Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 30 HAZİRAN 1996 PAZAR
HABERLER
Çiller ve Erbakan, dönüşüm süreleri ve ilkelerini yaptıklan gizli anlaşmayla belirlediler
REFAHYOCda gizli protokol• l. yıl sonunda hükümet
icraatmın ve siyasal
konjonktürün
munasebesinin yapılması
ve hükümetin başarılı
bulunması durumunda
Erbakan'ın 2. yıl da
başbakanlığa devam
etmesi. başanlı
bulunmaması durumunda
ise Çiller başbakanlığında
l yıl sonra erken seçime
gi'dilmesi yer aldı. 2'şer
yıllık dönüşümlenn
gerçekleşmesi durumunda.
seçimlerin normal tarihi
olan 2000 yılı Aralık ayına
kadarki son 6 aylık sürenin
3. ismin başbakanlığında
sürdürülmesi
kararlaştınldı.
OSMAN AYDOĞAN
ANKARA - REFAHYOL
hükümetini kuran DYP Ge-
nel Başkanı Tansu Çfller ile RP
Genel Başkanı Necmettin Er-
bakan, başbakanlıkta dönü-
şüm sürelerini ve uyacaklan , .
ilkeleri, gizlı ımzaladıkları »aşbakan
ikinci bir protkolle belirlediler. Cum-
hurbaşkanı Süleyman DemirePin görev
süresini tartışmav a açılmasının v er aldı-
ğı protokolde. iki partı hakkındaki
soruşturma dosv alarının altı ay süreyle
Meclis'te gündeme getırilmemesi hükmü
yer aldı. Erbakan'ın. ilk 2 yıl başbakan-
lık yapmasına l. yıl sonunda yapılacak
değerlendirmeyle karar \enimesi be-
nimsenen gizli protokole. hükümetin ba-
şarılı olamaması durumunda l. yıl so-
nunda başbakanlıgın Çiller'e devredil-
mesı \e I yılın ardından erken seçime
gidilmesi hükmü de kondu.
lkı parti arasında yapılan gizli proto-
kolde. örtülü ödenek \ e Süleyman Mer-
cümek gibi dosyaların soruşturma iste-
miyle karşılıklı olarak 6 av sürev le Mee-
lis gündemine getırilmemesi öngörül-
ZORAKİ MKAHTAN NOTLAR
DYP; asık
suratlı ortak
BÜLENTSARIOĞLl
Erbakan ile Yardımcısı Çiller, hükümet protokolünü dü/enledikleri ortak basın toplantısıyla açıkladılar.
dü. Alınan bılgılere göre iki parti. Cum-
hurbaşkanı Sülevman Demirel"in görev
süresinin tartışmav a açılması ve Köşk'ün
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal yaşa-
saydı görev süresinin biteceğı tarihte bo-
şalması durumunda. Çankaya'ya Tansu
Çiller'in çıkarılması konusunu da gün-
deme getirdiler.
Protokolde. TBMM Başkanı Musta-
fa Kalemli'nın yerine de DYP'den bir
ismin seçilmesi planlandı.
Gizlı protokole konan bir hükümle de
RP'den Rize Milletvekili Şevki Yılmaz
gıbı kamuoyunun tepkisini çeken şeri-
atçı istmlerın bakan yapılmaması karar-
laştınlırken Ayasofya'nın ibadete açıl-
ması. cuma günlerinin tatil yapılması
gibi konulann Meclis gündemine getı-
rilmemesi hükme bağlandı.
Erbakan ile Çiller'in. kamuoyuna
açıkladıkları koalisyon protokolünün dı-
şında gizli bir protokol imzaladıkları öğ-
renildi. Gizli protokole. başbakanlıkta dö-
nüşüm süreleri. iki liderin \e partilerin
birbirlerine karşı tutumları ile laiklik
karşıtı girişimlere vönelik önlemlerin
yer aldıği öğrenıldi.
Erbakan tarafından kamuoyuna açık-
lanan koalisyon protokolünde. hüküme-
tin seçim hükümeti anlav ışı ile değıl, bir
çözüm hükümeti anlayışıyla çalışacağı
belirtilerek "Ancak koalisvon ortaklan
gerektiğinde ülkev i u> gun bir tarihte se-
çime götürecektir. Başbakanlık eşit sü-
reli \e dönüşünılii olacaktır" dendi.
Ortakların eşit sürelı dönüşümde an-
laştıklan. ancak ayrıntıya gırmedikleri
dönüşüm sürelermin gizli protokolde
belırlendığıbıldirıldi. Alınan bilgiye gö-
re. dönüşüm sürelerınin 2'şer yıl olma-
sı konusunda ilke anlaşmasına vanldı, an-
cak Erbakan'ın 2. yılda da başbakanlı-
ğı sürdürmesi. ). v ıl sonunda ortakların
hükümet ıcraatının \e siyasal konjonk-
türün muhasebesini vapması ve hüküme-
tin başanlı bulunması koşuluna bağlan-
dı.
Ortaklar arasında sorun yaşanması ve
hükümetin icraat vapamaması durumun-
da. Erbakan. başbakanlığı l. yıl sonun-
da Çiller'e devredecek ve eşit yetkili
başbakan yardımcısı olarak hükümette
görev alacak. Erken seçime vönelik ya-
sal düzenlemeleri de gerçekleştirecek
olan hükümet. bu durumda. Çiller'in
başbakanlığında l yıl sonra erken seçi-
me eideeek.
ANKARA - Neemettin Erbakan
başkanlığındaki koalisyonda sevinen tarafın
RP olduğu. Başbakanlık'taki partililerin
sevınç gösterilerinde de görüldü.
Bakanlar Kurulu salonu, basın toplantısı
başlamadan önce birçoğu sakallı olan
RP'liler tarafından dolduruldu. Yüzü aşkın
basın mensubunun da katılımıyla havasız
kalan salonda. partililerle gazeteciler
arasında zaman zaman tartışma çıktı. Basın
toplantısına. milletvekili olarak katılanların
tamamının RP'den olması dikkat çekti. RP
lideri Erbakan, alkışlarla salona girerken.
basın toplantısı süresince Tansu Çiller ile
DYP'li bakanlann morallerinin bozuk
olduğu gözlerden kaçmadı. Erbakan. önceki
günkü toplantının tersine. açıklamalanna.
"Esselamünaleyküm*" demek yerine.
"Hepinizi hürmetle selamlıyorum*' sözleriyle
başladı. DYP'li bakanlar Ayfer Yılmaz, Nafiz
Kurt, Işıla> Sa\gın. Ömer Barutçu ve
Turhan Tavan'm katılmadığı toplantıda.
Erbakan'ın tek tek tanıttığı kabine
üyelerinden RP'liler, basın mensuplannı
güler yüzle selamlarken. DYP'lilerin büyük
bölümü. koltuklarında hafif şekılde
dogrulmakla yetinmeyi tercih ettiler.
Erbakan'ın. protokoldeki "Hem Batılı
ülkelerle henı de manevi ve tarihi değerlerle
bağlı olduğumuz İslam ülkeleri, Orta Asya
Türk cumhuriyetteri ve Balkan ülkeleri ile
işbiriiği daha da geliştirilecektir" tümcesini
okuduğu sırada. oldukça sinirlendiği
gözlenen Çiller. bu hükümden haberi
yokmuşçasına DYP'li Devlet Bakanı Bekir
Aksoy'a dönerek not almasını işaret etti.
Aksoy. Çiller'in talinıatı doğrultusunda
önündeki protokoldeki tümceyi not aldı.
Erbakan-Ciller
Ortaklar
birbirlerine
hakaret
yağdırmıştı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP
Genel Başkanı Tansu Çiller ve RP
Genel Başkanı Neemettin Erbakan'ın,
24 aralık genel seçimlerinden önce
gazetelere verdiği ilanlar ve mitingler
ile seçim sonrasında birbirlerine
yönelttikleri ağır suçlamalara karşın
ortak hükümet kurma kararı almaları
tepkilere neden oldu. Tansu Çiller.
''Türk siyasi tarihinin en büyük
oportünistTolarak nıtelendırdıği
Erbakan'a karşı "göğsünü siper
edeceğini" söylevince. RP lideri.
u
Çiller hasta. Teşhisim: isterik"
demişti. Neemettin Erbakan. kendisine
*Apo gibi bölücü" dıyen Çiller'e.
"Elinin hamurunu bize bulaştırnıa"'
mesajı vermıştı.
RP'nin girişimiyle hakkında açılan 3
meclis soruştunnası nedeniyle
kendisini kurtarmak içın RP Genel
Başkanı Erbakan'a başbakanlıkta
öncelik veren Çiller'in. seçim öncesı
ve sonrasında ağır suçlamalarda
bulunduğu bir partıyle nasıl ortak
icraat vapacağı tartışılmava başlandı.
RP ile"20 Şubat 19% tanhinde
koalisyon görüşmelerine başlavan
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ı
"Kişisel hırs uğruna ülkeyi karanüğa
gömme" sözlerivle uyaran Çiller. RP
ile sonuna kadar mücadele edeceğıni
iddiaetmişti. DYP'nin laik
cumhuriyetin bekçisı olacağını sav unan
Çiller. "Ülkem satüık değildir. Bosna
parası, Mercümek olayının takipçisi
olacağım" sözlerivle RP'ye savaş açtı.
24 aralık seçimlerinden sonra da.
muhalefette kalma pahasına da olsa.
RP ile koalisyona aitmeyeceklerini
iddia eden Çiller. TOcak 1996
tarihinde Erbakan'ın kendisini tehdit
ettiğini öne sürdü.
Çiller, "Erbakan bana bizimle
anlaşmazsan ANAP'Ia bir olur seni
Yüce Di\an'a gönderirim mesajı
yolladı. RP ile koalisyon vapınam
görüşünden geri adını atmam. Refah'la
koalisyon yapmam mümkün değildir.
Bu Türkiye'ye ihanettir" dıye konuştu.
Çiller. Erbakan hakkında. o tarihte
şunları sövledi: "Ydmaz"ın RP
kadrolan da. Türk kadınmın kazandığı
haklara karşıdır. Yılmaz, vereceğiniz
oylar. RP kadrolanna yarayacak
unutmayın! Ben size Atatürk"ün
kazandırdığı hakları kadınlarımızdan
geri almava kalkanlara göğsümü siper
etmiştim. Biitün kadınlanmızı Doğru
Yol'da birleşmeje çağımorum. DYP'ye
verilen her oy Rcfah ile maskeli vandaşı
ANAP'a karşı tek \e kesin çözümdür.
Halkımızı geçmişin karanuklarına
sürüklemeyi amaçlayan bölücü ve
sömürücü RP ile maskeli vandaş'ı
ANAP'a karşı. hiçbir seçmenin
kav ıtsı/lık ve kararsızhk göstermeye
hakkı olamaz." 12 K.asım 1995"de
Konya'daki Mevlana'yı anma töreninde
Erbâkan'ı PKK lideri Abdullah
Öcalan'a benzeten Çiller. -RP PKK
gibi. EUerinde harita, Türkiye'yi
bölmüşler" dedi.
Çiller'i "Merih'ten gelen uzay
mahluku" diye nitelendiren Erbakan
da. DYP liderini yanıtlarken, "Elinin
hamurunu bize sürüyor" demişti.
'Merkez sağda
birlikşansıyok'
CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal,
partisinin solda
biıiik > önündeki
çabalanna devam
edeceğini belirtirken
merkez sağda
birleşme şansının
kalmadığını sövledi.
Esenyurt
Belediyesi'nin yeni
\onetim binası CHP
Genel Başkanı
Deniz Baykal'ın da
katıldığı bir törenle
hizmete açıldı.
(Fotoeraf: HATİCE
TUNCER)
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Adana'da REFAHYOCu değerlendirdi
'Gerçekyüzler ortayaçıkacak'
SAMİHAZMİEZER
ADANA - CHP liden Deniz Baykal, "sah-
te kurtuluş yolu \aat edenlerin" ıç \ üzünün
ortaya çıkması açısından DYP-RP koalisyo-
nunun yararı olacağını sövledi. Baykal.
"CHP'nin kıymeti anlaşılacak" dedi.
Adana'ya öncekı gün gelen CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal. il örgütünde partili-
lerle görüştü. Ceyh'an Beledivesi'nde CHP il
meclisi toplantısına katıldı. Kürkçüler bel-
desinde park. Solaklı beldesinde içme suyu
tesisi ve belediye binası. Sofulu beldesinde
de belediye hizmet binasının açılışını yaptı.
Bavkal. veni hükümetin kurulduöuriu. So-
laklı yakınlarında. tarlaların arasında yürür-
ken basın mensuplarından öğrendi.
Bir fabrikanın temelini atmak için gider-
ken parti otobüsünün bozuk yolda durmak zo-
runda kalması üzerine yaklaşık iki kilomet-
re yürinen ve hem giderken hem dönerken
diğeraraçlara binmeönerisini "Yürümekda-
ha güzeP de\ ip reddeden Deniz Ba\ kal. Ba-
kanlar Kurulu listesiv le ilgili bilgiy i de bu sı-
rada aldı. Baykal'a eşlik eden İstanbul Mil-
lenekili MehınetSevigeıuceptelefonuyla ile-
tilen isimleri tek tek liderine aktardı.
D\P'nin "Laikliğin güvencesiviz*' deyıp
seçmenlerden oy istediğini ve ardından RP ile
hükümet kurduğunu vurgulayan Ba\ kal. *Hal-
kı aldatan partiler arasında DYP de yerini al-
nııştır. Partiler volsuzluklarını örtmek için si-
yasette L dönü'jü' yapmışlardır. Halk verdi-
ği ov u onlardan geri isteyecektir" diye konuş-
tu. CHP lideri. şunları sövledi:
"Onlann tavırlan MC hükümetlerinden
beri bellidir. Her konuda taviz vermeve hazır
olduklarını göstermişlerdir. NATO'v u, İslam
dinannı, her şe>i \erir. Bu hükümetin bir ya-
rarı olacak. Halka sahte kurtuluş yolu \aat
edenlerin iç vü/iinü ortaya koyacak, gerçeği
ortaya çıkaracak. Bu olanlardan sonra
CHP nin kıvmeti anlaşılacak. RP'nin iktida-
ra geldiği bugünlerde, sosval demokratlan
CHP'de. \tatürk*ün parnsinde birleştireceğiz."
ANAP
'Çiller
siyasi
mevtadır'
BANU SALMAN
ANKARA - ANAP Genel
Başkan Yardımcısı Yaşar
Okuyan. hakkında açılan 3
ayrı TBMM soruşturması-
nın ardmdan RP ile koalisyon
kuran DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller'in Türkiye'ye
ihanet ettiğini v e "siyasi mev-
ta olduğunu" sövledi.
Okuyan, RP-DYP koaiis-
yonuna güvenovu vermeme
karannda olan ANAP gru-
bundan fire olmavacağını sa-
vundu.
Okuyan, RP-DYP koalis-
vonunun "Örtülü-Mercü-
mek" hükümetinin tescili ol-
duğunu sövledi. Okuyan, Çil-
ler'in. RP'yle hükümet kurul-
masını ihanet olarak değer-
lendırdiğini anımsatarak. "3
a> önce 'RP ihanettir' diye-
bilen Sav ın Çiller, bunun he-
sabını kamuov una nasıl vere-
cek? Şimdi biz söylüyoruz.
Saym Çilkr, Türki>e"\e iha-
net etnıiştir. Artık sivasi bir
mezarlıktır, bir mevtadır"
dedi.
Okuvan. RP-DYP koalis-
yonunun ülke>e hizmet için
kurulmadığını v e başanlı ola-
mayacağını savundu.
Okuyan. DYP içinde
RP'yle koalisyon yapılma-
sına karşı olan milletvekille-
rini ima ederek. bu aşamada
RP-D\P koalisyon hüküme-
tinin güv enoyu almasının zor
olduûunu sövledi.
IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr
Oh be! işte nihayet meslekte keyifli
günler başladı. Artık öyle aklına geleni,
çalakalem yazmak yok. Sözcükleri tar-
ta tarta. yazılanın nereye varacağını öl-
çe biçe yazmak gerekiyor. Şu iktidar
boşluğunu fırsat bilip hükümetsiz köy-
de değneksız dolanan gazeteci tayfası
artık aklını başına toplamak zorunda.
Bir kere hükümetin en tepesinde ve
onun hemen altında "medya vurgunu"
yemiş iki siyasetçi var. Ortaklık kurarak
Yüce Divan yollannı şimdilik tıkadılar. "Şu
badireyi atlattık. Ama bundan sonra
dikkatli olalım. Mercümek pişirmekten,
taşınmaz mal, çiftlik, pansiyon, villa al-
maktan uzak duralım" diyecek, yani ye-
ni badirelerden çekinecek kadar tok
gözlü olmadıklarından. medyayı dizgin-
lemekten. becerebilirlerse dize getir-
mekten başka çıkarları yok.
Bunu hükümetin başı açıkladı zaten.
Medya ile ilgili önlemlerin kapıda oldu-
ğunu söyledi.
Eh. hükümetin başının bir altındakı
sarışın baş da buna itiraz edecek de-
ğil. Ustelik yeni hükümette içişleri Ba-
kanhğı'na Mehmet Ağar getirildi. Da-
ha Adalet Bakanı'yken ülkenin asayişin-
den tek sorumlu kendisiymiş gibi dav-
ranan Ağar, şımdi gerçekten de ülkenin
asayişinden sorumlu.
Eh, ülkenin asayişini korumakla gö-
revli polis kadrolan bir yandan Söyle-
Meslekte Keyifli Günlermez Kardeşler'le iş bağlarken; miting-
de, yürüyüşte. demokratik eylemde kıs-
tırdıklan gencecik kızlara. yapayalnız
delikanlılara sekiz on kişi birden çulla-
nıp dövmeyi yiğitlik bellemişken: dört ya-
nından kuşatılmış, içeriden dışanya kuş
uçmaz hale gelmiş bir evdeki terörısti
uykunun, yorgunluğun, açlığın yakala-
masını beklemeksizin mermi marifetiy-
le ele geçirmek olağanlaşmışken; dili-
mize "ölü ele geçirmek'' gibi bir terim
armağan edilmişken: büyük kentlerde
yurttaşlara (hak arayan öğretmenlere,
memurlara, öğrenciiere. annelere. ka-
yıp yakınlarına) acımasız bir şiddet uy-
gulanınca, "Güneydoğu'dagörevyap-
mış polis memurlan, batıya geldiklerin-
de daha önce şiddete programlandık-
lan için yeni görev bolgelerinde bazı
aşmlıklara kaçıyorlar" diye Güneydo-
ğu'daki polis yöntemleri dolaylı olarak
kabul edilirken, yani şecaat arzedilir-
ken ve...
...ve bütün bunları görüntüleyen, iz-
leyen, belgeleyen. kanıtlayan ve sergi-
leyen gazeteci tayfası Metin Göktepe-
lenirken . içişleri Bakanlığı'na eski po-
lis şefı Mehmet Ağar getirildi. Gazete-
cilerin artık ne kadar keyifli. ne kadar hu-
zurlu çalışacağını varın gözünüzün önü-
ne serın.
• • •
Örneğin dün hükümet kurulmamış
olaydı, bugünkü Tırmık'Xa HADEP Kong-
resı'nin ardından tutuklanan Sım Sakık'a
değinilecekti.
"Bu satırlann yazan da aynen Sım
Sakık gibi düşünüyor" denilecek ve Sa-
kık'ın tutuklanmasına yol açan cümle ak-
tarılacaktı: Kendi bayrağına saygı gös-
terilmesini isteyen, başkalanmn bay-
rağına da saygı göstermek zorundadır!
Sonra da eklenecek ve "Ne var bun-
da? Neresi suç Sırrı Sakık'ın söyledik-
lerinin" diye sorulacaktı.
Ben isveç halkına saygı duyuyorum.
Brezilya halkına da, Vietnam halkına,
Moritanya Cumhurıyeti yurttaşlarına,
iran halkına ve Monaco Prensliğı uyruk-
lularına da saygı duyuyorum. Ulusai
bayraklarına saygısızlık edersem, onla-
nn ulusai onurlannı çiğnemiş olurum. Ba-
na saygı duyulmasını ise elbette isterim.
0 halde onlara ve bayraklarına elbette
saygı göstermeliyim.
Eğer HADEP Kongresi'nde parti yö-
netıcilerine ve açıklamalan içten ve ger-
çekse Abdullah Öcalan'a rağmen Türk
bayrağını yere atan o ilkel Kürt milliyet-
çisi uyarılacak ve kınanacaksa. Sakık'ın
sözleri pek yerindedir, içeriğiyle pek
doğrudur; kınanmak ne söz, yaygınlaş-
tırılmalı. benimsenmeli ve savunulma-
lıdır.
Evet, Tırmık'a aynen böyle yazılacak-
tı. Hattayazının içeriği bahaneedilerek
uzun süredir demir parmaklıklar ardın-
dayatan eski ve iyi bir dosta, Orhan Do-
ğan'a gazete sayfalarından selam yol-
lanacaktı. Kürt sorununa doğru çözüm
öneren, bunu Türk ve Kürttaraflarından
yükselen kaba milliyetçiliğe rağmen
inatla yapan, hukuk bilimini özüyle kav-
ramış arkadaşımızın, eski DEP Milletve-
kili Orhan Doğan'ın içeride, şiddete şid-
detle yanıt vererek sorunu çözmek bir
yana ülkeyi kan göllerine çeviren bir ka-
dmcağızın ise dışanda olmasındaki.
hem de hükümetin tepelerinde yer al-
masındaki tuhaflığa ve saçmalığa dik-
kat çekılecektı. Her şey altust oldu. Ye-
minli iki medya düşmanı. üstelik med-
ya vurgunu yemiş ve yiyecek iki politi-
ka cambazı hükümetin tepesine kurul-
dular. Mehmet Ağar içişleri Bakanı ol-
du.
Tasarlanan Tırmık'm yazılması da zo-
runlu olarak bir süre için ertelendi. O
yüzden bugün havadan sudan söz eden
birTırmıkokuyorsunuz. Lütfen anlayış-
la karşılayın e mi?
MIKRO
DINÇ TAYANÇ
Mahpeyker.•••
Osmanlı'nın yazgısı, 17. yüzyıl başlanndan ortala-
rına dek bir kadının parmağının ve de iki dudağının
arasında: Mahpeyker Kösem Sultan
Rum ırkından "cariye", önce "ay misali güzelliğin-
den" Mahpeyker oluyor, sonra da Sultan Birinci Ah-
met'in sevdasıyla "öndegelen" Kösemliği kazanıyor.
Sultanlardan Birinci Ahmet'in "hasekj"s\. 'Murad-
ı Penc' ile 'Deli' İbrahhn'in"valideleri" ve de Avcı Meh-
met'in "büyük validesi" olarak "dediğim dedik, ye-
diğim rüşvet, edindiğim servet, çevirdiğim entrika,
aldığım kelle" düsturuyla yönetip gidiyor Osman-
lı'yı...
Murad'ı afyona, içkiye ve de oğlanlara (ya da er-
keklere) tutkun ve de muhtaç eyleyen de o, Ibrahim'i
önce delirtip ardından koyun boğazlatır gibi 'hal' eden
de o, Mehmet'in sünnet bağını çözdürüp kan kaybın-
dan ölmesinı sağlamaya çalışan da o...
Ama en büyük "has/ef/"rüşvetçilikten kazandığı
serveti. Servet deyip de geçmeyin, Osmanlı'dan gü-
nümüze "kadınlar saltanatı"n\n geleneğidir... Mah-
peyker Kösem Sultan'ın serveti öylesine bir servet ki
boynuna alelacele dolanan perde kordonuyla boğul-
duğunda ardında bıraktıklannın "çefe/es/n/"çıkarmak,
bu işle görevlendirilenlerin aylarını alıyor, gene de
içinden çıkılamıyordu.
Reşat Ekrem Koçu'nun 'OsmanlıPadişahları'nöa
servetin birbölümcüğüşöyleanlatılıyor: (...)kıymet-
lerine baha biçilmez antika koleksiyonları ile mücev-
herlerinin defterlerini tanzimde muhasipler aciz kal-
dı. Çakmakçılaryokuşundaki Şeddadi Han 'daki oda-
lannda yirmi adet büyük sandık ağızlanna kadar kor
gibi altın doluydu. Altın sırma ve inci işlemeli yorgan-
lar, çevreler. altın sofra takımlan, sahanlar, sandıklar
dolusu top top kıymetli kumaşlar, kadifeler, kürkler,
şallar, muhayyıle hududu dışında tuhafütefarik (...)"
(N'eylesin Kösemcik, saraydan taşra çıkamadtğı için
ya da tüm hanlar, hamamlar, konaklar ve de saraylar
zaten kendinin olduğundan, ayrıca mülk edinme ge-
reği duymamış olmalıydı.)
Mahpeyker Kösem Sultan, elbette ki bunca yıl bo-
yunca işi tek başına becermiyor. Bir de "şeriki" var ki
evlere, saraylara şenlik: Cinci Hoca...
Doğum tarihi belirsiz olan Cinci'nin atalan hacı ho-
ca ve de şeyh makulesinden. Her ne kadar "kadılı-
ğa"atandığı için ögrenimini tamamlayamasa da Cin-
ci'nin namı, özellikle cahil halk kitleleri arasında üfü-
rükçülükten yana bir yayılıyor ki sormayın gitsin...
Dönem de denk geliyor mu. yıllarca sarayda ağabe-
yi Murad'm öfke ve kuşkusundan nasibini alacağı
günü bekleye bekleye "ruhsal bunalıma "girmiş Ibra-
him'incülusuna... Kösem, Ibrahim'iazbuçukakıllan-
dırsın dıye alıyor Cinci'yi saraya ve de yükseltiveriyor
"ilmiye" sınıfına...
Yetmıyor Cinci'ye ilmiyelik. padişahı parmağının, va-
lide sultanı kendi yediğinin "neması" rüşvetin ucun-
da oynatmaya sıvanıyor. Sadrazam kellesi mi düşürt-
müyor, mansıp mı dağıtmıyor (elbette tarifesi muci-
bince) ve de sonunda bir kazasker kızıyla evlenip ule-
maya da karışıveriyor...
Sonrası? Sonrası "vah/m/"Rüşvetle kadı atamaya
girişiyor... "Devlet ihtiyacıdır, halk ihtiyacıdır" diye
topladığı paraları kendi kasasına dolduruyor ve so-
nunda ayağı sürçüveriyor.
Avcı Mehmet'in yeniçerilere dağıtacağı cülus bah-
şişi çıkışmayinca, Cinci'ye başvuruluyor, o da "Almak
helal, vermek haram" demeye yeltenince önce mev-
kiinden, ardından da kellesinden oluveriyor. Ardından
"falan filan duvarın içincjen ve de filan falan merdi-
venin altından, on iki güğüm dolusu cümlesi tas gi-
bi çukur çil ve berrak halisül ayar altın, nice sandık
ve de bohça kıymetli kumaş, mücevher, süs eşyast"
çıkıveriyor. Servetinin tutarı (dolaro günlerde bilinme-
diğinden) duka altınıyla hesaplandığında iki milyonu
buluyor. (Tarihlerde Cinci'nin malvarlığmın altınada-
yandığı kayıtlı, ama bu altınlaıia alınmış mülklerden
söz yok!) Mahpeyker Kösem Sultan ile Cinci Ho-
ca'nın pençesindeki Osmanlı'nın ahvalinden sual
eden olursa; içler acısı. Rüşvetten yıkılmış, parası
pul, altını bakır olmuş halk, bir de zorba takımının olur
olmaz baskı ve ayaklanmalarıyla malından, namusun-
dan ve de canından oluyor.
Ana fikir: Cariyeden sultan. üfürükçüden ilmi ule-
ma çıkartan devlette hayır kalmaz.
Ana fıkrin ana fikri: Rüşvet ve yolsuzluğa dayalı
ortaklıklar olsa olsa suç ortaklıklarıdır.
RP anketi
'Ortüliiniin
diyeti 3 puan'
ERGÜN AKSOY
- DYP Genel
Başkanı ve Başbakan Yar-
dımcibi Tansu Çiller hakkın-
da. örtülü ödeneği usulsüz
kullandıeı gerekçesiyle ve-
rilen soruşturma önergesine
karşı çıktığı ıçm kamuoyun-
da -Çiller'i Yüce DKan'agit-
mekten kurtaran parti" ko-
numuna düşen RP. puan ka\ -
bettıgini kendi anketiyle be-
lırledı. RP'lı Ankara Büyük-
şehır Belediye Başkanı Me-
lih Gökçek tarafından v aptı-
nlan ankette. son 10 gün için-
de partinin ov lannda yüzde
3"lük bir düşüş görüİdüğü
kaydedilirken RP'lilerın.
DYP ile ortaklığın partiyi
v ıpratmasından kaygı duy-
dukları öğrenildi. RP'liler.
Erbakan'ın koalisyon pazar-
lığı sırasındadevTedışı bırak-
tığı partinin ikinci adamı ko-
numundaki RP Genel Sek-
reteri Oğuzhan Asiltürk'ün
kabine>e sokmak istedığı Sı-
vas Milletvekili Temel Ka-
ramollaoğlu'nun da Çiller
tarafından hsteden çıkanl-
dığını bildirdiler.
Hükümet kurabilmek için
örtülü ödeneğin kullanımı
ile ilgili Çiller hakkında ve-
nlen soruşturma önergesin-
de. DYP liderine v erdiği des-
tekten sonra. RP'nın kendi
kamuov unda puan kav betti-
ği bildirildi.
Erbakan'ın talimatıyla
Gökçek tarafından yaptın-
lan bir ankette. 24 aralık se-
çımleri ardından yüzde 24'le-
re tırmanan oy oranının. son
10 gün içinde yüzde 21 'lere
kadar düştüğüsaptandı. An-
kete göre ANAP ve DYP'nin
oylan vüzde 13-14'lerde sey-
rederken. DSP 1.5 puanlık ar-
nşlaovlanruvüzde 16'laraçı-
kardı. MHP'nin oylannda
düşüş kaydedilirken,
MHP'den kav an oyların
BBP'ye gittıği savımuldu.
Anket sonuçlannın Erba-
kan'a iletıldiği öğrenilirken
RP'liler. partinin ilkelerin-
den ödün verildikçe RP'nin
oy kav bedeceğini savıındu-
lar. RP'liler, şunlan söyledi-
ler:
"Yblsuzluklardan ve hır-
sızlıklardan hesap soracağı-
mız için halk bize oy verdi.
D\*P ile koalisvonun bedeli
Çiller'i kurtarmak olnıama-
lı. Partimiz tarafından yap-
tınlan ankette de görüİdüğü
gibi örtülü soruşturmasına
verdiğimiz destekten dolayı
ovlarınıızda 3 puanlık dü-
şüş var. Şimdi bu partivlc
koalisyon kurduk. Çiller hak-
kında 3 ayn konuda soruş-
turma komisyonu kunıidu.
3-4 ay sonra bu komisyonlar
çalışmalarını tamamlaya-
cak. Eğer Sayın Çiller, bu
soruşturmalardan partimi-
zin desteğh lesı> nlırsa bunun
altından kalkamayız. Bu ko-
alisvonun ömrünün uzun
olacağını sanmıyoruz. DYP,
SHPvede>amıolanCHP'yi
v ıprattığı gibi bizi de > ıpra-
tacak."