28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ARALIK 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 15 PARAMETAPARA MUSTAFA SÖNMEZ Benzinden sonra şimdi de motorin zammı can yakacak Birkaç hafta önce benzin ve LPG’ye yapılan zammın tüketiciler üzerinde yarattığı etki henüz dinmemişken bu kez motorine zam geldi. 8 kuruşluk zamla motorinin pompa fiyatı 3.30 liraya çıktı. Ekonomi Servisi Benzin ve LPG’ye yapılan zammın tüketiciler üzerinde yarattığı etki henüz dinmemişken bu kez motorine zam geldi. Benzin zammı sonrasında fiyatlar bir miktar geri çekilirken mazot fiyatları sabit kalmıştı. Akaryakıt şirketleri, şimdi de motorine 8 kuruş zam yaptı. Bu sabahtan itibaren geçerli olan yeni pompa fiyatlarına göre 3.22 liraya satılan euro dizel 3.30 liraya çıktı. Kırsal motorin ise 4 kuruş artarak 3.12 liradan 3.16 liraya yükseldi. Akaryakıt dağıtım firmaları 3.82 liraya satılan 95 oktan kurşunsuz benzinde fiyat değişikliğine gitmezken dün sabahtan itibaren motorin ve kırsal motorine zam yaptı. İstanbul’da önceki gün akşama kadar 3.22 liraya satılan motorin 3.30 liraya çıktı. Ankara’da da aynı seviyeye ulaşan dizel yakıt, İzmir’de 3.27 liraya alıcı buluyor. Benzin fiyatlarının 4 liraya yaklaşması sonrasında Tüpraş ve akaryakıt dağıtım şirketleri indirime gitmişti. Bunun sonrasında 4 kuruşa yakın indirimler gerçekleşmişti. Benzin fiyatının yüzde 90’ını küresel fiyatlar ve vergi oluşturuyor. Son zamlardan sonra oluşan fiyat aralıkları şöyle: Benzin 3.8082 Motorin 3.303.32 Kırsal motorin 3.163.18 Enerjide Kamuya Dönüş Zorunluluğu… Türkiye’nin en yumuşak karnı enerji. Sıcak paraya dayalı ekonomi büyürken enerji tüketimi de artıyor. Özellikle sanayi üretimi, enerji tüketimini belirliyor. 2010 sonunda toplam birincil enerji tüketim değerinin 108,2 MTEP (Milyon Petrol Eşdeğeri) olarak gerçekleşmesi ve 2008 yılı değerine ulaşması bekleniyor. Türkiye’nin tükettiği enerji, ekonomik büyüme ile artarken tüketilen enerjinin dörtte üçe yakını ithalatla karşılanıyor. Yerli üretim, 2008’den bu yana artmazken ithal enerjinin 2011’de biraz daha artması bekleniyor. Yerliyenilenebilir kaynaklara dayalı enerji üretimi yıllarca ihmal edilip kamu sektörünün eli kolu bağlı tutulurken ithal doğalgaz, tek başına birincil enerji tüketimi içinde yüzde 30 paya sahip oldu ve her yıl bu pay artıyor. Büyüme ile birlikte enerji tüketimi artarken artan tüketim, ancak ithalatla karşılanıyor ve Türkiye’nin toplam ithalatında enerjinin payı, fiyatlardaki değişmeye bağlı olarak, yüzde 20 ile yüzde 24 arasında değişiyor. Enerjide ithalata bağımlılık, cari açığı da büyüten en önemli etken. TMSF Toprak kararına soruşturma izni Ekonomi Servisi Danıştay, Halis Toprak’ın şikâyeti üzerine TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül ve Ahmet Ertürk’ün de aralarında bulunduğu TMSF yöneticileri hakkında, 10 milyon dolarlık haksız komisyon ödenmesini içeren zimmet iddiasıyla ilgili soruşturma izni verdi. Toprak Grubu’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Toprak’ın TMSF eski başkanları Ertürk ve Gül’ün de aralarında bulunduğu 10 TMSF yöneticisi aleyhine, Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde 2009/46864 soruşturma numarası alan suç duyurusunda, Toprak Grubu’na ait Princess T isimli yat konu edildi. Suç duyurusunda, yatın bizzat Toprak Grubu tarafından 3 milyon 105 bin dolara satılmasına rağmen, Ahmet Ertürk ve Şakir Ercan Gül’ün yakın dostu Celal Sadıkoğlu’na ait Levent Yatçılık’a, satışta herhangi bir katkısı ve aracılığı olmamasına rağmen, 3 milyon 105 bin dolarlık tekne satış bedelinin yüzde 7’si tutarında 217 bin 350 dolar komisyon ödemesi yapılması yoluyla satıldığı belirtildi. Açıklamaya göre, TMSF yöneticilerinin zimmet suçu işledikleri gerekçesiyle 12 seneye kadar hapisle yargılanmaları talep edildi. Yaklaşık 3 ay sonra yapılacak genel kurul için bugüne kadar aday ismi ortaya çıkmadığının altını çizen Dinçşahin; “Kimsenin iradesine ipotek koymak istemiyoruz” dedi. Dinçşahin, oldukça hüzünlü olduğu gözlenen konuşmasına, haczin geldiği günü kastederek, “O akşam 10 yıl birden yaşlandım” diye konuştu. Amerikalılara satılan şirketin rekabeti UND Deniz’i batırdı Ekonomi Servisi Uluslararası Nakliyeciler Derneği’ne bağlı Tekirdağ Fransa ve Tekirdağ İtalya arası taşımacılık yapan RoRo şirketi UND Deniz, ABD’li yatırım fonu Kohlberg Kravis Roberts & Co’nun (KKR) sahip olduğu UNRoRo şirketinin rekabetine dayanamadı. Saffet Ulusoy tarafından 1993’te kurulan ve başarıyla işletilen UNRoRo denizcilik şirketi 2007’de Amerikalı fon şirketine satılmıştı. Kendi elleriyle büyüttükleri şirketin Amerikalı patronlarının rekabetine dayanamayıp sonradan kurulan UND Deniz’in faaliyetlerini durdurmak zorunda kalan UND Başkanı Tamer Dinçşahin istifa etti. Dinçşahin ile birlikte Başkan UND bünyesinde faliyet gösteren RoRo şirketi UND Deniz, ABD’li UNRoRo’nun fiyat rekabetine dayanamayıp faaliyetlerini durdurmak zorunda kalınca UND Başkanı Tamer Dinçşahin, ‘Başarısız olduk’ diyerek yönetimden istifa etti. Yardımcıları Hakan Keleş, Bahattin Karakuş ve Halit Özyurt; Genel Sekreter Hakan Yılmaz, Sayman Ali Çiçekli de görevlerinden ayrılma kararı aldı. UND Deniz AŞ’nin piyasalara 5 milyon Avro civarında borcu olduğu açıklandı. Dernek Ocak 2011’de Olağanüstü Genel Kurul’a gidecek. Gelişmelerle ilgili basın toplantısı düzenleyen Dinçşahin, nisan ayından bu yana devam eden UND Deniz seferlerinin önce Fransa’nın tutumu ardından da RoRo piyasasındaki rakiplerinin yüzde 50’nin üzerinde “yıkıcı” fiyat rekabetine dayanamadığını söyleyerek UND Deniz’in faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. ‘Yönetimin başarısızlığı’ Dinçşahin, başarılı projelere imza atan UND’nin bir hacizle karşı karşıya kalması nedeniyle vicdani rahatsızlık duyduğunu bu nedenle başkanlıktan istifa ettiğini açıkladı. Dinçşahin, “Yönetimsel olarak başarısız değiliz ama UND Deniz olarak başarısız bir yönetim sergiledik. Bu aşamada alınacak en doğru karar ‘istifa’ olurdu. Biz bu doğru kararı verdik. Başarısızlığın hesabı da verilmeli” derken istifanın aslında bir mesaj olduğunu vurguladı. Dinçşahin şöyle devam etti: “İyi bir dönem geçirdik ama UND Deniz aşamasında UND kaynaklarına zarar vermiş olduk. Bu olay UND’nin imajına zarar verdi Bu zor kabul edilir bir durum. UND Deniz yönetimi içinde olan tüm UND Yönetim Kurulu üyeleri istifa ediyoruz.” Çözüm belli olmasına belli, ama icraat yok. Böyle bir durumda enerji arz güvenliğini sağlamak için ithalata bağımlılığı azaltmak, onun için de yerli üretimi arttırmak, böylece ithalatın payını en azından yüzde 50’ye indirmek gerekli. Yapılacak enerji tasarrufları da önemli tabii. Ancak yerli üretim iç açıcı değil. Milli gelirin sektörel sınıflamasında “Enerji” diye bir kalem yok. Ama kabaca madencilik ve elektrikgaz sektörleri alt alta toplandığında, bu sektörlerin milli gelirdeki payı yüzde 2’yi ancak buluyor. İmalat sanayisinin milli gelirdeki payının yüzde 25 olduğu düşünüldüğünde, Türkiye’nin enerji üretiminde yüzde 2 ile çok yetersiz bir ülke olduğu hemen anlaşılacaktır. Son yıllarda Dünya BankasıIMF telkinleriyle piyasalaştırılıp özelleştirilen enerji alanında “özel sektörün” iyi bir karnesi yok henüz. Hem enerji yatırımlarında hem üretimde özel sektöre bel bağlayanlar, sonuçtan pek memnun değil. Yatırımların genel seyrine bakıldığında, 2008 sonrasında gelen iştahsızlıkla birlikte özel sektörün yatırım niyetleri henüz askıda. Yılmaz: Koton’da hedef 2.5 milyar TL ciro 20062010 Dönemi Yatırımlar ve Enerji, Cari Fiy. Milyon TL Yatırım Enerji Milyon TL Yatırımı, Enerji Milyon TL Payı % Kamu Yat. 193.396 17.406 9.0 Özel Yat. 725.250 36.262 5,0 Toplam Yat. 918.646 53.668 5.8 Kamu Y.% 21.1 32.4 Özel Y.% 78.9 67.6 Kaynak: DPT veri tabanı 20062010 döneminde, neoliberal AKP iktidarının kamu kesimini ekonomiden iyice uzaklaştırmasıyla, eğitim, sağlık vb. de içeren toplam yatırımlardaki kamu payı yüzde 20’lere geriledi. Enerji, bu dönemde kamu yatırımları içinde ancak yüzde 6 pay alabildi. Buna karşılık kamu yatırımları yüzde 40’lar düzeyinde ulaştırmada yoğunlaştı. Enerji yatırımlarında kamu geri çekilirken özelin yatırıma pek iştahlı olmadığı gözlenmekte, bu da enerji arzını iyice riske sokmaktadır. Son 5 yılda toplam yatırımlarda yüzde 80 payı olan özel sektörün, cari fiyatlarla 725 milyar TL’yi bulan yatırımları içinde enerji yatırımları ancak yüzde 5 pay alabildi. Dolayısıyla, son 5 yılda kamunun 17, özelin 36 milyar TL’lik yatırımı ile enerjiye toplam yatırımların ancak yüzde 5,8’i (53 milyar TL) yapılabildi. Bu da çok yetersiz tabii. Enerjisinin yüzde 75’ini ithalatla karşılayan bir ülke için hem de çok yetersiz. Sıcak para girişi ile büyüme, enerji tüketimini arttırıyor. Ancak, enerji üretim artışı çok yavaş ve ithalat kamçılanıyor. Döviz kurunun düşük seyri ve dünyada düşük seyreden fiyatlar, ithal doğalgaz esaslı politikayı besliyor. Enerjide özelleştirme ve ticarileştirmenin sonuçları başarılı değil. Enerjide esas olan arz güvenliği ve düşük maliyettir. Bu da ancak kamu üretimiyle mümkün. Özellikle Türkiye şartlarında kamunun enerji yatırımları ve üretimine dönüşünü, daha yüksek sesle savunmak gerekiyor. [email protected] http://mustafasnmz.blogspot.com Depreme meydan okuyor Akşan, çelik yapı sistemini toplu konuta taşıyor. Hedef 2015’e kadar 5 bin ev Ekonomi Servisi Hafif çelik yapı sistemlerinde iddialı olan Akşan Yapı, hafif çelik yapı sistemlerindeki deneyimini Türkiye’de toplu konut sitelerine taşıyor. 2000’den bu yana Türkiye yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri, Libya, Suriye, Güney Afrika, Rusya, Romanya, Fransa, Ukrayna, Sudan, Kazakistan, Yunanistan gibi çevre ülkelerde konut, otel, hastane inşaatları yapan şirket, İzmir’de 35. Sokak adlı projesinden sonra Ankara ve Antalya’da da proje planladı. Betonarmeden yüzde 10 daha ucuz hafif çelik yapı sistemlerinde Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük yatırımına sahip olan Akşan Yapı Başkanı Melih Şimşek, basın toplantısında projeyle ilgili olarak “Villa ya da konaklara taşınan müstakil yaşamı ulaşılabilir fiyatlara sunuyoruz” dedi. Şimşek, deneyimlerini aktarırken Bingöl depreminden sonra 90 günde okul, Libya’da 120 günde 4 yıldızlı otel yaptıklarını anlattı ve “Mühendis olduğumuz için, önce yapalım, sonra anlatırız. Elimizde kanıtımız olsun dedik” dedi. Şimşek, çelik yapı sistemlerinin daha ekonomik ve güvenli olması yanısıra daha hızlı olduğunu belirtti. 200 milyon lira yatırım değerine sahip 35. Sokak’ta fiyatlar ağırlıklı olarak 250 bin olmak üzere 140 bin ile 450 bin TL arasında değişiyor. Ekonomi Servisi Gelecek yıl yurtiçinde 40, yurtdışında da 25 mağaza açarak yüzde 45 oranında büyüme planlayan Koton, 2015 yılında 2.5 milyar TL ciro hedefliyor. Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz, şirketin performansına ilişkin düzenlediği toplantıda “2011’de özellikle bizim için yeni olan Mısır, Libya gibi Kuzey Afrika ülkelerinde mağazalar açacağız. Körfez Bölgesi, Rusya ve Balkan ülkelerindeki mevcudiyetimizi güçlendireceğiz” dedi. Yılmaz bölgesel, hatta bireysel ihtiyaçlara uygun kalıp, moda ve fiyatlarla, dünya markası olmaya aday kuvvette bir marka yarattıklarını anlatarak şöyle konuştu: “Önümüzdeki 5 yıl için uluslararası danışmanlarla çalışarak ortaya koyduğumuz stratejiler ve hedefler doğrultusunda, 2015 yılı sonunda, 2.5 milyar TL ciro, 300’ü yurtdışında olmak üzere toplamda 700 mağazaya ulaşmak istiyoruz. 2010 yılında Koton’daki en büyük yenilik ürün gamındaki çeşitlendirme oldu. İnsanların ev ve işyerlerinde geçirdikleri uzun saatleri daha eğlenceli hale getirmek üzere, ‘Fun at Home’ ‘Fun in the Office’ ürünleri Koton mağazalarındaki yerini aldı. 2011’in ilk aylarında bu eğlenceli ürünlerin daha da geniş çeşitleri sunulacak.” KAGİDER BAŞKANLIĞI’NA DİLEK BİL GETİRİLDİ Türkiye Kadın Girişimciler Derneği KAGİDER eski Yönetim Kurulu Başkanı Gülseren Onanç’ın CHP Parti Meclisi’ne seçilmesi ve derneğin tarafsızlığını koruması amacıyla 20 Aralık 2010 tarihinde Başkanlık ve Yönetim Kurulu üyeliğinden ayrılmasının ardından Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine oybirliğiyle Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dilek Bil getirildi. Yapılan açıklamada Dilek Bil’den boşalan Başkan Yardımcılığı görevine, Yönetim Kurulu üyesi Gülden Türktan’ın, Gülseren Onanç’tan boşalan Yönetim Kurulu üyeliği görevine ise yedek üye çağrı usulüne uygun olarak Berna Akyıldız’ın getirildiği belirtildi. AKBANK’A ‘YENİLİKÇİ’ ÖDÜLÜ Akbank, ‘Bankacılık Hizmetleri’ ve ‘Finansal Ürün Sunumunda Yenilikçilik’ kategorilerinde İngiltere merkezli finans kurumu Financial World Innovation Awards’tan ödül kazandı. Akbank Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Galip Tözge, “Teknolojik gelişmeler paralelinde geliştirdiğimiz yenilikçi uygulamalarla müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştıran hızlı ve pratik çözümler sunuyoruz. Financial World Innovation Awards organizasyonunda da aldığımız ödül bu yöndeki çalışmalarımızın başarısının teyidi” dedi. AYB’DEN YAPI KREDİ’YE 200 MİLYON AVRO KREDİ Ekonomi Servisi Yapı Kredi ve Avrupa Yatırım Bankası, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projelerinde kullandırılmak üzere 200 milyon Avro’luk, 15 yıl vadeli kredi anlaşması imzaladı. Avrupa Yatırım Bankası tarafından Türkiye’de özel bankalara verilen en uzun vadeli kredi özelliği taşıyan anlaşmayla, çevreye duyarlı yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji verimliliği yatırımları desteklenecek. Yapı Kredi’nin son dönemlerde enerji portföyünü büyük ölçüde geliştirerek birçok yenilenebilir enerji projesine imza attığını söyleyen Yapı Kredi Kurumsal ve Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Mert Güvenen, “Çevreye duyarlı enerji projelerine ve yenilenebilir enerji kaynaklarının finansmana gösterdiğimiz hassasiyet uluslararası platformlarda da büyük ilgiyle karşılanıyor. Avrupa Yatırım Bankası tarafından özel bankalara sağlanan en uzun vadeli krediye imza atmış olmamız da bu durumun en önemli göstergesi” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle