24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 4EKİM2009/SAYI 1228 Anjelika Akbar: İçimdeki müzik kar fırtınasının sesiALİ DENİZ USLU iyanist ve besteci Anjelika Akbar, "İçimdeki Türkiyem" projesinin, Anadolu konserlerinin ilkini 7 Ekim 2009 Çarşamba akşamı Caddebostan Kültür Merkezi'nde verecek. Kendi Türkiyesi'ni anlatmayı deneyecek. Önümüzdeki aylarda piyasaya çıkaracağı kitap, albüm ve Anadolu'da vereceği bir dizi konserle de hislerinin peşini bırakmayacak. - "tçimdeki Türkiyem" bu coğrafyamn yaşanmışlıkları üzerine hazırlanmış. Kişisel, içsel bir scrüven. Bu topraklar sizin için neler ifade ediyor? - Bu topraklar benim için bir hazine. Doğu ve Batı'nın kadim birlikteliğinin devamı olarak, tüm o zengin ve renkli geçmişin yankısı. Ayrıca bana iki oğlumu hediye eden bu toprakların benim için yeri çok özel. UNESCO üyesiyken, ekolojik problemleri konu alan uluslararası bir belgeselin bestecisi olarak Türkiye'ye geldiğimde sekiz aylık hamileydim. Buradaki doğumdan dolayı mecburi kalışım tüm hayatımı değiştirdi. Hemen sonrasında dağılan eski SSCB'de yaşanan kargaşalardan dolayı dönemedim. Bir müddet sonra bana gösterilen sevgi ve şefkat kendimi evimde gibi hissettirdi. Başka biF&dres aramaya gerek yoktu. Türk insanım ?; seıîdikçe anlamaya başladım. Eski eşimle |»inikte çok kısa zamanda 1993 yılında Türk ••'vatandaşhğma geçtim. Ayrıca hiç Türkçe dersi görmeden "ilk bakışta" sevdiğim bu dili de konuşmaktah, yazmaktan çok zevk duyuyorum. soluklu. Önümüzdeki günlerde neler var? AnjelikaAkbur: Bu proje 7 Ekim'de.. ^ ; CKM'de gerçekleştireceğim ilk konserle başlıyor. Daha sonra konserler Türkiye'nin birçok şehrinde devam edecek. En kısa zamanda Eskişehir, Ankara ve İzmir'e gidiyorum. Sonra Kars, Van, Adana, Hatay, Antalya ve Kaş var. Birkaç ay sonra ise piyasaya aynı isimle kitabım çıkacak. Ayağımı bu topraklara ilk bastığım andan itibaren yaşadığım duygular, beni düşündüren çarpıcı konular, şaşırdığım, güldüğüm ya da protesto ettiğim ne varsa, hayretlerle ya da hayranhkla anlatıyorum. Bir yabancı olarak Türkiye'yi nasıl algılamamla başlayarak, buralı olarak devam ediyorum kitabıma. vöv - "Doğu Fantezisi" ve "Anadolu Esintileri" özellikle bu coğrafyadan beslenerek yazdığınız eserler. Nedir hikâyeleri? - "Doğu Fantezisi", Mehmctçik \akfi , yaranna verdiğim konsçr için özellikle bestelendi. Hiçbir orijinal Türk müzik teması kullanılmamasına rağmen, eserin tüm havası nasıl oldu ise "Doğulu". "Anadolu Esintileri"ni ise rahmetli Kasım Gülek için besteledim. Kendisi benim bestelerimi çok seviyordu, saatlerce dinliyordu. Benden kendisi için bir beste rica etti. Bestelemeye başladım ancak beste bir türlü bitmiyordu. İki yıl geçti ve bestcnin hâlâ bitmediğini anlıyor, içimdeki yaratıcılığm kararına bırakıyordum. Sonra Antalya'dayken bir gün inanılmaz bir fırtına çıkmıştı, dcnizdeki dalgalar o kadar yüksekti ki! Onlan seyrettim. Eve geldim ve hemen bestemi bitirdim. Besteyi bitirdikten bir saat sonra Amerika'dan haber aldık; o anda, bestemi bitirdiğimde, Kasım Gülek vefat etmişti. „:..,;,,- Müzisyen, filozof bir baba ve yine müzisyen bir anne. Müzikal tavrımzın ,, pluşnıasında ejtkjleri de olrauştur elbet. ., - Çocukluğum müzik, doğa izlenimleri, felsefi sohbetler, konserler, sergiler ve seyahatlerle geçti. Sanatla ilgili sohbetlere şahit olmak belki birçok çocuk için sıkıcı gelebilecek faaliyetler benim için tam bir ruh ziyafetiydi. Karakış günlerinde, -35 soğukta tek başıma evin önündeki buz pistinde buz pateni kaymak da özeldi. İçimdeki müzik, kar fırtınasının sesi... Tabii, babamm felsefeci olması benim müzik oluşumumda çok önemli rol oynadı. Yaşıtlanmın asla ilgi göstermeyecekleri konulann içinde buluyordum kendimi; uzay ve mekân, insan ve kültür ekolojisi, fizik ve kuantum fiziği... Anjelika Akbar, "îçimdeki Türkiyem " projesi ile yaşadığı, Türkiye'yi anlatmanın derdine düşüyor. Çünkü bu topraklar onun için bir hazine. O yüzden hiç Türkçe dersi görmeden "ilk bakışta" sevdiği bu dili konuşmaktan, yazmaktan zevk alıyor. Ama dünyayı büyük bir memleket olarak hissediyor. Sınırlarla değil, birlikle ilgileniyor. - Kazakistan'da doğdunuz, Rusya'da eğitim aldınız ve Özbekistan'da yaşadınız. Bu çokkültürlülüğün kazandırdıklarının yanında, hiç aidiyetsizlik hissertiniz mi? , - Zor bir soru ama ben dünyayı büyük bir -»!•;>• memleket olarak hissediyorum. Sınırlarla değil, birlikle ilgiliyim. Benim için dil, din, renk, ülke faktörü değil, insan ve kalp faktörü belirleyici oluyor. Kendi ailemde en az beş ırk var. Daha küçükken bana "Sen hangi millettensin?" diye sorduklannda "Ne fark eder ki, insanım işte!" diyordum. - Rusya'daki sıkıntılı dönemleri de yaşadınız. Sonra Türkiye günleri başladı. Dönüp baktığınızda unutamadığınız, hafızanızdan çıkmayan şeyler var mı? - Aslında ben Rusya'dan ayrıldığımda sıkıntılı dönemler henüz başlamamıştı. Biz orada yaşarken, benim kuşağım oldukça iyi ve huzurluydu. Savaşlar bitti, Stalin öldü, KGB'nin gizliden bir psikolojik baskısı olsa da, bunu günlük hayatımızda hissetmiyorduk. Her ailenin savaşla ya da Stalin ile ilgili bir dramı vardı ama benim yaşıtlarım için bunlar sadece bir hikâycden ibaretti. Elbette unutamadığım çok anım var; Moskova Olimpiyatları'ndaki kapanış gösterisinde "Mishka" şarkısı ve uçan ayıcık! Tüm dünyanın gözyaşlanna sebep olan bu sahne hâlâ düşündüğümde tüylcrimi ürpertiyor. MÜZİK tçtN MÜZİK LÜKS - Müziğini/.in harekete geçirici bir yanı da var. Kosova'da yaşananlardan sonra çok sevilen "Çağn" isimli bir eseriniz vardı. Müziğin bir derdi olması gerektiğini düşünenlerdensiniz yani. Peki, günümüz müziği popüler kültürle sınavında hayatla bağını ne kadar koruyabiliyor? - Müzik bir derdi tespit edip, ileriye gidip derde deva olmalı diye düşünüyorum. Yani müzik için müzik, sanat için sanat çağı bu zamanlarda lüks. Müzisyenler de robot olamaz, sadece kendi hayatının içine kapanıp dışan ile ilişkisini kesemez. Politik olmak gerektiğini de söylemiyorum ancak sanat ile faydalı olmak gerekli. Günümüzde birçok öğe yüzeysel. Sanat ve müzik de bundan bağımsız değil. Birilerine sanatla faydalı blacak kadar tanınmak, aynı zamanda yüzeysel olmayacak kadar "pop" olmamak, mesele bu. - Yazarak, şiirle de kendinizi ifade ediyorsunuz. Yani sözcükler ve notalar... - İçimden geleni bu. Başka bir sırrım yok. İçimdekiler sözcüklere, notalara dönüşüyor. - Son olarak, 7 Ekim günü vereceğiniz konserdeki repertuvarınızdan bahseder; rj misiniz? . j , - İlkyanda Türk bestecilerin seydiğiiB;R ->ıo | eserleri yer alacak: Ulvi C. Erkin, Cenıal Reşit Rey, Ali Darmar, İlhan Baran... Bölümün sonunda bir sürpriz olacak, ikinci yarıda ise asıl benim Türkiye serüvenimin bazı notlarını: Kosova, Kınk Yay Üzerine Ağıt (17 Ağustos depremi), Yalnız Çınar (Nâzım Hikmet'in Rusya yaşamı üzerine); Rain in İstanbul, Epitaphya, Doğu Fantazisi, Anadolu Esintileri ve Dandini'yi ilk kez seslendireceğim. Okula gönderilmediği için intihara kalkışan Meryem'i anlatan "Dikenli Lale" de repertuvarımda. Her konserimde olduğu gibi konuşacağım, konser sonrası isteyenlerin sorulanna da cevap vereceğim. 0 JARDIN SPARKS ile yeniden Henüz 20 yaşında olmasına rağmen birbiri ardına çıkardığı hit single'lan ve Clıris Brown gibi R&B müziğin önde gelen isimleriyle yaptığı işbirliktelikleri ile tüm dünyaca tanınan bir isim haline gelen Jordin Sparks, yeni stüdyo albünıü "Battlefıeld" ile karşınnzda. Jordin Sparks'ın profesyonel olarak müzik dünyasına adını atnıası 6. sezon "American Idol"daki birinciliği ile oldu. Kendi adını taşıyan albümüyle büyük başan yakalayan Jordin Sparks bu albümle geçtiğimiz yıl Granımy adayı olurken American Music Awards'da ise ödülün sahibi oldu. Jordin Sparks'ın yeni albümünde 12 şarkı ve bunlara ek olarak daha önccki albümünde yer almış olan iki bonus şarkı da bulunuyor. Bonus şarkılardan ilki videosu ile müzik kanallannda ilgi gören "Tattoo" diğeri ise yine aynı şekilde büyük ilgi gören "One Step At A Time". • ELDAR yola devam ediyor Washington Post ve Billboard'un bir "caz fenomeni" olarak adlandırdığı genç caz piyanisti ve bestecisi Eldar'ın Sony Music etiketiyle yayınlanan son albümü Virtue müzik marketlerde yerini alıyor. Son olarak 2008 yılında yayınladığı Grammy adayı albümü Re-Imagination ile müzikseverlerle buluşan Eldar, 2009 albümünde bas gitarist Jose Armando Gola ve Ludwig Alfonso ile birlikte çahştı ve albümündeki bestelerin büyük çoğunluğunu kendisi hazırladı. Şimdiye dek piyasaya çıkardığı albümlerle genç yaşında başarıyı yakalayan sanatçı, dünyanın birçok yerindeki önemli caz festivallerine katılarak övgü dolu yorumlar aldı. Geçtiğimiz yıllarda ülkemizde de konser veren Eldar'ın yeni albümü Virtue, yeteneğini ve yaratıcılığını bir üst seviyeye taşıdığının sinyallerini veriyor. SCORPIONS ile nostalji 6O'lı yıllann sonlanna doğru Almanya, Hannover'da Rudolph Schenker ve Klaus Meine önderliğinde kurulan Scorpions, Avrupa'dan çıkan en başanlı uluslararası gruplardan biri olarak efsane müzik gruplan arasında yerini aldı. Grubun kariyerindeki dönüm noktaları ise 1970'li yıllarda kaydedilen ve onlara uluslararası başanyı getiren "Fly To The Rainbovv", "In Trance" ve "Virgin Killer" albümleri ve bu albümlerde yer alan Ingilizce şarkılar oldu. îşte bu 3 albümden seçilen 17 şarkıdan oluşan "Hot & Slow, Best Masters of The 70's" albümü müzikal kariyerinde 40 yılı geride bırakmış olan efsanevi müzik grubu Scorpions'ın başansını kutlamak isteyen tüm müzikseverlere adanmış bir albüm. 75 milyonu aşan albüm satış rakamları, 35 platinyum albüm ve 98 altın plak ödülü! Neredeyse 45 yıldır bitip tükenmek bilmeyen enerjisiyle ve dünya çapında verdiği muhteşem konserlerle, Scorpions şüphesiz yalnızca Ahnanya'nın değil, tüm dünyanın en başanlı gruplanndan biri. •
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear