19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 25 NİSAN 2010 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Sorunun Ardındaki İnsanı Görebilmek Sevgili, Arthur Manukyan’ın olayında, sorunun ardındaki insanı görebilmek kolay. O Arthur’un kendisi. Kars doğumlu bir anne ile Beyrut doğumlu bir babanın kızı olan annesi, Hasming Manukyan ile Ermenistan’dan Türkiye’ye gelmiş olan Arthur’un kökenleri Anadolu’da, dedesinin ve nenesinin başına gelenlerin ise, “tehcirin” neticesi olduğunu anlamak için fazla çabaya gerek yok. 21 yaşındaki Arthur’un annesi evde çocuk bakarken o da Ermeni kardeşlerimizin pek mahir oldukları kuyumculuk işine soyunmuş. İstanbul’a geldikten sonra Aydın adını da Arthur’a ekleyen 21 yaşındaki delikanlının büyük bir sorunu var. Türk yetkililerden oturma süresinin uzatılmasını istiyor. Çünkü Arthur, Moya Moya denen ve beyne giden damarların tıkanmasına neden olan bir hastalıktan mustarip; delikanlı altı ayda bir yapılan ameliyatlarla yaşam süresini biraz daha uzatma olanağına sahip. Ama bunun için resmi statüsü olan kaçak işçilikten kurtarılıp, oturma süresinin uzatılması gerekiyor ki, bu da ancak özel izinle olabilir. Bir ara büyük bir gaf yaparak, Ermenistan’a “Buradaki kaçak Ermenileri sınır dışı ederiz” diye tehdit sallayan Başbakan Tayyip Erdoğan’a başvurmuş, Arthur için Türkiye’deki Ermenilerin Ruhani Kurul Başkanı Aram Ateşyan. Ermenileri sınır dışı etme tehdidinin yanlışlığını anlamış olan Erdoğan da söz vermiş, oturma izni vermek için. Bütün bu olaylar Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin gerginleştiği, Erivan’ın Ankara’yı elindeki bütün olanaklar ile köşeye sıkıştırmaya çalıştığı bir döneme rastlıyor. Böyle bir ortamda göbeğinde Ermenilerin bulunduğu sorunlarda çözüm üretmek pek kolay değil. Ama burada, bir insanlık dramı söz konusudur. Artık sorunun ardındaki insanı görmek ve bahtsız Arthur ve annesi Hasming ile empati kurmak gerekmektedir. Bu haberin gazetede yayımlanmasından sonra, umarım ki, birçok kişi Arthur lehine çağrıda bulunacaklardır. Burada bir insanlık dramı vardır. “Konunun kahramanı Ermeni de olsa...” diye başlayan bir tümce kurmanın anlamı da yoktur, kabul edilir yanı da. Bizim diyaspora ve Ermenistan ile önemli sorunlarımız var. İki halk yakın geçmişte birbirlerine saldırdılar. Ama aklı başında bir TC vatandaşı için Ermeniler düşman değildir. Tam tersine, tarihte çok birlikte yaşamış ve karşılıklı kültürel alışverişte bulunmuşuzdur. Osmanlı kültürüne, Ermenilerin çok büyük katkısı vardır. Tarihte bu iki halk birbirlerine çok yakın olmuşlardır. Bu gerçekleri hiç unutmamak ve 1915 olaylarını da, ondan önce olanları da anlamak ve orada acı çekmiş olan Ermenilerin bu acılarına saygı göstermek zorundayız. Bu bir insanlık görevidir. Ancak bunu yaparken, o trajik olaylarda yalnız Ermenilerin değil, Kürt, Türk, Çerkez, Arap, herkesin acı çektiğini bilmemiz ve onların acılarına da saygı duymamız gerekmektedir. Evet bu acılara saygı duyalım ve geçmişimizle hesaplaşalım! Ama bunu yaparken halkları birbirlerine boğazlatanların oyunlarına gelmeyelim, kendi tarihimizi bize başkalarının çarpıtarak anlattıkları gibi algılamayalım. Önce yapılması gereken, neyin ne olduğunu bilmektir. Ondan sonra da, öfke, kin, nefret duymadan, taraf tutmadan herkesin acısını hiç ayrım yapmadan hissederek, sorunun ardındaki insanın dramını görmemiz gerekiyor. Arthur Manukyan’ın durumu bize münferit bir olayda bu imkânı veriyor. Onu iyi değerlendirmemiz gerek. Belki Manukyan’ın kendisi de, bu olayı vesile addederek, bir anlayış ve dostluk köprüsünün oluşmasına önayak olabilir. Evet, yalakalığa düşmeden, olayları doğru değerlendirerek, böyle bir yolun tutulması gerekir. Yalnız Türkiye Ermenistan ihtilafında değil, hemen hemen tüm toplumsal sorunların arkasında bir insan öğesi var. Onu görüp ortaya çıkarmak yapılacak ilk iş olmalı. [email protected] ‘Sığ ve hukuk bilgisinden yoksun’ ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Güven Dinçer, Mahkeme Baş- kanõ Haşim Kılıç’õn yõl- dönümü konuşmasõnõ değerlendirdi. Kõlõç’õn sözlerini “Sığ, hukuk ve tarih bilgisinden yok- sun” bir konuşma ola- rak nitelendiren Dinçer, “Gerçekleri ifade etmi- yor. Satır aralarına sı- kıştırılmış mesajların tamamı mevcut iktida- rın görüşlerini yansı- tan değerlendirmeler” diye konuştu. Kõlõç’õn “Saplantılı ideolojik itiraz sahiple- ri” sözüne dikkat çeken Dinçer, “Cumhuriyetle hesaplaşmanın ürünü bir düşünce. Sahte ta- rih yazıcılarının dü- şüncelerini tekrar et- mekten başka bir şey ifade etmiyor. ‘Kapatõl- mayan hesap kalmasõn’ sözlerini anlamakta güçlük çekiyorum. Yargı önüne gelip de kapanmamış hesap yoktur. En büyük şikâ- yet bugün Deniz Feneri ile Silivri arasındaki yargılamasındaki fark- tır. Bunları eleştirebili- yorsa eleştirsin” dedi. Dinçer, demokratik dev- let yapõsõnõn olmazsa ol- maz ilkelerini tartõşmaya açarak anayasa yapõla- mayacağõnõ anlatarak “Bu geriye dönüştür” ifadesini kullandõ. “Ge- netiği oynanmış laik- lik” nitelemesini eleşti- ren Dinçer, “Medyatik sözler olabilir. Dünya- nın her tarafından ger- çekleşmiş laiklik anla- yışı vardır. Özel şartla- rımıza göre de şekillen- miştir” dedi. Dinçer, saydamlõk için Yargõtay ve Danõş- tay’õn müzakere tuta- naklarõnõn açõklanmasõ çağõrõsõna ilişkin de şun- larõ söyledi: “Konuşma- nı Anayasa Mahkeme- si kurulundan geçirmi- yorsun, diğer tarafın- dan yargıda saydam- lıktan bahsediyorsun.” Doğan cezaevinde rahatsızlandı İstanbul Haber Servisi - Eski 1’inci Or- du Komutanõ emekli Or- general Çetin Doğan, ce- zaevinde tansiyonunun yükselmesi üzerine revi- re kaldõrõldõ. Doğan ge- ceyi revirde geçirdi. Per- şembe günü GATA’dan taburcu olan, önceki gün de hakkõndaki yakalama kararõ nedeniyle İstanbul Adliyesi’ne teslim olan Doğan, Metris Ceza- evi’ne konulmuştu. Doğan, Balyoz Harekât Planõ soruşturmasõ kapsamõnda “Cebir ve şid- det kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümeti- ni ortadan kaldõrmaya teşebbüs etmek” iddia- sõyla ikinci kez tutuklanmõştõ. Gül’den taksicilere ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül, Balkan zirvesine katõl- mak için İstanbul’a gitmek üzere Esenboğa Ha- vaalanõ’nda seyir halindeyken Telekom Aydõnlõ- kevler Arama Taksi Durağõ’na uğradõ. Taksiciler Gül’e çay ikramõnda bulundu. Gül, sektördeki so- runlar ve sõkõntõlar hakkõnda da bilgi aldõ. GÜVEN DİNÇER MHP lideri Bahçeli’nin çocuklara af çõkarõlmasõ yönündeki önerisi yeni bir tartõşma başlattõ Muhalefet sõcak, iktidar mesafeliANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli’nin çocuk suçlulara af çõkarõl- masõ yönündeki önerisine muhalefet partileri sõcak, iktidar ise mesafeli yaklaş- tõ. Başbakan Yardõmcõsõ Cemil Çiçek, “İyi düşün- mek lazım” derken; CHP’liler affõn yararlõ ola- bileceğini belirttiler. AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, affõn kolay bir konu olmadõğõ- nõ, uzlaşma gerektirdiğini belirterek, “İyi düşünül- meli, ancak Bahçeli’nin önerisini konuşmaya, de- ğerlendirmeye değer bu- luyorum” dedi. Başba- kan Yardõmcõsõ Cemil Çi- çek ise, af konusu kadar telaffuzu zor bir başka konu olmadõğõnõ kayde- derek, “Bu namludan merminin çıkması gibi bir şey. İyi düşünmek lazım” diye konuştu. Milli Eğitim Bakanõ Ni- met Çubukçu ise, affõn çok önemli bir konu oldu- ğunu, sõnõrlarõ ve çerçeve- sinin çok iyi belirlenmesi gerektiğini kaydederek, “Ama Terörle Mücadele Yasası kapsamında yar- gılanan çocuklara ilişkin düzenleme yapılması zo- runluluğu ortada” görü- şünü dile getirdi. TBMM Adalet Komisyonu Başka- nõ Ahmet İyimaya ise, “Af kuralına sık sık başvurul- masına karşıyım. Bundan önce 5 defa gündeme gel- di. Ama mesele çocuk ve çocuk hakları olunca ba- kışım farklılaşır. Parla- mento toplumun taleple- rini dikkate alabilir” dedi. CHP İzmir Milletvekili, TBMM İnsan Haklarõnõ İn- celeme Komisyonu Başka- nõ Ahmet Ersin, cezaevle- rinde kapasitenin çok üze- rinde tutuklu ve hükümlü bulunduğunu belirterek, “Bu nedenle cezaevleri ıs- lah görevini yerine geti- remiyor. Dolayısıyla suç ve suçlu üretir bir konu- ma geldi. En çok da ço- cuklar etkileniyor. O yüz- den çocuklara yönelik af çıkarılmasını doğru bu- luyorum” diye konuştu. BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, “Bir düzen- leme getirilecekse tama- mına getirilsin. Ama bu problemin afla bitecek bir problem olmayacağını dü- şünüyoruz. Af ile birlikte infaz sistemini değiştir- mek lazım. Çocuklar, nor- mal cezaevlerinde kalı- yor ve rehabilite olamıyor. Mevcut kanunların ço- cukları terörist olarak gö- ren bir yaklaşımı var. Önemli olan çocukların suç işlememesi ve rehabi- lite olması” dedi. Baykal: AKP’ye son verme fırsatı İstanbul Haber Servisi - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, AKP’nin ikti- dardan uzaklaşacağõnõ anlayarak kendisini güvence altõna almak için anayasayõ de- ğiştirmek istediğini söyledi. Baykal, İstanbul Kozyatağõ’nda Kozzy Alõşveriş ve Kültür Merkezi ile Kadõköy Belediyesi Meclis Binasõ’nõn açõlõş töre- nine katõldõ. Törende konuşan Baykal, söz konusu projenin aslõnda bir “kentsel dö- nüşüm projesi” olduğuna dikkat çekerek “Uğrunda gürültü, patırtı çıkarılan projeler var ya, bu bizim kentsel pro- jemiz değil. Bizim kentsel dönüşüm pro- jemiz, bölgede yaşayan insanların ya- rarına, kentin kimliğinin daha ileri götürülmesine yönelik atılmış büyük bir adım. ‘Yandaş firmaya devredelim, ken- dine göre ticari alan yaratsõn, o da biz de yararlanalõm’ hesabı yapılmamış. Ne ça- lan var ne çaldıran var. Böyle yaklaşı- lınca ülkenin bütün sorunlarının çö- zülebileceği görülüyor. Çünkü Türki- ye, zengin, rantı olan bir ülke. O ran- tı eşin dostun çıkarına değil, milletin çı- karına kullanma kararıyla yola çıka- biliyorsan mesele yoktur” dedi. Anayasa değişikliği konusunda refe- randuma gidilebileceğini ve seçim önce- si “referandum sandığının” da halkõn önüne gelebileceğini belirten Baykal, re- ferandumun “iktidara ‘dur’ demek için fırsat” olacağõnõ dile getirdi. Baykal, “Şimdi Türkiye Cumhuriyeti Anaya- sası’nı Erdoğan’ın yasası haline dön- üştürmesine izin verelim mi, vermeye- lim mi? Erdoğan da bütün yurttaşlar gibi yargılansın mı, yargılanmasın mı? Onun hesabına uygun Anayasa Mah- kemesi kurulsun mu, kurulmasın mı? Şimdiden kendinizi buna hazırlayın. Hiç belli olmaz, ayağınıza sandık geli- verir, hep birlikte, bunu, iktidara he- sap sorma ve son verme fırsatı olarak da değerlendirebiliriz.” Çocukların yargılanması Baykal ve beraberindeki heyet daha son- ra Kozzy Alõşveriş ve Kültür Merkezi ile Kadõköy Belediyesi Belediye Meclis Bi- nasõ’nõn açõlõşõnõ yaptõ. Baykal, burada “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçe- li’nin cezaevindeki çocuklara yönelik af önerisi” ile ilgili görüşlerinin sorulmasõ üzerine çocuklarõn çocuk mahkemelerinde yargõlanmasõ ve özel olarak yapõlmõş õs- lahevlerinde tutulmalarõ gerektiğini belirtti. Baykal, daha sonra Kadõköy Beledi- yesi’nin müze olarak düzenlediği Barış Manço’nun Moda’daki evini gezdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle