Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 ARALIK1992 PAZARTESİ
HABERLER
Adana'daHEP'liye
siahlı tehdit
• ADANA (Cumhuriyet
Güney İUeri Bürosu) - Halkın
Emek Partısi (HEP) Adana il
binası görevlisi İstnail
Nevruz, kimliği belirsiz iki
kişinin saldınsına uğradı.
Nevruz, silahlı kişilerin
kendisineHEP'li
yöneticilerin adını okuy up
"Hepsini temizleyeceğiz"
dediğini aktardı.îşmail
Nevruzdün HEP İl Başkanı
Nazmi Bilgin'ıe birlikte bır
basın toplantısı düzenledi.
Önceki sabah 08.00'de parti
binasını açarken yanma
yaklaşan biri esmer, sakallı.
diğeri sanşın. montlu iki
kişinin silahlannı çekip
kendisini yumrukladığmı
belirten Nevruz.
"Benibiranda
hareketsiz hale getirdiler. Biri
kafama, diğeri belime
tabancasınıdayadı." dedi.
EskiMHPIiler
yemek yedi
• tSTANBUL(AA)-
Milliyeıçi Çalışrna Partisı
(MÇP) fstanbul İl Başkanhğı
tarafından. eski Milliyetçi
HareketPartisi(MHP)
delegelerine dün akşam bir
yemek verildi. Yemeğe.
MÇP Genel Başkanı
Alparslan Türkeşde kat\ld\.
Dariilziyafe'de basına kapalı
olarak verilen yemeğe
yaklaşık lOOdelegekatıldı.
Nizip'teCHP'ye
katılım
• NİZİP(Cumhuriyet)-
Nizip Belediyesi meclis
üyelerinden4SHP'li. 1
ANAP'L üye ile il genel
meclis üyesi SHP'li 1 kişi
partilerinden istifa ederek
Nizip CH P oluşumunda ver
aldılar. SHFden istifa ed^n
meclis üyeleri: Uğur Başkıhç.
Ali Yilmaz. Mustafa Çınar
ve Dede Aslan
KitaplaCMUK
eğitimi
• ANKARA (AA) - Adalet
Bakanhğı, yargı reformunun
temelini oluşturan, gözaltı
süresini kısaltan ve sanığa
sorguda avukat bulundurma
hakkı tanıyan CMUK'un
aksaksız uygulanmasmı
• sağlamak amacıyla 30 bin
adetCMUKelkitapçığj
bastırarak ilgililere
dağıtacak.
Türkiye Kalkınma Vakfı, Güneydoğu kadınının statüsünün nasıl geliştirileceğini araştınyor
Güneydoğu'dakadınınstatüsü
• Türkiye Kalkınma
Vakfı tarafından Şırnak,
Siirt, Batman,
Diyarbakır. Şanlıurfa,
Gaziantep ve Adıyaman
illerinde ve köylerinde
yapılacak olan
araştırma. 1 yıl sürecek.
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA - Güneydoğu
kadını. büyüteç altına almıyor.
GAP İdaresi. Güneydoğu'daki
kadının GAP Projesi'nin bölge-
ye getireceği toplumsal ve eko-
nomik kalkınmaya entegrasyo-
nunu (uyum) sağlamak için.
polıükalar belirlemek amacıyla
bir araştırma başlattı. GAP
İdaresi tarafından Türkiye
Kalkınma Vakfı'na ihale edilen
araştırma, Güneydoğu'daki
kadının staıüsünü belirleyerek,
bu staıünün nasıl geliştirileceği-
ne ilişkin politikalar üretilmesi-
ne katkıda bulunmayı hedefli-
>or.
Türkiye Kalkınma Vakfı ta-
rafından Şırnak. Siirt, Batman,
Divarbakır. Şanlıurfa, Gazian-
tep ve Adıyaman illerinde ve
köylerinde yapılacak olan
araştırma. 1 yıl sürecek. Araştı-
rmada. kentte ve kırsal alanda
yaşayan kadının üretim. eğiüm.
sağlık. haberleşme alanlannda-
ki hizmetlerden ne ölçüde ya-
rarlandığj, bu hizmetleri nasıl
algıladıği sorulanna yanıt ara-
nacak. Anket, mülakat, kaüla-
rak gözlem. odak grup tartı-
şması. örnek ola\ incelemesi
gibi sosyal bilimlerdeki araştır-
ma yöntemlerinin kullanılacağı
Yimıi yaşında bUe değil henûz. Bebesini sallıyor, annesi gibi, anneannesi gibi, onun da annesi gibi.
Kendi kızı da böyle sallayacak bebesini belki de. Biri beşikte, diğerleri eteğinde. Vü/yıllardır aynı
beşikte sallıyor bebesini Güneydoğu kadını. Değişmeyen >alnız beşik mi? Ne vediği, ne giydiği,
ne de yaşadığı yer değişri Cudi Dağı eteklerinde yaşayaıüarın. (Fotoğraf. HATİCE TUNCER)
araştırma, vakfm Kırsal Alan
Araştırma bölümündeki uz-
manlann katılımıyla gerçekle-
şecek. Alanda yapılacak uygu-
lamalar sırasında, bölgedeki
üniversiteli öğrenciler ve yöre
halkının kaulımı sağlanacak.
Türkıye Kalkınma Vakfı uz-
manlanndan Akın Atauz'un
verdiği bilgiye göre, bütün yaş
gruplannda ve her kesimdeki
kadının statüsünü belirlemeyi
hedefleyen araştırma. üretim
süreçlerinin içinde ve dışında
yer alan her kadına yönelik ola-
cak. Aiauz. "bu kadınlann sa-
hip olduğu statüyü belirleyen
erkekler olduğu için araştırma-
ya erkeklerin de katılacağı"nı
belirterek çalışma hakkında şu
bilgiyi verdi:
"Sahada araştırma henüz
başlamadı. GAP'ın öngördüğü
değişmelerin neler olduğu
araştınlacak. Araştırma, bölge-
deki toplumsal yapmın değjşi-
mini belli bir miktar içine ala-
cak. Bölgenin toplumsal, eko-
nomik yapısındaki değişım-
leri, kadın sorunla-
nnın niteliklerini anlayıp yo-
rumlayacak bir araştırma ta-
sanmı düşünülüyor. Kadınm
statüsünün ve gelişmesinin top-
lumsal kalkınma hedeflerine
entegrasyonunu sağlayabilecek
politikalann geuştirilmesıne
yönelik bir araşürma olacak.
Ömeğin •"L'retim, eğitim, sağ-
lık. haberleşme alanlannda ne
tür politikalar gelişürilebilir?
Bu politikalar nasıl ele alınırsa
başanlı olur" sorulanna. araştı-
rma tamamlandığmda yanıt ve-
rilecek. Kamu kuruluşlannın
bugüne kadar geliştirdiği politi-
kalar alamnda, kadına ne gibi
hizmetler götürülmüş, kadın
hizmet sunumlannı algılamış
mı? Kadına özel politikalar ge-
liştirilmiş mi? Geliştirilmemiş-
se, nasıl geliştirilebilir? Bütün
bu sorulara yanıt bulmaya
çahşüacak".
Atauz, araştırma sırasında
sosyolog, antropolog, planla-
maa ve tanmcılardan oluşan
uzmanlann 5 kişilik bir yönlen-
dirme komitesi liderliğindeçalı-
şacağını. bölge insanlannın da
çahşmalara katılımınm sağla-
nacağını söyledi. Atauz, kadın-
lann bölgedeki etnik olayın bir
parcası olduğunu da ifade ede-
rek araştırma sıras-nda bunun
da dikkate alınacafenı ve dil bi-
len insanlarla çahşılacağını söy-
ledi..
ANAFtan aynlan Aksuve Çiçek de eski MHP'lilerin toplantısına katıldı
Yeııi oluşumpaıti olıııayakararverdiANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
Liderliğini MÇFden istifa eden Sıvas
Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu'nun
yaptığı" Yeni Oluşum" grubu. dün
Ankara"da gerçekİeşurilenkurultayda,
partileşmeye karar verdi. Yeni
Oluşum'un toplantısında, ANAP'tan
aynlarak Özal'ın "ilkeleri"
doğrultusunda yeni bir parti için
çalışmalar yapan eski bakanlar
Abdülkadir Aksu ile Cemil Çiçek de
katıldı. Türkiye"nin tüm ilerinin
yanısıra yurtdışından da pekçok
delegenin katıldığı kurultay Kuran-ı
Kerim okunarak açıldı. "Kanımızaksa
da zafer İslamın" sloganının atıldığı
toplanuda sık sık tekbirgetirildi.
"Genel Başkan Muhsin" sloganı
eşliğinde kürsüye çıkan Muhsin
Yazıcıoğlu, hareketlerinin bölücülük
olarak nitelendirilmemesi gerektiğini
bildirerek, "Biz kimseyi bölmüyoruz.
Bölme maksadıyla da ortaya
çıkmıyoruz. Seçimlerönccsinde halka
vaatlerde bulunanlara,'Ya bu
vaatlerinizi yerine getirin ya da biz
geüririz' diyoruz" dedi. Konuşması sık
sık aralannda türbanlı genç kızlann da
bulunduğu fanatik bir seyirci kitlesi
tarafından atılan tekbirlerle kesilen
Yazıcıoğlu. MHP ve Alparslan Türkeş'i
kastederek, "Lideryanıİmazlığı ilkesine
dayanan hiçbir partiye katılamayız. Bu
nedenle ortaya çıkıyoruz" diye
konuştu. Yeni Oluşum grubu olarak
"sosyal iktidar" kavramını ortaya
attıklanm da kaydeden Yazıcıoğlu.
yapacaklan siyasetin temel ilkesinin
sivil toplum iktidan olduğunu.
alacaklan her karann yapılacak
lartışmalarla şekilleneceğini ve üçüncü
prensip olarak da milli mutabakatı
kabul ettiklerini söyledi.
Yazıaoğlu'nun konuşması sırasında
SHP-DYP koalisyon hükümeti de
\uhalandi. Osmanlı coğrafyası
üzerinde Osmanlı anlayışıyla siyaseti
sav unan Yazıcıoğlu Başbakan
Demirel'i eleştirirken, salondan "yuh"
sesleri yükscldi. Yazıcıoğlu, bu duruma
"Hayır, yuh yok. Bizim tenkitlerimiz
seviyeli olmalı" diyerek müdahale etti.
T.C.
BAKIRKÖY 2. ASLİYE CEZA
MAHKEMESİ
Esas No: 1991/1009
Karar No: 1992/729-C.M.U. No: 1991/389
Hâkim: Yılmaz Biçer 16211
C. Savcısı: Memduh Duru 14525
Kâtip: Fatma Zinderen
Davacı: K.H.
Müşteki: Gümruk ve Maliye Bakanlığı Istanbul Muhakemet Mud.
Vekili: Av. Özlem Aliman (Isıanbul Barosu avukaılanndan)
Sanık: Ahmet Aksakal: Musa ile Hafize'den olma 20.9.1933 do-
ğumlu, Konya ili, Taşkent ilçesi, Küçukkuluçpınar köyu C: 015/01,
S: 72, K: 28'de nüf kayıtlı. Kuçukçekmece, Kanarya Mah, Guvercin
Sokak. Atraacakuş Cad. No: 44'4 D: 6 adresinde ikamet eder. Evli,
2 çocuklu, okuryazar, sabıkasız, konfeksiyon satıcısı.
Suç: 213 SAYIL1 V.U.K.'na aykırı davranmak.
Suç tarihi: 8.10.1990
Karar Tarihi: 22.10.1992
Yukarda açık kimliği yazılı bulunan sanık hakkında mahkememi-
ze açılan kamu davasımn yapılan duruşması sonunda;
GEREĞI DÜŞÜNÜLDU:
HalkaJı Vergi Dairesi'rtin yükümlülerinden olup, Küçükçekmece
Kanarya, Birlik Cad, Ankuşu Sokak No:5'te konfeksiyon mah ahm
satımı yapan sanığın. vergi denetimi için 1985 yılı gurnrük peraken-
de satış ve hasılat defterini ve satışlannı belgelediği perakende satış
fîşlerini vergi denetmeninin istemesine karşın ibraz etmeyeTek
V.U.K.'nun 344/6. maddesi hükmüne aykırı davrandığı, Vergi De-
netim Memuru'nun 17.12.1990 gunlu raporu, sanığın tevil yollu ik-
rarı ve dosya kapsamı ile anlaşılmış, söz konusu defterin,
muhasebecide bulunduğu sırada yırtılmış olması nedeniyle ıbraz ede-
mediğ] yolundaki sanık sözlerinin gerçeği yansıtmadığı, mahkemede
şahit olarak dinlenen muhasebeci Bekir Aybek'in anlatımı ile ortaya
çıkmıştır.
Bu gerekçe ile,
HÜKÜM:
Sanığın eyleraine uyan 213 sayıh Veıgi Usul Kanunu 359 maddesi
gereğince takdiren 3 ay hapis ve bu kadar sure içinde ticaret, sanat
ve meslek icraatından mahrumiyetine,
Sanığa verilen özgürlüğü bağla>ıcı cezanın 647 sayıh kanun 4. mad-
desi gereğince beher güntı yürürlükteki günlük asgari ücret 13.800
liradan ayhk asgari ucretin 414.000 liranın yansı olan 207.000 üra
para cezasma çevrılerek. 1.863.000 lira ağır para cezası ile mahkû-
miyetine
Katılan davacı vekili için takdiren 250.000 lira maktu vekalet üc-
retinin sanıktan alınarak katılan davacıya oderrmesine,
Ayrıca raasrafı hukiımlüden sonradan tahsil edilmek üzere hükum
özetinin gazete ile ilanına,
Asağıda aynntılan gösterilen 33.500 lira yargılama giderinin sa-
nıktan alınmasına dair iddia makamında C. Savcısı Meraduh Duru
hazır bulunduğu halde isteğe uygun olarak sanığın yüzune karşı Yar-
gıtay yolu açık olmak uzere verilen karar açıkça ve usulünce okunup
anlatıldı. 22.10.1992
YARGILAMA GİDERİ:
Davetiye gideri: 32.000.- TL
Müzekkere gideri: 1.500.- TL
Toplam: 33.500.- TL
Basın: 46225
CUMHURtYET KİTAP KULÜBÜNDEN
GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA
tLANI
(Antalya Mahkeme Satış Memurluğu'ndan)
Esas. 1992/91
Antalya Yukarı Karaman köyü 83 parselde kayıtlı taşınmaz An-
talya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 991/1606 esas 1992/1090 sayılı
karan gereğince satılacaktır.
Tapu kaydma göre 25850 m
!
genışliğinde olup üzerinde muhtelif
yaş ve cinste ağaçlar bulunmaktadır. Milli ve tınlı toprak yapısına
sahip olup mahalli rayiçlere göre m:
'si 20.000 TL'den muhammen
bedeli 523.970.000 TL'dir.
1. Satış: 2.2.1993 günü saat 14.00-14.10 arasında Antalya Adliye
binası rnahkeme satıs memurluğunda yapılacaktır. Bu satısta değe-
rinin %75'ini bulmadığı takdirde 12.2.1993 günu aynı yerde ve aynı
saatte 2. arttırma yapılır. 2. satışta ise değerinin %40 ve mahkeme
masraflannı geçtiği takdirde en çok arttırana ihale edilecektir. Satış
peşin para iledir, isteyen alıcıya 20 gunu geçmemek uzere mehil veri-
İebilir. Satışa iştirak edenlerin değerin Vo20'si oranında teminat ya-
tırması şarttır. thaleye iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve
munderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyen-
lerin memurluğumuzun 1992/91 esas sayıh dosyasına başvurmalan
ilan olunur. Basın: 51866
ARMAĞANLI KİTAP KAMPANYASL
ÜYE OLAN VE OLMAYAN HERKESE,
TÜM OKURLARA...
7-31 ARALDC 1992
°b35'e varan indirimler... 150.000.- T.L.'ya kadar armağan kitap
CumhuriyetKitap Kuliibü TaksimMağazamızda (Istiklal Cad.
Zambak Sokak 4/1 Fransız Konsoloslugu yaıu) dilediğiniz
kitabı seçin, armağan pakeünizi ve sürprizhediyenizi alın.
Stpariş
Tutarı
250.000-500.000
arası
500.001-1.000.000
arası
1.000.000'un
üstû
İNDİRİM
Ekjen
%25
%30
%35
eP
T
T
%
20
%
25
%
30
ÛyeOl-
mayan
%10
%10
%10
Armağan
Paketi Tutarı
Ü 50.000.- T.L.
Q 100.000.- TJL.
0150.000 Tl.'Uk Kitap
veya
DBeyoğlu 1930 Albümü
(LOlfen nynrtinİTİ ifatıicymı)
Önemli Not: KampanyayaPTTile katılmakisfeyenler için
mevcutkitaplar listesi CumhuriyetKitap Eki'nde yer
almaktadır. Sipariş tutannı Posta Çeki No.: 666322 (Çağ
Pazarlama A.Ş.) ye yaordığııuza iüşkin fotokopiyi ulaşonn.
Kitaplannızve hediyepakeünizadresinizegönderilecektir.
Cumhuriyet Kitap Kulübü, Çağ Pazarlama A.Ş.
Istiklal Cad. Zambak Sokak No.: 4/1 Taksim- İSTANBUL
Tel.:252 38 81-82
BÎZBtZE
ERDAL ATABEK
Beyaz Gömleküler
Yürüpse...
Beyaz gömlekliler yürürse toplumda önemli çalkantı-
lar oluyor demektir, siyasal iktidan uyarırım. Doktorlar
ve diğer beyaz gömlekliler pek sık yürümezler. Toplum-
da belirgın bir saygınlıklan vardır, sorunlarını başka yol-
larla anlatmak isterler, artık başka çareleri kalmadığına
inanırlarsa yürürler. Beyaz gömleklilerin yürüyüşü
önemli bir işarettir. Geçmişte de böyleydi bugün de böy-
ledir. Önemli bir uyarı sayılması gerekir.
Şimdi neden yürüyoriar? "Herkes için eşit sağlık hiz-
meti" adına mı? "lyi hekimlik ortamı" için mi? "özlük
hakları" nedeniyle mi? Bunların hepsi için yürüyoriar,
ama bunlar toplumsal pratikte ne demektir?
- "Herkes için sağlık hızmeti" istemek ne demektir?
Türkiye'nin bir ilçesinde çalışan kendi halinde bir devlet
memurunun koronerleriyle ilgili bir sağlık sorunu için
Amerika'nın Houston kentindeki ünlü hastanede, ünlü
kalp operatörü tarafından tedavi görebilmesi demektir.
Bugünün Cumhurbaşkanı Turgut Özal, başbakan oldu-
ğu dönemde kendi sorununu devlet parasıyla orada çö-
zümlediği takdirde bütün devlet memurlarının aynı hak-
ka sahip olması gerekirdi. Çünkü toplumsal sorumlulu-
ğu olan hekimler için "herkesin koroner damarları eşit-
tir." Koroner hastalıkları devlet hiyerarşisine göre "çok
değerli-orta değerli-az değerli-değersiz" diye ayrı-
lamaz. Eğer böyle bir ayrım yapılıyorsa orada insanın
değerinin ne olduğu tartışılmalıdır.
TürkTabipleriBirliğiherzaman"paranayyetkine/gücü-
ne gore sağlık anlayışını" reddetmıştır, "herkes için eşit
sağlık hızmeti" istemiştir. İşte yapılan yürüyüşün açtk
anlamından birisı budur.
-' İyi hekimlik ortamı" istemek ne demektir? Hekimler
kamu hızmetlerının polikliniklerinde hasta hücumunu
göğüslerken hekimlik yapamamaktadır. Sağlık hizmet-
lerınin bütün sorunlarından hep doktorlar, hemşireler,
sağlık personeli sorumlu tutulmaktadır. Siyasal iktidar-
lar sorunu hep böyle yönlendirmekte, hekimleri suçla-
makta, kendi kusurlarını böyle örtme yolunu seçmekte-
dir. Basın ve kitle iletişim araçlan da bu kolay yolda yü-
rümeyi yeğleyerek siyasal iktidara destek olmaktadır.
Oysa olan bitenın sorumtusu hekimle halkı karşı karşıya
bırakan bozuk sistemdir.
Muayenehanesinde çalışan hekimler de emekçi nite-
likleri görmezden gelinerek tüccar işlemine tabi tutul-
maktadır. Çünkü ülkemizde uygulanan ekonomik politi-
kaya göre kendi adına çalışan herkes tüccardır. Hekim-
ler de böylece hastalarına "müşteri" gözüyle bakmaya
alıştırılmakta. yaptıkları işe de sağlık hızmeti değil "tica-
ret" gözüyle bakılmaktadır. Toplumdaki yargıdan vergi
sistemine kadar yapılan işin değerlendirilmesi budur.
İşte "iyi hekimlik ortamı", kamu hizmetlerindedoğru
bir hasta-^doktor ilişkisi kurulması, özel çalışmada da ti-
caret anlayışının yerine sağlık hizmeti anlayışının konul-
ması olmaktadır.
- "iyi hekimlik ortamı" istemek, pratisyen hekime da-
yanan doğru bir sağlık hizmetinin kurulması demektir.
Bugün pratisyen hekimlerimizin sayısı geçmişlere göre
^:ok artmıştır Oysa toplum "pratisyen hekim" kimliğini
tanıyamamıştır. Kapitalist sistemin etikete yönelik şart-
landırmasıyla "doktor" dendiği zaman "ne<loktorusu-
nuz?" diye sormaya alışmış bir toplum psikolojisinde
pratisyen hekimlik ezilmektedir. Toplumun en çok ge-
reksinmesi olan "pratisyen hekimler" bu durumda
umutsuzca uzman olmaya çabalamakta, giderek dara-
lan koşullarda bunu başaramadığı için de kendi kimli-
ğinde bunalmaktadtr. Bugün liseden sonra iki yıl eğitim
gören, dört yıl eğitim gören gençlerimizi bir mesleğe
ulaştıran sistem, altı yıl okuyan, 'internTık eğitimi gören
hekimi -uzman olmadığı için- doktor olarak yadırgarsa
orada büyük bir yanlış var demektir.
- "Özlük haklarında gerileme" ne demektir? Bu da
toplumumuzun içine sürüklendiği emek-sermaye çeliş-
kisinde emeğin ezilmesi demektir. Hiç unutmamak ge-
rekir ki hekim hangi koşulda çalışırsa çalışsın "emekçi-
dir." Yaptığı da bir malın satışından yüzde almak değil,
kendi emeğiyle çalışmaktır. Ama hep paranın kazandı-
ğı, insanın hep kaybettiği bir sistemde doktorlar da
kayba mahkûmdur Bunu önlemenin tek yolu, doktorla-
rın da emeklerini bir mal gibi satmalarıdır. Bunu yapan
hekimler toplumdaki refaha ortakolmakta, yapamayan-
larsa geçimlerinin her gün biraz daha daraldığınt gör-
mektedirler.
"Özlük haklarında iyileşme" istemek, emek-sermaye
çelişkisinde emeklerini korumak istemek demektir.
Peki ne olacaktır?
Sağlık Bakanlığı'nın pek başarıyla reklamınt yaptığı
"sağlık reformu" aslında dünyadaki ekonomik politikay-
la bütünleşmede sağlık alanınadüşen paylardan ibaret-
tir. Bu da "vereceğin hizmetin parasını al" ilkesine göre
hazırlanan, yeni kaynak yaratmaya dönük sigorta siste-
mi, "kazandır, sen de payını al" ilkesine hizmet eden
özelleştirme, "parayı ver, istediğin yeri seç" ilkesine
dayalı hastanın hekimini, hastanesini seçmesi demek-
tir.
Bu da "insana sağlık" olmaktan vazgeçip "paraya
sağlık" demektir, ama günümüzün değer kargaşası
içinde insanın kaybolup paranın yükselişine pek uygun
düşmektedir.
Bütün değerlerintepetaklakedildiğigünümüzde"yük-
selen değerler/alçalan değerler" skalası paranın ege-
menliğinden kurtarılıp insanın egemenliğine geçtiği za-
man, "beyaz gömleklilerin yürüyüşü" daha iyi anlaşı-
lacaktır.
ANAP merkezinden
'bölünmeyin' çağıısı
ANKARA (ANK.\)-
Anavatan Partisi Genel
Merkezi, Mehmet Keçeciler'in
parti örgütüne >önelik çalı-
şmalanna karşın "Yumruk gibi
sımsıkı olun" çağnsı yaptı.
Genel Merkez"den gönderilen
mektupta gerçek ANAP'lılar
"kişisel menfaat \e ihtiraslar-
dan uzak kişiler" olarak tanım-
landı.
ANAP Genel Merkezi adına
teşkilat Başkanı Ersin Tara-
noğlu parti örgütlerine ve dele-
gelere bir mektup gönderdi. Er-
sin Taranoğlu mektubunda
kongre başansına değinerek
"bölünmeyin"" çağnsında bu-
lundu. ÂNAP iktidannın
ANAP'ın gerçek sahipleri olan
parti örgütü ve üyeleri sayesin-
de gerçekleşeceğini belirten Ta-
ranoğlu, kırgınlıklann ve bu-
rukluklann giderilmesini tek
vücut olmak için azami çaba
gösterilmesini istedi.
Mektubunda sık sık "Birlik"
çağnsında bulunan Taranoğlu
şöyle dedi:
"Birlikten rahmet, aynlıktan
azap doğduğunu hiçbir zaman
unutmayakm. Birbirimizi her
zamankınden çok seveceğiz.
Sevgiyi hakim kılacağız. Bir
yumruk gibi sımsıkı olacağjz.
Kişisel hak ve menfaatlerden ve
ihtiraslardan uzak değerli dava
arkadaşlanmın bu kongre so-
nunda el ele gönül gönüle v
omuz omuza tekrar halka hi
met bilinciyle görevlerine daha
azimli olarak sanlacaklannı
inanıyorum.
Türkiye'nin kaderi ANAP'uı
kaderi ile paraleldir. Biz Ana-
vatanlılann tarihi bir sorumlu-
luğu vardır. Bu sorumluluk
duygusu her zamankinden da-
ha çok birlik ve beraberhk ge-
rektirmektedir. Türkiye'nin ge-
leceğinin teminaü birlik ve be-
raberliğimizdir. Anavatan Par-
tisi'nin iktidan sizlerin eseri ola-
caktır."