Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 EVLÜL1992 ÇARŞAMBA * * * * CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 15
GÜNCEL
CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
lik yok!
Yine yasakçı bir zihniyeti temsil ediyor. CHP gibi köklü,
AP gibi Demokrat Parti'nin mirasını taşıyan iki büyük parti-
nin askeri darbeyle gelen yönetimce kapatılmasını içine
sindirmiş, her ıkisinin, hele CHP'nin yaşama dönmesini
yadsıyor.
İnönü sabırlı insan. Tö'ye demokrasinin erdemini anım-
satan bir yanıt vermiş, eskı partilerin açılmasını "demok-
rasinin gereğı" diye nitelemiş.
Nerede o demokratik anlayış, bulabilirsen bul. TÖ'ye
göre "Bu partilerin (Herhalde CHP'nin) kargaşa yarataca-
ğı kesin.'' Doğal kimı demokratik çalkantıları "kargâşa"
diye niteleyerek yazdırımlı doğastna bir başka örnek daha
ekliyor.
Ne çare, Tö'nün "kargaşa" diye adlandırdığı çalışma-
lar, çabalar, toplantılar ve elbette kulis, karşı çıktığı CHP'-
nin açılış kurultayından önce dün sabahtan akşama bütün
hızıyla, olabildiğince yoğun biçimde sürdü.
Baykal, "il başkanları genel başkan adayını teke indire-
cek olurlarsa" gereğini yapacağını irdeleyen son deme-
ciyle koşut son bir eyleme başvurdu. Baykal'a göre il
başkanları "toparlayıcı bir görev yapmalı", genel başkan
seçiminde iki adayın çarpışmasını engelleyerek "tekada-
ya " yani Baykal adına oy kullanmalıydı.
GARİP MANZARA
Ne var ki, dün sabah garip bir manzarayla karşılaşıldı.
Çalışmaları bugünlere taşıyan CHP'nin son yönetim kuru-
lu, il başkanlarının saat 16.00'datoplanıp "çeşitli konuları
müzakere etmesini" kararlaştırmıştı. CHP GYK'da Bay-
kal'ı destekleyen kısıtlı sayıdaki üyelerden biri olan ismet
Atalay ise il başkanlarının sabah saat 11.00'de bir otelde
toplanacaklarmı açıklamıştı.
Böylece il başkanları biri resmi, öteki gayri resmi iki
çağrıyla karşı karşıya kaldı. Baykal yanlısı üyeler -elbette
Baykal'ın saptadığı taktik gereği-öğleden sonraki toplantı-
dan önce kimi il başkanlarını bir araya getirmek gereğini
neden duymuşlardı?
Yanıt çok basitti: Deniz grubu "gayri resmi" olarak Bay-
kal 'ı tek aday yapabilmek için sabah bir çeşit grup toplantı-
sı tezgahlıyor, oradan çıkacak bağlayıcı kararın öğleden
sonra 67 il başkanının katılacağı toplantıya egemen olma-
sını sağlamayı öncül hedef alıyordu.
Sabahki toplantıya ya il başkanı ya da il başkanını temsi-
len 45 kişi katıldı. Evdeki hesap çarşıya bir kez daha uyma-
dı. istanbul il başkanlarından Erol Ünal'ın asıl görüşmeleri
öğleden sonraya bırakan sabahki toplantıyı, "bir sohbet"
birlikteliğine çeviren önerisi kabul edildi.
Ancak önemli bir soru var ortada: II başkanlarının ço-
ğunluğu Baykalı tek aday gösterse bile, genel başkanlık
seçimi dünden tam anlamıyla aydınlanmış, Deniz Baykal
lehine sonuçlanmış sayılabilecek mi acaba?
Yoksa bugün veya yarınki oylamada il başkanlarının
eğiliminin delege bazında tam anlamıyla destek görmeye-
ceğini vurgulayan kimi ifadeler değer mi kazanacak?
Erol Tuncer'i destekleyen GİK üyelerine göre, İstanbul,
Ankara, İzmir gibi büyük kent delegelerinin tümü il baş-
kanlarının varacağı karara katılmayacaklar. Bu illerde
Tuncer ile Baykal arasındaki bölünmüşlük, daha çok Tun-
cer lehinde.
Hoşgeldin CHP!
Ozal, Güneydoğu
raporu hazırlatacak
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Cumhurbaşkaru Turgut
Özal'ın. kapsamlı bir "Güney-
doğu raporu" haarlatarak.
kamuoyunun tartışmasına aça-
cağı ve hükümete ileteceği öğre-
nildi. Özal'ın. iki gunlük Gü-
neydoğu gezisine ilişkın göz-
lemlen ile bölgedeki sorunlann
çözüraüne ilişkin bazı önerileri-
ni de. önümüzdeki hafta içinde
görüşeceği Başbakan Süley-
man Demirel'e aktarması beîc-
leniyor.
Türk-lrak ve İran sınır hat-
tındaki il ve ilçeleri iki gün sü-
reyle dolaşan Cumhurbaşkanı
Özal'ın, Güneydoğu sorununa
ilişkin saptamalar ile çeşitli çö-
züın önerilerinin yer alacağı
kapsamlı bir rappr içın haarbk-
lann başladığı öğrenıldi. Özal.
gezisi süresince yaptığı konuş-
malarda, amacının sorunu ye-
rinde görmek ve bu sorunlara
ilişkin çözümier üretmek ola-
rak açıkladı. Sık sık özel gÖrüş-
meler yaptığı yöre halkının ilet-
tiği sorunlan da dinleyen Özal,
özellikle can güvenliğı ve işsiz-
lik konulannda yoğunlaşan so-
runlarla ilgili olarak, "Bakaca-
ğız, oturup iyi bir plan, iş
yapacağız. İyi bir hal çaresini
bulacağız" dedı. Özal aynca.
gezisi sırasında bölgenin sorun-
lannı ilk ağızdan dinlediğini de
vurgulayarak, "uğradığı yerler-
de görüştüğü Güneydoğulula-
ra, dertlerine deva bulmak için
söz verdiğini" de vurguladı.
Baîman, Uludere, Çukurca,
Yüksekova ve Mardin'e giden
Cumhurbaşkanı Özal, bura-
larda yaptığı konuşmalarda,
sık sık din unsurunun altını
çizdi. Islamın bir "sulh dini"
olduğunu, Müslümanlann da
"sulhsever insanlar" oldııkla-
nnı vurgulayan Özal, İslam
dininin, Müslümanlara, "bir-
lik ve beraberliklerini koru-
malannı, Allah"ın ipine sımsı-
kı sanlmalannı emrettiğini"
sık sık anımsattı. Özal, konuş-
malannda, "ayn halklardan
olsak da aynı dine ve mezhebe
bağlı insanlanz. aynı millette-
niz" görüşünü de sık sık işledi.
Özal, İran ve Irak ile yapılan
sınır ticaretinin tümüyle ser-
best bırakılması gerektiğini de
sık sık vurguladı. Özal, bu öne-
riyi hükümete de götüreceğini
söyledi.
Yörede, Özal'ın. özellikle sı-
nır ticaretinin tümüyle serbest
bırakılması önerisi büyük
vankı uvandırdı.
HAVA DURUMU TURKIYE'DE DUNYA'DA
Meteoroloji'Genel Mü-
dürlüğü'nden alınan bilgi-
ye göre yurdun kuzeydo-
Ju kesımten parçalı bulut-
lu, Doğu Karadenız ile Do-
ğu Anadolu'nun kuzeydo-
ğusu sağanak ve yer yer
gökgürûltûlû sağanak ya-
ğışlı, öteta yerter az bulutlu ""
geçecek. Hava sıcaklığı
yağış alan yerterde değlşmeyecek, öteki yerlerde artacak. Rûzgâr, kuzey ve
bat yönlerden orta kuvvette esecek Denizterimizde rûzgâr, Doğu Akdeniz'-
de günbatısı ve lodos, öteki denizlerımızde yıldız ve karayelden 3-5, Ege
Denta ve Doğu Karadeniz açıMannda 6 kuvvetnde, saatte 10-21, Ege Deni-
a ve Doğu Karadeniz'in açıklannda 27 deniz mili hızla esecek.
ts&pbul
b n r
Kars
Korrya
Meran
Samsun
TralBon
ZonguMak A
Tkmsterctom
Amman
Bafidat
Brulcad
Cenevre
Frvttui
Petersburg
Londra
B 2<F
B 33°
A 28°
B 37°
B 20°
Y 20°
B 20°
A 34°
Y 13°
B 19°
Mbno
Mntova
MCrah
Osio
Kyıd
floma
30°
25°
B 16°
B 21°
Y 14°
B 22°
B 20°
A 41°
A 30°
B 21°.
buhıöu yaflmurlu . JOIİI 4-»ı« B-Ouluthj G-gûneşlı K-karlı 5-as»
Oda başkanları teröre karşıyatırun istedi
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Türkiye Odalar ve Borsa-
lar Birliği' Başkanı (TOBB)
Yalım Erez'in çağnsı üzerine,
Ankara'da tpplanan Doğu ve
Güneydoğu'daki oda ve borsa
başkanlan, olağanüstü hal ve
sıkıyönetim uygulamalan yeri-
ne. teröre karşı bölgeye yatınm
vapılmasını, işsizliğin önlenme-
sini istediler. Başbakan Süley-
man Demirel, toplanüdan son-
ra kabul ettiği TOBB hcyetinc
"TC Devleti, Türkiye'nin bir
tek çakıl taşını kimseye verme-
me karanndadır" dedi.
"Doğu ve Güneydoğu soru-
nuna çözüm" aramak amacıyla
TOBB Başkanı Yalım Ere/'in
çağnsı uzenne bolgeden An-
kara'ya gelen oda ve borsa baş-
kanlan sorunlan ve çözüm
önerilerini tartışülar. Bölgede
gelişen olaylann, 1970'liyıllann
anarşi ve terör faaliyetlerinden
tamamen farkb olduğunu vur-
gulayan Erez, sorunun. önce-
fikle bir "coğrafi geri kalmışhk"
sorunu olmadığıru savundu.
Erez, mücadelenin partilerüstü
bir politikayla yürütülmesi ge-
rektiğini belirterek, yöre insanı
ile teröristin birbirine kanştınl-
maması gerektiğini vurguladı.
"Doğu ve Güneydoğu Anado-
lu bölgelerindeki eksiklikleri ve
ekonomik sorunlan, teröre ge-
rekçe göstermek son derece
yanhş ve maksathdır" diyen
Erez, ancak teröre karşı müca-
dele edilirken bölgenın ekono-
mik sorunlannın giderilmesin-
de geç kahnmaması uyansında
bulundu. Erez, sorunlann çö-
zümü için hükümete destek ver-
meye hanr olduklannı sözleri-
neekledi.
Tanm ve K.öyişleri Bakanı
Necmettin Cevheri, bölge hal-
kının terörle ilgisi olmadığını,
halkın huzurunu bozmak için
"oyunlar tezgâhlandığjnı" be-
lirttiği Şırnak'ın eski haline ge-
tirileceğini anlattı. Cevheri,
"Teröristler, varsın üç kamyon
yaksın, alü tane daha gönderi-
riz. tktisadi hayatı orada mut-
laka işleteceğiz, sizin yanınıza
tekrar tekrar geleceğiz" dedi.
Devlet Bakanı Cavit Çağlar.
Tarihe direnen kahvehaneler
GÜLATMACA
"Gönül ne kahve ister, ne
kahvehane
Gönül ahbap ister. kahve
bu.ıacıe"
h>ki İstanbul kahvehanele-
rinde ya da bugünkü kısa adıy-
la kahvelennde. en çok bu sö-
zün yer aldığı levhalar ilgi
görürmüş. Bir zamanlar sohbet
etmek ve bilgi alışverişi yapmak
amacıyla gidilen, içinde memle-
ket meselelerinin konuşulduğu
ve kırk yıllık dostluklann ku-
rulduğu ağırbaşlı kıraathaneler
yok artık. Onlann yerini vakit
öldürmek için gidilen. çeşitli ka-
ğıt oyunlannın ve bazılannda
da kumann oynandığı duma-
naltı kahveler aldı.
Kahveye ve kahvehanelere çe-
şıtlı zamanlarda çeşitli yasaklar
konuyor, ama en acımasız olanı
IV. NÎurat zamanında konulan
yasak. IV. Murat. kahveyi, tü-
tünü, afyonu yasakladığı gibi,
yakaladığı liryakilerı de idam
ettiriyor.
19. yüzyılda Namık Kemal'-
in sürekli gittiği Beyazıt'taki
•Uzunkahve, Şehzadebaşı'nda-
ki Fevziye Kıraathanesi ve
Mehmet Efendi Kıraathanesi
gibi kahvehaneler, bir tür kitap
kulübü niteliğindeydi.
Eyüp Sultan Camisi ve Pierre
Loti kahvesiyle ünlü Eyüp sem-
tindeki 90 yılbk Şark Kahvesi,
hiçbir değişikliğe ve restorasya-
na uğramadan müşterilerine
hizmet venneye çahşıyor. Gü-
nümüzde daha çok cami ce-
maati ve işçilerinin uğradığı
kahvehanenin sahibi Metin
Heper, burasını hizmet karşılı-
ğında ustasından 40 yıl önce
satın aldığıni söylüyor. Duvar-
lannda sararmaya yüz tutmuş
fotoğraflann bulunduğu kah-
vede, her şey eski zamandan
kalma.
Herkes bildiklerini birbirlerine
aktanrdı. Ama günümüzde
kahvehaneler bu özelliklerini
yitirdi."
Şark Kahvesi turistler tara-
fından da ziyaret ediliyor. Bır-
çok sıkı dostluklar kurulmuş
bu ziyaretlerin sonunda. Ülke-
lerine geri dönen turistler, Me-
tin Heper'le dostluklannı ya
mektuplarla ya da bir kartpos-
talla sürdürüyor. Metin Heper.
duvarlannda çoğu saranruş
yüzlerce fotoğraf. gazete kupü-
rü, hat sanatmdan örnekler bu-
lunan Şark Kahvesi'nin. kendi-
sinden sonra müze haline geti-
rilmesini istiyor.
Şark Kahvesi en azından
Metin Heper yaşadıkça yaşaya-
cak; duvarlanndaki fotoğraf-
larla, 40-50 yıllık masa ve san-
dalyeleriyle, hele de kömür
ateşinde pişen kahve ve çaytyla
sizi bekliyor.
Tezkereci erlere PKK
bulunduğu ocakta, kahve hâlâ
kömürde pişiriliyor. Şark Kah-
vesi'nde eski olan sadece sema-
ver değil; 32 lira 25 kuruşa aldı-
ğı, 1952 Phillips model üç
radyoyu da özenle koruyor
Metin Heper. Anadolu Kavağı
Kolağası Mehmet Paşa'nın to-
runu olduğunu söyleyen He-
per, "Eskiden insanlar kahve-
hanelere sohbet etmek amacıy-
la gelirdi. Günün önemb'
havadisleri buralarda duyuru-
lur, buralarda konuşulurdu.
• Baştarafi 1. Sayfada
tanı Jandarma Üstçavuş Orhan
Gülter şehit edildi. Erzurum'a
ledaviye giden Şahametün
Bektaş adlı jandarma eri de
PKK mililanlannca kaçmldı.
Diyarbakır'ın Ergani ilçesi
Kortaş köyünü basan PKK"-
lılar bir köy korucusunu öldür-
dü. İstanburda PKK'lı olduk-
lan öne süriilen 13 kişi yakalan-
dı.
Alınan bilgiye göre Çukurca
ilçesindekı birlıklerden tezkere
alan erleri Hakkari'ye taşıyan
10'a yakın minibüs ve otobüs,
dün saat 07.30 ile 08.00 sırala-
nnda Geçimli Köyü yakınla-
nnda PKK saldınsına uğradı.
Otomaük silah ve roketatarlı
saldın sonucu tezkere alan as-
kerleri taşıyan 30 AF 422 pla-
kalı minibüsün şoforü Şaban
Gün yaşammı yitirdi. Şaban
Gün'ün Çukurca'run Emirsa-
ban Mahallesi Muhtan Ahmet
Gün'ün oğlu olduğu öğrenildi.
Saldında şehit ve yarab erlerin
olduğu bildirildi. Ancak ölü ve
yaraîî sayısı konusunda daha
detayh bilgi alınamadı.
Erzincan Valisi Recep Yazı-
cıoğlu'ndan alınan bilgiye göre,
önceki akşam saat 19.00-21.00
sıralannda, Erzincan'a 50 kilo-
metre uzaklıktaki Geçit tren is-
tasyonu PKK militanlan tara-
fından basıldı. Yaklaşık 50
kişilik grup Erzurum'a gitmek-
te olan Doğu Ekspresi'ni dur-
durarak. vagonlarda arama
yaptı. PKK'lıîar arama sırasın-
da çeşib sloganlar attılar. Tren-
de bulunan ve Erzurum'a gö-
revli giden Kemah Merkez
Karakol Komutanı Jandarma
Yapılan açıklamada. trende
bulunan ve tedavi edilmek üze-
re Erzurum Mareşal Fevzi
Çakmak Askeri Hastanesi'ne
giden jandarma eri Sebahattin
Bektaş'ın da kaçınldığj belirül-
di.
AA'nın haberine göre aynı
saatlerde aynı bölgede tren hat-
una paralel giden E-23 Karayo-
lu da kesildi. Kısa sürede yolun
her iki yanında araçlar birikti.
Araçlan durduranlar sürücü ve
yolculan toplayarak para, saat
gibi degerli eşyalan aldıktan
sonra iki kamyoou yaktılar.
Adana'nın Barbaros Mahal-
lesi'ne elektrik veren trafo da
dün sabah saat 02.00 sıralann-
da otomatik silahlarla tarandı.
Trafoda önemli ölçüde hasar
oluştuğu ve Barbaros Mahal-
lesi'nin uzun süre karanhkta
kaldığı belirtildi. Yetkibler
olaydan sonra trafo çevresinde
çok sayıda kovan bulunduğu-
nu açıkladılar.
. Hakkâri'nin Çukurca ilçesi
Üzümcü köyünde mayın patla-
ması sonucu askeri kamyonet
parçalandı. Olayda can kayb»
olmadı. Alınan bilgiye göre, ilçe
merkezinden Üzümcü köyü ka-
rakoluna erzak götüren Cemal
Kıhç yönetimindeki 30 AE 488
plakab kamyonet, köy yakını-
na yerleştirilmiş bir mayııiın
üzerinden geçti. Patlama sonu-
cu kamyonet parçalandı.
İstanbul'da PKK'lı olduklan
öne sürülen 13 kişi yakalandı.
Terörle Mücadele Şube Mü-
dürlüğü'nden yapılan açıkla-
maya göre, sanıklann çeşitli
tarihlerde 7 aynı banka şubesi-
Üstcavuş Orhan Gülter'in sila- ne molotofkokteyli atuklan,
hıru çekerek teröristlere karşı korsan gösteri düzenledikleri,
koymak isteği, ancak dışan- esnaftan tehditle para topladık-
dan, çalıhklann arasından açı- lan ve örgüte militan yetiştir-
lan ateş sonucu şehit edildiği mek için eğitim çalışmalan
bildirildi. yaptıklan belirlendi.
İstekalar hazır. Heyecan dorukta
UluslararasıBilaıdo TurnuvasıBaşhyor!.
EfesPilsen Orand Pnx, üçüncü yılmda... Dünya sıralamasında ilksekıze gıren ünlü bilardo ustalan İstanbul'da:
T. Biomdahl, R. Ceulemans, D. Jaspers, C. Sang Lee, M. Zanetü, L, Dıelıs, R. Bıtaüs, J. Comon, S. Saygıner ve
B. KaratayL. Sporu görsel şölene dönüştüren bilardo devlennm heyecanlı karşûaşmalannı kaçırmayın. Eemeleı
10Eylül'deba^ıyor,büyiikfmall3Eylülde.JstanbuldayakaladığMzbuûrsaüdeğerlendihn. "Büaxdo"yuizleyın!
kaîkûanyla
istanbul Mon Convenüon and Exhıbmon Centeı, 10-13EyM 1992,
saat 1000 BWA - Dunya Bûaıüo Buhğı larahndan duzenlenen
bu resmi kaışlastnalann bûetlen salon gınşınde.
EFES PİLSEN
GRANDPRIX'92
İstanbul Uluslaıarası Bilardo Turnuvası
dış mihraklann Türkiye'nin
güçlenmesini önlemeye çalıştık-
lannı söyledi. Çağlar, bölgede
yatınm mevsiminin kısalığı dik-
kate ahnarak düzenlemeler ya-
püacağıru, Habur sınır kapısı-
run açılarak petrol ticaretinin
devamırun sağlanacağım anlat-
ü.
Devlet Bakanı Tansu Çiller
de, bölgede, öncelikle, yatınm-
lan yüzde 50'nin üzerinde ta-
mamlanmış olan yanm kalan
projelerin, Kalkınma ve Halk
Bankalan araalığıyla aktanla-
cak kaynaklarla desteklenece-
ğini söyledi. Çiller, bölgede 17
yeni sanayi sitesi için seferber
olduklannı kaydetti.
OLAYLAKIN
ARDENDAKI
GERÇEK
• Baştarafi I. Sayfada
şanların azınlıkta olduklannı sa-
nıyoruz.
Nitekim Askeri Yargıtay'ın
bu konudaki tutumu örnektir.
Askeri Yargıtay, 'yargı
reformu' diye de anılan, "Ce-
za Muhakemeleri Usulu Yasa-
sı 'ndaki değişiklikleri'' şöyle de-
ğerlendiriyor: "Ceia Muhake-
meleri L'sul Yasası yüksek dü-
zeyde bir gelisme. Yalmz bura-
da askeri yargı ile ilgili bir atıf
yok. Eğer bu yasalasacaksa, As-
keri Muhakeme L'sul Yasası 'n-
da da aynı değişikliğin süratle
yapılması lazun. Bir yerde yeni
uyguUuna başlayacak, bir yerde
eski hükümler geçerli olacak.
Bu kabul edilemez. Örneğin,
yasada yer alan avukat bulun-
durulması hükmü yürûrtüğe gi-
rince, 'biz buna uymayacağız'
diyemeyiz."
Askeri Yargıtay, yargı refor-
muna ilişkin olumlu değerlen-
dirmesini ilgili mercilere iletmiş-
tir. Türkiye'de demokrasi vesi-
vil toplumun kuruluş sürecinde,
askeri yarginm tutumunun, si-
vH adalet kurumundan daha
öne geçmesi, ülkemize özgü bir
göstergedir.
Sonuçta demokrasiyi yaşaya-
rak ve tartışarak öğreneceğiz.
Ancak çağımızda demokrasi
ve hukuk devleti kavramları,
eşanlamlı ve özdeş bir içerik ka-
zanmıştır. Demokrasinin evren-
sel anayasası da Insan Hakları
Bildirgesi'yle birlikte, buna ek-
lenen -Türkiye'nin de onaylayıp
benimsediği- uluslararası hukuk
belgeieridir.
Yargıçlarımızm ve en başta
Yargıtay Başkanı 'mmn, çoktan
beri iç hukuk değeri ve niteliği
kazanan bu belgeleri inceleyip
özümsemeleri gerekmiyor mu?
• * *
Çekiç Güç
savaş
uçağıdüştü
ADANA (Cumhuriyet Güney
İUeri Bürosu) - Kuzey Irak'taki
güvenlik uçuşundan dönen Çe-
kiç Güç'e bağlı bir ABD savaş
uçağı Gaziantep yakınlannda
düştü. Kazada, ucağın ABD'li
yarbay pilotu paraşütle atlaya-
rak kurtulmayı başardı.
Adana'daki İncirbk Üssü'-
nden dün sabah erken saatlerde
kalkış aldığı belirtilen Çekiç
Güç'e bağlı bir ABD F-16 sa-
vaş uçağı, Kuzey Irak'ta 36.
paralelin kuzeyindeki bölgede
keşif ve güvenlik uçuşu yaptı.
Amerikab yarbay Don Snel
Grove'un kullandığı F-16uçağı
daha sonra Türkiye'ye gjriş ya-
parak İncirlik'e yöneldi. Ancak
uçak. saat 9.20'de henüz belırle-
nemeyen bir nedenle Gazian-
tep'in 30 mil kuzeydoğusunda
düştü. Amerikalı pilot yarbay
Don Snel Grove, uçak düşme-
den paraşütle atlayarak yara
almadan kurtuimayı başardı.
Kazadan hemen sonra İncir-
lik'te görevli bir ekip, olay böl-
gesine giderek uçağın düşüş
nedenini araştırmaya başladı.
GÖZLEM
UĞUR MUMCU
• Baştarafi I. Sayfada
Partiye egemen olan bu kişisellik de ideolojik kısırlığa
yüzeysel tartışmalara ve siyasal miyopluğa yol açıyor.
CHP'nin son kurultayı, 24 Mayıs 1979 günü toplanmış;
bu toplantıda bir önceki kurultayda tüzük değişikliği ile
kaldırılan 'parti meclisi'nin yeniden kurulması, parti yö-
netimi ile parti içi muhalefeti arasında çekişmelere ve
sert tartışmalara yol açmıştı.
Tüzük değişikliği önerisinin gündeme alınıp alınma-
ması için yapılacak oylamanın açık oyla mı, yoksa gizli
oyla mı olması konusunda başvurulan oylamayı, Ge-
nel Başkan Ecevit, ancak 571 oya karşı 769 oyla kazana-
bilmişti.
Son kurultayda Ecevit'e karşı parti meclisi kurmak için
bir araya gelen çeşitli muhaletet grupları, seçimlerde or-
tak liste de çıkaramamışlardı.
Son kurultaydaki CHP Genel Başkanı Ecevit, bugün
DSP Genel Başkanı'dır; Ecevit, 1976 kasımında kaldır-
dığı,1979 mayısında CHP Genel Başkanı olarak yeniden
kurulmasına karşı çıktığı parti meclisini, DSP Genel Baş-
kanı olarak yeni partisinde kurmuştur.
Parti meclisinin kaldırılması ve kurulmasında hep kişi-
sellik rol oynamıştır.
12 Eylül gününe gelindiğinde siyasal pusulasını şaşır-
mış CHP bir "hizipler konfederasyonu" halindeydi...
Türkiye'yi iç savaş koşullarına sürükleyen o yüksek
gerilim, o uğursuz terör ve hazırlanan ve ayak sesleri
duyulan darbe, CHP içinde pek az kişiyi uyandırmıştı.
Bugün CHP açılıyor.
CHP yeniden açılırken birçok kimse şu iki soruyu soru-
yor:
Sosyal demokrat kesimde üçüncü parti mi doğuyor?
-CHP'nin açılması ile birlikte SHP'den aynlıp CHP'de
yer alacak milletvekilleri hükümetin düşmesine yol mu
açıyorlar?
CHP, 'serbest piyasa ideolojisi'nin sosyal demokrat ke-
simde bile köşe başlarını tuttuğu, üniter devletin ve Lo-
zan'ın tartışıldığı, "globalleşme" adı altında Türkiye'nin
uluslararası kapitalizm ile bütünieştirildiği, devletçilik ve
devrimcilik gibi ilkeleri savunmanın suç sayıldığı, devlet
işletmelerinin haraç-mezat yabancılara satıldığı, dış si-
yasetin Beyaz Saray'a bağlandığı, Cumhuriyet'in laik
temellerinin hilafet örgütleri, Suudi sermayesi, birader
ortaklıkları ve islam bankerleri ile kuşatıldığı, emperya-
lizme karşı verilen Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın ve bu sa-
vaşın eşsiz önderi ve CHP kurucusu Mustafa Kemal'in
"Islamcılık", "sivil toplum" ve "2.Cumhuriyet" adına
yadsınıp aşağılandığı, sol ve sosyaüzm düşmanlığının
egemen ideoloji haline gelip basında ve siyaset kulisle-
rinde kol gezdigi bir dönemde açılıyor.
Bu ortam, CHP'nin siyasal yörüngesini, siyasal doğrul-
tusunu belirleyecek koşulları da belirliyor. Bugünkü ya-
saklı ve kısıtlı anayasa ve sendikalar ile partilerin ilişki
kurmalarını suç sayan bugünkü yasalar var oldukça Tür-
kiye'de hiçbir parti "sosyal demokrat" olamaz.
Yapılacak ilk iş, bu anayasayı ve yasaları değiştirmek-
tir.
Bu anayasa ve yasalar değişmedikçe sosyal demokrat
partiler, can damarları olan işçi sendikaları ve emekçi
örgütleri ile bütünleşemezler. Bütünleşmedikleri için de
yapısallık yerine kişisellik ağır basar.
CHP'yi içten içe çürüten hastalıkların başında da "sos-
yal demokrat yapısı olmayan sosyal demokrat parti" ol-
gusu yatmaktaydı.
DemoKrasi, yıllardır "sosyalist olmayan sol partiler"
ile "liberalolmayansağpartiler"arasında kısırçekişme-
ler ve kişisel kavgalarla geçen bir "kördövüşü" olarak
yaşandı.
Bu yapıyı değiştirmek ve bu kısır döngüyü kırmak ge-
rekiyor.
DYP-SHP koalisyonu, yapıyı değiştirmek ve Batılı an-
lamda bir demokrasiyi kurmak için anayasal ve yasal
engelleri kaldırmaya çahşıyor.
CHP tam bu aşamada açılıyor.
Böyle bir aşamada, CHP, SHP ve DSP'nin tabanını da
içine alacak, işçi sendikaları, emekçi örgütleri, gençleri,
ilerici aydınları kucaklayacak bir bilinç ve inanç rüzgarı
estirir, anayasa ve yasa değişikliklerinden sonra Batı
demokrasilerindeki sosyal demokrat partiler gibi yapıla-
nırsa sağlıklı bir yörüngeye oturur.
Yok, eskisi gibi kişisellik ağır basar ve demokratikleş-
me sürecinde hükümeti devirecek bir oldu-bittiye yol
açarsa, bu bağışlanmaz bir aymazlık olur.
Bu düşünceler ile CHP'ye başarılar diliyoruz...
Üaçfirmalarızanınıı
• Baştarafi 1. Sayfada
Fako'da yapılan söz konusu
toplantıda, ilaç şirketlerinin
yıl sonunda ilaç bazında yüz-
de 15 kârlılığı sağlamak için
ilaç fiyatlanna azami yüzde
20-30 oranında zam yapılması
kararlaştmldı. Toplantıda ay-
nca, dün yürürlüğe giren zam-
larla yüzde 15 net kârlıbğa
ulaşamayanlann 1 kasımda
yeniden zam için başvuruda
bulunmalan için prensip ka-
ran alındığı da öne sürüldü.
istanbul Eczacı Odası Başka-
nı Mehmet Domaç, ilaç fıyat-
lannın sözde kararnameye
göre tespit edildiğini, kararna-
mede ise "Bakanlık yetkilileri-
nin müracaat edin, size fıyat
vereceğiz" diye bir maddesi
bulunmadığını belirterek şun-
lan söyledi: "İlaçlara dolar ve
mark değerinin üzerinde zam-
lann yapılması vatandaşın ila-
ca ulaşamamasına neden
olmaktadır. İlaca ulaşamayan
vatandaş ilaçlan kamu ku-
rumlanndan almaya yönel-
mektedir. İlaç fıyat artışlan
kamu sigorta kurumlannı da
çıkmaza sokmuştur. Bugün
SSK ve Bağ-Kur, ilaç be-
dellerini ödeyememe güçlü-
ğü içindedir. Bu sigorta ku-
rumlannm eczanelere 200
milyara yakın borcu bulun-
maktadır. Yapılan zam, ecza-
cılan yalnız bu alacaklan
nedeni ile 60 milyar lira zarara
Gözlüklü
Gözlüklü Martı Çanakkale açıklannda
yanma tehlikesi geçirdi!
Karaya oturan yabancı bandıralı geminin
hidroksit yüklü malın 650 santigrad derecede
yaktığı denizde gagası balığa değseydi
Gözlüklü Martı yanacaktı... Ayrıntı eylül
sayısında. Bayilerden isteyiniz.
sokmuştur. Zamlar nedenıyle
ilacını veren eczacı tekrar aynı
miktarda ilaa eczanesine ko-
yabilmek için yüzde 30 daha
fazla para ödeyecektir. Ecza-
cılar ilaç zamlan karştsında
sermayesini koruyamaz duru-
ma gelmiştir. Vatandaşın sağ-
lığı, eczacıbk mesleğinin gele-
ceği açısından ilaç fiyatı artış-
lanna artık dur denilmesi
lazımdır."
Yapılan zamlardan sonra
Hoechest firmasının ürettiğj
Novalgin adlı ilaç yüzde 29
oranında artarak 7500 liradan
9700 liraya yükseldi. Yine ay-
nı firmaya ait Trental adb ila-
cın fiyatı ise yüzde 24'lük
bir arttşla 79 bin liradan 98 bin
liraya yükseldi. Fako fırması-
na ait satışı ilk 10'a giren Alfa-
silin adlı antibiyotiğin fiyatı,
yüzde 29 oranındaki zamla 112
bin 500 liradan 145 bin liraya
çıkarken, Augmentin adlı an-
tibiyotik de yüzde 30 oranın-
daki zamla 136 bin liradan 177
bin 500 liraya yükseldi. Cîba-
Geigy firmasının antidepre-
san ilaçlanndan Ludiomil 75
mg'lik ilaa yüzde 30 oranında
zam görerek 62 bin 500 lira-
dan 81 bin 300 liraya yükseldi.
Yine aynı fırmanın 60 tablet-
lik Voltaren ilacı yüzde 30' luk
zam ile 38 bin bradan 49 bin
500 braya yükseldi. Roche fır-
ması da 4 ilacına zam aldı..
istanbul
• Baştarafi 1. Sayfada
rulundan istifa'etti. Dün olağa-
nüstü toplanan baro yönetim
kurulu toplantısında Ergin
Cinmen'in istifası kabul edildi
Diğer 6 kişinin istifalan ise bun-
dan sonraki toplantılarda görü-
şülecek.
İstifalannın nedeni konusun-
da bir açıklama yapmayan avu-
katlann Çağdaş Avukatlar
Grubu'na çağn yaptığı, istifala-
rının nedenlerini o toplantıda
avukatlann önünde açıklayıp
tanışacaklan öğrenildi.