22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

16 Cihangir DUMANLI cdumanli@hotmail.com merikan halkı 4 Kasım’da 44. Başkan’ını ve Başkan Yardımcısı’nı seçecek. Aynı gün Temsilciler Meclisi’nin 435 üyesi ile Senato’nun 100 üyesinin üçte birinin (35 eyalette) seçimi yapılacak. Yapılacak seçimlerin sonucunda ABD dış ve güvenlik politikalarında radikal değişiklikler beklenmemekle beraber, yeni Başkan ve Kongre’nin yeni kompozisyonu ile birlikte TürkAmerikan ilişkilerinde ve ABD’nin Ortadoğu politikalarında bazı değişiklikler beklenebilir. ABD Başkan adaylarının Ortadoğu politikaları… C S TRATEJİ Aynı şekilde Başkan Yardımcısı adayı (vice president–elect) açıklanmaktadır. Hiç bir adayın 270 oyu bulamaması halinde Temsilciler Meclisi en çok oy alan üç aday arasından Başkan’ı, Senato da en çok oy alan iki aday arasından Başkan Yardımcısı’nı seçmektedir. Seçilen Başkan ve Yardımcısı 20 Ocak’ta göreve başlamaktadır. Ancak bütün bu süreçten önce siyasi partiler kendi Başkan adaylarını ön seçimlerde (primaries) belirlemek zorundadırlar. İki büyük parti, aday belirlemeyi kurultaylarında (national convention) yapmaktadır. Diğer küçük partiler ise özel toplantılarda (caucus) adaylarını seçmektedirler. Cumhuriyetçi Parti’nin 1418 delegesi, Demokrat Parti’nin ise 4050 delegesi bulunmaktadır. Demokrat Parti’nin 4050 delegesinden 800’ü seçilmiş delege olmayıp, daha önce önemli görevlerde bulunmuş seçkin kişilerden oluşmaktadır (süper delege). Delegelerin oyunun yarısından bir fazlasını alan şahıs o partinin Başkan adayı olarak seçilmektedir. Cumhuriyetçi Parti kurultayını Eylül ayı başında Minneapolis’te, Demokrat Parti ise Ağustos sonunda Colorado’da yapacaktır. Cumhuriyetçi Parti adayı Mc Cain eyaletlerde yapılan delege seçimlerinde 1418 delegenin 1249’nun oyunu alarak kurultayda kendi partisinin Başkan adayı olmayı garantilemiştir. Demokrat Parti’de ise adaylık yarışı sürmektedir. Bu güne kadar (18 Mayıs) 44 eyalette yapılan ön seçimlerde Hilary Clinton 1444, Barack Obama ise 1609 delege kazanmıştır. Oylarını belli eden süper delegeler hesaba katıldığında Clinton’un delege sayısı 1719, Obama’nın delege sayısı 1904 olmaktadır. Başkan adayı olabilmek için delege sayısının yarısından bir fazla olan 2026 oy gerekmektedir. Demokrat Parti’nin ön seçimleri 3 Haziran’da sona erecektir. Geride kalan 6 eyaletin (Kentucky, Oregon, Puerto Rico, Montana ve Güney Dakota) toplam delege sayısı 189’dur. Oyunu belli etmeyen süper delege sayısı ise 230’dur. Bu durumda geriye kalan 419 delegenin (189+230) oyları Demokrat Parti Başkan adayını belirleyecektir. Bu oylar adayların şimdiye kadar aldıkları oranda Clinton paylaştırılırsa Obama’nın adaylığı daha yüksek bir olasılıktır. O takdirde Başkanlık yarışı Obama ile Mc Cain arasında geçecektir. Clinton son ana kadar yarıştan çekilmeyeceğini açıklamıştır. Her iki parti adaylarının seçim kampanyalarında harcadıkları toplam para bir milyar dolar civarındadır. A SEÇİM NASIL YAPILIYOR? ABD Başkanlık seçimleri iki dereceli olarak yapılmaktadır. 4 Kasım’da yapılacak seçimde eyaletler, Başkan ve Başkan Yardımcısı’nı seçecek olan Seçiciler Meclisi'nin (Electral College) üyelerini belirleyecekler. Seçiciler Meclisi 538 üyeden oluşmaktadır. Bu sayı eyaletlerin Kongre’ye gönderdikleri temsilcilerin sayıları esas alınarak saptanmıştır. Her eyalet Senato’ya iki üye, Temsilciler Meclisi’ne ise nüfus oranlarına göre değişik sayıda üye göndermektedir. Senato 50 eyaletten 100 senatörden, Temsilciler Meclisi ise 435 milletvekilinden oluşmaktadır. Ancak Başkanlık seçimleri için oluşturulan Seçiciler Meclisi’ne Başkent Washington D.C. (District of Columbia) ayrıca üç temsilci göndermektedir (100+435+3 = 538). Eyaletlerin seçicileri nasıl seçecekleri konusunda federal Anayasada bir düzenleme yapılmamış, seçim usulleri eyaletlere bırakılmıştır. 48 eyalette partilerin eyalet örgütleri o eyaletin Seçiciler Meclisi’ndeki kontenjanı kadar aday göstermekte ve seçiciler blok olarak (slate) aynı partiden çıkmaktadır (çoğunluk sistemiwinner takes all). Nebraska ve Main eyaletleri ise nispi temsil usulüne göre seçim yapmaktadır. Örneğin Florida eyaleti Seçiciler Meclisine 27 temsilci göndermektedir. Burada Cumhuriyetçi Parti oyların çoğunu almış ise 27 temsilcinin tamamı Cumhuriyetçi Parti’den çıkacaktır. Bu seçicilerin ise Cumhuriyetçi Parti’nin adayı olan Mc Cain’e oy verecekleri açıktır. Ancak Seçicilerin kendi partilerinin adayına oy verme zorunlulukları yoktur. Sadece 26 eyalet bunu zorunlu hale getirmiştir. Eyaletlerin tamamına yakınında çoğunluk sisteminin uygulanması nedeniyle bazen ülke çapında daha az oy almış olan partinin adayı başkan olabilmektedir. Amerikan tarihinde bu durum 1876, 1888 ve 2000 yıllarında yaşanmıştır. 2000 yılındaki seçimde Demokrat Parti adayı Al Gore ülke çapında daha çok oy almasına rağmen, Seçiciler Meclisi’ndeki temsilcilerin sayısı bakımından Cumhuriyetçi Parti öne geçmiş ve George Bush Başkan seçilmiştir. Seçiciler Meclisi meclis olarak merkezi bir yerde toplanmamaktadır. Seçiciler, Aralık ayının ikinci Çarşamba gününü takip eden ilk pazartesi günü (bu yıl için 15 Aralık) kendi eyaletlerinin meclis binalarında toplanarak Başkan ve Başkan Yardımcısı için ayrı ayrı oy vermektedirler. Eyaletlerde yapılan oylamaların sonuçları belirlenen tarihte (bu seçimde 6 Ocak 2009) Eyalet valisinin imzası ile Senato Başkanı’na (aynı zamanda ABD Başkan Yardımcısı) gönderilmektedir. Gelen sonuçlar Temsilciler Meclisi ve Senato’nun ortak oturumunda okunmakta, itiraz olmadığı takdirde 538 oyun yarıdan bir fazlası olan 270 oyu alan kişi Başkan adayı (president–elect) olarak ilan edilmektedir. İran ortak hedef ABD’de 4 Kasım 2008 tarihinde yapılacak olan seçimlerde kazanan aday 20 Ocak 2009’da göreve başlayacak. Yeni başkanın Ortadoğu politikası Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor. Demokrat adaylar Irak’tan asker çekmeyi savunuyor. ADAYLARIN ORTADOĞU POLİTİKALARI Mc Cain’in Başkan olması halinde George W. Bush’un politikalarının aynen devam edeceği değerlendirilmektedir. Bazı yorumcular bunu "Bush’un üçüncü dönemi" olacağını söylüyorlar. 72 yaşında eski bir Deniz Kuvvetleri pilotu olan, Vietnam savaşında beş buçuk yıl esir kalan ve Arizona’dan iki dönem senatörlük yapmış olan Mc Cain’in ulusal güvenlik öncelikleri şöyle: 1. Aşırı İslamcıları yenilgiye uğratmak, 2. Bunun için taarruz modunda kalmak, 3. Ilımlı İslamcıları (kendi deyimidir) desteklemek, 4. Ortadoğu’da Serbest Ticaret Bölgesi kurmak, 5. ABD’nin petrole bağımlılığını azaltmak, 6. İran konusunda Rusya ve Çin’in muhtemel vetolarından kurtulmak için BM’yi devre dışında bırakacak bir "Demokratik Ülkeler topluluğu" kurmak. Mc Cain Irak’a daha çok asker gönderilmesini, Irak demokrasiye kavuşuncaya ve Irak Silahlı Kuvvetleri
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear