Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19EYLUL1995SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
tşçi grevlerinin başlamasma 48 saat kala Türk-tş'i ziyaret eden CHP lideri Baykal 'yumuşaym' mesajı verdi
6
Her isteğmiziyapamayız'ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Hükümet. yüzbin-
lerce işçinin grevine 48 saat
kala ücret anlaşmazlığını gi-
dermek için resmen bir adım
atmazken: CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal, Türk-lş'i
zıyaret ederek işçiye yumu-
şama mesajlan verdi.
Türk-tş Genel Başkanı
Bayram Meral de Başbakan
Tansu Çiller'in ışçiyi tanıma-
diğinı vurgulayarak "Dileriz,
elinde oynadığı şeyin euna de-
ğil, bomba olduğunu, o bom-
ba patlamadan öğrenir" de-
dı.
CHP lideri Baykal, yann
başlayacak grev ler öncesin-
de. Türk-lş'i ziyaret ederek,
Başkanlar Kurulu toplantısı-
na katıldı.
Türk-îş Başkanı Bayram
Meral'in çağnsı üzerine
Türk-tş'e gelen Baykal. sen-
dikacılardan eylemler konu-
sunda CHP'ye "kredi açma-
lannı* isteyerek "Sızisağdan
koparmaya çaHşıyoruz*'dedi.
" Sendıkacılara. u
SSz
CHP'yi (Kurultay) basma-
yıp. kimi basacaktınız? Başka partiyi
bassaydınız,gÖnül koyardım"diye sesle-
nen Baykal, "mali istikrarsağlamayadö-
nük politikalar ile topiumsal dengeyi sağ-
iamaya dönük politikalar arasında opti-
nrum dengeyi sâğlamakgerektiğinr vur-
guladı.
Işçilere verilmesi öngörülen ücret ar-
tış oranlan konusunda resmi bilgilere sa-
hip olmadığını ifade eden Baykal, yüz-
de 5.4 oranındaki ücret artışı karşıstnda
alınan grev uygulama kararlannın erte-
lenmesine karşı olduklannı, ancak *ya-
sal şarüann gerektirmesî durumunda'"
grevlerin ertelenebileceğmi behrtti.
Baykal, işçiye yapılacak zam hesabın-
da, memur ve emeklilerin durumunun
DİSK. hükümeti suçladı
Birleşik
MetaPde
grev kararı
• Birleşik Metal-fş Sendikası Toplu îş
Sözleşmesi Daire Başkaru Kemal
Daysal, kamu sözleşmelerinin
tıkanmasından siyasi iktidann sorumlu
olduğunu belirtti.
tSTANBUL/ANKARA- DlSK'e bağlı
Birleşik Metal Işçileri Sendikası, Sağhk Ba-
kanhgı'na bağlı 19 ıldeki 20 işyerinde grev
karan aldı. Türk-tş Genel Sekreteri ve Genel
Maden-İş Sendikası Genel Başkam Şemsi
Denizer de yaklaşık 40 bin maden işçisinin
yann greve çıkacağmı belirtti. Türkiye Şeker
Fabrikalan Anonim Şirketi'ne bağlı Sanm-
saklı Alpullu Tohum Üretme Çıftliği'nde ise
grev bugün başhyor.
Birleşik Metal-tş Sendikass Toplu \% Söz-
lpşmesi Daire Başkanı KemalDaysal yaptığı
yazılt açıklamada, kamu sözleşmelerinin tı-
kanmasından siyasi iktidann sorumlu oldu-
ğunu belirterek iktidan "dayatmacı" ve
"IMF'ye göbeğinden bağlı" olmakla suç-
ladı. IMF'nin koalisyon hükümeti aracılığıy-
la sunduğu dayatmalara boyun eğmeyecek-
lerini vurgulayan Daysal, "Grev ertelemeka-
ranna ne biz, ne de kamu emekçisi razı ola-
cakür. Tüm kamu işçileri haklı davalan için,
yoksulluğun pençesine düşmemek için, yan-
nı içinsonunakadar mücadeleedecektir" de-
di. Genel Maden-lş Sendikası Genel Başka-
nı Şemsi Denizer."Hükümet uyuşmazhğın
giderilmesi yolunda bir an önce harekete
geçmezse, çıkacak ağır farurayı ödemek
zorunda kalacaktjr" diye konuştu.
işçi ücretlerine zam konusunda hükümet ortakları uzlaşamadı
Hükümette işçiye zamkriziANKARA(CumhuriyetBürosu)-tşçi ücret-
lerine yapılacak zam konusunda hükümet or-
taklan arasında bir uzlaşmaya vanlamazken.
gözler koalisyonun geleceğmi görüşmek için
yann masaya oruracak Başbakan Tansu ÇUİer
ile CHP Genel Başkanı Deniz BaykaTa çevril-
di. Hükümet ortaklan arasında, işçiye önerilen
ücret konusunda görüş aynlığı yaşanırken, ta-
raflar. birbirlerini suçlamayabaşladılar. DYP'li
Tanm ve Köyişleri Bakanı RefaiddinŞahin. iş-
çi ücretleri için en az yüzde 15'lik artış öneren
ve bazı iş kollannda grev erteleme kararlannı
imzalamayan CHPTi Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakam Ziya Halis'i şov yapmakla suç-
ladı.
Koalisyonun DYP kanadının ısranyla işçiye
başta *smr" zam önerisi götüren, bunun kabul
görmemesi üzerine öneriyi yüzde 5.4'e çeken
hükümetin. bu konudaki tutumunu, Çiller-Bay-
kal görüşmesinden sonra netleştirmesi bekle-
niyor. CHP lideri Baykal'ın, Çiller'le yapacagı
görüşmeye kadar, bakanlanna "Hiçbir grev er-
teleme karanna ünza atmayın" uyansında bu-
lunması ve işçi konfederasyonlan ile görüşme-
ler yapması DYP kanadını rahatsız etti. DYP
kurmaylan. konunun, iki liderin görüşmesi sı-
rasında gündeme geleceğine dikkat çekerek
"Aneak,1îaykal işçiler için çok yüksek bir öne-
ride bulunursa bu kabul ediimez" görüşünü di-
le getirdiler.
DYP'li Devlet Bakanı Esat Kıratlıoğlu, işçi
ve memur ücretleri arasında büyük "•uçurum"
bulunduğunu savunarak, *Bir kere üeret ada-
leti sağlanmalı. İşçi meselesinin. Başbakanımı-
zm, Saym Baykafla yapacagı görüşmede gün-
deme geleceğıni sanıyorum. Ama ekonomik
dengeleri sarsacak. bütçe>i altüstedecekbir öne-
riye D\'P ona> vermez*1
diye konuştu.
CHP'li Devlet Bakanı Onur Kumbaracıba-
şı ise işçi ile memur arasında "ücret adaletsiz-
liğT olduğu gerekçesiyle iki kesimin karşı kar-
şıya getirilmek istendiğini belirterek. şunlan
söyledi:
"Memıının durumu çokkötü, işçiye bir şey
\ereme\iz" kıvaslaması çok \anlis. Her iki ke-
simedeyaşam se\ i>esiniyüksettecek öiçüdezam
yapdmâu. Ama tabii ki ekleki kaynaklar kısıtlı,
bunu da biByonız. 'işçiye talep ertığı kadar ver-
memiz mümkün değil. ona vereceğimızin bir
kısmını memuraverelim' mantığıdoğrudur. A-
ma o da sovlenmiyor. Menıura mutlaka destek
sağlanmalı, ama işçinin de durumu düzeitilme-
li. Birini, diğerine karşı oynamak doğru değil"
dedi.
DYP'li Tanm Bakanı Refaiddin Şahin ise
Cahşma Bakanı Zıya Halıs'in. Tanm İşletme-
leri işyerlerinde greve destek \ermesini eleştir-
di.
Şahın. Türkiye'nın çok önemli bir noktadan
geçtığini. ancak Halis'in şov yaptığını öne sü-
rerek "Çalışma Bakanı, devlete karşı gömlek
giymiş, ha>al görii\or. Be>u? gömlegi giyip ora-
da şov yapıyor" dedı.
da dikkate alınmasmın önemine değine-
rek "Türkiye'nin önünde bir mescle var.
Aldık, verdik, demagojik teferruatla bir
yere bağiamak uygun, doğru değildir"
dedı.
Kamu işveren sendikalannm toplu-
sözleşmelerin bitirilmesi konusunda iyi-
niyetli bir gayret ıçinde olmadıklannı sa-
vunan Baykal, şöyle konuştu:
•*Bunu. sosyal demokrat bir parti ola-
rak içimize sindiremiyornz. Öyle zanne-
diyorum ki bu ruh halinin bir değeri var-
dır. "Hadi canım sen de. Biz çok gördük*
tavnnagirerseniz, çok dahakötüsüne ra-
zıolmak /orunda kalırsmız. Her istediği-
nizi aynenbizim yapmamızı beklemeyin.
Öyle olursa. sendikacı ile politikacı ara-
sında ne fark kalır? "
Ne istenirse onu veren bır sosyal de-
mokrat görüş sahibi olmadıklannı vur-
gulayan Baykal, "Emek mücadelesinde
herkes kendi bağnazlığını bir kenara bt-
rakmalı" dedı.
Ücret artışının getireceği ekonomik
yükümlülük konusunda farklı rakamlar
telafFuz edilmemesi gerektiğine dikkat
çeken Baykal. sendıkacılara, "Kendimi-
zi, size karşı sorumlu, dert çözmekle yü-
kümlü görüyoruz. Sizi sağdan koparma-
ya çahşıyoruz" dedi.
Türk-lş'e, grevlerin ertelenmemesi
konusunda güvence vermeyen Baykal,
sendikacıların "Geriye sayım başladı.
Hükümetle mi halledeceğiz, sizinle mi?
Evvela hükümet mi, bizim konumuz
mu?" sorulanna, "Evet" dıyerek. \anıt
vermektenkaçındı. Baykal. yann Başba-
kan Çiller'le yapacagı görüşmede. ücret
zammınm da elc alınacaöını belirtti.
Merat, serfleşü
Türk-İş Başkanı Meral de Başbakan
Çiller'in 65 milyonun temsılcisi olan ış-
çıleri muhatap almamasını eleştirerek
"65 milyonun temsılcisi, Sait Halim Paşa
yalısında toplananlar değildir. Başba-
kan'ın, sermayenin sorunlannı çözmek
için yaptığı topiantıyı, bu kitleyle de yap-
masınıbekliyoruz. Vapaına/sa.biz, kitte-
yi onun ayağına götürecegiz" dedı.
Çalışma Bakanlığf nca yapılan mali-
yet hesaplamasınm. kamu iş-
veren sendikalannm hükü-
meti yanılttığının göstergesi
olduâunubelirten Meral. "20
eylülden 25 eylüle kadar 300
bini aşkın işçimiz greve çıka-
caktır. Vetki sorunlan nede-
niyle sözleşmesi geciken sen-
dikalanmız da hızla işlomleri
tamamlayacak >e grevcileri-
mize katılacaktır" dedı.
Türk-lş Başkanlar Kuru-
lu'nun, toplantı sonrasında
yayımladığı bildiride. grevle
ilgili şu kararlann alındığı
bildırildi:
"Türk-İş Başkanlar Kuru-
lu,toplusö/.leşmeleriimzalan-
mış işçilere, gre% yasağı kap-
samındaki işçileri \e işyerle-
rinde yasa gereği gre\e katüa-
mayan işçileri, gnr»ei işçilerie
etkin bir biçimde dayanışma
içinde olmaya da\et etmekte-
dir. Türk-İş Başkanlar Ku-
rulu. kamu kesimi toplu-
sözleşme grubu içinde gre\
yasağı kapsanıında olan iş-
yerlerinde çalışan işçilerin
20 eylül günü bir gün üre-
timden gelen güçlerini kul-
lanma kararını uygun bulmaktadır.
Grev yasağı kapsamındaki işyerlerin-
de çalışan işçiler. grev lerin sürmesi du-
rumunda, desteğini çeşitü eylem bi-
çimleriyle sürdürecek, sürekli eylem-
lilik içinde olacaktır. Grev yasağı kap-
samındaki işyerlerinin toplusözleşme-
lerinin Vüksek Hakem Kurulu'nca
görüşülmeye başlanması durumunda,
Yüksek Hakem Kurulu'nun önünde
etkili gösteriler düzenlenecektir."
Bildiride. grevcilerin eş ve çocuklan-
nın da eylemlere katılımının sağlanaca-
ğı belirtilirken, Türk-lş Başkanlar Ku-
rulu'nca daha sonra belırlenecek bir ta-
rihte grevci ışçilenn Ankara'ya gelece-
gı belirtildi.
Boğaz'ın güzellikierine, "Beton y ıgmıan sci
k G ö k d l l r i h k l d B ğ '
i" diye üzülıneveceğiz*ür» lrr\lnıxrr«* ğ g g ^ y ğ
Çr U
l ' *VUKliyUI a r t
ık. Gökdelenlerin arahklanndan Boğaz'a bakmak bfcridahaçokse-
\indirecekbelki.Belki de "Boğaz'ı uzaktan sevmek, sevgilerin en güzeli olacak." Çünkü, İstanbul Boğazı bo-
ğuluyor, petierin, torbalann. çöpün arasında. Ve yakına geldi^mizde, çığlıklan du\inamak için Boğaz'ı,
gökdelenlerden. balkonlardan izleyeceğiz. O, bizim umarsı/lığımıza kızacak. Boğaz'u eüerimizie boğacağız,
daha çabukölmesi ve acı çekmemesi için». (Fotoğraf: ERZADE ERDEM)
350 bin aboneye hizmet veren kablo TV'deki düzenlemeler tepkilere neden oluyor
Kablolu TV'de sorunlar bitmiyor
FİGENYAMK
Türkiye genelinde yaklaşık 350 bin abo-
neye hizmet veren kablo TV yayın şebeke-
sinde sorunlar bitmiyor. Abonelerine klasik
ya da uydu anteni kullanmadan çok sayıda
yerli ve yabancı TV ile radyo izleme ve din-
leme olanağı veren kablo-TV şebekesinde
son günlerde sıkça yaşanan düzenlemeler,
abonelerin tepkilerine neden oluyor.
Yeni düzenlemeyle kablo-TV yaytn şe-
bekesine alınan Kanal 7 ve Medya TV gibi
yerli kanallar yüzünden F 20 bandı içinde-
ki kanallann yerlerinde değişiklikler yaşa-
nırken bazı yabancı kanallar da bu bandın
dışma kaydınlıyor.
Telekomünikasyon grup başmühendisli-
ğinden söz konusu şikâyetler üzerine soru-
lanmızı yanıtlayan bir yetkili, yönetmeliğe
göre yerli kanallar öncelikli olduğu için bu
• Yeni düzenlemeyle kablo-TV yayın şebekesine alınan Kanal 7 ve
Medya TV gibi yerli kanallar yüzünden F 20 bandı içindeki
kanallann yerlerinde değişiklikler yaşanırken bazı yabancı kanallar
da bu bandm dışma kaydınlıyor.
türuygulamaya gidilmesinin doğal saytldı-
gını açıkladı.
Türkiye genelinde sayılan 350 bine ula-
şan aboneye daha iyi hizmet verebilmek için
yayın şebekesine alınanyerli kanallann abo-
ne ücretine ihtiyaç duyduklarını belirten
yetkili. şöyle konuştu:
"Kablo TV yayın şebekesinde yerli ve ya-
bancıyayın veritiyor. TRT veyabancı kanal-
lar hariç 15 yerli kanal, Telekomünikasyon
AŞ'ye ayda 196 milyon TL ücret ödüyor.
Yönetmeliğe göre öncetik,yerli kanallann.
Burada tüketici hakkına saldın diye bir şey
sözkonusu değü Sözleş.me, bu hakkı PTT'y^
bırakmış durumda. Buna göre üst banttan.
F 2O'ye kadar veriliyor.
Her yerli kanal müracaat ettiğinde boş y-
er varsa o yayına alınıyor. Son çıkan TV'ler-
deki Hiper s"bandı ile bütün yabancı kanal-
lar izlenebiliyor. Eski telev izyonlar içîn Hi-
per S bantlı tuner takılıyor (Maliyeti yakla-
şık 2-2.5 milyon TL). Son dönemde Anka-
ra'dan yayın yapan Medya T\' gelince İtal-
ya 5 kanala çıktı. İtatya 5. ay sonuna kadar
tekrar verilecek."
Aynı yetkili, geçen hafta içinde Türkiye
Elektrik Kurumu'nun (TEK) çahşmalan
nedeniyle Gayrettepe'den yayın yapan kab-
lolu TV yayın şebekesi de hizmet vereme-
diği için Gayrettepe. Etiler \ e Mener'de ya-
yınlann izlenemediginı ifade etti.
§a anda •videopleser'la bırîıkte kablo TV
yayın şebekesınden yayını verilen TV ka-
nallan ise şöyle sıralanıyor:
TRT 1. TRT 2. TRT 3 (European Busi-
nessNevv iledönüşümlü)TRT4(3 SATdö-
nüşümlü), TRT-1NT (Emirates Dubai TV
dönüşümlü).
HBB. Kanal 7. Shovv TV. Kanal 6, Kanal
D. BBÇ. SAT 1 RAI LWO (tnterstar genel
müdürlük emriyle çıkarıldıgı için onun ye-
rineahndı).CNN.ClNE5.atv,
Flash. Eurosport, Samanyolu. TV 5 (Eu-
rope). Number One. Kral TV. TGRT. İtalıa
l. MTV. Pro 7. RTL, Medya TV. Super
Channel.TVEveETV
Yıl sonuna kadar da Satel 2 ve bir yaban-
cı kanalla bırhkte bu sayı 35'e ulaşacak.
7 DLAN
T.C.
İZMtR8. SUUIHUKUKMAHKEMESİ
DosyaNo: 1995/574
Davacı A. Cemal Öksüzoğlu tarafından davalılar Erdm Gültekin ve Semıh Aktaş aleyhine açılan alacak davasmda:
Aşağıda açık kimliklen ve adresleri yazılı davahlann adreslen davetiye tebliğıne ve zabıta tahkikatına rağmen adres-
leri tespit edtlemediğınden. dava dilekçesi özü ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştır.
Davalılar Erdin Gültekin ve Semih Aktaş'm davacı evınden bir adet öze! Tokai marka çakmak çalındığını ve dava açıl-
dığını, davahlann suçlannı ikrar ettıklenni ve çalman mahn değerinin davahlardan tahsiline karar verilmesi istenilmış
olup, davahlann duruşma günü olan 11.10.1995 günü saat:9.45'te duruşmaya gelmesi. ıbraz etmek ıstediği belge varsa
duruşmadan önce ıbraz etmesi, duruşmaya gelmediği takdırde duruşmanın gıyabında yapılacağı hususu davetiye yerine
tebhğ olunur. 11.9.1995
Davahlar. 1-Erdın Gültekın-914, Sokak No:22/A Şirinyer-Izmir ' .
2- Semih Aktaş-343. Sokak No:34 $irinyer-tzmir
Basm: 41734
NEVŞEHtR ŞULH HLKUK
HÂKİMLİĞİ
EsasNo: 1995 394
Davacı Halıl Sütsever tarafından dav alı Sıddıka Anı hak-
kında açılan ipoteğin kaldırılması davasının vapılan duruş-
masında verilen ara karan uvarınca. Nevşehır ıli Merkez
Cumhuriyet Mah. 1. mmtıka Ivrişharkı mevkiındekain 19.
M.l pafta. 2503 ada. 2 parselde kavıth taşmmaz üzerine
450 000 -TL ıpotek tesis edılmiş. ipoteğin kaldırılması da-
va^ı açılmış. ancak vapılanbutûn araştımıalara rağmen da-
valt Sıddıka Anı'nın açık adresı tespit edılememış olmak-
la. gazete ılanına karar verilmıştır.
Davalı Sıddıka Anı'nın durustna günü olan 18.10.1995
günü saat.09.00'da mahkememızde hazır buiunması veya
İcendısını bır vekılle temsıl ettırmeM, aksı takdırde kararın
yokluğunda bıtırıleceğı ilan olunur. 6.9.1995
Basın. 41629 '
TGS'den acıklama-.
Düşünceyi
sınırlayan
yasalar
kalkmalı
İstanbul Haber Servisi-
Türkiye Gazeteciler Sendı-
kasi (TGS) Genel Kurulu,
yeni yönetim kuruluna.
u
ba-
sın yayın kuruluşlarının
farklı alanlardaki ticari çı-
kaıiar içinkullanılmasını en-
gellemek iizere girişimlerde
buiunması'' önerisinde bu-
lundu.
TGS'nin geçen hafta sonu
toplanan 14. olağan genel
kurulu, seçılen yeni yönetim
kuruluna bir dizi öneri sun-
du.
Konuya ilişkin. TGS tara-
fından yapılan yazılı açıkla-
mada. 12 Eylül hukukunun.
toplumun tüm alanlannda
olduğu gibi basın sektörün-
de de olumsuzluklara neden
olduğu belirtildi ve bu olum-
suzluklann ortadan kaldınl-
ması için gerekli çabanın
sarf edilmesının bir zorun-
luluk olduğu kaydedıldı.
Açıklamada, düşünceyi sı-
nırlayan yasalann kaldtnl-
ması için çaba harcanması
ve Türkiye'nin düşünce su-
çu ayıbından kurtanlması
gerektığı vurgulandı.
Güneydoğu sorununun
daha fazla kan dökülmeden
çözümlenmesi için çaba har-
canması gerektiği ifade edi-
len açıklamada. sorunun
ekonomik boyutunun da
dikkat çekıci olduğu, Gü-
neydoğu 'da yaşanan olaylar
nedeniyle harcanan kaynak-
lann çahşanlann hak kayıp-
lanna neden olduğu belırtil-
di. TGS Genel Kurulu. yeni
yönetım kurulundan basın
yayın kuruluşlannın farklı
alanlardaki ticari çıkarlar
için kullanılmasının engel-
lenmesi amacıyla girişim-
lerde bulunmasını ısterken,
aynca şu önerileri de sırala-
dı Basın sektöründe taşe-
ronlaştırma, çahşanlar için
büyük tehlike oluşturmak-
tadır. TGS'nin ban gazete-
lerdeki yetkisinin düşmesine
neden olan bu gelişmeye
'dur' denmelidir.
TGS, önümüzdeki dö-
nemde ekonomik hak müca-
delesiyle sınırlı sendikacılık
anlayışını bır kenara bıraka-
rak daha genel ve aktif bır
mücadele içine girmelidir.
Sorunlann çözümü. genel
ve politik bir mücadele çiz-
gisini gerektirmektedır.
TGS, gazetecilerin üret-
tikfcri haberlerin birden faz-
la yayın organında kullanı-
mınıönlemekamacıyla çalış-
ma başlatmalıdır. TGS. özel
radyo ve telev izyonlann ga-
zetecilık işkolu kapsamına
alınabilmesi için çalışma ya-
pılmalıdır. Sendikanın ör-
gütsüz gazete, dergi. ajans.
radyo ve telev iz\ onlarda ör-
gütlenmesi için girışimlere
başlanmalıdır.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Meydanı Boş Bırakmamak
Kimi yazılı ve görüntülü kitle iletişim araçlannda kö-
şeleri tutmuş olan ve kendini, kimi zaman 2. cumhu-
riyetçi, kimi zaman özgürlükçü, kimi zaman sosyal
demokrat, kimi zaman insan hakları savunucusu sa-
yan bir "garip fa/fe"nın "saçmalamalannı". aradası-
rada yanıtlamak zorunda kalıyorum. Bazı dostlanm,
"Boşuna uğraşma" diye karşı çıkarlar buna; "Onla-
nn okuyuculan zaten seni okumuyoriar. Kaldı ki; sen
ne yaparsan yap, onlann kafalarını değiştiremez-
sin."
Elbette haklılar. Onlar milyonlarca ınsana sesleni-
yorlar, ben bir avuç insana sesimi duyurabilıyorum.
Ama ben bu yazdıklarımı "belge olsun" diyeya2iyo-
rum, "rneydanı boş bırakmarnak için" yazıyorum.
Günü geldiği zaman burunlanna sokmak için yazı-
yorum. Yoksa ne bu "fa/fe"nin kafalarını düzeltmek
gibisinden bir beklentim var ne de kimseyle alıp ve-
remediğim hertıangi bir şey.
Bunlardan biri geçen günlerde çok satan renkli bır
gazetedeki köşesinde, Roma'nın kuruluşunu İÖ
7000'lere indirerek "Orhun kitabelehnin İS 732'de
yazıldığından" bahisle Batı uygartığıyla aramızda
8000 (sekizbin) yıllık bir mesafe olduğunu ileri sür-
müş ve bugünkü "hal-i pürmelâlimizi", bu uygarlık
farkına bağlamıştı.
"Insaf Yahu" başlıklı bir yazıyla bu "bilgisizliği" dü-
zeltmeye çahştım. İnsan biraz utanır ve kırar baca-
ğını oturur. Hayır, bir de yazımı yanıtlamaya çabala-
mış...
Her satır ayn bir "saptırma" çabasıyladolu.
"Eleştirisini de bütün akademikzarafetiyle 'çüş' di-
ye betirtmiş" diyor. Aslındabelkı "çüş" denilmesi ge-
rektiğini kendı de anlamış, ama ben "çüş" demedim.
''Çüş dememek ıçin, •insafyahu...'dıyorum"dedim.
İkisi o kadar farklı şeyler ki. Ama kim anlayacak?..
Bu "muhterem" tüm yazısını bu nokta üzerinde
kurduğunu unutmuş gıbı, kendini şöyle savunuyor:
"700 yehne 7000 olduğunu söylemişirn. Sonra ken-
di yaptığım rakam hatastna takılarak yazının içinde
bunu bir kere daha tekrarlamışım..."
Daha sonra ekliyor. "... Şimdi bu rakam hatasını
düzelterek yazıyı bir daha yayımlıyonım. Bakahm bu
hata yazının dokusunu, anlamını, söylemek istedi-
ğini bozmuş mu?.."
Eğer 7000 yıllık bir hata, bir yazının "dokusunu",
"anlamını" ve "söylemekistediğini"degiştirmiyorsa;
o yazının dokusu ve anlamt bozuk demektir. Söyle-
mek istediği şeyın, yaztnın temel dayanağı ile ilgisi
yok demektir. Ama bu kendi sorunudur.
Kaldı ki "bu dehşet vehci cehalet", yazıda bir ke-
re daha değil, bırkaç kere daha yınelenıyor. Ama bu
"muhterem" meseleden öylesıne "bihaber" ki; ne
yazdıgının farkında değil. Ya da insanları "kandıra-
cağını" düşünüyor. Ve (sözde) rakamları düzelttikten
sonra bıle"... Dokuz-on bin yıllıkyazı tarihini ırkçı bir
inatta bin üç yüz yıla indiren bir toplumda..." diye-
rek, aynı "körinat ve bilgısizliğini" sürdürüyor.
Ama bence yazının en "güzet" yeri, beni yeterin-
cearaştırmayapmamaklasuçlamasıolrnuş:"... Ana
Britannicaansiklopedisinin 'yazı' maddesinebirgöz
atarsa, daha sonra 'çivi yazısına' dönüşecek ilk ya-
zı örneklerinın MÖ 8000yıhndan sonra Sümerler ta-
rafından kullanıldığının belirtildiğini görecek..."
Atalanmız "Herkörsatıcının birkörahcısı olur" de-
miş. Ne kadar doğru. Gerçekten Britannica'da öyle
yazıyor. Artık kim yazmışsa ya da çevirmişse o da
"uçmuş". Zaten eğer bu "muhterem" üşenmeyip
aynı ansiklopedinin "Sümerler" maddesine baksay-
dı, Sümerlerin tarih sahnesine çıkışlannın İÖ 3000'ler-
de olduğunu görürdü. İÖ 8000 nereden çıktı? Bilim-
sel olmanın en basit koşulu, belli bir konuyu birden
çok kaynaktan araştırmak değil mi?
Şu anda karştmda "uygarlık tarihi" ile ilgili en az
on kitap var. Ve hepsinde aşağı-yukan aynı şey ya-
zıyor.
İÖ 8000'ler "yiyecek üreten ekonomi" devridir ve
Morgan'ın "barbartık dönemi" dediği dönemin ayırt
edici özelliğidir ve en basıt biçimde arkeologlann
"neolitik çağ", yani "yeni taş devri" dedikleri devir-
letemsil edilir (Childe, s. 22).
Kaldı ki; bu "muhterem", Roma ile Orhun abide-
leri arasındaki 8000 (!) yıllık farkın bizimle Batı uygar-
lığı arasında mesafe olduğu iddiasıyla yazısını kale-
me almış. Oysa ki; ne ilk "id&ogram" (şekle daya-
nan) yazının mucidi olan Sümerler ve Mısırlılar ve ne
de ilk alfabeyi oluşturmanın onurunu taşıyan Feni-
keliler; coğrafi olarak Batılıdırlar.
Doğrusu Şemsettin Günaltay hocamız gibi, Sü-
merlerin Orta Asyadan geldiklerini (Yakın Şark, s.
396 vd.) düşünmesem bile, Sümercenin "Indoger-
men" dillerinden biri olmadığına eminim.
Biraz çalışmak gerek. Bir ansiklopedinin, kim ol-
duğu belirstz bir yazan tarafından yazılan ve ne ol-
duğu belirsiz biri tarafından Türkçeye çevrilen bır
maddesinetakılmak yerine, bu konudaki ikinci el re-
feranslara bakmak bile yeter. Aynca temel kitsplara
ulaşmak da çok zor değil. Örneğin Morgan'ın -'Eski
Toplum"unu Ünsal Oskay kazandırmış dilimize. Pa-
yel yayımlamış. Açarsınız, okursunuz. Ve böyle saç-
malamazsınız...
Batı karşısında bu kadar "ezilmek" anlamsız birta-
vırdır, Hele analizinizde 8000 yıllık bir tarih hatası ya-
par ve bunun, düşüncelerınizin "dokusunu" değiş-
tirmediğini görürseniz, bence ilk yapmanız gereken
şey, "Ben ne yapıyorum?.." diye düşünmeye baş-
lamak olmalıdır.
Bilesiniz, sizlere meydanı boş bırakmayacağız.
DUZELTME
• Emekh elçi V^-uz Gör'ün dünkü 2 sayfamızda
"Ucuz şöhretten kaçınalun..." başlıklı yazısında kimi
dizgi yanlışlan yer almıştır. "Bosna-Hersek-Zegovina"
ibaresi "Bosnia-Herzegovina"*. alt paragraftaki ilk
cümledekı "bulunuy^rdu" kelimesi de
"bulunmuyordu" olacaktır.
İzleyen paragraflann ilk cümleleri de şöyledir: "Üç
yıldır sürüp giden vahşi çatışmalarda en çok zarar
gören unsur Boşnaklardır." •"İtalya'daki uçaklarunız,
ihtilaf bölgesindeki askeri birliğimiz, Adriyatik'teki
savaş gemimizden başka oraya ulaşan ve bazen adresini
şaşıran yardımlanmız. hiçbir Müslüman ülkenin
ilgisiyle ölçülemez.'* Düzeltır, özür dılenz.
Sevgili Arkadaşımız
Zeynep Tül Akbal Sualpin babası
ÖZNUR AKBAL'ı
kaybettik. Kendısine ve ailesine
başsağhğı dileriz.
TİHV (Türkiye İnsan Hakları Vakfı)
İstanbul Çalışanları