Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 OCAK 1992 HABERLER CUMHURİYET/5
KURULTAYA DOĞRUSHP
BaykaPın ittifak arayışıDeniz Baykal ile
Yenilikçiler'in lideri
Ertuğrul Günay,
İstanbul'da özel bir
toplantı yaptılar.
Toplantıya Asaf Savaş
Akat, Seyfettin
Çürsel, Nilüfer Göle ile
İsmail Cem de katıldı.
ANKARA (Cumhnriyet Bii-
rosu) — Olağanüstü kurultay
yaklaşırken, kulis faaliyetleri de
hızlandı. Yenilikçiler'de bildiri
karmaşası başladı ve Istanbul
kanadı "bağımsu hareketi" sa-
vunan bildiri yayımlarken An-
kara'da da Inönü'yü destekle-
yen bir büdiri hazırlanıyor. De-
niz Baykal ve İsmail Cem, ön-
cekı gün istanbul'da aralarında
Yenilikçiler'den Ertugnıl Gn-
nay ile Prof. Asaf Savaş Akat,
Prof. Seyfettin Gürsel ve Doç.
Nilüfer Göle'nin bulunduğu bir
grupla toplantı yaptı. SHP Ge-
nel Sekreteri Cevdet Selvi'ye
Bursa il örgütünde partililer,
"Parti bitti" ve "HEP'İ anlat"
diye bağırdılar.
"Yenilikçiler"deki belirsizlik
sürerken, İstanbul'da bu grup
adına dün yayımlanan iki say-
falık bildiride, SHP kadrolan-
run sıkıntıb olduğu ve sosyal de-
mokrat hareketin bunalımın eşi-
ğinde bulunduğu savunuldu.
"Yenilikçi Sosyal
Demokratlar" başlığını taşıyan
bildiride özetle şu görüşlere yer
verildi:
"25 Ocak 1992'de toplanacak
olağaniistii kurultay, büyiik
önetn taşıyor. Kunıitay, tutucu-
lukla yenilikçilik arasıoda bir
tartışmaya dönüşecek. Bugün
dünyanın her yerinde ve her ko-
nuda oMugu gibi SHP içinde de
gefenekçüerie yenilikçiler çatışı-
yor.
Bir yanda partiyi bugünkü
DİSK'te SHP kulisiİç Politika Servisi — SHP kurultayından önce taraflar. dün
loplanan DİSK Genel Kurulu'nda a>rı ayrı çıkarma >aplı.
Genel Başkan İnonu, prolokole avrılan en ön sırada
otururken birkaç sıra arkada Krtuğrul Guna\ (onde sagda).
onun arkasında da Deniz Bavkal oturuyordu. Kurultajda
İnönü'yü destekle>eceğini açıklayan SHP Istanbul II
Başkanı Bozkurt Nuhoğlu (onde solda) ile rolasını
Ba>kal'dan >ana çiziyor gorunen Guna> pek konuMnadılar.
Ama Ba>kal, sağ kolu İsmail Cem \e Algan Hacaloğlu ile
>oğun bir sohbel Mirdurdu. (Fotoğraf: ALİ ÖZ)
AFYC
bunaJıraa getiren giiçler var.
Yülardır partinin yenilenmesine
karşı durdular. Eski usul siya-
set yapma geleneğini surdurme-
ye çalışülar. Yenilige, degişime
geçit vennediler. Hicbir fikir ya
da program içerigi olmayan hi-
zipleri, kadro anlayışlan ve li-
deriik kavgalan Ue partiyi tıka-
nıklıga süriiklediler.
Ama bu süreç partinin yeni-
likçi kanadım da etkisine aldı.
Yenilikçi kanat kendi bağımsız
çizgisini geUşoremedi. Kurultay,
yenilikçi sosyal demokratlara
yeniden toparlanma vc gelenek-
çi kesimlerden kendisini ayırt
edip bağımsızlığına kavuşma
olanağı tanıyor. Bu yapılabilir-
se, sosyal demokrasinin gelece-
ğine damgasını vuran 'yenilikçi
kanat' olacaktır."
"Gelecek sosyal
demokrasidir" diye sona eren
bu bildirinin dışında, Yenilikçi-
ler'in Ankara kanadının da bu-
gun açıklanmak uzere başka bir
bildiri hazırlığını surdardüğü
öğrenildi. Bu bildiride aralann-
da bazı il başkanlannın da bu-
lunduğu bir grup yenilikçinin
imzalannın yer alması ve İnö-
nü'yü destekleyeceklerini açık-
lamalan bekleniyor.
Bu arada kurultay hazırlıkla-
rını sürdüren Deniz Baykal'ın
önceki gün İstanbul'da bir top-
lantı yaptığı öğrenildi. Toplan-
tıya Yenilikçiler'den Ertuğrul
Günay'ın da katılmâsı dikkati
çekti. Asaf Savaş Akat, Nilüfer
Göle ve Seyfettin Gürsel ile İs-
mail Cem'in de bulunduğu top-
lantıda kurultaya dönük değer-
lendirmeler yapıldı. Baykal ile
görüşen Günay, Tekirdağ'a gi-
derek burada parti örgütüyle
görüşmeler yapacak.
Baykal kanadı, Mttmtaz Soy-
sal ve Uluç Gürkan ile de görüş-
meler yaptı. Partinin durumu-
na ilişkin tespitlerde gorüşbirli-
ği sağlanırken kurultay tavrın-
da netleşme olmadı.
Baykal kanadı aynca HEP
kökenli milletvekillerinin deste-
ğini almak için de temaslarda
bulunuyor. Bu temasların ar-
dından kulislerde HEP köken-
lilerin bir bölümünün Baykal 'ı
desteklediği haberleri yayıldı.
Ancak HEP kökenli milletvekil-
leri, bunu yalanlayarak Cumhu-
riyet'e şu değerlendirmeyi yap-
tılar:
"Bizim için önemli olan hii-
kumetin devam etmesi. Bu hii-
kiimetin devam etmesi için de
İnönü'nün kazanması gerektiği
kanısındayız. Baykal'ın kazan-
ması halinde hükümetin devamı
sorun yaratabilir. Demirel de
Baykal Ue götürmek istemeyebi-
lir."
Kurultay öncesi sadece önce-
ki gün Uşak ve Afyon il örgüt-
lerini ziyaret eden tnönü, bugün
de Samsun'da düzenlenen SHP
bölge toplantısma katılacak.
Deniz Baykal da son olarak bu-
gün Yozgat'tan başlayarak Di-
yarbakır'a kadar uzanan yeni
bir geziye çıkıyor. Baykal, Di-
yarbakır ile birlikte bu kampan-
ya saresince 20'den fazla ili do-
laşmış olacak ve yann Ankara'-
ya dönecek.
Genel Sekreter Cevdet Selvi
de Yenişehir ilçe örgütünün du-
zenlediği tanışma yemeğine ka-
tılmak için gittiği Bursa'da par-
tililerce soru yağmuruna tutul-
du. Selvi, Bursa il merkezinde
konuşurken, "Parti bitti" ve
"HEP'i anlat" şeklinde bağrış-
malar oldu. Gerginliğin yatış-
masuıdan sonra söz alan Selvi,
partisinin listelerinde HEP
adaylarına yer vermesinin bazı
çevrelerce istismar edildiğini
söyledi. Selvi, "HEP ve Kürt
meselesi hepimizin milli mesele-
sidir. Hiç kimse bu konuyu si-
yasi malzeme yapıp çıkar sagla-
maya kalkışamaz" dedi.
'ON VE UŞAKTANNOTLAR j SHP lideri Erdal tnönü, hükümetteyer almasını savundu
İnönü'nün kalpağı
FARUK BİLDİRİCİ
ANKARA — Başbakan
Siileyman Demirel'in fötr
şapkasını aiıp kaçmaya
çalışan seçmenler olur da
koalisyon ortağı Erdal
tnönü'nün kalpağına talip
vatandaş cıkmaz mı?
Uşak Organize Sanayi
Bölgesi Elektrik Tesisleri
açılışını gerçekleştiren
tnönü, tesisi dolaşırken bir
vatandaş, soğuktan
korunmak için taktığı
kalpağı kendisine vermesini
istedi. Ama Inönü bu isteği
geri çevirdi. Küçük binadaki
kalabalık nedeniyle
gazeteciler bu olayı fark
edemediği için Inönü de
binadan çıkarken, sevinçle
olayı duyurdu:
"Kalpagımı istediler,
vermedim!"
Aslında gezi boyunca
İnönü'yü sevindiren tek olay
da bu oldu. Çünkü Afyon
ve Uşak gezisi boyunca
adeta bir sorunlar yumağı
ile karşılaştı. Belediye
işçilerinin tepkisi, partililerin
istekleri, DYP'nin parîizanca
davranmasından yakınmalar,
ilgi azlığı, SHP adına can
sıkıcı bir tablo sergiledi.
Inönü oldukça sabırlı bir
insan. Ama SHP örgütleri
beklemeye aynı ölçüde
tahammüllu değil. Afyon il
örgütünde İnönü adeta bir
şikâyet yağmuru ile
karşılaşıyor:
"Anayasa emekçi halkJar
lehine değişmeli."
"Patatesleri satamadık,
çiirüyor..."
Bir yanda da partililer
İnönü'yü dinlemeden
kurultay tartışmasını
sürdürüyor. Tabii en
önemlisi SHP Şuhut İlçe
Başkanı'nın DYP örgütünün
partizanca davranmasından
yakmması ve partiden istifa
tehdidinde bulunması.
Demek ki SHP'nin iktidar
ortaklığının nimetleri henüz
il ve ilçe örgüderinde
hissedilememiş. Üstelik SHP
örgütleri kendini DYP
örgütlerinin baskısı altında
hissediyor.
Aynı hava daha sonraki
ziyaretler sırasında da
hissediliyor. Karşılayanların
sayısı hiç de fazla değil.
örneğin Afyon il sınırında
İnönü'yü bekleyenlerin sayısı
20'yi aşmıyor. Banaz'da spor
salonunun temel atma
törenine katılanlann
çoğunluğu öğrencilerden
oluşuyor. Tabii tüm
karşılamalarda resmi plakalı
araçlar ve görevliler de
bulunuyor.
Uşak'ta ilgi daha fazla. Yine
de Uşak, 20 Ekim
seçimlerinde 3-0 kazanan
partinin liderini karşılayan
bir havaya bürünmemiş.
Uşak Valiliği'ndeki ziyaret
sırasında iki gazetecinin
karşılamanın sönük
olduğunu konuştuklarını
duyan SHP'li bir kadın
seçmen, söze kanşıyor:
— İnönü'nün geleceğini
kimse haika duyurmadı ki...
"Bu da bir sorun değil mi"
deyince kadın susuyor.
Genel başkan dışarıda olmaz
KüRULTAYA NASIL BAKIYORLAR?
GÜNDÜZ İMŞİR
SHP Genel Başkanı ve Baş-
bakan Yardımcısı Erdal İnönü,
Deniz Baykal'ın "Genel başkan
hükümet dışında kalnaair*öne-
risini eleştirerek, "O zaman par-
Û ikiye bölünmıiş olur. Biri hü-
kümet içinde, biri dışında. Böy-
le şey olmaz. Dışarıda kalırsa-
nız, kime muhalefet yapacaksı-
nız" dedi.
SHP Genel Başkanı Erdal
înönü dün İstanbul il teşkilatın-
ca olu;turulan tüzük değişikli-
ği çalışma komisyonunun top-
lantısına katıldı. Toplantıda
yaptığı kurultayla ilgili değer-
lendirmeleri partililer tarafından
ayakta alkışlanan İnönu, Bay-
kal'ı isim vermeden sert bir dil-
le eleştirdi.
Kurultay tarihini kendi inisi-
yatifini kullanarak iki ay sonra-
ya almasının çok iyi olduğunu
belirten İnönü, Güneydoğu'da-
ki sorunu Türkiye cumhuriyeti-
nin bütünlüğünü koruyarak
aşacaklarını vurguladı.
İnönü, 20 Ekim seçimleri
sonrası yaptıkları araştırmalar-
da SHP'nin üçüncü parti olma-
sının nedenlerinden birisinin ye-
rel yönetimde verilen hizmetle-
in iyi anlatılamamasından kay-
naklandığıru, oysa kend^ine gö-
re SHP'li bütün belediye baş-
kanlannın başanlı olduğunu,
bizzat yaptığı gezilerde kendi
gözleriyle gördüğünü söyledi.
İnönü, sosyal demokrat par-
tilerde eleştirinin normal oldu-
ğunu ancak yapılan bu eleştiri-
lerde ölçünün aşılıp, adeta bir
başka parti gibi yapılan her şe-
SHP Genel Başkanı Erdal İnönü dun İstanbul il örgütunce oluş-
turulan Tüzuk Değişikliği Çalışma komisyonu'nun toplantısma
katıldı. (Fotoğraf: GLNDÜZ İMŞİR)
yin basının önünde eleştirilme-
sinin normal olmaktan çıktığı-
ru belirterek şöyle konuştu: "Iş-
te böyle olunca parti sürekli
kendi içinde uğrpşajı, bir göriin-
ttt verivor. Tabii denilebilir ki
bunu düze:
t-j»ydiııiz. Düzeltsey-
dik iyi olurdu, ama sonuç bu-
dur. Nedenlerin en önemlisi ola-
rak bu Varşunızdadır. Şimdi ku-
nıltayda bunu düzeltmek fırsa-
tı bize bir defa daha geliyor."
Yeni Sol'un lideri Deniz Bay-
kal ve beraberindekileri isim
vermeden "Bazı arkadaşlar"
olarak nitelendiren İnönu, soz-
lerini şöyle sürdürdü:
"Partinin amacı zaten iktidar
olmak. Ve iktidar olmuşsunuz,
koalisyon ortağısımz. Ama şim-
di kalkıp genel başkan olup ge-
nel merkezi değiştireceksiniz.
Niçin değiştireceksiniz? Herhal-
de partinin daha büyük başarı-
va ulaşması için. Parti daha bü-
yük başanya nasd varacak? Hü-
kümet içinde varacak. Eğer
böyleyse o zaman yeni genel
merkeze gelen arkadaslanmıar.,
hukümete girmeleri şarttır.
Çünkü kendileri inanıy orlar ki
daha büyük başanya gidecekler
partide. Parti daha büyük ve
başanlı nasıl olur? Elbet hükü-
mete gelerek olur. Çünkü siz
başta kendiniz bugün hükümet-
teki arkadaşlanmızdan ve en
başta genel başkandan daha ye-
ienekli, daha becerikli olduğu-
na inanıyorsunuz. O halde sizin
amacınız, elbette hukümete gir-
mektir. Bunu niye açıkca söyle-
miyorsunuz. Hayır diyor arka-
daşlanmız. Biz hukümete do-
kunmayacağız. Peki o zaman
partiyi nasıl büyüteceksiniz. tk-
tidardaki bir parti nasıl büyiir?
Hizmetiyle büyür. Hayır deni-
liyor. Hükümet çalışacak, ama
biz parti olarak öyle güzel şey-
ler yapacağız ki hükümet başa-
nlı olsa da olmasa da büyüye-
cek. Bu nasıl olacak?"
Partinin vatandaşa kendisini
göstermesinin ya iktidar olup
başanlı ihracatlar verilerek sağ-
lanacağını ya da hükümet dışın-
da kalıp iyi muhalefetle gerçek-
leşeceğini anlatan İnönü sözle-
rini şöyle sürdürdü: "Diyorlar
ki hayır biz girmeyecefiz, de-
mek ki dışandan muhalefet ya-
pacaksımz. Muhalefeti iyi yapa-
caksınız da kime karşı yapacak-
sınız. Türkıye'de bir tane hükü-
met var. Hukümete muhalefet
yapacağız. Oldu mu şimdi? Biz
zaten hükümetıe SHP olarak
vanz. O zaman parti nasıl bü-
yüyecek? Hayır biz sadece hü-
kümetin DYP kanadına muha-
lefet yapacağız. O zaman bu hü-
kümet nasıl devam eder?''
Alınak: SHP patlama yapacakMEHMET TEZKAN / FARUK BİLDİRİCİ
ANKARA-SHP Grup Başkanvekili Mah-
mut Alınak, 25-26 ocakta toplanacak kurul-
tayda. tarafsız kalacağını sö>ledi. Alınak.
"Ben Grup Başkenvekilivim, dolayısıyla konu-
mum taraf olnıamı engelliyor. Ancak, kurultay
sırasında elbette belirli bir tercihim olacak."
dedi. Alınak. Cumhunyet'ın sorulannı şö\le
janıtladı.
-Kurultay dan beklentiniz nedir?
ALINAK-Merkez yönetim kurulunu seçen
bir kurulta\ olmamalıdır. Kurulta>da ülke-
mızın. halkımızın sorunları tartışılmalı. Çö-
züm önerileri getirilmeli. Halkımızın esenlığı
için \apılabilecek çalışmalardeğerlendirilmeli
ve tespıt edılmelidir. SHP kurultalyı bir çığır
açmahdır. Halkımızın özgürlüğü >önünde ül-
kemızın demokraııkleşmesı \ önünde yeni bir
ses ,\eni bir çığır olmalıdır.
-Bugünkü tartışmalara bakılırsa kurultayda
bunları yapma şansı var mı?
ALINAK-Zorlamak gerekiyor. Delegasyo-
nun partinin geleceğinde söz ve karar sahibi ol-
duğunu, özelde partinin geleceğini, genelde ülke
halkının geleceğini elınde tuttuğunu delegas-
vona göstermek gerekıvor.
SHP, içinde bulunduğumuz koşullarda ülke-
-niz ve halkımız için fırsattır.SHP genış halk
yığınlarını kucakla>an \e demokrasi>e katkı-
İa bulunmaya çalışan bir partidir.Bir anlam-
ja bu partinin başarısı halkımızında başarısı
olacaktır.
-Kurultay ile hükümet sonucunun bir bağlan-
tısı\ar mı?
ALINAK - Bağlantısı yok. Sorunu kişilerin
kalmasında ve\a gitmesinde görmü^orum
Me\cut koalıs>on de\am edecektır. Devam
etmelidir. Koalis\on kışiler arasında değil.
partilerle vapılmıştır. Koalısyon prctokolu
tüm partiliîeri bağlar.
-Son günlerde çok kullanılan ifadesiyle sLzce
SHP'de erime var mı?
ALINAK-Her parti zaman zaman bir takım
sorunlarla karşı karşıya gelebilir SHP, halk yı-
ğınlarında bir çoşku >aratabilirse. halk yığın-
larınınözlemlerınevanıt verebilecek. politika-
lar üretebılırse. projeler \apabilırse SHP. çok
değil iki a\ içinde tek başına ıktıdara gîlebile-
cek güceerişebilır.
-SHP'nin şu andaki durumu nedir ?
ALINAK - SHP seçimden yeni çıkan bir
parti .Yıllardıriktidarın dışında kalan bırpar-
ti. Henüz tek başına ıktidara dd sahıp değil.
Hükümet ortağı olan bir parti. SHP biralışma
devresi \aşı\or.Çok >oğun birtalep var.Talep
patlamasından dolayı organize olabilmiş değil.
Sıkıntı buradan geliyor. Ben bu dönemi aş-
tıktan sonra toparlanacağını duşunuyorum.
SHP'nin tabanı çok du\arh.bu duyarlılık mer-
kez \önetıcilerının duyarlılığı ile denk düştüğü
zaman SHP çok büyük bir patlama yapacak-
tır.
-SHP kendi kimliğini kaybetti.HEPkimliği-
ni korumaktan. kendi kimliğini yok etti şeklin-
de eleştiriler var.
ALINAK-Biz doğulu millenekıllerı. gec-
mışte SHP"li olan daha sonra HEPı kuran
milletvekilleri olarak SHP üyesi olarak seçim-
lere girdik. Bizim kimliğimiz ne, öncelikle ona
bakmak gerekir.Onu ortava ko\mak gerekır.
Kürt realitesım dışlavan bir politika esasında
Türk halkını da dışlavan bir polıtikadır. Türk
halkını dışla\an bir politika da özünde Kürt
halkını dışlavan bir politikadır Bu nedenle.
Kürdü sevmeyen,bir Türk demokratı esasın-
da en büyük zararı Türk halkına vermiş ola-
caktır. Türkü sevmeyen, Türkle kol kola yürü-
meyen. omuz omuza mücadale \ermeyen.
Türk halkının esenliğini mutluğunu \e gelece-
ğini kendi mutluluğu olarak görmeyen bir
Kürt de Kürtlere zarar vermiş olacaktır. So-
runlarımız iç içedir.Bu söjlediklerım HEP
kimliğı ise SHP bunları dışîamıyor. Bunlara
SHP"de sahip çıkıvor.Biz insan hakları di\o-
ruz. kardeşlik diyoruz Sorunları çözümünde
omuz omuza mücadele di>oruz. SHP bunlara
karşı çıkmıyor.Bu nedenle SHP"nin HEPkım-
îiğine büründüğü ıddialan. SHPyi yıpratma
amacına _\önehktır.Biz gecmişte de SHP'de
çalıştık.SHP bir kitle partisidır.Bütün halk vı-
ğınlarını kucaklamava çalışan bir partidir.Bu
iddialar gayrı cıddidir.
-HEP kökenlilerin durumunu değerlendirir-
misiniz?
ALINAK-SHP içinde >er alan bazıarkadaş-
larımıza karşı bir karalama kampan\ası \ar.
Bu kampanya gerıci güçler. ırkçı güçler tara-
fından başlatıldı.Bu bizleri sıkıntıva sokan
bazı sonuçlar da doğurmaktadır. Hiç de hak et-
mediğımız bazı ithamlarla karşı karşıva getıri-
lıyoruz.Bızı kullanarak. bu iktidar kavgasın-
da avantaj eldeetmek amacı güdü>orlar. SHP
HEP'in hangi kimliğine bürünmüş. Biz
kontrgerillanın üzerine gidılsin. işkencenin
üzerine gidilsin dedik. Demokrasiyı savun-
duk.Bu nedenle eleştiri haksızdır. Dogulu mıl-
letvekillerini tartışmak kolaycılıktır. HEP
kökenli olma\an doğulu mılletvekıh arkadaş-
lanmız \ar. Bunları niye tartışmıvorlar.Bun-
lar halkımızın sorunlarına en az bizim kadar
eğılmişlerdır.Sorunları aşmak ıçın.sorunları
tartışsmlar. Bunları konuşmuv orlar. kolaycı-
lığa kaçarak HEP kökenlileri tartışıyorlar.
Ben. SHP kurultayının bö\le ucuz politikala-
ra \er vereceğıni zannetmivorum.
-Kurultay'da sizin tavrınız hangi tarafta ola-
cak?
ALINAK-Ben Grup Başkan Vekiliyim. Bu
nedenle öne çıkmamak durumundayım. Çün-
kü ben bütün grubu temsil ednorum. Taraf
olmam söz konusu değil. Taraf olmam Meclis
grubumuzun parlamentoda yapacağı çalışma-
larda tıkanıklık yaratacağı kanısındayım.
Ancak ben de bir delegevim.Elbette ki bır ter-
cihim olacaktır.Gelişmelere bakacağım.
Henüz arkadaşlarımla oturup karar \ermiş
değilİ7.
AHMET TANER K1ŞLALI
Lider Biter, Yol BitmezL
Cumhuriyet Halk Partisi'nde de hizipler vardı. Ama Ece-
vit'ın "tartışılmaz lider" oluşu, partinin bölünmüş bir gö-
rüntü vermesini engelliyordu.
SHP'de ise güçlü lider yok. Farklı kanatlara dağılmış bir-
çok değe'li insan var.
Öyleyse partinin vitrini olarak liderde ısrar etmek yeri-
ne; eşgüdümü sağlayacak, "eşitler arasında birinci" ola-
cak bir lider konumu gerekli.
Oyle bir çözüm bulmalısınız ki hem vitrin daha iyi dol-
sun, zengınleşsin hem de hizipler savaşında yenik düş-
müş, parçalanmış parti görünümü ortadan kalksın...
• • •
Demokrasilerde, "çoğunluk yanılmaz, onun görüşü da-
ha doğrudur" diye mi iktidar en çok oyu toplayana verilir?
Elbette ki, hayır!
Çoğunlukta olanın en güçlü olduğu varsayılır da ondan
Böylece iktidarın dışında, kendisinden daha büyük bir güç
kalmayacak, onun otoritesine gölge düşürebılecek bir be-
lirsizlik doğmayacaktır.
iktidarın dışında. iktidardakinden daha büyük bir güç
varsa, orada istikrar olmaz. Orada kurallara saygı sağla-
namaz Orada iktidar inandırıcılığını yitırir.
Iktıdarla muhalefet arasında eşite yakın bir güç dengesı
olduğunda da aynı şey geçerlidir. Ve işte SHP'deki durum
bugün budur...
•••
Ülkeyi tek başına yönetecek kadar desteğe sahip olma-
yan bir siyasal parti, koalisyonu içine sindirmek zorunda-
dır. Demirel bugün, 1987'de halkın üçte birinin desteği ile
tek başına iktidara gelen Özal'dan daha güçlüdür!. Daha
inandırıcıdır!..
Gücün farklı kesimler arasında paylaşıldığı bir toplum-
da. seçim oyunlanyla tek parti hükümeti kurmanın sakın-
calarını toplum ola-
Güçlü lideri olmayan SHP için
tek çıkar yol partideki bütün
güçlü isimlerivitrine
çıkarmaktan geçiyor.
rak yaşadık. Peki aynı
şeyın SHP için geçerli
olmaması için bir ne-
den var mı?
12 Eylül sonrası ye-
niden çok partili sis-
teme geçiş haztrlıkları sırasında, parti içi seçimlerde.
"orantılı temsil"sisteminin uygulanmasını savunmuştum
Bugün SHP içinde iktidar savaşı veren bazı ünlü isimler de
buna şiddetle karşı çıkmışlardı.
"Orantılı temsil hizipleşmeyi özendirir!.. "diye.
Her birisinin niyeti, parti içi iktidara tek başına sahip ol-
mak, onu başkalarıyla paylaşmamaktı.
Bugün ilçe düzeyinden kurultaya kadar, her aşamada
niçın amansız bir savaşım veriliyor? Çünkü oyun. "ya hep
ya hiç" biçiminde oynanıyor. ilçe örgütlerinde. diğerlerm-
den bir oy fazla alabilenler iktidardalar. İl örgütlerini ve
giderek partinin tümünü, diğer gruptakilerden biraz daha
kalabalık bır desteğe sahip olanlar yönetiyorlar.
Bu sistem içinde ya her şeyi kazanıyor ya her şeyi kay-
bediyorsunuz.
Oysa orantılı temsil sisteminde, her kanat gücü oranın-
da temsil olanağı bulacak. ilçe düzeyinden genel merkeze
kadar, her listenin en onde gelenlerı görev alma şansını
yakalayacak.
Böylece parti içi seçimler bir "ölüm kalım " savaşımı ol-
maktan çıkjp, en beğenilenlerin ortak iktidarını yaratacak.
Bundan zararlı çıkanlar ise bazılarının deyişi ile "ikınci ta-
kım"\ar olacak...
•••
Unutmamalıyız: Ecevitbile, yalnızkişiliği ile değil; Turan
Güneş, Deniz Baykal, Halûk Ülman, Besim Üstünel, Hasan
Esat Işık, Necdet Uğur, Ali Topuz, Uğur Alacakaptan, Bıl-
say Kuruç, Hikmet Çetin gibi güçlü kişılerle çalıştığı ölçüde
doruğa ulaşmıştı.
Güçlü lideri olmayan SHP için tek çıkar yol ise partideki
bütün güçlü isimleri vitrine çıkarmaktan geçiyor.
"Orantılı temsil hizipler koalisyonu yaratir'' diyenler ya-
nıtlamak zorundadırlar:
Hizipler koalisyonu, hizipler düşmanlığından daha mı
sakıncalı?.. Aynı parti içindeki insanlarla iktidarı paylaş-
mak, DYP ile uzlaşmaktan daha mı kotu, yoksa daha mı
zor?..
TBMM Başkanı HEP lileri savundu
Cindorak DGM'ye
rest çekti
ANKARA (Cumburiyet
Bürosu) — TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk, "mil-
letvekülerini" Devlet Güvenlik
Mahkemesi'ne karşı savundu.
Cindoruk, HEP kökenli 22
milletvekilinin dokunulmaz-
hklannın kaldınlmasını isteyen
DGM fezlekesini, "demokrasi-
nin içeriğine ve anayasaya
aykın" olduğu gerekçesiyle ge-
ri gönderdi.
Cindoruk, "Fezlekeyi,
TBMM'nin ve rejimin kimliği-
ni savunmak amacı ve karar-
lılığı Ue geri gönderiyonım, iş-
leme koymuyonım" dedi.
Fezlekede, Ankara DGM
Savcıhğı'nca, bağımsız millet-
vekilleri Leyla Zana ve Hatip
Dicle ile 20 SHP'li, toplam 22
HEP kökenli milletvekilinin
"bölücülük" yaptıkları gerek-
çesiyle dokunuîmazlıklarının
kaldınlması isteniyordu.
Meclis Başkam Cindoruk,
fezlekeyi Başbakanlık'a geri
gönderme yazısında şu görüş-
lere yer verdi:
"Türkiye güçlü, büyük ve
demokratik cumhuriyettir.
Cumhuriyete yönelik saldınlar
karşısında bile hukuka bağlı
kalmak gücümüzün yoğunlu-
ğunu gösterecektir. Demokra-
tik bir devlet soğukkanlı olma-
lı ve kalmalıdır.
Parlamento kürsüsünde
söylenen ve hukuka aykırı söz
ve düşünceler için Meclis İçtü-
züğü'nün 137. maddesinin uç
ve dördüncü fıkraları önlem
getirmiştir.
Meclis kendi disiplinini ve iç
güvenliğini sağlayacak yeni hu-
kümleri de yürürlüğe koyabi-
lir.
Yüce Meclis, devletin varlı-
ğı, birliği, tekliği ve güvenliği
konusunda taviz vermez.
Fezlekede konu edilen eyle-
me ve sözlere bir Türk vatan-
daşı olarak ve siyasal inançla-
rımla karşıyım.
Bu karşıtüğım, TBMM Baş-
kanlığı sıfatının bana yüklediği
tarafsızlık ilkesinden aynlmak
için bir neden olamaz.
Demokrasinin içeriğine ve
anayasaya aykırı fezlekeyi
TBMM'nin ve rejimin kimliği-
ni savunmak amacı ve karar-
lılığı ile geri gönderiyorum, iş-
leme koymuyorum"
"HEP ne istiyor?"
• İç Politika Servisi — Halkın Emek Partisi (HEP)
Genel Başkanı Feridun Yazar, partisine sürekli
onyargılarla yaklaşıldığını ve kamuoyunda parti yapısını
ve görüşlerini yansıtmadan bir imaj oluştuğunu söyledi.
Mülkiyeliler Birliği İstanbul Şubesi'nce düzenlenen "HEP
ne istiyor?" konulu toplantıda konuşan Feridun Yazar,
HEP'in amacının devleti ve toplumu demokratikleştirme
ve çağdaş ölçülere uygun, sosyal hukuk devletini
gerçekleştirmek olduğunu bildirdi.