25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Kızılcık Karpuz Olur mu Hiç? İlahi Çevirmen!' Edebiyat çevirisi ve metinsellik Boğaziçl üniversitesl çevlrlblllm Bölü- mü'nde yapılan deneysel bir çalışma, "Metin türü bilgisine sahip, çevirlnln ge- reklerini kavramış, bilinçli kararlar alabi- len çevlrmenler yetiştirmek nasıl müm- kün olabilir" sorusuna odaklanarak, so- nuçları edebiyat oıtamıyla paylaşmak üzere kitap bütünlüğüne taşıdi: Kızılcık Karpuz Olur mu Hiç? İlahi Çevirmen! n ceiâi SOYCAN I -w- yi edebiyat okuru çeviri ya- I pıtlarda çevirmenc dikkat I edcr; bclirli yazarları belirli _JL çevirmenlerden okıır. Bilir lci, çeviri edebiyatın yazınsal bü- tünlüğü çevirmenin de metin ku- rucu donanımını gerektirir. Buna karşın pek az okur dışta bırakılırsa, "edebiyat çevirisi" mutfağındaki çaba, özen ve kuramsal altyapının ayrıntıları merak edilmez. Önseziyle bilinir ki, iyi bir edebiyat çe- virisi, kaynak metnin dilsel karşılığı ol- manın ötesindcdir ama öte yakadaki yaratıcı ctkinliğin neleri içerdiği, içer- mesi gerektiği surusu genellikle askıda- dır. Hele şiir çcvirisine ilişkin tartışma- lar sağlam dayanaklar gözetilmeden yapılır vc sonuçsuz kalır. Aslında ko- nuya ilişkin akademik vcrimlcr, deney- sel çabalar çeşitli üniversitelerde sür- dürülüyor ama bunların da kendi için- de eleştirel tartışma açıklığı ve geniş edebiyat çevresine yansıdığı söylene- mez. Kimi zaman çevirmenler arasın- daki tartışmalardan anlanz ki, adı bili- nen çevirmenlerin de kötii, yanlış çevi- rileri dolaşımdadır vc okurun bunu sü- zebileceği asgari donanımı eksiktir. OENEYSEL ÇALIŞMA YıJlardır özellikle çevirdiği değerli romanlarla okura büyük edebi hazlar armağan eden çevirmen, editör, akade- misyen Ülker Ince (Lawrence Dur- rell'in unutulmaz Iskenderiye Dörtlüsü dışında itaJo Calvıno, Truman Capote, J. Hcler çevirilerini ve diğerlerini okur hemen anımsayacaktır) ile birlikte çe- virmen, akademisyen, araştırmalar çe- viri kuramı, çeviri elcştirisi ve çeviribi- lim felsefesi üzerinde yoğunlaşan Işın Bengi-Öner'in yürüttüğü bu deneysel metin atölyesi çalışması, edebiyat çevi- risinin doğrudan ve eksiksiz bir edebi- yat verimi olduğunu kanıtlıyor. "Etkili bir çeviri öğretimi nasıl olma- lıdır? " sorusuna yanıt arayan bu deney- sel yöntem araştırması, çeviribilim öğ- rencilerinin verili kuramsal bir zemini değil, kendi çabaları ve deneyleriyle ulaştıklan önermeleri öne çıkanyor; çe- viri gereklerini kendi keşifleriyle öğren- melerini öngöriiyor. Böylece çeviribi- lim sorunlan dolayında çeviribilim öğ- renci ve öğreticileri, çevirmenler ile il- gili okurlar için son derece ilginç, öğre- tici, sürükleyici bir serüvene kapı arala- nıyor. Çeviride yetkinlik, çevirmenlerin her iki kültüre ve dile hâkim, hcr iki kül- SAYFA 14 türde dc metin bilgisine, erek dilde metin üretme becerisine sahip ve tabii, kültür ile dil durağan, değişmez şeyler olmadığı için, hcr zaman araştırmaya gercksinim duyan ve araştırmayı bilen kişılcr olmasına bağlı. Otc yandan çevi- rinin salt dilsel bir edim olmadığı da açık: Erek dil odağında beliren okuma alışkanlıkları, okurun dilsel/kültürel koşııllanmaları, sözcük düzcyinde beli- ren zihinsel çevrimler yanında doğru- dan metinsel öğeler arasındaki örgü ve bütünlük, erek dilin metinleştirme ge- leneği çevirinin doğasının katıksız bir edebiyat etkinliği olduğunu gösterir. Çevirmen, nesnesi üzerinden bir me- tin kurar, çevirinin bütünlüğü için uyarlama yapar, kimi kez kaynak me- tinden koparak metnin yeni dil ve kül- tür ortamında soluklanmasını sağlar, özctle yazınsalhğı korunmuş, anlaşılır bir dile ulaşır. Kaynak metin tek tek öğelerin toplamı olmayıp öğeler arası ilişkilerle örülmüş bir bütünlükse, bu- nun erek dilde karşılanmasının da ken- di başına bütünlüklü bir metni gerek- tirdiği açıktır. Bu zorunluluğun, güçlü bir edebiyat çevirisi çalışmasmda nasıl yaratıcı bir olanağa dönüşebildiğini ise özellikle şiir çevirisi için yapılan deney- sel çalışmalardan izliyoruz. ÇEVİRİ: EKSİKSİZ METİN ÇÖZÜMLEME BİLGİSİ Edcbi bir metnin iç ilişkiler ağını, bütünlüğünü, yazarın dil tasarrufunun ve dilsel seçimlerinin anlamını en yo- ğun biçimde şiirde keşfederiz. Dili ör- gütleyen psişik süreçler, sözcelemin kastettiği zihinsellik, maddileşen dil içindc açığa çıkan hakikatin çağrışimsal tınıları şiirin yaşayan gövdesine içerilir. Çeviri çalışması bütün bu düzeylerle kültürel, dilsel, tarihsel, epistemik bir sürtüşmeyi gerektirir. Kitaptaki deney- sel atölye çalışmaları, çeviribilim öğ- rencilerinin bu zorlukların dogasını bizzat keşfederek çözüm üretebilmele- rinin yöntemini tartışıyor. Bir başka dil ve edebiyat ortamında şiir elbette eksilir ancak kaynak şiirin sözcüklerine ve yapısına (mekanik) de- ğil, metinsel ipuçlarına ve metin öğeleri arasındaki ilişkilcre dayalı olarak bü- tünlüklü, tutarlı bir yoruma sadakatin asıl olduğunu, bu- nun sonunda da şi- irsel bütünlüğün na- sıl oluştuğunu öğ- renci kendi dene- yimleriyle öğrene- cektir. "Örnek çevi- ri müziği, ritmi, im- ge ve dize düzeniyle erek dilde okunabi- lir, öğeleri ilişkilen- dirilebilir ve şiir ola- rak algılanabilir, bü- tünlüklü bir metin- dir." Kaynak metne sadakat, metnin bü- tünü düzeyindedir. Bu nedenle şiir çe- virmeni şüri kendisi yapan nedir? soru- sunun yanıtını, baş- ka bir söyleyişle, şi- irsel metni şiir kılan yazınsal özellikleri, sözcük ve imge ör- gütlenmesini, bu- nun yöneldiği zihin- sel evreni, kurgula- nan anlamlandırma süreçlerini kavra- mak zorundadır. Bunun da başlı başı- na bir şiir çalışması- na denk geldiğini söylemek bile fazla. Şuraya varıyoruz: Edebiyat çevirisi eksiksiz bir metin çözümleme bilgisini gerektirir. Bunun ötesinde, dilde oku- run kültürel ve dilsel yapdanması, oku- ma alışkanlıkları ve gerck dilin algıla- ma yapısı dikkatc alınmalıdır. Kaynak metinle çeviri metin arasındaki zorunlu özgürlük alanını ele geçirebilen çevir- men kendi metnini kurmaya başlar, başlayabilir. Okur ise bu cşiklerin far- kında olduğu, duyumsadığı ve çevir- menin yaratıcı etkinliğine katıldığı öl- çüde edebi hazza ulaşır. Öyleyse uzak dilde çökelen bir yazınsal evrene çeviri aracüığıyla kemcnt atan okur için çıta daha yükscğe konmuştur. Çevirmen ise kültürel ve sanatsal donanımıyla ve ek- siksiz bir edebiyat içi edim olan yaratıcı katkısıyla bütün bu edebiyat hazzının tam ortasındadır; scssizce, kitabın kün- yesinde bir iısıltı ad olarak... BİR ÖNCÜ KİTAP Kızılcık Karpuz Olur mu Hiç? İlahi Çevirmen! edebiyat ortamımız için zenginleştirici, ufuk açıcı bir öncü ki- tap. Genel çeviri öğretimi için deneysel olarak belirİenmiş, öğrencilerin ak- tif/üretken katılımlarıyla keşfedilmiş bilgiler toplamını genel edebiyat oku- ruyla paylaşıyor. Oncelikli amaç da ü- gili öğrencileri, hatta geleneksel eğiti- me koşullanmış çeviribilim öğreticileri- ni yaratıcı edebiyat çevirisinin gerçek- leriyle yüzleştirmek. Bu çabanın deney- sel yöntemle bir atölye ortamında yü- rütülmesi, hcm okura hem de konuya ilgi duyan edebiyat ilgililerine benzer- siz armağanlar vaat ediyor. "Şiir başka bir dile çevrilebilir mi?" sorusu ise bu kitapta aktanlan deneysel atölye çalışma çalışmalarının odağında olduğu için, konuyla ilgili sürdürülen verimsiz tartışmalara edebiyat ve dilbi- lim-anlambilim bağlamında bitirici ya- nıtlar, en azından sağlam tutamaklar işaret ediliyor. Tek bir sözcük seçimi- nin bile şiirin yapısındaki önemi, etkisi; sözcüklerin dil içinde eşanlamlı başka sözcüklerle karşılanmasının olanaksız- lığı, hatta eşanlamlılık diye bir şeyin ol- madığı, şiirsel örgütlenmede kurgula- nan zihinselliğe sadakat gibi vurgular çeviribilim ckseninde deneyimleniyor. Kitap, her kesimden edebiyat okuru- nun, edebiyat çevirisiyle ilgilcnen her- kesin beklentilerini (azlasıyla karşıla- mayaadaydır. • , Kızılcık Karpuz Olur mu Hiç? İlahi Çevirmen!/ Yaytma Havrlayan: Ülker ınce, Iştn Bengi-Öner/ Diye Yaymları. CUMHURIYET KİTAP SAYI 1053
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear