18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 3 OCAK 2010 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN 2009’un Son Günü Sevgili, 31 Aralık 2009’da, sabah yeni bir yılı karşılayacak olmanın neşesi içinde uyanmama kızdım. - Budala, dedim kendi kendime, gelen giden bir şey yok, bir giden varsa 2009 değil, sensin. Sonra anımsadım, birkaç ay önce, İznik Gölü’nün karşısında oturmuş, dallarındaki yaprakları iyice dökülmüş çınara bakarken, akan zamanı bir an için görmemi. Bir an sürdü sadece, nasıl olduğunu sorsan anlatamam, ama gördüm geçen zamanı... Yaşlanmak ve de ölmek olmasa bu kadar önemser, umursar mıydık zamanı? - Bu kadar ucuz sokak felsefesi yeter, hadi kalk bakalım, diye söylendim. Yataktan son kalkan ben oldum. Zaten biraz önce, Mine’nin arkasından aceleyle koşarken, üstüm sıra geçip giden Haydut uyandırmıştı beni. Bazen, yüzmeye doyamadığım, demirlediğimiz koyu baştan başa turladığım, ya da koşarken, beş kilometreyi kuş gibi aştığım halde nefesimin kesilmediği, herkesin “Dur artık, başına bir şey gelecek!” demesine gülüp geçerek yoluma devam ettiğim anda da atlıyor Haydut yatağın üstüne, işte o zaman bütün o harikulade maceranın ediyor içine... O sabah kararlıyım artık, hastaneden eve çıkmış İlhan Abi’ye gideceğim. Bir gün önce, bir yazı konusunda tereddütüm vardı, İlhan Abi’ye telefon etsem konuşur, takıntılarımı gideririm diye düşünmüştüm, ama yüz yüze olmayınca artık o tür şeylerle rahatsız etmemeye çalışıyorum. Telefon ettim. Fizik tedavi uzmanı 4’te gelecekmiş, ona göre ayarlayıp, gelin dediler. Ardından gazeteden aradılar, yazı 15’e kadar verilmeliymiş, onu yazdım, külüstür Hundai’yi alıp yola koyuldum. Öyle bir yılbaşı kalabalığı yoktu. Gazeteciler Sitesi’ne gitmek için Ulus’a saptığımda bir daha düşündüm oraların ne kadar değiştiğini; sola dönüşü kaçırınca, kendimi, pek güzel olduğunu düşündüğüm Aykut Barka Parkı’nın içinde buldum. Eskiden komşu kapısı olan Gazeteciler Sitesi’ni zor bulmam her şeyin değişmesinden mi, benim yaşlanmamdan mı, sorusunun üstünde fazla durmadım. Kız kardeşi Ülfet Hanım, ki rahmetli eşi Mengü Ertel de kadim dostumdu, İlhan Abi’nin evini çok güzel yapmış, salona yatağını koymuş, koridorda duvara bir bar kondurmuşlar yürüme egzersizleri için, her şey güzel. Hastaneden daha rahat, daha iç açıcı... Alev Coşkun da oradaydı, İlhan Abi’nin de keyfi yerinde, güzel bir yıl sonu sohbetine hazırlanıyorduk ki, fizik tedavi uzmanı saatinden önce erken geldi. Biz kısa ziyaretimizi kesmek zorunda kaldık. Köşedeki Ziraat Bankası “atm”sinden emekli maaşımı aldım. Onar liralıklar halinde verdiği için makine, maaş az olsa bile para çok gibi duruyor. Çöplerden topladıklarını doldurmak için kullandığı, tekerlekli bir madeni çubuğa bağlı torbasını iterek giden adam, beni para sayar görünce dayanamadı: - Beyim çoluk çocuk aç, dedi Suratımı astım. Sonra bir utandım ki, biraz uzaklaşmış adamın arkasından seslendim: - Gelir misin?.. Ne hırt olduk son zamanlarda, insanların halini biliyoruz, ama yine de biri para isteyince kızıyor, yalan söylediğini düşünüyoruz. Peki ya doğruysa? “Çalışsın kazansın, efendim” tepkisini göstermek için hödük ötesi olmak gerek. Hem adamın kılığından her şey anlaşılıyordu. Neyse, verdiğim bir miktar para kendimi iyi bir insan gibi hissetmemi sağladı ve bu kibirli budalalığıma da daha fazla kızdım... Yol üzerinde son zamanlarda Türkiye’de şubeleri açılmış olan Wienervald’in Levent’teki dükkânına uğruyorum. Bir zamanlar Almanya’da bu zincirin dükkânlarında ne lezzetli tavuklar yemiştik. Budunu yediğim tavuğun göğsünü paketletiyor, Haydut’a götürüyorum. Alerjisi yüzünden proteinli etli mamalar yasaklanıp, diyet takılan Haydut’un önüne tavuğu koyarken Mine uyarıyor: - Sana böyle şeyler yok, ama hadi bugün yılbaşı. Sanki Haydut yılbaşını, aybaşını, hafta sonunu takarmış gibi!.. Oysa öyle şeyler hiç umurunda değil onun, ne yılları biliyor, ne haftanın günlerini, ne saatleri; gece gündüz ve mevsimlerden ibaret onun için yaşam. Akşam baldızla bacanağın güzel evinde aile toplanıyor, Zeynep Türkeri’nin deniz ürünlerinden yarattığı enfes lezzetlerin yanında hindi yerine ördek but yiyoruz. Sonra “on... dokuz... sekiz...” diye geriye sayış... hurra... hoş geldin yeni yıl! Daha o sırada biliyorum, ertesi gün boş bir dinginliğe şaşkın uyanacağımı... Sevgili, daha kaç yılbaşı kaldı dersin?.. [email protected] Hâkim Kayan’õn ihbarõ üzerine gözaltõna alõnan askerlerin marangoz, aşçõ, şoför çõkmasõna muhalefetten tepki ‘Bireyipasifleştirmekistiyorlar’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Seferberlik Bölge Başkan- lõğõ’ndaki belgeleri inceleyen Hâ- kim Kadir Kayan’õn, “izlendiği” kuşkusuyla yaptõğõ ihbar üzerine göz- altõna alõnan askerlerin marangoz, aşçõ, şoför çõkmasõyla ilgili skanda- la muhalefetten sert tepki geldi. CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü, amacõn Türk Silahlõ Kuv- vetleri’ni yõpratmak olduğunu söyledi. Bunun da Türkiye’ye yönelik planlõ bir projenin parçasõ olduğunu, Tür- kiye’de tam bir “çığırından çık- ma”nõn yaşandõğõnõ belirten Mengü, hâkim izleme olayõnõn bunun somut bir örneği olduğunu söyledi. Her as- kerin “şüpheli” hale getirilmek is- tenmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Mengü, “Türkiye’de her şey tam anlamıyla çığırından çıktı. Meclis Başkanı Meclis’i ara- tabiliyor. Geçmişte Faruk Sükan, İç- işleri Bakanı’yken Meclis’i bastılar. O zaman İsmet Paşa (İnönü), ‘Eş- kõyanõn yarõn ne yapacağõ belli ol- maz’ demişti. Şimdi de aynı durum söz konusu; memleketi yönetenle- rin yarın ne yapacağı belli değil. Utanmadan milletvekili odası, mil- letvekilinin haberi olmadan ara- nabiliyor” diye konuştu. “Anadolu İslam Cumhuriyeti Anayasası” yazõlõ CD’lerin Meclis’te dağõtõlma- sõ ve sonrasõnda haber verilmeden milletvekili odalarõndan toplatõlma- sõna dikkat çeken Mengü, TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şahin’in Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan’õn korkusundan milletvekili odasõnõ aratmõş olabileceğini söyledi. Men- gü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aslında Doğu Timor’un Endo- nezya’dan koparılma olayı incele- nirse, Türkiye’de nelerin yapıl- mak istendiği de net olarak görü- lür. Orada da önce ordu yıpratıl- dı. Eğer bir ülkeden bir şey kopa- rılmak isteniyorsa, evvela silahlı kuvvetleri yıpratmak gerekir. TSK’nin haklı olarak hassas oldu- ğu konu, ülkenin bölünmez bü- tünlüğüdür ki, bu konuda toplum da çok duyarlıdır. Toplumun du- yarlı olduğu konuda TSK de du- yarlıdır. O zaman ne yapacaksınız, TSK’yi yıpratacaksınız. Ama ABD, CIA gibi güçler, Türkiye ile En- donezya arasındaki farkı bilemiyor. Türkiye’nin yapısı, ordusu ora- lardan çok farklıdır. Tabii yapıl- mak istenen ordunun kanadı kolu kırılsın ki, ABD Güneydoğu’da almak istediklerini rahat alsın. Ya- ni bu Türkiye’ye yönelik yaratılan planın, projenin bir parçası.” ‘Amaç sindirmek’ MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da Türkiye’nin geldiği nokta- nõn çok dikkat çekici olduğunu be- lirterek “Baskı ve şiddetle toplumu yönlendirmek isteyen bir yönetim modeli ile karşı karşıya Türkiye” dedi. Yaşananlarõn kurumlar arasõn- da güven bunalõmõ oluşturup bireyleri pasifleştirilip, “sesini çıkaramaz” ha- le getirmek isteyen bir yönetim mo- delinin “tezahürü” olduğunu dile ge- tiren Vural, şunlarõ söyledi: “Kurumlara güven azaldıkça, kurumlar arasında güvensizlik ço- ğaldıkça, adeta filler arasında sa- vaş olunca çimler eziliyor. Amaç toplumda sindirme baskı ve korku anlayışını hâkim kılmak isteyen bir yönetim anlayışı oluşturmak. Bu yönüyle sivil toplum, mesleki ör- gütlenme, bireylerin hak arayışının önü kesilmek isteniyor. Bugün ya- şanan güç savaşında insanlara ‘tek güç benim, ben her şeyi yaparõm’ di- yerek baskı oluşturmaya yönelik yönetim tarzı hayata geçirilmek is- teniyor. ‘Benim verdiğimle yetine- ceksin, ben ne verirsem o doğrudur, yeterlidir’ denilmek isteniyor.” CHPGrupBaşkanvekiliKõlõçdaroğlu’ndandikkatçekeniddia: Genelkurmaymõizleniyor? Kõlõçdaroğlu, Büyükşehir Belediye Başkanõ Topbaş ve Başbakan Erdoğan’õ eleştirdi ‘Türkiye bütçesini iflas ettirdiler’ İstanbul Haber Servisi - CHP Mil- letvekili Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanõ Kadir Topbaş’õn Anakent Belediyesini, Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan’õn da Türkiye bütçesini iflas ettirdiğini be- lirterek faturayõ işçiye, emekçiye çõ- kardõğõnõ söyledi. Kõlõçdaroğlu ve İstanbul İl Başkanõ Gürsel Tekin, İBB iştiraklerinden Bim- taş AŞ’de çalõşan bir grup işçinin, itfai- ye hizmetlerinin başka bir şirkete veril- mesi nedeniyle Şehzadebaşõ Parkõ’nda sürdürdükleri eyleme destek vermek için işçileri ziyaret etti. Kõlõçdaroğlu burada yaptõğõ konuşmada, itfaiyecilere diren- meleri ve güç birliğini kaybetmemeleri durumunda kazanmamalarõ için hiçbir ne- den olmadõğõnõ söyledi. Kõlõçdaroğlu, “İstanbul yangınlarla mücadele gü- cünü artık kaybetmiştir” dedi. 21. yüzyõlda taşeron işçiliğin kölelik düzeni olduğunu söyleyen Kõlõçdaroğ- lu, “Bu konuda sözleşmeli çalışanla- rın sözleşmelerinin kaldırılması, ta- şeron işçilik aracılığı ile istihdam edilenlerin, taşeronluk uygulamasına son verilmesi, bunların da grevli top- lusözleşmeli işçi olarak kadroda ça- lışmasıyla ilgili kanun teklifimizi TBMM’ye verdik” dedi. Kanun tekli- finin şu anda TBMM Başkanlõğõ’nda ol- duğunu ifade eden Kõlõçdaroğlu, tekli- fin görüşmeye alõnmamasõ durumunda 45 gün sonra Meclis Genel Kurulu’na göndereceklerini söyledi. “Küçük hır- sızlar el feneri kullanıyor, büyük hırsızlar deniz feneri kullanıyor” slo- ganõ atan işçilere yanõt olarak Kõlõçda- roğlu, “Bunlar Deniz Fenerini aştı, bunlar hortumcu partisi oldu” dedi. Başbakan Erdoğan, TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şahin, İBB Başkanõ Top- baş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanõ Melih Gökçek’in grev gömlekleri giymiş fotoğraflarõ ile alana gelmek istediğini be- lirten Kõlõçdaroğlu, “Bunlar şimdi göm- lek değiştirdiklerini söylüyorlar. Bun- lar şimdi ağa gömleği giyiyorlar, bey gömleği giyiyorlar” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Emekli Sandõğõ’na ait Kõzõlay Saraçoğlu Mahallesi’ndeki binanõn gizli bir yazõ ile “takip ve izleme” için Başbakanlõk’a kiralandõğõnõ belirterek “Bu binadan Genelkurmay’ın izlenip dinleneceğine yönelik duyumumuz var” dedi. Emekli Sandõğõ’nõn Kõzõlay’daki binasõ ile Genelkurmay Başkanlõğõ-Milli Savunma Bakanlõğõ yerleşkesi arasõnda sadece bir cadde bulunuyor. Yine aynõ bina ile Başbakanlõk Merkez Binasõ arasõnda da sadece bir cadde var. Söz konusu bina Kõzõlay’daki en yüksek binalardan birisi ve Ankara’nõn her yerinden de kolaylõkla görülebiliyor. ‘Bina takip için mi kullanılıyor?’ Kõlõçdaroğlu’nun iddiasõnõ TBMM gündemine taşõyan CHP Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek’e “Emekli Sandığı’nın 16 katlı binası gizli yazıyla Başbakanlık’a tahsis edilmiştir. Bu binanın takip ve izleme için kullanılacağı söyleniyor. Bu doğru mudur?” diye sordu. Maliye Bakanõ Şimşek ise verdiği yanõtta “Bu işlemin amacı Sosyal Güvenlik Kurumu’nun binasının Başbakanlık binalarına yakın olmasıdır. Burada gizli saklı herhangi bir şey yoktur” dedi. ‘Neden gizli yazıyla kiralıyorlar?’ Net yanõt alamayan Aslanoğlu, devletin bir kurumunun bir başka kuruma bina kiralamasõnõn doğal olduğunu belirtirken “Ancak 16 katlı binayı neden gizli yazıyla kiralıyorlar? Bugüne kadar hiçbir kurum bu şekilde kiralanmış mıdır? Bir bina kiralanacaksa yazarsınız kontratınızı kiralarsınız, ancak bu işlem neden gizli yapılıyor?” diye konuştu. Şimşek’in sorduğu soruya konuyla alakasõ olmayan yanõtlar verdiğini savunan Aslanoğlu, sağlõklõ yanõt alana kadar sorusunu yineleyeceğini ifade etti. Kõlõçdaroğlu ise “Bu binanın tam karşısında Genelkurmay Başkanlığı var. Buradan da Genelkurmay izlenebilir. Bizim izleme ve takip yapılacağına ilişkin duyumumuz var” diyerek daha net bir açõklama yapõlmasõnõ istedi. DİYARBAKIR Şanlıtürk’e suç duyurusu Ceylan Önkol’un ailesi, Abalõ Jandarma Karakol Komutanõ Yüksel Şanlõtürk’ün hazõrladõğõ fezlekede bölge halkõnõ aşağõladõğõnõ ileri sürdü. DİYARBAKIR (Cumhuri- yet Bürosu) - Diyarbakõr’õn Lice ilçesinde patlama sonucu yaşamõnõ yitiren 12 yaşõndaki Ceylan Önkol’un ailesi, olaya ilişkin Abalõ Jandarma Karakol Komutanõ Yüksel Şanlıtürk’ün hazõrladõğõ fezlekede bölge hal- kõnõ aşağõladõğõnõ savunarak Şanlõtürk hakkõnda suç duyu- rusunda bulundu. Şanlõtürk, hazõrladõğõ fezle- kede, patlamanõn gerçekleştiği bölgedeki köy ve mezralardaki kişilerin “teröre müzahir” ol- duğunu iddia ederek “Normal olarak bölge insanının genel eğiliminin her türlü konunun terör olayı olarak istismar edilmesi ve devletten her ha- lükârda tazminat ve para al- maya çalışıldığı bilinen bir gerçektir” dedi. Fezlekede, Ceylan’õn ailesinden bir kişinin terör örgütünün dağ kadrosun- da olduğuna işaret edilirken ast- subay Şanlõtürk olayõn PKK’nin tuzaklama yöntemi olduğunu ileri sürdü. Şanlõtürk, fezlekede, “Netice olarak Ceylan Önkol adlı vatandaşın ölmesinin bö- lücü terör örgütü mensupla- rınca tuzaklamış bir madde veye malzemenin bilinçli veya istem dışı bir davranış ile pat- lamasının sonucu gerçekleş- miş olduğu kanati oluşmuş- tur” ifadelerine yer verdi Suç duyurusu dilekçesi Bu ifadeler üzerine harekete geçen Ceylan Önkol’un ağabe- yi Rıfat Önkol, avukatlarõ ara- cõlõğõyla Şanlõtürk hakkõnda suç duyurusunda bulundu. Lice Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na gönderilmek üzere Diyarbakõr Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na ve- rilen suç duyurusu dilekçesinde, Önkol’un öldürülme şekline dikkat çekildi. Karakolun yaşa- nan olay karşõsõnda duyarsõz kaldõğõnõ vurgulayan Önkol, di- lekçesinde şunlarõ kaydetti: “Kendisine yasalarca veri- len görevleri yerine getirme- yen ve olayın meydana geldi- ği yere gitmeyen Abalı Jan- darma Karakol Komutanı Yüksel Şanlıtürk’ün hazır- ladığı fezlekede, insan onu- runu rencide eden, bölge hal- kının tazminat alma pahası- na kendilerini hatta kızlarını bile öldürtecek seviyede ol- duğu belirtilerek zaten ço- cukları ölmüş müvekkilimizi ve bölge halkını aşağılayıcı beyanlarda bulunmuştur. Ka- rakol Komutanı Yüksel Şan- lıtürk, hazırladığı fezleke ile bırakın bölge halkının gü- venliğini sağlamayı, bölge in- sanını da açıkça hedef haline getirdiği aşikârdır.” PROTESTO GÖSTERİSİ Dolapdere yine karıştı: 10 gözaltı İSTANBUL/DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Dolapdere’de PKK’nin, şehir yapõlanmasõna yö- nelik operasyonu protesto etmek için yapõlan gösteride olaylar çõk- tõ. Polisin gaz bombasõyla müda- halesine göstericiler molotofkok- teyli ve havai fişekle karşõlõk ver- di. 10 kişi gözaltõna alõndõ. Dolapdere’de toplanan bir grup, PKK’nin sivil oluşumu “Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Mec- lisi (KCK/TM) Yapılanması”na yönelik operasyonu protesto etmek için gösteri yapmak istedi. Terör ör- gütü PKK ve Abdullah Öcalan le- hine slogan atan gruba polis gaz bombasõyla müdahale etti. Gösteri- ciler de polise molotofkokteyli ve ha- vai fişeklerle karşõlõk verdi. Polisin müdahalesi sonrasõ göstericiler ara sokaklara dağõlarak kaçtõ. Polis, ka- çan göstericilerden 10’unu kovala- maca sonucu yakalayarak gözaltõna aldõ. Olaylar sõrasõnda semt sakinle- ri de zor anlar yaşadõ. Aynõ bölgede daha önce düzenlenen gösteride ey- lemcilere silah da çekilmişti. Cezaevinin kapasitesi doldu Öte yandan son haftalarda önce te- rör örgütü lideri Öcalan’õn yeni ko- ğuşuyla ilgili açõklamalarõ, ardõndan DTP’nin kapatõlmasõ, son olarak da KCK-TM operasyonlarõnda 49 kişinin tutuklanmasõnõ protesto gös- terileri nedeniyle Doğu ve Güney- doğu’da gerçekleştirilen eylemlerde çok sayõda kişi tutuklandõ. Bu nedenle Van F Tipi Ceza- evi’nde 360 olan kapasitenin aşõldõ- ğõ, cezaevinde 500’den fazla kişinin kaldõğõ öne sürüldü. Tutuklularõn hücrelere atõldõğõ, kimi hükümlüle- rin de başka cezaevlerine sevk edil- meye başlandõğõ da iddia edildi. SOYSAL’DAN TUĞCU AİLESİNE ZİYARET ‘İnsan hakları ihlali var’ İstanbul Haber Servisi- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletveki- li Çetin Soysal, Fa- tih’teki Şehit Tev- fik Fikret Karako- lu’nda polis dayağõ- na maruz kalan Ca- ner Tuğcu’yu evinde ziyaret ederek, olayõ meclis gündemi- ne taşõyacaklarõnõ söyledi. Fatih’de 28 Aralõk’ta göz- altõna alõnan Tuğcu’nun aile- si aynõ gün karakol önünde po- lis tarafõndan darp edilmişti. Tuğcu’nun ailesine dün destek ziyaretinde bulunan CHP’li Soysal, “Emniyet- le konuşacağız, polisin orantısız güç kullanıp kul- lanmadığını araş- tıracağız. Eğer orantısız güç kul- lanılmışsa gereken yapılacaktır. Suç- lular yakalanmalı ve huku- kun uygun gördüğü şekilde cezalarını almalılar” dedi. Karakolun önünde biber gazõ sõkõlmasõna tepki gösteren Soysal, “Burada İnsan hak- kı ihlali var ve biz üzerimi- ze düşeni yerine getireceğiz” diye konuştu. Ahmet Türk, evine taşınamadı Haber Merkezi - Kapatõlan DTP’nin lideri Ahmet Türk, ev sahibi sözleşmeyi iptal edince yeni evine taşõnamadõ. İddiaya göre, Mardinli olan ev sahibi yakõn çevresinden aldõğõ, “Ona nasõl evini kiralarsõn” tepkisi üzerine evi Türk’e kiralamaktan vazgeçti. Habertürk ga- zetesinde yer alan habere göre 5 dönem mil- letvekilliği yapan Kanco Aşireti’nin 67 ya- şõndaki lideri Türk, uzun zamandõr Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arõnç’a yönelik suikast iddiasõyla gündemden düşmeyen Balgat’õn Çukurambar semtinde oturuyor. Türk’ün Çukurambar’dan taşõnmak istemesinde, PKK’nin Tokat saldõrõsõ sonrasõ kendisine yönelik tepkilerin rol oynadõğõ belirtiliyor. CHP’li Mengü, ordunun kolunun kanadõnõn kõrõlmak istendiğini ifade ederek “Bu Türkiye’ye yönelik yaratõlan planõn, projenin bir parçasõ” dedi. MHP Grup Başkanvekili Vural da asõl amacõn toplumda sindirme baskõ ve korku anlayõşõnõ hâkim kõlmak olduğunu söyledi. Vural, “Türkiye’de ben ne verirsem onunla yetineceksiniz diyen bir yönetim anlayõşõ var” diye konuştu. Emekli Sandığı ile Genelkurmay Başkanlığı-Milli Savunma Bakanlığı yerleşkesi arasında bir cadde bulunuyor. Çetin Soysal.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle