Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
\
CumhuhyeC
hntivaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Koordinatörü. Hikmet Çetinkaya
• Genel Yavın Danışmanı. Orhan Erinç
• Yazıişlen Müdürlen İbrahim Yıldız,
DinçTayanç(Sorumlu), • Haber MerkezıMü-
dürü: Hakan Kara
Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomı: Bülent
Kızanlık • İstıhbarat Yalçın Çakır • Yurt
Haberlerı: Mehmet Saraç • Makaleler. Sami
Karaören • Spor Abdülkadir Yücelman
• Düzeltme Abdullah Yazıcı
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav • Hdber Mudüru Doğan Akın AtatürkBul-
varıNo 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 (7 Hat). Tclex. 42344, Fax:
(4)4195027 •İzmır TemsılciM Serdar Kızık, H Zıva Bl\ 1352 S 2 3 Tel 4411220
Tele\ 52359, Fax 4419117 »Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu İnönu Cd 119
S No. 1 Kaf 1. Tel-352255O-35226OI-3522492. Tele\ 62155. Fax. 3522570
Muessese Müduru Erol Erkut #Koordma-
tor Ahmet Konıisan • Muhasebe Bülent Ye-
ner •ldare Hüseyin Gürer •Işletme önder
Çelik •Bılgı-İşleni NaflJnal »BılgısayarSis-
tem: Mürihet Çiler •Reklam Reha Işjtnum
>a)nnü)an>eBasan: YemGûn Haber Ajansı. Basın\eYa>!ncılık A Ş
TurtcocağıCad 39 41 Cajaloglu 34334la PK 246 isUnbul Tel (0 ;U)5l20505(a)İMOTCİCT 222J6. FJ< (0 212)51 'S595 8TEMMUZ1994 Imsak:3.35 Gûneş:5.32 Öğle: 13.14 İkindı: 17 13 AJcşam: 20.45 Yatsı: 22.34
Çağdaşyaşam ve
çevrepaneli
• Haber Merkezi- Bahçelıevler
Kültûr Merkezi'nde yapüan
'Çağdaş yaşam ve çevre' konuJu
panelde konuşan Bahçelievler
Belediye Başkanı Saffet Bulut,
yerel yönetimlerin temel
amacırun. yaşam standartlanru
geüştirid projelere veçevre
sağhğını arttıncı önlemlere özenle
sahip çıkmak olduğunu söyledi.
Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği Başkaru Türkan Saylan
da "'Çağdaş yaşamın ve çevre
sağlığının gelişimi eğitimle
mümkündür" dedi. Panelde
konuşan ünlü sanatçı veçevreci
Ediz Hun da dünyayı tam
anlarruyla sevmek gerektiğini
vurgulayarak, 'Çevre sağbğjnı
geliştirid üç öğe eğitim, sevgi ve
ahlakür"dedi.
4 yaşmdaki ikizler
yangında öldü
• tstanbul Haber Servisi-
Bahçelıev ler'de üç ahşap evde
çıkan yangında 4 yaşındaki ikiz
kardeşleröldü. Siyavuşpaşa
Mahallesi Çamlık Caddesi'nde
Hıdır Dağtakin'e ait ahşap evde
bilinmeyen nedenJe yangın çıktı.
Kısa sürede genışleyen yangın,
bıtişik ahşap evleri de sardı. Anne
Fevziye Dağtekin'in. yangından
önce 4 yaşlanndaki ikiz çocuklan
Özge ve FTdan'ın üzerlerine kapıyı
kilityerek evden çıkması üzerine
evde mahsur kalan çocuklar
yanarak öldüler. Olay yerine
gelen Kocasinan ve Bakırköy
itfaiye gnıplannm müdahalesiyle
yangın söndürüldü. Söndürme
çahşmalan sırasında bir itfaiye eri
de dumandan hafif zehirlendı.
Yangın sonucu üç ev tamamen
yanarken olay yerine gelen anne
baba sinir krizleri geçirdi.
Kalan sağlar
İspanyollamndıp
• PAMPLONA (Reuter) - San
Fermin Festivali, bu yıl da kanlı
başladı. İspanya'nınPamplona
kentinin ana caddelerine salınan
boğalann yanında yöresinde
koşuşturanlardan biri öldü, yedisi
yaralandı. Festival sonuna kadar,
bu bilançonun daha da artması
bekleniyor. (Telefoto:
DESMONDBOYLAN)
Değiştirtlenkalple
23 yıl yaşadı
•CAPETOWN(AA)-Dünyada,
kalp nakli geçirdikten sonra en
uzun süre yaşayan kişi olan Güney
Afrikalı Dirk Van Zyl, 68 yaşında
öldü. Zyl'in oğlu Coenie, kalp
naklinin öncüsü Dr. Christian
Barnard tarafından Cape
Town'daki bir hastanede 23 yıl
önce ameliyat edilen babasının
şeker hastalığından kaynaklanan
bir kalp krizi nedeniyle öldüğünü
söyledi. Coenie. halen
Yunanistan'da bulunan Dr.
Barnard'ın, "bir numaralı
hastasını kaybetmekten üzüntü
duyduğunu ve krizin muhtemelen
şeker hastalığından
kaynaklandığıru söylediğini"
belirtti.
Alman gazeteciler
Antalya'da
• ANTALYA (AA) - Alman
gazeteci Bngıtte Von Gehlen,
Avrupa'da sokakta yürümenin,
Türkiye'de tatil yapmaktan daha
tehlikeli olduğunu söyledi.
Avrupa Türk Gazeteciler
Cemiyeti, Türk turizminin
tanıtımı amacıyla 11 Alman
gazeteciyi Antalya'ya getirdi.
Grupta bulunan, ExoelJent
Turizm dergisi muhabiri Brigitte
Von Gehlen, Türkiye'ye ilk kez
geldi&ni belirterek "Avrupa'nın
her yerinde, her zaman bombalar
patlıyor. Avrupa'nın sokaldan,
Türkiye'den çok tehlikeli" dedi.
10 Temmuz 1894 depremi, îstanbul'daki son büyük sarsıntıydı
Büyükyıkımın100.yılındayızOKTAYEKİNCİ
"Petits-Champs ve Taksün'deki
belediye bahçelen ve mezarlıklar, her
smıf ve tabakadan insanla kanşık
alaca bulaca bir kalabalıkla doldu.
En yüksek suuftan kaduılann, saç
baş dağınık. ürküntü içinde veya üst-
lerinde yalnızca bir sabahlık, bir
kombinezon veya jiponla kaçtıldan
görülebiliyordu. Her yerde çığhklar,
gözyaşlan, ağlamalar, sinir krizleri,
bayılmalar, Tann'ya, Meryem'e ya-
karmalar duyuluyordu..."
Bundan tam 100 yıl önce, 10 Tem-
muz 1894'te Istanbul'un alünı üstü-
ne getiren depremle ilgili yukandaki
gözlemler, dönemin ünlü Fransızca
gazetesi Moniteur Oriental'ın 11
Temmuz 1984 tarihli baskısında yer
alıyor. Afife Batur'un kaleminden
tstanbul derg&nin son sayısında
(Temmuz 1994) yayımlanan 1894
depremine ilişkin bu gözlemlerde,
insanın hayal gücünü zorlayan çar-
pıa anlatımlara da rastlaruyor:
"Sarsuıtı ve şok denizde de duyul-
du. Sular önce Asya yakasında Sala-
cak'tan Kartal'a, Avrupa yakasında
da Saravburnu'ndan Yeşüköy'e ka-
dar olan sahilden ivice uzaklaştı, son-
ra dev bir dalga halinde geri geldi.
Karaköy ve Azapkapı köprüleri bile
sular aJtında kaJdı. O sırada köprii-
den geçenler, boğulacaklannı sandı-
l "lar..."
Tarihi yanmada yerle bir
10 Temmuz 1894 depremi, kuş-
kusuz salt insanlann bahçelere fırla-
ması ya da denizin olağanüstü ka-
barmasıyla iz bırakmadı. Kayıtlara
göre toplam 17-18 saniye içinde ardı
ardına üç büyük sarantıyla gerçek-
leşen ve en büyük tahribaUnı da 9
saniyelik ikinci sarsıntı sırasında ya-
ratan bu deprem, örneğin Kapalı-
çarşı'da olduğu gibi birçok önemli
binanın da yıkılmasına ve çok sayı-
da insanın ölmesine yol açmışti. Ga-
lata-Beyoğlu bölgesiyle Boğaziçi
köylen bu felaketten fazla zarar al-
madan kurtulurken tarihi yanma-
dada özellikle Edimekapı, Fatih,
Topkapı ve Balat semtlerinde büyük
hasar olmuş, Adalar bile önemli tah-
ribatla yûz yüze kalmıştı. İstanbul
• Uzmanlara göre 100 yıl sonra yinelenmesine
"yüksek olasılık" şeklinde bakılan 10 Temmuz 1894
depreminde, İstanbul'un özellikle Tarihi Yanmada
Bölgesi büyük yıkımlar yaşamış, Haliç'teki gemiler
bile birbirine
çarparak hasar görmüşlerdi...
öylesine büyük bir şok yaşadı ki yi-
ne Afife Batur'un vurgulamasıyla
kentin rasathanesine. dönemin en
gelişmiş sısmografının saün alınma-
sı da bu depremin ardından gerçek-
leşti. Osmanlı, geç de olsa "biliıne
olan gereksinmeyi", böylesi bir "kı-
yametten" sonra kabullenebilmiş-
ti...
1894 depremının hemen ardın-
dan, bu büyük sarsıntının ve sonuç-
lannın irdelendiği bilimsel bir top-
lantının İstanbul yerine Paris'te ger-
çeklesmesi de ilginç olsa gerek.
25 Temmuz 1894'te İstanbul'a ge-
len ve 15 gün süreyle depremin izle-
rini inceleyen Atina Rasathanesi
Müdürü Eghinitis'in raporu, 20
ağustosta Paris'te toplanan uzman-
larca enine boyuna tartışılmışü. Bu-
gün bile, özellikle istanbul'a ilişkin
deprem araştırmalanndâ en önemli
kaynaklararasında yeralan "Eghini-
tis Raporu" depremin Sultanahmef-
ten Edimekapı'ya uzanan plato üze-
rinde yoğunlaştığına dikkat çeki-
yordu. Mercan Yokuşu'ndan fışkı-
rmaya başlayan "kükürtJü su" ıse
kentin yeraltı özelükleri açısından
önemli bulgular arasmdaydı..
...Ve bugünkü İstanbuJ
Bu büyük depremin 100. yılında-
ki İstanbul'a bakıldığında, mühen-
dislik ve mimarbk alanındakı onca
ilerlemeye ve özelb'kle yapı teknolo-
jisindeki büyük gelişmelere karşın,
olası bir eşdeğer şiddetteki sarsıntı-
nın 1894 Temmuzu'ndan çok daha
büyük bir felakete neden olabilece-
ğini söylemek. "kehanet" sayılmasa
gerek.
Bilim çevrelerinin "yüzde 30'un
ûzerinde" olasılık tanıdıklan böylesi
bir tehlikenin can kaybı açısından
en büyük riskini hiç kuşkusuz "ka-
çak yapılaşma" oluşturuyor.
Özellikle 80'li yıllardan sonra salt
poliük beklentiler için değil, ayru
anda "ekonomik beklentiler" için de
süreklı göz yumulan ve "ünar afla-
nyla" yine sürekli teşvik edilen ka-
çak yapılaşma, denetimi yapıJama-
yan projelerle veçoğunlukla da "pro-
jesiz olarak" gerçekleştiğinden dep-
reme karşı hıçbır teknık önlemi bu-
lunmayan "güvencesiz binalar" ya-
ratıyor
Son tahminlere göre de 27 Mart
yerel seçımlerindekı "hoşgörû orta-
mıyla" istanbul'un artık yüzde 65'-
ini oluşturan bu tür kaçak ve dene-
Umsiz yapılaşmamn olası bir dep-
remde yaratacağı ölü sayısını, uz-
manlar en az 50 bin olarak hesap-
hyorlar. Öte yandan yine İstanbul
genelinde artık "azınlıkta" bile kal-
salar, ruhsatb inşaatlarda da bu kez
Refahlı belediyelerin meslek odası
denetimini "devre dışına" çıkarma-
ya çahşmalan, tehlikenin boyut-
lannı daha bir arttınyor. Çünkü
odalar inşaat projelerini denetler-
ken özellikle depreme karşı "resmi
kuralların üzerinde" önleniler geti-
ren teknik koşullan uyguluyorlar.
Yapı mahyetini belli oranlarda
arttıran bu koşullan hoş karşılama-
yan kimi yap-satçı müteahhit çevre-
ler ise Refahlı belediyelere baslu ya-
parak "oda denetiminden kurtulma-
ya"çalışıyorlar...
Bakalım bu "aymazlık" daha ne
kadar sürecek ve milyonlarca insan,
yağmaya prim veren bir çağdışı si-
yasetin yarattığı "yaşamsal tehlikey-
le" daha ne kadar karşı karşıya ka-
lacak?..
Umanz yetkililer, artık "başıboş-
lukla demokrasiyi" birbirine kanş-
ürmazlar ve kural dışı yapılaşmaya
özgürlük tanıyan tüm politikalan
terk edip depreme karşı en etkili ön-
lemin "bilim ve uygarlık" olduğunu
kabul etmeye başlarlar.
1894'ün 100. yılında, tek umut bu
görünüyor...
Olası bir depremde tstanbul için en ciddi tehlikeyi, kentin yüzde 65'ine yayılan kaçak ve denetimsiz yapılaşma oluşturuyor.
Deprem oiosıhğıyüzde30'unüzerindeBayındırhk ve İskan Bakanlığı'nın
1972 yılında yürürlüğe koyduğu
Türkiye Deprem Bölgeleri Hari-
tası'nda, İstanbul ve çevresi "ikinci
derece tehlike bölgesi" içinde göste-
riliyor. Bu nedenle de 'kaçak olma-
yan' ve kurallara uygun düzenlen-
mış projelerle inşa edilen hemen tüm
'nıhsatlı' yapılar, ikinci derece tehli-
ke bölgesi için öngörülen deprem
statiği koşullannı içeriyor.
Oysa İnşaat Mühendisleri Odası'n-
ca 1991 yılı mayıs ayında düzenle-
nen "İstanbul ve Deprem" konulu
sempozyuma katılan hemen tüm bi-
lim adamlan, bu saptamanın doğru
olmadığıru ve İstanbul'un "birinci
derece" deprem tehlike bölgesinde
sayılması gerektiğini vurgulamı-
şlardı. özellikJe tarihteki büyük
depremlerin dönemsel özelliklerine
ve bölgenin özgün jeolojik yapısma
dikkat çeken mühendisler, son bü-
yük sarsmtının yaşandığı 10 Tem-
muz 1894'ün "yüzüncü yılında" ben-
zer bir deprem olasıbğmı yüzde 32.6
olarak hesaplamışlardı.
İS 325'ten 1894 yılına dek. İstan-
bul kenti 9 ve 10 şiddetlerinde 12 bü-
yük depremle sarsıldı. Bunlar arası-
ndaki en kısa zaman arahğı 47 yıl,
en uzun zaman aralığı 358 yıl. orta-
lama zaman aralığı ise 143 yıl oldu.
Yine "İstanbul ve Deprem Sempoz-
yumu"nun sonuçlanna göre, 9 şıd-
detindeki bir depremin gerçekleşme
olasıbğı 1994 yümda yüzde 30'u ge-
çerken 21. yüzyılın ilk yansında aynı
olasılık yüzde 85'e dek tırmanıyor.
Buna karşın kentleşme ve yapılaş-
ma kalitesindeki "depreme da-
yanıklıük" düzeyi ise özellikle kaçak
yapılaşma ve "denetienmeyen proje
ve inşaaüar" yüzünden hızla aşağıya
düşüyor.
Ya deprem olursa?
İstanbul Teknik Üniversitesi
İnşaat Fakültesi'nden Prof. Dr.
• 1894'tekineeş
şiddette bir depremin
kaçak kentleşmeyle
büyiiyen bugünkü
İstanbul'da
yaratabileceği tablo
şöyle:100bin
apartmanda
çökme, 40 bin ölü, 3
milyonevsiz...
Atilla Ansal'ın bu soruyu yanıtlaya-
bilmek için geliştirdiği "deprem se-
naryosu" oldukça çarpıcı rakamlan
içeriyor.
Ansal'ın. inşaat istatıstıkleri ve
betonarme yapılara ilişkin verilere
dayanarak yaptığı çahşmasında, 9
şiddetindeki bir depremin İstanbul'-
daki 600 bin betonarme yapıdan
100 bininde ağır hasar. 200 binınde
orta ve 300 binınde az hasar yarata-
cağı belirleniyor. Buna göre ölü
sayısı 40 bin. yaralı sayısı en az 100
bin olarak tahmin edılıyor ve 3 mıl-
yon kişinin de evsiz kalması kesın
görünüyor.
İstanbul Üniversitesi Mühendis-
lik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği
Bölümü'nden Dr. Oğuz Gündoğdu
özellikle Beylikdüzü bölgesindeki
yeni yapılaşmaya dikkat çekiyor.
Aynı zamanda Jeofizik Mühendis-
leri Odası İstanbul Şube Baş-
kanlığı'nı da yürüten Dr. Gündoğ-
du, Büyükçekmece Beylikdüzü he-
yelan bölgesine çok yakın bir alanda
inşa edilen binlerce konutluk yük-
sek apartman bloklannın "ikİDCi de-
rece" deprem bölgesi koşullanna
göre projelendırilmiş olmasını bü-
yük bir "risk" olarak değerlendiri-
yor.
inşaat ve jeofizik mühendisliği
çevrelerine göre, daha geç kalınma-
dan, İstanbul bir an önce "birinci de-
rece tehlikeB" deprem bölgesinde
sayılmah ve tüm proje ve hesaplar,
artık buna göre yapılmaL
Öte yandan kaçak ve "projesiz"
yapılaşmaya kesınlikle göz yrjmul-
mamalı ve bu sorun sıradan bir
"ünar suçu" olarak değil. insan ya-
şamını doğrudan ılgilendiren bir
"kitlesel öliim tehlikesi" düzeyınde
ciddiye alınarak üzerine gidilmeli.
Projeler ve hesaplann ruhsat
öncesındeki bilimsel ve teknik dene-
timleri ise "uzman meslek odaları-
nca" yapılmalı. İmar koşullanna
uygun olsa bile depreme yönelik ye-
terlı donatı ve Önlemleri taşımadıgı
saptanan projeler kesinlikle onay-
lanmamalı.
İnşaatlann denetiminde ise yine
meslek odalanyla yerel yönetimle-
rin teknik işbirliği sağlanmalı, proje-
sine aykın inşaata izin venlmeyerek
depreme karşı korunma, rastlantıla-
ra bırakılmamalı...
1894 yılıraporlarmdadeprem ve İstanbul
J£Z- , ' f
, /a
Sultan Abdülhamit tarafından depremden hemen sonra davet
edilen Atina Rasathanesi Müdürü Egbinitis, KandıUi Rasathanesi
Müdürü Coumbary ve yardımcısı Emil Lacoine ıle birlikte
aynnülı gözlemler yapar. Sonunda bır "izoseist (eşşıddet))
baritası" da düzenleyerek raporunu Abdülhamit'e sunar.
Depremin merkezi, Yeşflköy'ün 8 km güneydoğusunda, deniz
altındadır. Eghinitis Raporu'nda yer alan bilgilerin bazılan şöyle:
Sarsınnlan Depremın ilk şoku. kuzeydoğu-güneybatı yönünde
4-5 saniye sürer. Ikina ve çok şıddetli şokun süresi 8-9 saniyedir.
Üçüncüsü ise daha hafif olarak 5 saniye devam eder.
Yanklar 1894 depreminde, Ambarb yakınlannda 3 km
uzunlugunda ve 8 cm genişliğinde bir yank oluşur. Benzer şekılde
Heybeliada'da Ruhban Okulu ıle Ticaret Okulu arasında 200 m.,
Burgazadası'nda da çeşitli uzunluklarda yanklar ortaya çıkar.
Sirkeci, Eminönü, Ortaköy ve Armutlu Yanmadası'ndaki Katırlı
Köyü'nde de yanklann saptandığı, raporda belirtilmektedir.
Yeraltı sulan: Depremin ikinci günü Büyükada semalannda 3
km. uzurüuğunda buhar ve dumanlar yükseür. Mercan
Yokuşu'nda oluşan yanktan "kükürtlüsular" fışkırmaya başlar.
Ambaiiı'da da depremle birlikte kesilen çeşme sulan, daha sonra
uzunca birsüre bulanık akar. 10 Temmuz 1894depremindeki can
kaybı sayısı, Abdülhamit'in uyguladığı sıkı "sansür" nedeniyle
tam bilinemiyor. Dönemin ünlü gazetelennden Sabah, ölü ve
yaralılar hakkmda "gerçek dışı haberler" verdiği gerekçesiyle
süresiz kapauhyor. Buna karşın. Fransızca gazete Moniteur Ori-
ental'm 12 Temmuz 1894 tarihli basJasında sadece
Kapabçarşı'dan 135ölüçıkanldığıyazılırken, 14temmuzdaki
"resmi bildiride" ıse toplam can kaybı 38, yaralı sayısı da 72
olarak duyuruluyor... Depremin özellikle ikinci şokuyla birlikte
Tarihi Yanmada ve Yesüköy bölgesi ile Adalar'da büyük hasar
meydana gelir. Kapabcarşı en çok zarargören bina olur. Çarşının
orta bölümüyle birlikte Bitpazarı, Yağükçılar, Çadırcdar ve
Mercan kesimleri yıkıhr. Sirkeci istasyon binası, Harbiye Ne-
zareti, BaJat'taki Yabudi Mektebi, Saraçhane'deld medreseler,
Balıklıdaki Rum Hastanesi, Bakırköy'deki Nerşabuhyan Ermeni
Okulu, Yeşilköy'deki Katolik Kilisesi, Beşiktaş'taki Köprübaşı ve
Ortaköy'dekı dere hamarru, Haydarpaşa Askeri Hastanesi,
Kartal'dakı Rum okulu.. ağır hasar gören bınalardan baalan.
1894 yılında İstanbul'da yaşanan depremden sonra Kapudan
Paşa Sokak'taki Sübyan Mektebi'nin hali.
Tarihteki•
istanbul
depremleri
İstanbul'un, özellikle 400'lü yı-
llardan sonra yaşadığı hemen tüm
depremler tarihsel kayıtlarda be-
lirlenmış durumda. Bunlar arası-
nda önemlı yapılara da zarar veren
şıddetli sarsıntılar özetle şöyle:
Bizans Dönemi:
- 407, 437, 447, 450 ve 542 yılla-
nnda şiddetli depremler oldu.
- 19 Ekim 557'dekı depremde
Ayasofya'nın kubbesi hasar gör-
dü. Kent surlan yıkıldı.
- 740 yılındaki depremde Aya
İrini Kilisesi ve birçok bina büyuk
hasar gördü.
- 989 depremi îtalya'yı da etkile-
miş ve Ayasofya'nın batı kubbesi
çökmüştü.
- 1064 yıh depreminde kentin
batısı büyuk oranda yıkıldı.
-1343'te 12 gün süren sarsınülar
İstanbul'da geniş hasar yarattı.
-1346'da sarsıntılar aralıksız bir
yıl sürdü ve Ayasofya'nın bu kez
doğu kemeriyle kubbesinin bir kıs-
mı çöktü.
-1354 depreminde en büyük ha-
sar surlarda oldu...
Osmanlı Dönemi:
- 16Ocak 1489 depremi, fetihten
hemen sonra inşa edilen camilerin
özellikle minarelerinde tahribata
yol açtı.
- 22 Ağustos 1509'daki deprem.
tarihe "kıymet-ı sugra" (küçük kı-
yamet) olarak geçti. Sarsıntılar 45
gün sürdü. ölü sayısı hakkındakı
bilgiler 5000 ile 15000 arasında de-
gişiyor. Depremden sonra II. Be-
yazıt, İstanbul'daki önemli binalar
üzerinde büyük bir onanm ve imar
harekeü gerçekleştirdi.
- 30 Nisan 1557 depreminde Fa-
tih Camisi hasar gördü.
- 28 Haziran 1648 depreminde,
denizdeki gemiler de çarpışarak
zarar gördü. Çok sayıda ev yıkıldı.
- 6 Şubat 1659'da hisarlarla şehir
surlannda yıkılmalar oldu.
-11 Temmuz 1690 depremi gece
oldu, Fatih Camisi'nin kubbeleri
hasar gördü, Topkapı'daki sur ka-
pısı yıkıldı.
- 24 Mayıs 1719'da Yedikule-
Ahırkapı surlan yıkıldı, Mihrimah
Camisi'nin (Edimekapı) kubbesi
çöktü.
- 3 Eylül 1754'te Fatih ve Baye-
zid camilerinin kubbeleri hasar
gördü.
- 22 Mayıs 1766 depremi, Kur-
ban Bayrarru'nın ikinci gününe
rastladı. Sarsınülar sekiz ay sürdü.
Halk arasında korkudan şuurunu
kaybedenler oldu.
- 23 Eylül 1841'de kent üç kez
sallandı ve büyük hasar oldu.
-10 Temmuz 1894 depremi 12 sa-
niye sürdü ve Beyoğlu üe Boğaziçi
dışında, özellikle tarihi yanmada
ve Adalar'da büyük can kaybı ve
hasar oldu...
Cumhuriyet Dönemi:
İstanbul merkez olmak üzere 85
km'ük yançaph bir daire içerisin-
de, 1923-1994 arasında, 5 ve daha
büyük şiddetle gerçekleşen dep-
remlerin tarihleri ise şöyle:
- 29 Mayıs 1923 - 5.5 şiddetinde-
merkezi İzmit'in kuzeyinde.
- 26 Ekim 1923-5 şiddetinde -
merkezi Çatalca'da.
- 13 Mart 1952 - 5 şiddetinde -
merkezi Marmara Ereğlisi'nde.
- 26 Aralık 1957 - 5.2 şiddetinde
- merkezi İzmit'te.
-18 Eylül 1963 - 6.3 şiddetinde -
merkezi Çmarak'ta.
- 24 Nisan 1988 - 5.1 şiddetinde -
merkezi Marmara Ereğlisi'nde...
(Kaynak: tstanbul Ansiklopedisi /
Kevork Pamukciyan'ın makalesL)