14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ekonomi@cumhuriyet.com.tr 4 EKİM 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 15 CMYB C M Y B AKBANK İstanbul avantajõnõ fõrsata çevirmeli Lider eşleri İstanbul’u gezecek Ekonomi Servisi - Küresel finans çevrelerinin önemli isimleri hafta boyunca seminerler ve konferanslara katõlõrken, yöneticilerin ve diğer katõlõmcõlarõn eşleri için de alternatif bir program düzenlendi. Davetliler, bugün önce sabah saatlerinde Topkapõ Sarayõ’nõ gezecek. Ardõndan Esma Sultan Yalõsõ’nda öğle yemeği yiyecek olan misafirler, tekneyle boğaz gezisine çõkacak. Yarõnki programa göre, davetliler güne Ayasofya Müzesi’ni gezerek başlayacak. Ardõndan, Sultanahmet Camisi, Türk İslam Eserleri Müzesi, Arkeoloji Müzesi, Şark Eserleri Müzesi’ne gidilecek. Öğle saatlerinde ise Dolmabahçe Sarayõ’na bir ziyaret gerçekleştirilecek. Sarayda, aynõ akşam, liderler ve eşleri adõna bir akşam yemeği daveti de verilecek. Salõ gününde de yine müze ve saraylarõn gezileceği bir programla davetliler İstanbul gezisine devam edecek. Günün akşamõnda ise, “Açılış Resepsiyonu” düzenlenecek. Resepsiyonun ardõndan Merkezin açõk hava amfisinde bir kültür programõ düzenlenecek. Ekonomi Servisi - Uluslararasõ Finans Enstitüsü’nün (IIF) “Bölgesel Finans Merkezi Olarak İstanbul” konularõnõn tartõşõldõğõ toplantõlarõna katõlan Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt, Türkiye’nin bölgesindeki ülkelerin toplam Gayrisafi Yurtiçi Hasõlasõ’nõn 30 trilyon dolar olduğunu belirterek İstanbul’un demografik ve jeostratejik avantajõnõ fõrsata çevirmesi gerektiğini vurguladõ. Akkurt, “Türkiye’de düşük iş yapma maliyeti İstanbul’a destek olan bir unsur olarak öne çıkıyor. Vergi mevzuatının basitleştirilmesi ve daha şeffaf hale getirilmesi, İstanbul’u bölgesel bir finans merkezi olma yolunda destekleyici bir rol oynayacaktır” dedi. PROGRAM HAZIR Babacan Bernanke ile görüştü Ekonomi Servisi - Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Ali Babacan, toplantõlarõn 4. gününde, ikili görüşmelerde bulundu. Babacan, yõllõk toplantõlar çerçevesinde gerçekleştirilen dünkü programõnda, FED Başkanõ Ben Bernanke, Rusya Başbakan Yardõmcõsõ ve Maliye Bakanõ Alexei Kudrin ve Fransa Ekonomi, Maliye ve İstihdam Bakanõ Christine Lagarde ile görüştü. Basõna kapalõ olarak gerçekleştirilen toplantõlar sonrasõnda edinilen bilgiye göre, Babacan ve Kudrin görüşmesinde, Rusya ile başta enerji olmak üzere ticari ilişkilerin ele alõndõğõ ifade edildi. Babacan ve FED Başkanõ Bernanke’nin yaptõğõ görüşmede ise Türkiye ekonomisinin son yõllarda yaşadõğõ ekonomik değişim ele alõnõrken, 2010-2012 döneminde uygulanacak orta vadeli plan üzerinde durulduğu dile getirildi. Devam eden IMF-Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõnõn gündeminde, daha da artmasõ beklenen yoksulluk ve işsizlik var Uyaran çok, çözüm üreten yok Yoksulluk artacak Dünya Bankasõ Başekonomisti Gill, yoksulluğun her yerde artacağõnõ belirtti. Gill, krizin tam bittiğini düşünmediklerini, Avrupa ve Orta Asya bölgesinde 350 milyar dolardan fazla dõş borcun vadesinin geldiğine ancak 2010’da nasõl finanse edileceğinin daha belli olmadõğõnõ belirtti. Orta sınıf eridi Gelişmekte olan ülkeler için çok fazla iyi bir durum olmadõğõnõ ifade eden Gill, dõş borçlarõn devletler için bir yerde ‘kara bulutlar’ getirdiğini söyledi. Gill, “Her sene orta sõnõfta büyüme vardõ, bu sene durum tersine dönüyor. Bu yõl yoksullaşan insan sayõsõ 15 milyona çõkacak. Bölgede toplam 145 milyon yoksul insan var” dedi. Türkiye de etkileniyor Yoksulluğun her yerde artacağõnõ ve Rusya ile Türkiye’nin çok etkileneceğini belirten Dünya Bankasõ Başekonomisti, “En fazla Baltõk ülkeleri, Türkiye, Ukrayna etkilendi. Türkiye’de işsizlik iki katõna çõktõ” dedi. Dünya Bankasõ Bölge Başkan Yardõmcõsõ Philippe Le Houerou da krizin haneleri vurduğunu ifade etti. Ekonomi Servisi - Dünya Bankasõ Başekono- misti Indermit Gill, yoksulluğun her yerde arta- cağõnõ belirterek, “Aynı şey Rusya ve Türkiye’yi de etkileyecek. Türkiye’de işsizlik iki katına çık- mış durumda” dedi. IMF-Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõ kapsamõnda düzenlenen “Avrupa ve Orta Asya Ekonomik Güncelleştirmesi” konulu basõn toplantõsõnda ko- nuşan Gill, krizin tam bittiğini düşünmediklerini, Avrupa ve Orta Asya bölgesinde toparlanmanõn pre- matüre durumda olduğunu söyledi. Söz konusu böl- gede 350 milyardan fazla dõş borcun vadesinin gel- diğine dikkati çeken Gill, 2010 yõlõnda bütün bun- larõn nasõl finanse edileceğinin daha belli olmadõ- ğõnõ belirtti. Gill, “Aileler için de durum iyi de- ğil. Yoksulluk ve işsizlik yükselmekte, 2009’da yoksulluk ve işsizlikte 5 milyon düşüş beklerken 2009’da yoksulluk bu kadar artacak” dedi. Gelişmekte olan ülkeler için çok fazla iyi bir du- rum olmadõğõnõ ifada eden Gill, dõş borçlarõn dev- letler için bir yerde “kara bulutlar” getirdiğini söy- ledi. Gill, şunlarõ kaydetti: “Her sene orta sınıf- ta büyüme vardı bu sene durum tersine dönü- yor. Bu yıl yoksullaşan insan sayısı 15 milyona çıkacak. Bu bölgede 145 milyon yoksul var. Yok- sulluk her yerde artacak aynı şey Rusya ve Tür- kiye’yi de etkileyecek. Orta sınıf da yoksulluk- tan etkileniyor. En fazla Baltık ülkeleri, Türki- ye, Ukrayna’da... Türkiye’de işsizlik iki katına çıkmış durumda.” Dünya Bankasõ Bölge Başkan Yardõmcõsõ Phi- lippe Le Houerou da küresel krizin haneleri vur- duğunu ifade etti. Avrupa ve Orta Asya’da işsiz- liğin 8.3 milyondan 11.4 milyona çõktõğõnõ ifade eden Houerou, aynõ şekilde yoksulluğun da arttõ- ğõnõ vurguladõ. Houerou, Dünya Bankasõ olarak böl- genin pek çok insanõna önümüzdeki günlerde ve- rilecek mesajõn, bankacõlõk sektörünü temizleyerek bankalarõn şirketlere ve iş yaratma imkânõna yar- dõmcõ olmak, iş ortamõnõ sermaye yatõrõmõna cazip kõlmak, kamu harcamasõnõ etkin yaparak çalõşan ai- lelere olumlu sonuçlarõnõn erişmesi, temel kamu ya- tõrõmlarõnõn altyapõ açõsõndan finansmanõna devam etmek olarak sõraladõ. IMF BAŞKANI İLE BİRLİKTE BBC’DE AÇIK OTURUMA KATILDI Güler Sabancı: Esas sorun işsizlik YAVAŞ İYİLEŞME Ülkeler için senaryolar IMF Orta Doğu ve Orta Asya Direktörü Mesud Ah- med: Krizden Orta Asya ve Kafkas bölgesinde yer alan petrol ihracatçısı ül- keler enerji kaynaklarına sahip olmayanlara göre daha çok etkilendi. Bölge ülkelerinin 2008 yılında yüzde 6.6 olan büyüme hızı bu yıl yüzde 1.5’e düş- mesi bekleniyor. Afrika’nın 2010’da büyümesi bekleniyor IMF Afrika Bölümü Di- rektörü Antoinette Sayeh: Bir düzelme var. Ancak süreç birtakım riskleri de içeriyor. Ulusal politika- ların risklere dikkat ede- rek iyileşmeyi destekle- mesi gerekiyor. IMF de bu politikaları destekleyici yapıdadır. Biz aslında temkinliyiz, ancak Sahraaltı Afrika için umutluyuz. Sahraaltı Afrika’da 2010’da yüzde 4’lük büyüme bekliyoruz. Yüzde 5-6’lık büyümeyi 2011 ve sonrasında öngö- rüyoruz. MENA’da işsizlik sıkıntı yaratacak Dünya Bankasõ Ortadoğu ve Afrika Bölgesi (MENA) Başkan Yardõmcõsõ Shams- had Akhtar: MENA böl- gesinde, 20 milyonluk işsiz stoğu artacak. Ekonomik sorunlar sosyal sıkıntı ya- ratacaktır. G24 Ülkeleri IMF kaynağı peşinde Gelişmekte olan ülkele- rin oluşturduğu G-24 Baş- kanõ ve Suriye Merkez Bankasõ Başkanõ Adip Mayaleh: Koordineli yü- rütülen, krizin etkilerini önleyici mali ve bütçe ön- lemleri ile iş olanaklarını artırıcı tedbirler önemli. IMF kaynaklarının artı- rılması ülkelerin bir fi- nansal kriz karşısında fi- nansal ihtiyacını karşı- layabilecek bir kapasite- ye ulaşmasına olanak sağ- layacak. Ekonomi Servisi - Güler Sabancı, önce büyümenin canlanmasõnõ ancak işsizlik oranõndaki düşüşün bunun gerisinde kalmasõnõ bekle- diğini belirtti. IMF Başkanõ Dominique Strauss-Kahn ile birlikte, İstanbul’de süren IMF-Dünya Bankasõ toplan- tõlarõnõn yan etkinlikleri kap- samõnda İngiliz BBC’den canlõ yayõmlanan bir açõk oturuma katõlan Sabancõ’nõn konuşmasõndan çõkan ana başlõklar şöyle: İstihdam yaratmak sa- dece yeni yatõrõmlarla ol- maz. İstihdam maliyetleri ve işgücü nitelikleri ile işler arasõndaki uyumsuzluk da söz konusu. Dolayõsõyla is- tihdam sorunu sadece talep artõşõyla çözülemez. Toparlanma stratejile- rinin planlanmasõ gerek an- cak bunlarõ uygulamak için henüz erken. Bu konuda doğ- ru zamanlama çok önemli. Çin gibi bazõ ülke ekonomi- lerinde daha erken iyileşme görülebilir. Kriz, enerji ve çevresel sürdürülebilirlik alanõna ivme kazandõrdõ. Çevresel sürdü- rülebilir büyüme anahtar ko- nu olacak. Bunlar, bizim ya- tõrõmlarõmõz konusunda, önü- müzdeki gündem. Krizin ardõndan ekono- mik olarak yeniden dengele- me olabileceğine inanõyo- rum. Böyle bir durumda bel- ki Batõ’daki ülkeler daha faz- la elinde tutarken, Doğu ül- keleri daha fazla harcayabi- lir. Kriz sonrası politikalar önemli IMF Başkanõ Dominique Strauss-Kahn da, işsizliğin önemli bir sorun olduğuna dikkat çekerek, “Bazı in- sanlar risk alıyor ama so- nuçlarını hepimiz ödemek zorunda kalıyoruz. Küre- sel seviyede daha fazla ka- rar almaya ihtiyacımız var” dedi. Krizin ardõndan toparlan- manõn ülkeden ülkeye de- ğişeceğini dile getiren Stra- uss-Kahn, kriz ardõn- dan farklõ bir dün- ya oluşacağõnõ, daha fazla dü- zenlemeye ihtiyaç du- yulduğunu b e l i r t t i . S t r a u s s - K a h n , “Kriz bitti d e m e k m ü m k ü n değil. Önü- müzdeki 10- 12 aydaki ge- lişmeler izlene- cek. Aşağı yönlü risk- ler sürüyor. Kriz sonrası uygulanacak politikalara çok erken başlanmaması ve bunlar üzerinde çalışıl- ması gerek” diye konuştu. Sabancõ Holding Yönetim Kurulu Başkanõ Güler Sabancõ, ekonomiden henüz yeterince güçlü sinyaller gelmediğini söyleyerek, toparlanma politikalarõnõn planlanmasõ gerektiğini belirtti. Toplantõda devrim şarkõlarõ PELİN ÜNKER İstanbul’da düzenlenen IMF-Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõ kapsamõn- da birçok yan etkinlik düzenleniyor. Küresel finansal sistemin temsilci- lerini bir araya getiren etkinlikler- de sol rüzgârlar esiyor. IMF Baş- kanõ’nõn önceki gün “hâlâ sosya- list” olduğunu ifade etmesinin ar- dõndan, dün de Sabancõ Holding Yönetim Kurulu Başkanõ Güler Sabancı’nõn da katõldõğõ “BBC World Debate” programõndan ön- ce Lütfi Kõrdar Kongre ve Sergi Sa- rayõ’nõn salonlarõnda devrim şarkõlarõ çalõndõ. Dünya üzerindeki ekonomik programlarõn şekillendiği ve toplantõ baş- langõcõndan bu yana sol gruplarõn protesto ettiği toplantõlarda bu tür müziklerin ça- lõnmasõ, şarkõ seçimini IMF Başkanõ’nõn mõ yaptõğõnõ akõllara getirdi. Kapitalist sistemin krizden nasõl kurtu- lacağõnõ tartõşmak için toplanan liderler, top- lantõ aralarõnda işçi haklarõnõ ve mücadeleyi dile getiren Guantanamera ve Hasta Si- empre’yi dinlediler. Hasta Siempre, her- kesin de bildiği gibi Küba Devrimi önder- lerinden Ernesto Che Guevara’nõn anõsõ- na yazõlmõş bir ağõt. Guantanamera ise Guantanamolu toprak işçilerini anlatõyor. Şarkõnõn sözlerinin bir kõsmõ şöyle: “Ve zalimin biri parçaladı- ğı için, beni yaşatan yüreğimi. Dikmem ne bir ayrıkotu ne de çakır dikeni, dike- rim bir ak gül fidanı. Topraktaki yok- sullarla ben, aynı yazgıyı paylaşmak is- terim. Ve dağdaki ırmak beni, daha faz- la mutlu eder denizden.” Çalõnan şarkõlar sonrasõnda Strauss-Kahn’õn “İstan- bul’daki toplantılar yeni bir IMF’nin baş- langıcı olacak” ifadesi ile bunun ilgisi olup olmadõğõ da merak konusu olarak toplantõ- lara damgasõnõ vurdu. CHP TEKİRDAĞ MİLLETVEKİLİ ÖZTRAK: İşsizliğinsorumlusu AKPhükümeti Öztrak, Türkiye’nin G20 liginde daralma ve işsizlik şampiyonu olduğunu belirterek hükümetin olan biteni görmediğini söyledi. Ekonomi Servisi - IMF ve Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõnda konuşan CHP Tekirdağ Milletvekili ve eski Hazine Müsteşarõ Faik Öztrak, orta vadeli programõn ekonomiye çözüm getirmeyeceğini belirterek yanlõş büyüme stratejisi uygulandõğõnõ söyledi. Öztrak, şunlarõ söyledi: “Daralma ve işsizliğin sorumlusu hükümetin kendisidir. Program, sıkıntılara cevap vermekten çok uzak. 2009 için öngörülen yüzde 6’lık daralma hızı Türkiye ekonomisini içinde yer aldığı G-20 liginde daralma şampiyonluğuna oturtmaktadır. Türk bankalarında sıkıntı yok diye övünülüyor. 2001 krizinden sonra yapılan reformlar sayesinde bugün bankacılık sektöründe kriz yaşanmıyor.” Guantanamera ve Hasta Siempre’yi dinlediler Oturuma Kahn ve Sabancı’nın yanı sıra, Fransa Ekonomi Bakanı Christine La- garde, Harvard Üniversitesi öğretim üyelerinden Niall Ferguson da katıldı. Lagarde ile piya- sa ekonomisinin sıkı savunucularından Ferguson arasında “one minute” krizi yaşandı. Lagarde, devletin müdahalesine karşı çıkan şirketlerin zor duruma ilk düştüklerinde hükümetin kapı- sını çaldıklarını, krizden çıkıldıktan sonra da devletin ekonomide rolünün sürmesi gerektiği- ni söyledi. Ferguson, Lagarde’ın sözünü kesmeye kalkışınca Fransız bakan, Ferguson’ın ko- lunu tutarak, “Lütfen bir dakika bitireyim” (Please, one minute, let me finish) dedi. ‘One minute’ güldürdü
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear