23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 OCAK 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TURKIYE DE BUGÛN Meieteoroton Genel Mudurtuğu n den alınan bılgıye gore yurtta ya ğış beldenmıyor Butun bolgeler mız az bulutfu ve açık geçecek Marmara ıle yurdun ıc ve doğu ke- sımlennde yer yer yoğun olmak uzere sıs görulecek HAVA SICAK LIĞI Bırazartacak RUZGAR Gu ney ve bat yönterden hafif ara sı ra orta kuvvette esecek Denızle- nmcde ruzgar Kıble ve lodostan 3-5, yer yer 6 kuvvetınde saatte 10-21 yer yer 27 denız rnılı hızla esecek Denız mutedıl dalgalı ola- cak Dakjayûkseklığı 0.5-15 açık larda 2 3 m cıvannda bulunacak A 18° 4° Dıyartalm S 12° Tbime A. 1*" 3°Enmcan A 9° -4° Erzunım B 4" 3° Esosehr S 6° -6° Gaaamep B 5° 2° &resun A 20° 5°&jmu5haneS S 4° 2° Hakörı S A 16° 2°lsparta A S 14° -4° İstanbul S S 10° 1° ta»r A S 2° 7° Kas Van Gölü'nde hava Az bulutlu açık geçecek Rüzgâr gu ney ve batı yonlerden hafrf ara sıra orta kuvvetts ese carakkaie cek Gol kuçuk dalgalı olacak, goruş uzaklığı 10 km cı conım varında bulunacak D «n B l S A 4° 5° Kayarı B 12° 2» Kırtd»ei 3° -6° Kastamonu A S S S 16° 5°Konya S 4° 7° Kutahya A 14° 2°MaB!ya 9° -6° Mamsa 12° (PKMaraş 0°-6° Metan 2° M°Mu{la 7°-6°Muş 13° 1° Nıjde 10° 3°0n!u 2°-4°fte 1° 9° Samsufl 11°-4° S«rt 14° 3°Sınop W> 1°S<vas 0° ir=Telonlağ 4°-4° Tiataon 2°-8° Tuncel 14° 2°Uş* 4» -7° Van 10»-4° YMgat 4° 2° Zongutdak A 14° 0° s 13° r A 18° 6» A 15° 3° B 12° 1° S 0° 9° A 10° 2° A 11° 3° A 13° S° A 7» 2° B 13° 4° S 1" 5° S 13° 0° A 11° 4» S 4° 3° A 10° 3° S 3° 7° S f-f A 11° 4» »Ç* • ^ •yaOtnuriu / ^ kirtı A-aç* B-buluBu G 9un«lı K kart S-ast BULMACA SOLDAN SAĞA- 1/ Kuran ve hadısle rın açık anlamların- dan başka hıçbır yo- rum kabul etmeyen ve kıyasa yer vermeyen Sünnı mezhep 2/ Kat kat çakıl ve kumdan oluşmuş yer kıvnmı Anadolu'nun kırsal kesırnınde erkekler arasında düzenlenen yaren toplantılarına venlen ad 3/ Yolcu evı Nışan 4/ Kızar- tılrnış ekmeğı et su- yuyla haşlavarak ya pılan yemek Karakter 5/ Canlılarla [j ıçınde bulunduklan maddı ortamı bır- leştıren ışlevsel butun 6/ Bır kumes hayvanı Bır nota Sodyumun sım- gesı 7/ Salahıyet 8/ Halojenler gru- bunun dörduncu ametalı olan yalın cı- sım İşaret olarak yere dıkılen çubuk 9/ "Kaya, yaka, «y«k" örneğınde ol- duğu gıbı, bır sozcuğu olu^turan ses- lerın yerını değıştırerek elde edılen ye- nı sozcuğe venlen ad YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Evcıl hayvanları uretme ve yetıştınne bdımı 2/ Asken donanı- mın raadenı bölurnlerını temızlemede kullanılan üstubeç, alkol ve sabun karışımı madde. Şaşma belırten btr unlem 3/ Toprak aşın- ması 4/ Şeytan Yunan abecesınde bır harf 5/ Eskı Mısır'da gü- neş tanrısı Madenı bılyelerın savrulması ılkesıne dayalı bır oyun makmesı 6/ Oylumlu Sık sık kuçük ve önemsız kazalar yapan kımse. 7/ Kıtabe. "lrlanda Cumhunyet Ordusu" 8/ Hayvanîara vuruian damga. Evcıl bır geyık Bır Avrupa ülkesının parasını sungeleyen harfler 9/ Balık avlamakta ya da yuk taşımakta kulla- nılan buyük kayık 60 YIL ÖNCE Cumhunyet Sıhhat işleri 19 OCAK 1930 Bundan bır muddet evvel tahdıde tabı tutularak kapatılan eczanelerden bazılarının tekrar açılacağı hakkında bır şayıa deveran etmektedır İstanbul Sıhhat muduru Alı Rıza Bey, dun bu hususta kendısı ıle goruşen bır muharnnmıze eczanelenn tahdıdı mes'elesı ıle sıhhıyeye aıt hususat hakkında şu beyanatta bulunmuştur "— Eczanelenn tahdıdı kanunu bundan hemen ıkı sene kadar evvel tatbık edılmış ve o zaman ıhtıyaçtan fazla olan eczaneler de kapatılmıştı Bu yalnız bızde tatbık edılmış bır karar değıldır. Her roemlekette de eczaneler böyle tahdıde tabıdır Tahdıt kanunen yapıldığı cıhetle kapanan eczanelenn tekrar açılması da mevzu bahıs değıldır Şehırde mevcut eczaneler şehrın ıhtıyacına kâfidır Bınaenaleyh yenıden eczane açılmasına luzum ve ıhtıyaç da yoktur. thtıyaç olduğu zaman bu mes'ele vekâletçe düşunulebılır — Doktorlara ıhtısas vesıkalannın tevzııne başlandı mı' — Doktorların ıhtısas vesıkalan vekâlete gönderılmektedır Bunlar vekâletçe tetkık ve muvafık olanlar tasdık edılecektır Vesıka alanlar mutehassıs bulunduklan hastalıklara bakabıleceklerdır Vesıka almak ıçın muracaat muddetı önumuzdekı hazırana kadardır — Sıvn sınek mucadelesı bu yaz da devam edecek mıdıı' — Haydarpasa'dan Pendığe kadar olan mıntakada -Adalar dahıl olmak uzere mucadeleye devam edılmektedır Önumuzdekı ılkbahar ve yaz mevsımınde de sıtma mucadelesıne daha zıyade ehemmıyetle devam edılecektır Vılâyetçe luzum gorulurse mucadele mıntakası da tevsı edılecektır " 30 YIL ÖNCE Cumhur.yet B. Almanya'da durum 19 OCAK 1960 tçışlen Bakam Gerhard Schroeder, bu sabah tertıp edılen bır basın toplantısında, Federal Batı AJmanyada olağanustu hal ılânına ımkân verecek bır kanun tasansımn geçen çarşamba gunku kabıne toplantısında tasvıp edıldığını Gerhard Schroeder bıldırmıştır Tasarı, Eyaletler ve Temsılcıler Meclıslerıne sunulduktan sonra uçte ıkı çoğunlukla kabul edılecek olursa yururluğe gırecektır Schroeder'e gore, yenı kanun, bugune kadar vahım buhran hallerınde Almanyadakı muttefik kuvvetlere müdahale hakkı veren ozel bazı yetkılerle ügılı hükumlenn yerını alacaktır Bu hükumlenn zaman aşıraına uğradığı ve muttefiklerın de bunlann yerıne Alman kanuniannın konmasına taraftar olduğu zaten bılınmekteydı Mısır'da rekabet Altı kışılık bır Amenkan tıcaret heyetı, Bırleşık Arap Cumhurıyetı ıle tıcaretı artınnanın yollarını araştırmak uzere Kahıre'ye gelmışlır 1958 yılında B A C ıle en fazla tıcaret yapan memleket Rusya ıdı 1959 da ıse Rusyanın yerını Amenka almıştır Amenkan tıcaret heyetı, 1960 ta Mısır ıle tıcarı bağlannı daha da fazla artırmak ıstemektedır Dığer taraftan B Arap Cumhurıyetı, Nıl nehrı Uzerınde kurulmakta olan Asvan barajının ıkıncı kısım ınşaatını almak ısteyen Rusyanın one surduğu teklıfi kabul etnııştır Bu haber resmen açıklanmamış ıse de yetkıh kaynaklar haberın uzerınde ısrarla durmaktadırlar ĞEÇEN YIL BUGÜN Cumtu^î Bursa'da alarm 19 OCAK 1989 Kentte son bır haftadır büyıik boyutlara ulaşan hava kırhhğı, dun yapılan olçumlerden sonra yetkılılen alarma geçırdı Bursa Valısı Erdoğan Şahınoğlu, ılk ve orta derecelı okullann bır gun tatıl edıldığını, özel araçlann da tek ve çıft rakamla bıten plaka numaralanna gore ıkı gun süreyle trafiğe çıkmasının yasaklandığını bıldırdı Hava kırlıhğı nedenıyle ötekı hastanelere de başvuranların sayısında buyük anış goruldu Uzmanlar, özelhkle çocuk, yaşlı ve hastaların dışanya çıkmamasını tavsıye ettıler Bursa'da dun bır metrekup havada 1580 mıkrogram kukurt dıoksıt (SO2) ıle 500 mıkrogram duman ölçuldu Dunya Sağlık Örgutıi'nun kabul ettığı maksımum sınır ıse 75 mıkrogram kukurt dıoksıt ıle 150 mıkrogram duman 1952 yılında Ingıltere'de kukurt dıoksıt oranımn çok yukseldığı bır gunde 4 bıne yakın kışının olduğu bılınıyor ünl f\ Helsmkı *Jr** Lenıngrad Kahıref ÛUNYA'DA BUGUN Amsttrüam B Amman Atma BaOdat Barctiona Basd Belgnt B«tn Bonn Bnıted Budapeşe Cefwvr6 Csay» OMe Dutayı Frankfurt B n Hdsnkı Katnrt Kopenhag KM) lctosa B A B S B S Y Y B 5 B B B 8 B A Y B Y 8 A 12° 18° 15° 11° 14° 10° 14° 10° 8° 12° 9° 9° 19° 19° 10° 10° 18° 4» 21° 7° 12° 19° Lenmgrad Londra Madnd Ubno MonüMl ItostaM Hunih NmYoık Osk) Pans Praj RıyKl Roma Soty» Sam Imus Vırşovı «ncıfk \flyaM Mhshng» Zunfc K Y S S Y K B B Y B Y B S B B B Y Y S Y nB B 2° 11" 12° 12° 9° 1° 11» 8° 6° T3° 12° 22° 14° 13» 19° 11° 8° 11° 13° 5° 12° 10° TARTIŞMA Neredeyiz? Bizim buralarda sumbuller açtı. Dun Milas Pazarı'nda idım, Yoruk kadınlannın başlarında hep demet demet sumbuller takılı idi. Sizin oralarda ne varneyok? Bu yazının başlığı "Nereve Gıdıyonız?" ol malıydı belkı Ama değıl, "Geldik" artık Ge- çen aralık ayı ıçınde zorunlu olarak bırkaç gun İstanbuPda ıdım Neydı o7 Herkes bır verlere koşuyordu "Nereye" olduğunu bılmeden, "neden"ını bılmeden Trene, vapura (trende, vapurda bıle), bakkala, fınna (bakkalda, fı- nnda bıle) Bır genlım, bır acele. Herkes bır şeyler beklıyordu Otobusu, taksıyı, mesaı bı tımını, vapur saatını, akşamı, hafta sonunu, aybaşını, yılbaşını Bekledığı an geldığmde ne olacağını, ne yapacağını bılerek Surprız yok, yenılık yok, gulumseme yok Kımse çı- çek koklaıruyordu, kımse hayvan sevmıyordu Kımse muzık dınlemıyordu Somurtuypr, eg- zoz soluyor, kufur edıyor, "Marianna" seyre- dıyorlardı televızyonlarında Onun ıçın "Ne- reye gidıyoruz?" demıyorum Nereye geldik' Yaşamak ıçın neler yıyorsunuz buyuk kent ın- sanları'7 Bızım buralarda (Ege kıyılannda) es- kıden bebeler ağlaymca "peksımet" venlırdı ağzına sussun dıve. tnanıyorum kı Karadeıuz- de başka, tç Anadolu'da, Dogu'da başka bır şey oyalardı onlan Şımdı tum Turluye'de sen- tetık boyalı, plastık emzıklı "şeker gıbı" bır şey verıyor anneler Bıskuvı paketlerını çevı- nn de okuyun "içındekıkr" neler'' Bır ala> >a- pay madde, hepsı de "Gıda Maddelen Tuzu- ğu"ne uygun' Sonunda "garantı"sı de var "Yapımmda domuz yagı kullanılrnamışlır" Domuz yağı olsa ne olur 9 Bılıyonım sakınca sadece dınsel açıdan Ve ınanıyorum kı domuz yemek Muslumanlara haram edıldığınde eğer bu maddeler ortada olsaydı hepsı toptan ha ram ve mekruh ılan edılırdı onlar ıçın 1 Ege dağlannda tanıdığım Yörükler var Sağlam, mert, katı doğa ınsanlan Artık su larını testıde, guğümde değıl, plastık surahı- de, bıdonda, boşalmış kımyasal madde varıl- lerınde taşıyorlar Bebelerı daha zayıf doğu- yor, hasta oluyor sık sık Mılas Hastanesi'nde doktor kapılannda daha sık görur oldum on- lan Ama durun, daha "son aşama"ya gelme- dık, geçende elıme Amenkan malı bır "jcecek" geçtı Kutunun üstunde bır suru adını ılk kez duyduğum yapav maddenın ardından şöyle yazıyordu "...Yapımmda hıçbır dogal fabnkasyondur), salamurasız zeytın vardı Ve de demlı çay1 Ulkemız daha "Amerika, tngıltcre gibi" ol- madan bırazcık değıştıreraez mıyız bu yazgı- vı? Dıyorum kı, genç / yaşlı emeklıler, karısı / kocası ölmuşler, yalnız yaşayanlar, buyük kentın kımı kuçuk ınsanlan Dönun Anado lu'ya, küçük şehıre, kasabaya. "Ne yapan m?" demeyın Odun kırmak, badana yapmak, ku mesten yumurta almak, denrzın getırdığı tah- taları toplamak, kışın güneşlenmek, kasaba- run pazarına gıtmek, şoförluk yapmak, bele dıyede memuı olmak, büyuk kent henıçamesı ıçınde hıçbır zaman yapamayacaklarınızı ya- pabılmek bır güzel kı buralarda. "Hde emekiı madde kullanılmamıştır!" Yaşamı pavlaştığım İngılız ba>an arkadaşım her yıl kısa bır sure ulkesıne gıder Bakın ne yazıyor oradan "..Jil bakalım kahvaltıda ne >edim? Denn dondu- rucudan çıkıp kızartıcıya gırmış ekmek, mıc- rowave'de pışmıs yumurta, ınstant ça> (Nes- cafe gıbı) ve sut toztı. tmdat' Donene kadar davanabilecek mıyim? tmdat!_" Ben, Karen'ın mektubunu okurken kahvaltı soframda kara ekmek, Yöruklenn keçı tulum peynın ve ya ğı, karakovan petek balı (dığer petek ballar Dar Kapılar En eski bilim kurumumuz olan îstanbul Üniversitesi'nin gorkemlı dort bahçe kapısı vardır. Bizim oğrenci olduğumuz 1937-1942 yıllarında bu kapıların dordu de açıktı. Şu son yıllarda ise on kapı ile soldaki kapı açıktır. Ashnda geçılmeyen kapılardan söz edece ğım Çağımızın hız çağı, her şeyı çabuk yap ma çağı olduğu duşunulurse, belırttıklerımın kuçumsenecek aynntüar olmadıkları kola>ca anlasılır Her gün tanık olduğumuz şu ornek- lere ılgı göstenlır ve bunlann çokluğu bılıncı- ne \anl\r 1- Sırkecı'dekı Kadıko> vapur ıskelesının Eminönu >öresıne açılan kapısı kımı saatler de yolculann çıkışına dar gelmekteaır 2-3 da kıka suren, ınsanlann bırbırlennın ensesıne so- luyarak, sırasında su bırıkıntılerıne basarak geçtıklen bu çıkış, kapının genışletılmesıyle kolaylaştınlabılır 2 Haydarpaşa'ya ınışte, sağ yana doğru kaydınlarak açılan demır kapı da kolav çıkışı engellemektedır Kapının daha çok açılması kolayca sağlanabılır 3 Vapurların üst kat kapılannın duzenlı açılmaması da zaman yıtımıne neden olmak- tadır Tanhsel değerı büyük olan ıkı kuruluşumu- zun durumunun belırtılmesınde de yarar gö- rüyorum Yapıldıklan zamanı ve günümüzu karşılaştırınea üzülmemek elde değıl 1 Bu>ok Postane'nın gorkemlı demır ka- pıları ve bunlann gensındekı camlı kapıların nedense hıçbır zaman bırer tanesmden çoğu açık olmaz Genelhkle demır kapılardan sağ baştakı açıksa camlı kapılardan sol baştakı açıktır Gırış ve çıkış bu bırer kapıdan yapı- hr 2- En eskı bılım kurumumuz olan İstanbul Üniversitesi'nin gorkemlı dört bahçe kapısı vardır Bızım öğrencı olduğumuz 1937-1942 yıllarında bu kapıların dördü de açıktı Şu son Aziz Nesin^e Saygı Aziz Nesin bu toplumun, bu ulke insanlannın mutluluğu, güzel gunlere kavuşması için çaba harcamış, emek vermiş, bu yüzden derin acılar çekmiş bir insandır. Haftalardır bu sutunlarda ünlü mızah ya- zarımız Aziz Nesın mısaHr edılmekte ve Tur- kıye Yazarlar Sendıkası toplantısında yaptı- ğı bır konuşma nedenıvle eleştınlmektedır Elbette Aziz Nesın de hepımız gıbı bır in- sandır, duygulan, duşuncelen, doğnılan yan- hşlan ıle bır ınsan Yaptığı konuşmanın eğ- rüığı, doğruluğu ayrı brr tartışma konusudur Aslına bakıürsa özelde pek yaiüış da >ayılmaz Yazarhk çılelı yollarla, yaşamın ıçınden geh- nerek, bılgıyle, sevgıyle, kulturle elde edılen bır olgudur Bu, Maxim Gorkı'de de böyle ol- muştur, Marquez'de de Yaşar Kemal'de de Aziz Nesın'de de Yazarhk bır takım "entd" barlarda kafa çekerek ıpe sapa gehnez şeyler yazmak demek değıldır Cınsel sorunlan çö- zumlenmemış bır toplumda —kı bunu eğıtı- mın ıçınde ele almak gerekır— ınsanlan ken- dı özlemlerı, fantezılen, dışa vurumluluğuy- la gıdıklamak kanımızca ne özgurlük ne ce- saret ne de yazarhk olarak yorumlanmalıdır Ucuz yaşam öykülennı anı dıye yazan her ın- sanla, fantezılennı yansıtanlara da "yazar" dersek gerçek yazartan ıncıtmıs oluruz Bu, konunun özel yanıdır Konunun genel yaru üzennde ıse şöyle du- şunmek gerekır Aziz Nesın bu toplumun, bu ulke insanlannın mutluluğu, guzel gunlere ka- vuşması ıçın çaba harcamış, emek vermiş, bu yuzden denn acılar çekmiş bır insandır Ona sevgı ve saygı duymak vefa anlayışımızın bır gereğı olmalıdır Yıllarca hapıs damlarında yatmış, çıleh yollardan geçmıştır Eserlen bu- tun dunya tarafından okunmaktadır Ülkemı- otayım", "Hele çocuk okuluno bitirsiır", "Hele kız evlensın", "Hele oğlan ıs tutsun" deme yın Onlar genç, kendılen kurarlar dunyala rını sızden ıyı "Çok gec" olmadan verın ka ran, çıkın "suru"den Örnek olun 1 Bızım buralarda sumbuller açtı Dün Mı- las Pazan'nda ıdım, Yörük kadınlannın baş- larında hep demet demet sumbuller takılı ıdı Sızın oralarda ne var ne yok? ORAL GONENÇ Bodrum / Gurnnşlak yıllarda ıse ön kapı ıle soldaki kapı açıktır Su- levmaıüye ve Mercan yönündekı kapılar ıse ka- palıdır Oysa bu kapıların özgun gıysılı bek- çılenn denetımınde açık tutulmalannın sayı sız yararı vardır Bunlardan bırkaçını belırt- mekle yetıneceğım Snleymanıye yöresını gören tunstler arka kapıdan kolayca ünıversıte bahçesıne gırebı- lecekler ve ünıversıtemızı de görmuş olacak- lardır Dört kapıdan rahatça gırıp çıkabılecek her- kes, gençlerımızın yetıştığı bu bılım yuvasını daha yakından görecek ve kıvanç duyacaktır Açık olan kapıların arkalan daha bakımlı kalacaktır Saydığım şu olumsuzluklann gıderılmesı ıle hem ınsanlann ışlenne ve evlenne uzulmeden, zaman yıtırmeden ulaşabılmelen sağlanacak hem de az da olsa, bır ölçüde ışsızlere ış bu- lunmuş olacaktır Bunlar, gercekleşurılmesı olanaksız ışler de- ğıldır Bakalım kımler başaracak 7 RUŞTÜ ERGUN Işınbılima (Radyolog) ze onur kazandıran öduller almıştır Eserlen okul kıtaplarında yer alması gereken bır us- tadır Şımdı bılen bılmeyen, tanıyan tanıma- yan bırçok ınsanın ışın aslını esasım ıncele- meden kalkıp bu köşede atıp tutması ne öl- çüde doğrudur tartışmak gerekır Entel dıye anılan yenı yetme ucuz bır kesımın ınsanla- nyla entelektüel olarak bılınen ınsanlan ayır- makla ıse başlamalıyız öncehkle O zaman du- rum aydınhğa enşır, sorun varsa çözülür Sayın Aziz Nesın bunlara cevap vennıyor, ama artık "yeter" denılecek bır çızgıye ula- şıldı Bızım ıçın, güzel günler ıçın çaba har- cayan, uğraş veren, çıle çekçn ınsanlanmıza sahıp çıkmalı, saygı duymalıyız Bılınçsızce, fantezılerle uğraşarak bır takım akımlardan yana olmak baskadır, kadın haklan ıçın ger- çekten savaş veren, kendını adamış ıdealıst ın- sanlann çabası daha baskadır Entelle entelektüel farkı gıbı. Yazarla okur-yazar farkı gıbı .. ABDLLLAH TEKtN TEŞEKKUR Yakalandığı hastalıktan kurtulamayarak Hak'kın rahmetıne kavuşan ADNAN ALPAGUTun tedavısı suresınce gerek meslekı, gerekse ınsanı açıdan gösterdıklen gayret \e vakınlıktan dolayı Haydarpaşa Askerı Hastanesı doktorlarından Sayın Doç. Dr. NEVZAT AKYATAN, Doç. Dr. YAŞAR GÜRTEKÎN, Dr. MUSTAFA GÜRSOY, Dr. ALEV NOĞAY, Dr. ERDİNÇ teşekkuru bır borç bılırız EŞİ: LUTFtYE ALPAGUT ÇOCUKLARI: GULÇtN KORU, BILGE-T4YFUR ALPAGUT ACIKAYBEVflZ Annemiz SABRİYE ÖKTEN'i kaybettık. Acımız sonsuzdur. Cenazesi, bugun Üskudar Fıstıkağacı Camısı'nde kıhnacak oğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. ZEKİ ÖKTEN, ERDAL ÖZCAN, MEHMET ÖZCAN OZEL BORA SÜRÜCÜ KURSU VACANCY AMERICAN CONSULATE GENERAL has a vacancy for a PERSONNEL CLERK who wıll periorm a vanety of personnel offıce dutıes for Amerıcan and Turkısh employees ın the Consulate Completıon of hıgh school secretarıal/clerıcal traınıng one year of experıence ın Personnel vvork abılıty to operate computer termınals and prınters 40 wpm typıng and fluent Englısh requıred Applıcatıon forms are avaılable at the gate of the Consulate at Tepebası Deadlıne for applıcatıons January 30, 1990 Tel 151 36 02 DERSHANE ÜSKÜDAR KOZYATAâl MAITEPE TAFUBYA ÇA6UYAN 343 67 82 362 47 33 352 21 21 162 08 18 146 88 30 Tercıhınızı yaparken lutfen pıstlerı yerınde ınceleyınız S.S. Gazeteciler Yapı Kooperatifi hissemi devretmek istiyorum. Tel: 512 05 05'ten 494 9.30-17.00 arası AGLAMAK VE GÜLMEK bhuSdçok 7 bası 3000 lıra (KOV ıçınde) Çağdaş Yayınları Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu Istanbul ANKARA...ANKA... MUŞERRKF HEKİMOĞLU Washington Yolculuğu ve Sevgi Oyunu 196O'II yıllar Türk - Sovyet ılışkılerınde yenı bır donem başlı- yor Buyükelçı Hasan Işık, Brüksel'den Moskova'ya atanıyor Buzul hava yumuşuyor, ıkı ülke arasında bır dıyalog oluşuyor Podgornı gelryor Ankara'ya Onuruna bır yemek var Meclıs tö- ren satonunda Moskova Büyukelçımtz Işık, yemek boyunca ana muhalefet lıderı Suleyman Demırel ıle konuşuyor Işık a soru- yorum bır aralık — AP Başkanına uzun uzun neler anlattınız'? Türk-Sovyet ılışkılerındekı gehşmelerı muhalefetın de destek- lemesı zorunluğunu anlatıyor Sayın Işık Çok dtplomatık ve za- rıf bıçımde Muhalefetın desteğı olmadan uygulanan bır polıtı- kanın sağlıklı olmayacağını vurguluyor Kalıcı ılışkıler ıçın top- lumun tüm desteğıne gereksınım olduğunu Cumhurbaşkanı Ûzal VVashıngton'a gıderken bu olayı anım- sayıverdım Havaalanında muhalefet lıderlen yok, SHP lıderı Er- dal Inönü de ABD yı uyarıyor grup kürsüsûnde' Rahmetlı Indnü'nün ABD yolculuğunu anımsadım derken Ön- ce Özel doktoru Profesör Zafer Paykoç'tan, sonra Buyükelçı Tur- gut Menemencıoğlu'ndan dınledığım bır olayı Ismet Paşa bır koalısyon hükümetının başbakanı olarak gıdıyor VVashıngton'a Başkan Johnson ıle görüşecek Ama görüşme günü Ankara'- dan bır teleks VVashıngton elçılığıne Koalısyonun YTP kanadı kopuyor Inönü haberı alınca duraklıyor ve üzulüyor Başkan Johnson ıle görüşmeye gıdemeyeceğını söyluyor Türkıye Baş- bakanı ABD Başkanıyla goruşmek ıçın VVashıngton'da bulunur- ken hukumetı bozmayı da aklı almıyor daha doğrusu devlet an- layışına ters buluyor Başkan Johnson'atelefonedılıyor Görüş- me yıne yapılıyor, ama özel soyleşı mtelığınde 1973 yılındakı sıcak başkent gunlennı anımsıyorum sonra K»b- rıs olaytarı tırmanıyor Başbakan Ecevıt ve Dışışlerı Bakan Ve- kılı Hasan Işık (Turan Güneş Çın de o günlerde) Londra'ya gı- dıyoriar Yanlarında, hükümetı oluşturan MSP kanadından Oğuz- han Asılturk de var Kıbns'la ılgılı tüm görüşmelerde o kanat- tan bırı mutlaka bulunuyor Kararlar da Meclıstekı sıyasal partı- lerın lıderlerıne bıldırılıyor gecıkmeden Dahası var ABD Dı- şışlerı Bakam Henry Kissınger ıle Başbakan Ecevıt arasında yo- ğun bır telefon dıplomasısı oluşuyor 0 dönem Kissınger ıle Ecevıt'ın eskı bır dostluğu var Telın bır ucunda Henry, ötekı ucunda Bülent, sorunlan konuşuyoriar Ama o konuşmalar ba- kır tellerde ya da Başbakan Ecevıt'ın belleğınde kalmıyor, Ece- vıt hemen daktılosuna oturuyor konuşmayı kağıda aktarıp devlet arşıvıne geçırıyor Ulusal polıtıkamızı ılgılendıren bır konu ka- palı kapılar arkasında yapılsa da gızlı kalmıyor Dışışlerı o bel- geyı okuyor, bılıyor Dış polrtıkada Dışışlerı Bakanlığı dışlanmı- yor hıç bır zaman 1 O yıllarda yabancı bır büyûkelçının, Dışışlerı'nın vızesı olma- dan değıl bakantarı başbakanı görmesıne de olanak yoktu ga- lıba ABD Bûyükelçısı Macomber'ı doğrudan Başbakan Ecevıt'e götüren bır protokol gorevlısını Hasan Işık'ın çok sert bıçımde uyarmasını hâlâ, ansmsarım llışkıler değıştı gıderek devlet ya- şamındakı geleneklen de gıderek yrtınyoruz Geçmış yıllarda bır Dışışlerı müsteşarının ya da bır büyûkelçının doğrudan başba- kanla görüşmesı ya da bır büyûkelçının ulusal polıtıkamızı ılgı- lendıren önemlı bır konuda cumhurbaşkanı tarafından doğru- dan görevlendırılmesı duşünülur müydü? Dün düşünulmezdı, bugün de düşünülemez Düşünmedıklerımızı yaşıyorsak neden- lerıne eğılmek gerekır Adını yanılmadan koymak gerekır Dev- let yönetımınde her kuruluşun görev ve sorumluluğunu yaşa- ması zorunluluğu var Bu yaşanmazsa karmasa oluyor Dıl surç- melerı bıle onarılmaz yaralar açabılıyor kımı zaman Acele ka- rarlar, duygusal demeçlerle sağlıklı bır polıtıka uretılemıyor Ya- kırtgeçrnışımızde örneklerını yaşadık Tepkı gösterılmez, ödün verılırse yıne de yaşarız Sayın Ozal'ın ABD yolculuğunun programı bana tedırgınlık verıyor doğrusu Bır yanda Kıbrıs sorunu, Ermenı Tasarısı, bır yanda IMF başkanıyla Dünya Bankası ve ötekı bankacılarla gö- rüşmeler Ulusal çıkarlarımızı, ama asıl ulusal eğılımlerımızı ve onurumuzu zedelemeden bu darboğazı aşmak kolay değıM Ikı gundür kımı görsem bu konuda kuşku ve kaygılarını belırtıyor Ancak bır de gerçekler var ABD yonetımı de bılır Kımı sorun- ların çözümünde ınandırıcılık çok önemlı Yaşayarak bılıyoruz, ABD nın haşhaş polıtıkası da, ambargo da Türk kamuoyunda onarılmaz yaralar açtı ancak Şımdı gundemde olan sorunlann çözümü de oldu bıttıye gelemez Ülkemızde tabanını yıtıren bır ıkttdar var, ufukta seçım var Bellı sorunlann boyle bır dönem- de çözüme kavuşması düşünülemez Duşunenlere tarıh dersı- nı verır bır gün Ben her zamankı lyımserlığımle önyargılı ol- maktan hoşlanmıyorum Dışışlerı Bakanı'nın katılmadığı bır yol- culukta Sayın Ozal'ın Turkrye'yı bağlayıcı sozterden kaçınaca- ğını umut edıyorum * • * Ankara'da yoğun sis var hâlâ Güneşı özlüyoruz, sısı aşma- yı Ama güneş açsa da sıs dağılacak mı, bılmem'' Ben yıne sanat olaylarına dönerek aydmlığa kavuşuyorum Başkent ga- lerılerınde çok güzel sergıier var Galerı Nev'de llhan Koman'- ın heykellen, Arda'da Zühtü Mürıdoğlu'nun heykellerı polıtıka- larını heykelleştırmeyenlere bır uyarı gıbı Doku'da Nezıh Dan- yal'ın karıkatürlen ve Nurı tyem'ın resımlerı, Urart'ta Artın De- mırcı Sokakta ılıklerıne kadar donuyor, galerılerde sıcak sduk- lara ulaşıyor ınsan Yenı Sahne'de de güzel bır oyun seyretmek mutlu'.uğunu duyuyor Bır sevınç ve sevgı oyunurrda, özledığım bır tıyatro olayı ya- şadım ben de Ikı usta oyuncunun ürettığı bır guzellığı seyret- tım Gülgün KutJu ve Nurşen Gırgınkoç bır sevgı dantelı örüyorlar sahnede, yaşam boyu yürek ve soluk verdıklerı tıyatroyu oynu- yorlar Dıncer Sümer de guzel bır oyun sahnelıyor Sanatına sev- gısını, saygısını, bıtmeyen coşkusunu kanıtlıyor Oyunda bır ıç- kı sahnesı var, ters yapıda ıkı kadın, Lettıce ve Charlotte ara- sındakı duvarlar yıkılıyor bu sahnede Lettıce, Charlotte'a ıçkı sunuyor Charlotte ıçkıden çok hoşlanıyor, gızını soruyor — Sevgı dıyor Lettıce, ıçıne sevgı koydum Bu sözü çok sevdım Dostlarımı yemeğe çağırdığım zaman aşçılığımı beğenır, pastırmalı kurufasulyeyı, erışteyı nasıl pışır- dığımı sorarlar Ben de kısaca yanıtlarım — Tencereye bıraz da yüreğımı koydum1 Kimı geceler geç saatlere kadar ocak başında, ama hıç yo- rulmadan pışınrım 0 yemeklerı, dostlarıma sunacağımı düşüne- rek, bır sofrada buluşacağımıza sevınerek Bence herkes, her dalda pışırdığı aşa sevgı katmalı bıraz Perde kapanırken kadehlerını bıze de uzattı oyuncular O ka- dehler sevgısızlere de uzanabılse keşke Orneğın kımı Anaya- sa Mahkemesı uyeler.ne Genelev kadınları ıçın çıkarılan yasa da sevgısız bır bakışın ürünü değıl mı? ÖZEL BAKIRKÖY ÖMÜR HASTANESİ Ömur hastanesi sağlığınıza yardımcıdır. • 24 saat, seçkın eğıtılmış personel ıle genel sağlık hızmetlerı » Profesor Doçent ve Uzmanlar Yönetımınde Polıklınık hızmetlerı » Tum amelıyatlar • Genel Cerrahı * Kadın Hastalıkla 1 ve Doğum • Dahılıye • Çocuk * K B B * Goz • Ortepedı • Orolojı • Bılgısayarh aletler ıle laboratuvar hızmetlerı • Rontgen • Ultrasonografı • Mamografı • Bıokımya • Hormon Bakterıyolojı • Stopatoloıı ve Endoskopık tetkıkler Gençler cad. No:24 Tren istasyonu, belediye şube müdürlüğü, ve evlendirme dairesi yanı Tel: 5429920 - 21 - 22 - 26
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle