25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4EKİM1996CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Askeri araç ile polis otosu çarpıştı • İSKENDERUN(AA)- Hatay ın tsLeıderun ilçesinde. a.^keri araç ile poiıs ctornobilinir çarpışması sonucı. bir polis öldü. 2 polis iie 5 asker yaralaıdı. Ar^uz'can Iskencferun'a ^elmekte olan Ömer Alemdaroğ u yönetİTiındekı 3Î A "964 plakalı polis otomobili. Gülervüz Sitesi rrevkiinde. kimliğ henıiz belirleneme>en siırücünün vönetimındek. askeri araçla •çarpışt. Dikkatsizlik sonuct meydana geldiği "belirtibn kazada. polis menıuni Bü ent Güdükbağ <32l ohy yerinde öldü. İGökçek'e yargı ıdesteği • ANKARA (Cumhurhet Bürosu)-Ada.et Bakanı !Şevket Kazan'ın son •cararnanesi ile Ankara Bölge idare Mahkemesi Başkanlığı'na atartan Orhan "Yet. şıcreve başlarbaşlamaz HP y önetimırıdeki Ankara f3üyük*ehir Beledıyesi wanında ta\ ır koydu. . .Ankara Bölge Idare (Mahkemesi. büyük. ^oğunluğu "konut •vıkımı. lojman tahlıyesi. •çkili yerkapatma, işten çıkarma. ımarve iskân mevzu2tına aykın înşaatların tesisi" olan konularda. eski başkan Necmettin Koçbaş döneminde Ankara Büyükşehır Beledıyesi aleyhine \enlen lOOadet yürürlüiü durdurma karannı öncekı gün kaldırdı. Kararlar. üye Ne\zat Özgür'ün muhalefetıne karşın oy çokluğuyla alındı. 'Hükümetin alternatifi yok' • ANkARA (ANIvA) - Türkıye'de son »ünlerde yogunla^an REFAHYOL hükümetınin geleceğine ilişkın haberve yorumlan Ankara da görev li Avrupa Birliği diplomatlannca büyük bir dıkkatle izlenıyor. Bu dıplomatlar. R E F A ' H Y O L hükümetıne âHetnatif bulunmasının hiç ^kÖfaj' dîmaydcağı .' * Ronusunda görüş birliği sergıliyorlar. AB diplomatlan. hükümetin sonunun geldiği. yakında düsürülecegi yolundaki değerlendimıeleri, abartılı buluyor. DYP de korucu' raporu hazırladı • İSTANBLL(UBA)- CHP tarafından yaklaşık 6 ay önce hazırlanan özel tim-polis-asker üçlüsü hakkında cinayetten rüşvete kadar yasadışı çok say ıda suçlamayı ıçeren raporun gündeme gelmesinden sonra DYP Mardin \lillet\ekili Muzaffer Ankan'ın da bertzer bir rapor hazırladığı bildirildi. Mardin'de yapılacak bölge toplantısının ardından raporu kamuoyuna sunacağını anlatan Ankan. "Raporu yalnız hazırlıyorum. Raporda korucularla ilgili somut olaylar yer alacak, yanlış yapanlar belirtilecek" dedi. Aktuna'dan yalanlama • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna. A1DS virüsü taşıyan Işıkgöz ailesinin denek olarak kullanıldığı yönündeki haberleri yalanladı. Aktuna. Işıkgöz ailesinin tedavisinin bir bilim kurulu tarafindan yürütüldüğünü belirtti. Aktuna. "Işıkgöz ailesinin teda\i \e takibi için oluşturulan komisyon. hem Istanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi'nden hem de Fransa'dan gelen kalitatif ve kantitatif PCR sonuçlannı değerlendirmek üzere 2? eylülde toplandı" dedi. Çölaşan, FIDIC yönetiminde • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği (TMMMB)Başkanı Fatma Çölaşan. Müşa\ir Mühendisler Uluslararası Federasyonu'nun (FIDIC) yönetim kurulu üyeliğine seçildi. TMMMB'den yapılan açıklamada, haten TMMMB Başkanı. makine mühendisi Fatma Çölaşan'ın FIDIC'ın 7 yönetim kurulu üyesinden biri olduüu bildirildi. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit devlet ve rejim bunalımı tehlikesi için uyardı 'Devlet Erbakaıra güvensiz'ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. bugün Türkiye'de hükü- met bunalımı olmadığını. ancak çok daha önemli bir "devlet \e re- jim bunalımı tehiikesi" yaşandı- ğını söyledi. "Devlet, Başbakan Necmettin Erbakan'agüvenmiyor" diyen Ece- vit. **Libya gezisi resmi bir de\let gezisi değildir. Yapılacak hiçbirgö- rüşme, anlaşma geçerli değildir. Masraflann devletçe karşılanma- sı suçtur. Erbakan isterse partisi- nin varlıklı kasasından masrafla- nnı karşılar" dedı. Ecevıt. laikli- ğe dönük tehdit ve tehlikelerin tır- mandığjnı \urgularken " laikliğe gerçekten bağlTolan DYP millet- vekillennı. tepkilerini daha etkin olarak ortaya koymaya çağırdı. • DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. Erbakan'ın gezisinin resmi olmadığını, masraflann devletçe karşılanmasının suç olacağını ileri sürdü. Ecevit DYP'lilere de seslenerek "Çiller rotasıyla giderseniz yalnız devlet gemisi değil. partiniz de kayalara çarpar" dedi. Ecevit. "DYPÇiUer'inrotasndagi- derse yalnız devlet gemisi değil, kendi partileri de kayalara çar- par" dedi. DSP lideri Ecevit. partisinin grup toplantısının açılışında yap- tığı konuşmada. Başbakan Erba- kan'ın bazı yurtdışı gezilerini Tür- kiye Cumhunyeti dev letinden giz- lı yaptığını. devlete güvenmedi- ğini. devletin de Erbakan'a güven- mediğini söyledi. Başbakan Erba- kan'ın son gezisinı milletinin onu- runu düşünen hiçbir > urttaşın içi- ne sindiremediğini vurgulayan Ece- v it. "Başbakan, Mısır'da Türk ba\- rağının yer almadığı bir törenle karşılanıyor. Yalnız Başbakan'ın değil, Türk ulusunun da onuru in- cindi" dedi. Içişleri Bakanı Meh- met Ağar'ın gezi kararnamesini imzalamadığına dıkkat çeken Ece- vit, 1974 yılında kendi başbakan- lığı sırasında ortağı MSP"den ba- kanlann karamameyi imzalamaya- caklannı bildirmeleri üzerine ku- zey ülkelenne yapacağı gezıv i ip- tal ettiğini ve hükümeti bozduğu- nu anımsattı. Ecevit, kendi anla- vışına göre Erbakan'ın gezisinin resmi bir gezi olmadığını söv ledi. "Kabile lideri" Barzani'nın Türkmenler konusunda kimi mu- hatap alacağını bilemediği. kendi- sine MtT. Genelkurmay ve Dışiş- leri Bakanlığfnın ayn ayrı der- nekler gösterdiğine ilişkin sözle- rini anımsatan Ecevit. Cutnhur- başkanı'nın hükümet ortaklarıv la ilişkilerinde de ciddi bir kopuk- luk olduğunu söyledi. Bazı yasa- lann çıkarılması konusunda. Ana- yasa Mahkemesinin iptal edilece- ği bilinmesine karşın Cumhurbaş- kanı ile inatlaşmaya girildıgini vur- gulayan Ecev it. "Vetoedilen >asa- lar dev letin başına da adeta saygı- sızlık gösterilerek tek bir kelimesi değiştirilmeden yeniden çıkarıh- yor"dedi. DSP lideri. laikliğe dönük teh- dit ve tehlikelerin de tırmandığı- nı belirterek sözlerini şöyle sürdür- dü: "Çiller bu tırmanışa gözlerini kapatıyor. 'Laikliğe aykırı bir tek yasa mı çıktı?' dhor. LaikUk\al- mz yasalaıia değiLeylemlerlede tah- rip edilebilir. Türkhe'de laikliğe aykın yasalar çıkarmak kolay de- ğil. Cumhurbaşkanı ve Anavasa Mahkemesi güvencesi >ar. Laik, demokratik cunıhuriveti yıkmak isteyen han«i dış güçler \arsa, RP onlarla içli dışlı. Bazı İslam ülkele- rinde ne kadar yobaz, terörist \ ar- sa Başbakanuk'ta ağırlannor. Bu zharetlerin açıklanmasında da güç- lük çekiliyor." Mısır'da bayrak skandalı Yılmaz: Saygısızlık EAakan'aANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - ANÂP Genel Başka- nı Mesut Yılmaz. Baş- bakan Necmettin Er- bakan'ın. Mısır'da karşılanmasında Türk bay- rağının bulunmamasını "Bir saygısızlık varsa, bu Erbakan'ın şahsına vapıl- mıştır"diyedeğerlendırdı. Yılmaz. uygulamanın Er- bakan'ın. MtsırDe\let Baş- kanı Hüsnü Mübarek'ın Türkiye ziyaretinde şeriat- çı terör örgütü Müslüman Kardeşler'i övücü sözleri- ne tepkiden kaynaklanabi- leceği olasılığına dikkat çe- kerek. bu tav nn da haklı bir tepki olacaöını savundu. ANAPGrupBaşkanvekih Cumhur Ersümer. Erba- kan'ın gezisinin hesabını hükümetten soracaklarını bildırdi. >'ılmaz. dün Alman- ya"nın birleşmesinin yıldö- nümü nedeniyle büyükelçi- likte \erilen kokteylde, ga- zetecilerin Erbakan'ın ge- zisine ilişkin sorularını ya- nıtlarken. ziyaretin resmi bir niteliğinin olmadığını vurguladı. Erbakan"ıngezi- ye ulusal bir uzlaşma çer- çevesinde gitmediğini anla- tan Yılmaz. şunlan söyle- di: "Ortada bir saygısızlık varsa, bu Sayın Erbakan'ın şahsına vapılnııştır. Türki- yeolarak btzim üstlenmemiz için bir neden yok Erba- kan bu geziye ulusal bir mu- tabakat çerçevesinde gitme- di. Hatta parlamento ço- ğunluğunun uyarılarına rağmen bu geziye çıktı. Ba- kanlar Kunılu'ndan karar- name dahi çıkarmadı. Mı- sır'da muhatap olduğu mu- ameleyi Türkiye'ye yönelik bir davranış olarak değer- lendirmemek lazım. Bu, zannediyorum Sayın Erba- kan'ın Mısır Dev let Başka- nı Mübarek'in Türkiye'yi â- yaretinde bazı beyanlarına karşı Mısırlıların gösterdi- ği haklı bir tepkidir." ANAP Grup Başkanve- kili Ersümer. Gümüşhane Milletvekili OhanSungur- lu ile dün parlamentoda dü- zenlediği basın toplantısın- da. gazetecilerin sorusu üze- rine Erbakan'ın gezisine Türk kamuoyunun ve Mı- sır'ın tepkîli olduğuna dik- kat çekerek. "Gideceği ül- ke "gelme" diyor, Türkiye, "gitme" diyor. Ama buna rağmen yola çıkı- yor, neyi ispat et- mekistivor.nevap- maya çalışıy or, anlayanuyo- ruz_ Ba^rak çekilmiyw, bu- na rağmen. 5 saatlik çöl y ol- culuğu yapıyor" diye ko- nuştu. Erbakan'ın gezisi- nin "keyfı" olduğunu vur- gulayan Ersümer. "Bu ko- nuda TBMM kararı yok, Bakanlar Kurulu kararı yok, buna rağmen geziyeÇH kıhyor. Bu geziyle Türki- ye'ye ne kazandırılmıştır, ne elde edilmiştir? ANAP olarak bunun hesabını hem kamuoyu önünde hem de Meclis'te soracağız" dedi. Tansu Çiller'in, hakkın- daki Meclis soruşturmala- nnın derdine düştüğünü ve "Hiç olmazsa. soruşturma- lar bitene kadar hükümet sürsün" telaşında olduğu- nu vurgulayan Ersümer, "'RP ile koalisyon yap- mam" diyen Çiller, şimdi RP'nin avukatlığuıa soy un- du" görüşünü dile getirdi. ÇİZMEDEN YLKARI MUSA KART ...VeTBMMaçüdı. CHP: Türkiye küçük düşürülüyor ANKAR.\ (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. Türkıye'nin laik. demokra- tik rejimi değiştirmek isteyen bir hükümet tarafından yö- netildiğini belirterek. "Dar- be bile RP'ye Utifattır. Hü- kümetin gitmesi için darbe- ye gerek yok" dedi. CHP öenel Başkan Yar- dımcısı Onur Kumbaracı- başı. Başbakan Necmettin Erbakan'ın, Kuzey Afrika gezisinin. halkta infial uyan- dırdığını belirterek. gezide >aşanan "protokol rezaleti" nedeniyle. Türkiye'nin, dün- ya kamuoyunda küşük düşürüldüğünü sav undu. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) yöneti- cilerini parti genel merkezinde kabul eden Bay- kal. Erbakan'ın Kuzey Afrika gezisine sert tep- ki gösterdi. Başbakan Necmettin Erbakan'ın. Türkiye Cumhunyeti Başbakanı olarak saatlerce bekle- tilmesini ve Kahire'deki karşılama sırasında Türk bayrağı bulunmav ışını. "Türkiye bunlara müstahak mı? Kral çıplak, bunu millete göster- mek lazım" diye değerlendirdi. Refah Partisı"nın laik. demokratik rejimi \ç- Hükümetin bayrak çelişkisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dişişleri Bakanı ve Başbakan Vekili Tansu Çiller. Başbakan Necmettin Erbakan'ın Mısır'daki karşılama töreninde Türk bayrağının bulunmamasını "karanlıkta bayrak çekilmemesi"ne bağlarken. Kahire'de bulunan Devlet Bakanı Abdullah GüL "program değişikliği"ni gerekçe gösterdi. Çiller. "DtşişlerTnden bilgi aldım. Her ülkede olduğu gibi Mtsır'da da karanlıktan sonra direğe bayrak çekihnezmiş. Yani gerçek bu. Bize Dışişieri'nden verikn bilgi budur" yanıtını verdi. Çiller'in. bu sözleriyle Türk bayrağının bulunmadığı karşılama töreninde Mısır bayraklarının çekildiğini görmemezlikten geldiği yorumlan yapıldı. Hakkında "gölge thşişleri Bakanr değerlendirmesi yapılan Gül de. karşılama töreni sırasında havaalanı gönderinde Türk bayrağı bulunmamasına ilişkin sorulara. "Program değişikliği öncesi törenin şehirde vapılnıası düşünülmüştü. Ha/ırlıklar buna göreydP karşılığını verdi. Gül. havaalanı terminalinde büyük bir Türk bayrağının bulunduğunu savunarak, "Eğer bir kasıt söz konusu olsaydı, bu bayrağın da asılı olmaması gerekirdi" dedi. tenlikle benimsemediğini ortav a koyduğunu v ur- gulayan CHP Genel Başkanı Baykal. "Bu siya- sal parti. fırsat buldukça, laik, demokratik reji- mi ve bu rejimin altında yatan temel kaynak nok- talannı, Atatürk'ü ve dev rimlcrini kemirmeyi, sömürmeyi ve bu konuda her vesileyi değerlen- diren bir partidir" diye konuştu. Türkiye'de rejim karşıtı. çağdaş. laik cumhu- riyet karşıtı. demokrasi karşıtı anlayış sahibi kit- leler bulunduğunu kaydeden CHP Genel Başkanı Deniz Baykaî. "Erbakan, iktidara gelmeden ön- ce kanlı ya da kansız geleceğız" dedi. Kansızgel- di, öy le de gjdecek" diye ko- nuştu. CHP Genel Başkan Yar- dımcısı Kumbaracıbaşı da Erbakan'ın Mısır seyahati- nin "bugüne kadar rastlan- mamış bir protokol rezale- ti" olduğunu öne sürerek, "Bu, Türkiye Cumhuriye- ti'ni aşağılayıcı \e küçükdü- şürücü bir olaydır" dedi. Kumbaracıbaşı. konuş- masını şöyle sürdürdü: "Türk halkı, Başbaka- nı'nın bu davranışından uta- nır halegelmiştir. Daha baş- langıçta ortaya çıkan bu skandallara. gezi süresince hangi skandallann eklene- ceğini de bilmiyonız.Türki- ye'yi, dünya kamuoyunun önünde küçük düsü- ren bu olaylarda koalisyon ortağı DYP'nin deso- rumluluğu \ardirf CHPGrup Başkanvekıli ÖnderSa^ da Genel Sekreter Yardtmcısı Eşref Erdemve parti mec- lis üyesi Yılmaz Ateş ile dün partisinin Sincan ll Başkanlığf nda düzenlediği basın toplantısın- da hükümetin iç ve dış politikada tehlikeli sin- yaller vermeye başladığını söyledi. CHP Grup Başkanvekıli ÖnderSav Türkiye'yi Iran. Cezayir ya da Afganistan'a benzetmeye kim- senin gücünün yetmeyeceğini belirtti. IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: [email protected] PKK, Diyarbakır'ın Hantepe Köyü'nde dört öğretmeni kur- şuna dizdi. Haber, önceki akşam tele- vizyon kanallannda geniş yer al- dı. Dünkü gazetelerin de birin- ci sayfalanndaydı. Bir gün önce Amnesty Inter- national'ın (Uluslararası Af Ör- gütü) Türkiye Raporu'nun açık- landığı basın toplantısını izlemiş birisi için bu konuda yazmak bir meslek refleksiydi. Öyle de oldu. Oturdum ken- dimce bir 'Tırmık' yazdım. PKK'nin dört gencecik ilkokul öğretmenini öldürmesi üstüne, terör üstüne, PKK üstüne dü- şündüklerimi yazıya döktüm. Yazı bitti. Ama yazıişlerine vermedim. Tuttum. Bu da bir tür meslek reflek- si. Beni her zaman öfkelendi- ren bir şantaja boyun eğme- menin refleksi. Açıklayayım. • • • Bu ülkede bir avuç gazete- ci, varsa köşelerinde. yoksa Aslmda Bu Dünkü Yazıdır... notlarında, izlenimlerindeterö- re (siyasal şiddete) açık seçik karşı çıkıyorlar. Şiddetin nere- den geldiğine değil, doğrudan kendisine önem veriyoıiar. Is- ter PKK'den, ister Dev-Sol'dan ve... Ve ister 'devlet'ten gelsin, teröre terör olarak bakıyor ve el- lerinden geldiğince, dilleri dön- düğünce, hünerleri elverdiğin- ce itiraz ediyorlar. Milliyetçi ön- yargılardan arınmış, dünya gö- rüşünün odağına 'insan 'ı oturt- muş her demokratın, her çağ- daş insanın yapacağı ve yap- tığı gibi... Ama sinsi bir şantaj, kaba bir kışkırtma bazen gizli. bazen apaçık karşılarına çıkıyor. Dev- letin dizginlerini ele geçirmiş, dünyaya namluların ucundan bakan, çözümleri salt şiddette ve mermilerde arayan, ülkenin kanayan bir yarasını ille de ve sadece karşı-şiddet kullanarak çözmeye yeminli güçlerin uy- guladığı herhangi bir terör ey- lemine karşı çıktınız mı sizi "PKK'nin değirmenine su taşı- makla" suçlamaya yelteniyor- lar. Toz duman arasında tartışma- ya konu olan terör eylemi göz- den kaçırılıyor. Sağduyunun se- si duyulmaz oluyor. Devletin terörüne karşı çıktıy- san PKK'li, PKK'nin terörüne karşı çıktıysan devletin yanda- şı, işbirlikçisi olarak sınıflandı- rıhyorsunuz. Kimden ve hangi gerekçeye dayanırsa dayansın. sorunla- rın çözümünde şiddet kullan- mayı. terörü ve karşı-terörü ke- sin, uzlaşmasız biraçıklıkla red- dedenler hep bu tuzakla karşı karşıya. "Neo, neo"nun haklılığı, "Ya o, ya o"nun kabalığı, ilkelliği karşısında gözden kaçıveriyor. Bu şantaja boyun eğmemek gerek. PKK'nin gencecik dört öğ- retmene yönelttiği vahşi terö- re 'karşı' yazılanların bir gün er- telenmesi, bir protestoyu oku- yucu önünde dile getirme iste- ğidir. "Haydiyazsana... Madem PKK'li değilsin yazsana öldü- rülenöğretmenleri... Yazmıyor- sun değil mi? Hah haaaa, se- ni gidi hain seni!.." diyen şan- tajlara boyun eğmeme kararlı- lığıdır. • • • PKK üstüne hiçbir komplek- sim yok. Eğer şiddetin bir siyasal sa- vaşım aracı olarak kullanılma- sına kesinlikle "amasız, ancak- sız, lakinsiz, fakatsız" karşı ol- masaydım; eğer 2000'e beş kala ulusal kurtuluş savaşları- nın içeriği üstüne farklı düşün- celerim olmasaydı, gözümü bi- le kırpmaz, PKK'yi Türkiye - iran - Irak - Suriye dörtgeninin içine sıkışıp kalmış Kürt halkı- nın siyasal öncüsü olarak ka- bullenir, selamlar ve destekler- dim. Ama siyasal savaşımda şid- det kullanımının hiçbir haklı ge- rekçesi plmadığına inanıyorum. Kanla gelen kurtuluşlar (eğer zafere ulaşırsa) halklara mut- luluk getirmiyor. Kanla gelen kan getiriyor. Yüzyılımız bu yar- gıyı destekleyen nice örneğe tanık. Tepkimi, vurulanların kimliği, mesieği, ırkı, kökü kökeni etki- lemiyor. Bu kez öldürülenlerin dört gencecik eğitim emekçi- si. dört öğretmen oluşu tepki- mi arttırmıyor. Ben terörün herhangi bir tü- rüne değil, kendisine karşıyım. Kimden gelmiş olursa olsun 'tepkimin en üst sınırında' kar- şıyım. Hantepe Köyü'nde kur- şunlanan öğretmenler, karakol kapısı nöbetinde öldürülen po- lis memuru. dağda vurulup dü- şen gerilla, dağda vurulup dü- şen gencecik asker yüreğimi kanatıyor. Biri ötekinden daha az değil. POLİTİKA GU1NLÜGU HİK31ET ÇETİNKAYA YemezlerL. Şerıatçı tosuncuklar son günlerde sapla samanı birbirine karıştırıp çığlık atmaya başladılar: "Darbe geliyor, darbe!.." Şevki Yılmaz, Batman'da "Ben Hizbullahım" di- yor, sonra ayakkabılarını çıkarıp masanın üzerine tü- neyip haykınyor: "Medya çatlasın patlasın, ben Hizbullahım!.." Yılmaz, Reha Muhtar'ın karşısında gözlerini aça aça konuşuyor. Muhterem, Kuran'dan ayetler oku- yor, Hizbullah'ı anlatıyor. Zaten bunlar sıkışınca Kuran'a sığınırlar, yani ta- kıyyeyaparlar... Hizbullah adlı terör örgütünün eli kanlı çeteleri ken- dilerini nasıl tanıtıyor?.. Şöyle: "Biz Allah'ın askerleriyiz..." Afganistan, Cezayir, Mısır, Sudan'da insanları öl- düren şeriatçı terör örgütleri, bu eylemleri İslam adınayaptıklarınıaçıklamıyorlarmı?Türkiye'dekilB- DA-C, Hizbullah. Islami Hareket gibi eli kanlı şeri- atçı terör örgütleri her eylem sonunda "Biz her şe- y'ı İslam adına yapıyoruz" demiyorlar mı? Acaba RP Rize Milletvekili Şevki Yılmaz, Bat- man'da "Ben Hizbullahım" derken kimlere mesaj verdi? Özetle anlatalım: Hizbullah adlı şeriatçı terör örgütünün tohumu 1980'li yıllarda Batman'da atıldı. Birınci Islami Ha- reket Davası ise 'oto hırsızlığı' ile ortaya çıkmıştı. Islami Hareket. Hizbullah'ın birkoluydu. RP Batman Belediye Başkanı Salih Gök'ün oğlu Kudbettin Gök, bu 20 kişilik islamı Hareket Örgütü sanıkları arasında bulunuyordu. Şu anda tutuklu bulunan Kudbettin Gök ve arkadaşları, İran rejimi karşıtı Go- lizade, Gorbani ile Turan Dursun, Çetin Emeç, Sinan Ercan cinayetlerıni işledikleri savıyla yargı- lanıyoıiar. Bilindiği gibi islami Hareket Örgütü; adam kaçırma, banka soygunu, oto hırsızlığı, gasp, sah- tecilik gibi eylemlerden sorumlu tutuluyor. Islami Ha- reket'in kilit isimlerinden İrfan Çağıncı ise bir sü- re önce yakalanmış ve tutuklanmıştı. • • • Refah Partisi bugün DYP ile birlikte iktidardadır ve "Faiz haramdır" diyenler, avantayı, faizi körük- leyenlerdir... Şu anda enflasyon yüzde 80'lerdedir, ekonomi al- lak bullak olmuş, her şey dövize endekslenmiştir... Böyle olunca ne yapacaktır Refah? Ekonomiyi düzeltemeyen, yoksulu daha yoksul, varsılı daha varsıl yapan 'adı7 düzen' kandırmaca çıkınca. 'zulüm tellallığı' yapanlar. yarasalar gibi or- talıkta dolaşmaya başladılar. Ben bunları televizyon ekranlarında izledikçe, ga- zetelerde yazdıklarını okudukça şöyle diyorum: "Vay uyanık şeriatçı tosuncuklar vay!.." Şeriatçı tosuncuklar, bir yandan ekonomiyi batı- rıp öte yandan örgütlenirken bağırıyorlar: "Darbe geliyor, demokrasiye sahip çıkalım..." Tam 70yıldırharpokullarının, askeri liselerin. üni- versitelerin açılış törenlerinde laiklik üzerine konuş- malaryapılır, Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu 'çağdaş demokratik Cumhuriyet'm korunup kolla- nacağı açıklanır... Bizim medyamız bu yıla dek bu tür konuşmala- ra hiç yer vermez. televizyonlar bu haberleri gör- mezlerdi... Genelkurmay Başkanı Orgeneral Ismail Hakkı Ka- radayı 'kuşkuları'n aktarınca şeriatçı kesim kıya- meti kopardı. Oysa eskı Genelkurmay Başkanı Do- ğan Güreş Paşa. DYP'ye 'teslim olmadan' önce Fatih'te dolaşan sarıklı entarili yerli malı mollalan Cum- huriyet savcılarına ihbar edıp şöyle dememiş miy- di: "Polis ve Cumhuriyet savcılan bu yobazlan niçin görmüyor?.." Herkes rahat olsun, darbe filan olmaz!... Ama şeriatçı kuşatma böyle devam ederse. de- mokratik güçler uyanmazsa Cezayir'de Afganis- tan'da yaşananlar Türkiye'de de yaşanır... • • • Refah Partisi ve şeriatçı tosuncuklar 'dini siyase- te ve ticarete' bulaştırdıktan sonra şimdi de şunu gerçekleştirmek peşindedirler: "Askeri darbe olsun... Böylece ilk seçimde yüz- de 60 oyla tek başımıza iktidara gelir, istediğimizi yaparız.." RP'nin oyları yüzde 20'nin altına düşünce, bu formülü uygulamak için kollan sıvamışlar... Yemezler bunu tosuncuklar yemezler! Sen Batman'a gidip Hizbullah'ın en güçlü oldu- ğu yerde "Sen Hizbullahım" diye haykırıp, sonra da Kuran'dan ayetler okuyacaksın!.. Sonra ne yapacaksın? Medyayaçatacaksın: demokrasiden, insan hak- larından, yaşama hakkından söz edeceksin! Sevsinler seni şeriatçı tosuncuk! Sen akılk, herkes aptal! Yemezler!.. • • • Kocaeli'nin Yuvacık kasabasının Kazandere Kö- yü'nde şeriatçı bir örgüt yakalandı. Sanıkların üze- rinde tabanca, bir uzun namlulu silah. bir kasatu- ra. 28 mermi ve örgütsel doküman ele geçirildi. Yakalanan 35 kişi. üniversite öğrencisidir. Bu ki- şiler köydeki evde kalıyorlar. Ancak dün bu kışiler serbest bırakıldı. Deniyor ki: "Bu örgüt militanlan, Adalet Bakanı Şevket Ka- zan'/n buyruğuyla serbest bırakıldı. Çünkü Kazan, Kocaeli RP milletvekilidir..." Sayın Adalet Bakanı. açıklama bekliyoruz... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (« Planet.com. TR Romanlarınız ye ansiklopedileriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04 KLÇLKÇEKMECE 1. ASLİ\ E HUKLTK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1996 940 esas Davacı Nıhat Taşkın v ek. tarafından davalı Gabnela Taş- kın aleyhine açılan boşanma davasında: Yukanda adı geçen davalı Gabnale Taşkın adına çıka- nlan tebligat bilatebliğ ıade edildığı. yapılan zabıta araş- tırmasında netıcede davalının yıırtdışında Romanya'da olduğu açık adresinın tespıtine ımkân olmadığından. adı geçen davalının duruşma günü 21.11.1996 tarihinde sa- at 09.30'da bizzat duruşmada hazır bulurtması veya ken- disinı bir vekılle temsiİ ettirip dıyeceklerini bildirmesi- ne, aksi takdirde usulürt 377 ve müt. maddesı gereğince duruşmanın aıyabında yapılacaaı de\am olunup sonuç- landınlıp ılan olunur. 24.9.1996" Basın: 109266
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle