27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 TEMMUZ 1992 CUM A CUMHUR/YET SAYFA DIŞHABERLER G.Af rlka'ya BM gözfemcisi • JOHANNESBURG (AA) - Gûney Afnka'da beyaz azırüık hükümeti, ilk kez bir BM gözlemci heyetinin ûlkeye gelmesini kabul etti. Dışişleri Bakanı Pik Botha tarafından yapılan açıkJamada, Devlet Başkanı F.N. De Klerk'in, BM Genel Sekreteri temsilcilerinin olaylan gözlemlemek üzere ûlkeye gelmesine karşı çıkmadı&ını bildirdi. Hükümet kaynaklan, en az 10gözlemcinin, büyük şehırlerdeki hareketleri izkmek üzere bu hafta sonu Güney Afrika'ya gelmelennin beklendiğini söylediler. ATr Törkiye'yi konuşacak • LONDRA (AA) - Avrupa Topluluğu dışişleri bakanlannın 12-13 eylûl tarihlerinde tngiltere'nin Welwyn kentinde bir toplantı yapacaklan açıklandı. Ingiltere Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, AT Bakanlar Konseyi Dönem Başkanı sıfatıyla Dışişleri Bakanı Douglas Hurd'ün evsahipliğinde yapılacak toplantının 'resmi' nitelikte olmayacağı bıldirildi. Edinilen bilgiye göre iki gûn sürecek toplanüda, çeşitli uluslararası sorunlann yanı sıra AT dışişleri bakanlan, Douglas Hurd'ün Türkiye-AT ilişkileriyle ilgili hazırladıgı Türkiye Raporu' üzerinde görüş bildirecekJer. Gligopov memnun • ATİNA(AA) -Makedonya Cumhurbaşkanı Kiro Gligorov, Türkiye znaretinden son derece memnun kaldığını belirterek iki ülkenin diplomatik ilişkilerini büyükelçiler düzeyinde geliştirmeyi kararlaştırdıklannı söyledi. Konuşmasında. Türkiye'deki görüşmelerin AT'ye karşı yükümlülükleri bulunmayan ülkelerin Makedonya Cumhuriyeti'm bir an önce tanımalan açısından fev kalade faydab geçtiğiniifadeetti Rus basımndan Ankara'ya uyarı • MOSKOVA (AA) - Rusya basınının •'liberal" olarak larumlanan gazetelerinden Moskovsky Komsomolets, Türkiye'nin Dağlık Karabağ sorununda "taraflı bir tutum" izledığıni öne sürerek bu tutumun Türkiye'nin Orta Asya cumhuriyetlerindeki etkisini sınırlayabıleceğinı ıddıa etti. Etnik alanda "ulus-devlet", siyasi alanda "laiklik", ekonomik alanda "devlet öncülüğünde piyasa ekonomisi" gibi temel direklere dayalı Türk modelinin Orta Asya'da olumlu bir etki alanı yaratmış.olmasına karşın, bölgede Iran'ın rolünün de değişmekte olduğunu kaydeden gazete, Rafsancani önderliğindeki İran'm, < Humeyni ideolojisıne bağlı i İslam dinciliğinden hızla ! uzaklaşmaya başladığını , kaydetti. Çernobil kurtuldu \ • LONDRA (AA)- Ukrayna'da, 1986yıünda f meydana gelen Çernobil ( nükleer felaketinden | etkilenen orman ve ; tarlalarda sah akşamı çıkan yangının. nükleer santrala ulaşmadan kontrol altına 1 alındığı haber verildi. BBC'nin Ukrayna j televizyonundan önceki gün ; aldığı haberde, yangındâ 600 > hektarhk bir alanın tamamen : yandığı ifadeedildi. Nükleer '. santrala 15 kilometre mesafede bulunan Buriakovka köyü ve . çevresini birsürediretkısi I alüna alan aşırı sıcaklar j sebebiyle çıkan yangının, i rüzgann ters yönden esmesi I sebebiyle yayıldığı • belirtiliyor. ! Ortak güvenliğe Erivan'dan onay '• BMOSKOVA(AA)- ı Ermenistan Parlamentosu .' Avrupa'da konvansiyonel ! silahsızlanma anlaşmasıyla ; Taşkent'te 15mayısta ; imzalanan"BDT Ortak >' Güvenlik Antlaşmasf'nı onayladı. Eski SSCB'nin imzalamış olduğu Avrupa Konvansiyonel Kuvvet Indirimi Anlaşması'nda öngörülen indirimlerin < kapsadığı alanda yer alan ' Ermenistan, bu anlaşmada ' getirilen tavan çerçevesinde ; en fazla 220 tank, 220 arhlı ; piyadearaa, 135top, 100 • savaş uçağı ve 50 saldın t helikoptennesahip olabilecek. KKTC'nin şanssızlığı Kıbns'ın, Gali'nin 'mikro milliyetçiliğe paydos'politikasının ilk uygulaması olmasıdır BM: Odün değil, barıs içitı toprakBM Genel Sekreteri'nin "mikro milliyetçilik"i önlemek istediği açık seçiktir. Bu, Kıbns zirvesinin birinci ve en önemli etkenidir. Gali, Denktaş'a açıkça "Sizden 'toprak ödünü' değil, 'barış için toprak' (land for peace) istiyoruz" demiştir. "Banş için toprak" şu koşullan içermektedir: a) "Yüzde 29 + " ilkesinin altına inilmesi, b) Rum göçmenlerin kuzeye taşınması için Güzelyurt'un verilmesi. TT~~~~~ Hıristiyan kökenli Butros Gali, "Bu gidişe İJZJIJİJS AtAK izin verilirse Bırleşmiş Milletler'in üye sayısı 300-400 olacaktır. Böyle bir oluşum düşünü- lemez..." demektedir. Örgütün bugünkü üye sayısı 16O'ı yeni aşmışur. Genel Sekreter'in ""mikro milliyetçilik"i önlemek istediği açık seçiktir. Bu, Kıbns zir- vesinin birinci ve en önemli etkenidir. BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi (Amerikan, Rus, Çin, İngiliz ve Fransız) diplomatlan örgütün 47 yıllık tarihinde ilk kez oybirliğiyle hareket etmektedir. Konsey üyelerinin oybirliği Genel Sekreter'in "mik- ro milliyetcilik" politikası için de geçerlidir. Bu da konunun ikinci önemli noktasıdır. Kıbns zirvesinde sorun "yüzde 29 + "lık toprak ödünü değildir. Güzelyurt'un Rum- lara verilmesi de asıl sorun değildir. "Yüzde 29 + "lık toprak ve Güzelyurt çö- zümün sadece anahtandır. Çünkü Kıbns sorunu dünyada "mikro milliyetçilik"in önlenmesine bağlanmıştır. BM Genel Sekreteri Butros Gali, devletle- rin bölünmesine, etnik çatışmalara karşı ol- duğunu çeşitli kereler açıklamıştır. Genel Sekreter 21. yüzyıla girerken "yeni dünya düzeni"nden söz etmektedir. Mısır gibi Müslüman bir ülkeden gelen Durum böyle olunca Butros Gali'nin sele- fı Perez de Cuellar'dan farklı bir politika iz- lemesi de doğaldır. Gali'nin önüne gelen iki güncel sorun var- dır: Biri Kıbns, ötekısi ıse Bosna-Hersek... Birinde söndürülmüş ikili bir soğuk savaş, ötekisinde üçlü sıcak bir savaş.. Gali'nin önünde birinde iki bölgeli, ikincisinde ise üç bölgeli birer devletten oluşan çözüm ya da ikili-üçlü yeni beş devlelı doğuracak iki so- run vardır. 15 temmuzda New York'ta başlayan Türk-Rum ikili Kıbns zirvesinin bir benzeri Bosna-Hersek için ağustosta Londra'da Boşnak, Sırp ve Hırvatlar arasında üçlü zir- ve olarak yapılacakür. Genel Sekreter'in her iki zirve için "mikro milliyetçiliğe paydos" ilkesi Güvenlik Kon- seyi'nin daimı üyelerince onanmışîır. Kıbns zirvesinde KKTC'nin şanssızlığı bu karann uygulanmasında ilk örnek olma durumunda kalmasıdır. Gali, 15 temmuz günü Denktaş-Vasiliu ikilisine "Kıbns'ta iki ayn devletin doğması- na izin verilemeyecegini" Güvenlik Konseyi adına açık ve seçik söylemiştir. Gali, bundan sonra zirvenin müzakere yöntemini de açık- lamıştır. Gali ve konseye göre Kıbns sorunu çözü- mü şu rki noktaya bağlıdır: 1- Türklerin toprak ödünü, 2- Rumlann anayasal haklar ödünü. Gali, Denktaş'a açıkça "Sizden 'toprak ödünü' değil, 'banş için toprak' (land for pe- ace) istiyoruz" demiştir. " Banş ıçın toprak" şu koşullan içermekte- dir: a) "Yüzde 29*+ " ilkesinin altına inilmesi, b) Rum göçmenlerin kuzeye taşınması için Güzelyurt'un verilmesi. Gali'nin 38. kattaki odasına önce Denk- taş'ı alması, Vasiliu'nun Nevv York'ta tatil yapmasının nedeni, zirvede öngörülen mü- zakere yönteminin bir sonucudur. Gali Güvenlik Konseyi önünde Denktaş- ın defterinı dürdükten sonra -tabii dürebilır- se- bu kez onu çıkartıp, anayasal haklarda Rumlann ödün vermesi için odaya Vasiliu'- yu alacakür. Bu aşamada ise Denktaş'ın Nevv York'ta tatile çıkacağını kendisine söylemiştir. Şu anda Nevv York'ta Kıbns zirvesi ilginç bir boks maçını andırmaktadır. Ringdeki hakem Butros GaK'dir. Masa hakemleri konseyin 5 daimi üyesidir. Ringde Denktaş-Vasiliu gibi boksörlerin birbirleri- ne yumruk atmalan gerekirken, bu boks maçındaki uygulama alışılmıştan çok farklı- dır. Ringde boksör olarak sadece Denktaş vardır. Hakem Gali, Denktaş'a acımasız vurmakta, konsey üyeleri ise "vur, daha sert, daha hızlı vur..." diye bağırmaktadır. İşin ilginç yanı Denktaş'ın Gali'ye fazla yumruk atma şansı yoktur. Çünkü kendi Başbakanı Derviş Eroğlu bir yandan sağ ko- lunu tutmakta ve "toprak verilemez" diye tempo tutmaktadır. Ote yandan, adadaki Türk muhalefet ise Denktaş'ın sol kolunu tutmakta ve kcndisini "ödün vemnemekle" suçlamaktadır. Ring kenanndaki Vasıliu ıse sabırla sırası- nı beklemektedır. Davada "kin" ve "öç alma" öğelerinin oynayacağı rol, devletin olgunluk ölçütü olacak Honecker, AJmanya'nın hukuk sınavı • Almanya Dışişleri Ba- kanı Kinkel ve Adalet Bakanı Schnarrenberger Honecker'in adil bir bi- çimde yargılanacağını ve siyasi olarak suçlanma- yacağını belirtti. Ancak Honecker'in avukatı, k adi suç' maskesi altında 'siyasi suç' yargılaması yapılacağını savundu. DENİZtNCEDÎKEN BONN - Eski Doğu Alman- ya lideri Erich Honecker'in, Şili'nin Moskova Büyükelçi- Ûği'nde sekiz ay sürgün yaşa- dıktan sonra Berlin'e dönmesi değişik tepkılere yol açarken, tutuklanarak Mobait Cezaevi'- ne konulan eski lıder dün mah- keme önüne çıkanldı. Honec- ker'in yargıianmasının adil olup olmayacağı ise günün en önemli tartışmasını oluşturu- yor. Honecker, dün Berlin'de çı- kanldığı mahkemede, Berbn Duvan'ndan Batı'va kaçmaya çalışanlara, sınır muhafızlann- ca ateş açılması emri vermekle suçlandı. Berlin Duvan'nın mi- man olarak tanınan Honecker, kendisine karşı getirilen suçla- malara yanıt vermedi. Honec- ker'in avukatı Friedrich WolfT, eski liderin duruşmada oldukça "sarsıldığını" belirtti. Davalar Erich Honecker hakkmda tutuklama karan ile açılan ilk dava 30 Kasım 1990 tarihini ta- şıyor. Berlin Eyalet Mahkemesi tarafından açılan davada, Ho- necker, Berlin Duvan'ndan Batı'ya kaçanlar için "vur em- ri" vermekle suçlanıyor. Ho- necker, bu davada, kaçış sıra- sında Doğu Alman sınır görev- lileri tarafmdan vurularak öldürülen 49 kişinin ölümün- den sorumlu tutuluyor. Hakkmda yine tutuklama karan ile Berlin'deki Tiergarten İdare Mahkemesi tarafından açılan ikinci davada ise eski li- der, görevini kötüye kullan- mak, 1988 ile 1989 yıUannda eski Komünist Parti'nin önde gelenlerine haksız ımtiyazlar sağlayarak devleti 15.5 milyon mark zarara sokmakla suçlanı- yor. Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl, Honecker'in ia- desi ile ilgili gelişmeleri fazla umursamaz görünürken, Dışiş- leri Bakanı Klaus Kinkel, Ho- necker'in iadesini uzun süren Honecker devlet başkanlığından tutuklanmaya uzanan yaşamının hesabını verecek. diplomatik girişimlerin başansı olarak niteledi. Kinkel, karann bağımsız mahkemelere ait ol- duğunu vurgularken, Adalet Bakanı Bayan Sabina Leuthe- usser-Schnarrenberger de eski Doğu Alman liderinin adil bi- çımde yargılanacağını söyledi. Federal Adalet Bakanı Sabi- ne Leutheusser-Schnarrenber- ger ise Honecker'e karşı açılmış olan davalann "intikam" ama- cı taşımadığını söyleyerek "Açılan davalar adaletin doğru bir şekilde tecelli etmesine yö- neliktir" dedi. Adalet Bakanı, Honecker'in "iflas eden politi- kalan" yüzünden vargılanma- yacağı güvencesini verdi. Honecker'in Almanya'ya dönmesi konusunda fikirleri sorulan eski Doğu Alman va- tandaşlan ise büyük çoğunluk- la kayıtsız ıfadeler kullanıyor ve geçmişi unutmak istediklerinı söylüyorlar. Ancak Honecker'- in dönüşü sırasında havaalanı çevresinde düzenlenen gösteri- de eski Doğu Alman yönetimi- ne sempatinin dıle getirildiği ve "Honecker'e özgurlük" diye slogan auldığı dikkatlerden kaçmadı. Adi suçlu olarak yargılana- cak Honecker konusunda Av- rupa kamuoyu son derece has- sas. Tarihi "kin" ve "öç alma' öğelerinin eski Doğu Alman li- derinin yargılanmasında oyna- yacağı rol, Alman demokratik hukuk devletinin olgunluk öl- çütü olarak değerlendinlivor. Bu nedenle Honecker'in kısa süreli bir tutukluluk dönemin- den sonra salıverileceği ve "ızo- le" edilmesinin sağlanacağı da tahminler arasında. Kimı çev- reler işe Honecker'in kızının yaşadığı Şili'ye yasal yo'Üardan gidebilmek için Almanya'ya dönüp yargı önüne çıkmayı ka- bullendiği görüşündeler. VVolff ise müvekkiline ıhş- kin iddıanamelen inceledikten PORTRE ERİCH HONECKER Doğu'nun 'efendisi'1991 yılı aralık ayında sığındığı Moskova'daki Şili Büyükelçiliği'ni terk ederek Almanya'ya dönen eski Demokratik Almanya Devlet Başkanı Erich Honecker, Berlin duvannın mlman olarak kabul ediliyordu. 18 Ekim 1989 yılında, Devlet Başkanlığı ve Demokratik Almanya Komünist Partisi (SED) lıderliğinden uzaklaştınlmasından sonra büyük bırdüşüş yaşayan Honecker, 18 yıl boyunca eski Demokratik Almanya'nın "efendisi" olmuştu. 1933'te Nazilenn ıktidara gelmesinden sonra 1935 yılında Gestapo tarafından "ihanete teşebbüs" suçu ile tutuklanan ve on yıl bir Nazi kampına gönderilen Honecker, 1945 yılında Sovyet askerleri tarafından kamptan çıkanlmıştır. 1990 yılına kadar başka hapiscezası görmeyen Honecker, o yıl iki gün cezaevindekaldı. Daha sonra Berlin yakınlanndaki askeri bir Sovyet hastanesine getirildi. 1991 yılı mart ayında, Kıal Ordü. doğudan baüya kaçmak isteyen 200 Demokratik Almanyalının ölümünden sorumlu tutulan Honecker'i, Almanya adaleünden kaçırarak eski SSCB'ye getirdi. Hamisi MihailGorbaçov'un, devlet başkanlığından istifa etmesi üzerine Honecker, 1991 yılı aralık ayında Moskova'daki Şili Büyükelçiliği'ne sığındı. sonra yaptığı açıklamada, Al- manya'nın "adi suç" maskesi altında "siyasi suç" yargılaması yapacağj izlenimi taşıdıgını söyledi. "Honecker Davası" bundan sonra Almanya'nın hukuk dev- leti niteliği açısından önemli bir sınav niteliği taşıyacak. Honec- ker için önümüzdeki günlerde yeni "muayene" ve incelemeler- den sonra "ceza muafıyetinin" olup olmadığı saptanacak. Do- ğu Almanya'nın eski devlet ve parti başkanı Honecker, eğer tıbbi nedenlerle "ceza muafıye- ti" alırsa, belki de Almanya'da bir huzurevine yerleşebilecek. KIBRIS SORUNU Atinayönetimi, Denktaş'ı suçladı • Yunanistan hükümet çevrelerine göre Kıbns Rum tarafı müzakerelerin sonuçsuz kalmaması için ABD'nin müdahalesini istemeye haarlanıyor. STELYO BERBERAKİS ATİNA - Yunanistan hükü- meti, Nevv York'ta devam eden Kıbns müzakerelerinin çıkmaza girmesinden KKTC lideri Rauf Denktaş'ı sorumlu tutuyor. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı, Kıbns sorununun "son derece kritik" bir aşama- da bulunduğunu açıkladı. Ayru açıklamada Denktaş'ın müzakereler süresince katı tu- tum unu değiştirmemekte ısrar ettiği ve getirdiği önerilerin gayri ciddi olduğu görüşü sa- vunuldu. Dışişleri sözcüsü Dimitris Avramopulos'un N^vv York görüşmelerine ilişkın açıkla- ması şöyle: "Kıbns sorunu için sürdürülen müzakereler son dferece kritik bir aşamaya gel- miştir. Kıbns Türk lideri Rauf Denktaş, katı tutumunu sür- dürmekte ısrar etmektedir. Kibns sorununda bir ilerleme kaydedilmesi için Denktaş'ın BM Genel Sekreteri Butros Gali'nin toprak konusunda getirdiği önerilerin temelini ka- bul etmesi gerekmektedir. Yunanistan, kaydedilen bu ge- lişmelerden ötürü duyduğu endişelerinin yarusıra, Kıbns sorununa adil, kalıcı ve işler bir çözüm bulunacağı yolundaki ümitlerini yitirmemiştir. An- cak Türkiye'nin özellikle top- rak konusunda alacagı karar- lar önemli olup, bu konuda bütün etkinliğini kullanarak özlü bir diyalog kurması için Denktaş'ı ikna etmesi gerek- mektedir". Dün Kıbns müzakereleri konusunda Nevv-York'tan ge- len haberler, bu konuda esen ıyimserlik havasını dağıtmaya başladı. Yunanistan hükümeti müzakerelerden ne gibi sonuç- lar beklediği konusunda her- hangj bir açıklama yapmaz- ken, Tsasına sızdınlan bilgiler, Nevv York müzakerelerinin Denktaş nedenıyle çıkmaza gınnış olduğu görüşünün hâ- kim olduğu doğrultusunda. Hükümet çevrelerinde ise Nevv York müzakerelerinden olum- suz sonuçlar alınsa dahi bunun Türk-Yunan ilişkilerine gölge düşürmeyeceğine dikkat çeki- liyor. Atina'ya ulaşan haberlere göre müzakerelerin cıkmaza girmesi üzerine, Birleşmiş Mil- letler Güvenlik Konseyi'nin devreye girme hazırlığında ol- duğu. Yunan ve Kjbns Rum taraflannda, Güvenlik Kon- seyi'nin beş daimi üyesinin, tutumunu değiştirmesi için Denktaş'a "sözlü ihtarlarda" bulunacağından, ancak bu gibi ihtarlann Rum tarafına "içeri- ği olmayan bir zaferden başka hiç bir şey kazandırmayaca- ğından" söz ediliyor. KKTC Dokuzlar parti kurdu LEFKOŞA (CumhHriyet) - Ulusal Biriik Parüsi'nden (UBP) isüfa eden "Dokuzlar", dün "Demokrat Parti" adında yeni bir siyasal parti kurdu. UBP içinde yeni bir yapılan- ma ve yönetsel konularda Kıb- ns Türk toplumunun düşürül- düğü büyük açmazlara çözüm bulma amacıyla daha şeffaf ve demokratik uygulamalar isti- yerek UBP Genel Başkanı ve Başbakan Derviş Eroğlu ve ekibine sert bir muhalefet baş- latan UBP'li dokuz milletveki- li, parti yetkili organlannın ortak disiplin kurullannca ge- çici olarak ihraç edildikten sonra, partilerinden istifa et- mişlerdi. Denktaş da, "Eroğlu ve UBP'yi ele geçirdiğini kaydet- tiği klik"e ağır suçlamalarda bulunmuş, "Eroğlu'nun parti- sel ve toplumsal konularda tu- tum ve uygulamalannı "büyük pişkinlik" olarak tanımlaya- rak, "UBP'yi kendi partisiy- miş varsayımıyla destekleyen yandaşlanna, istedikleri parti- ye girebilecekleri" mesajı ver- mişti. Dokuzlar'm MecKs'te "Ba- ğımsız Demokrasi Grubu"nu oluşturarak üye sayısını ona çı- karmasından sonra, bütün hazırbklan tamamlanan ve kurulan "Demokrat PartTnin geçici genel başkanlığına Do- kuzlar'dan Magosa Milletve- kili, eski bakanlardan Mustafa Adaoelu getirildi. Eski komünistlerin ortak kaderiBERLfN (AA) - Eski Doğu Almanya'nın devlet başkanlann- dan Erich Honecker'in mart 1991'de sığındığı Rusya'dan Al- manya'ya dönmesi ile eski komünist ülkelerin liderlerinin serü- venleri yeni bir aşamaya girdi. Bir zamanlar dünya politikasında belirleyici olan bu liderler. yönettikleri sistemin yıkılması ve ülkelerinin dağılması ile başla- yan yeni dönemde, aynı kaderi paylaştılar, ama hayatlan farklı yönlerde gelişti. Kısa bir bakış bu farklılığı çarpıcı biçimde gözler önüne seri- yor. Romanya Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku, yönetimde en az kendisi kadar etkili ve korkutucu olan eşiElenailebirlikte, silahlı birayaklanma sonucu, 25 Aralık 1989'daidamedildi. \ Bulgaristan Dev let Başkanı Todor Jivkov hakkında devlet malını kötü kullanma vezimmetıne geçirmekten 22 temmuzda dava açıldı. Otoritesinı kötüye kullanmaktan açılan dava ise bir yıldır devam edıyor. Macaristan Eski komünist yöneticilerdcn hiçbiri hakkında davaaçılmadı. Komünist Parti'nin uzun yıllarliderliğını yapan Janos Kadar Temmuz 1989'daöldü. Çavuşesku Çekoslovakya Komünist Çekoslovakya'nın son Devlet Başkanı Gustav Huşak, hakkında hıç dava açılmadan, kasım 1991'de kanserden öldü. 1968'deVarşovaPaktı birliklerini ûlkeye davet eden 5 yöneticiden hayatta kalan tek kişı olan Vasil Bilak hakkında dava açıldı. Jivkov Kadar Huşak Polonya Son Komünist Devlet Başkanı Gencral VVojcıech Jaruzelskı, aralık 1990'da görevini seçimledevlet başkanlığına gelen Lech Walesa'ya devretti. Jaruzelski "Sıkıyönetım. Nıçin?" başhklı anılannı yeni bitirdi. Jaruzelski SSCB SSCB'nin son Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov. şimdi dünyayı geziyor. kurduğu vakıf adına konferanslar venyor ve gazetelerde makalelen yayımlanıyor. Gorbaçov YAPI^CKREDi YATIRIM Sermaye Piyasası Kurulu HA1JU AKZA AIUCILK VETKIBCLGESI »V..1V. H»-.»...-. Sermaye Piyasası Kurulu ALD4 SAT1M ARAClLlGi YETU BELGESI r+rr *alka an fcl»jU Hljlııı Yapı Kredı Menkul Değerler Merkezlerı Istanbul- (1) 232 62 00 (15 hat) Ankara (4) 431 98 16 • 433 89 18 432 07 70 Izmır (51) 19 63 43 - 19 63 44 19 92 05 Adarta (71) 18 20 02 (3 hatl
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle