23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 HAZİRAN 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP'nin cezaevi raporunda, en doğru çözümün 'bireysel odalan' bulunan binalar olduğu belirtildi ; Koğuş ve hücre sistemi yaulış' • Yargı ve infaz kuruluşlarının tarafsız olması gereğinin vurgulandığı raporda. yargılama süreci tamamlanmadan kişilerin "terörist" olarak ilan edilemeyeceği görüşüne de yer verildi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP tarafından hazırla- nan cezaev leri raporunda. ko- guş sisteminin bırçok soruna yol açtığı. hücre sisteminin de ilkel olduğu vurgulanarak doğ- ru çözümün. "bireysdodaJan" bulunan cezaevi binaları oldu- ğu belirtildi Raporda. "ıslah amacı"na yönelik açık. yan- açık cezaevi sayısının azlığının yanı sıra büvü'k cezaevlerinde yoğunluk nedenıyle personelın yetersiz kalması \e tehlikeli suçlular için güvenlik standar- dı yüksek cezaevlerinin kurul- maması gibi sorunlara da dikkat çekildı. Yargı \e infaz kuruluşlannın tarafsız ol- ması gereğinin vurgulandığı raporda. yar- gılama süreci tamamlanmadan kişilerin Te- rörist'" olarak ilan edilemeyeceği görüşüne deyervenldı. Raporda. ülkenüfusununyüz bınde 79"unun cezaev lennde olduğu. terör suçu gerekçesıyle cezae\ lerinde bulunanla- nn yaklaşıküçtü ikisinin "hükümlü" olma- dığı bildırildi. Yeniden yapılanma CHP Istanbul Milletvekilı Mehmet Mo- ğultay. Hatay Millenekili Atilla Sa\. Balı- kesir Mılletvekili Önder Kıriı ile Bursa Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan Doğan: Koşullar insani boyutta olmalı HÜLYATOPCU Eski Adaler Bakanİığı Müstesan Yargıtay üycsı Yusuf Kenan Doğan. tutukiu ve hükümlülerin cezaevlerindeki bazı uygulamalaria cezalandınlmamalan gerektiğini betirtti. Tufukhj ve hökümiülerin devletin koruması altında otması gerektiğine dikkat çeken Doğan. "Cezaevierindefci koşuüartnsani boyutlarda ohnaudır" dedi. Es'ki Adalet Bakaaiığı Müsteşan Yusuf Kenan Doğan, son aylarda sık sık göndeme gelen cezaevleri ite buradaki futuklu ve hükümlülerin, devletin koruması altında olması gerektiğine dikkat çekti. Suçlan ne oiursa olsun bu insanlann adalete tesiim edildiğinı ve yargının kendilerine verdiği cezayi çektiklerini vurgulayan Doğan, modern infaz hukukunun da bunu emrettiğini belirtti. Devletin hımayesi alttndaki tutukîu ve hükümlülere hâkimin verdiği cezaya ek bir ceza çektirmeye kimsenin hakki olmadiğını söyleyen Doğan, bu insanlarm ıslah edilmek suretiyle topluma kazandınlmaian gerektiğini vurguladı. Tutuklu ve hükümlülerin koğus sistemi içinde banndınlmasmm infaz hukuku bakımmdan yanlıs. olduğunu savunan Y'usuf Kenan Doğan. şunlan söyledi: -BizDYT-CHPkuaiisyon döneminde cezaevlerinde bazı yenilikleri öngören bir proje hazırladık Bunu hazırlarken barotardaa, yargıdan önhcrsitt'lerden varariambk. Birleşmiş Milletler'in öngördüğü minimum standartlaruı Türkiye'de uygulanması esasuu benimsedik. Bu proje, DPTce kabul edikii. Diyarbakır ve Denizti'de projeter ihâleye veriMi, Bu, özeiikk vurgulayarak sö\ lüvorum, oda sistefnini savunduk. Bu, hem BM'nin vardıgı cezaevi standartlannı içeriyor hem de tutukluiann TV seyTedebilecekleri, yemek yivebilecekleri insani boyutlarda bir yaşam standardını." DYP-CHP koaİisyonu döneminde Adalet Bakanlığı'nın eleştiri yağmuruna tutulduğunu anımsatan Doğan. çezaevierinde silahlı eğitim yapıidığı yönünde yanhş ıddialann ortaya atıldığını söyledi. Bu iddialarla kamuoyunda hükümlüler aleyhine hava yaratılmaya çalışıldığını beiirten Doğan, CHPdönemmde, siyasi tutukluiann bulunduğu cezaev lerinde silah ve uyuşturueuya rastianmadığını kaydetti. Milletvekili YahyaŞimşek tarafından hazır- lanan raporda, cezae\ lerinde yeniden yapı- lanma istenildi. Raporda. cezaevlerindeki durumla ilgili olarak yer alan bazı sonuç- lar şövle: 0 Ilçe çezaevierinde az sav ıda tutuklu- hükümlü banndırılırken agırceza mahke- meleri bulunan ilçe ve il merkezlerindeki cezae\ lerinde çok sayıda hükümlü ve tu- tuklu banndınlmaktadır. 0 Islah amacına ulaşılabilmesi ve hü- kümlüye çalışma ortamı >aratılarak toplu- ma yeniden kazandınlabilmesi için en uy- gun cezaevlen olan açık \e yarıaçık ceza- evlerinin sayısı azdır. 0 Cezaevi yapılan inşa edilirken kapa- siteleri küçük ilçe tipi cezaevleri ve kapa- siteleri yüksek ağır ceza merkezleri ceza- ev len sistemi benimsenmiştir. Bu. uygun bir sıstem değildir. Cezaev i bınalarının suç gruplanna ve güvenlik standartlanna uy- gun olarak projelendirilip yapılmaları ge- reklidir. 0 Mahkûmiyet süresi fazla olan mah- kûmlann güvenlik riski yüksek olduöun- dan, güvenlik harcamaları da yüksektir. Ay- nı cezaev inde banndınldığı için de. yüksek güvenlik harcamaları yapılıyor. Tehlikeli suç gruplan için yüksek güvenlik standart- lanna sahip cezaevlen yapılmamıştır. 0 Modern infaz sistemlerinde. koğuş sisteminden u bireysel oda esasrna geçil- miştir. Bireysel oda. "hücre esası" ıle aynı şey değildir. Yaklaşık 15ü yıl önce uygula- nan ve doğurduğu psikolojık sorunlar ne- deniyle terk edilen "hücre esası". infaz ıl- mi açısından ilkel bir sistemdir. # Ülkemizde bulunan cezaev lennin iş- letme standartları \oktur. 0 Yaklaşık iki mahpusa bir görevli düş- mektedir. Mahpus yogunluğunun az oldu- ğu ilçe cezae\ lerinde personel sayısı mah- pus sayısından fazla, mahpus sa> ısının faz- la olduğu ağır ceza merkezi cezaevlerinde ise personel sayısı azdır. 'Terörist açıklamalan yanhş' Raporda. bazı kesimlerde "yargmın \e Tepkiler sürüyor Örgüder dişelien<fstanbul Haber Servisi - Tutuklu ve hükümlüler baskılara ve 6 mayıs genelgesine karşı süresiz açlık grevi yaparken demokratik kitle örgütlerinin de cezaevlerindeki uygulamalara tepkileri sürüyor. Istanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu'nun yaptığı açıklamada, insanlan açlık gTevi yaparak hak aramaya iten koşullann kalıcı çözümlerle ivileştırilmesi gerektigi belirtilerek "İnsan sağhğından sorumlu olan hekimlerin mesleki örgüfü olarak konunun en yaJon takipçisiyiz" denildi. Açıklamada. Tabip Odasının tstanbul'daki çezaevierinde açlık grevini sürdürenlenn sağlık durumlannı yakından gözlemleyebilmek amacıyla Adalet Bakanlığf na ve Istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunmasına karşın kendilerine izin verilmediği bildirilerek. bu tutumun demokrasiyle bagdaşmadığı \urgulandi. Sarıyer Cezaevlerindeki Tutsaklarla Dayanışma Inisiyatifi'nin ÖDP Sanyer İlçe teşkilatı binasında yaptığı açıklamada da Mehmet Ağarın Adalet Bakanlığı'na getirilmesiyle birlikte cezaevlerindeki insanlık \e hukuk dışı uygulamalann arttığı bildırildi. Açıklamada. cezaev indekilere destek amacıyla. ÖDP Sanyer tlçe Örgütü'nde 2 günlük açlık grevi yapıldıgı kaydedildi. Tüm ülkede yaklaşık 10 bın insanın öîümle yüzyüze getirilmesinirr kınandığı açıklamada. "Bütün bu olanlara de\ let > etkilUeri duyarsız kalmakta ve cezae\lerini terörist yu>ası gibi göstererek hedcf haline getirmektedir" denildi. Açıklamada. cezaev lerinin •işkencehane'lere dönüştüğü savunulurken. sistemin devamı için son günlerde Kürt halkına. kamu emekçilerine. 'Cumartesi Anneteri'ne \ e işçilere saldınldıgı öne sürüldü. Belediye Memurlan Sendikası (Bem-Sen) Anadolu Yakası Şubesi'nin yaptığı açıklamada ise cezaevindeki tutuklu ve hükümlülerin sürdürdükleri açlık grev inde insanlarda artık tedavisi mümkün olmayan fiziksel ve ruhsal tahribatlann oluştuğu belirtildi. Baskılan protesto etmek ve cezaev indekilere destek olmak amacıyla 2 günlük açlık grevlerınin son bulduğunun ifade edildiği açıklamada. kamuoyunun ve ilgililerin de bu konuda duyarlt olmalannın gerektiğine dikkat çekildi. Açıklama şöyle devam ediyor: "tşçiler, kamu emekçiJeri ve cezaevindekilerin daha özgür ve yaşanabilir bir vatan yaıntmak için verdikleri savaşım sürüyor. Bu talep a\ nı zamanda biz halkın talebidir. O halde cezaevindekilerin ölmesine izin verme\elim.~ Ozgen Acar'afahri doktora İİstanbul Haber Servisi - Eski Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) Genel Başkanı Erdal tnönü. herkesın kendi çı- karını düşündüğü siyasi bir ortamda halkm çıkarlannın ko- runabildiğinden kuşku duyduğunu belirterek partilerin or- tak çıkarlar dogrultusunda davranmalan gerektiğini söy- ledi. Boğaziçi Cniversitesi"nin (BC) 1995-96 eğitim - öğre- tim yılı mezunlannın diploma töreni. dün BL"ye ait L'çak- savar Sp'or JesislerTnde gerçekleştırildi. Törende gazete- miz yazan Ozgen Acar'a ise Türkiye'deki tarihı mirasın ko- runması konusundaki etkili çalışmaları nedeniyle BÜ Fen Edebivat Fakülte Kuruiunun önerisi ve BL Senatosu'nun kararı doğrultusunda fahri doktor unvanı verildi. Beratını BÜ Rektörü Prof. Dr. l'stün Ergüder'den alan Acar'ın. 1970li yıllarda ba^layan aras.tırmalanyla "Kanın Hazine- si" gibi pek çok önemli tarih hazinesinin yurtdışındaki mü- zelerden Türkiye'ye iade edilmesindeki katkılarının bü- yük olduğu belirtildi. Acar. Türkiyede fahri doktora unva- nını aîan iik gazeteci oldu. Törende fakülte birincilerine ödüllerinin verılmesinin ardından yılın yabancı uyruklu ögrencisı. spor. kulüp fa- aliyetleri. araştırma fonu doktor ve yüksek lisans tez dal- larıy la Prof. Turgut Noyan. Prof. Demir Demirgil v e Prof. NecmiTanyolaçanısına kimya. iktisat. bıvomedıkal mühen- dislik dallannda birincilik ödülleri verildi. (Fotoğraf: KLBİLAY TÜNTÜL) infaz kurumlarının terörie mücadele konusunda leterli inisiyatif kullanamadığı" \ e "terörün kaynağının cezaevle- ri olduğu" görüşünün egemen olduğu anımsatılarak "Adalet Bakanlığı. özellikJe son dört vılda bir yandan cezaevlerin- deki örgütsel faaliyetler. öte vandan da bu kesimlerin iddi- alan arasında sıkışıp kalmış- nr" denildi. Raporda, ülkede terörie mücadele konusunda yargı ve infaz kurumlanna özel bir görev yüklenmediği anımsatılarak şu görüşlere y- er verildi: -Yargı ve infaz kuruluşlan berşe>denönce tarafsızolma- lıdır. Güvenlik güçlerince te- rör olaylan nedeniyle yakala- nan \e medya tarafından da 'terörist'olarak tanıhlan kişi- lerin vargı önüne çıkanldıkla- rında hukuki statülerinin sa- dece "sanık" olduğunun unu- tulmanıası gerekir. Yargılama süreci tamamlanıncaya kadar bu statü de- vam eder. Vargı. bu sürecte sanıklan 'terö- rist olanlar' ve 'terönst olmayanlar' diye gruplara ayırmamalıdjr." Raporda. uyuşturucu, silah kaçakçılığı. çek-senet tahsilatı örgütleri ve ihale suiis- timalleri için silahlı çete oluşturulması. gümrük ve kredi yolsuzluklan gibi organi- ze suclardan tutuklu ve hükümlü olanlann maddi açıdan güçlü olmalan nedenıy le ce- zaevlerindeki insanları çıkar ya da tehdit yoluy la etkileri altına aldıklanna dikkat çe- kildi. Raporda. "Cezaevi ve koğuş ağalığı gibi hoş görülmesi mümkün olmayan fiili statüler varatılmaktadır" denildi. Rapor- da aynca şu bilgiler de yer aldı: 0 Bir yıl içinde ceza in- faz kurumlanna giren mah- pus sayısı 181 bin 292. Çı- kan mahpus sayısı 147 bin 269. 1 Ocak 1996 itibanyla. ceza infaz kurumlannda bu- lunan mahpus sayısı ise 49 bin 451. Toplam tutuklu ve hükümlü sayısı. ülke nüfu- sunun 100 binde 79'u. 0 49 bin 451 mahpusun 2} bin 71'i tutuklu. 26 bin 38O"i hükümlü. 0 Adli suclardan tutuklu ve hükümlü olanlann toplam sayısı 40 bin 942. Kalan 8 bin 509 tutuklu ve hükümlü ise, terör suçlarından tutuk- lu ya da hükümlü. 0 Toplam mahpus sayı- nın 45 bin 728'i erkek, I78Tİ kadın ve 1942 si ço- cuk. 0 Terör suçundan mah- pus olanlann 2 bin 197'si hü- kümlü, 6 bin 312 si tutuklu. 0 1994 istatistiklerine göre, hükümlülerin yüzde 89.l'inin aldıkları ceza sü- resi üç yılın altında. 0 539'u kapah, 38'iaçık ve yanaçık, 3'ü çocuk ısla- hevi ve I 'i çocuk cezaevi ol- mak üzere toplam 581 ceza- evi var. 0 Cezaev lerinden 144'ü il merkezlerinde. 437"si ilçe merkezlerinde. Toplam ya- tak kapasiteleri 82 bin civa- nnda. 0 Ceza ve infaz kurumla- nnda çalışan toplam perso- nel sayısı 25 bin 95. 0 Y'öneticilerin toplam sayısı 628. Bunlardan I63"ü kurum müdürü. 0 Kurum müdürlerinden yüzde 49'u lise ve dengi okul mezunu, yüzde 49'u fa- külte ve yüksekokul mezu- nu. 0 Bakanlık personeli ola- rak adlandınlan vasıflı per- sonel sayısı 548. 0 Ceza infaz kurumlann- da çalıştırılacak tüm per- sonel için toplam 31 bin 549 kadro tahsis edilmesine kar- şın. bu kadrolardan 6 bin 454'ü boş. Bakan'dan söz almıslardı Ağar'a giden heyet cezaevine giremedi İstanbul Haber Servisi - Açlık grev lerının sona ermesi için Adalet Bakanı Mehmet Ağar'la görüşen ve kendilenne Bayrampaşa Cezaev i 'ne girme sözü verilen heyet. cezaev i- ne giremedi. Cezaevlerindeki baskılar %e "6 mayısgendgesi" nedeniy le yapılan açlık grev- lerinin sona erdirilmesi için öncekı gün Ada- let Bakanı Mehmet Ağar ile görüşen tutuklu ve hükümlü yakınlan Güişah Tağaç, Süley- man Gür ve Necahat Alanbay ıle avukat Zİ- ki Rüzgâr. Efkan Bolaç \ e Hüdai Berber dün Adalet Bakanlığı yetktlileri ile buluşmak ama- cıyla öğle saatlerinde Eyüp Adliyesrne gel- diler. Bakanlık yetkılilerinin gelmemesi üze- rine heyet, Eyüp Başsavcı Vekili OktarÇakır ile görüştü. Cakır'ın. heyete. Istanbul Başsav- cısı Ferzan Çitici ile görüşmelennı söyleme- si üzerine heyet. İstanbul Adliyesi'ne geldi. Çitici. önce burada bekleyen aileler ile gö- rüştü ve taleplerinı dinledi. Görüşmeden ol- dukça sınirli avnlan aileler Çıticı'ye "Kimse bizim sorunlarunızı unıursamıvor. Sen de bi- zi kandınyorsun" diyerek dışan çıktılar. Dı- şarıda bekleyen hevetten avukatlan kabul et- ıneyen Çitici. "Ben heyettanunıyonım. Yalnız- ca aileler ile görüşürüm'" dedi. Tağaç. Gür \e Alanbay ise heyetı Mehmet Ağar'ın belirledı- ğini. bakanlığın verdiği vol parası ıle Istan- bul'a geldiklerini Çitici'ye anlatarak görüş- me sırasında a\ ukatlann da yanlarında olma- sını istedıler. Demirel, yolsuzlukla mücadele raporu hazırlattı • Baştarafı 1. Sayfada netimindeki yoLsuzlukgeleneginin çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ne Osmanh'dan devrolunduğu ise bir gerçektir'" görüşü- ne yer verildi. Raporda. yolsuzluk olası- lıklannı en aza indirmede etkin olacağı belirtilen 8 ayn başlıkta toplanan öneri- ler. özetle şöyle: - Kamu iktisadi teşekkülleri (KİT) üst yönetimi ve yönetim kunıllannda atan- mada ve görevin devamında liyakat. ba- şan ve performans ölçüleri esas olmalı, KİT yönetimleri hertüriü siyasal etkiden korunarak özerkleştirilmelidir. - Vergi kayıp ve kaçaklannı en aza in- dirmek ve vergilemede adaleti sağlaya- bilmek için her Türk vatandaşına bir ver- gi numarası venlmeli. götürü vergileme kaldınlmalıdır. - Hayali kazanılmış paralann geri alın- masını engelleyen zamanaşımı süreleri ya arttınlmaiı ya da tamamen kaldınlmalı- dır. - Yolsuzluğa kanşan görevli asla ceza- sızkalmamalı.disiplinuygulamasına yö- nelik zamanaşımı süreleri arrtınlmalıdır. - Kırtasiyecilikle mücadelede siyasal kararulık ve irade yaratılmalıdır. Kamu kurumlannın giriş katlanndaki elverişli bir yeri, halkla iJişkiltr hizmetinin vürii- tülmesine tahsis edilerek burada halka ge- rekli olabilecek her türiü doküman bu- lundunılup dahili tdefonlaria iş sahiple- rinin servislerle temas kurmaları sağlan- nıalıdır. - Hileli veya diğer şekillerde iflas et- miş. hay ali ihracat ve\ a diğer kaçakçılık olaylanna kanşmış. sahte ve yanıltıcı bel- ge düzenlemiş. daha önce verilen teşv ik- lerde suiistimallerde bulunmuş. ticari suclardan hüküm giymiş. gümrük yol- suzluklanna kanşan kişiler \ e bu kişiler- ce kurulmuş şirketlerin yakından izlen- mesi için başbakanlığa bağlı bir "risk santraL" kurulmalı ve bu amaçla bir ya- sa düzenlenmelidir. Yatınm teşv ik konu- lannın sınırlan kesin olarak mevzuat ıle belirlenmeli ve bu kapsam dışındaki ko- nulara teşvik verilmesi engellenmelidir. - Bankacdıktaki sırdaş hesap uygula- ması sınırlandınlmalıdır. - Muhammen bedelı belırli limıtın üze- rindeki kamu ihaleleri ve sonuçlan kitle iletişimi araçlanvla daduyurulmalı. iha- leler ilansız yapılmamalıdır. llgisi olan herkesin, özellikle medya mensuplannın ıhalelen izlemesi sağlanmalıdır. - Sayışjtay Başkam'nm başkanlığında bir "milli denetim komitesi" kurulmalı- dır. Mahalli idarelerde kunılacak bölge sayıştayian aracılığıyiaSayiştay denetimi- ne alınmalıdır. - Özel sektörde çalışanların kamu üst v önetiminde görev alabilmeleri.aralıksız kamuda üç yıl süreyle görev yapmalan koşuluna bağlanmaİıdır. Kamu görevle- rinden aynlanlann yapamayacaklan işler ile ilgili kanunabenzerbirnitelikkazan- dınlmak suretiyle seçılemeyen mıllerve- killerinin "nüfuz tjcareti"* yapmalan ön- lenmelidir. - Memur suçlamla ilgili olarak idare- nin yapacağı inceleme ve soruşturmalar için bir süre belirlenerek işin adli makam- lara intikali hızlandınlmau, adli vargıda da süre sınırlamasına gidilmemeli vt so- nımlulann hak ettikleri cezavı buidukla- n kanısı yaygınlaşnnlmalıdır. - Siyasi partilerin merkez yönetimlen ile il ve ilçe örgütlennde başkan ve üye olarak görev alanlardamalbildirimi ver- mek zorunda olan kişiler kapsamına alın- malıdır. Malvarlığındaki değişiklikleri bir av içinde bildirmesüresı 1 yılaçıkanlma- lı. Mal bildiriminin Syıldabiryenilenme- si orta ve üst düzey yöneticilerle yolsuz- luk açısından hassas sayılabilecek göre\ - lerde bulunanlar ıçın 2 yıla indirilmelidır. Mal bildırimi formlan. önceki bildirim- leri ile kıyaslama içerecek ve amşlann kaynaklannı da gösterecek biryapıya ka- vuşturulmalıdır. Görev den aynlma halın- deverilecekbildirimlerdeüstyöneticiler tarafından eski bildirimlerlekarşılaştınl- malı ve kamuoyuna açıklanabilmelidir. Mal bildirimleri bilgisayara yüklenerek tapu. trafik tescil gibi bilgiler entegre edilmeli. mal bildirimlerinin müfettişler tarafından periyodık olarak mcelenmesi sağlanmalıdır. Mal bildirimindebirdeği- şiklik olduğunda ilgili merciin ıhtanna gerek olmadan yeni bıldirimde bulunma- yana da daha ağır yaptınmlar uygulan- malıdır. Beldelerden başlamak üzere tüm bele- diye meclis üyeleriyle belediye başkan- lannın mal bildirimlerini verecekleri merciler, kaymakamdan Içişleri Bakan- lığı'na kadar uzanan biryapıya kavuştu- rulmalıdır. - Siyasal faaliyet masraflı olmaktan çı- kanlmalı. siy asal örgütierin \e siyaset > a- panlann geîir kaynaklan \e harcamala- nnı kamuoy unun bilgisine sunacak vasal düzenlemeler yapılmalıdır. Seçim siste- minde gerekli düzenlemeler yapılarak pariamentonun kapısı gerçek anlamıyla halka açık hale getirilmelidir. Otoritenin kaynağının halk olduğu bilinci kamu yö- netimine de yerieştirilerek yönetici kendi- ni halkın efendisi değil, hizmetkân oldu- ğuna alıştırmahdır. - Devîet ahlak yasası mutlaka düzen- lenmelidir. Küitürel düzeyde yolsuzluk- lara karşı günah kavramına yardımcı de- ğeryargılan gelıştırilmelıdir. Özel okul, kurs gibi yöntemlerden anndınlmış bir Milli Eğitim politikası oluşturulmalıdır. Kamu kurum ve kuruluşlannda ortaya çıkanlan yolsuzluklar, bütün aynntılany- la basın-yayın organlan aracılığıyia du- yurulmalıdır. Tüketiciyi aldatan esnafa ve vergisıni vermeyenlere ağır para ceza- lan yanında medya aracılığıyia teşhir edilmelerini sağlayan düzenlemeler ya- pılmalıdır. Eski Adalet Bakanı Oktay 'Eskişehir Cezaevi kapatılsın' MİYASEİLKMJR DYP-SHP koalisyonunun ilk Adalet Bakanı oîan Seyfı Oktay. çezaevierinde evlem vapan tutuklu ve hükümlüle- rin insani taleplerine kulak tı- kamanın yanhş olduğunu be- lirterek "Hükümlü veruruk- lunun da birtakım haklan ol- duğu anlavışını kabuilenmek la/jm. Cezaev inde vatarken onlann da bazı haklan olabi- leceğini içimize sindirmek zo- rundayiz'dedı. Tutuklular tarafından ta- butluk olarak adlandınlan Es- kişehırCezaevı'nin kendi ba- kanlığı döneminde kapatıldı- ğını hatırlatan Oktay. hücre sistemine dayalı olan ceza- ev inin yeniden açılmasını da eleştirdi. Cezaev lerinın bına. egitil- miş personel ve yetki sorunu olmak üzere üç sorunu bulun- duguna dikkat çeken eski Adalet Bakanı Sevfi Oktay. cezaevi yönetıminden kay- naklanan sorunlara ilişkin tu- tukluiann taleplerine kulak tı- kamanın yanlış olduğunu vurguladı. Kendi dönemle- rinde de haklı haksız birçok eylemın olduğunu söyleyen Oktay, bueylemleri kimsenin bumu kanamadan sonuçlan- dırdıklannı belirterek şunlan söyledi: "Güvenligi etkilemevecek. devîetyönetimini zaafa uğrat- mayacak koşullardışında her türiü iyileştirme vapılabilir \e her türiü insani talep verine getirilebilir. Biz bu ania>ışla vürüdüL Vönetimin mah- kûmlann inishatrfinegeçme- mesi koşuluvla her türiü iyi- leştirme \e insani talepyerine getirilmelidir. Her cezaevinin kendine göre koşullan var. Bu cezae\1eri terörola>lannınol- madığı yıllarda ilkel bir anla- yışla vapılmıştır. Hem terör suçluİularını barındıracak hem deonlan topluma kazan- dıracak şekildebircezaeviya- pılanması mevcut olmadığı için birçok zorluklar ortaya çıkıyor. Hükümlü ve tutuklu- nun da birtakım haklan ol- duğu anlayışını kabuUenmek lazım. Bu çok önemli. Hü- kümlü ve tutuklu devletin esi- ri değiL Cezaev inde yatarken deonlann da bazı haklan ola- bileceğini içimize sindirmek zorundavız. Suçlu insanlann bu haklan ile disiplini ve gü- venligi dengede tutabilecek bir yönetim anlayışına sahip olmak lazım." CHP Ankara Milletvekili v e eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay. EskişehirCezaevi'nde mevcut olan hücre sistemi ile mahkûmlann dış dünvadan soyutlanarak insanlıkdışı ko- şullarda yaşamaya zorlandı- ğı için bakanlığı döneminde kapatıldığını hatırlatarak, ce- zaev ınin hücre sistemiyle ye- . niden açılmasına karşı oldu- ğunu belirtti. Bir mahkûma hücre cezasının ancak hâkim karanyla verilebıleceğine dikkat çeken Sey fı Oktay. Es- kişehirCezaevi'nın açılması- na karşı oluşunun nedenleri- ni şövle açıkladı: "Benim bakanlığım döne- minde hazıriadığım yeni ce- zaev leri sisteminde hücre uv - gulaması kalktı. Bizim hazır- layıp Meciis'esunduğumu7ve komisyonlardan geçen. TB- Vl.M gündemine gelen tasan- mızda hücre uygulamasını kaldırmış^ık. Şimdi hücre uy- guiaması ile oda uygulaması birbirine kanştınİıvor. Oda uygulamasında mahkûmlar belli zamanlarda ortak faali- yetlerde buluşuyor. belli za- manlarda odalanna konuyor. Demokratik uygulamaiarda- ki yapılanma da bu. Belli sa- atlerde birleşecekler, belli sa- atlerde tek tek odalara kona- caklar.Oysa hücre sisteminde durum farklı. Hücre mahkû- mun dış yaşamla ilişkisini tü- müvle kesmektedir. Aynca bir tutuklu ya da hükümlü- nün hücreye konması, teril- miş ikinci bir cezadır ki bu da hâkim karanna bağlıdır. Ce- zaevi yönetkisi ya da bakan- lık hiç kimseye hücre cezası »eremez, üçer beser günlük disiplin cezası hariç. Sürekli olarakbir kişinin hücredekal- nıasına ancak hâkim karar verir. Bir kişinin hücre cezası alması için bazı koşullar«Juş- nıalı." Özden, çiller'i eleştirdi 'Yüce Divan'ın yansızlığından çekiniyor' EVİNGÖKTAŞ ANKARA - Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in. "Beni bağımstzyargıya gön- derin, Yargıtay vargılasın" içerikli mesajlarını değer- lendirirken "Mahkememize vönelik bu tür suçlayıcı söz- lere gülmek gerekir. Olsa ol- sa Anayasa Mahkemesi'nin yansızlığından çekinmekte- dirier" dedi. Özden, Anayasa Mahke- mesi 'nden farklı olarak Yar- gıtay ve Danıştay üyelikleri seçiminde Adalet Baka- nı'nın etkin olduğu dikkate alınınca, amacın anlaşıldığı- na işaret etti. "Polemiğe girmem' Çiller'le '"Nüce Divan" konusunda polemiğe girrnek istemediğini kaydeden Öz- den. açıklamada. "Ancakde- mokrasinin bir eğitim ve yü- rek işi olduğunu her zaman söylerim. Anayasa Mahke- mesi, Yüce Divan sıfatıyla ça- hşmaya meraklı değildir. Be- ni asıl üzen. güya Yüce Div an davalannda siyasal karariar veriyormuşuz gibL mesnetsiz ve yakışıksız suçlamalann içeriğidir"' diye konuştu. Yekta Güngör Özden, Ana- yasa Mahkemesi'nin. üye seçimine ilişkin bazı eleşti- rileryapıisadatambağımsız ve yansız bir kurum oîduğu- nu belirtti. Özden. şunlan söyledi: "TBMM, bakanlar ve başbakan konusunda yetkiU- dir. Nedeni de üst görev olan işle\teri nedeniyle yargılan- masının kolay olmaması. gö- revinin engellenmemesi ve gelişigüzel suçlanmamasıdır. Nitelikli bir çoğunluğun karanyla dokunulmazhkla- rının kaldırılarak Anayasa Mahkemesi'ne "Yüce Di- van' sıfatıyla gönderilmesi- nin gereği budur. \asa koy u- cu, anavasayı değiştirerek başka yöntemler düzenkye- bilir. başka yerier gösterebi- lir. Anayasa Vlahkemesi. Yü- ce Divan sıfatıyla çalışnıava meraklı ve istekli değildir. Şimdiye kadar tam 9 kez Yü- ce Divan sıfatıyla çahşmış Anayasa .Mahkemesi, hangi davada siyasal karar \erdi ki. bundan sonraki kararları da siyasal olsun. Bize herkesin güveneceğini herzaman söy- lüyorum. Yargıtay se Danış- tay üyelerinin seçiminde Adalet Bakam'nm söz sahi- bi veetkin olduğu gözetilirse. amacın ne olduğu anlaşıhr. Y'argıtay 'da yargılanmayı is- teyip, bu yüksek mahkemeyi içtihat mahkemesi olmaktan tümüyle uzaklaştırıp yeni v ükJer altına sokmay ıyarar- lı bulmuyorum." Özden. partı kapatmayla iigıli düşüncelerini de şöyle dile getirdi: "Ben siyasal partilerin her nedenle kapanlmalannı doğ- ru bulmuvorunı. Fakat, ana- yasa değişmedikçe Anayasa Mahkemesi'nin yapabiiece- ği şey yoktur. Akçalı işlem- lerle. kinıi aynntılar için Ha- zjnevardımından voksun kıl- mak. yerel seçimlerie. genel seçimleresokmamak gibi ön- lemlerden sonra kapafma karan verilebilir. Bunlar ne- denlere göre düzenlenir. An- cak devleti yıkmavı. ulusu bölmeyi, ülkeyi parçalamayı isteyen partilerin kapatılma- sınıyarariıbulurum. Herkes parti kapatmavı.sorunun bi- lincinde ve konunun bilgisin- de olmadan eleştiriyor ve sa- kıncalı tutum izleyen partile- ri de demokrasiye ve dev lete saygılı olmaya çağırmıyor." Özden, yüksek mahkeme üyelerinin yaş sınmnın 67'ye çıkarıimasıyla ilgili halen TBMM Anayasa Komisyo- nu'nda bulunan >asa önerı- siyle ilgili değerlendirme ya- parken. "40yıllıkdeneyimimi gözeterek. genelde 60 yaşını yeterli v-e uygun buluyorum. 65 yaş bana göre fazla olunca. 67 yaşa karşı olduğum açık- tır 1 " diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle