15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 HA2İRAN1992 PERŞEMBI 16 HABERLERIN DEVAMI BURASI TURKIYE HALUK ŞAHİN Üç Sonıda Orta Asya insan uzak ülkelere yaptığı gezilerden döndükten sonra çeşit çeşit sorularla karşılaşır. Bazen gidilen ülke o kadar egzotik ve bilinmezdir ki çoğu kişi cahilliği belli olur korku- suyla soru sormaya bile cesaret edemez. Orta Asya'nın üç cumhuriyetine (Ozbekistan, Kazakistan, Türkmenistan) yaptığım bir haftalık geziden sonra daha çok "Nasıldı ora- lar" gibi kaçamak sorular ya da yuvarlak cümlelerle karşı- laştım. Çoğu kişi bu bölge konusundaki ulusal cehaletimi- zi paylaşüğından ne soracağını kestiremiyordu. lyisi mi Fethi Naci'nin "100 Soruda" dizisinde olduğu gibi cevapla- rı vermeden önce soruları da ben sorayım. öyle sanıyorum ki 150 yıldır Rus istilası altında yaşayan bu bölgelerde kilitsoru, geleceğin kime ait olduğu sorusu- dur. Tüm yolların Roma'ya çıkması gibi galiba tüm sorular da oraya çıkıyor 1) Komünistler geri gelir mi? Bu sorunun afilam taşıyabilmesi için komünistlerin bir yerlere gitmiş olmaları gerekir. Oysa öyle bir şey söz ko- nusu değil. Her üç cumhuriyette de Sovyetler Birliği Ko- münist Partisi yönetiminin kadroları hâlâ iktidarda. Aynı insanlar kırmızı şapkalarını çıkarıp mavi şapkalarını giy- mişler gibi... Halk da bu durumu gözüyle gördüğünden, sanki pek bir şey değişmemiş gibi geliyor. Bu ülkelerde demokratik hareketler zayıf olduğu için alternatif kadrola- rın bulunmasının da kolay olmayacağı anlaşılıyor. Demok- ratikleşme takvimi ve eski kadroların tasfiyesi açısından üç "Türfci" cumhuriyet, Slav kökenli cumhuriyetlerin epey arkasından gelmekte. Kadrolar kadar simgeler açısından da durum böyle. Taşkent'teki dev Lenin heykeli bir rastlantı sonucu bizim oraya vardığımız gece kaldırıldı (Artık karşı tepedeki dev Ali Şir Nevai heykeli rakipsiz). Alma Ata ve Aşkabat'taki Lenin heykelleri ve orak çekiçler ise yerli yerinde duruyor. Bu ülkelerin başkentlerinde Moskova'da yaşandığından çok daha yavaş bir "geçiş" yaşanıyor. 2) Ruslar geri gelir mi? Gittiğimiz üç cumhuriyetten Kazakistan'da etnik grup olarak Rusların oranı Kazaklara yaktn. ozbekistan ve Türkmenistan'da ise yüzde 10-15 dolayında bir azınlık oluşturuyorlar. ozbekistan ve Türkmenistan'da Rus sayı- sının giderek azalacağı tahmin ediliyor. Osmanlı Impara- torluğunun çöküşüyle Anadolu'ya yönelen göçlere ben- zer nüfus hareketleri küçük ölçeklerde de olsa başlamış. Bu hareketliliğin ileride çeşitli sorunlara yol açabileceğini görmek için kâhin olmaya gerek yok. Ancak Rusların Orta Asya'ya yayılmalarının arkasındaki itkileri anımsayınca, geri çekilme sürecinin de o kadar oto- matikolmayacağını söyleyebiliriz. "Kızıl Gökte Hilal" kita- bınınyazarıAmirTaheri'nindeyişiyle "donanokyanusile yasaklanan bozkır arasında sıkışıp kalan Rusya " iyi tarım toprakları ve biraz daha güneş arayışıyla Orta Asya'ya yö- nelmişti. Türkçe konuşan ve çoğu Müslümanlığa inanan halklara ait olan bu toprakların Rusların eline geçişi, 15. yüzyılda başlayan ve 19. yüzyıla kadar süren uzun bir se- ferin sonucuydu. Rus Ortodoks kilisesinin yayılmacı mis- yonu, SSCB döneminde farklı silah ve sözcüklerle de olsa sürdürülmüştü. Bu çerçeve içinde akla şu türden sorular geliyor: Ya dev Rusya Federasyonu şimdi kendisini çok uğraştıran sorun- ları çözer ve eski gücünü kazanırsa? Ya bu ülkede Rus milliyetçiliği baskın çıkarsa? O zaman ne olur? Ruslar ken- dilerini gene o tarihsel itkinin etkisine bırakıp, artık insan coğrafyasına karıştıkları Orta Asya'dan çıkmamak için d#- renirler mi? 3) Köktendinci Islamiyet geri gelir mi? özbekistan'ın Fergana vadisindeki iki ünlü kent, Semer- kand ile Buhara'nın Islamiyet tarihinde çok büyük bir rol oynadığını biliyoruz. Büyük astronom Uluğ Bey de bura- larda yaşamıştı, dini, Buhara halkının kanını emen emirle- rin her yaptıklarını haklı gösteren bir dogmalar dizisi hali- ne çeviren mollalar da. Taheri'nin yukarıda andığım kitap- ta da anlattığı gibi yüzyıllar süren Rus egemenliği bu bölgedeki Müslümanların "içsel tarihi "ni durduramamış. Bölgenin hemen güneyinde, şeriat devletlerinden oluşan bir zincir (Pakistan, Afganistan, iran) uzanıyor. Kısacası, bir Islam faktörü var. Ancak, uzmanlar bölgenin mezhep- sel ve toplumsal özellikleri nedenivle bu faktorün abartıl- maması gerektiğini söylüyorlar. İslamiyetin zamanla devlet düzeni olarak değil, sivil toplumun bir öğesi olarak yerini alması daha olası görünüyor. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Güzellik müsabakası 18HAZİRAN1932 Bugünden itibaren yeni güzellik müsabakamizın kayıt muamelesi başhyor. Müsabakayı neden tecdide karar verdiğimizi iki gündür tafsilen yazdık: Bu sene temmuzda Belcika'da yapılacak olan dünya güzellik müsabakasını tertip edenler, Türkiye Güzellik Kraliçesinin de iştirakini ısrarla rica ettiler. Sonra bütün masrafı tertip edenlerle gazetemiz tarafından temin edilen böyle güzel veemsalsiz birseyahatten bir Türk kıayla akrabasından bir zatın istifade etmemesi manasız olacaktır. Fakat bizi müsabakayı tekrara sevkedenen mühim sebeb, M. Maurice Waleffe'ın da söylediği gibi Dünya Güzellik Müsabakası'na bir Türk kızının katılmasının Türkiye lehinde büyük bir propaganda vesilesi olacağıdır. Avrupa ve Amerika, her şeye rağmen hala bizi tanımaz. İlk Güzellik müsabakasında Kraliçe intihap edilen Feriha Hanımın resmi Amerika gazetelerinde çıktığı zaman, bir gazete bu resmin altına, biz Türkleri zenci zannederdik, meğer bizim gibi beyaz ve güzel imişler diye bir fıkra yazmıştı. L U MIE R E H n h P L A V i C Filmlerı istimal ediniz. İBltri dlfer labrilu ••=>•• tasla lr~«r- ve^kMVtrastır. VEFAT VE BAŞSAĞLJĞI Spor Servisi Sorumlumuz Abdülkadir Yücelman'ın annesi MAKBULE YÜCELMAN önceki gün hayata gözlerini yummuş ve dün Fatih Camii'nde kılınan öğle namazının ardından Eyüp Aile Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir. Yücelman Ailesi'ne başsağlığı diler, acısını paylaşınz. SPOR SERVİSİ Kosova Başbakanı Buyar Bukoşi uyardı: Bosna-Hersek'teki savaş, Kosova'ya sıçrar • İslam Ülkeleri Konferansı Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katılan Kosova Başbakanı, Türkiye1 nin Balkanlar'da politik ağırlığını ortaya koyması- nın zamanının geldiğini savunarak Kosova'yı teh- dit eden savaş sırasında Türkiye'den yardım bekle- diklerini dile getirdi. lar'da politik ağırlığını göster- mesinin zamanının geldiğini bil- dirdi. Bukoşi, Kosova'nıngözlemci olarak katıldığı İslam Konferansı EVRENDEĞER Kosova Başbakaru Dr. Bu- yar Bukoşi, Bosna-Hersek'teki savaşın dalga dalga Kosova"ya geldiğini belirterek, "Türkiye'- den yardım bekliyoruz" dedi. Bukoşi. Türkiye'nin Balkan- Örgütü toplantısı için geldiği İs- tanbul'da Cumhuriyet'in sorula- nnı yanıtladı. Başbakan Bukoşi, Bosna-Hersek'teki savaşın Ko- sova'ya sıçrama olasılıgına iliş- kin soruya şu karşılığı verdi: •'Olaylar çok rahat sıçrayabi- lir. Sırbistan Bosna-Hersek'te yaşanan senaryonun Kosova'- da da uygulanmasını istiyor. Biz banşseveriz. Fakat gücü- müz fazla değil. Bize göre Ko- sova sorunu politik bir sorun- dur. Biz bu sorunun politik araçlarla savaşsız çözümlenme- sini istiyoruz." Bukoşi, savaşın Kosova'ya sıçramaması için ellerinden ge- leni yaptıklarını ancak bunun kendilerine bağlı olmadığını bildirdi. İKÖ toplantısından ne gibi bir sonuç beklediğıne iliş- kin bir soruya da konuk Başba- kan şu yanıtı verdi: "Bu toplantı çok iyi bir fır- sat. Konferansa katılan tüm ülkeler bu savaşın Kosova'ya sıçrayabileceğinin bilincinde ol- malıdırlar. Savaş dalgası bize de gelebilir. sırada biz vanz. Bu- nun için gerekli önlemler alın- malıdır. Çatışmaların önlenme- si için gerekli tüm çabalar gös- terilmelidir. Bu konferans kendı rolünü oynayacaktır. Biz bu konferansın BM'de de etkili olmasını istiyoruz." Konuk Başbakan, Kosova'- nın bü>ük bir abluka altında olduğunu açlık ve sefaletin kol gezdiğini belirterek. Türkiye'- den isıekleri konusunda ise şöy- le konuştu: "Biz Türkiye'den her türlü yardım bekliyoruz. Kosovalıla- rın yüzde 90'ı Müslüman. Tür- kiye ile geleneksel ve tarihi bağlanmız var. Sayın Başba- kan Demirel görüşmemizde bi- Demirerden Sırbistan'a gözdağı • Baştaraft 1. Sayfada bir saldırganlık eylemi karşısında bulunduğunu ifade ederek 'Or- tadaki can kaybı dayanılmaz bir düzeye ulaşmış, masum si- villere reva görülen çile hiç bir mazeretin ardına gizlenemeye- cek boyutlara varmıştır" dedi. Demirel şöyle devam etü: "'Balkanlar'ın yeniden tesisi- nin, Sırp maceracılığına son yerilmeden ve bu saldırganlık durdurulmadan gerçekleşürile- bilmesi mümkün değildir. BM Güveniik Konseyi bu nedenle ve Belgrad makamlarını fetihçi genişleme hayallerinden caydır- mak amacıyla yaptınmlar uy- gulanmasına karar vermiş bu- lunmaktadır. Ancak önlemle- rin arzulanan sonuçlan sağja- yıp sağlamayacaklannı za- man gösterecektir. İslam top- lumunun soruna gösterdiği ilgi- yi sürekli kılması şarttır. Dola- yısıyla söz konusu çabalann etkileyici cabalannı artürmak ve bunlan işgal kuvvetlerinin geri çekilmelerini mutlaka gü- venceye bağlayabilecek yeni boyutlara kavuşturmak zorun- davız." Islamın ister Bosna-Hersek'- te, ister Kafkasya'da. ister Kıb- ns'ta, ister Ortadoğu'da ya da başka yerlerde farklı inançlara sahip insanlar arasında kaynaş- tıncı olma ödev ve sorumlulu- ğunu taşıdığını belirten Demi- rel, İsrail, Kıbns ve Azerbav- can-Ermenistan sorunlanrun banşçı yollardan çözümlenme- si zorunluluğunu vurguladı. Başbakan Süleyman Demirel daha sonra toplantı salonun- dan aynlarak bazı heyetlerle görüşmelerde bulundu. Verilen bir aradan sonra ikinci oturumu başlayan top- lantıda ilk gündem maddesi olarak Türkmenistan'ın İKÖ'- ye tam üyelik başvurusu oylan- dı ve Türkmenistan'ın başvuru- su oybirliği ile kabul edildi. Daha sonra İKÖ dönem baş- kanı olan Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin bir konuşma yaptı. Bosna-Hersek'te Belgrad'daki yetkililerin uyguladığı politika- larla kendisini ortaya koyan saldırgan ve yayılmacı bir milli- yetçilikle karşı karşıya bulunul- duğunu söyleyen Çetin, diplo- matik ve ekonomik yaptınmla- nn arzulanan sonuca ulaşmadı- ğım söyledi. Çetin "İslam Dünyası iki yönlü bir görevle karşı karşıya- dır: BM yaptınmlannın tam olarak uygulanmasını denetle- mek ve gerektiğinde daha ileri boyuttaki caydına uluslararası önlemlere katkıda bulunmaya hazır olmak" diye konuştu. Islâı ı Konferansı Örgütû dışişleri bakanları, DemirePin açış konuşmasuu ilgiyle dinlediler. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Konuşmasında Karabağ ko- nusu, Arap-İsrail catışması ve Lübnan'da banşın sağlanması, Afganistan'da mücahitlerin za- feri, Güney Afrika'daki olaylar gibi konulara değinen Çetin, Kıbns konusunda Türkiye'nin siyasi eşitliğe dayalı iki toplum- lu ve iki kesimli bir federasyon çözümünü desteklediğini söyle- di- 6.İKÖZirve Konferansı Baş- kanlığını yürüten Senegal Dev- let Başkanı Abdu Dioufun mesajının okunmasının ardın- dan Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Dr. Haris Silajdzic bir konuşma yaptı. Bosna-Her- sek'te yaşanan saldırganlığın 1 Büyük Sırbistan' amacı güden Belgrad rejimince planlandığı- nı, koordineedildiğini veaçıkça desteklendiğini söyledi. Belg- rad rejiminin bu saldırganlığını. uluslararası toplumun tepki göstermeyeceği öngörüsüne dayandırdığını belirten Silajd- zic "Şu ana kadar bu öngörü doğru çıkmıştır" dedi. Belgrad destekli saldırganlı- ğın Bosna-Hersek ekonomisin- de büyük tahribata yol açüğını, kültürel mirası yok ettiğini, ca- üşmalarda şu ana kadar 6 ila 10 bin kişinin öldüğünü. 20 binden fazla kişinin yaralandığını veen az 1 milyon kişinin evsiz kaldı- ğını söyledi. Bakan, Bosna- Hersek'in toplam zaranrun yaklaşık 1 milyar dolar (yakla- şık 7 trilyon lira) olduğunu da kaydetti. Silajdzic İKÖ'den dört mad- de habnde sıralanan taleplerde bulundu. Bu talepler şöyle: 1. İKÖ Birleşmiş Milletler Ana- yasası'nın 7. bolümünün 42. maddesinin ulygulanmasına destek olmalıdır. Askeri müda- hale şarttır. 2. Üye ülkeler Sır- bistan ve Karadağ ile ilişkilerini durdurmahdır. 3. Acil gereksi- nim duyulan insani yardımm akışını sağlayacak bir Acil Fon oluşturulmaüdır. 4. Tahrip olan ekonomiyi ve altyapıyı onarmak için bir Bosna-Hersek TOPLANTI İZLENİMLERİ KLRŞATAKYOL Demeç veımek ve almak isteyenler • İKÖ Dışişleri Bakanlan Olağanüstü Toplantısı, Kuran-ı Kerim'deki Müslümanlar arası dostluğu, kardeşliği ve dayanışmayı vurgulayan surelerden bölümler okunmasıyla başladı. • Toplantının ikinci oturumunun ilk gündem maddesi, Türkmenistan'ın tam üyeliğe kabulü için yaptıgı başvuru oldu. Oybirliğiyle bu ülkenin tam üyeliğe kabulünden hemen sonra, Türkmenistan delegasyonu ellerinde hazır bulunan Türkmenistan bayrağı ve yazısını masanın üzerine yerleştirdiler. • İKÖ toplantısının en popüler isimleri, Suriye Dışişleri Bakanı Faruk Şara ve İran Dışişleri Bakanı AJi Ekber Velayeti idi. Her iki bakan, özel demeç için basın mensuplarını peşlerinde koştururken Balkanlar'da ve Orta Asya'da bağımsızhğını yeni ilan eden cumhuriyetlerin yetkilileri ise özel demeç verebilmek için gazeteci kovaladılar. • Suriye delegasyonu, Güney Lübnan'daki olaylar nedeniyle Israil'in kınanmasını öngören bir karar tasansını konferansa sunmak istedi. Ancak Ankara'nın muhalefeti sonucu bu girişim sonuçsuz kaldı. • Sheraton Oteli'nde kurulan basın merkezinde 'çay ve kahve krizi' yaşandı. Kriz, Sheraton Oteli personelinin, çay ve kahvenin gazetecilere parasız dağıtılıp dağıtılmayacağına ilişkin farklı bilgilere sahip olmasından kaynaklandı. Bir kısım j>ersonel basına bedelsiz olarak çay ve kahve ikramında bulunurken bazı görevliler ise ikramın parasız yapıldığıru sanarak self servis yapmaya çalışan gazetecileri, çay-kahve standından kibar el ve kol hareketleriyle geri çekihneye zorladılar. Bu konudaki tartışmalar, buzlu suyun bedava, çay ve kahvenin ise ücretli (ödemenin nakit olması koşuluyla) olması konusunda varılan mutabakatla sonuçlandı. • Son yıllarda alışılageldiği gibi Basın-Yayın ve PTT, yine başarıh bir organizasyon gerçekleştirdiler. Ancak Basın-Yaym Müdürlüğu'nün, PTT f>ersoneline hiçbir ikramda bulunmadığı gözlendi. • Türkiye konferanstan çıkacak kararların bir 'Müslüman-Hıristiyan catışması' izlenimi yaratmaması için azami gayret sarf ederken iran Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin bu yöndeki kesin tutumu rahatsızlık yarattı. Ancak İran Dışişleri delegasyonunun, toplantının ilerleyen saatlerinde bu tutumunu yumuşattığı ögrenildi. • Delege bolluğu karşısında kimden bilgi alacağını ve kiminle görüşeceğini şaşıran gazeteciler bu arada birbirlerini atlatmak için çaba göstermekten de geri kalmadılar. Toplantının öğleden sonra basına kapalı olarak yapılan oturumunu bazı gazetecilerin simultane çeviri cihazlanyla salon dışından dinlediği yolunda basın merkezinde yayılan söylentiler, büyük heyecan yarattı. Ancak daha sonra bu söylentinin yalnızca bir espri olduğu anlaşıldı. • 5 yıldızlı Sheraton Oteli'nin toplantının yapıldığı BaJo Salonu'nun hemen önündeki koridorun tavanından su sızması bazı gazeteci ve delegelerin ısianmasına neden oldu. HAVA DURUMU TURKIYE'DE OUNYA'DA Isparta habsı el dokuma 50 yıllık Italyan koltuk takımı 42 yıllık Tel: 221 74 86 Devlet Batanbjı Meteorotoji' Genel MûdürUğû'nden alınan bdgiye göre yurdun kuzeybatı kesimleri parçalı çotc bulut- lu. Marmara. Batı Karadeniz ile k; Anadolu'nun kuzeyba- tısı Sağanak ve gök gOrûltû- lû saganak yaOışlı. dığer yer- tef az buluöu ve açık gece- oek. Hava sıcaMığında ânem- li bir Oegışıklık oimayacaK. Rüzpfe gûney ve bat yönleıden hafif orta kuv- «tte. yajı$ aian yerierde yagış anında ver yer kuvveDtce esecek. Van Gdiü'nde hava, u buluöu ve acık geçecek Rûzgâr, gûney ve batı yöntertten hafrf ara sıta orta kuvvette esecek Göl kûçûk dalgalı olacak. 26° >7° 31° 16° Y 26° 15° A 20° 5° Y 28° 11° y 2 4 o 1 5 o A 33° 18° 19° 8° A 27° 13° A 29" 20° A 23° 15° 23° 16° 20° 13° Amsierdam AmiBân BaOdat Bruksti Cenevr» Franktu't LefkOia Ptiersburg Londra Madnd Mılınc UostaM Murat) Oslo Parts Rona Vıyma Zunh 8 17» A 3T° 8 28° A 37° Y 19° Y 19° Y 22° A 32° B 23° B 16° Y 19° Y 20° B 22° Y 71° B 26° Y 21° > 18° A 41° Y 24° Y 20° Y 20° Imar Fonu oluştupulmalıdır. Başbakan Demirel. toplantı- nın açış konuşmasından sonra Sheraton Oteli'nin 18. katında Haliç süitınde Suudi Arabistan Dışişlen Bakanı Prens Suud El Faysal, İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeü ve Mısır Dı- şişleri Bakanı Emir Musa ile özel görüşme yaptı. Demirel, Suudi Arabistan. İran ve Mısır dışişleri bakanla- nyla görüşmesinde Bosna-Her- sek'in bağımsızhğının hemen tanınmasını istedi. Demirel ay- nca, maddi yardım için İslam âlemi tarafından bir fon oluştu- rulması dileğinde bulunurken BM'nin Güveniik Konseyi'nin Bosna Hersek için aldığı ön- lemlerin yüriimemesi halinde Güveniik Konseyi'nin askeri önlem de dahil olmak üzere ye- ni yaptınmlara gidebileceğini söyledi. Başbakan, askeri mü- dahale karan çıkması halinde Islam ülkelerinin buna destek vermelerini ve asker gönderme- lerini de istedi. Konuk bakanlar ise Türkiye'nin toplantı için ön- cü rolü üstlenmesine teşekkür ederek Bosna Hersek için BM Güveniik Konseyi kararlannın aksaksız olarak uygulanmasını dile getirdiler. Demirel- Velayeti görüşme- sinde ise iki ülkenin terorizm için işbirliği yapmalan gereğı üzerinde duruldu. Göriişmede olası bir Kürt devletinin her iki ülkenin menfaatleriyle çeüşüği de vurgularurken sınırlann de- ğiştirilemeyeceği de dile getiril- di. Görüşmelerde aynca Azer- baycan, Karabağ ve Nahçı- van'daki gelişmeler üzerinde de duruldu. Dışişleri Bakanı Çetin, İKÖ toplantısının ilk günü sonunda bir basın toplantısı düzenleye- rek toplanünın basına kapalı oturumu hakkında bilgi verdi. Çetin, İKÖ toplantısının Bosna-Hersek bunalımının cö- zümüne büyük katkıda buluna- cağını söyledi. Sırp hükümeti- nin zora başvurmaya gerek kalmaksızın Bosna halkına acı çektirmekten vazgecmesıni umut etmek istediğini söyleyen Çetin, toplantı sonrasında ya- yımlanacak karar tasansında BM Güvenlik Konseyi kararla- nnın desteklenecegini belirtti. EAGLE RENT A CAR Depozitosuz kiralık otolar 346 89 85 ze anlayış gösterdi, yardımını esirgemeyeceğini söyledi. Çün- kü Türkiye'nin Balkanlar'da kendi politik ağırlığını göster- mesinin zamanı gelmiştir. Çün- kü Türkiye bu bölgede çok önemli bir güçtür. Türkiye'den her türlü yardım bekliyoruz." Bukoşi, Başbakan Demirel ile yaptıklan görüşmenin ken- dileri açısından bir moral des- tek sağladığını da kaydederek, "Başbakan Demirel bize 'savaş sıçrarsa arkanızdayız ve susma- yacağız' dedi. Bize destek ver- di" şeklinde konuştu. Ankara UBaştarafi 1. Sayfada uygulamanın, sivil havacılık ku- rallarına da uygun olduğu, Erivan-Halep-Erivan seferlerine, "Ankara'ya teknik iniş yapüması kaydıyla" altı aylık blok izin ve- rildiği kaydedilerek şöyle denil- di: "Izni bu koşulla kabul eden devletin, uçağına teknik iniş yapünlmasına da ran olması ge- rekir. Bu koşula uymak isteme- yen bir devletin, uçaklannı Türk hava sahasından gecirmeyip, on- lara başka bir güzergâh bulma- sı da mümkündür. Uluslararası hukukun bu yerleşmiş kuralla- nnın, Ermenistan yönetimince zamanla öğrenilebileceği umut edilmektedirî' Dışişleri Bakanlığı, Türkiye 1 nin, herhangi bir komşusuna ol- duğu gibi Ermenistan'a da yapı- lan insani yardımları engelleme karşıtı olmadığını belirterek, de- netlemeler sonunda silah ve mü- himmat taşımadıgı anlaşılan uçaklara yola devam izni veril- diğini bildirdi. Ermenistan'ın, insani yardım taşıyan uçaklann inişe zorlandı- ğı yolundaki iddialannın tama- men gerçek dışı olduğunu bildi- ren Dışişleri Bakanlığı, Azerbaj^ can'a yapılan uçuşlar için de yi- ne AGİK kararları çerçevesinde onlem alınmasının öngörüldü- ğünü, ancak bu ulkeye Ermenis- tan'a olduğu kadar yoğun bir hava trafiği bulunmadığını vur- guladı. Bakanlık tarafından verilen bilgide, şu görüşler dile getiril- di: "Mevcut uluslararası sınırla- nn kuvvet yoluyla değiştirilme- si çabası içine girerek bölgede banşın korunmasını tehdit eden tarafa karşı uygulamanın duyar- lı şekilde sürdürülmesinde de yadırganacak bir husus görül- memektedir. Bölgede barışı bozan, duru- mu gerginleştiren ve soruna ba- nşçı yollardan çözüm aranma- sını engelleyenin, uluslararası kurallara uygun denetleme ya- pan Türk tarafı olduğunu iddia etmek gülünçtür. Bölgede hu- zursuzluk yaratan taraf, barışı saldırgan yayılmacıbk emelleri doğrultusunda bozan ve mevcut sınırlan fütursuzca çiğneyen ta- raftır. Türkiye, AGİK karanna ve ulus- lararası sivil havaahk kurallan- na uygun olan söz konusu de- netlemeleri gerektiğinde sürdür- mekte kararlıdır!' Bakü, eski • Baştarafi 1. Sayfada bankalarda gizienen paralan- nın ülkeye geri getirilebilmesi için İnierpol'e yazılı başvuruda bulunduklannı söyledi. Bakan Hamidov İnterpol'den henüz bir yanıt gelmediğini söyledi. Hamidov, Azerbaycan olarak İnterpol'e üye olmak istedikle- rini de belirterek Muttalibov ve Hasanov'un bankalardaki pa- ralanrun yaklaşık miktannı açıklamaktan kaçındı. Içişleri bakanlığından bazı yetkililer ise para mıktannın yaklaşık 12 milyar dolar olduğunun tah- min edildiğini söylediler. Hami- dov "Türkiye'de paralan var mı" şorusuna, "Bunu bümiyo- nız. interpol'den gelecek bilgi- ye bağlı" dedi. Ermenilerin bir süre önce ateşkes önerisinde bulunduklan- nı ancak bunu ciddiyealmadıkla- nnı söyleyen Iskender Hamidov, "Ermenilerin ilk ateşkes teklifîn- de Hocalı katüamı oldu. ikinci tekliflerinde ise Şuşa'yı aldılar. Buyüzden şimdiki ateşkes teklif- lerini ciddiye almıyoruz" dedi. öte yandan Bakü Radyo- su'nda yayımlanan haberlerde Iran'ın Azerbaycan Büyükelçi- si Ali Esfer Nehayender'in Cumhurbaşkanı Ebülfez Elçi- bey iki ülke arasındaki ilişki- lenn daha da geliştirilebilmesi için İran'a davet edeceği kayde- dildi. İran Büyükelçisi deme- cinde, Iran sımnnda ve Kara- bağda süren çarpışmalann İran'ı rahatsız ettiğini belirterek savaşın fran'da olumsuz etki ya- ratuğını kaydetti. A acık B-buhjftj G-gwı«tı K-iahı S-stst Hüviyetimi kaybettim. Hükümsüzdur. MEHMETİNAN ÖZGÜRLEŞME EYLEMİ: KÖY ENSTİTÜLERİ Mehmet Başaran 10.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tslanbul Ödemeli gönderümez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle