Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA- CUMHURİYET 31 TEMMUZ 1992 CUMA
HABERLER
Cindcruk'tan
eğitimedestek
• ESKİŞEHİR(AA)-
T B M M Başkanı Hüsamettin
G n d o r u k , devletin eğitime
"aslan pjayını" ayırmak
z o r u n d a olduğunu söyledi.
Eskişehir'de, 2 Eylül
tUcögretim Okulu'nun temel
a t m a töreninde konuşan
Cindonak, 8 yıllık temel
eğitimin- bir sûre sonra az
geleceğine dikkati çekerek
gelişmiş ülkelerdezorunlu
temel eğdtimin, lOyıl
olduğunu belirtti.
Uygularnaya konulan, 8
yıUık lemel eğitimin, bunun
altyapısuu oluşturduğunu
belirtenTBMM Başkanı,
"Çağırnız bılgı çağıdır. Bu
çağda insana yapılan
yatınmlarartmıştır. Büyük
şehir olabilmenin ilk
koşullanndan bın, eğitime
önem veTmektir. 60-70 kişilik
sıruflarda ileri düzeyde eğitiın
yapmak mûmkündeğildir"
diye konuştu.
Sağlar'dan
ziyaret
• ANKARA (AA) - Kültür
Bakanı Fikri Saglar, Çağdaş
Gazeteciler Derneği'ni
ziyaretetti. Sağlar, basının
vazgeçılmez bir demokrasi
unsuru olduğunu, kültür
yaşanüsında da vazgeçılmez
bir kurum olduğunu, basının
çalışmalannı büyük bir
içtenlikle desteklediklerini
söyledi. Sağlar, "Basın Türk
demokrasisi için mücadele
veren bir kuramdur. Çağdaş
Gazeteciler Derneği'nin de
basın dünyasına vazgecilmez
bir yeri vardır, derneğin
çalışmalannı büyük bir
içtenlikle izliyor ve
destekliyoruz. Basınımız
özgür düşünce ve özgür
yaraüm için büyük
mücadeleler vermiştir, basın
mensuplanmızı da burada
kutlamak istiyorum" dedi.
Demirel'in doğu
gezisiI ANKARA (AA)-
Başbakan Süleyman
Demirel, Ardahan ve Iğdır'ın
il olmalan dolayısıyla
dûzenlenecek törenlere
katılmak için lOağustos
pazartesi günü Kars'a
gidecek. Basın Yayın ve
Enformasyon Genel
Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamaya göre Başbakan
Demirel, lOağustos pazartesi
günü uçakla Kars'a gidecek.
Buradan sırasıyla Ardahan
ve Iğdır illenni ziyaret edecek
olan Demirel, halka hitaben
birer konuşma yapacak.
Demirel, aynı günün akşamı
Ankara'ya dönecek.
İnönü-Churchill
barış parkı
•TARSUS (AA) - Tarihi
İnönü-Churchill
görüşmesinin gerçekleştiği
Tarsus'a bağlı Yenıce
Belediyesi'ndeki alan "Banş
Parkı"na, görüşmenin
yapıldığı tren de "Banş
Müzesi"ne dönüştürülecek.
Yenice Belediye Başkanı Ali
Kuru, Belediye Sarayı'nda
düzenlenen tpplantıda,
Türkiye'nin İkıncı Dünya
Savaşı'na katılmaması
konusunun görüşüldüğü 30
Ocak 1943'ün unutulmaması
gereken önemli bir tarih
olduğunu belirterek şunlan
söyledi: "Değerleri, genç
kuşaklara aktarmak, olaylan
gerçek mekansal ve tarihsel
konumuna oturtmakla
mümkündür. Bu amaçla,
Banş Görüşmesi'nin 50.
yılını kutlamak amacıyla
çalışmalara başladık.
Buluşmanın gerçekleştiği
alanı Banş Parkı'na,
görüşmenin yapıldığı treni de
Banş Müzesi'ne
dönüştüreceğiz. Trenin
restore edilerek tarihi
mekana getirilmesine
çalışıyoruz."Toplantıya, İçel
II Kültür Müdürü Yusuf
Ziya Ak, Adana Makine
Mühendisleri Odası Başkanı
Hüseyin Sayar ve çok sayıda
yetkili katıldı.
MGK, Sİvil MİT
için toplamyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Milh Güvenlik
Kurulu(MGK)bugün
Çumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın başkanlığında
toplanacak. Saat 14.00'te
başlayacak toplantıda,
edinilenbilgiyegöre
öncelikli olarak
yurtiçindeki gelişmeler ve
terör olaylan gündeme
gelecek. Güneydoğu'daki
PKK terörü ile büyük
kentlerde emekli generaller .
ileeski bürokratlara yönelik
suikastlann ele alınması
beklenen toplantıda,
koruma önlemlerinin
artunlmasına yönelik
görüşlerin de dile getirilmesi
bekleniyor. Toplantıda
aynca MİT Müsteşarlığı
için aranan "sivil isim"
üzerindedegörüş
alışverişinde bulunulacak.
Gûneydoğu'da kimliği belirsiz kişilerin saldınlannda yaşamlannı yıtirenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Faili meçhul cinayetler önlenemezken, katillerin kimlik
lerine ilişkin herhaıtgi bir ipucu da bulunamıyor.
Dün de Özgür Halk Dergisi muhabiri Çetin Abey öldürüldü
Faili meçhuller durmuyorDİYARBAKIR (Cumhuriyet) -
Kimlıkleri meçhul kışilenn sılahlî sal-
dınsına uğrayan Özgür Halk Dergisi
Batman Muhabiri Çetin Abey yaşa-
mını yitirdi. Gaziantep'in Nizip ilçesin-
de de 14 gün önce kimliği
belirsiz kişilerce evinden alınarak götü-
rülen Cuma Kaya'nın cesedi
bulundu. Kaya'nın dövülerek öldürül-
düğü saptandı.
Batman'da bir karakola düzenlenen
saldında bir polis ve
bir bekçi yaralandı.
Güneydoğu'daki faili meçhul cina-
yetlere dün yenibin daha eklendi.
Batman'da aylık Özgür Halk Dergisi'-
nın muhabirliğini yürüten Çetin Abey
önceki akşam 20.00 sıralannda kim-
likleri belirlenemeyen kişilerin silahlı
saldınsına uğradı. Olayda kafasından
tek kurşunla ağır yaralanan Çetin
Abey, Diyarbakır Tıp Fakültesi Araş-
tırma Hastanesi'ne kaldınlarak tedavi
altına alındı Gazeteci Abey dün 12.00
sıralannda yaşamını yitirdi. Gazeteci
Abey'in ölmesi, Batman kent merke-
zinde gerginliğe yol açtı.
Batman'ın Ipragaz semtinde bulu-
nan Şehit Hasan Gül polis karakolu-
na da önceki gece 24.00 sıralannda bir
grup militan tarafindan saldın düzen-
lendi. Molotofkokteyl atılan ve oto-
matik sılahlarla taranan karakolda
bulunan polis memuru Mehmet Ünal
ile karakol bekçisi Mehmet San yara-
landılar. Militanlarla karakoldaki po-
lisler araanda başlayan çatışma bir
saat sürdü. Olaydan sonra kacan mili-
tanlann yakalanması için operasyon-
lann sürdürüldüğü öğrenildi. Karako-
lun basılması üzerine Vali Zeki Şanal
ve Emniyet Müdürü Azmi Demir in-
celemelerde bulunduktan sonra has-
taneye kaldınlan yaralı polis memuru
ve bekçiyle görüşerek geçmiş olsun di-
leğjnde bulundular.
Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde ise
dün sabaha karşı Mürsel Barut'a ait
21 AE 422 ve Rüstem Tokdemir'e ait
21 SU 134 plakalı otomobiller ile Re-
şat Çelik'e ait işyeri kimlikleri belirsiz
kişilerce kundaklandı. Can kaybının
olmadıgı olaylarda büyük oranda
maddi hasar meydana geldiği belirtil-
di.
Erkan; Terör asnn hastalığı
Bağlar semtinde yaptınlacak olan
Kaynartepe polis karakolu ve lojma-
nırun temel atma töreninde konuşan
Olağanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Er-
kan, terörün insanlann huzunınu bo-
zan "asnn hastlalığı" olduğunu belir-
terek, teröristlenn de bu hastalığa
yakalanmış hastalar olduğunu söyle-
di. Erkan, karakolların yapılmasının
sadece güvenlik acısından değerlendı-
rilmemesi gerektığını vurgulayarak,
güvenlik ve huzur ortamı sayesinde
ekonominin geliştiğine dıkkatı çekti.
Erkan şunlan söyledi:
"Bölgemızde terör eylemlerinin şek-
li, görüntüsü gıderek değişmiştir. An-
cak, bölgemizde özellikle Diyarbakır'-
da huzur ve güven, genel hatlanyla
oturmuş, benimsenmiş ve muhafaza
edilmesi için ne gerekiyorsa yasalann
verdiği imkanlar ölçüsünde çahşmalar
yapılmıştır, yapılmaktadır."
Gaziantep'in Nizip ilçesinde 1 kişi
dövülerek öldürüldü.
Bir ihban değerlendiren güvenlik
kuvvetleri, ilçeye bağh Kumla köyü
mevkiinde Fırat Nehri kıyısında bir
ceset buldular. Yapılan araştırmada
öldürülmüş bulunan kişınin Şanlıurfa
Konak nüfusuna kayıth, Cuma Kaya
(47) olduğu belirlendi.
Yetkililer, 14 gün önce köyündeki
evinden kimliği belirlenemeyen kişi-
lerce götürülen Kaya'nın dövülerek
öldürülmüş olduğunun tespit edildiği-
ni bildırdiler.
Katıl veya katillerin yakalanmasına
çahşılıyor.
Leyla Zana'nın misafır kaldığı eve yapılan baskına ilişkin iddiası:
Polisler 'infaz için' gelmişti• Diyarbakır Bağımsız
Milletvekili Leyla Zana,
misafır kaldığı evden eşi
ile birlikte 4 kişinin
gözaltına ahnmasının hiç
bir nedeni
bulunmadığını söyledi.
İç Politika Servisi - Diyarba-
kır Bağımsız Milletvekili Leyla
Zana, önceki gün misafır kaldı-
ğı eve Terörle Mücadele Şu-
besi'nin gerçekleştirdiği operas-
yonla ilgili olarak "Onlar infaz
timiydi. Öldürüp çatışma oldu
diyeceklerdı. Bız Ankara'yı ve
bazı yerleri arayıp insanlan du-
yarlı hale getirince vazgeçtiler"
dedı. Zana"devletın kendilerini
PKK ile özdeşleştirip, imha et-
mek üzere hedef vaptığmı" öne
sürdü. İstanbul Emniyet Mü-
dürü Necdet Menzir düzenle-
nen operasyonun sadece Savaş
Buldan için düzenlendiğini be-
lirtirken Başbakan Süleyman
Demirel konuyla ilgili bir soru-
yu ••Yorumlayamıyorum" diye
yanıtladı.
Leyla Zana, HEP İstanbul İl
Merkezi'nde. önceki gün misa-
fır kaldığı eve baskın düzenlen-
mesı. eşi Mehdi Zana. ev sahibi
Savaş Buldan, yeğeni Alican
Buldan ve Ali İhsan Dağh'nın
gözaltına alınması ile ilgili bir
basın toplantısı düzenledi. Za-
na. milletvekili secildikleri gün-
den ıtibaren kendılenne yapılan
baskılann ashnda Kürt halkına
yönelik olduğunu vurgulaya-
rak şunlan söyledi:
"Neredeyse soruşturmaya,
işkenceye ahnan her ınsan aley-
himize ifade vermesi, bizimle
ilgili bir-ikı söz sövlemesi için
Diyarbakır bağımsız milletvekili Leyla Zana, dün düzenledigi basın toplantısında misafır kaldığı
eve yapılan baskında polisin kendilerini öldiirdükten sonra "Çatışma çıktı" diyeceğini one sürdü.
(Fotoğraf: ZAFER ÂKNAR)
zorlaruyor. Her olayla bağlan-
tımız kurulmak isteniyor. İn-
sanlar resimlerimizi taşıdı diye
sorgulanıyor. Bize selam veren.
ziyaretimize gelen, bizi karşıla-
maya gelen insanlar sorgu ba-
hanesiyle gözaltına abnıyorlar.
Şahsımızda Kürt halkının de-
ğerlenne, umutlanna, Kürt hal-
kının oylanna saldınlıyor. Bizı
bir yana bırakın bizimle birlikte
Turkiye parlamemosu, parla-
menterlik onuru rencide edilip
ayaklar altına alınıyor."
Demokratik hiçbir adıma
izin verilmeyeceğinin adeta is-
patlanmak istendigini kayde-
den Zana. hükümetin demok-
ratik hiçbir gelişmeye taham-
mül etmediğini belirtti. Zana.
evde bulunanlann gözaltına
ahnmasının hiçbir nedene da-
yanmadığını öne sürerek "Dev-
Iet bizi PKK ile özdeşleştirip
imha etmek üzere hedef yap-
mıştır. Partimizi kapatmak için
başlatılan operasyon şahsi yö-
neümlere dek varmıştır. Parti-
mizi kapatma gerekçeleri arttı-
nlmak isteniyor. Tabii bu
yönelimler çok ciddi sonuçlar
doğuracaktır. Bunun sonımlu-
luğu bize ait olmayacaktır. Biz
de çaresiz değiliz. Bizimde me\ -
cut > onelımlere karşı tavır alma
hakkımız vardır" dedi.
Daha sonra gazetecilerin so-
rulannı }anıtlmavan Zana, bir
gazetecinın. "Çaresiz değiliz de-
mekle neyi kastedıyorsunuz"
şeklindeki sorusuna, "Bunu
fazla açmakta \arar görmüyo-
rum. Daha sonra gereklı açıkla-
ma>ı yapacağız" jarutını verdi.
Ev sahibi Savaş Buldanın ışa-
damı olduğunu ve her an işye-
rinden bulunabıleceğını beîir-
ten Zana. Buldan'ın yurtsever
bir Kürt olduğu için gözaltına
alındığını vurguladı. Zana. Sa-
vaş Buldan'ın evınde kaldıkla-
PKK'ya para ve militan sağlamakla suçlanıyor
HEP Aydın Ü Başkanı tutuklandıİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - PKK-
ya para ve militan sağladığı gerekçesiyle
gözaltına alınan Aydın HEP İl Başkanı
Lezgin Çulduz tutuklandı. Olaya adı kan-
şan 6 kişiden biri DGM Savalığı'nca, 5'i de
mahkemece salıverildi.
7 HEP'lıyle görüşmek üzere Aydın'a gi-
den Çağdaş Hukukçular Dernegi yönetici-
lerinin görüşme ıstemı kabul edilmedi.
ler. HEP'liler Izmir'e getirilmeden önce.
kendileriyle görüşmek üzere Aydın'a giden
ÇHD yöneticileri bundan sonuç alamadı-
lar. ÇHD İzmir Şubesi Başkanı Mehmet
Yatar, "Dernek üyelerirniz Avukat Nedim
Değirmenci ve Kemal Bilgiç ile birlikte Ay-
dın'a gjttik. Gözalündaki HEP'li yönetici-
lerle görüşmek için, cumhuriyet savcısına
başvurduk. Savanın olumlu yanıt vermesi
ÇHD İzmir Şubesi Başkanı Mehmet Ya- üzerine emniyet müdürlüğüne geldik. Em-
tar, savcının olumlu yanıt vermesine karşın niyet müdürünü bulamadık. Terörle mü-
cadele şubesi yönetıcileri de savaya tabi
olmadıklannı söyleyerek görüşme istemi-
mizi kabul etmediler" dedi. ÇHD'li avu-
katlar "Emniyet görevlilerinin hiçbir ku-
ral, yasa ve adlanna sonışturma yürüttük-
terörle mücadele şubesi yöneticilerinin
"savcıya tabi olmadiklannf söyleyerek
gönişmeşe ızin vermediklennı belirterek
olayı kınadı.
Aydın HEP İl Başkanı Lezgin Çulduz ile
6 HEP'li İzmir DGM Savcılığı'na getirildi- leri cumhuriyet savalannın talimatlanna
bağlı bulunmadıklan bir kez daha saptan-
dı" dedıler ve bu sözlerini "Ege bölgesinde-
ki Kürtsüzleştirme politıkası yoğunlaştml-
dı. Gözaltına abnanlann Kürt olması
durumunda avukatlar zanlılarla özdeşleş-
tiriliyor" diye sürdürdüler.
İzmir DGM'ye getirilen HEP'lilerden
Cengiz Gül savcılıktan sahverilirken diğer
6 kişı hakkında DGM savcısı tutuklama is-
temiyle dava açtı. Yargıç önüne çıkan
HEP'lilerden İl Başkanı Lezgin Çulduz.
yasadışı PKK örgütüne yataklık yaptığı.
para yardımında bulunduğu ve örgüte
adam gönderdiği savıyla tutuklanırken İs-
met Dağ, Ekrem Atala, Şakir Sula, Mah-
mut Ekinci ise tutuksuz yargılanmak koşu-
luyla salıverildiler.
nnın emniyet tarafindan bilin-
diğıni \e önceki gece 04.00'te
eve gelenlerin 'infaz tımi" oldu-
ğunu öne sürerek şunlan söyle-
di:
"Kapıyı çalıp 'biz polisiz' de-
diler. Aslında kapıyı kıracak-
lardı ama kapı çelikti. Onlar
infaz timıydı. Öldürüp, "daha
sonra çatışmada öldüler' diye-
ceklerdi Kapıda 'Biz devletin
şerefli polısleriyız açın kapıyı'
dediler. Açmayınca da hakaret
ettiler. Biz Ankara'yı ve bazı
\erleri arayıp insanlan duyarlı
hale getirince vazgeçtiler."
Zana, gözaltına ahnanlann
serbest bırakılmaması halınde
ne yapılacağının sorulması üze-
nne, "Onlar Kürt kimliğini ta-
şıyan ınsanlardır. Bız kendimizi
Kürt toplumundan ayırmıyo-
ruz. O nedenle fazla yapacak
bir şeyimız yok Kınıyoruz. Biz-
ler vurmaya-kırmaya pek taraf-
tar değiliz Dünva kamuo\una
seslenecegiz. Arama sırasında
e\de bır şe> bulunmadı, sadece
ıki silah bulundu. ama ruhsat-
Uydılar. Bizi suçlu ilan edenler
suçludur" >anıtını verdı.
HEP'tenprotesto
Öte >andan HEP Genel Baş-
kanı Fendun Yazar\apuğı ya-
zıh açıklamada. milletvekilleri-
nin kamuoyunda potansıyel
suçlu olarak gösterilme\e çah-
şıldığını belirterek. bu olavın
TBMM'nın dokunulmazlığına
da bır saldırı olduğunu öne sür-
dü^
Menzir
İstanbul Emniyet Müdürü
Necdet Menzir ise Leyla Zana
ve eşi Mehdi Zana evde olduğu
. için o eve baskın düzenlenmedı-,
ğini. Savaş Buldan için eve gı-
dıldığinı açıkladı. Menzir ko-
nuyla ılgılı şunlan söyledi:
"Bız sürdürdüğümüz başka
bir operasyonla ilgili olarak o
şahsı (Savaş Buldan) almaya
gıttik. Onun evinde çıkülar.
Önlarla irtibatlan nedir ne de-
ğildır araştirmak hakkımız de-
ğil mi, yanı elbette araştıraca-
ğız. ınceleyıp. soruşturacağız. O
e\ın sahibi bizelazımdı. Neden
lazım olduğunu ise bir ikı gün
ıçinde sö> leyeceğım."
Başbakan Süleyman Demirel
dc Zana'nın bulunduğu eve
baskın düzenlenmesı konusun-
da "Yorumlayamıyorum. Polis
herhalde durup durduğu \erde.
bır baskın yapmaz. Ihbar al-
mıştır. Bunun üzenne baskın
yapmıştır. O da orada çıkmış-
tır. Hadise bundan ibarettır"
dedi.
BIRBAKIMA
SERVERTAJNILLI
Barsetona'da Yanan Ateş...1936 yılının -pek önemli- bir özelliğini hatırlayacaksınız:
Bir yanda, Alman Nazilerı üç yıldır iktidardadır öte yanda
faşizme karşı, Fransa'da ve Ispanya'da halk cepheleri ku-
rulur. Tarihın bir cilvesi, o yıl gerçekleştirilecek olan olim-
piyatlar da Berlin'dedir. Hitler, 'Arî ırkın âstünlüğü'nü tanıt-
lamak için titizlikle hazırlanmıştır. Ne var ki başta ünlü
şampiyon Jesse Owens olmak üzere Amerikalı zenci ko-
şucuların üst üste başarıları kuramın içine eder ve çılgına
dönen Hitler, atletlerin elini sıkmamak için lcn^sına gel-
mez stadyumda. Faşizme karşı oluşlarını göstermek ama-
cıyla, Ispanyollar da Berlin'i boykot eden bütün sporcuları
bir araya getirecek bir Halk Olimpiyatları örgütlerler Bar-
selona'da. Tarihin yeni bir cilvesi, 19-26 temmuz arasında
öngörülen oyunlar gerçekleşmez; çünkü, iç savaş homur-
danıp durmaktadır kentin kapılarında...
25 temmuz akşamı, televizyonun başında, Barselona'-
nın bu unutulmuş öyküsünü de hatırladım.
Ama o ne güzel açılıştı o geçen haftaki değil mi?
Ispanya'nın ulusal kültüründen ve renginden de çok
şeyler kattığı o unutulmaz akşamda, yetmiş iki ulus, hangi
yetmiş iki canım, yüz yetmiş ikı ulusun yarışmacıları, kendi
bayraklarıyla, kimi yerde kendi giysileriyle, kızlı-erkekli
sevinç içinde, önümüzden akıp akıp geçtiler.
Neresindesiniz siz bu kafilenin?
Ne en başında ne en sonunda, içindesiniz; orada, büyük
insanlık ailesinin bir parçasısınız. Ve kendi güç, zeka ve
hünerinizden başka dayanacağınız hiçbir şey yoktur, onu
kullanacaksınız yarışırken; kazanacağınız zaferin sonun-
da başınıza konacak zeytin dalından taç, sizin bu kişisel ve
insansal meziyetinizin ödülüdür sadece.
Olimpiyatların böyle eğitici ve demokrat bir yanı vardır
kipekseverim.
Ama kökeninde de böyleydi.
Bugün heyecanla seyrettiğimiz şu olimpiyat oyunlarının.
ilk uygulayıcılarının eski Yunanlılar olduğunu bilirsiniz.
Tarihçilerin anlattığına göre dört yılda bir tekrarlanan bu
oyunlara, bütün Yunan siteleri katılırmış. O çağda, Olym-
pos, bir tapınma yeri; oyunlar da "Tanrıların en büyüğü"
Zeus dininin görünümlerinden birı aslında. önce, bir ateş-
kes ilan edilirmiş, hacılar haclarını yaparken, hakemler ve
oyuncular da dürüstlük kuralına uyacaklarına ant içer, ya-
rışmalar başlarmış; kazananların da ödül diye sadece
zeytin dalından bir taç korlarmış başlarına. Ne var ki bütün
Yunanistan'da ün kazanan atletler, ailelerinin ve siteleri-
nin onur simgesi olur ve büyük şairler, zaferlerini şakırlar-
mışşiirlerinde.
Fransız Pierre Coubertin'in 1896da canlandırdığı bu bü-
yük gelenektır ışte!
O tarihten bu yana da olimpiyatlar, uluslararası kardeş-
liğin bir simgesi olup çıkmıştır ve çağdaş yaşamın da vaz-
geçilmez bır parçası; gördüğünüz gibi hep dört yılda bir
gitgide daha çok toplayıcı ve kucaklayıcı oluyor.
Ne sevindirici bir olay!
Ne o, insanlığın büyük sorunlarını göz ardı mı ediyoruz?
Hayır
1
0 akşamki açılış ne denli renkli olursa olsun, itiraf
edelim, şaşkın ve kaygılı bir haldedir dünyamız: Bir yüzyı-
lın bitmesine pek az kala, Sovyetler Birliği'nin çöküşüyle
ortaya çıkan sorunlar bir yana, milliyetçi boğazlaşmalarla
yüz yüzeyiz; Batı Avrupa, yeni bir kimlik ararken kuşkulu;
zengin ülkeleri, işsizlik sorunlarıyla dayanışma zayıflığı
kemirip dururken, yoksul ülkelerin günden güne daha da
yoksul; sosyalizm, yeni birdünya yaratma tasarısında -ge-
çici de olsa- başarısızlığa uğrarken, liberalizm. eşitsizlik
skandalını çözmede hâlâ yetersiz ve belki de bağrında ge-
leceğin devrimlerini mayalandırdığını görecek bir gün
"Bu işleri din düzeltir" diyenlerinse, şimdilık getırdikleri,
bağnazlık, köktendincilik, sekterlik.
Dahası, çevre sorunları ve SIDA afeti yakamızda.
Bir yazar, bu dev sorunların birer birer altını çizdikten
sonra, olimpiyatların görkemli tablosuna ve madalya tö-
renlerinin heyecanına diyecek yok, ancak bir noktada da
kuşkuya yer bırakmalı, deyip soruyor: Ya tarihin podyu-
munda yüzyılımıza layık madalya hangisi?
Doğrusu, yerinde birsoru!
Oyunlarm büyük coşkusundan baş aldığınız zamanlar-
da, varın sorun kendinize bunu da olmaz mı?
NOT: Server Tanilli'nin 24 temmuz günü bu köşede ya-
yımlanan yazısının 3. satırındaki unvan' sözcüğü 'divan'
olacaktı. Düzeltir, özürdileriz
Sinop' ta gözaltına alınmışlardı
4 karikatüre emniyette
iskence soruşturması
AYŞEYILDIRIM
Sinop'ta 4. Kültür ve Tu-
nzm Şenlikleri kapsamında
Karikatürcüler Derneği'nden
karikatür istendi. Dernek de
bu sergiye. Necmi Rıza Ayça,
Engin Gülen. Muhıttin Kö-
roğlu ve Mehmet Arslan'ın
kankatürlerinden oluşan yak-
laşık 50 kankatürü gönderdi.
Kankatürlerle birlikte Ayça.
Gülen \e Arslan da Sinop'a
gittı. Sergi 21 temmuzdaaçıldı.
Kankatünstlerle izleyiciler
arasında karşılıklı sohbet top-
lantılan oldu. 3 gün süren ser-
ginın son günü. salona gelen
polisler. 4 karikatürü gözaltına
aldı. Kankaturlenn sahibi
Mehmet Arslan şöyle anlatı-
yor olayı: "Biz sergi sarayın-
davdık. zaten scrginin de son
günüydü. Pohsler geldı adeta
basıldı salon. Karikatürleri pa-
nolardan indirdiler. Emniyete
götüreceklerini söylediler. biz
de beraber gittik. Emniyette
suçlanmam konusunda, emni-
yet kuvvetlerine Arapça bir
takım kelimeler falan söyledi-
ler, anladığım kadan şuydu,
"Yani güvenlik güçlerinin iş-
kence yaptığını mı iddia edi-
yorsun, emniyette işkence ya-
pıldığını mı söylüyorsun' dedi-
ler. Ben de, 'Evet' dedim.
"Bunu söyleyen sadece ben de-
ğilim. parti liderleri, başbaka-
nın bizzat kendisi, demokratik
kamu kurum ve kuruluşlan,
basın da söylüyor.' Sonuçta bı-
rakıldım. Ama onlan ziyaret
günleri de söylenmedi. Ne za-
man ziyaret edeceğim bilmiyo-
rum. ozle dım de."