19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
D eğinmeler MUSTAFAŞERİFONARAN K endi şiir dilini bulan, söyle- yiş biçimi oluşturan, belli bir doğrultuda alıştığı şiiri geliştiren ozan için şiire geniş açı- dan bakmak, başka türlü şiirlerin varlı- ğını benimsemek, o şiirin ayrıntılarına girmek kolay değil- dir. Her dönemin yeni oluşumu tepki çekmiştir. Alışılmış bir şiirin kalıbına sı- ğınan sıradan ozan- iar vardır. Bilinen gerçekleri yinele- mekle güçlü olacak- larına inanırlar. Alı- şılan şiir kendini yi- nelemeye, benzer imgeleri kullanarak eskimeye başlar. "Artık yeni şeyler söylemek gerek" di- yen Mevlana'yı, güncel koşullar için- de anlamaya çalışır- ken, o "yeni şeyleri nasıl söyleyeceği- mizin bilincinde ol- malıyız. Dar varlığı- mızdan nasıl kurtu- lacağız? Alıştığı ko- laylıklara sığınmak insanı mutlu edebi- lir. Oysa o kolaylık- lardan kurtulama- dan dar varlığımız- dan çıkamayız. "An- lamaya çalışıyorum inanmayı yitirme- nin pahasına" di- yordu Nâzım Hik- met. Kesin gerçek- lerden bile kuşkuya mı düşüyordu? Cer- çeğin öte yakasını görmeye mi çalışı- yordu? Yeni bir gerçeğe nasıl bir dille varmalıydı? 'Şiir Kitaplan ve Hayat 2007' SIRADAN YILLIKLAR Şiirini yenileyerek geliştirmek isteyen her ozan, değişik bir duyarlığı, yeni bir ilişkiyi alışılmış söy- leyiş kalıplanndan kurtarmak ister. Ama yeni bir söyleyiş biçimiyle kişilik kazan- mak kolay değildir. Şiirine kişilik kazandıran Nâ- zım Hikmet'in şiirdeki sesini hemen tanırız. Bed- ri Rahmi Eyüboğlu, Behçet Necatigil, Cahit Külebi, Attilâ llhan gibi söyleyiş biçimiyle şiirine kişilik kazandıran ozanlan da tanırız. Günümüze doğru o ses özelliği belirsizleşme- ye başlamıştır. Şiirin içi de anlamını yitirmişse, "yeni bir yozlaşmanın eşiğinde miyiz?" diye kuş- kuya düşeriz. Her on yılda bir yeni bir kuşaktan söz açıyoruz. Her on yılda yeni oluşumlarla gelen "şiir kuşağı" yetişir mi? Bir şiir bildirisi, o bildiriyi destekleyen şiirlerle güç kazanmamışsa, yeni bir kuşağın an- lamı kalır mı? "Şiir Defteri", "Şiir Yıllığı", "Ufuk Turu" adı altında yılın şiir dökümünü yapan, bir yılın emeği- ni değertendiren, yeni yorumlara varan çalışmalar var. Bu çalışmalar şiirin gelişmesini göstermeye yarasa da, özellikle şiir incelemeleriyle adını du- yuran edebiyatçılann emeğiyle oluşsa da, onlara güven duyulsa da tam bir yetke sayabilir miyiz? Belki yılın şiirine değişik bir anlayışla bakılabi- lirse, o dönemdeki ozanların ne yapmak istedik- lerini daha kolay anlayabiliriz. Aynı çalkantılı toplumun içinde yaşayan ozanla nasıl bir duruş gösteriyor? Yaşamanın akışı şiirle- rini nasıl etkiliyor? Tekdüze bir benzerlik mi, de- ğişik bir zenginlik mi içeriyoıiar? "Şairin hayatı şiire dahil" sözünü 2007 şiirine bakarak değerlendirirsek nasıl bir sonuca vara- cağız? DEĞİŞİK BİR ÇALIŞMA Fergun Özelli ile Hayri K. Yetik 2007 şiirini kapsamlı bir soruşturmayla değerlendiriyor. öne sürdükleri görüşün ne denli geçerli olduğunu saptamaya çalışıyorlar: "Günümüz şiirinin 2007'deki seyri, doğru oku- yabilenlerin güncele ve gerçeğe yöneldiğini söy- lemelerine olanak veren eğilimler taşıyor" (ŞİİR KİTAPLARI ve HAYAT 2007, llya Yayınlan, 2008). Bir şiiri doğru okumak o şiirin hakkını vermek demektir. Fergun Özelli ile Hayri K. Yetik'in in- celemesine göre 2007'de yayımlanan şiir kitapla- rının sayısı 250'ye yakın. Kuşkusuz böyle kap- samlı bir incelemeye girişenler bu kitaplan oku- muş olmalıdır. Kitabı yayıma hazırlayanlann bu şiir kitaplarının hepsini okuduğunu var sayalım. Kitapta 4 türlü sormaca var: 1-2007 yılında, Hayat Şiire, Şiir Hayatı Dahil ola- bilir mi? 2- a- En beğendiğimiz Beş Kitap Ismi ve Şairi. b- Beğendiğiniz Bu Beş Kitaptan Seçtiğiniz Iki Şiir. c- Neden Bu Beş Kitap? 3- Okuyunca Etkilendiğiniz Şiir Kitaplan Hakkın- da Görüşleriniz Nelerdir? 4- a- Şiir Kitabı Yayımlamak Yayıneviniz İçin Ne Anlam Taşıyor? b- Şiir Yayıncığılında ölçütünüz, Amacınız ve He- definiz Nedir? Hayri K. Yetik c- 2007 Yılında Hangi Şairlerden Hangi Şiir Ki- taplarını Yayınladınız? Her bölümün sormacasını ayrı ayrı edebiyatçı- lar yayımlıyor. Böylece 55 yetkili kişinin görüşü ahnarak, yalnızca seçilmiş 33 şiirle yetinilmiyor, 2007 yılının şiirsel yükü belirtilmiş oluyor. Genellikle şiir yıllıkları hazırlanırken yıllığı hazır- layanlann beğenisine göre seçilmiş şiirlerle, o yı- lın şiiri üzerine yapılmış bir genel değerlendir- meyle yetinilirdi. Bu işi yorulmadan sürdüren Mehmet H. Do- ğan ancak 10 yıl dayanabildi. Alışmanın getirdiği kolaylıklardan yararlanarak bir çerçeve çiziyor, kuşbakışı da olsa, o yılın şiirini görmemizi sağlı- yordu. YAŞAMANIN KARMAŞASINDAN ŞİİRE Demek ki, Fergun özelli ile Hayri K. Yetki'in in- celemesinde, 2007 şiirinin yaşamanın akışından kopuk bir şiir olup olmadığı öncelik kazanıyor. Hayri K. Yetik nasıl bir yaşama ortamında oldu- ğumuzu anımsatıyor: "Emek savaşımı hâlâ meşruiyet kazanmamış. Ekonomik ve siyasi alanı eline avcuna almış azın- lıklara karşılık hayatı yaratan milyonların siyasi iradesi Tanrı ve millet aşkıyla nzaya dönüşüyor. Işçi, işsiz, asgari ücretli yığınlar arabesk kültürüy- le, futbolla.kadercilikle, kapkaççılıkla oyalanıyor. Cennet vaadiyle avutuiuyoriar. Göçlerle dolup ta- şan köyleşmiş kentlerin yoksul sakinleri kaderci geçmişlerinin mirasıyla, bulduklarına şükreden kanatkârlar olup çıkıyor." öte yandan yayılmacı anlayış, kendi çıkarları uğruna, ulusların yıkılmasına, özgürlüklerin yok olmasına aldırmıyor. Peki, çağının sorumlusu olduğuna inanan ozan ne yapıyor? "Ozan Duruşu", çağının sorumlulu- ğuyla bağdaşıyor mu? Hayri K. Yetik umutlu değil: "Şairlerin büyük bir yüzdesinin buna karşı, vic- danın, vefanın, özgürlüğün, insan haklannın, kar- deşliğin, barışın farkındalığını dillendirdiğini söy- lemek ne yazık ki pek olanaklı değil." Yetik'in böyle bir sonuca varması 21 ozanla, şiir kuramcısının sormacaya verdiği yanıtlann de- ğerlendirilmesine göre anlam kazanmıştır. Rimbaud'un bir sözünden yola çıkan Ismail Mert Başat, "Şiir, hayatın içindedir; hayatın hiz- metindedir, hayatın önündedir" derken, yaşama- yı yorumlamaya çalışıyor. Bu yorumlama ucu açık sorularla sürüp gidiyor. Şiirde uç noktası oluşturan iki ayrı ozanın gö- rüşüne yer vermek gerekirse; Hilmi Yavuz, ana- malcı siyasetin yorumuyla baktığı şiirde, nesnele- rin kült haline getirilmesindeki lirizmi arıyor. Bu- nun anlamını şöyle açıklıyor: "Bir şiirde somut ve maddi hayatın şiire doğru- dan dâhil edilmediğine bakarak, o şiirin hayatla ilişkisi olmadığını sanmak yanıltıcı olabilir. Zira, hayatın asıl dâhil olduğu şiirler, çoklukla, hayatı doğrudan dâhil etmeyen şiirlerdir." Buradan, toplumcu duyarlığı dolaylı anlatımla yorumlarken yaşamanın başka boyutlarını da anımsamak gerektiğini, güdümlü bir edebiyatın çıkar yol olmadığını düşünmeliyiz. Ataol Behramoğlu şiirle yaşamanın ayrılmaz bütünlüğünden yanadır: "Ben hayatımı ve genel olarak hayatı şiirden ayrı düşünmeyen biriyim. Bana sorsanız hayat dediğimiz şey ancak şiire dönüşebildiğin- den hakikilik kazanıyor. Onun ötesindeki hayat, günde- lik yaşamın tekranndan başka bir şey değildir." Yaşadığımız zamanın ozanda iz bırakması doğaldır. Hiçbir iz belirsiz değildir. Gülten Akın "Kuş uçar gölge kalır" demiyor mu? O gölgeyi anlatmak için sav- söz şiirine yönelmek gerekmez. ŞİİR YAYINLARININ SORUNLARI Yalnızca 2007 yılı içinde 250 kadar şiir kitabının yayımlanması, 21 şiir ödülünün verilmesi, şiir et- kinliklerinin ne denli yaygın olduğunu düşündürü- yor. Ama bu etkinliklerin niteliği nedir? Adem Kargı, "Etki Yayınevi" adıyla çıkan şiir kitapları için şu açıklamayı yapıyor: "Bize gelen kitaplar daha çok amatör çabala- rın ürünü olduğu için, her şairin kendi anlayışına bağlı kalarak, onların tercihi doğrultusunda çalış- malan kitaplaştırılmaktadır. Yani yayınevi olarak ölçütler oluşturup Türkiye genelinde şiir peşine düşmüş bir konumda değiliz." Demek, "Etki Yayınevi", giderlerini ozandan alarak, buna belli bir gelir payı ekleyerek bir türlü basımevi görevi yapıyor. Ne yazık ki pek çok yayınevi böyle bir basım- evi çalışması içinde çıtayı alçak tutarak gelir elde etmeye bakıyor. O zaman nice niteliksiz şiir kitabı şiir ortamının yozlaşmasına yol açmaz mı? Yapı Kredi Yayınlan olmasa 2007'den yola çıkarak çağdaş şiirimizin gücünü anlamakta zor- lanacağız. Ayşe Kilimci de bu gerçeğin altını çiziyor "2007'nin en önemli şiir olayını YKY gerçekleş- tirdi bence." Bekir Yurdakul, "llya Yayınevi" ile "afrodis- yas Sanat Yayınlan"nın şiire verdiği emeği özel- likle belirtiyor. Yapı Kredi Yayınları adına görüşünü belirten Murat Yalçın şiir anlayışlannı şöyle açıklıyor: "özgün, kendi sesini araştıran, derinlikli, yeni- likçi, bağlı olduğu şiir çizgisini güçlü bir biçimde temsil edebilen, hem belirli bir şiir bilgisine hem de belirli riskleri taşıyabilme yeteneğine sahip, dizimizdeki kitaplar arasında rahat yer bulabile- cek dosyalar ilgimizi çekiyor. Bunlardan ancak bazıları yayımlanabiliyor." Bu arada Aydın Şimşek'in Kanguru Yayınla- rı'nda, Enver Ercan'ın "Yasakmeyva Yayınlan"nda, Metin Cengiz'in "Şiirden Yayın- ları"nda şiir yayıncılığına verdiği emeği özellikle belirtmeliyim. YORUMLAR Sormacalar içinde en kolay görüneni "2007 Yılında En Beğendiğiniz Beş kitap Ismi ve Şai- ri" sorusudur. Ama bunun nedenlerini açıkla- maktır önemli olan. Bir şiir kitabının neden beğe- nildiğinin açıklanması, şiirbilime yakınlığı olan, özgün yoruma varmasını bilen kişilerin emeğiyle değerlendirilebilir. Nedenlerini belirtmeden bir şiir kitabını öylesine seçmenin anlamı yoktur. Seçtikleri kitabın gerekçelerini belirtenler ara- sında Ahmet Tüzün, Hüseyin Alemdar, Meh- met Can Doğan, Orhan Kahyaoğlu, Şeref Bil- sel şiire değişik açılardan bakmayı, görmeyi öğ- reten yorumlar getirmeyi biliyoriar. Fazıl Hüsnü, llhan Berk, Metin Eloğlu, Gül- ten Akın, Hilmi Yavuz gibi usta ozanlar da 2007 şiirinde yer alırken, özellikle o yıl kişiliği öne çık- ması gereken ozanlar biraz gölgede kalmıyor mu? "Şiir Kitapları ve Hayat 2007"yi yayıma hazırla- yanlardan Fergun Özelli bu çalışmanın amacını şöyle açıklıyor: "Elinizde bulunan bu çalışma, yıl içinde yayım- lanan şiir kitaplannın (öncelik şiirlerde olmak üze- re) edebiyat ve düşün insanlannca okunup okun- madığını, okunduysa (yanşma ve yanştırma amacı gütmeden) ne gibi çağrışımlara neden ol- duğunu, yayınevlerinin şiir yayıncılığı konusunda gerçekten neler düşündüğünü, şiir ile 'hayat'ın bu yıl yan yana gelip gelmediklerini, dürüstçe ko- nuşup, dertleşip, paylaşmak istiyordu" (Şiir Var velnatla Yaşıyor). Bu çalışmayı düzenleyenler amacına tam ulaş- masalar da, "Şiir Kitapları ve Hayat 2007" şiiri yorumlamayı, şiire geniş açıdan bakmayı kolay- laştıran bir çalışma. İLE Dergisi yaşasaydı, derginin eki olan bu kapsamlı yıllıklar değişik sorularla geliştirilseydi çağdaş şiirimiz için önemli bir kaynak oluştura- caktı. • Bu sayfayla iletişim kurabilmek için dergilerinizi ve kitaplannm aşağıdaki adrese gönderiniz Mustafa Şerif Onaran Hekimköy Sitesi 20. Sok. No: 8 06800 Ümitköy-Ank. Tel.: (0312)2359111-2362346 SAYFA 22 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1021
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle