Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29ARALIK1992SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'SarayburnıT
soruşturması
sürüyop
• İstanbul Haber Servis -
Kuruçeşme"de önceki gün.
birpatlamanın ardından
batan 'Sarayburnu 65' adlı
vapura yönelik saldınyla
ilgili soruşturma
sürdürülüyor. Geminin
şahibi Haldun Simavf yeait
İleri Turizm ve Yat A.Ş.'nin
bazı vetkilileri dün yaptıklan
açıklamada. olayın sabotaj
olasıhğının kesinlik
kazanmadığını söylediler.
fstanbul Emniyet
Müdürlüğü yetkiüleri de
sabotaj olasılığı göz önünde
bulundurularak
soruşturmanın
yüriitüldüğünü söyledi.
Yahudiliğe itham
davası
• İSTANBUL (AA)
-Yahudilik hakkında ağır
ithamlarda bulunarak. halkı
kin ve düşmanlığa açıkça
tahrik ettiği iddiasıyla, Son
Mesaj gazetesi Sorumlu Yaa
İşleri Müdürü İbrahim Seral
Köprülü hakkında açılan
davaya devam edildi.
İstanbul l Numaralı Devlet
Güvenhk Mahkemesi'ndeki
duruşmada. esas hakkındaki
görüşünü açıklayan sava,
Son Mesaj adlı aykk
gazetenin haziran-temmuz
1992 tarihli sayısındaki
yazıda. Yahudilik hakkında
ithamlarda bulunulduğunu
belirtü. Sanık avukatı Ayşe
Güdücümahkeme
heyetinden süre istedi.
Sözen'e ziyaret
•İSTANBÜL(AA)
-DİSK'ebağlıGenel-İş
Şendikası Genel Başkanj
İsmail Hakkı Ünal ile Genel
İş Sendıkası 2 ve 3 numarah
merkezşubeyöneticileri,
İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Nurettin
Sözen"e nezakct ziy aretinde
bulundular. Başkan Sözen'in
makamında gerçekleşen
ziyarette. Anadolu
yakasında 3. Avrupa
yakasında ıse 9 şube
açacaklannı kaydeden İsmail
Hakkı Ünal. kendilerine
kiralık bina verilmesini istedi.
Sözen de bu konuda
ellerinden gelen yardımı
yapacaklannı söyledi.
Doseme
atölyesinde
yangın
• İstanbul Haber Senisi -
Eyüp, Demırkaprdakı
MarangozlarSitesi. Selvi
Sokak. D Blok. 65 numarah
binanın 3. katında bulunan
bir döşeme atölyesinde çıkan
yangında iki kişi öldü. iki kişi
de ağır yaralandı. Ayhan
Sekmen'e ait "As
Döşemecilik" adh işyerinde
dün akşam üzeri henüz
belirlenemeyen bir nedenle
çıkan yangın Bayrampaşa ve
Rami itfaiyeekiplerince
söndürüldü. Yangında. işyeri
sahibinin kardeşi Burhan
Sekmen (35) ile Murat Er
(13) adındaki işçi feci şekilde
yanarak öldü. Yangın
üirasında aynca 5 katlı
binanın 3. katından atlayan
işçilerden Yakup Yörük ile
Neşat Ergenç ise İ. Ü. Çapa
TıpFakültesiveSSK
İstanbul Hastanesi'nde
tedavi altına ahndılar.
Degirmendere
Belde Sanat Evi
KültürServisi-
Değirmendere Beledivesi
Belde Sanat Evi kuruldu.
Etkinliklerini her pazartesi
saatl9.30'da Belediye
Düğün Salonu'nda sürdüren
Sanat Evi'nin yönetıcisi
ressam Sezer Sancar, aynı
zamanda. ""Güzel Sanatlar"
konulu bu seminerleri de
veren kişi. Seminerlerde.
slayt göstenlerine de ver
veriüyor. Etkinlikierin ilk
halkasını. önceki gün,
fotoğraf sanatçısı Hakan
Atmaca ve arkadaşlannın
hazırladiğı "Dia
multivizyon" gösterisi
oluşturdu.
OZEL BORA
SÜRÜCÜ KURSU
96. DÖNEM
KAYITLARI
DEVAM EDlYOR
Kurslarımız hafta sonu
hafta içi ve akşam
Dersane:
ÜSKÜDAR : 343 67 82
310 92 86
KO2YATAĞI.-362 47 33
Yetişkinlere Almanca
(Saatl9.00'dansonra)
Tel: 23608 86
Saniye'nindramıgece yarısıbaşladı9 Ağustos. Saat 0X30 sıralan. Saniye'nin eski kocası Musa genç kadının kapısına dayanmış. Saniye açmamış kapıyı. Musa balkon kapısını
tekmeyle açmış. Evdeki boğuşma sonucu Musa yaralanmış. Saniye şimdi cezaevinde. Suçu da eski kocasını "öldürmeye tam teşebbüs".
MEHMET DEMİRKAYA
Metris Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde bir
kadm yatıyor. Yaşı henüz 29. Ama o bu yaşa
bir evlilik, üç çocuk. boşanma ve hapislik
sığdırdı. En zoru hapislik. hapisliğin en zor
yanı da. ölümle pençeleşerek doğurduğu ve
canından kıymetli bildiği üç çocuğundan
ayn kalmaktı.
Cezaevinin kadmlar koguşunda 4 aydır
tutuklu buiunan Saniye Kardüz'ün suçu
"adam öldürmeye tam teşebbüs". 29 yaşın-
daki Saniye Kardüz ne olmustu ki, adam
öldürmeve teşebbüs etmişti. Saniye"nin aşın
sol, aşırı s a | va da herhangi bir bölücü ör-
gütle uzaktan yakından bir ilgisi >oktu. Za-
ten o bütün bunlann ne demek olduğunu da
bilmezdi. Daha hayatın ne demek olduğunu
doğru dürüst anlamadan 18 yaşında evlendı.
evliliğin ne demek olduğunu bilmeden. Sani-
ye'nin hayaJı "bahçesinde ebruli, hanımeli
açan bir evdi" Anne-babası gibi o da bir ai-
le kuracaktı, çocuklan olacaktı. Saniye Kar-
düz 1981'de evlendi. I983'te iJk çocuğu ol-
du. Bir yıl sonra ikinci çocuğu oldu. Bir yıl
sonra ikinci çocuk dünyaya geldi. 24 yaşın-
dayken üçüncü çocuğu oldu. 27 yaşınday-
ken boşandı.
"Kocası pek hayırlı çıkmamıştı"
Halk deyişi ile "'kocası pek hayırlı
çıkmamıştı." İstanbul, Silivri ilçesi Ortaköy
köyünde Saniye Kardüz üç çocuğu ile baş
başa kalmıştı. Akrabalannın desteğj ile ha-
yatta kalmaya çalışan Saniye için hayat çok
zordu ama yine de yaşamaya değerdi. Ağa-
beyi onu yeniden eviendirmeyı düşünüyor-
du. Saniye'nin buna pek itirazı yoktu. Çev-
renin dedikodusundan kurtulacak ve biröl-
çüdeçocuklannı yetiştirmesi kolaylaşacaktı.
Ama her şey 9 Ağustos ]992'de alt ûst oldu.
Saniye'nin bütün hayallerı bir kez daha
yıkıldı.
9 ağustos gecesi 03.00 ile 04.00 arasında
Saniye'nin kapısı çalındı. Balkondan baktı.
gelen iki yıl önce boşandığı eski kocasıydı.
kapıyı açmadı. Çocuklannın babasıydı ama
Saniye şimdi cezaevinde gün sayıvor. Musa'nın zij areti pahalıv a patiadı.
• 29 yıllık bir yaşam dilimine çok şey
sığdırdı Saniye Kardüz: Birevlilik, 3 çocuk,
boşanma ve 4 ayhk cezaevi. Bu dilimde ne
kadar gözyaşı olduğunu ise belki hiç
bilemeyeceğiz. Paramparçaedilen yaşamını
tam düzene sokacakken bu sefer de eski
kocasınınsabahaazbirzamankalaevine
girmesi hayallerini darmadağın etti.
• Musa belki de eski kansını kimseye yar
etmek istemedi. Saniye'nin 3 çocuğuyla
yeni bir yaşam kurmasını içine
sindiremeyen eski koca, birzamanlar kansı
olan kadının hayatına bu kez bambaşka bir
şekilde giriyordu.
kendisi için artık bir yabancıdan farksızdı.
Ne hakla. gecenin bu vaktindegelip kapısını
çalıyordu.
Saniye kapıyı açmıyordu ancak eski ko-
cası ısrarlıydı. Kapı açılmayınca, balkona
tırmandı. Balkon kapısını bir tekme ile aça-
rak eve daldı. Bir süre sonra iki el silah sesi
duyuldu.
Saniye, "eski eşini öldürmeye tam teşeb-
büsten" Bakırköy 3 Ağır Ceza Mahkeme-
si'nde yargjlanırken olayı şöyle anlatıyordu:
"Eline vurdum. Tabanca düştü"
"5 yaşındaki çocuğum Taner'Ie birlikte
evde bulunuyordum. Diğer ıkı çocuğumu.
tatıl olması nedeniyle. Iğneada'da oturan
annemın yanına göndermiştim. Evde uvur-
ken sabaha karşı saat 03.30 sıralannda kapı
çalındı. Kim o dediğimde eski kocam Mu-
sa'nın sesıni aldım Gecenin geç vakti olması
itibariyle kendisini evealmayı düşünmedim.
Buna rağmen ikinci katta bulunan evımizin
balkonuna geçrniş oradan da balkon
kapısını açarak içeriye girmışti. Elinde ta-
bancası vardı. Bana doğrultmuştu. Ağabe-
yimin beni bir başkası ile evlendirmeyi dü-
şündüğünü duvduğunu hem onu hem beni
öldüreceğini söylüyordu. Eline vurdum.
Tabanca düştü. Boğuşmaya başladık. Bir
ara kötü bir şey olabilir diye yere düşen ta-
bancayı elime aldım. Kendisine doğrulttum.
ateşledim yaralandı. Bana "kimseve beni
yaraladığını söylemey eceğim. yeter ki beni
hastaneye yetiştir. başkalan tarafından ya-
ralandığımı söyleyeceğim' dedi. Ben de ken-
disini alıp hastaneyegötürdüm. Öyle konuş-
tuğumuz için de ilk önce öyle ifade verdim.
Eski kocamı öldürmek niyetiyıe silahı ateşle-
medim. Silahta mermi vardı. İsteseydim on-
Jan da ateşler öldürebilirdim. Silah bana ait
değil'
Saniye'nin eski kocası ıse yaptığı savun-
mada olayı şöyle anlatıyordu:
"Arkamdan silah sesi geldi"
'"Eşimin kaldığı eve gitlim. Kapıyı çaldım
kapıyı açmadı. Ben de yerden pek yüksek ol-
mayan evin balkonuna çıktım. Oradan
kapıyı itekledim ve kapı açıldı. İçeri girdim.
İçeride hem eşim Saniye hem de evleneceği
söylenen kişi vardı. Ayakta dıkilıyorlardı.
En küçük çocuğum da oradaydı. Bunlan
birlikte görünce eşimin evleneceği kişıye bir
yumruk vurdum. Sonra Saniye'nin üzerine
yürüdüm. Yüzüm Saniye'ye dönükken ar-
kamdan silah sesi geldi. Bayıldım yere düş-
tüm. Kanma "Burada vurulduğumu kimse-
ye söylemevecejbm. Dışarda vurulduğumu
söyleyeceğim. Yeter ki sen beni hastaneye ye-
tiştir" dedim. Komşulann yardımı ile taksi
tutuldu. Sılivn Hastanesi'ne oradan da Ha-
sekı Hastanesi'ne sevk edildım. Daha sonra.
o gece anarşik bir olay olmuş. Benim de has-
taneye varalı geldiğimi gören polisler bana
geldiler. Olayla benim bir ilgim olmadığmı
söyledim ve olayın gerçek nedenini anlattım.
Kanm her ne kadar silahın benim elimden
vere düştüğünü ve onu yerden alarak bana
ateş ederek yaraladığını söylüyorsa da bu
asla doğru değildir. Ben hayatımda bir de-
facık olsun silah bulundurmuşyahut taşımış
insan değilim. Yüzüm kanma dönük olduğu
halde arkamdan kurşun vemiştim. Gerçek-
ten yanımda o gün silahım olsaydı her ikisinı
de orada rahatlıkla öldürebilirdim."
Saniye Kardüz'ün avukatı Erol Şahin. Sa-
niye'nin 13 yıl hapsi ısteniyorsa da buna pek
ihtımal vermiyor. "Çünkü" dıyor Erol Şa-
hin "TCK'nın461. maddesine göre Saniye'-
nin tahliye edılmesi gerekir."
Argo devişı ile Sanive'nın "Delikanlı
kadın " olduğunu söyleyen avukat Erol Şa-
hin sözlerinı şöyle sürdürüyor: "Gecenin geç
bir saatinde müvekkilimın e\i basılıyor.
Saldırıya uğruyor. Bunu yapan kişi kendi-
sinde bu hakkı görüyor. Olacak şey değil.
Saniye Kardüz namuslu bir kadın. Ve na-
musu ile bir evlilik yapmak istiyor. Eski ko-
cası günün birinde çıkıp geliyor. Bu eski
koca bazı suçlardan dolayı cezaevine girmiş
birisi. Suçlanndan biri de yaşı küçük bir kızı
kaçırarak zorla alıkoymak Daha sonra da
bu kız ile evlenmiş. Adam kız kaçınyor,
onunla evleniyor Ama boşandığı kansının
bir başkası Ue evlenmesine de zorla karşı çık-
maya çalışıyor.
Adam bir başkası ile evlenmiş. bir de eski
karısı uzerinde hak ıddia edıyor. Yetmiyor-
muş gibi bir de evini basıyor. Aynca zaten
kurşun yaralan iyileşmış. Hayati tehlikeyi
atlatmış. 15günlük raporaldığını öğrendim.
Saniye suçlu bile olsa. çok haklı nedenleri
var. Bunun aksini düsünmek zorbalığa prim
vermektir. Mahkemenin delillerin top-
lanması için Saniye'nin tutukluluk halinm
devamına karar verdığini düşünüyorum.
Tutukluluğun gelecek duruşmadan önce
kaldınlması için mahkemcye dilekçe vercce-
ğim. Dört aydır tutuklu bulunan Saniye'nin
koğuşundaki arkadaşlan bana cephe almış
durumdalar. Sanıye'nin suçsuzluğuna o
denli inanmışlar kı. benim Sanıye'yi yeterin-
ce savunmadığımı sanıyorlar. Öysa ben Sa-
niye'nin bir an önce tahliye edilmesı için
elimden geleni yapıyorum. En son duruşma-
ya Saniye gelemedi. Cezaevinde kaloriferler
pek lyi yanmıyormuş, üşütmüş hasta ol-
muş."
Eski kocanın avukatı Mahmut Yaşar
dava ile ilgili bilgı isteğimizi "Bilgi vermek
benim meslek anlayışıma ters düşer. Tuta-
nak ve savunmalardaki bilgilerle yetinin.
Bilei \eremem" diyerek kabul etmedi.
Yargıtay
Çocukluanneye
evlilik vizesiANKARA (ANKA) - Yargı-
tay Hukuk Genel Kurulu, ço-
cuğun velayet hakkına tek başı-
na $ahjp olan annenin bir
ba^kasıyîa evlenmesinin vela-
yet hakkmın babaya devri için
yeterh neden oluşturmadığjna
karar vererek çocuklu annelere
evlenme vizesi verdi. Kararda.
velayet hakkına sahip annenin
çocuğunun sünnet düğününü
babaya haber vermemesinin,
babaya haber vermeden çocu-
ğuyla birlikte yurtdışına tatile
çıkmasının velayet hakkının
kötüye kullanıldığına ilişkin
kamt oluşturmayacağı behrtil-
di.
Ankara Asliye Hukuk Mah-
kemesi'nde görülen veiayeıin
devri davasında. çocuğunun
kendisine göstenlmediğinı ve
aynldığı eşinin bir başka erkek-
le evlendiğini. örf ve âdetlere
göre önernsenen sünnet düğü-
nünden bile haberdar edilmedi-
ğini belirten baba. haklı bulun-
madı.
ÇUKUROVA
Yaşar Kemal'e
Öğretmenim, 'Noel Baba'm benim
Tank Akan'ınjeniden restore ettirerek çağdaş bir eğitim >uvasına dönüştürdü-
ğü Bakırköy Özel Taş tlkokuiu'nun minik öğrencileri, 1993'ü erken karşıladı.
Okulun tarihi binasında dün düzenlenen yılbaşj partisinde bir araya gelen minik
öğrenciler, Füsun Önal'ın şarkıianyla neşdi bir gün gecirdi. Okulun bayan öğ-
retmenlerinden birisi ise bir günlüğüne "kimlik" değiştirdi ve "Noel Baba" kdı-
ğına girerek partiye renk kattı. Yılbaşı partisinin en mutlusu ise kuşkusuz çağ-
daş bir eğitim sağladıgı öğrencileri eglendirmeyi de başaran sanatçı Tarık
Akan'dı. (Fotoğraf:ÜGUR GÜNYÜZ)
Bayan subaya kapı, ardına kadar açık
Sözleşmeü subayolarak Silahlı Kuvvetler'egirip, albaylığa kadaryükselebilecekler.
ANKARA (ANKA) - Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin kapılan bayanlara ikina
kez açıhyor. Üniversite mezunu bayan-
lar 'sözleşmeli subay' olarak Silahlı
Kuvvetler'e girip. albayhğa kadar yük-
selebilecek.
Meclis'te yılbaşından sonra görüşül-
mesi beklenen "Sözleşmeli Subay Yasa
Tasansf'nda, harp okullanna bayanla-
nn da aJınmasmı içeren yasadan sonra,
bayanlara ikinci kez Silahlı Kuvvetler'e
subay olarak katılma olanağı tanınıyor.
Profesyonel orduya adım atılmasım
sağlayacak olan sözleşmeli subay siste-
mı ile zaman içerisinde yedek subaylığın
kaldınlması da planlanıyor.
Tasanya göre üniversite mezunlann-
dan sözleşmeli subay olraak isteyenlerle
öncelıkle 'ön sözleşme" yapılacak ve bu
adaylar 'temel askerlik eğitimi'ne alına-
cak, temel askerlik eğitimini tamamla-
yanlar 'teğmen' rütbesi ile harp okulunu
bitiren diğer teğmenlerle birlikte "sınıf
okulu temel eğitimi'ne tabi tutulacak.
Bu eğıtimi de başan ile tamamlayanlar
teğmen rütbesi ile sözleşmeli subay ola-
cak.
Teğmen rütbesinde bekleme süresi
ise 6 yıl olacak. Üsteğmenliğin üçüncü
yılında sözleşmeh subaylar "muvazzaf
subay' olmak ıçın başvurabilecek. Baş-
vuranlar arasında sınavı kazananlar su-
bay olacak.
Muvazzaf subayhğa geçmeyenler ise
sözleşmelerini yenileyerek yüzbaşı rüt-
besıyle sözleşmeli subayhğa devam ede-
bilecek. 6 yıllık yüzbaşı rütbesinin so-
nunda 15 yıllık hizmet süresi dolan söz-
leşmeli subaylara üç seçenek sunulacak.
Bırinci seçenekte ikinci kez muvazzaf
subay olma olanağı tanınacak. İstekli ve
sicili olumlu olanlar 'binbaşı' olarak
muvazzaf subay olabilecek. İkinci seçe-
nekte. sözleşmeli subay olarak kalmak
ısteyenlerin sözleşmesi 6 yıl daha uzatı-
larak emekli olmalan sağlanacak.
Üçüncü seçenekte ise kendilerinin ya da
yönetımin ıstemediği sözleşmeli subay-
lann sözleşmesi, yüzbaşı rütbesi bekle-
me süresi sonunda feshedilerek tazmi-
natlan ödenecek.
Yetkililer. tasannın yasalaşmasından
sonra orduya sözleşmeli subay olarak 9
bin 700 üniversite mezununun alınması-
nın planlandığını. bunlann bır bölümü-
nün de bayan olacağını behrttiler.
Goleri • Affölye
TABAKLAR
Abidin Dino
AvniArbaş
Cihat Burak
^ m . YaHcuyd»
^Sg pkmaa6/7
"S> Tıyatnuarkoa]
O) Tel: 232 59 59
10-31 Aralık 1992,
II 00-18.00
(Pazargünkridışnh)
IstâdaJ Caddesi 141
Bevoglu-istanbul TR 25216 9«
İRIÎIffl
^ \ Sainte - Anne
mm Desenleri
0) Yedikuyulcr Çıluraa 6/7
"J5 (Eski $on rıyatrouı orkası)
O) ElmacfoğTeL 232 59 59
EME1
CANKAT
] 4. Kijisel Resim Sergisi
28 Âraiık'92/17 Ocak'93
TAKSİM SANAT
GALERİSİ 245 20 68
NECMEITIN OZLU
Resim Sergisi
S GARANTİ SANAT GALERİSİ
5 Ta»(un EROOĞMUŞ • Mustefa ASLER • ~
KARMA
232 «4 26 • 230 21 87
SERGISI
BAHİTTÎIVBOZDOĞAîy
SEYYİT BOZDOGAN
Resira Sergisi
26 Arahk'92-19 Ocak'93
GALERlBfc
BPBALDEM
^/alıkonağı Caa Akkavak Sok
No 22 3 80200 Nısanlası
ISTANBUL Teı (1 232 40 81
Veaüs iin doğnşnao
« gördiUiiz Bii ?
(Mıgros Arlusı)
Beşıkıjş-lszanbul
« Td: 261 98 87 •
Galeri
Atölye
232 64 26
230 21 87
• Hûameüin KOÇAN- Bems HJflEMEN
S e l v i T e k t a ş
ResimSergisi
9-30Aıabkl992,11.00-l8W
(Pazargünlendıştnda!
V&likonağı Caddea No. 117/2 Nışantaşı-İstanbul Tfel 230 39 80
Y A V U Z
R E S İ M S E R G İ S
ATATU8K K Ü l T U B M E t K E Z I
8 Ü Y Ü K S A I O N
1 7AIALIK 9 2 • 10 O C A K 9 3
SO* NO-30/Î2 JMT 7 KAtMÛI
5 E L Ç U K
E R T O P
R E S İ M S E R G İ S İ
16 -3] ARAUK1992
ss «•
BÜLENT ERKMEN
91/92ÇALIŞMALARI
7-30 ARALIK 1992
AKM SERGİSALONU
TAKSİM İSTANBUL
PAZAR HARİÇ
HERGÜN
10-19 ARASI
BANKEKSPRES
BOYUT YAYIN GRUBU VE
OFSET YAPIMEVI NİN
KATKILARIYLA
GERÇEKLEŞTIRILMIŞTIR
\DA\A (Cumhuriyet Güney
Tlleri Bürosu) - Çukurova Gazete-
ciler Cemiyeti Yönetim Kurulu
Yazar Yaşar Kemal. TBMM
Başkanı Hüsamettin Cindoruk,
işadamı Sakıp Sabancı ve ÇÜ
eski rektörü Prpf. Dr. MithatOz-
san'a "ÇGC Özel Ödülü" veril-
mesini kararlaştırdı. Gazetemız.
Güney llleri Bürosu elemanlann-
dan Sabit özkeser, fotoğraf
dalında birincıhk aldı.
Çukurova Gazeteciler Cemı-
veti'nın eeleneksel olarak düzen-
lediği "Basm Özendirme Yanş-
ması" şonuçlandı. Arkadaşırruz
Sabit Özkeser'e ""Polisın Ada-
na'da şüpheli avı" adlı fotoğ-
rafıyla ödül verildi.
Muzaffer Bal. KemaUşık, Çe-
tin Yiğenoğlu. Erhan Ünal. Ni-
hat Geven. Metin Güreli ile İsmet
Ramazan Selçuk'tan oluşan Bü-
yük Seçici KuruFun değerlendir-
mesi sonucu ödül alan gazeteciler
şunlar:
Haber Azmi Samih Ezer (Ter-
cüman). Neşet Karadağ (Milli-
yet). Temel Eren (Sabah).
Röportaj: Rafet Dilmaç (Ter-
cüman). Abdülkadir Kaçar
(Ekspres). Mustafa Gümüşdam-
la (Mansıyon-Bölge)
Araştırma Inceleme: Rıfat Söy-
lemez (Ekspres).
Spor Haberi: Mehmet Önal
(Milliyet).
Fotoğraf: Sabit Özkeser (Cum-
huriyet). Necmı Uçar (Vatan-
daş). Ramazan Biçer(Mansiyon-
Hürriyet).
Spor Fotoğrafı: Ercan Hotlar
(Hürriyet), Namık Kalaycı (Böl-
ge), Hakan Köker (Mansıyon-
Hürriyet)
Sayfa Düzeni: Nihat Çetin
(Bölge). Serkan Şenyürek (Böl-
ge).
Çukurova Gazetedler Cemi-
yeti Yönetim Kurulu Başkanı
Çetin Yiğenoğlu'nun vaptığı
yazılı açıklamada, Büyük Seçici
Kurul'un önerisi üzerine;
TBMM Başkanı Hüsamettin Cin-
doruk'a, "Türkiye'de demokratik-
leşme süreane katkılan ve
TBMM Başkanlığı'nı yansız bır
tutumla yürüttüğü" için; yazar
Yaşar Kemal'a. "Doğup. büyü-
düğü Çukurova'yı ve Türkiye'yi
yapıtlanyla dünyaya tanıttığı.
edebiyat alanmdaki başanlanyla
Nobel'e aday gösterilme onuru-
nu ülkemize gedrdiği" için "ÇGC
Özel Odülü' verilmesı karar-
laştınldığı vurgulandı.
Radyasyoıı örtbasına
halk tepkisi büyüyor
İstanbul Haber Servisi - Çer-
nobil faciasını halktan gizleyen
yetkili ve sorumlulann yargı-
lanması istemi, toplumun deği-
şik kesimlerinden destek görü-
yor. İnsan Haklan Demeği'nin
yayımladığı bildiride. "Olayı
insanlanmızdan gizleyerek, ge-
rekli önlemleri almayarak bu
suça iştirak etmiş olan başta
dönemin devlet başkanlan ol-
mak üzere İhsan Doğramaa,
dönemin Milli Güvenlik Kuru-
lu (MGK) üyeleri, bilim ahlakı-
na uygun davranmayan Atom
Enerji Kurumu başkanı ve üye-
lerinin yargı önüne çıkartılma-
lannı istiyoruz" deniİdi.
Hiçbir kurum ve kuruluş adı-
na hareket etmedikleri belirti-
len bir grup da hazırladıklan
metni elden ele dağıtarak
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk'a fakslamaya başla-
dı. Metinde şu görüşlere yer
verildi:
"Bakan Cahit Aral. "kirlen-
meye onlar yol açtığı için' rad-
yasyonlu fındıklan toplayıp
Sovyetler Birliği'ne ıhraç ettik-
lerinı ve "bundan dolayı hiçbir
üzüntü duymadığını' da açıkla-
mıştır ki bu, bir şehrin içme su-
>oınu zehirlemekten, hatta mil-
yonlarca insana karşı girişilmiş
ufak çaplı bir nükleer saldın-
dan farksızdır. Türkiye Cum-
huriyeti'nin bir yurttaşı olarak
başka bir ülkenin insanlanna
yönelik bu intikam eylemine
katılmış olmayı kabullenmiyo-
rum. Çernobil felaketinin so-
rumlusu. o topraklarda yaşa-
yan bizim gibi insanlar değil, o
devletin Gahit Aral benzeri yet-
kilileridir."