Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 21 OCAK 2010 PERŞEMBE
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Herkes Söyledi
Ama Anlayan Kim?
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
namikzafer@yahoo.com
Bu işin buraya geleceği belliydi, başta ana
muhalefetin ağır topları Şükrü Elekdağ ve Onur
Öymen olmak üzere, herkes açık açık anlattı.
Ama dış politikada aldığı talimatı yerine
getirmekten başka kaygısı olmayanlar, bunları
anlamamakta direndiler.
Türkiye ile Ermenistan arasında geçen yılın 10
Ekim’inde imzalanan protokollerden söz etmek
istiyorum.
Türkiye’nin Ermenistan ile sınır kapılarını
açmasına yönelik protokoller imzalanırken
Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin,
düzeltilmenin ötesinde, geliştirilmesine içtenlikle
taraftar olanlar bile uyardılar:
- Sınırın kapatılmasının nedeni, Ermenistan’ın
saldırgan tutumu ile Azerbaycan topraklarının bir
kısmını işgal etmiş olmasıdır. Bu düzelmeden bir
şey yapmamak gerekir.
Ama ABD’nin yeni Başkanı Obama “sınırı
açın!” buyurmuştu.
Yel yepelek yelken kürek sınır kapısını açma
kararını veriverdiler.
Bu davranış bunların politikada kimlerin
çıkarlarına öncelik tanıdıkları konusunda
kamuoyunun gözünü açmaya yeterli bir etkendi.
Ama yandaş medya ve kalemler de Türk
kamuoyunun ve devletinin değil, kapılarında
yalakalığa soyunduklarının çıkarlarını önde
tuttukları için hiç tınmadılar.
Bir de kamuoyu kandırılmaya çalışıldı; güya o
koşul metinde vardı. Oysa Ermenistan öyle
yorumlamadığını söylüyor, ABD aynı doğrultuda
görüş bildiriyor, Putin Azerbaycan topraklarının
işgali ile sınır kapılarının açılması arasında bir
bağlantı olmadığını belirtiyordu.
Ninnilerle yalellerle uyutulan Türk kamuoyu
dün soğuk bir duşla uyandı.
Ermenistan Anayasa Mahkemesi iki ülke
arasında imzalanan protokolleri, güya uygun
bulduğunu dün açıklarken aslında ona karşı
olduğunu belli etmişti.
“Güya” diyorum, çünkü bir yandan uygunluk
mutabakatı verilirken öte yandan aynı karar
içinde protokollerin Ermenistan Anayasası’nın
ruhuna ve “Ermenistan Cumhuriyeti, Osmanlı
Türkiyesi’nde ve Batı Ermenistan’da (Bu deyim
TC sınırları içinde kalan Doğu Anadolu demek
oluyor) 1915 soykırımının tanınması için
uluslararası alanda gösterilecek çabaları
desteklemektedir” diyen Bağımsızlık
Deklarasyonu’nun 11. maddesine aykırı
olduğunu belirtmektedir.
Bu kararıyla Ermenistan Anayasa Mahkemesi,
hem bir yandan Doğu Anadolu’ya “Batı
Ermenistan” diyerek halihazırdaki sınırı
tanımamakta direndiğini, hem de Ankara’yı
uluslararası platformda soykırım iddialarıyla
köşeye sıkıştırmanın sürdürülmesi gerektiğini
belirtmekte, protokolleri böyle yorumladığını da
dünya âleme ilan etmektedir.
Eh, işgal altında tuttuğu Azerbaycan
topraklarından çekilme şartı da olmadığına göre,
Türkiye’nin sınır kapılarını açmasını acaba nasıl
yorumlamak gerek:
Komik olarak mı?
Yoksa enayilik olarak mı?
Ermeni komşularımız, diplomatik nezaket ve
incelik konusunda pek fazla rafine olmamalarına
rağmen yine de “enayilik” deyimini
kullanmamaya özen göstermişler ve yalnızca
şunu söylemekle yetinmişler:
- Komik oluyorsunuz, çünkü bütün bu
hususlar zaten anayasamız ile bağımsızlık
bildirgemizde var.
Biz ne diyorduk?
Tümüyle aynı şeyi.
Yanlış hesap, bu kez Bağdat’tan değilse bile
Erivan’dan dönmedi mi?
Şu anda AKP’nin dış politika dehalarından
Sayın Mercan’ın o protokollerle Erivan’ın iki ülke
arasındaki sınır anlaşmalarını kabul ettiğini
ekranlar önünde gönül rahatlığıyla beyan etmesi
geliyor aklıma.
Sayın Mercan, hâlâ aynı şeyi gözümüzün içine
baka baka öne sürmekte direnebilir mi?
Ermenistan protokollerden ne anladığını
açıkça ortaya koymuştur.
Bu durumda o protokollerin imzalanması
vahim bir gaftır.
“Efendim biz imzaladık, ama koşullarımız kabul
edilmezse Meclis’te onaylatmayız” diyemezsiniz.
Çünkü adama sorarlar:
- Arkadaş sen onaylamayacağın,
uygulamayacağın protokolü neden imzaladın?
Tayyip ve Davutoğlu önderliğindeki AKP dış
politikası, Amerikan talimatıyla, Türkiye’nin
çıkarlarını çiğniyor.
CHP Grup Başkanvekili Hakkõ Süha Okay, AKP’nin Kamu Güvenliği Müsteşarlõğõ Tasarõsõ’nõ değerlendirdi
‘Kendi derinini oluşturuyor’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- CHP Grup Başkanvekili Hakkı Sü-
ha Okay, dün parlamentoda düzen-
lediği basõn toplantõsõnda, yakõnda
TBMM’de ele alõnacak olan Güven-
lik Müsteşarlõğõ tasarõsõ ile ilgili sert
eleştirilerini dile getirdi.
Okay, “Darbe girişimleri, suikast
planları, vesayet gibi kavramların
arkasına saklanarak sessiz ve de-
rinden sivil bir darbe yapmaya ça-
lışan iktidar, artık sivil dikta aşa-
masına doğru hızla ilerlemektedir.
Gerçekleştirdiği kadrolaşma, em-
niyet içinde sağladığı F tipi örgüt-
lenme, cemaat ve tarikatların is-
teğiyle yapılan atamalar, keyfi
dinlemeler, hukuk dışı tutukla-
malar, ‘açõlõm’ isimleriyle ülkeyi
bölme projeleri, emekçilere uy-
guladığı acımasızca tutumla fark-
lı bir aşamaya gelinmiştir” açõkla-
masõnõ yaptõ.
Okay, “AKP’nin özel timleri için
yeni bir yapı mı öngörülmektedir?
Bu özel timler, Kamu Düzeni ve Gü-
venliği Müsteşarlığı aracılığıyla 81
ilde örgütlenmek mi istemektedir?”
sorularõnõn altõnõ çizdi.
Okay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İçişleri Bakanı Atalay’ın ‘esnek
ve yasa metnine yazõlmamõş’ diye be-
lirttiği örgütlenmenin, hukuk dev-
letiyle bağdaşır bir yanı yoktur.
Bu, istibdat dönemlerinde görülecek
bir düzenlemedir. Abdülhamit dö-
nemi uygulaması ile karşı karşıya-
yız. Bu tasarıyla sözleşmeli yaban-
cı çalıştırma imkânı getirilmektedir.
Yabancı çalıştırma yetkisi alarak, iç
güvenliğimiz okyanus ötesine teslim
edilmektedir. İstihbarata, sanki
Kurtlar Vadisi ayarı yapılmaktadır.
AKP, kendi derin devletini hem de
dikta yöntemleri ile yaşama geçir-
mektedir. Türkiye üzerine sivil ve-
sayet örtüsü geçirilmek istenmek-
tedir. AKP kendi derin devletini ku-
rumsallaştırmak için bu tasarıyı
getiriyor. İllerde idari birimlerin ya-
nına ‘kuma yönetimi’ getirmek isti-
yor. Ergenekon davasının kimi
gizli tanıkları bu müsteşarlık bün-
yesinde bir yeniden yapılanmanın
unsurları olacak.”
Okay, referandum süresiyle ilgili dü-
zenleme konusundaki bir soru üzeri-
ne “AKP’nin yargıyı da AKP’lileş-
tirmek için anayasal değişiklik yap-
ma çabasında olduğunu” söyledi.
‘Bülent İvedik denilsin’
Başbakan Yardõmcõsõ Bülent
Arınç’õn kendisine yönelik suikast
savlarõnõ ciddiye almayanlarõ “ah-
maklıkla” suçladõğõ anõmsatõldõğõnda
da Okay, “Sayın Arınç, bakan ol-
duktan sonra kontrolünü tamamen
yitirdi. Sayın Arınç’a bakanlık do-
kundu, ağzı bozuldu. Bunda Recep
İvedik filmlerinin etkisi oldu. Ha-
karetamiz konuşmalarının reytingi
yüksek oluyor. Bundan sonra gali-
ba Bülent İvedik denmesi daha
doğrudur” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Hakkõ Süha Okay, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlõğõ
kurulmasõna ilişkin yasa tasarõsõ ile “AKP’nin kendi derin devletini oluşturma çalõşmalarõnõ son
noktaya taşõmak istediğini” vurgularken “Yabancõ çalõştõrma yetkisi alarak, iç güvenliğimiz
okyanus ötesine teslim edilmektedir” açõklamasõnõ yaptõ.
SOYSAL’A DAVET
‘Biberci’
polis
özür
dileyecek
AYŞE SAYIN
ANKARA - TEKEL işçileri-
nin eylemine katõlan CHP İs-
tanbul Milletvekili Çetin Soysal,
gözüne “biber gazı” sõkan çe-
vik kuvvet polisleri ile bugün
Ankara Emniyeti’nde bir araya
gelecek. Ankara Emniyet Mü-
dürü Orhan Özdemir’in da-
vet ettiği Soysal’dan, bizzat üze-
rine biber gazõ sõkan polis özür
dileyecek.
İşçilere destek vermek üzere
Abdi İpekçi Parkõ’nda bulunan
Çetin Soysal olaylarõn ortasõnda
kalmõş ve polisin sõktõğõ biber ga-
zõnõn yüzüne gelmesi sonucun-
da zor anlar yaşamõştõ. Millet-
vekili olduğunu söylemesine
karşõn polisin kendisine müda-
halede bulunmasõna tepki gös-
teren Soysal, polislerden şikâ-
yetçi olmuştu. Olaylardan son-
ra geçen hafta bir grup çevik
kuvvet polisi Soysal’õ
TBMM’de ziyaret ederek, özür
dilemişti. Ankara Emniyet Mü-
dürü Özdemir de polisin hatasõ-
nõ telafi etmek için devreye gi-
rerek, Soysal’õ makamõna davet
etti. Soysal da, gözüne biber
gazõ sõkan polisin özür dileme-
si koşuluyla daveti kabul etti.
Soysal bu kapsamda bugün
Ankara Emniyeti’ne bağlõ çevik
kuvvet ekipleriyle bir araya ge-
lecek. Eylem sõrasõnda Soy-
sal’õn yüzüne biber gazõ sõkan
polisin de görüşmede Soysal’dan
özür dileyeceği belirtildi. Soysal,
emniyete kendisiyle birlikte bi-
ber gazõna maruz kalan bir grup
kadõn TEKEL işçisi ile birlikte
gideceğini bildirdi.
Çocuk istismarına onay
RTÜK, okuldan çõkarõlõp öğretmenler eşliğinde namaza götürülen
öğrencileri haber yapan Uğur Dündar’a ceza vermeye hazõrlanõyor
FIRAT KOZOK
ANKARA - Radyo ve
Televizyon Üst Kurulu (RTÜK)
öğretmenleriyle birlikte cuma
namazõna giden ve takkeler ta-
karak saf tutan yaklaşõk 50 ilk-
öğretim öğrencisini haber yapan
Uğur Dündar’õn sunduğu Star
Haber’e ceza kesmek için ha-
rekete geçti.
Dündar’õn sunduğu Star Ha-
ber’in 23 Ekim 2009 tarihli bö-
lümünde, İstanbul’da özel bir
ilköğretim okulundan çõkõp
gruplar halinde birkaç öğret-
menle birlikte cuma namazõna
giden ilköğretim öğrencilerini
konu alan bir haber yayõmlan-
dõ. Haber üzerine harekete ge-
çen RTÜK İzleme ve Değer-
lendirme Dairesi Başkanvekili
Osman Ardoğan, hazõrladõğõ
raporla kanalõn cezalandõrõlma-
sõnõ istedi. Haberde öğrencilerin
sanki bir suç işliyormuş gibi
yansõtõldõklarõnõ ifade eden Ar-
doğan, şöyle devam etti:
“Kişileri yalnızca dini inanç-
ları nedeniyle bir suç öznesi
olarak teşhir eden, bu kişile-
ri dini uygulamaları dışında
herhangi bir neden göster-
meden suçlayan söz konusu
haberin sunulmasıyla, haber
alma hakkı ve toplumu bilgi-
lendirme anlamında nasıl bir
kamu hizmeti amaçlandığı da
anlaşılamamaktadır.”
Savunma istenecek
Öğrencilerin görüntülerinin
ekrana getiriliş biçiminin ana-
yasaya ve uluslararasõ sözleş-
melere aykõrõ olduğunu ileri sü-
ren Ardoğan, bu gerekçelerle
Star TV’ye artõrõmlõ para cezasõ
uygulanmasõnõ istedi. Ardoğan’õn
raporunu değerlendiren Üst Ku-
rul ise Star TV’den savunma is-
tenilmesine karar verdi.
AYŞE SAYIN
ANKARA - Yerel se-
çimler öncesinde siyasi par-
tilerin oluşturduğu ortak ko-
misyonda çalõşmalarõ ta-
mamlanan, ancak özellikle
CHP’nin itirazõ ve yerel se-
çimlerin araya girmesi üze-
rine Meclis gündemine ge-
lemeyen Meclis içtüzük de-
ğişikliği için yeniden hare-
kete geçiliyor.
TBMM İçtüzük Komis-
yonu Başkanõ ve AKP Ge-
nel Başkan Yardõmcõsõ Sa-
lih Kapusuz, içtüzükle ilgili
partisinin görüş ve desteği-
ni istemek için CHP lideri
Deniz Baykal’dan randevu
istemeye hazõrlanõyor. Ko-
misyon tarafõndan uzlaş-
mayla hazõrlandõktan sonra
partilere gönderilen yeni iç-
tüzük taslağõ için BDP ve MHP görüş-
lerini iletti. Her iki parti de Kapusuz’a ça-
lõşmalarõn sürmesini desteklediklerini
ifade ettiler. Ancak, içtüzük komisyo-
nunda İstanbul Milletvekili Ali Topuz’u
görevlendiren CHP; özellikle “muha-
lefetin sesini kısan” düzenlemelere iti-
raz ediyor. CHP, içtüzük konusunda ken-
di içinde bir komisyon oluş-
turarak, görüşlerini hazõrla-
ma kararõ aldõ. İstanbul Mil-
letvekili Algan Hacaloğlu
başkanlõğõndaki bir komis-
yon içtüzük konusunda ça-
lõşmalarõnõ sürdürüyor.
CHP, komisyonda üzerinde
uzlaşõlan metni dikkate al-
mayarak, tamamen bağõm-
sõz bir çalõşma yürütüyor.
‘Yeniden inceliyoruz’
Hacaloğlu, “Biz o çalış-
mayı dikkate almadık.
İçtüzüğü yeniden incele-
meye başladık. İki hafta
içinde çalışmaları ta-
mamlamayı düşünüyo-
ruz” dedi. Kapusuz ise
CHP’nin içtüzük konusun-
daki önerilerini bekledik-
lerini belirterek, bu konuda
yeni bir girişimde bulun-
mayõ düşündüğünü bildirdi. TBMM
çalõşmalarõnõn gelişen teknolojiye göre
yeniden düzenlenmesi, daha etkin ve ve-
rimli çalõşmasõ için yeni bir içtüzüğe ge-
reksinim duyulduğunu belirten Kapusuz,
CHP’nin de görüşünü bildirmesiyle kõ-
sa sürede çalõşmalarõn tamamlanõp Mec-
lis gündemine gelebileceğini ifade etti.
İpek’in şehit olduğu bölgede keşif
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) -
Kulp Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, Uzman Çavuş
Serkan İpek’in şehit düştüğü olaya ilişkin açõlan
soruşturma kapsamõnda Diyarbakõr’õn Kulp ilçesi
Hamzalõ köyü ile Batman’n Sason ilçesi arasõn-
daki kõrsal alanda keşif yaptõ. Tanõk korucular ve
operasyona çõkan askerlerin ifadesini alan savcõ-
lõk, korucularõn bulunduğu mevziler ile askerlerin
operasyona çõktõğõ bölgelerin krokilerini çõkardõ.
Vicdani retçilere cezaevi yolu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara
Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, eylem yapan “vicdani
retçi” 19 kişi hakkõnda “halkõ askerlikten soğut-
ma” suçlamasõ ile dava açtõ. Dava iddianamesin-
de çoğu üniversite öğrencisi 19 genç için 6 aydan
10 yõla kadar hapis cezasõ isteniyor. Ocak ayõnõn
ilk haftasõnda Ankara’da askere gitmek isteme-
yen “vicdani retçi” gruba polis müdahale etmişti.
Dönenlere pasaport davası
DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - PKK terör ör-
gütünün Kandil ve Mahmur kamplarõndan Türki-
ye’ye gelen 34 PKK’liden 25’i hakkõnda, Habur Sõ-
nõr Kapõsõ’ndan Türkiye’ye pasaportsuz girdikleri
gerekçesiyle dava açõldõ. Sanõklarõn, 1250 TL para
veya 6 ay hapis cezasõyla cezalandõrõlmalarõ istendi.
‘BALYOZ’ İDDİALARINA YANIT
‘Darbe
değil
senaryo’
Haber Merkezi - Taraf gazetesi, AKP’nin
iktidara gelmesinden rahatsõz olan bazõ üst rüt-
beli askerlerin 2003 yõlõnda “Balyoz Güvenlik
Harekâtı” isimli bir darbe planõ hazõrladõğõnõ id-
dia etti. Planda adõ geçen dönemin 1. Ordu Komu-
tanõ emekli Orgeneral Çetin Doğan, söz konusu
plan ve senaryolarõn “iç tehdit olarak değerlendi-
ren bölücü ve irticai gelişmelere karşı, Cumhu-
riyeti koruma ve kollama görevinin gereği ola-
rak hazırlandığını” kaydetti.
Taraf gazetesinde yer alan habere göre, söz
konusu planõ desteklemek için “Çarşaf”,
“Sakal”, “Suga” ve “Oraj” başlõklõ eylem plan-
larõ oluşturuldu. Habere göre; “Çarşaf” ve “Sa-
kal” kodlu planlarda darbe ortamõ yaratmak için
Fatih ve Beyazõt camilerine cuma günü bombalõ
saldõrõ düzenlenecekti. Oraj Hava Harekât Pla-
nõ’nda ise Ege’de uluslararasõ kriz çõkarõlmasõ
için bir Türk jetinin düşürülmesi planlandõğõ id-
dia edildi. Balyoz Planõ’nda ayrõca Kadõköy ve
Fatih’te gösteri yapacak, cubbeli ve sarõklõ ey-
lemcilerin Hava Müzesi’ni basmasõ sağlanacak-
tõ. Planda 29’u general, 133’ü subay toplam 162
askerin isminin geçtiği de savunuldu.
Doğan: Asıl hedef TSK
Planda imzasõ bulunduğu belirtilen emekli Or-
general Doğan, bir haber portalõna yaptõğõ açõk-
lamada, “TSK’de her kademede mevcut plan-
ları gözden geçirmek üzere harp oyunu, plan
tatbikatı ve seminerler yapılması doğal bir
uygulamadır” dedi. Doğan, “iç tehdit olarak
değerlendirilen bölücü ve irticai gelişmelerin
EMASYA (emniyet ve asayiş) planları çerçe-
vesinde ele alındığını” ifade etti. Söz konusu
planlarõn “Cumhuriyeti koruma ve kollama
görevinin gereği olarak hazırlandığını” kay-
deden Doğan, “İşlenecek konu ve senaryoların
önceden üst komutanlara bildirilmesinin esas
olduğunu” vurguladõ. “İç tehdide karşı koru-
ma görevi kapsamında TSK’nin her kademe-
sinde elbette planları vardır. Bununla ilgili
olarak Genelkurmay Harekât Başkanlığım
döneminde İçişleri Bakanlığı ile protokol de
imzalanmıştır” diyen Doğan, “Şahsıma yöne-
lik çirkin bir iftira kampanyasında bulunan-
ların asıl hedeflerinin ben değil TSK olduğu-
nu biliyorum” ifadesini kullandõ.
Kuloğlu: Planın içeriği palavra
Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu, AN-
KA’ya yaptõğõ açõklamada, “bilgi destek plan-
larının” anayasal tüm kuruluşlarca devlet tara-
fõndan onaylanan “Milli Güvenlik Siyaset Bel-
gesi” çerçevesinde hazõrlandõğõnõ söyledi. Ku-
loğlu, “Bu tür planlar anayasal hükümlerle
kurulmuş tüm kurumlar tarafından hazırla-
nır. Bu planları TSK hazırlar, Milli Eğitim
Bakanlığı hazırlar. Gerekirse Çalışma Ba-
kanlığı bile hazırlar” dedi. Planõn içeriğinin
gerçeği yansõtmadõğõnõ savunan Kuloğlu, şöyle
konuştu: “TSK’nin çeşitli birimlerinde rutin
olarak iç ve dış tehdit unsurlarına göre hazır-
lanan bu tür çalışma planlarının kamuoyuna,
yapılacakmış gibi yansıtılması doğru değildir.
Bu yayımlanan planın içeriği palavradır ve
sadece kafa karışıklığı yaratmaya yarar. Bu
da TSK’ye yönelik asimetrik psikolojik hare-
kâtın bir parçası gibi değerlendirilmelidir.”
Devlet Bakanõ Cemil Çiçek, konuyla ilgili so-
rular üzerine son zamanlarda bu tip yayõnlar ya-
põldõğõnõ belirterek, “Bunun gerçekliği nedir,
gerekli araştırma yapılmadan ve konuyla ilgi-
li açıklamaların tümünü görmeden bir değer-
lendirme yapmak yanlış olur” dedi. CHP Söz-
cüsü Mustafa Özyürek de iddialara ilişkin
“bunlar olacak şeyler değil” dedi. Özyürek,
CHP’nin her zaman darbe karşõtõ olduğunu, eğer
böyle bir girişim varsa buna kalkõşanlarõn ceza-
landõrõlmasõndan yana olduğunu ifade etti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Aykut Cen-
giz Engin plana ilişkin sorulara “O manşetin
bizimle bir alakası yok” yanõtõnõ verdi.
İçtüzük değişikliği
için AKP’li Salih
Kapusuz, CHP li-
deri Baykal’la gö-
rüşecek. CHP yö-
netimi ise, içtüzük
komisyonunda
görüşülen tasarı-
nın dışında kendi
öneri taslağı üze-
rinde çalışmaları-
nı sürdürüyor.
AKPaskõyaaldõğõdeğişiklikiçinhareketegeçiyor
İçtüzükyeniden