Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
M7 OCAK 1992 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/U
jslamcıların, bugün cuma namazından sonra çeşitli eykmkre girişmelerinden endişe ediliyor
Cezayir'de 'cuma' gerginliğiIslami Selamet Cephesi (FIS), taraftarlarına 'sakin olun' çağrısı
yaptı. FIS ile darbe öncesinde iktidarı elinde tutan Ulusal Kurtuluş
Cephesi (FLN), ülkede yönetimi ele geçiren Yüksek Devlet
Komitesi'ne (YDK) karşı yürütülecek muhalefet konusunda
görüştüler. YE>K'nın Başkanı Muhammet Budiaf, 27 yıllık
sürgünden sonra dün Cezayir'e dönerek görevine başladı.
Dış Haberier Seı-visi — Cezayir'de gözler ler yapılıyor. Görüşmelere, Sosyalist Güçler
bugunkü cuma nam.aanda. Ajanslar, iktidar BirÜği'nin de katıldığı duyunıldu.
yollan kapatılan İslamcılann bugün çeşitli ey- YDK'nın başkanüğma getirüdiği açıklanan
lemlere girişebilecegini belirtiyorlar. Buna Muhammed Budiaf da dün uzun süredir sür-
karşın, Islami Selamet Cephesi (FIS), Ceza-
yir'i şiddete başvunnadan Islam devleti ya-
pacaklannı bildirdi-
Bu arada Ulke yönetimini elinde bulundu-
ran Yüksek Devlet Komitesi'ne (YDK) karşı
FIS ile ülkeyi 28 yıWır yöneten Ulusal Kur-
tuluş Cephesi (FLN) arasında ortak bir mu-
halefet politikası belirlemeye ilişkin görüşme-
günde yaşadığı Fas'tan Cezayir'e döndü. Bu-
diaf, Fransa'ya karşı kazanılan bağırasızlık
savaşının kahramanlanndan binsi olarak bi-
liniyor ve istifa eden Cumhurbaşkanı Şadli
Bincedid'e karşı muhalefetiyle tanınıyor.
Şadli Bincedid'in istifası ve ardından da
ikinci tur seçimlerin iptal edilmesiyle seçim
yoluyla iktidara gelmeleri engellenen Islam-
GÖRÜS
cılann, bugün protesto eylemlerine girişme-
leri bekleniyor. FIS, üç gün önce taraftarla-
rına çağrıda bulunarak "ber tüıiü olasdığa
karşı" hazır olmalarını istemişti.
Ajanslar, başkent Cezayir'de camilerin bu-
lunduğu mahallelere yakın bölgelere ordunun
yığınak yaptığını, kent merkezinde de güven-
lik önlemlerinin arttırıldığını bildiriyorlar.
Gözlemciler, iktidar yollan kapatılan İslam-
aların, şiddet eylemlerine kalkışabileceğine
dikkat çekiyorlar.
Bu yöndeki beklentilere karşm FIS, taraf-
tarlarına çağnda bulunarak tahriklere kapıl-
mamalannı istedi. FlS'ın geçici lideri Abdül-
kadir Hacani yaptığı açıklamada, Cezayir'i
lslam devleti yapmak yolundaki isteklerinden
vazgeçmediklerini, ancak bunu şiddete baş-
vurmadan gerçekleştireceklerini söyledi.
FIS, 26 aralıkta yapılan genel seçimlerin ilk
turunda 188 sandalye kazanmış, dün yapıl-
ması gereken, ancak iptal edilen ikinci tur se-
çimlerden iktidar olarak çıkmalan hemen he-
men kesinleşmişti. 199 sandalyenin sahibini
bulacağı ikinci tur seçimlerde FlS'ın iktidar
olması için 28 sandalye kazanması yetiyor-
du.
FIS, seçim kampanyalan süresince Ceza-
yir'de şeriatın yerleştirileceğini, kadınlann ça-
hşmalanna izin verilmeyeceğini, okullarda er-
keklerle kızların ayn ayn sınıflarda öğreni-
me tabi tutulacaklanm işlemişti.
Bu arada, FIS ile FLN'nin ortak bir tavır
alınması yolunda görüşmelere başlaması, il-
ginç bir gelişme olarak dikkat cekiyor. Reu-
ter'in haberine göre lslamcılarla darbe önce-
sinde iktidarda bulunan FLN'nin görüşme-
si, YDK'ya karşı muhalefetin büyüyeceğinin
işareti sayılıyor.
Ajanslar, Sosyalist Güçler Cephesi'nin de
(FSS) katıldığı görüşmelerle ilgili aynntılı bil-
gi aknamadığını, ancak partiler arasındaki
diyaloğun sürdürüleceğini bildiriyorlar. FLN
ve FSS, yönetimi elinde bulunduran YDK'nın
anayasa dışı bir kurum olduğunu açıklamış-
lardı.
Sürgünde bulunduğu Fas'tan bugün Ulke-
sine dönen Cezayir kurtuluş savaşı gazilerin-
den Muhammed Budiaf yemin ederek, yöne-
timi ele alan Yüksek Devlet Komitesi'nin baş-
kanı olarak göreve başladı. Budiaf, Cezayir'e
döndükten sonra "Halkımın refahını sağla-
mak için eiimden gelen bütün gayreti göste-
receğime ve onlara hizmet edeceğime söz
veriyorum" dedi.
5 kışıden oluşan Yüksek Devlet Komitesi'n-
de Savunma Bakanı Halid Nezzar'ın guçlü
konumda olduğu öne sürüldü. AP'nin habe-
rine gore Buddiafın ve diğerlerinin komite
içindeki rolleri göstermelik bir nitelik taşıyor.
Melek: Demokrasi
için çok erkendi
FAİK MELEK
(Emekti Buyükelçı)
Cezayir'deki görevimden
1978 yıünda aynldun. Üzerin-
den 14 yıl geçti. Ülkede şüp-
hesiz pek çok şey değişrniştir.
Bununla beraber, bugün Ce-
zayir'de karşılaşılan duruma
nasıl gelindiğinin cevabını
ararken aşağıdaki hususlann
gözden kaçırılmaması gerek-
tiği kanısındayım:
1- Cezayir, idare edilmesi
çok zor olan bir ülkedir. Ce-
zayir halkı sert karakterli, dik
başhdır. Fransız sömürgecili-
ğinden kanlı savaş vererek
kurtulmuş olmanın gururunu
taşır. Bununla beraber Ceza-
yirlilerin Fransız etkisinden ve
aüşkanlıklarından kopmalan
uzun bir zaman almıştır. Bu
sefer de Arabizasyon politi-
kası çerçevesinde son yıllarda
güçlenen aşın dinciük cereya-
nının ağına tak'lmıştır.
2- Cezayir devleti 1962'de
kumlduğunda ülkede her şe-
yi sıfırdan başlatmak gereki-
yordu. Devletin idareci kad-
rosu yoktu, bilgi ve tecrübesi
yoktu. O yıllardaki 13milyon
nüfus içinde üniversite mezu-
nu Cezayirli sayısı sadece 600
idi. Yani doktoru, avukatı,
mühendisi vs ile hepsi bundan
ibaretti. Onun için kendine
mahsus Müslüman ve sosya-
list bir rejim uygulayan Bu-
medyen iktidan zamanında
devlet bütçesinin üçte biri eği-
time tahsis edilerek gençlerin
okutulmasına ve Arapça di-
linde yetiştirilmeleriııe büyük
önem verildi. Sanayi ve tanm
reformlan da harekete geçiri-
lerek ülkenin ekonomik kal-
kınmasına hız verilmek isten-
di. Bir taraftan da Cezayir'-
in hep Magrep hem Arap ale-
mi hem de Üçüncü Dünya ül-
keleri nezdindeki itibar ve ye-
rinin pekleştirilmesine çalışıl-
dı. Bütün bunlar için ülkenin
petrol, tabii gaz ve maden
kaynaklan seferber edildi.
Ancak, ekonomik zorluklann
üstesinden bir türlü gelineme-
di. özellikle de 1986 yılında
dünya petrol ve tabii gaz fi-
yatlan düşünce Cezayir'in dış
gelir kaynaklan yanya indi ve
ülkenin ekonomik kalkınma
süreci büyük ölçüde yavaşla-
dı. O kadar ki bugunkü Ce-
zayir'de 23 milyona varan nü-
fusun yüzde 70'i 25 yaşın al-
tında ve aktif nüfusun beşte
biri işsiz durumdadır. tşsizle-
rin yarısı gençlerden oluşu-
ycr. Eğitim sistemi yetersiz
kalmış durumda; ülkede mes-
ken buhranı hızlı nüfus artışı
karşısmda had safhada.Hal-
km ana ihtiyaç maddelerinin
dağüımı çok düzensiz. Belli
başlı yiyecek maddelerinde
suni yokluklar süriip gidiyor.
Suiistimaller, çıkar kavgalan,
siyasi iktidarı kemiriyor. Bü-
rokrasi çarkı yetersiz kalıyor
ve ağır işliyor.
Işte bence Cezayir'in bu-
gün karşılaştığı dramın ana
nedenini bu ekonomik sıkın-
tılarda ve halkın sabır ve ta-
hammül gücünü yitirmiş ol-
masında aramak gerekir.
3- Diğer taraftan, dünya-
daki insan haklan ve Özgür-
lük cereyanlan, AGİK süre-
ci, dini köktencüik cereyanla-
ruıın lran ve Libya gibi ülke-
lerde hızla güçlenmesi, Doğü
Avrupa ülkelerinde sosyalist
sistemin başansızlıkla sonuç-
lanması Cezayir'de de siyasi
iktidarın gözünü açmış, özel-
likle 1988 ayaklanmaları üze-
rine Cezayir'de tek parti ikti-
daruun başlattığı demokratik-
leşme cereyanı, ekonomik re-
form programıyla bir arada
yürütülmek suretiyle ülkeyi
dar boğazdan çıkarmayı
amaçlamıştır. Ancak bu cü-
retli girişim, bir taraftan Ce-
zayir'in 25 milyar dolara ula-
şan dış borçlarının ekonomik
kalkınmayı yavaşlatması, di-
ğer taraftan siyasi iktidar için-
deki "tutııcu" ve "refonn-
ca" güçler arasındaki çekiş-
menin demokratikleşme sürl-
cine olumsuz etkide bulunma-
sı nedenleri ile başanya ula-
şamamış ve Ulke içindeki din-
ci güçler, kaynağı dışanda
olan aşın köktencilik odakla-
nnın maddi ve manevi deste-
ği ile halkın bu huzursuzluk
ortamından yararlanmayı ba-
şarmışlardır.
4- Sonuç olarak denilebilir-
ki, Cezayir'in büyük ekono-
mik sorunlan vardı ve bunla-
nn üstesinden gelinemiyordu.
Halkı tatmin için demokra-
tikleşme yoluna yönelindi.
Ancak Cezayir'de demokra-
si oyununu tam şartlan ile oy-
namak için henüz vakit er-
kendi ve ekonomik zorluklar
içinde ulke buna hazır değil-
di. Buna rağmen hızlı gidildi,
huzursuzluk büyüdü. Bundan
dinci gruplar yararlanıp hal-
kı ve özellikle gençleri kendi
saflarına çekmeyi başardılar.
Ama şimdi ordu duruma el
koymuş vaziyette. Siyasi ikti-
dar ile halk bugün karşı kar-
şıya, dini köktenciliğin ağır
basma tehlikesi bertaraf edil-
miş değil. Küçük bir kıvılcım
iç savaşı patlatabilir veya Ce-
zayir, demokrasiyi rafa kaldı-
np tekrar 196O'lı ve 1970'li
yıllann askeri idaresine döne-
biür.
PARÎS
Darbe
Fransa'yı
böldü
MtNE G. SAULNIER
PARİS — Fransız basmımn "Türk
usulü" olarak tanımladığı Cezayir'deki
"anayasal" askeri darbe, Fransa'yı böl-
du. Sağ muhalefet partileri, görece bir
şiddetle demokrasinin kesintiye uğrama-
sını eleştiriyor. Iktidardaki Sosyalist
Parti ve Cumhurbaşkanı Mitterrand'ın
tutumu ise askerleri suçlamadan de-
mokrasiden uzaklaşümasım, "hafifçe"
eleştirmeye dayanıyor.
Cezayir'deki darbenin başından beri
konuyla ilgili fikir belirtmeyen FMnço-
is Mitterrand. ülkede önceki gün kuru-
lan "Yiiksek Devlet Komitesi"nin yöne-
timi ele alacağmın anlaşılması Uzerine-
ilk kez tepki gösterdi. Fransız Cumhur-
başkanı'nın Cezayir olaylanyia ilgili
açıklaması özetle şöyle:
'Cezayir'de serbest seçimlerie başla-
yan siireç kesintiye uğramış bulunuyor.
Oiagandışına çıkan bu durum, anaya-
sa] bir boşluk varatmışur ve Cezayir yö-
neticilerini anayasa metinlerinde var ol-
mayan bir yanıt iiretmeye zorunlu kıl-
maktadır. Bu ülkede olanlan yargıia-
mak hakkına sahip defüm. Yalnızca
Cezayirli yöneticilerin, kopan demokra-
si ilmeğiııi yeniden bağlamakla ancak
onur kazanabileceklerini döşünüyorunı.'
Çerçevesi belli bir yorum yapmaktan
kaçınan Fransız Sosyalist Partisi içinde
bir bölüm, üst düzey yöneticisi FIS'ı ba-
şa getirecek de olsa demokratik sürecin
kesilmemesi gerektiğini savunurken di-
ğer bir kanat ise FlS'ın iktidara gelme-
mesi için alınacak her önlemin geçerli
olduğunu öne sürüyor.
Bir milyon Cezayirlinin yaşadığı ve
bir o kadar Fransmn Cezayir'de sömür-
geci olarak bulunmuş ailelerden geldi-
j — , „ , , , ği Cezayir konusunda, Fransa kamuo-
ÇELIŞKILER ULKESI — Cezayir'de Islamcılar, iktidara gelememenin sıkınlısını yaşıyor. Başken: Cezayir'in sokakların- yu da aynı oranda duyarlı ve bölünmüş
da da >aşam, çelişkilerle surü\or. (Fotograf: AP) durumda.
THE SUNDAYTIMES Libeml demokrasi bu kez komürüztn yerine Islanüa karşı karşıya
Batı bin yıldır Islaıııı aıılaıııachGazetedeki makalede, "Aydınlanan İslam
uzun süren felç durumundan kurtuluyor.
Batının beş yüzyıl süren altın çağı kapanmak
üzere. Şimdi Müslüman devletler kurma
zamanı geldi" deniyor.
Haber Merkezi - "Yüzyıl
boyunca Batı. komünizmi an-
layamadı. Sonunda anlaması-
nın da bir anlamı yoktu, çünkü
anlaşılmaya değer hiçbir şey
kalmamıştı. Batı, 1.000 yılı aş-
kın zamandır da İslami anlaya-
madı. Ama bu kez bunun çok
önemi var. Çünkü Tanrı'nın iti-
ci gücüyle yürüyen bir sistem,
ekonominin dürtüsüyle işleyen
bir sisteme kıyasla çok daha
muğlak, kalıcı >e akılcıdu*."
Bu cümleler Sundav Times
gazetesınde Bryan Appleyard
imzasıyla "İslamın ilerley işini
aleyhimize olmasına karşm gö-
zardı ediyoruz" başlığı altında
yayımlanan yanda yer alıyor.
Yazı şu cümlelerle sürüyor:
"Birçok kişinin korku uyan-
dıran hesabına göre İslamiyet,
Batı'nın liberal demokrasisine
karşı dünya çapında muhalefet
etmekte, komünizmin yerini al-
dı. İran devrinıi, pek çok kişi-
nin tahminlerinin aksine .uzun
süreli ve başarılı olduğunu ka-
mtladı, Cezayir'de halk, kitle
halinde İslam Selamet Cep-
hesi'ne oy verdi, Sovyetler Bir-
liği'nin y ıkıntıları arasından da
şimdi ellerinde nükleer silah
bulunduran Müslüman devlet-
ler yükselmeye başladı. Batı bu
kez de kendi değerlerinden nef-
ret edenlere karşı bir şamar
oğlanı bulmaktan öte bir şey
yapmayacak.
İslamın en büyük varlık ne-
deni, Hıristiyanlığa karşı oluş-
turulmuş olmasıdır. Her şeyin
de üzerinde, başka bir dünya-
nın dini olarak kurulmamıştı
Modern Hıristiyanlar bu dün-
yadan diğer dünyaya geçebili-
yorlar. Ama Müslümanlar
bunu yapamıyorlar. Hazreti
Muhammet kendisine inanan-
ları arkasına alarak savaşa gir-
di, toplumsal »e siyasi ilkeler
getirdi.
Bugün ise Batı'nın gözünde
Müslüman siyasoti, büyük öl-
çüde nefret ve kınamayla izle-
niyor. Körfez ülkelerine hane-
danlar ya da askeri diktatorya-
lar İran'a da dini mantıkla
yönerilen bir çeşit Stalinist sis-
tem olarak bakılıyor. Müslü-
manlık; ekonomik. politik ve
kültürel olarak alt düzey de ka-
lıyor. Yolsuzluk diz boyu.
Yapılan çözümleme 500 yıl
boyunca tslamiyetin durgunluk
dönemine girdiği ve bir dizi
makro-siyasi tuzağa düştüğü-
dür.
Aydınlanan İslam, uzun
süren felç durumundan kurtu-
luyor. Batı'nın beş yüzyıl süren
altın çağı kapanmak üzere. Li-
beral demokrasi, yüreğine çö-
reklenen boşluk nedeniyle yı-
kılmak üzere. Pek çok çağdaş
Müslüman toplum, dar kafalı
dindarlıklan nedeniyle başarı-
sız katmışlardı. Şimdi) se, tam
anlamıyla Müslüman olan dev-
letler kurma zamanı geldi."
Fransız İslam Uzmanı Gilles KepeVe göre darbeciler, lslamcılarla uzJaşma yollan anyor
Cezayîride zaman Islamın lehine işliyorKepel Şadli'nin düşürülmesi, ordu hiyerarşisinin, İslami Cephe'nin
ban kanatlarıyla uzlaşma arayışının bir ürünü. Ordu, hem
keıdilerinin hem de İslamcıların kabul edebileceği FLN'nin sakallıları
arisından bir isim anyor. Fransa'nın herhangi bir rolünün olduğunu
saımıyorum.
RIŞEN ÇAKIR
Fransa Uluslararası İncele-
m e ve Araştırma Merkezi'n-
d e ;alışan Gilles Kepel, Ceza-
yirie askeri darbeyi yapanlann
tslancılarla uzlaşma yollan ara-
dığ görüşunde.
Fransa'nın olayla ilgisi ol-
rnalığını savunan Kepel, Ce-
za^r'de "Suudi tarzı" bir
fomülün uygulanabileceğini
i<Jca ediyor. Kepel, Cumhuri-
yein, Cezayir'deki gelişme-
kcr; ilgili sorulannı şöyle ya-
nıudı.
Cezayir'deki İslami Sela-
ırnc Cephesi (FIS), diğer İsla-
nıiıareketlerden hangi yönüy-
l*>rılıyor?
IEPEL - Önce iktidan ele
ge;rip ardından toplumu
*-*ykarıdan aşağıya" lslami-
fe*Vrmek isteyen Arap dünya-
80'li yıllarda ortaya
çıkan darbeci İslami hareket-
lerin aksine FIS tabandan,
yani bireyden başlayan yeni-
den İslamileşme hedefıyle sjvil
toplumu adım adım kuşatma-
va girişti.
Devletin eğitim, konut gibi
hizmetlerin hiçbirini temin
edemez olduğu, kokuşmuş ve
beceriksiz bir görünüm arz et-
tiği gecekondu bölgelennde
FIS militanlan çok yoğun bir
çalışma yürütüp güçlü bir ağ
ördüler.
Çocuklara eğitim olanakla-
n, tesettürlü kız öğrencilere
bedava taşıma kolaylıklan
sağladılar. Ramazan ayların-
da vurgunculuğun önüne geç-
mek için "İslami bakkallar"
açtılar. Suudı Arabistan'dan
gelen yardımlan veya büyük
tüccarlann bağışlannı itinay-
la bu işlere sevk ederek büyük
bir itibar kazandılar.
- Cezayir'in yakın gelece-
ğinde neler olabilir? •
KEPEL - Bana göre za-
man FlS'ın lehine işliyor.
Çünkü bugün ona karşı koya-
bilecek önemli bir toplumsal
güç mevcut değil.
— Cezayir'de ordunun mü-
dahalesinde Bat'"nın, özellikle
de Fransa'nın parmağı olduğu
yolundaki iddialara ne diyorsu-
nuz?
KEPEL - Devlet Başkanı
Şadli'nin düşürülmesi, ordu
hiyerarşisinin FlS'ın bazı ka-
natlarıyla uzlaşma arayışının
bir ürünüdür. Kendi toplum-
sal konumlarını kurtarmak
isteyen devlet partisi FLN'nin
nomenklaturası, Cezayir'de
"barbefelen" (Sakallı FLN-
ciler) denen kişiler arasında
hem kendilerinin hem İslam-
cıların kabul edebileceği birini
anyor.
Yani bir tür "Suudi tarzı"
çözüm aranıyor. Darbede
Fransa'nın herhangi bir rolü-
nün olduğunu sanmıyorum.
FIS, Fransa'yı itham etmenin,
ikinci turu iptal ederek seçim
zaferlerini ellerinden alan yeni
iktidara karşı militanlarının
harekete geçirebilmekte büyü-
leyici bir etkisi olduğunu çok
iyi biliyor.
— Cezayir deneyi sizce İs-
lam-demokrasi ilişkisi tartış-
masına nasıl katkıda bulundu?
KEPEL - Ortada çelişik
bir durum var: FIS iktidar ba-
samaklannı en demokratik
yollardan tırmandı ve seçim
sürecini kesintiye uğratanlar
ise "demokrasT'ye sahip çık-
tıklannı söyleyenler oldu. Di-
ğer bir çelişki de şu: FIS. sü-
rekli savunduğu "Allah'm
hâkimiyeti" önünde engel teş-
kil ettiğini düşündüğü "de-
mokrası"yi ortadan kaldıra-
cağı konusunda hiçbir şüphe-
ye yer bırakmadı. FlS'a göre
"demos" yani halk, herhangi
bir hâkımiyete sahip olama-
yacak bir puttur.
PORTRE
GİLLES
KEPEL
îslam
uzmanı
Fransa'nın genç
kuşak İslam
araştırmacıları içinde
en parlak isimltrden
olan Gilles Kepel ilk
olarak Mısır'daki
İslami hareketler
üzerine calıştı ve
'Prophete et le
Pharaon' (Peygamber
ve Firavun) adlı
kitabını yayımladı.
Ardından Fransa'daki
göçmen işçiler
üzerine yaptığı
araştırmayı
'Banliyölerdeki
İslam' adlı kitabında
topladı.
Arap, Iran'ı
çjesteklemiyor
• KAHİRE (AA) — Arap
ülkelerinin, İran'ın,
bağımsızlığını yeni kazanan
Orta Asya cumhuriyetleri
üzerinde etkili olmasını
engellemeye çahştıklan,
İran'ın da bölgede
kendisine en önemli rakip
olarak Türkiye'yi gördüğü
ileri sürüldü. Reuter'in
Kahire'deki diplomatik
kaynaklara dayanarak
verdiği haberde, Mısır
Devlet Başkanı Hüsnü
Mübarek'in, ülkesinin
yüksek düzeyli din
adamlan ile Din İşleri
Bakanlığı'na, bu
cumhuriyetlerin Mısır'ın
etki ve denetimine çekilmesi
yolunda calışmalan için
direktif verdiği belirtildi.
'Kıyamet topu
ııydıı içindi
?
• LONDRA (AA) —
Irak'ın Körfez savaşı
öncesinde geliştirmeye
çalıştığı ve dünya
kamuoyunda "kıyamet
topu" olarak tanınan
silahın yaratıcısı
Christopher Cowley, topun,
askeri amaçlarla değil,
uzaya uydu göndermek için
yapıldıfını öne sürdü.
ıngiltcrs Avam Kamarası'na
bağlı soruşturma
komisyonuna ifade veren
Cowley, Irak'ın uzaya uydu
gönderen ilk Arap Ulkesi
olmak istediğini söyleyerek
"kıyamet topu"nun hiçbir
askeri amaç için
tasarlanmadığını ve bu
amaçlar için kullamlmaya
uygun olmadığını iddia etti.
ABD
darbogazda
• NEWHAVEN(AA)
— Ekonomik darboğazdan
bir türlü çıkamayan
ABD'de, tanınmış
kuruluşlar birer birer çeşftli
tasarrufpoütikalannı
yürürlüğesokuyor. Bu
şirketlerin bir bölümü yan
kuruluşlannı kapatma,
satışa çıkartma kararı
ahrken eleman çıkartma bu
yeni tedbirler arasında ilk
sırada yer alıyor.
Amerikalılann gururla
bahsettikleri Yale
Üniversitesi de 8.8 milyar
dolarlık bütçe açığını
kapatamayınca personel
çıkartan büyük holdingleri
kendine örnekaldı.
El Salvador'da
barış
• MEXtCO (AA) — El
Salvador'da, 12 yıldır süren
ve 75 bin kişinin öldüğü iç
savaşa son verecek banş
anlaşması, hükümet ile
Farabundo Marti Ulusal
Kurtuluş Cephesi (FMLN)
gerillaları arasında dün
Meksika'da imzalandı.
İmzalanan anlaşmaya göre,
El Salvador topraklan
üzerinde 1 şubattan geçerli
olmak üzere ateşkes ilan
ediliyor. Anlaşma aynca,
FMLN'nin yasallaşarak
siyasi parti olarak
tanınmasını, El Salvador
silahlı kuvvetlerinde
indirime gidilmesini, ulusal
polis teşkilatının
oluşturulmasını ve seçim
sisteminde reform
yapılmasını öngörüyor.
Ifeltsin'den
suçlama
• Dış Haberler Servisi —
Rusya Devlet Başkanı Boris
Yeltsin, hükümetin
uyguladığı ekonomik
reformlan savunarak yerel
bürokratlan, fıyatlann
serbestçe oluşmasına engel
olmakla suçladı. Yeltsin,
"pazarı denetim altında
tutan mafya" olarak
nitelediği yöneticilerin aşın
fiyat artışına neden
olduklannı söyledi. Rusya
lideri, halkın tepkisini
kullanarak, "siyasi kariyer
yapmaya" çalışmakla
suçladığı bazı politikacılan
da reformlara destek
vermeye çağırdı.
Dokunulmazlık
oylaması
• ATİNA(AA)
- Gümülcine ve İskeçe
bağımsız milletvekilleri Dr.
Sadık Ahmet ve Ahmet
Faikoğlu'nun
dokunulmazlıklarının
kaldırılması için
Yunanistan parlamentosu
komisyonunda yapılacak
oylama, gerekli çoğunluğun
sağlanamamasi nedeniyle
ertelendi. Atina savcılığının
iki Türk milletvekilinin
Yunan Ceza Kanunu'nun
183. ve 141.maddelerinı
ihlal ettikleri gerekçesiyle
dokunulmazlıklannın
kaldırılması isteminin
görüşüldüğü parlamento
komısyonu toplantısına
katılan parti temsıicileri ise
milletvekıllerinin
dokunulmazlıklannın
kaldırılmaması taraftan
olduklannı açıkladılar.