23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
CMYB C M Y B 21 OCAK 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Acılarımız Diner mi? Bazen mevsimler yanar insanın yüreğinde... Çıplak bir çığlık gibidir denizler... Acının o ko- caman merdiveninde. Ocak ayı geldi mi o yıllanmış acılar, hüzünler fi- lizlenir içimde. Bir başka evrene giderim. O koyu karanlıkların içinden çıkacak mavi bir aydınlığı ararım. Bilmem sizin de içiniz üşür mü ocak geldiğin- de? Bu ülkenin aydınlık, yurtsever insanlarının ka- ranlık güçler tarafından öldürüldüğünü düşünür müsünüz? Umutsuz bir umutla ölmek! Mevsimlerin içinde yıldızları arayıp onlarla ko- nuşmak! 31 Ocak 1990, Prof. Dr. Muammer Aksoy... 24 Ocak 1993, Uğur Mumcu... 24 Ocak 2001, Gaf- far Okkan... 19 Ocak 2007, Hrant Dink... Benim güzel yurdumun, aydınlık insanlarıydı onlar. Bir ırmağa benzerdi hepsi... Düşünceleri ne olursa olsun, ülkemizin çıkar- larını korurlar, barıştan ve kardeşlikten yana ta- vır alırlardı. Ne tarikat şeyhlerinin müritleriydiler ne de dö- nek takımından! Doğruların peşinde koşarlardı... Din, dil, ırk, mezhep, renk ayrımı yapmazlardı... Yürekleri insan sevgisiyle doluydu! Dürüsttü onlar! Ben bir ocak sabahında kendimi dinliyorum. Masalımsı bir dünya istiyorum... Özgürlük, ba- rış, demokrasi ve kardeşlik! Düşlerimle çoğalıyor, sessiz kelimelerle avu- nuyorum her zamanki gibi! Tan kül rengindeydi birkaç saat önce. Gökyüzündeki siyah bulutlar önce turuncuya dönüşüyor yavaş yavaş. İnsan ruhunun gizli kutularında, yaşamla ölüm arasındaki o ince çizgi... Göz kapaklarımız üze- rine çöken ağırlık... Mevsimlerin içindeki hareketlilik! Bunca ölümler, kıyımlar! Devlet içinde örgütlü çeteler, silahlı güçler, kontrgerilla. Yaza yaza bitiremediğimiz faili meçhul cina- yetler! Ocak ayı duygulandırır beni... Mevsimleri birbirine karıştırım... Yıldızları ara- rım gökte bulamam... Hüzünlenirim! Kimi zaman notlar alırım yazmak için, bir süre sonra unuturum; unutmadan yazayım: Pazar günü Ankara’da TEKEL işçilerinin eyle- mini izlemiştim televizyonda... O soğuğa karşın ekmek kavgasında olan ka- dınlı erkekli TEKEL işçileri. Kol kola girmişlerdi ve öyle yürüyorlardı Anka- ra’da... Zonguldaklı maden işçilerini, sendika lideri Şemsi Denizer’i anımsadım... Zonguldak’tan Ankara’ya yürürlerken slogan atıyorlardı: “Çankaya’nın şişmanı; işçi düşmanı!” Yıllar hızlı geçip gidiyordu... Şükran Soner’in deyişiyle Özalizmi kıran dö- nemeç taşlarıydı o büyük yürüyüş... Acaba Erdoğanizm için de bir dönemeç ve kı- rılma noktası mı? AKP’nin oyları yapılan kamuoyu araştırmaları- na göre yüzde 30-40 arasında gözüküyor... Dört beş kuruluşun yaptığı araştırmada, böy- lesine büyük oranda fark olur mu? Kamuoyuna yansımayan, yabancı şirketlerin ve bankaların yaptırdığı kamuoyu anketlerinde AKP yüzde 30-31.6... CHP yüzde 27, MHP yüz- de 18... Hangisi doğru! AKP’lilerin yakında seçim varmış gibi Anado- lu’yu dolaşmaları sizce neden? Baskın bir erken seçim olabilir bu yıl sonba- harda! AKP iyi çalışıyor, ama öteki partilerde bir şey yok! Halkımızsa seçim değil, geçim derdinde... İş- sizlik her geçen gün artıyor, halkımız giderek yok- sullaşıyor. Küresel kriz teğet geçmedi, göbekten girdi! Ocak benim umutlarımı alıp götürür... Fali bel- li, ama adına “Faili meçhul” denilen cinayetler. Kaç yıl olmuş Uğur öldürüleli? Hrant Dink davası ne olacak, suikastın arka- sındaki büyük patron ortaya çıkarılacak mı? Sahi Hizbullah mı katlemişti Gaffar Okkan’ı, korumalarıyla birlikte? Bu sorulara yanıt arıyorum yıllardır! Yıllardır yazıyorum! Gözlerimi yumuyorum, sonra bir ocak saba- hında... Dışarıda yağmur mu var yoksa sis mi? Acılarımız diner mi? hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Avukatı, Ağca’ya Hollywood’dan 3 milyon dolarlık teklif yapıldığını söyledi. Vural’dan 3 bin lira tazminat ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘kişilik haklarõna saldõrõda bulunduğu’ iddiasõyla MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural aleyhinde açtõğõ davada, 3 bin TL manevi tazminat kazandõ. Davanõn dilekçesinde, Oktay Vural’õn, 9 Mart 2009 tarihinde, özel bir haber ajansõna yaptõğõ açõklamada, “Erdoğan’õn şahsiyet haklarõna saldõrõ kastõyla tamamen gerçekdõşõ ithamlarda, fevkalade ağõr hakaretlerde bulunduğu” iddia edilmişti. İspanya’dan Erdoğan’a ödül MADRİD (AA) - İspanya’nõn güneyindeki Endülüs özerk yönetiminin başkenti Sevilla, Medeniyetler İttifakõ projesinin harekete geçirilmesinde üstlendiği “önemli rolü” nedeniyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õ ödüllendirdi. Başbakan Erdoğan’a ödül olarak, sanatçõ Ben Jessef’e ait orijinal bir heykelcik ile 30 bin ABD Dolarõ para verilecek. Çayyolu’nda mühimmat ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çayyolu’nda boş bir arazide çok sayõda mermi ele geçirildi. Çayyolu Dodurga Mahallesi güney çevre yolu Türkkonut kavşağõ yakõnlarõnda ağaç diken Orman Genel Müdürlüğü işçileri çok sayõda mühimmat buldu. Terörle Mücadele bomba imha ekipleri, buluntu mühimmatõn 75 adet M- 16 otomatik tüfeği mermisi, üç adet Kalaşnikof mermisi, iki adet uçaksavar mermisi, bir adet doçka mermisi, bir adet T40 bombaatar fişeği, iki adet av tüfeği fişeği, bir adet Smith Wesson silaha ait fişekten oluştuğunu saptadõ. Devlet sırrı tasarısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Adalet Komisyonu’nda, yaklaşõk 2 yõldõr bekleyen Devlet Sõrrõ Yasa Tasarõsõ, kozmik oda tartõşmalarõnõn ardõndan yeniden gündeme alõndõ. Komisyonda, tasarõ için alt komisyon oluşturuldu. Tasarõda, devlet sõrrõnõn Başbakanlõk, İçişleri, Dõşişleri, Milli Savunma ve Adalet Bakanlõğõ müsteşarlarõndan oluşan “Devlet Sõrrõ Kurulu”nca belirlenmesi öngörülüyor. Guantanamo benzetmesi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Dokuz Eylül Üniversitesi Düşün Toplantõlarõ’nõn bu ayki konuğu olan Prof. Dr. Süheyl Batum, “Hukuk devleti artõk evrensel bir ilkedir. Devlet hukukun evrensel ilkelerini çiğneyecek uygulamalar yapamaz. Toplama kampõ Guantanamo’da yapõlan uygulamalarla Türkan Saylan’õn evinin basõlmasõ arasõnda fark yoktur” dedi. Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararõ, süreci fiilen tõkadõ Normalleşme çõkmazda BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin Türkiye ile Ermenistan arasõnda 10 Ekim 2009’da Zürih’te im- zalanan protokollere ilişkin gerekçeli kararõ, iki ülke arasõndaki normalleşme çabalarõnõ çõkmaza soktu. Türkiye, protokollerin TBMM’den onay alma- sõ için Karabağ sorununun çözümünü beklerken, Ermenistan Anayasa Mah- kemesi’nin aldõğõ bu karar, AKP hü- kümetinin “evdeki hesabının çarşıya uymadığını” gösterdi. Minsk Gru- bu’nun hazõrladõğõ son belge ile Kara- bağ sorununun çözümünde adõm atõl- sa bile Ermenistan Anayasa Mahke- mesi’nin gerekçeli kararõ geçerli oldu- ğu sürece Türkiye ya Ermeni iddiala- rõnõ kabul etme ya da süreci bitirme iki- lemiyle karşõ karşõya kalacak. Dõşişleri Bakanlõğõ, Türkiye ile Er- menistan arasõndaki normalleşme ça- balarõ bağlamõnda 24 Nisan öncesin- de rahat bir nefes almõşken, Erme- nistan Anayasa Mahkemesi’nin, pro- tokolleri anayasaya uygun bulduğunu açõklamasõna karşõn, gerekçeli kara- rõnda “Soykırım” ve Doğu Anado- lu’yu kapsayan “Batı Ermenistan” iddialarõna yer vermesi, Ankara’da adeta soğuk duş etkisi yaptõ. Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararõnda protokollerde yer alan hükümetler arasõ komisyonu yok saymasõ ve Ermenistan Anayasasõ’nõn atõf yaptõğõ Bağõmsõzlõk Deklarasyo- nu’nun 11. maddesine göre soykõrõm id- dialarõndan vazgeçilemeyeğini açõkla- masõ, normalleşme sürecini tõkadõ. Çün- kü Türkiye’nin isteği ile protokollere, mevcut sõnõrlarõn, uluslararasõ huku- kun ilgili antlaşmalarõnda tarif edildiği şekliyle karşõlõklõ teyit edileceği yönünde madde konulmuştu. Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin Türkiye’nin en hassas olduğu bu iki nok- tayõ yok sayacak bir gerekçe ortaya koy- masõ, sürecin tõkanmasõ tehlikesini de bi- raberinde getirdi. Türkiye, protokollerin TBMM’den onay almasõ için Karabağ sorununun çözümü konusunda bir adõm atõlmasõnõ bekliyordu. Ankara umutluydu O adõm geçen ay Minsk Grubu tara- fõndan atõldõ. Karabağ sorununun çö- zümü için hazõrlanan Madrid belgesinin, Ermeni güçlerinin işgal altõndaki böl- gelerden çekileceğini taahhüt eden ke- sin cümlelerle ifade edecek şekilde ye- nilenmesinin ardõndan Ankara umut- landõ. Bu belge önce Azerbaycan Cum- hurbaşkanõ İlham Aliyev’e sunuldu, ar- dõndan da Rusya Federasyonu Dõşişle- ri Bakanõ Sergey Lavrov, söz konusu belgeyi Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn Moskova ziyareti sõrasõnda git- tiği Erivan’da Ermeni yetkililerin önü- ne koydu. Türkiye, Karabağ’da sorunun çözümü için kilit önemde olan bu belgeye iliş- kin Ermeni yetkililerin takõnacağõ tutu- mun belirginleşmesini beklerken, Er- menistan Anayasa Mahkemesi’nin sü- reci tõkayan gerekçeli kararõ açõklandõ. Böylece Erivan, Karabağ konusun- da adõm atarak Türkiye’nin verdiği sö- zü tutmasõ için zemin hazõrlarken, di- ğer yandan da Anayasa Mahkemesi’nin kararõyla normalleşme sürecini kendi lehine çevirmek için diplomatik bir ma- nevra yapmõş oldu. Minsk Grubu’nun hazõrladõğõ son belge ile Karabağ sorununun çözü- münde adõm atõlsa bile Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararõ geçerli olduğu sürece Türkiye ya Ermeni iddialarõnõ kabul etme ya da süreci bitirme ikilemiyle karşõ karşõ- ya kalacak. Ermenistan Anayasa Mah- kemesi’nin gerekçeli kararõnõ değiş- tirme konusunda nasõl bir yaklaşõm olacağõ ise bilinmiyor. Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararõ geçerli olduğu sürece Türkiye ya Ermeni iddialarõnõ kabul etme ya da süreci bitirme ikilemiyle karşõ karşõya kalacak. ‘Şova dönük açılımlar hep fiyaskoyla bitiyor’ ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - CHP li- deri Deniz Baykal, Er- menistan Anayasa Mah- kemesi’nin, Türkiye ve Ermenistan arasõndaki protokollere ilişkin ka- rarõnõ değerlendirirken “Bu protokoller ge- çerliliğini kaybetmiş- tir” dedi. CHP Merkez Yöne- tim Kurulu (MYK), Ge- nel Başkan Baykal baş- kanlõğõnda parti genel merkezinde toplandõ. Alõnan bilgiye göre, gündemdeki konularõn görüşüldüğü toplantõda, Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin proto- kollere ilişkin kararõ da ele alõndõ. Baykal, “Pro- tokollerin büyük bir reklamla imzalandığı- nı ancak sonucun fi- yasko” olduğunu belir- terek, şunlarõ kaydetti: “Bu protokoller ge- çerliliğini kaybetmiş- tir. AKP’nin şova dö- nük açılımları hep fi- yasko ile sonuçlanı- yor. ‘Ermeni açõlõmõ’ diye günlerce bu olay konuşuldu ve fiyas- koyla bitti. Zaten Er- menistan Anayasa Mahkemesi, böyle bir karar vermeseydi de bu protokolün TBMM’den geçmesi söz konusu değildi. Çünkü, Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbay- can topraklarından çe- kilmeyi düşünmediği görülüyor. ‘Komşular- la sõfõr sorun’ diye yola çıkıyorsunuz, sıfırla kapatamıyor hatta ek- siye geçiyorsunuz. ‘Sõ- fõr sorun’ diye yola çık- tınız. Eksi 1 sorunla karşı karşıya kaldı- nız.” Baykal, AKP’nin “açılım” adõ altõnda sunduğu çalõşmalarõn, başarõsõzlõkla sonuçlan- dõğõnõ ifade ederek, “‘Açõlõm’ diye kamuo- yunda bir dalgalanma yaratıyor ama bu dal- galanmalar hep boş çıkıyor” değerlendir- mesinde bulundu. Anayasa değişikliği konusunun da ele alõn- dõğõ toplantõda, deği- şikliğinin bir mutaba- katla hazõrlanmasõnõn zorunlu olduğu ancak şu an böyle bir mutaba- katõn olmadõğõnõn gö- rüldüğü ifade edildi. ‘Utanç verici’ MHP lideri Devlet Bahçeli, Ermenis- tan’daki kararõn, AKP hükümeti ve protoko- lün altõnda imzasõ bulu- nan Dõşişleri Bakanõ için “utanç verici, hezimet ve fiyasko” olarak ni- telendirdi. AKP hükü- metinin bu konuda Türk ulusunu bilinçli olarak “aldattığının” tüm çõp- laklõğõyla anlaşõldõğõnõ kaydeden Devlet Bah- çeli, hükümetin Mec- lis’e sevk edilen proto- kolleri geri çekmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan Ermenistan’a tepkili CİDDE/ANKARA (AA) - Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan, Ermenistan Anayasa Mahkeme- si’nin Türkiye ile imzalanan pro- tokoller hakkõndaki kararõyla ilgili olarak, “Ermenistan, metnin üze- rinde operasyona kalkıştı” açõk- lamasõnõ yaptõ. İslam Konferansõ Teşkilatõ Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu ile dün ortak basõn toplantõsõnda so- rularõ yanõtlayan Erdoğan, Erme- nistan’õn tavrõyla ilgili bir soru üze- rine, “Ermenistan Anayasa Mah- kemesi’nin verdiği kararın ge- rekçesinde, temel ilke olarak as- la kabul edilemeyecek bir yakla- şım tarzı olduğunu” söyledi. Er- doğan, “Biz bu metni hemen par- lamentomuza gönderdik, her- hangi bir kurumu aracı olarak sokmadık. Cümleler arasında operasyon da yapmadık. Aynen gönderdik ve biz orada samimi- yet gösterdik” dedi. “Şu anda Ermenistan, metnin üzerinde operasyon yapmaya kalkıştı. Bu- nun tabii düzeltilmesi lazım, bu düzeltilmedikten sonra süreç ze- delenmiş olur” diye konuşan Er- doğan, “Kaldı ki Ermenistan- Azerbaycan arasındaki ilişkiyi bu işin dışında tutmak gibi bir lüksümüz de yok” dedi. İhsanoğlu da Erdoğan’õn İslam ül- keleri arasõndaki ilişkilerin gelişmesi için aldõğõ şahsi inisiyatifler ve tüm girişimlerinin İslam dünyasõnda “takdirle” karşõlandõğõnõ söyledi. DAVUTOĞLU’NDAN NALBANDYAN’A ‘Erivan gerekli siyasi iradeyi göstermeli’ ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Dõşişleri Bakanõ Ahmet Da- vutoğlu, Ermenistan Dõşişleri Ba- kanõ Edvard Nalbandyan’a Er- menistan Anayasa Mahkemesi’nin 10 Ekim 2009 tarihli iki ülke iliş- kilerini normalleştirmeyi öngören protokoller hakkõnda yayõmladõğõ gerekçeli karara ilişkin Ankara’nõn rahatsõzlõğõnõ iletti. Davutoğlu, Er- menistan hükümetinden duruma açõklõk getirmesini ve gerekli siya- si iradeyi sergilemesini bekledikle- rini söyledi. Dõşişleri Bakanlõğõ Sözcüsü Bu- rak Özügergin’in verdiği bilgiye göre Cidde’deyken kendisini arayan Nalbantyan ile telefon görüşmesi ya- pan Davutoğlu, Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin iki ülke arasõndaki ilişkilerin normalizasyonunu he- defleyen süreç çerçevesinde imza- lanan iki protokol hakkõnda önceki gün yayõmlanan ayrõntõlõ kararõ hak- kõndaki rahatsõzlõğõnõ iletti. Davu- toğlu, bu çerçevede muhatabõna mahkeme kararõnõn kabul edilemez bir biçimde önkoşullar ve kõsõtlayõ- cõ yorumlar içerdiğini aktardõ. Tür- kiye’nin gerek müzakere sürecindeki yapõcõ tutumuna, gerekse imzalanan protokollerin ruhu ve lafzõna bağlõ kalmaya devam etmesine dikkati çe- ken Davutoğlu, aynõ kararlõlõk ve iyi niyetin Ermenistan hükümetinden de beklendiğini vurguladõ. DAĞLICA’NIN GEREKÇELİ KARARI ‘Vatanigöreviniyapan asker teslim olmaz’ VAN (Cumhuriyet) - Hakkâri Yüksekova’da Dağlõca bölgesinde 21 Ekim 2007’de 12 askerin şehit ol- duğu, 17 askerin yaralandõğõ saldõ- rõyla ilgili, PKK’li teröristlerce re- hin alõnan 8 asker ile ilgili açõlan da- vada mahkemenin gerekçeli kararõ açõklandõ. Kararda “Asker silah bırakıp teslim olmaz” denildi. Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlõğõ Askeri Mahkemesi, 27 gün önce karara bağlanan, 8 as- kerin yargõlandõğõ Dağlõca davasõ- na ilişkin 30 sayfalõk gerekçeli ka- rarõnõ açõkladõ. Kararda er Ramazan Yüce’nin, “görevi ihmal”, “askeri itaatsizliğe teşvik etmek” suçlarõndan 2.5 yõl hapse mahkûm edildiği, diğer 7 sanõk için de “görevi ihmal” su- çundan verilen 1 yõl 3 ay ile 1 yõl 8 ay arasõnda değişen cezanõn erten- diği anõmsatõldõ. Van Askeri Mahkemesi’nin ge- rekçeli kararõnda, vatani görevlerini yapan askerlerin silah bõrakõp tes- lim olmalarõnõn kabul edilemeye- ceği vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi: “Şartlar ne kadar olumsuz olur- sa olsun, açıklanan mevzuat hü- kümleri uyarınca sanıkların (as- kerlerin) şahsi tehlike korkusunu yenerek mücadelelerine devam et- meleri, silahlarını bırakarak tes- lim olmamaları gerektiği açıktır.” BAYKAL’DAN HÜKÜMETE TEPKİ İşkencedavasıbaşladı İstanbul Haber Servisi - Üniversite öğrencisi Gü- ney Tuna’ya Avcõlar sahildeki bir parkta işkence yapan Avcõlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Motosik- lekli Timler Amirliği’nde görevli 6 polis memuru dün yargõç karşõsõna çõktõ. Mobese kameralarõ tarafõndan da görüntülenen olayda diz kapağõ ve kolu kõrõlan, beyin kanamasõ geçiren Tuna yaşadõklarõnõ mahkemede anlattõ. Parkta içki içerlerken polisler tarafõndan sert bir uslüpla uyarõldõklarõnõ söyleyen Tuna, şöyle de- vam etti: “Şişeleri toplayıp bir poşete koyduk. Fakat polisler ikinci geldiklerinde daha sert ve rencide edici sözler sarfettiler. Ben de parkın kamusal bir alan olduğunu, buradan çıkmaya- cağımızı söyledim. Bunun üzerine polislerden Muhammet Yüce bana yumruk attı. Sürükle- yerek parkın dışına çıkardılar ve diz çöktür- düler. 5-6 polis sürekli kafamı tekmeliyordu. Dayak daha sonra da ekip otosunda devam et- ti.” Duruşma arasõnda açõklama yapan Tuna, po- lislerden hala çok korktuğunu, dayak yediği parka dahi gidemediğini söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear