22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

10 Erdal SARIZEYBEK TUSAM İç Güvenlik ve Terör Danışmanı esarizeybek@tusam.net Terörle mücadelede, tehdide göre her türlü tedbir olanağı sağlanmalı… C S TRATEJİ Müdürlüğü ile Jandarma Genel Komutanlığı’nın son beş yıllık illegal sınır geçişleri raporları incelendiğinde, özellikle üçüncü ülkelerden gelerek İran sınırını geçen sığınmacıların sayıca çokluğu, sınır korumasındaki olumsuzlukların belirleyici bir işareti olarak değerlendirilmelidir. Günümüzde tartışılan uydu alımı ve sınırların uydular aracılığıyla izlenmesi konusunun terörle mücadele gündeminin ilk sıralarında yer almasının gerekçesi de bu olumsuzlukları gidermek amacını taşımaktadır. Son dönemde gerçekleşen karakol baskınları ile sınır korumadaki olumsuzlukların gündeme taşınması, mevcut tedbirlerle teröristlerin sınır geçişlerinin önlenemediğini açıkça göstermektedir. Türkiye’ye Irak’tan yönelen terör tehdidinin ağırlığı dikkate alınarak, gerekli önlemlerin de aynı ölçekte alınması mücadelede etkinliğin birinci şartı olarak düşünülmektedir. Ş emdinli Jandarma Sınır Tabur Komutanlığı’nın Aktütün Bölüğü 9 Mayıs 2008 günü teröristlerin saldırısına uğradı ve 6 şehit verdik. Aslında bu ilk saldırı değildi, aynı bölük 12 Eylül 1992’de de saldırıya uğramış ve 22 şehit verilmişti. Karakol baskınları uzun yıllar Türkiye gündeminden hiç düşmedi. Daha yedi ay önce Dağlıca’da konuşlu bir piyade taburu Aktütün’le aynı kaderi paylaştı ve Irak’tan gelen kalabalık bir terörist gurubun baskınına uğradı. Ardı ardına gelen baskın haberleri, çatışmalar ve şehitler kamuoyunu derinden etkiledi ve kamuoyu haklı olarak terörün yarattığı olası tehditleri düşünmeye ve alınan karşı önlemleri sorgulamaya başladı; PKK bu cüreti nereden alıyordu, teröristler sınırı nasıl geçiyordu, terörist varlığı önceden nasıl tespit edilemiyordu, hava harekâtı neden sonuç vermiyordu? Kamuoyu vicdanında tüm bu soruların açık ve net bir karşılık bulabilmesi için, Türkiye’nin İranIrak sınırlarında alınan önlemlerin, terörist kampları ile karakolların konuşlandığı coğrafyanın özelliklerinin ve sınır ötesi tehdide karşı alınan önlemlerin gün ışığına çıkarılması gerekmektedir. ‘Sınırlı önlem’ çözümsüzlüğü Sınırsız, sonsuz eylem ve hareket yeteneğine sahip teröre karşı ‘sınırlandırılmış önlem’ yaklaşımı son karakol baskınlarıyla artık çökmüş durumdadır. Sürekli şehit verilmesinin INIRTERÖRİSTKARAKOL engellenmesi, terörü eylem yapmadan S PKK terör örgütünün Irak kuzeyindeki ile İranIrak sınır üçgeninde önce, bulunduğu yerde etkisiz hale kampları gerçekleşen karakol baskınları yan yana getirildiğinde sınırteröristkarakol getirmekle olanaklıdır. üçlüsü arasındaki ilinti de açıkça ortaya taşların dışında yol, kule, aydınlatma gibi fiziki unsurlar mevcut olmayıp sınır koruma, piyade ve jandarma karakollarınca çıkılan devriyeler aracılığıyla yapılmaktadır. Şemdinli’den başlayan Irak sınırı ise çok sarp dağların zirve hattından geçerek doğubatı yönünde uzanmakta ve TürkiyeSuriyeIrak sınırlarının kesişme noktası olan HaburDicle (Hezil) Çayı kavşağında son bulmaktadır. İngiltere ile Türkiye arasındaki uzun görüşmeler sonucu 1926'da imzalanan Ankara Anlaşmasıyla belirtilen Türkiyelrak sınırı çizilmiştir. 331 km uzunluğundaki Türkiyelrak sınırının özellikle 224 kilometrelik bölümü çetin doğa koşullarının yaşandığı çok sarp ve engebeli bir araziden geçmektedir. Uydudan görsel ve karadan fiziksel önlemlerin bulunmadığı sınırlarımızda illegal sınır geçişlerinin asker gücüyle önlenmesi olası değildir, arazi ve mevsim şartları buna izin vermez. Emniyet Genel SINIRLARIMIZ Türkiye’nin İran ile mevcut sınırı; doğuda Iğdır’ın Aralık ilçesi ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyetinin müşterek sınırından geçen Aras Nehri’nin ülkemizden ayrıldığı Dilucu noktasından başlar ve TürkİranIrak sınırlarının kesişme noktası olan Hakkari’nin Şemdinli ilçesi Mezargediği noktasında son bulur. İran Sınırı, 1639 Kasrı Şirin Anlaşması ile çizilmiş olup o tarihten günümüze önemli sayılacak bir değişikliğe uğramamıştır. Uzunluğu 454 km olan Türkiyeİran sınırı üzerinde fiziki güvenlik sistemi geçen dört yüz yıla karşın kurulamamıştır. Dağların zirve hattından geçen müşterek sınır üzerinde yaklaşık her yüz metrede işaret amaçlı dikilmiş çıkmaktadır. Zap, Avaşin, Basyan ve Hakurk terörist kampları Irak sınırının Hakkari ve Şırnak bölgesinin güneyinde, Jerma ve Kelereş kampları ise İran sınırının Şemdinli ve Başkale ilçelerinin bulunduğu bölgede yer alır. Terörist varlığı ve tehdidinin bulunduğu bölgeler ile Türkiye’nin İran ve Irak sınırlarına uzaktan bakıldığında, Yüksekova, Şemdinli ve Çukurca’nın, kuzey hariç diğer üç cepheden yakın ve ağır bir tehdit altında bulunduğu hemen göze çarpar. Dağlıca ve Aktütün saldırıları bu değerlendirmenin trajik bir kanıtıdır. Irak’taki Avaşin alanının Hakkâri’ye açılım noktasında Dağlıca karakolu, Basyan alanının Şemdinli’ye açılan noktasında ise Aktütün karakolu konuşlanmıştır. Her iki karakol da kritik bir arazide bulunmakta olup teröristlerin Türkiye’ye ana geçiş istikametlerini kapatmaktadır. Aktütün, kuzeydeki Çarçele Dağı’ndan güneye Şehit cenazelerinden...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear