Catalog

Pazar 6 Aralık 2015 EDİTÖR: AYŞEGÜL ÖZBEK TASARIM: ZARİFE SELÇUK haber 5 Mario Luzi’nin dizelerinde bir anlık suskunluğu, sevdanın eksikliğini, kalleşliği, puştluğu, aymazlığı görmeyecek kadar enayiyiz biz. Bu yüzden ölümler vız geliyor, alışığız... Hıçkırığımız, benim, sizin boğazına düğümlü... Sesimiz çıkmıyor, korkağız biz! Yılgınız... Hepsine ama hepsine alışığız biz! Hoyratız, kindarız! Bir şairin dizelerinde belki soluk alıp vermeye çalışıyoruz, gün batımlarında. Bir kıyı kasabasının kış yalnızlığı içinde... Sesimizi kimse duymuyor: “Yaşamak ve güneş belleksiz iç içe gökle, uzak hasat arttığına sürgün; yaşamak bize kalandır hâlâ parmaklarımız zaten buza tutuklu.” Üşümeye alışkınız, buza, acıya, ölüme... Kırgın esmer bir yalnızlığa alışkınız... Özgecan’ların öldürülmesine, töre vahşetine... Rüzgârda savrulan nehirler üzerinde hayata bakmaya. Berkin’in öldürülüşüne, Roboski’de cayır cayır yanan çocuk ve gençlerin bedenlerine. Bir anlık suskuya, ölüm hücresinde ateşe ve susuzluğa. Alışığız bir tanem, alışığız millet olarak! HHH Baskıya, zulme, direncimizi kıranlara, umutlarımızı çalanlara da alışığız... Tüm bunlara rağmen, dik duracağız, boyun eğmeyeceğiz, tuzağa düşmeyip beyaz düşlerimizi hayata geçirmek için çabalayacağız... Bir pazar sabahı masamın başında direnen, umudun çığlığı olan Can ve Erdem’e “Merhaba” diyorum... Bunu sık sık yapacağım! Can, önceki gün Silivri’deki hücresinden yazdığı yazısında “Suçlular güçlü, güçlüler suçlu” derken Türkiye’nin yakın tarihini anlatıyordu. Tan Matbaası’nın basılışının üzerinden 70 yıl geçmişti... 70 yıl önce 4 Aralık’ta dönemin tetikçi kalemlerinin yönlendirdiği manşeti şöyleydi: “Kalkın ey ehli vatan!” O yılları yaşamadık, kitaplardan okuduk... Onun için alışkınız, alışkın! HHH Sevgili Okur; Yarından itibaren haftada dört gün yazacağım. Yazılarımın yayımlanacağı günler: Salı, perşembe, cumartesi ve pazar... DAvuToğlu, ÖzgEcAn DAvASInDA AlInAn kARARI DEğERlEnDİRDİ: Yüreğim soğumadı B AkP kadın kolları kongresi na seçme ve seçilme hakkının verilişinin 81. yıldönümü için attığı tweetler dikkat çekti. Ramazanoğlu, “1934’te kadınlarımıza verilen seçme ve seçilme hakkı ne yazık ki bir boyutuyla eksik kalmıştır. Başörtülü kadınlarımıza seçilme hakkı ancak 80 yıl sonra verilmiştir” dedi. lanKaRa / Cumhuriyet aşbakan Ahmet Davutoğlu, Özgecan Arslan davasında mahkemenin aldığı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası kararı için, “Üç kız babası olarak ve bütün Türkiye’deki kızların manevi babası olarak yüreğim soğumadı” dedi. AKP Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı’nın 4. Olağan Kongresi, Başbakan Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu’nun da katılımıyla dün Ankara Arena Spor Salonu’nda yapıldı. Davutoğlu, kadına karşı şiddet karşısında AKP hükümetleri olarak her türlü tedbirleri alacaklarını söyledi ve “Bize göre kadının hukukunu saymayan, kadının hukukunu korumayan bir hukuk düzeni gayri meşrudur” diye konuştu. Öte yandan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’nun Türk kadını Alışığız baskıya, zulme!... iz alışığız ölümlere, acılara, hüzünlere, paramparça olmuş yüreklere, bedenlere... Havanın şaşkınlığına, çiçeklerin boyun büküşüne... İşkencelere, zindanlara! Çiğdemlerin kokusuyla ağırlaşan havaya, baskıya, zulme! Toprakla, onunla bağlaşık denize. Biz alışığız ölümlere, faili meçhul cinayetlere, asit kuyularına... Biz alışığız “asmayalım da besleyelim mi” diyen darbeci paşalara. Açık, aydınlık bir ülke olacağını söyleyen siyasetçilerin ileri demokrasi kandırmacalarına. Alışığız tezek yakmaya... Rus doğalgazı kesilse bile, çile çekip hayatı sürdürmeye. Zamana ayak uydurmaya, emperyalizmin taşeronluğunu yapmaya, çocuklarımızı öldürmeye. Alışığız savcılarımızın, askerlerimizin, polislerimizin, gençlerimizin öldürülmesine. Kıyıma alışkınız, katliamlarla hısımız. Suruç’tan Ankara Garı katliamına uzanan süreçte kaç kişinin öldüğünü bile dert etmemeye... Kimsesizler mezarlığında dolaşmaya, çile çekmeye, kana kan intikam duygularıyla yaşamaya... Tahir Elçi’nin öldürülmesine; Can Dündar’ın, Erdem Gül’ün tutuklanmasına... Bilmem sizin gözlerinizden yağmur bulutu geçti mi Erdem’in iki çocuğuna yazdığı mektubu okuyunca... “Ankara’ya ilk kar yağdı, ikinci kar yağdığında sizinle kartopu oynamak üzere ikinizi de kucaklıyorum.” Nasıl bir yalnızlıktır o, içeride yatanlar bilir... Nasıl bir hüzündür o, nasıl bir yürek çarpıntısıdır yaşayanlar anlar! HHH Alışkınız biz karanlığın içinde dolaşmaya, derin uçurumlardan yuvarlanmaya, Soma’da yerin altında ölmeye, rezidansların otuzuncu katından asansörle toprağa çakılmaya... Toprağın altında ve üstünde ölmeye alışkınız biz gülüm... Kimi zaman bir şairin dizelerinde, kimi zaman öykülerde, derin uykularda, alacakaranlıklarda. B A ‘2014’te tamamlandı’ kP gençlik kolları’nın, dün Ankara’da gerçekleştirilen kadın kolları kongresi’yle ilgili paylaşımı, sosyal medyada günün konusu oldu. AkP’nin Ankara gençlik yapılanmasının hesabından paylaşılan ve tamamen erkeklerin yer aldığı bir fotoğraf, sosyal medya kullanıcıları tarafından ironiyle kar şılandı. “genel Merkez kadın kolları 4. olağan kongremiz için hazırız” başlığıyla paylaşılan fotoğrafta hiç kadın olmaması, sosyal medya kullanıcıları tarafından “Toplu taşıma araçlarında ‘bayan yanı’ erkekler topluluğu” ve “AkP gençlik Ankara “Etek size çok yakışırdı :))))” gibi paylaşımlarla ti’ye alındı. ERDoğAn’DAn RuSYA’YA İThAlAT TEPkİSİ ‘Alsan ne olur, almasan ne olur?’ umhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da Türkiye İnovasyon Haftası kapanış etkinliğinde konuştu. Rusya ile yaşanan uçak krizi ve Rusya’nın yaptırım kararlarıyla ilgili konuşan Erdoğan, “Türk Akımı projesi taleplerimizin karşılanmaması nedeniyle bir süredir tarafımızdan rafa kaldırılmıştır” dedi. Erdoğan, Rusya’nın Türkiye’den tekstil ve gıda ürünleri ithalatını sınırlamasıyla ilgili olarak “Türkiye bunlarla sarsılacak durumda değildir; alsan ne olur almasan ne olur” dedi. Rusya’nın açıklamalarını eleştiren Erdoğan, “Rus ARADIğInIz SuİkASTA ulAşIlAMIYoR ankara başsavcılığı sümeyye Erdoğan’a suikast iddiasıyla ilgili soruşturmada yetkisizlik kararı verip dosyayı İstanbul’a göndermiş. ALİCAN ULUDAĞ C ya ile krizi tırmandırmak için çalışmıyoruz. Onlar gibi konuşmuyor, diplomatik bir dille konuşuyoruz. Bu ülke yeri ve zamanı geldiğinde nasıl konuşacağını iyi bilir” dedi. Erdoğan, “Türkiye bir kabile devleti değildir. Biz egemenlik haklarımıza karşı operasyon yapanlara karşı uyarılarımızı yaptık” dedi. “Rusya yaptırım uygularken, Türkiye yaptırım uygulamıyor” diyen Erdoğan, “Biz ürünlerimizi gönderiyoruz. Niye gönderiyorsunuz dediklerinde biz de Rusya bizim stratejik ortağımız diyoruz” dedi. lİstanbul/Cumhuriyet nkara Cumhuriyet Başsavcılığı, yandaş medyada yapılan haberler üzerine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve kızı Sümeyye Erdoğan’a suikast girişimi iddiasına ilişkin yürüttüğü soruşturmada sürpriz bir karara imza attı. Bu zamana kadar suikast iddiasını doğrulayacak bir bilgiye ulaşamayan Başsavcılık, dosyayı “yetkisizlik” kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Karara gerekçe olarak İstanbul Başsavcılığı’nın da aynı iddialarla ilgili soruşturma yürütmesi ve dosyanın A daha ileride olması gösterildi. Yetkisizlik kararının “şüpheliler” bölümünde “fuatavni”, “umuSümeyye Erdoğan toranchp” ve “sasyolaj” isimli twitter hesapları gösterildi. Sümeyye Erdoğan’a suikast iddiasını 20 Şubat’ta Star, Akşam ve Güneş gazeteleri ortaya attı. Buna delil olarak Fuat Avni ve Emre Uslu hesapları ile CHP’li Umut Oran arasında twitter’da geçtiği iddia edilen “sahte” yazışmalar gösterildi. l anKaRa İzmir’de AkP’nin emlak oyunu C HP’li Seferihisar Belediyesi, AKP döneminden kalan borçları ödemek için ilçedeki iki gayrimenkulü ihale yöntemiyle sattı. AKP’liler satışa “Seferihisar’ın mallarını sattırmayız” diye tepki gösterirken, ihalelerden birini AKP ilçe yöneticisi Şakir Ogün Tarhan’ın kazandığı ortaya çıktı. Gerçek anlaşılınca Tarhan partisinden istifa ederken, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” dedi. AKP İlçe Başkanı Hamit Nişancı’nın belediye başkanlığı döneminden kalan borçları ödemek için çabaladıklarını belirten Soyer, “Seferihisar Belediyesi’nin SGK’ye 17.5 milyon, vergi dairesine 14.5 milyon olmak üzere yaklaşık 32 milyon lira borcu var. Bu borcun 21 milyonluk kısmı 2009 öncesinden geliyor. O dönem koltukta Nişancı oturuyordu” dedi. lİZMİR / Cumhuriyet C M Y B