Katalog

B İ L G İ S A Y A R D Ü N Y A S I Bastarafı 15. Sayfada lece yüzlerce fotoğrafın arşivlenme külfeti de ortadan kalkmakta, tek bir modelle sayısız varyasyon elde edilebilmektedir. Perspektifin boyanması Üçüncü problem perspektifin boyanması anında belirir. Örneğin airbrush tekniğinde maskeleme zahmetli ve sabır gerektiren bir yöntemdir. Maskelenen boyanmamış bölümlerdeki hataların düzeltilmesi oldukça zordur, hatta olanaksızdır. Araştırmada kullanılan Artlsan 2.1 ve benzeri yazılımlar, kuru boya, yağlı boya gibi geleneksel boyama tekniklerini taklit eder. Maskeleme türünden ön hazırlıklar kolayca ve çok kısa sürede yapılır. Hatalar da silinerek düzeltilebilir. Eğer montajı yapılacak fotoğrafın çekim anındaki bu sayısal değerleri biliniyorsa, bilgisayarla benzer açıdan bir perspektif yaratılabilir. Bu sayede ölçekli bir perspektif karolaj da fotoğrafa yerleştirilerek bilinmeyen boyutlar yaklaşık olarak ölçülebilir. Fotoğraftan doğrudan boyut ölçümü için VideoCAD gibi firmaların geliştirdiği daha ilerı tekniklikler de mevcutdur.|5) Yukarıda açıklanan yöntemlerin ışığı altında, fotoğraf üstüne geleneksel yöntemlerle monte edilen, Glasgovv'da 19. yüzyıldan kalma harap bir binanın eski görüntüsü, elle detaylandırılmış bilgisayar çizimi sayesinde yeniden yaratılmıştır. Çalışma daha sonra frame grabblng yöntemiyle Artisan 2.1 e aktarılarak airbrush tekniğiyle renklendirilmiştir. (Şekll 3) Bugün için en büyük problem, hazırlanan çalışmanın renkli kopyasının istenilen kalitede sağlanamamasıdır. Ekrandan doğrudan kamera tespiti ve renkli lazer print ile kopya ahnabilir. Profesyonel bir kamera renklerin tıpkısını saptasa da ekrandaki dışbükeylik rahatlıkla hissedilmektedir. Programlama dilleri nasıl doğdu? Fortran, Algol, Cobol hangi amaçiarla ve nasıl doğdu? Çeviri: Nezihe Bahar sonlarına kadar, geleğ bilgisayar programlama dillerinin çoğunun tohumları ekilmişti, FORTRAN, ALGOL, COBOL triumvirası mevcuttu fakat bu dillerin olgunluklarını gösterecek kadar gelişimi ve sağlamlaşmaları daha sonraki 10 yılda oldu. 1960'lann başlarında basta gelen amaç FORTRAN'a üstün gelmek gıbı görünüyordu. Sanki her sey IBM've ve onun dilıne karşı bir tepki gibi görünüyordu. Belli ölçüde bu tepki değerlendirmesi dogduydu, ancak başka bir faktör daha vardı. FORTRAN bilimsel uygulamalar için ideal görünüyordu, ama iki güçlü grup; iş dünyasındaki kullanıcılar ve bilgisayar uzmanlarının kendileri için uygun görünmüyordu. İş dünyasındaki kullanıcılar COBOL'un yaratılması öncesinde arayış içindeydiler. Aynı durum FORTRAN'a rakip bir ürünün dızaynı için bir komite oluşturan ve ALGOL'u yaratan bilgisayar uzmanları için de geçerliydi. incelememiz açısından FORTRAN, COBOL ve ALGOL üçü de önem taşıyor. Çünkü bu dıller, birlikte bir programlama dili yaratılırken sahip olunabilecek muhtemel yaklaşımların çoğunu taşıyorlardı. Bu üç klasik dilde bulunmadığı iddia edilebilecek şeyler en son geliştirilen programlama felsefeleridir fonksiyonel, mantıksal ve nesne tabanlı progcamlama ve hatta bunların bile izlerini bulabileceğinizden şüpheniz olmasın. PASCAL ve C gibi dillerden birinde program yazıyorsanız blok yapısı size tanıdık gelir. Temei fikir, bir grup ifadenin BEGIN ve END kullanılarak parantez içine alınmasıyla gruplanmasıdır. Böyle bir gruplandırma sonucu meydana getlrilen birleşik ifade, programlama dili içinde tek bir ifade gibi işlem görür. Bir birleşik ifade tek bir ifade gibi işlem görebildiği gibi, her birleşik ifade başka birleşik ifadelerden, onlar da yine başka birleşik ifadelerden oluşabilir. Iç içe gruplar yaratma tarzı ALGOL'de kullanılan tipik bir uygulamadır. Bu gruplar düzenli ve güçlüdür, ancak ilk defa karşılaşıyorsanız anlaşılmaları kolay değildir. ALGOL, (IF.. THEN.. ELSE) ıfadesini, (VVHILE) döngüsünü ve (UNT1L) döngüsünü getirmiş ve bunlar dili alttaki makine kodundan mümkün olduğunca uzaklaştırmıştır. Herkes kendisi için ALGOL'ü tanımlayan komite başka herhangi bir akademik komite gibi olmalı (kıskançlık ve kendi çıkarını gözetme unsurları taşıyordu). İşleri daha da kötüleştiren bir durum da ABDAvrupa aynlığının bulunması idi, bu ayrılık "bir nokta mı, yoksa vlrgül mü kullanılmalı" konusunu neredeyse kilitliyordu. Resmi yazılarda tüm komitenin ALGOL'un dızaynında eşit etkisi olduğu ileri sürülür, ancak satır aralarında bir ya da iki önder ışığın variığını sezmek mümkündur. Bu komite içinde çeşitli dönemlerde Poter Naur, Klaus Samuelson, Helnz Rutlshauser, Alan Perlls ve Frttz Bauer yer almıştır. FORTRAN'ın yaratıhşında en büyük sorumluluğu olan John Backus da bu konuyla'Hgilenmiştir, ancak gönlünün ikinci bir dilin yaratılmasından yana olduğunu tasavvur etmek zordur. ALGOL'un tarihi incelenirken en çok gündeme gelen isim Peter Naur'dur. Peter Naur önceleri bir astronottu ve bilgi işlemle ilgilenişi kuyruklu yıldız yorüngelerini incelemesi sırasında gelişmişti. Astrcnomi ile bu bağlantı dilin ALGOL adını almasının da nedeni olmuş olabilir. Algol (aynı zamanda Algorithmic Language'in kısaltılmışıdır) Perseustaki ikinci en partak yıldızın adıdır. Yeni dil için çeşitli başka isim önerileri olmuştur. Komite Peter Naur'un önerisini kabul etmiş ve onu Algol Bulletin ın editörü tayin etmiştir. Komitenin bu tayinlerde belli ölçüde zorlandığı söylenir. Fritz Bauer, Peter Naur'un kendini tayin ettirişinin tam olarak benimsenmediğini, fakat son derece yetersiz süresi altı gün içinde raporlarının bitmesine yaradığını söylüyor. Bir kişi üzerindeki tartışma yetmezmiş gibi bir bilgisayar dilini tanımlama yöntemini isimlendirme konusunda da tartışma olmuştur. Eskiden bir dilin tasarımında en büyük sorunlardan biri nasıl tanımlanacağı idi. Bu problem "üretim kuralı" denen teorik notasyonu kabul eden John Backus tarafından kısmen çözüldü. sayısında bir patlama olacak gibi görünüyordu. Böyle bir patlamayı durduran sey, muhtemelen FORTRAN ın büyümesini yavaşlatmak için birleşik bir çaba gerektiğinin kavranması oldu. İlk faaliyet bir ortak komitenin kurulması oldu. Algol ailesi Bilgisayar akademisyenleri çeşitli komiteler oluşturdular. Bunların en önemlisi 1958'de Zürih'te toplanan ve önceleri IAL (Internatıonal Algebraic Language), daha sonra ALGOL 58 (Algorıthmic Languae) olarak adlandırılan bir dilin detaylarını belirleyen toplantıydı. ALGOL 58 hiç uygulanmadı, fakat kendisini takibeden ALGOL 60 dahil olmak üzere ALGOL benzeri dillerin başlangıcı oldu. Bu komitenin amacı aşağıdaki hedeflerin karşılanması idi: 1 Mümkün olduğu kadar matematik notasyona yakın ve çok fazla ek açıklama o l : madan anlaşılabilen, 2 Yayınlarda bilgi işlem proseslerini tanımlamakta kullanılabilen, 3 Makine diline mekanik olarak çevrilebilir bir dil yaratılması. Bu hedefler yeterince makul görünüyordu ve hatta 3. koşulun her programlama dili için geçerii bir gereklilik olduğu soy lenebilirdi. Ancak bu koşulun eklenmiş olması o zamanki hareket tarzı ve uygulamalar konusunda bir fikir verebilir. Bu basit hedeflerin sakladığı gerçek, ALGOL'un akademik bir dil olduğu gerçeğidir. Komite onu basit ve anlaşılması kolay yapma konusunda herhangi bir girişimde bulunmadı. ALGOL'un ince düşünülmüş bir dil olduğu ve getirdiği fikirlerin çoğunun takdir edildığı inkâr edılemez. FORTRAN ile ALgol arasındaki en büyük fark blok yapılı olmasıdır. ALGOL temelinde geliştirilen Bilgisayar: Yeni bir gereç Araştırmadan şu sonuç çıkmaktadır: Bilgisayar geleneksel teknıklerı bir çırpıda silecek sihirli bir kutu değildir. Elin deneyimi ile birlikte düşünülmek zorundadır. Perspektif sanatçısı bilgisayarla zahmetli ve uzun süren teknik çizimleri ve boyama problemini çözebilir. Böylece sanatçı artistik çalışmasına daha çok zaman ayırarak deneyimini geliştirebilir. Zaten teknolojiden beklenen de insanı sanat üretmekten uzaklaştırmak değil tasarlama yöntemlerini daha etkili kılmaktır. 1 Flemming, Ulrich, Ccyne and Pıthavadian Shakuntala (1986) A Pattern booktorShadyslde, Departpartment ot Archltecture, Carnggıe .•/ellon Universlty, Pıttsburg, PA 2 Mac User Directory, Mac U$ur, vol: 6, no. 10, 18 May 1990, pp 7779 3 Ozcan, Oğuzhan (1989) Computtr Pract/M In Scotland The Research Beport: 6, Department ot Archltecture and Building Science, ABACUS, Ştrathclyde Universıty, Glasgow 4 Ozcan Oğuzhan (1990) Computer Appllcatlon In Architactural Presentatlon, A Research Prolect Tawards Archltecturasl llluslralion invoMng A Collabratlve Method Between Computer and Hand Made Technıques, Department ot Architoctum and Building Science, ABACUS, Strathcylyde Universıty, Glasgow 5 Kennedy, Bamett and Jones Dennis, B.Jones (1989). Us'ng Vtdeo Camera in Resloration Archlfctur» (AIA), vol: 78, no: 7, pp.97100. Fortran'ın özellikleri FORTRAN bir IBM programlama dili idi. IBM tarafından düşünülmüş, geliştirilmiş ve başarısı sağlanmıştı. Bu ifade FORTRAN'ın başarılı olmaya hak kazanan iyi bir dil olmadığı anlamına gelmez, yalnızca IBM'in desteği nedeniyle kalitesinin ön planda olmayan bir konu haline gelmiş olduğu söylenebilir. FORTRAN tamamen nümerik hesaplamalarla ilgilidir ve bilgisayar kullanımının dığer yönleri daha sonra düşünülmüştür. FORTRAN ortaya çıktığında geliştirilmekte olan çeşitli başka diller ve derleyiciler mevcuttu. örneğin Remington Rand1 de bir ekip tarafından geliştirilen A serisi derleyiciler muhtemelen ilk derleyiciler arasında yer alır. 1952'de başlanılmış olan AÛ'nıın derleyici olarak isimlendirilebilecek ilk program olduğu da soylenmiştir. Gerçekte tüm yaptığı alt bölümlerden oluşan bir programı derlemekti. İlk modern dil olarak görunen FORTRAN bu alanda çalışanlar uzerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur. Pek çoğu ürünlerini yeniden şekillendirdiler, yeni ve daha iddialı diller gelıştirdiler. Programlama dilleri Devamı gelecek haftaya