21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CM C M Y B BYCMYB C M Y B 4 24 ARALIK 2009 PERŞEMBE DOĞUBEYAZIT İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Miyase İlknur Görsel Yönetmen: Rabia İlknur Sak Ek Koordinasyon: Özlem Kızıltepe Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişli-İstanbul Tel: 0 212 343 72 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Neşe Yazıcı Tel: 0 212 251 98 74-75 Ege Reklam Sorumlusu: Zuhal Altungüneş Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri turizm cumhuriyet.com.tr Fotoğraflar: Lütfi Özgünaydın Timur TUĞANOĞLU Yaşar Kemal Ağrõ Dağõ Efsane- si’nde; ağustos ayõnda bile õsõsõ –6 dereceden yukarõ çõkmayan dağõn zirvesinden biraz aşağõda, 3 bin 300 metredeki Küp Gölü adõndaki krater gölünü anlatõr. Hüzünlü bir sevda öy- küsünün anlatõldõğõ dünyaca ünlü başyapõt, filmlere konu olduğu gibi operaya da uyarlanarak Ağrõ Dağõ eteklerindeki tarihi İshak Paşa Sa- rayõ’nda, asli mekanõnda sahnelen- mişti. Bence bu gölün güzelliği kadar bir başka özelliği de suyunun tadõ. Küp Gölü’nün suyuyla demlenen çayõn damaklarda bõraktõğõ enfes tadõ an- latmak için, “Küp Gölü’nün su- yundan çay içmeyen, çay içtim de- mesin” derler. Üç büyük semavi dinde kutsallõk atfedilen, türküler yakõlan, öyküler, romanlar yazõlan, sayõsõz efsaneye mekân ve kaynaklõk eden bu yüce- lerden yüce dağ, Ağrõ Dağõ’nõn önem ve ününü arttõran dini-efsan- evi konu, büyük tufandan sonra Nuh peygamberin gemisinin Ağrõ Dağõ’nda karaya oturduğu inancõdõr. İshak Paşa Sarayı Doğubayazõt’õn beş kilometre ka- dar dõşõnda eski Doğubayazõt’a ve ovaya hakim yüksek bir tepe üzeri- ne kurulmuş, bünyesinde pek çok bö- lüm barõndõran komple bir saray olup, 1. Dünya Savaşõ‘na dek Be- yazid Sancağõ bu saraydan yönetil- miştir. Bu açõdan saraydan öte bir külliye olan İshak Paşa Sarayõ, Top- kapõ Sarayõ’ndan sonra rokoko tar- zõnda yapõlmõş ikinci büyük saray- dõr. Osmanlõnõn Lale Devri’ndeki son büyük anõt yapõsõdõr. Lale Devri’nin sanata yansõyan ince zevki, Ahõskalõ mimarlar ve taş işçileri ile taşta dantel dantel hayat bulmuştur. Fo- toğraflarõyla dahi çok etkileyici olan bu masal diyarõ içine girince adeta büyüler insanõ. Ruslar da çok etki- lenmiş olmalõ ki som altõn kaplama olan gösterişli saray kapõsõnõ ’93 Har- binden sonraki işgalde Moskova müzesine götürmüşler. İşgal sonra- sõ bölgeden götürülen hazinelerden, Erzurum Kalesi’ndeki çan da nasi- bini almõştõr. Dönemin ünlü Erme- ni çan ustasõnca yapõlan ve sesi ki- lometrelerce öteden duyulan bu kõy- metli çan, işgalde yine Ermenilerin Ruslarõ varlõğõndan haberdar etme- leriyle, bölgedeki birçok kõymetli varlõklar gibi Rusya’ya götürülüştür. 99 yõlda tamamlanan saraya otur- mak Çolak Abdi Paşa’nõn torunu Kü- çük İshak Paşa’ya nasip olmuş. Pa- şa etrafta sarayõndan daha güzel da- ha gösterişli hiçbir şeyin olmasõnõ is- temez. Ağrõ Dağõ’nõn heybetine da- hi tahammül göstermez. Doğuba- yazõt Ovasõ’nda Ağrõ Dağõ‘nõ gör- meyen tek yere sarayõn yapõmõna başlanõr. Sarayõn yapõmõ esnasõnda, zalimliğiyle nam salmõş olan paşa, halka ibret olsun diye, saray teme- line her birinde bir delikanlõ olan küpleri canlõ canlõ gömdürdüğü ri- vayet edilir. Ne dereceye kadar doğ- rudur, bilinmez. Öte yandan merkezi sistem ile duvar içlerinden geçen sõ- cak su kanallarõyla õsõtõlan, kanali- zasyon sistemine sahip dönemin tek sarayõ olduğu söylenir. Sarayõn tam karşõsõnda sõrtõnõ de- vasa kayalara yaslamõş Belleburç de- nilen kõsõmda Urartu Kalesi ve Ana- dolu’nun ilk “şafii” cami tüm hey- betiyle dikilir. Biraz aşağõda, bir dönem Doğu- bayazõt ailelerinin sayfiye yeri olan, hafta sonlarõ piknikler yapõlan, boz- kõr görünümlü ovada adeta yemye- şil bir vaha Keşişin Bağõ... Asõrlar- ca Anadolu’da dilden dile dolaşan ve ayrõ dinlerden olan Kerem ile As- lõ’nõn sonu acõklõ biten öyküsü bu- rada geçmiştir. Isfahan şahõnõn oğlu Kerem ile ke- şişin kõzõ Aslõ’nõn hikayesi... Doğubeyazõt Ovasõ‘nõn bozkõr gö- rünümlü olmasõnõn en büyük sebe- bini, ziraate çok da elverişli olma- yõşõnõ toprağõnõn tuzlu oluşuna bağ- larlar. Devasa tabi bir duvar olan, yüzlerce metrelik Kayaburun ile Ağrõ Dağõ arasõnda İran’a uzanan ge- çitte Simer tesislerinin arkasõnda sahili aratmayacak kumlu kõsõmda deniz canlõlarõna ait çok sayõda fo- sil vardõr. Kabuklu deniz hayvanla- rõndan deniz anasõ fosiline kadar bir- çok fosil bulmak halen daha müm- kündür. Jeolojik dönemde bu böl- gede bir iç deniz oluşu ile ova top- rağõnõn tuzlu oluşu arasõnda güçlü bir bağ olsa gerek. Doğubeyazõt’a gelmişken bu yö- reye has lezzet ve aromadaki etler- den tatmadan olmaz. Etin kendisi do- ğal bir lezzet taşõyõnca, başka hiçbir gayrete gerek kalmaksõzõn zaten ol- dukça leziz. Doğubeyazõt’a çok yakõn mesa- fede Diyadin, kaplõcalarõ ile tanõnan bir ilçedir. Halkõn çermik, avagerm dediği kaplõcalar Köprü, Yõlanlõ Da- vut ve Tazekent isimlerini taşõsa da genel bilinen ismi Diyadin kaplõca- larõdõr. Murat nehrinin doğu kõyõ- sõnda geniş bir alana dağõlmõş olan çermikler sularõndan meydana gel- miş çok güzel görünüşlü kalker tüf- leri ve travertenler, buralarõ gösterişli yapmõştõr. Sularda radyoaktivite, kalsiyum, sülfür, karbondioksit, magnezyum, kükürt, bikarbonat, ve demir açõsõndan zengin ve cilt-deri hastalõğõ, sinir buhranlarõ, sindirim ve böbrek rahatsõzlõklarõ, kadõn has- talõklarõ, solunum sitemi rahatsõzlõ- ğõ özellikle romatizma ve siyatik gi- bi hastalõklarõ için çok şifalõdõr. 2010 turizm modası; yeşil, ucuz ve sportif Turizm Yazarlarõ ve Gazetecileri Derneği (TUYED), Ar-Ge bölümünün uluslararasõ seyahat endüstrisi ile ilgili kurum ve kuruluşlarla bu alana yönelik yayõn çõkaran şirketlerin programlarõnõ inceleyerek derlediği araştõrmaya göre, 2010`un temel turizm trendlerinde YUS (yeşil, ucuz, sportif) özellikler öne çõkacak. TUYED Başkanõ Kerem Köfteoğlu Anadolu Ajansõ (AA) muhabirine yaptõğõ açõklamada, TUYED Ar-Ge`nin gezi ve tur bilgileri veren dünyaca ünlü kurum ve kuruluşlarõn yayõnlarõnõ tarayarak, “2010`un başlõca 10 turizm trendi”ni belirlediğini söyledi. Kerem Köfteoğlu, “Araştõrmalar, bu yõlõ rakiplerine oranla göreceli olarak iyi kapatan Türkiye’nin bu durumunu 2010’da da devam ettireceğini gösteriyor. Türkiye 2010’da gelirini arttõrabilir mi bilinmez, ancak Batõlõ turistlerin tercihinde yine ilk sõrada yer alacak. İstanbul’un yanõ sõra, Pécs, Ruhr, Vilnius, Dubrovnik, Karabağ (Montenegro), Bosna-Hersek, Yeni Delhi, Hamburg, Berlin ve Avrupa’nõn en yeşil şehri olarak gösterilen Stockholm’ün ziyaretçi sayõlarõ artacak. Özellikle euro bölgesi dõşõnda kalan Baltõk kentleri cazip fiyatlarõndan dolayõ 2010’un ‘moda şehirleri’ haline gelecek” dedi. Ankara aktarmalı uçuşlar direkt oldu Pegasus Havayollarõ, geçen yõl Ankara aktarmalõ olan Van- İstanbul ve Diyarbakõr - İstanbul uçuşlarõnõn direkt olarak gerçekleştirilmeye başladõğõnõ açõkladõ. Pegasus’un Van ve Diyarbakõr’dan İstanbul’a başlatõlan direkt uçuş fiyatlarõ 39. 99 liradan başlõyor. Diyarbakõr’dan İstanbul’a haftanõn yedi günü 14.45’te gerçekleştirilen uçuşa ek olarak salõ günleri 08.35 ve perşembe akşamlarõ 21.30’da da sefer düzenlediği belirtildi. Pegasus, İZair ortak uçuşlarõ ile Diyarbakõrlõ yolcularõnõ pazartesi, çarşamba, cuma ve pazar günleri İzmir’e direkt seferlerle uçuruyor. Pegasus’un Diyarbakõr’dan İstanbul bağlantõlõ yurt dõşõ hatlarõ arasõnda ise Amsterdam, Basel, Berlin, Brüksel, Düsseldorf, Frankfurt, Londra, Münih, Stuttgart ve Zürih yer alõyor. Ayrõca, Pegasus’un Van’dan İstanbul’a her gün saat 12:25’te sefer düzenlediği, İstanbul bağlantõlõ Lefkoşa, Köln ve Krasnodar’a da uçuşlarõ bulduğu bildirildi. Alanya’ya engelliler köyü Orta Avrupa ülkelerinden Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Polonya ve İsveç’in katkõsõyla yapõlmasõ planlanan ‘Engelli köyü’, Antalya’nõn Alanya ilçesine inşa edilecek. Yaklaşõk 140 dekarlõk arazi üzerine projelendirilen ve 2010’da çalõşmalara başlanõlacak köy, engellilerin hizmetine sunulacak. Efsanelerin dağı Ağrı“ ...Ve her yıl Ağrı Dağı‘nda bahar gözünü açtığında, çiçeklerle keskin kokular, renklerle, bakır rengi toprakla birlikte Ağrı Dağı‘nın güzel, kederli kara gözlü, iri yapılı, çok uzun, ince parmaklı çobanları da kavallarını alıp Küp Gölü’ne gelirler. Kırmızı kayalıkların dibine, bakır toprağın, bin yıllık baharın üstüne kepeneklerini atıp gölün kıyısına fırdolayı otururlar. Daha gün doğmadan Ağrı Dağı‘nın harman olmuş yalp yalp yanan yıldızları altında kavallarını bellerinden çıkarıp Ağrı Dağı‘nın öfkesini çalmaya başlarlar. Bu, gün doğumundan gün batımına kadar sürer.” böyle yazar Yaşar Kemal Ağrı dağı Efsanesi’nde. Turgay TUNA İyi ki bu ülkede kültüre, sanata duyarlõ özel kurumlarõmõz var. Onlar da olmasaydõ kim bi- lir neceydi halimiz! Son 30 yõldõr, özel sektö- re bağlõ kurumlar ve koleksiyoner kökenli şa- hõslar tarafõndan açõlan birbirinden güzel mü- zeler İstanbul’un güzelliklerine renk ve zenginlik kattõlar. Bu zenginlik önce Sadberk Hanõm Mü- zesi ile başladõ, ardõndan da ötekiler geldi ve gel- meye de devam ediyor. Açtõklarõ müzelerle, çağ- daş ve teknolojik bir takõm uygulamalarõ da be- raberinde getiren bu özel müzelerden bazõlarõ, içler acõsõ durumda olan devlete bağlõ kimi mü- zelerin ayõplarõnõ da yüzlerine vurarak, yanlõş- larõnõ düzeltmelerinde etkin oldular. Bugün, Rahmi Koç Sanayi Müzesi’nden Pera Müze- si’ne, Modern Sanatlar Müzesi’nden Naki- poğlu Fotoğraf Makineleri Müzesi’ne kadar bir- çok örnek, kendi konularõndaki Avrupa’nõn ta- nõnmõş müzeleri arasõnda yerlerini aldõlar… İş- te, bu fevkalâde güzel örneklerden biri de, Ye- dikule’deki tarihi Surp Pirgiç Ermeni Hasta- nesi’nin bünyesinde açõlan Bedros Şirinoğlu Müzesi. Tõp tarihimizin önemli bir dönemi ve bir bölümüne õşõk tutan bu müzedeki eser, anõ ve belgeler büyük bir zenginlik yansõtmalarõ- nõn yanõ sõra, mükemmel bir müzecilik anlayõ- şõ ile sergileniyorlar. Profesyonel yaşa- mõnda başarõdan ba- şarõya koşmuş, büyük ve güzel işler başarmõş iş adamõ Bedros Şiri- noğlu, Türkiye Erme- nilerinin “Sabancõ”sõ gibi bir isim. Kazan- dõklarõnõ, başarõlarõnõ paylaşan bir insan. İş- te bu paylaşma bilin- cinin içinde Surp Pir- giç Ermeni Hastanesi’nin bünyesinde oluştu- rulan müzenin de en büyük maddi ve manevi destekçisi. Bu nedenle de, müzeye onun adõ ve- rilmiş. Kapõlarõnõ ziyaretçilere 5 Aralõk 2004 ta- rihinde açan müzenin düzenlenip hazõrlanma- sõnda büyük emekleri geçmiş olan isimlerden biri de, “Osmanlõ Sağlõk Hizmetlerinde Erme- niler” adlõ 866 sayfalõk büyük eserin sahibi araş- tõrmacõ-yazar Arsen Yarman… Ermeni ileri gelenle- rinden Saray-õ Huma- yûn’a yakõnlõğõ ile bili- nen hayõrsever Artin Amira Bezciyan’õn Has- sa Mimarõ Garabet Ami- ra Balyan’a yaptõrmõş olduğu Yedikule Surp Pirgiç Hastanesi 31 Ma- yõs 1834 tarihinde hiz- mete girmiş.. O günler- den bugünlere de değerli anõlarõna istinaden has- tane bünyesinde kullanõlmõş birçok obje titiz- likle saklanõp korunmuş. Bunlar arasõnda has- tane eczanesinde kullanõlmõş porselen ve cam ilaç kaplarõ, şişeler tõp tari- himize õşõk tutan çok zengin bir koleksiyonu oluşturuyor.. Müzedeki birbirinden değer- li eserler arasõnda fotoğraflar, fermanlar, salnameler, vakfi- yeler, beratlar, mobilyalar, tõb- bi aletler; Ayvazowski, Ci- vanyan, Umed Behzat gibi ün- lü ressamlarõn tablolarõ, dini ritüel eşyalar, Kütahya çini panolarõ yer alõyor. Müzenin en göze çarpan objelerinden biri de, bir zamanlar hastanede kullanõlmõş, 350 met- rekarelik bir alanõ õsõtma kapasitesi olan, 3,60 santimetrekare yüksekliğinde, 100 santimetre- kare çapõnda, 1850 yõlõnda Fransa’dan ithal edil- miş Alman malõ Mauser marka dev çini soba. Duvarlardaki sararõp solmuş fotoğraflardan birinde: İstanbul Tõp Fakültesi’nden 1918 Yõ- lõnda mezun olmuş asker ve sivil 47 genç Er- meni doktor yer alõyor ki, bu da bizlere Erme- ni doktorlarõn, Osmanlõ’nõn son dönemlerinden günümüze tõp tarihimizde ne kadar önemli bir grubu oluşturduklarõnõ yansõtõyor. Surp Pirgiç Hastanesi Müzesi Fotoğraf: Bedros Şirinoğlu Müzesi Arşivi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle