18 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8TEMMUZ1994CUMA 8 DISHABERLER GJlfrika'da çaflşma:11ölü • JOHANNESBURG (AA) -GüneyAfrika'nın Johannesburg kentinde öncekı gün sılahlı kişilerin üç arabaya ateş açmalan sonucu çıkan çatışmada 11 kişinin öldüğü bildirildi. Polis tarafından yapılan açıklamada, olayın Johannesburg'un doğusundaki Katlehong'taki bir yolda meydana geldiği ve çatışmada 30 kişinin de yaralandığı kaydedildi. Atina'daTûrk uçagı endişesi •ATtNA(AA)-ABD yönetiminin, Türkiye'ye 10 adetKC-135tipitanker uçağı verümesine ilişkin planı, Atina'da tepkı ve endişeye yol açü. Yunan Genelİcurmay Başkanlığı, ABD'nin tanker uçak tahsisi karannın, Türkiye'ye özellikle Balkanlar ve Ortadoğu ile Kafkasya gibi hassas bolgelerde "etkinlik kazandıracağı" görüşünde. denetjm • KUVEYT(AA)-Irak'm kitle imha silahlannı yok etmekle görevli BM Ozel Komisyonu Başkanı Rolf Ekeus, Irak'ın silah programlan için denetim mekanizmasının eylûl ayında hazır olacağını bildirdi. Irak hükümetinin, komisyon tarafından silah programlanna ilişkin olarak istenen bütün bilgileri hala vermediğini kaydeden Ekeus, eylûl ayında Bağdat'a yenibirziyarette bulunacağını açıkladı. İngüizordusu tojman satıyor •LONDRA (AA) - İngiltere Savunma Bakanlığı, vergi yükûmlûlerine çok pahabya mal olduğu gerekçesiyle general ve amirallerin oturduğu lüks lojmanlann satılmasına karar verdi. Lojmanlann satılması tartışması, Hava Kuvvetleri Personel ve Eğitim Dairesi Başkanı Korgeneral Sir Sandy Wılson'ın Cheltenham kenti yakınlanndakı lojmarunın perdelerinden haülanna kadar tüm mobilyanın yenilenmesinde bakanlığın belirlediği bütçenin dışına çıkılması ile başlamıştı. TüPkelebaşı yakalandı• WIESBADEN(AA)- tsviçre ve Alman polisinin ortak çalışması sonucu, Almanya'nın Kassel kenti yakınlanndaki bir otoyolda 2 İcamyonda 60 kilo eroin ele geçinldi. Alman polisi uyuşturucu şebekesinin elebaşı olan 41 yaşındaki Türk vatandaşını da Frankfurt'taki lüks bir otelde 1 milyon mark ile yakaladı. Federal Kriminal Dairesi Basın Sözcüsü Hans-Georg Fuchs, bugün yapüğı açıklamada, olayla Ugili olarak Isviçre'de 9, Almanya'da 5 Türk vatandaşmın tutuklandığını belirtti. Eşine tecavüzûn cezası 6 yi hapis • LONDRA (AA)- Ingiltere'de kansına bıçak zoruyla tecavüz ettiği belirlenen bir kişi, altı yıl hapis cezasına mahkum oldu. Old Bailey Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki karar duruşmasında, kimliği açıklanmayan 38 yaşındaki kocanın, bir süredır ayn yaşadığı nikahlı eşinin oturduğu eve kendi anahtannı kullanarak girdikten sonra uyumakta olan 25 yaşındaki eşini bıçaklatehditederek tecavüz ettiği belirtildi. Savunma avukaü, müvekkilinin kansmı çok sevdiğini ve olay gecesi ne yaptığının bilincinde olmayacak kadar sarhoş olduğunu söyledi. İraıfda1245 kitoerom •ITAHRAN (AA) - İran'da güvenlik güçlerinin Afganistan sınınndaki Horasan Bölgesi'nde 1245 kilo eroin ele geçirdikleri bildirildi. IRNA ajansı, Keşmer kenti yakınlanndaki bir araade yer altına gizlenen uyuştunıcunun, bir uyuşturucu şebekesi hakkında yapılan uzun bir araştırma sonucunda bulunduğunu belirtti. Güvenlik güçleri dün de Horasan Bölgesi'nde iki ayn operasyon sırasında toplam 260 kilo esrar ele geçirmişlerdi. Viyana'da DEP'le ilgili olarak Türkiye hakkında tavsiye karan bekleniyor AGIKkararıbııgünekaldıANKARA (Cumhuriyet Bürasu) - Av- rupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı (AGÎK) Parlamenterler Asamblesi'nin bugün DEP milletvekilleriyle ilgili ola- rak Türkiye hakkında tavsiye karan alması bekleniyor. Asamble'nin ilgili komisyonunun dün toplandığı ve çeşitli karar tasanlan- nı birieşürerek kabul ettiğini bildiren kaynaklar, ancak karardaki belirsizlik ve birbiriyle çelişen hükümler nedeniy- le, toplanüdan önce bu sabah son bir karar tasansının oluşturulması gerekti- ğini bildirdiler. ABD, Hollanda ve İskandinav ülke- lerinden gelen parlamenterler, meclise üç ayn karar tasansı sunmuştu. Bu ta- sanlardan baalannda Anayasa Mah- kemesi tarafından kapatılan DEP'in durumunun incelenmesi amaayla Tür- kiye'ye heyet gönderilmesinden. bazıla- nnda da "mevcut mekanizmalann hare- kete geçirümesiodefl" söz edildiği öğre- nildi. AGİK Parlamenterler Asamblesine üyeTürk parlamenterlerin dünkü ko- misyon toplanülannda söz konusu öne- riye şiddetle karşı çıktıklan ve karar tasanlannın "terorizmi teşvik" anjamı- na geldiğini bildiren konuşmalar yap- üklan büdiriliyor. Viyana'daki kaynakJar, çeşitli üike- lerden gelen parlamenterlerin, konuyla ilgili bilgisizliğinden yakınarak, her temsilcinin kendi parlamentosunun eği- limini yansıtmaya çahştığmı vurgulu- yorlar. Türk heyetiyle görüşmeler yapıl- dıkça, konunun boyutlan hakkında bilgilenen parlamenterlerin, karar tasa- nsı oluşturmakta güçlük çektikleri de saptandı. Tavsiye niteüğinde Viyana'daki Türk kaynaklar, Parla- menterler Asamblesi'nin, AGİK sözleş- mesinde bile yerini bulmuş olmadığına dikkat çekerek, asemblenin alacağı ka- rarlann "bir önetn ve hüküm" taşımaya- cağını bildiriyorlar. Karann tavsiye niteliğinde olacağını belirten aynı kaynaklar, AGİK'in karar organlannda ise "oybirliğf' ilkesinin ge- çerli olduğunu, Türkiye'nin veto edece- gi bir karann "öhnüş olacağını" söyledi- ler. TBMM, gectiğimiz aylarda almış ol- duğu bir kararla, AGÎK Parlamenterler Meclisi'nin göndereceği bir gözlemci heyetinin Türkiye'ye gelmesini kabul et- meyeceğini bildirmişti. TBMM, kara- nnda, Türkiye'nin açık bir ülke olduğu- nu ve isteyen herkesin "turisT olarak gelebileceğini belirtmişti. Clinton'dan Polonya'ya güvence: NATO genişleyecekDış Haberler Serrisi - ABD Başkanı B01 Clinton, Avrupa turunun ikinci du- rağı olan Polonya'da "NATO'nun za- manla genişJeyeceğini umduğunu" söyle- di. Polonya Cumhurbaşkanı Lech VVale- sa'nın, ülkesinin NATO'ya katılma iste- ğini yeniden dile getirmesi üzerine Clin- ton, " BİO bir başlangıc. Şimdi yap- mamız gereken ittifak üyelerini toplaya- rak sonraki adımlan görüşmek" dedi. Clinton öncekı gün de Letonya'da bır araya geldiği üç Baltık ülkesinin devlet başkanlanna. "Rus askerierinin Estonya ve Letonya'dan çekilmesi konusunun, bu- rada yaşayan Rus azınlığa daha fazla hak tanınması şarüna bağlanamavacağuu" söyleyerek moral vermişti. Başkan Clinton, kem&in gdeneksei gjysfleri içinde sdamlayan Letonyalı afleyle bir süre sohbet etri. (REUTER) Bulgar Cumhurbaşkanı Istanbul'da Jelev'den anlamlıziyaret GÜNSELİKARTAY ANKARA - Üç günlük re>- mi bir ziyaret için Türkiye'öe bulunan Bulgaristan Cumhur- başkanı Jelyu Jekv'in bugün Istanbul Ortodoks Ekzark- lığı'na yapacağı ziyaret, soru işaretlerine yolaçtı. Ankara'daki resmi temasla- nnı dün tamamlayarak tstan- bul'a gecen Bulgaristan Cum- hurbaşkanı Jelev, bugün Şişli*- deki Bulgar Ortodoks Ekzark- lığı ve Demir Kilise adıyla büinen Balat'taki StStefao Bulgar Kilisesi'ni ziyaret ede- cek. 19. yüzyıl ortalanna kadar Fener Rum Patrikhanesi'ne bağh olan fstanbul'daki Orto- doks Bulgar cemaati, 1870 yı- lında Patrikhane'den aynlarak kendi ekzarklığını kurdu. Or- todoks dinsel yapılan arasın- daki hiyerarşik sıralamada Patrikhane'den bir basamak aşağıda yer alan ekzarklık, 1950 yılına kadar etkin bir bi- çimde çalışü. Bulgaristan'da komünist yönetimin iktidara gelmesinin ardından faaliyetle- ri askıya alınan ekzarklık, ba- şmda bir din adamı ve cemaaü olmamasına karşm bugüne dek varbğıru sürdürdü. Ek- zarklığın egemenlik alanı, Bul- garistan'ın yanı sıra Make- donya'yı da kapsıyor. 44 yıldır unutulmuş olan ek- zarklığın Bulgaristan Cum- hurbaşkanı Jelev tarafından ziyaret edilmesi, 'anlamlı bir gj- rişinı' olarak değerlendiriliyor. Jelev'in ziyaretinin, Bulgaris- tan yönetiminin ekzarklığa yeniden işlerlik kazandırma eğilimine işaret ettiği büdirili- yor. EkzarkJığın Makedonya'- yı da egemenlik alam içinde saydığına dikkati çeken dıplo- matik kaynaklar, bu ziyaretin, Atina'nın "Makedonya Yu- nandır'' iddialanna karşj mesaj niteliği de taşıdığmı bildiriyor- lar. Jelev'in ziyareti, Türkiye ile Bulgaristan arasında düğüm- lenen gayrimenkuller sorunu açısmdan da önem taşıyor. Zi- yaret, Sofya'nın, Cumhuriyet öncesinde tstanburdaki Bul- gar vakıflanna ve şahıslara ait olan, ancak zamanla mülkiyeti Türk devletine geçen gayri- menkullerin Bulgaristan'a ia- desi yolundaki talebine yeni- den dikkatlerin çekilmesini sağlayacak. Istanbul'da Bulgarlara ait gayrimenkullerin sayısı, yakın zamana kadar 86 idi. Ancak bu sayı bugün 3'e düşmüş bu- lunuyor. Söz konusu gayri- menkullerle iigili davalann Türk mahkemelerinde çıkma- za girmesi nedeniyle, Bulgar mallan iade edilemiyor. Türk hükümetinden bu konuda bir 'jest' bekleyen Sofya, hüküme- tin devreye girerek konuya çözüm getirmesini istiyor. Konuk yazar Boğazlar sorunuveTürkiye-Rusyailişkileri İSMAİL SOYSAL -Emekli Büyükelçi (Türk Boğazları Gönüllü İzleme Grubu Koordinatörü) "Türk Boğazlan ve Marmara'da Deniz Trafık Düzeni" 1 temmuzdayürürlüğegirdi. Tüzüğün Trafık Ayınm Düzeni'ne ilişkin yeni kurallar ise Londra'daki Uluslararası Denizcilik örgütü'nün (IMO) uygulama sis- temi gereği, 24 kasımda yürürlüğe girecek. 1774 Kaynarca Banş Anlaşması'ndan be- ri Türk-Rus ilişkilerinin en naak yanını oluşturan Boğazlar sorununun bu aşama- sında Türk basını Moskova'nın kanımca yersiz ve olumsuz tutumuna karşı haklı tep- kiler gösterdi. Biz burada, Rusya'nın Türkiye'ye yönelt- tiği eleştirileri göz önünde bulundurarak du- rumun kısa bir analizini yapmaya çahşa- cağız: Türk hükümetinin, 1936 Montrö Sözleş- mesi'nin imzalanmasmdan beri ilk kez bir trafık düzeni ortaya koyması çok yerinde ol- muştur. Çünkü Boğazlar'da trafik zamanla büyük ölçüde artmış, ömeğin 1960'da 28 milyon olan yıllık hamule tonajı 1989'da 167 milyona çıkmış, Boğazlar'da deniz kazalan korkunç bir hal almış (1950'ye dek yılda or- talama 1 kaza görülürken 1989'da bu 13'e çıkmıştır). Özellikle büyük tankerlerin ne- den olduğu kazalann (1979'da Romen Inde- pendenta ve 1994 martında Yunan Nasia ge- mileri) İstanbul'u bir gün yakabileceği gerçe- ğini ortava koymuştur. Kaçınılmazdı Böyle olunca Boğazlar trafigine hiç değil- se daha iyi bir düzen getirmek kaçınılmazdı. Montrö Sözleşmesi'nin 24. maddesiyle Lo- zan'la kurulan Uluslararası Boğazlar Ko- misyonu kaldınlmış ve onun görevleri Türk hükümetıne devredilmiştir. Komisyonun görevlerinden biri de gerekb yönetmeliklen yapmakü. (Lozan Boğazlar Sözleşmesi Madde 16) ki, işte hazırlanan tüzük bu göre- vin yerine getiribnesidir. Türk hükümetinin böyle bir tüzüğü hazır- larken Montrö'nün imzacısı 10 devletten herhangi biriyle danışmalara girişmesi yü- kümlülüp yoktur. Yeter ki çikanlacak tü- zük Montrö hükümlenne uygun olsun. Sırf görüş almak üzere hükümet bir sondajda bulunsa idi, nasılsa Karadeniz devletlerinin hiçbiri herhangi bir sınırlamaya yanaşmaya- caktı. Bununla birlikte, Türk hükümeü tü- züğün haarlandığını açıkladıktan sonra, başta Rusya olmak üzere, ilgili devletlere de bılgi verdiği anlaşılmaktadır. Aynca IMO'ya tüzük taslağını göndermiş ve onun görüşünü almak istemiştir. IMO'- nun kendısıne sunulan bu gibi belgeleri onaylama yetkisi yoktur. Ancak istenirse görüş verilebilir. Nitekim IMO, metni ince- lemiş ve benimsemiştir. Londra'da yapılan son toplantıda Rusya, Bulgaristan, Roman- ya, Yunanıstan ve Umman (Hürmüz Boğazı bakımından bir kaygısı olacak ki, onlara katılmıştır) dışındaki devletler tüzüğü olum- lu karşılamışür. Başta Rusya olmak üzere, olumsuz tutum içindeki devletler bir doğal gerçeği unutu- yorlar ki, Türkiye'nin yürürlüğe koyduğu tüzük yalruz Istanbul'un korunmasmı değil, yabana gemılerin Boğazlar'dan güven için- de gecmelerinı de sağlayacaktır. Gündeme geiecektir Aynca şunu da belirtmekte yarar görüyo- ruz: Bir yandan Tuna ile bağlanüü gemilerin gecişi artarken, Karadeniz'den gelen ya da oraya giden petrol tankerleri Boğazlann ge- çit verme kapasitesini aşarsa, Montrö'nün 2. maddesindeki sınırsız geciş serbestliğinin kı- sıtlanması ister istemez gündeme gelecektir. O zaman buna Montrö Sözleşmesi çerçeve- sinde bir çözüm bulmak zorlaşacak ve belki de sözleşmeye son verilmesı gerekecektir. Türkiye Cumhuriyeti 1921'den beri Rus- ya ile iyi ilişkiler sürdürmek politikasına her zaman özen göstermiştir. Oysa Rusya fırsat buldukça Türkiye'ye baskı yaparak ıstediği- ni kabul ettirmekten geri durmamıştır. Rus- ya hiçbir zaman bu geleneksel davranışıyla başanya ulaşamamıştır. Nitekim, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Türkiye'nin henüz yalmz kaldığı bir dönemde Boğazlar'ın ortaklaşa savunulması. yanı orada bir Rus üssü kurma fırsatı geldiğıne ınanan Stalın, bir yandan 1925 Saldırmazlık Pakü'na son vermekle öte yandan yan resmi yoldan Kars-Ardahan Bölgesi'ni geri istemekle korkutma ve baskı metodunu kullanmışü. O sırada genç bir diplomat olarak Türk hükümetinin nasıl azimli, sabırlı, soğukkanh davrandığına ve Sovyet istemlerini nasıl reddettiğine yakm- dan tanık olmuştum. Bugünkü uluslararası konjonktür içinde Türkiye ile Rusya'nın birbirlerinin davalan- na anîayış göstermeleri ve geniş bir ekono- mik işbirliği içine girmeleri için olumlu or- tam bulunduğuna inananlardan biriyim. Her iki taraf da bu fırsatı kaçırmamahdır. 19. yüzyılda Palmerston'un dediğı gıbı "Son- suza dek dostluklar ve düşmanlıklar değil, sonsuza dek çıkarlar vardır". Bu bağlamda, demokrasiye adım atan bugünkü Rusya bize umut vermektedir. Boğazlar konusun- daki tutumuyla da bize güven vermelidir. Rıısya'mn Boğazlar saplaııtısı MOSKOVA (Reoter) - Rus- ya, Türkiye'nin 1 temmuzda uygularnaya başladığı Boğazlar Tüzüğü'nü tanımayacağıru yi- neledi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Hukuk Bölümü Başkan Yar- dımcısı Yakov Ostrovski Reu- ter muhabirine telefonla verdiği demeçte, Türkiye'nin uygula- maya koyduğu Boğazlar Tü- züğü'ndeki bir dizi maddenin "Lluslararası hukuka aykm ol- duğunu ve kabul edilemeyeceği- ni" söyledi. Yakov Ostrovski şöyle ko- nuştu: "Rusya, gemi trafığinde güvenliği arttıncı olan ve ulusla- rarası hukuku ihlal etmeyen bazı maddeleri kabul edebilir. Ama diğer bazı hükümler yasal oüna- yıp kabul edilemez." Ostrovski, Boğazlar Tü- züğü'ndeki bazı maddelerin Boğazlann 'geçkri olarak ka- panmasına' yol açacağını ileri sürerek "Bu Montreux Anlaş- ması'nın ihlal edilmesi anlamına geür"şeklinde konuştu. Türkiye ile Rusya arasında bu konuda görüşmeler yapıl- masını isteyen Ostrovski, Bo- ğazlann kapatılmasından do- ğacak maddi zarann Türkiye tarafından karşılanması gerek- tiğini öne sürdü. Moskow News'in iddiası Öte yandan haftalık "Mos- kow News" dergisinde dün çı- kan bir yorumda Moskova'mn Hazar petrolünün Rusya'dan geçen boru hatlan ile taşınması- nı istemesine karşılık olarak Türkiye'nin misilleme yaptığı ve Boğazlar Tüzüğü'nü uygula- maya başladığı ileri sürüldü. Ankara, boru hatünm Rusya yerine Türkıye'den gecmesini istiyor. Istanbul Boğazı'ndan günde 60 yabana gemi geçiyor. Bu sa- yıya Türk gemileri de eklenince Boğaz'ın yükü büyük ölçüde artıyor. Türkiye, bu yoğun tra- fiğin İstanbul için çok tehlikeli olduğunu belirterek düzenle- meler yapmak istiyor. ME SÜRESİ, TAKSİT TUTARI NE OU RKE LLA RKE BİLGİ•EMAIJUr-HAİS (212)2932626 A y r ı n t ı I ı b ı I g ı ı ç ı n b u n u m a r a y ı a r a y ı n , 8 ı t u ş l a y ı n T ü r k i y e n ı rt Her Y e r i n d e 7 Gun, 24 Ssat Tek T e l e f o n l a Y a n ı n ı z d a R E N A U L T - M A İ S Y E T K İ L İ S A T I C I L A R I N A G E L İ N , BU O L A N A Ğ I M U T L A K A DEĞER L E N D İ Rİ N .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle