sonuç olarak Ay'ın görunur çapı çev Cısımlerın yuksekte gorunmesı Yuzey yassılaşması Not: Okuyucumuz Gultekin Caymaz'a bu olayın flziksel nedenlerine dlkkat çeken mektubundan dolayı tesekkur edlyorum. 75