Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Eylemdeki tütün işçileri,
Tek Gõda-İş’e bağlõ 40’õ aşkõn
işletme ve 27 merkezde yapõ-
lan referandumda sendikal mü-
cadelenin desteklenmesi yö-
nünde karar aldõ. Kesin sonuç-
lar ve yol
haritasõ bu-
gün açõk-
lanacak.
CMYB
C M Y B
Sanatçõ, gazeteci ve akademisyenlerden oluşan 44 kişilik bir grup, TEKEL
işçisine destek olmak için TEKEL Dayanõşma Grubu’nu kurdu. Grupta,
sanatçõlardan Berhan Şimşek, Ferhan Şensoy, Levent Kõrca, Müjdat Ge-
zen; gazetecilerden Ali Sirmen, Banu Avar, Şükran Soner, Tuncay Mol-
laveisoğlu; akademisyenlerden Korkut Boratav, Aziz Konukman ve Alpaslan
Işõklõ başta olmak üzere 44 kişi bulunuyor. Grup, bugün Ankara’da TMMOB
Ziraat Mühendisleri Odasõ önünde, 14 Ocak’ta da İstanbul Cevizli’de sa-
at 12.30’da tüm halkõ işçilere destek olmaya çağõrdõ.
GÖRÜŞ
ATİLLA ÖZSEVER
Emeğin Birleşik
Mücadelesi Şart
Emek mücadelesi açısından 2010 yılı sıcak
başladı. Önceki gün TEKEL işçileri İstanbul’da
Boğaz Köprüsü’ne zincirlerle kendilerini
bağladılar, trafik bir süre aksadı. Aynı gün
itfaiye çalışanları İstanbul Büyükşehir
Belediyesi önünde eylem yaptı. Yarın da Türk-
İş’in kararları doğrultusunda sabah iki saatlik
iş bırakma eylemi yapılacak, akşam
saatlerinde de çeşitli illerdeki AKP binaları
önünde protesto gösterisi düzenlenecek.
Yeni yılda işsizlik, işten çıkarmalar,
yoksulluk, güvencesiz çalışma, daha düşük
ücret baskısı, hastanelerdeki muayene katkı
bedellerinin artması ve benzeri sorunlar
giderek çoğalacak. Sadece 31 lira artan
asgari ücrete tepki büyük, emekliler de
kaşıkla verilip kepçeyle alınan zamlardan
memnun değil.
Bu koşullarda TEKEL işçileri bir direniş
sembolü oldu. Kararlı mücadelelerini
sürdürüyorlar. Bu direniş, AKP hükümetini
sarstı. Başbakan Erdoğan, hemen hemen
TBMM’deki her grup toplantısında bu konuyu
gündeme getiriyor ve tepkisini açıkça ortaya
koyuyor. Eyleme de halkın desteği her geçen
gün artıyor. Vatandaş, eskiden işçilerin yol
kapatmasına tepki duyardı, şimdi Boğaz
Köprüsü’nde yolu kesen TEKEL çalışanlarına
destek veriyor. TEKEL eylemi, halka mal oldu.
Bu direniş, özellikle 4-C denilen kölelik
sözleşmesine karşı hükümete geri adım
attırmalı. Çünkü ardından bu uygulama,
özelleştirme sürecinde olan şeker işçileri,
karayolu çalışanları için gündeme gelecek.
Burada Türk-İş yönetiminin de mücadele
sürecine daha fazla asılması gerekiyor. TEKEL
işçisi, “Türk-İş yönetimi yan çizmezse
mücadelemiz başarıya ulaşır” diyor.
Alınan kararların ortak ve birleşik bir
mücadeleye dönüşmesi lazım. Tabandaki işçi
ve şube düzeyindeki sendika yöneticileri,
Emek Platformu’nun toplanmasından yana.
DİSK, KESK, TTB, TMMOB, Türk Eczacılar
Birliği gibi örgütler ortak bir mücadeleye
açıkça destek veriyorlar. DİSK Genel Başkanı
Çelebi ve yönetimi, hem TEKEL direnişine
hem de itfaiye eylemine bizzat giderek orada
yer aldı, KESK Şubeler Platformu, İstanbul
Tabip Odası yöneticileri de önceki gün yapılan
itfaiye eylemindeydiler. Emek Platformu’nda
yer alan Hak-İş ve Memur-Sen destek
vermezse o da kendilerinin bileceği iş. 2010
baharında emeğin birleşik mücadelesini
örgütlemek gerek.
Bir önceki hafta yazdığımız “Emek
Cephesini Örme Zamanı” başlıklı yazımız
üzerine Almanya’da yaşayan bir okurumuzdan
e-posta geldi. Sosyal Demokrat Halk
Dernekleri Avrupa Kurucu Genel Başkanı olan
Dr. Ertekin Özcan, yazımızla ilgili görüşlerini
belirttikten sonra direnen TEKEL işçileri için
de bir şiir yazmış. Şiir, emeğin birleşik
mücadelesinin önemini bir kez daha
vurguluyor. Yazımızı o mısralarla bitirelim:
Yine de / bölünmüş parçalanmış /
gelememişsen bir araya / koparılmışsa talan
edilmişse / bağın / engellemişlerse birliğini /
birleşmelisin / kalmamalısın darmadağın…
[email protected]
GEÇMİŞTEN
GELECEĞE
ORHAN ERİNÇ
Köşe Bugün
Babamın Malı...
Gazete köşelerinin, yazarlarının babalarının malı
olmadığına inanan dinozorlardan biriyim.
Ancak yazılanlara sessiz kalmanın ya da
gazetecinin yaptığı yanlışı en kısa sürede
düzeltmesini, cevap hakkına saygı gösterilmesini
öngören meslek kurallarının da diğer kurallar gibi
yok sayılması, can sıkıcı boyutlara ulaşmış
durumda.
Çiğnenip sokaklara atılan çikletin ayakkabıya
yapışmasına benziyor.
Bu nedenle köşemi ikinci kez kendim için
kullanmak zorunda kaldım. Buna da kimi
meslektaşlarımın dalga geçmeye başlaması, kiminin
de “açıklama yapmazsan öyle sanırlar” diye
üstelemesi neden oldu.
Köşemi kendi adıma ilk kullanışım 1994 yılında
Cumhuriyet’in genel yayın yönetmenliğine
getirildiğimde olmuştu. CUMOK’lara sorumluluk
anlayışımı aktarmış ve özetle “Bu görev Horozlu
Mağaza’dan kiralanmış smokin gibidir. Lekelemeden
iade edilmesi gerekir” demiştim.
Araştırma yapmanın hatta bilimsel araştırmanın
çocuk oyunlarına dönüşebildiği, “olsa olsa
metodu”nun askerlikte uzaklık belirleme görevine
bilimsel(!) araştırmanın da eklendiği bir süreçteyiz.
Örneğin bir araştırmaya göre, ben Türkiye’nin
önde gelen oligarklarından biriyim.
Meğerse annemin dedesi Mehmet Elif Efendi’nin
bir torunu daha varmış. O torun da oligarkların
kaynağı bir yalı ile ilişkiliymiş. Eh, Mehmet Elif
Efendi’nin torun çocuğu olduğuma göre, bana da
oligarklık bulaşmış.
Ancak 212’nci sayfada hayali dayımın annesinin
anı kitabına sıra geliyor. Anıdan bir bölüm
aktarıldıktan sonra hüküm cümlesi açıklanıyor:
“Demek ki torunu değilmiş”.
Peki önceki sayfalar ne oluyor? Bir şey olduğu
yok. Postmodern araştırma demek ki böyle
oluyormuş.
Bilimsel araştırmanın en başarılı örneklerinden biri
de, adlara göre tanımlamalar yapmak. Örneğin
“han”la biten adınız varsa siz de Sabetaycı yani
Musevilikten dönmesiniz. “Değilim” diye açıklama
yapmayı, söz konusu kişilere hakaret saydığım için
susmayı yeğlemiştim. Ama kimi aklı evveller
sayesinde internetteki yaygınlık beni de o bilim
adamlarına öykünüp ortaya bilimsel(!) bir gerçek
atmaya zorladı. “Sabetaycılık, Osmanlı
İmparatorluğu’na dayanan bir yaklaşımdır ve Şeyh
Edebali ile başlar. Çünkü Osman Bey’in oğluna,
yani torununa Orhan adını koyan odur!”
Siyasal iktidarın Doğan Grubu’na yönelik
yaklaşımına tepki gösterdik ya; Cemiyet’e ve
başkanı olarak bana hesap soran, hatta “Sabah
gazetesine el konulduğunda ses çıkarmadınız!” diye
suçlayan köşe yazarını bilgilendirdim. TGC Yönetim
Kurulu’nun ertesi gün yaptığı açıklamayı, benim
çeşitli ortamlarda yönelttiğim eleştirilerin
gazetelerde yer alan haberlerini ilettim.
Tıs çıkmadı.
Dokunulmazlığı olduğuna inanan köşe
yazarlarının artmakta oluşu hayra alamet
sayılabilir mi?
Medyadaki genel yayın yönetmeni değişiklikleri
eski defterlerin de açılmasına neden oldu.
Doğal olarak Cumhuriyet’in önceki genel yayın
yönetmenlerinden Hasan Cemal’in göreve getirilişi
de yeniden anlatıldı. Şaşkınlığımın asıl nedeni, o
günlerde Cumhuriyet’te olan kimi meslektaşlarımın
anlatılanları düzeltmeye yanaşmamasıydı.
Benim için evlere baskınlar yapan arkadaşlarıma
Nadir Bey’in “Sen söylemezsin ama allah aşkına
söyle Orhan” diye söze başladığı, yazıişleri
müdürünün genel yayın yönetmeni olmasını
düşünemeyeceğini anlatmaya çalıştığım için,
konunun tarafı olmadığıma inanıyorum.
Ama yazılanların İlhan Selçuk, Ali Sirmen ve
Uğur Mumcu’ya haksızlık olduğunu düşünüyorum.
Benim de Cumhuriyet’te bulunduğum dönemlerin
anılarının kimi bölümlerini okurken “Allah Allah!
Demek ki öyleşmiş” demekten bıktığımı da
söylemeliyim.
Dilerim köşemi kendim için son kez
kullanmışımdır.
[email protected]
Eylemingeleceğinibelirlemekiçinyapõlanreferandumunilksonuçlarõnagöre,geçerli8bin180oyun8bin150’sindedevamçõktõ
DAYANIŞMA GRUBU’NDAN DESTEK ÇAĞRISI
Sinema Emekçileri Sendikasõ (Sine-Sen) kuruluşunun 32. yõldö-
nümünde bir basõn açõklamasõ yayõmladõ. Basõn açõklamasõnda “5
Kasõm 1977’de Sansüre Hayõr Ankara yürüyüşü ile başlayan süre-
cin 5 Ocak 1978’de Sine-Sen’in kuruluşu ile taçlandõğõ” belirtildi. Açõk-
lamada, “Sine-Sen’in 12 Eylül’de kapatõlmasõna rağmen 1992’de tek-
rar açõlarak mücadeleye devam ettiği” ifade edilirken “Türkiye’de
hâlâ bir Sinema İş Yasasõ’nõn olmamasõnõn sinema-TV sektöründe bir
orman düzeninin sürmesine neden olduğu” vurgulandõ.
S İ N E - S E N 3 2 Y A Ş I N D A
ANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet Büro-
su) - TEKEL işçilerinin bugün 24. gününe giren
eylemlerinin geleceğini belirlemek amacõyla yap-
tõklarõ referandumdan “eyleme devam” kararõ çõk-
tõ. Eylemdeki TEKEL işçileri, Türk-İş Genel Mer-
kezi’nde, hükümetin yeni iyileştirme önlemleriyle
birlikte yaptõğõ eylemi sonlandõrma teklifini oy-
ladõ. Referandum beyaz oylarõn ezici üstünlüğüyle
sonuçlandõ. Türk-İş önündeki sandõkta kullanõlan
1282 oyun tamamõ beyaz yani “sendikal müca-
deleye devam” yönünde çõktõ.
21 ildeki 43 TEKEL işyerinde
çalõşan yaklaşõk 11 bin işçinin oy
kullandõğõ referandum kapsa-
mõnda Türk-İş Genel Merkezi
önünde eylemi sürdüren işçiler,
genel merkez içerisinde kurulan
paravanlarõn arkasõnda oylarõnõ
zarfa koyarak sandõğa attõ. Eyle-
min devam etmesini isteyenler beyaz, sonlan-
masõndan yana olanlar da kõrmõzõ renkli oy pu-
sulalarõnõ tercih etti. Oylarõnõ açõk olarak kullan-
mak isteyen bazõ işçilere sendika yetkilileri, oy-
lamanõn gizli olduğu uyarõsõnda bulundu.
Tek Gõda-İş Genel Sekreteri Mecit Amaç, oy
verme işlemi öncesinde yaptõğõ açõklamada, çe-
şitli çevrelerin, TEKEL işçilerinin eyleminin
ideolojik olduğu, belirli kesimlerce organize
edildiği, 300-500 kişiyle sõnõrlõ olduğu yönünde-
ki eleştirilerde bulunduklarõnõ belirtti. Başbakan
Tayyip Erdoğan’õn da benzer ifadeleri kullan-
dõğõnõ anõmsatan Amaç, işçi sayõsõnõn Türk-İş’in
ricasõ ve işçilerin soğuktan zarar görmemesi için
azaltõldõğõnõ, çeşitli illerden çok sayõda işçinin An-
kara’ya gelmek istediğini söyledi. “Hükümet çö-
züm yerine inatlaşmayı araç olarak görüyor”
diyen Amaç, referandum sonunda TEKEL işçi-
sinin iradesine saygõ göstereceklerini vurguladõ.
Amaç, şöyle konuştu: “23 gündür direnen işçi-
ler, ‘11 aylõk süreyi, 100 liralõk artõşõ yeterli gö-
rüyoruz’ derse buna saygı göstereceğiz. Eğer
‘devam’ çıkarsa Tek Gıda-İş, TEKEL işçisini
asla yalnız bırakmayacak.
Ankara da 10-14 Ocak’ta
TEKEL işçisinin kaç kişi ol-
duğunu görecek.”
İtfaiyecilerden destek
İstanbul’da eylem yapan
itfaiye işçileri adõna bir grup
dün TEKEL işçilerine ziyaret ederek des-
tek verdi. Belediye-İş Genel Başkanõ Nihat
Yurdakul ve beraberindeki sendika üyesi it-
faiye işçileri, üzerlerindeki görev kõyafetleriyle
Türk-İş Genel Merkezi önüne geldi. İtfaiye iş-
çilerinden Vedat Kaya, TEKEL işçilerinin yak-
tõğõ ateşle haklarõnõ korumak için mücadeleye
devam ettiklerini söyledi. “Başka Kültür
Evi” çalõşanlarõ da işçilere ziyarette bulundu.
Charlie Chaplin kostümü giyen kültür evi ça-
lõşanõ, işçiler tarafõndan alkõşlarla karşõlandõ. İş-
çileri ziyaret eden CHP’li Çetin Sosyal da “Di-
yorlar ki ‘Yan gelip yatõyorlar.’ Bana göre yan
gelip yatanlar Meclis’te...” dedi.
8 bin 150 işçi devam,
30 işçi tamam dedi
Sonuçlarõn büyük bölümü dün öğleden sonra açõklandõ.
Buna göre, kullanõlan 8 bin 180 geçerli oydan 8 bin
150’si “eyleme devam” yönünde oldu. Referanduma
katõlan 30 işçi ise eylemin sonlandõrõlmasõnõ istedi.
Eylemin merkezi Türk-İş Genel Merkezi’ndeki
sandõklarda oy kullanan 1282 işçinin tamamõ “eyleme
devam” dedi. İlk sonuçlarõn Türk-İş Genel Merkezi
önünde işçilere açõklanmasõnõn ardõndan emekçiler,
sevinç gösterisinde bulunarak sloganlar attõ.
İtfaiye işçisine destek artıyor
İstanbul Haber Servisi - Be-
lediye İş Sendikasõ, Altõnokta
Körler Derneği İstanbul Şubesi,
Sosyal Hizmet Uzmanlarõ Der-
neği, Emek Partisi (EMEP), İs-
tanbul Halkevi ve Genç-Sen
üyeleri, itfaiye işçilerinin gü-
vencesiz çalõşmaya karşõ Fatih
Saraçhane Parkõ’nda kurdukla-
rõ “Demokrasi Çadırı”nõ destek
ziyaretinde bulundu. Belediye-
İş Sendikasõ 1 No’lu Şube Baş-
temsilcisi Hüseyin Yıldız so-
runun yalnõzca itfaiye işçisinin
sorunu olmadõğõnõ, tüm Türk
işçisinin olduğunu söyledi.
Sosyal Hizmet Uzmanõ ve
Sosyal Hizmet Uzmanlarõ Der-
neği İstanbul Şube Başkanõ
Kahraman Eroğlu, İstanbul’un
özel bilgi, eğitim ve tecrübe
gerektiren itfaiye gibi ciddi ku-
rumun deneyimi olmayan özel
eğitimden geçirilmemiş ve yarõn
iş konusunda kaygõ taşõyan per-
sonele teslim edilmesi konu-
sunda ciddi kaygõlar taşõdõğõnõn
altõnõ çizdi.
Altõnokta Körler Derneği üye-
si altõ kişinin, itfaiye işçilerinin
eylemine destek amacõyla gele-
cek hafta açlõk grevi yapacağõ be-
lirten Demirok, “Ziyaretimiz-
le itfaiye işçilerinin seslerine ses
katmak istiyoruz” dedi.
Halkevleri adõna açõklama ya-
pan 1. Bölge Temsilcisi Nuri
Günay İBB’yi ‘haramiler’ ola-
rak adlandõrarak, “İBB için zam-
ların taşeronlaştırmanın, sen-
dikasızlaştırmanın temel ama-
cının taşeronlarının karlarını
katlamak” olduğunu söyledi.
Sendikacılar serbest
DİSK’e bağlı Nakliyat-İş Sendikası’nın 10 yönetici ve üye-
sinin tutuklanmasına ilişkin avukatların itirazını değer-
lendiren Bakırköy 2. Sulh Ceza Mahkemesi tahliye kararı
verdi. Sendika avukatlarının 4 Ocak’ta mahkemeye verdi-
ği dilekçede, “özel yetkili mahkemelerin görev alanına gi-
ren suçlamalardan tutuklama talep edildiği” ve “tutuklama
kararının CMK’ye aykırı olduğu” vurgulanarak sendika-
cıların serbest bırakılması istenmişti. Aralarında Nakliyat-
İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu’nun
da bulunduğu 10 sendikacı mahkemenin kararı üzerine dün
Metris Cezaevi’nden çıktı. Sendikacılar, cezaevi önünde ai-
leleri ve sendika üyeleri tarafından karşılandı.
DİSK’in ‘Sendikal
hak ve özgürlükler
nöbeti’ sürüyor
İstanbul Haber Servisi - DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çelebi,
2009’da demokratikleşmeyi ağzõndan düşürmeyen AKP iktidarõnõn,
ülkede ciddi bir kutuplaşma yarattõğõnõ belirterek, AKP hükümetinin
emek karşõtõ uygulamalarõna karşõ “birlik” çağrõsõnda bulundu.
Çelebi, “Hak ve özgürlükler adeta kuşatılmıştır. Hak aramanın
2009’daki karşılığı TEKEL işçilerine, itfaiye işçilerine,
DİSK’lilere reva görüldüğü
gibi baskı ve şiddet olmuştur.
Demokrasi güçlerini ve emek
dostlarını, özgürlükleri talan
eden iktidara karşı tek vücut,
tek yürek, tek yumruk olmaya
çağırıyorum” dedi. DİSK Genel
Başkanõ Çelebi, geçen hafta
başlatõlan ve dün ikincisi
gerçekleştirilen “Sendikal Hak
ve Özgürlükler Nöbeti”ne
katõldõ. Taksim Gezi Parkõ’nda
toplanan DİSK’liler, “Sendikal
hak ve özgürlüklerin takipçisi
olacağız. Tutuklu
DİSK/Nakliyat-İş Genel
Başkanı ve yöneticileri serbest
bırakılsın” yazõlõ pankart açarak, “Hükümet zammını al başına
çal”, “TEKEL işçisi yalnız değildir”, “Cezaevleri yıldıramaz
bizleri”, “Tutuklular sendikal onurumuzdur” sloganlarõ attõlar.
Açõklamalarõn ardõndan oturma eylemi yapan DİSK’liler daha sonra
olaysõz dağõldõ. “Sendikal Hak ve Özgürlükler Nöbeti”, DİSK’in
kuruluş yõldönümü olan 13 Şubat’a kadar her çarşamba 12.00-13.00
saatleri arasõnda Taksim Gezi Parkõ’nda sürecek.
Maaş alamayan
madenci iş bıraktıDİSK Genel Başkanõ
Süleyman Çelebi:
Demokrasi güçlerini ve
emek dostlarõnõ,
özgürlükleri talan eden
AKP iktidarõna karşõ tek
vücut, tek yürek, tek
yumruk olmaya
çağõrõyorum.
Bolu’nun Mengen ilçesine bağlõ Gökçesu bel-
desindeki maden ocağõnda maaşlarõnõ alama-
dõklarõ gerekçesiyle iş bõrakan işçiler, verilen
yüzde 10’luk zamla ikna edildi.
Gökçesu beldesindeki bir maden ocağõnda çalõ-
şan 160 işçi, ocağõn sahibi İsmail Yılmaz’õn
biriken 3 aylõk maaşlarõnõ vermediği gerekçe-
siyle iş bõraktõ. Vardiyadan gelen işçiler oca-
ğõn önünde toplanõp, Yõlmaz ile konuşmak is-
tedi. Yõlmaz, sorumlu maden mühendisi ve us-
tabaşõnõ yanõna alarak işçilerle görüştü.
Çalõşanlarõ dinleyen Yõlmaz, ekonomik krizin ken-
dilerini de etkilediğini belirterek, “Cuma günü
biriken maaşları ödeyeceğime söz veriyorum.
Maaşlarınıza da yüzde 10 zam yapıyorum. Hü-
kümet yüzde 5 zam yaparken, ben yüzde 10 ve-
riyorum” dedi. Maaşlarõ 1080 lira olan işçiler,
yüzde 10’luk zam teklifini kabul etti.
Tütün emekçisi devam dedi
[email protected]
7 OCAK 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EMEK 7
(Fotoğraf:NECATİSAVAŞ)
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM’de
itfaiyecilerle basõn toplantõsõ düzenleyen CHP
İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, “İstanbul
Büyükşehir Belediyesi itfaiye hizmeti alım
ihalesinde, kamuya zarar verildiğini”
vurgulayarak suç duyurusunda bulunacağõnõ
açõkladõ. CHP lideri Deniz Baykal da, genel
merkezde görüştü. Baykal, “Sen bu itfaiye
işçilerinin haklarını neden vermiyorsun? 4 C
siz gelinceye kadar bambaşka bir şekilde
kullanılıyordu. Mesela DİE’de üniversite
öğrencileri anket yapıyorlardı, devlet onları
4 C kapsamında değerlendiriyordu. Ama
AKP iktidara geldikten sonra 2004’te bir
kararname imzaladılar. Bugün TEKEL
işçileri bu sıkıntıları yaşıyorsa onun altında
AKP’nin attığı imza yatar. Gerçekten geçici
işler için bu uygulanabilir. Ama TEKEL işçisi
geçici mi?” sözleriyle iktidarõ hedef aldõ. Çetin
Soysal da parlamentodaki basõn toplantõsõnda
Başbakan Tayyip Erdoğan’õn “TEKEL
işçilerine patron edasıyla yaklaştığını” söyledi.
Soysal, konuyu yargõya taşõyacaklarõnõ, gelecek
hafta suç duyurusunda bulunacağõnõ bildirdi.
H A K K A Y I P L A R I Y A R G I Y A T A Ş I N A C A K
Oylama 21
ildeki 43
TEKEL
işyerinde
yapıldı.