24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 31 EKİM 2009 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Darbelere Karşı Demokrasiyi Korumak Türk Silahlı Kuvvetleri son zamanlarda, “laiklik karşıtı eylemlerin odağı AKP” ile yandaş medyasının yoğun yıpratma hamlelerine, hatta saldırılarına hedef oluyor. Bu saldırganlara kendilerini liberal aydın etiketi altında gizlemek isteyenler de katılmış bulunuyorlar. Gerçek niyetleri o olmasa bile, hepsinin afişe amaçları “demokrasiyi darbelere karşı korumak”. Son altmış yılda, sarih ve örtülü ya da gerçekleşmiş veya teşebbüs safhasında kalmış altıdan fazla darbe girişimi olduğuna göre, bu sav ilk bakışta doğru gibi görülebilir. Ancak görünüşle sınırlı kalmamak gerek. Her şeyden önce, askeri darbelere sivil nedenlerinden soyutlayarak eğilmek yanlışına düşmemek gerek. Çünkü askeri darbelerin, güçlü sivil nedenleri de var. Başka bir deyişle Türkiye’deki askeri darbelerdeki sivil sorumluluk, en hafif deyimiyle, asgari askeri sorumluluk kadar önemlidir. Şöyle bir bakın geçmiş darbelere; her birinin arifesinde, sistemin iflas ettiğini, demokrasinin ya yerlerde süründüğünü ya da ayaklar altına alındığını göreceksiniz. Zaten bütün darbelerin ilk günlerinde halkın geniş desteğine sahip olduğu aşikârdır. Tabii ki bu olgu onları meşru kılmıyor, o ayrı bir sorun. Ama halkın desteğine sahip olmayanların teşebbüs aşamasından ileri gidemedikleri de bir gerçektir. Yanlışları bilimsel unvanının ardına saklayarak doğrulamaya meraklı bir profesörümüz de geçenlerde, “Tabii ordu elinde silah tutuyor, onun için en çok ona dikkat ediyoruz” derken o baskın edasıyla, bir yanlışı daha doğruymuşçasına yutturmaya çalışıyordu. Hocanın söylediği geçerli olabilirdi, eğer demokrasiye karşı kuvvet kullanarak yapılan bütün darbeler silah gerektirseydi. Oysa hukukçuların da belirttiği gibi, darbe suçlarında, silahın bu işe elverişli olması gerekliliğinin yanı sıra, cebir şiddetin illa silahtan kaynaklanmasının zorunlu olmaması gerçeği de vardır. Literatürde, manevi cebir unsuru olarak belirtilen bu husus, devletin erkini elinde tutanların silahlı şiddete gerek olmadan, laik demokratik sosyal hukuk devletinin yapısını anayasanın öngördüğünün tersine çevirirken silah yerine o erki kullanabileceklerini belirtmektedir. Örneğin siyasi iktidarı yürütenler, yargı bağımsızlığını çiğnemenin yanı sıra bir de yargı kararlarını dinlemeyip, yasaya aykırı eylemlerini sürdürürlerse, yine devlet erkini kullanarak iktidardaki partilerini laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline getirirlerse, burada manevi cebir unsurlu bir sivil darbe teşebbüsü var demektir. Baskın edalı hocanın bilmediği ya da bilip de bilmezden geldiği gerçek işte budur. Demek ki, ülkemiz örneklerinin de gösterdiği gibi, darbelerin illa askeri olması zorunlu değil, sivil darbe girişimleri de mümkündür. Haksızlık etmemek için şöyle diyelim: Türkiye’de de başka ülkelerde de demokrasiler zaman zaman askeri ya da sivil darbelerin tehdidi altındadırlar. Türkiye’ye gelelim: Bugün herkes biliyor ki, artık askeri bir darbenin koşulları da, dolayısıyla olasılığı da yoktur. Eğer aynı şeyi sivil darbeler için de söyleyebilecek olsaydık, bunu çok sevindirici olarak kabul edebilirdik. Ama yaşayarak görüyoruz ki, bir sivil darbe, olasılık olmanın ötesinde tezgâhlanmış bir gerçek olarak, başarıya doğru yürümektedir. Başka bir deyişle, iki değişik kaynaklı darbe olasılığının içinde yakın tehdit olanı sivil darbedir ülkemizde. Bu durumda acil tehlike olan sivil darbeyi görmeyip, onu gözlerden kaçırmak için şu anda mümkünü olmayan askeri darbeyi öne çıkaranlar, dürüst namuslu demokratlar değillerdir. Bu demokrasi sahtekârları, aynı zamanda sivil darbe şakşakçılarıdır. Sizi gidi sivil darbe şakşakçısı yandaş medya ve yandaş kalem mensupları sizi!.. asirmen@cumhuriyet.com.tr AKP’nin oyları eriyor Parti, yüzde 34 oy oranõyla iktidara geldiği 3 Kasõm 2002’den sonra ilk kez bir anket sonucuna göre yüzde 31’e geriledi. Sonar, ‘AKP, ANAP gibi eriyor’ yorumunu yaptõ İstanbul Haber Servisi - Sonar’õn- yaptõğõ araştõrma, “Demokratik açılım” projesinin AKP’ye önemli oranda oy kaybettirdiğini, bugün genel seçim yapõlsa AKP’nin oylarõnõn yüzde 31’e gerileye- ceğini, CHP’nin ise yüzde 28’e yüksele- ceğini ortaya koydu. Kurulduğu ve yüz- de 34 oy oranõyla iktidara geldiği 3 Ka- sõm 2002’den bugüne dek AKP’nin ilk kez yüzde 31’e gerilediğine dikkat çekildi. Sonar Araştõrma Şirketi tarafõndan ya- põlan “Türkiye Siyasi Eğilimler ve Beklentiler Araştırması -Ekim 2009” araştõrmasõ AKP’nin, ANAP gibi eri- diğini gösterdi. “Yüz yüze anket” yön- temiyle yapõlan araştõrma, 15 il, 20 il- çe ve 20 köyde gerçekleştirildi. Yüzde 30’u kõr özelliği taşõyan ilçe ve köy mer- kezlerinde yapõlan araştõrmada 3 bin ki- şi ile yüz yüze görüşüldü. Araştõrmaya göre bugün seçim olsa “AKP” yüzde 27.45, “CHP” yüzde 24.45, “MHP” yüzde 16.98, “DTP” yüzde 5.74, “SP” yüzde 5.30, “BBP” yüzde 1,90, “DSP” yüzde 1.73, “DP” yüzde 1.63 ve “Diğer” yüzde 1.47 oy alõyor. Araştõrmada “Kararsızlar”õn oranõ ise yüzde 13.35’i buluyor. Ka- rarsõzlarõn dağõtõlmasõyla ise partilerin oy dağõlõmlarõ şöyle gerçekleşiyor: “AKP” yüzde 31.68, “CHP” yüzde 28.21, “MHP” yüzde 19.59, “DTP” yüzde 6.62, “SP” yüzde 6.12, “BBP” yüzde 2.19, “DSP” yüzde 2, “DP” yüzde 1.89 ve “Diğer” yüzde 1.69. Verilere göre, CHP, AKP’yi yakalarken MHP ve SP’nin oy oranlarõ yükseliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP hükü- metinin Kürt ve Ermeni açõlõmõ sürecinde kamuo- yundaki tepkiye bağlõ olarak partinin oylarõnda dü- şüş eğilimi görmesi durumunda 2010 yõlõnda erken seçime gidebileceği yorumlarõ yapõlõyor. AKP’nin Kürt açõlõmõnõn başarõsõz olmasõ durumunda suçu mu- halefet partilerine atacak bir propaganda yürüteceğine dikkat çekiliyor. ANAVATAN TARİH OLUYOR DP, Cindoruk’un liderliğinde devam ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demok- rat Parti (DP) ve Anavatan Partisi, merkez sağ- da bütünleşmeyi bugün Atatürk Spor Salonu’nda gerçekleştirilecek kongrede tamamlayacak. Atatürk Spor Salonu’nda yapõlacak ortak kongre iki parti resmen birleşecek. ANAP’õn manevi lideri Turgut Özal’õn, 20 yõl önce Cum- hurbaşkanõ seçildiği tarihe de denk gelen ortak kongrenin ardõndan, birleşme çatõsõ DP, birle- şik partinin Genel Başkanõ da Hüsamettin Cindoruk olacak. ANAVATAN Genel Başkanõ Salih Uzun’un “genel başkanvekilliği”ni üst- lenmesi beklenirken eski Başbakan Mesut Yıl- maz’õn da katõlõmõyla DP aynõ zamanda parla- mentoda temsil hakkõnõ kazanacak. DSP’den ay- rõlan bağõmsõz milletvekillerinin yanõ sõra eski DSP Milletvekili Tayyibe Gülek, ANAP’õn es- ki genel başkanlarõndan Nesrin Nas’õn da DP’nin Genel İdare Kurulu’nda yer almasõ bekleniyor. Salonda, saat 10.00’da başlayacak kongrenin ilkinde Anavatan Partisi’nin tüzel kişiliği res- men sona erdilecek. Saat 11.00’de de Demo- krat Parti’nin kongresi yapõlacak. DP’ye Halkõn Yükselişi Partisi’nin katõlmasõ da bekleniyor. Seçim yõlõ olmamasõna karşõn 2010’da faiz hariç harcamalar ve bütçe açõğõ yüksek tutuldu Bütçenin satır aralarındaki sır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükü- metin Meclis’e sunduğu 2010 Yõlõ Merkezi Yö- netim Bütçesi ile piyasalarõn beklentileri, erken seçim olasõlõğõnõ güçlendiriyor. Hükümet 2010 için rekor bütçe açõğõ belirledi. Sosyal kesimlere yönelik harcamalarõ enflasyonun çok üstünde art- tõrdõ. Krizin normal seçim tarihi olan Temmuz 2011’e yaklaştõkça yurttaşlarca daha fazla his- sedileceği görüşü de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn erken seçime gitme olasõlõğõnõ art- tõrõyor. Hükümetin erken seçime gidebileceği- nin ekonomik göstergeleri şöyle: ? Hükümet, yerel seçimlerin olduğu 2009 yõ- lõ bütçesinde 10.4 milyar liralõk açõk hedeflemiş, buna karşõn seçimlere kadar olan dört aylõk açõk 20.1 milyar liraya çõkmõştõ. Seçim yõlõ olma- masõna karşõn, 2010 yõlõ bütçesinde şimdiden 50.1 milyar liralõk açõk hedeflenmesi, akõllara er- ken seçim olasõlõğõnõ getiriyor. ? Hükümetin erken seçime gidebileceğinin göstergeleri 2010 bütçesinin satõr aralarõnda yer alõyor. Hükümet seçim yõlõ olmamasõna karşõn 2010’da faiz hariç harcamalarõ, yüzde 5.3’lük en- flasyon hedefinin neredeyse iki katõ seviyesin- de, yüzde 9 arttõrõyor. Yerel yönetimlerin gelir paylarõ oranõ yüzde 17.6 arttõrõlarak 19.1 milyar liraya çõkartõlacak. Gelecek yõl, yerel yönetim- lere toplam 22.1 milyar lira transfer yapõlacak. ? Ayrõca Sosyal Yardõmlaşma Fonu’na ak- tarõlacak kaynak bu yõla göre yüzde 26.7 arttõ- rõlacak, yeşil kartlõlara sağlanan sağlõk yardõmõ 4.6 milyar liraya çõkarõlacak. Çiftçilere 5.6 milyar lira destekleme ödemesi yapõlacak. Ta- rõm sektörüne yapõlacak transferlerin toplamõ ise 8.4 milyar liraya ulaşacak. Yatõrõmlara 22.3 mil- yar lira, KÖYDES Projesi’ne de 525 milyon li- ra ayrõlacak. SİYASİLERİN YORUMLARI Tartışmalar alevlendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Erken seçim beklentisi, siyasette seçime dönük tartõşmalarõn alevlenmesine neden oldu. AKP: Zamanında yapılacak AKP Grup Başkanvekili Suat Kõlõç, Başbakan Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal arasõnda ayaküstü seçim üzerine konuşulanlarõ “latife” olarak değerlendirdi. Erken seçimin konuşulmadõğõnõ söyleyen Kõlõç, “Ama iktidar partisi açısından, bizler açısından bir erken seçimin adını bile telaffuz etmek tamamen gereksizdir” dedi. Kõlõç, “Muhalefet partileri de rahat olsunlar, ağırdan alsınlar. Hükümet, sorumlulukları noktasında gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında tam saha pres konumunda çalışıyor” dedi. CHP: Seçim 2010’da olabilir CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay “22 Ekim günü, seçimlerin 4 yılda bir yapılması ve her ile en az 2 milletvekilliği verilmesine ilişkin yasa çıktı. Görülen o ki, 2010 Kasım ayında bir seçim yapılabilir. Erken seçim, iktidarın güven tazelemek ya da düşüşü durdurmak için başvurduğu bir yöntemdir. Bakarsınız açılım sürecinde başarısızlık ortaya çıktığından daha fazla oy kaybetmemek için ve dış politikadaki değişim süreci nedeniyle erken seçim kararı alınabilir. Erken seçim ihtimali dile getirilirse, tüpten çıkan diş macunu gibidir, geri dönüşü olmaz” dedi. MHP: Her zaman hazırız MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ise “Ayaküstü yapılmış sohbetlerle Türk siyasetini yönlendiriyorlar” sözleriyle değerlendirdi. Vural, “AKP’yi millet sandıkta bitirecektir. Belgeler ekseninde toplum manipüle edilmeden, bu gelişmeler karşısında milletimiz kararını verecektir” dedi. Vural, seçime hazõr olduklarõnõ ifade ettti. DTP: Önce yasalar değişmeli DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, muhalefet partilerinin seçimden kaç- mayacağõnõ söyledi. “Türkiye’nin şartları uygunsa seçime gidilmelidir. DTP olarak hazırız” diyen Sakõk, Si- yasi Partiler ve Seçim yasalarõnõn değiştirilmesi gerektiğini kaydetti. AÇILIM SÜRECİ KÖTÜYE GİDERSE ? Kürt açõlõmõ süreci, 34 PKK’linin Türkiye’ye gelişi sõrasõnda bölge halkõ ve DTP tarafõndan kah- raman gibi karşõlanmasõ, örgüt üyelerinin serbest bõrakõlmasõ kamuoyunda AKP’ye karşõ bir tepki yarattõ. Bu tepkiler üzerine hükümet, yurtdõşõndan örgüt üyelerinin Türkiye’ye getirilmesine yöne- lik girişimleri askõya aldõ. Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan da yurtdõşõndan ikinci grubun ge- lişinin ertelendiğini açõkladõ. Hükümetin bundan sonra tepkilerin gündemden kalkmasõnõn ardõn- dan açõlõm sürecini devam ettirmesi, planlanan adõmlarõ sõrayla devreye sokmasõ bekleniyor. AKP’nin, bu adõmlarõn ardõndan kamuoyundan ge- lecek tepkilere göre hareket edeceği, açõlõm ne- deniyle AKP’nin oylarõnda düşüş eğilimi görmesi durumunda bir erken seçim kararõ alabileceği yo- rumlarõ yapõlõyor. Erken seçimin de 2010 ilkba- harõ ya da sonbaharõnda yapõlabileceği ileri sü- rülüyor. AKP’nin TBMM Genel Kurulu’ndan çõ- kardõğõ nüfusu tek milletvekili çõkaran illere iki milletvekili verilmesine ilişkin yasayõ uygulaya- bilmesi için anayasa gereği 2010 yõlõnõn Kasõm ayõndan önce seçime gitmemesi gerekiyor. AKP’nin söz konusu yasayõ alelacele çõkarmasõ erken seçim hesabõ olarak değerlendiriliyor. KÜRT VE ERMENİ AÇILIMINDAKİ GELİŞMELERE GÖRE AKP’NİN TAVRI TARTIŞILIYOR Erken seçim beklentisi SÜREÇ YAVAŞ İLERLERSE ? AKP hükümetinin, açõlõm sürecinin yavaş işlemesi, ana- yasa ve yasa değişiklikleriyle ilgili olarak herhangi bir ge- lişme sağlanamamasõ durumunda da erken seçimi gündeme alabileceği yorumlarõ yapõlõyor. Hükümetin, 2010 yõlõnõn ilk yarõsõnda bazõ yönetmelik ve tüzük değişikliklerini günde- me getirebileceği, yasa ve anayasa değişikliklerinde CHP ve MHP’nin destek olmayacağõnõn kesinleşmesi nedeniyle anayasa değişikliği sözü vererek erken seçim kararõ alabileceği de dile getiriliyor. AÇILIMI ZAMANA YAYMAK ? AKP yöneticileri, yaz aylarõnda seçim çalõşmalarõnõn zor olmasõ nedeniyle 2011 yõlõnda yapõlmasõ gereken genel se- çimin mayõs ya da haziran ayõna alõnabileceğini belirtiyor. AKP’nin, Kürt açõlõmõnõ zamana yayarak 2011 yõlõna kadar zaman kazanmayõ hedeflediği de kulislerde konuşuluyor. Bu- na göre AKP, 2010 ve 2011 yõlõnõn ilk yarõsõnõ yine Kürt açõ- lõmõ tartõşmalarõyla geçirecek. Tüzük ve yönetmelik deği- şikliklerinin yapõlacağõ bu süreçte bazõ yasa değişiklikleri de TBMM gündemine getirilecek. AKP, bu yasa değişik- liklerinden kamuoyunda çok tepki yaratmayacak olanlarõ- nõ TBMM Genel Kurulu’ndan geçirecek. Yine senaryola- ra göre, AKP, 2011 yõlõnõn ilkbahar aylarõnda köklü yasa ve anayasa değişikliği sözü vererek genel seçime gidecek. ? Piyasalar hükümetin erken seçime gitmesinin “olasõ ve man- tõklõ”olduğunu düşünüyor. EFG İstanbul Yatõrõm’õn 16 Ekim 2009 tarih ve “Seçimleri konuşmak için ‘çok erken’ değil, seçimler eko- nomik politikalarõ belirliyor” başlõklõ “Özel Not”unda hükümetin Kasõm 2010 veya Mart-Nisan 2011’de erken seçime gidebi- leceği ifade edildi. ? EFG Yatõrõm erken seçim olasõlõğõ “Ekono- mik problemlerin seçmen desteği- ni zayõflatmaya devam edeceğini dü- şünüyoruz. Çünkü ekonomideki iyi- leşme seçim tarihine kadar genel halk kitleleri tarafõndan fark edil- meyecek. İşsizlik oranlarõ ve reel üc- retler düzelmeyecek. İyileşmenin yavaş olacağõ varsayõmõ altõnda, AKP yönetimi seç- men tabanõnõn gittikçe daha fazla eriyeceğini gö- rürse, seçimleri tahminimizden bile önce yapma- ya karar verebilir” ifadeleriyle gerekçelendirildi. PİYASALAR: OLASI VE MANTIKLI S onar Başkanõ Ha- kan Bayrakçı, ilk genel seçimlerde bu oranlarõn de- ğişmesinin mümkün gö- rünmediğini ve bu oran- larla çõkõlan bir seçimin ar- dõndan AKP’nin iktidar- dan düşerek CHP-MHP ya da CHP ve MHP ile bir- likte barajõ geçecek üçün- cü bir partinin koalisyon kurabileceğini söyledi. Bayrakçõ, eylül ayõnda Kürt açõlõmõ ile ilgili seç- menin henüz belirsizlik içinde olduğu bulgularõ öne çõkardõğõnõ ve bu bulgularõn AKP’ye za- rar vermezken demokratik açõlõma ilişkin son gelişmelerin ciddi oranda oy kaybettirdiği- ni söyledi. Bayrakçõ, “Zaten yoğun bir eko- nomik krizin pençesinde önünü göreme- yen Türk toplumu, bu kez, son 20 yılın acılarını sırtlamış bir konumda adeta PKK’nin ve DTP’nin istekleri doğrultu- sunda gelişmeler gözleyince, hiç de faz- la analiz yapmadan, net bir tavır ortaya koymaya başlamış gibi görünüyor. Siyasi iktidarın dahi, nasıl zor bir yola çıktığı- nı anlamakta gecikmeyerek, ani önlem- ler ve uygulama değişiklikleri yapmaya mecbur kalması, hatta tereddütlere ka- pılması, seçmenin dikkatinden kaçma- mıştır” dedi. AKP’nin oylarõnõn yüzde 31’e gerileme- sinin dikkat çekici olduğunu belirten Bay- rakçõ, “Bu durum, tıpkı 1989’da ANAP’ın başına hiç beklemediği bir zamanda gel- diği gibi, AKP’nin de başına gelerek de- vam edecektir. AKP’nin oy oranını 2010’un ilk aylarında yüzde 20-30 ban- dında görürsem, hiç şaşırmayacağım. AKP, ilk genel seçimlerden, az ya da çok farkla birinci parti olarak çıksa da bir da- ha tek başına iktidara gelebilecek sayıda milletvekili çıkaramayacak gibi görü- nüyor” diye konuştu. BAYRAKÇI: İKTİDARI KAYBEDER ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakanlõk kaynaklarõ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal arasõnda önceki gün Anõtkabir’de gerçekleşen sohbette, gazetelere yansõdõğõ biçimde özellikle “erken seçimi ima eden bölümlerin konuşulmadığını” belirtti. Başbakanlõk kaynaklarõ, Deniz Baykal’a atfen, “Sizin ne yapacağınız belli olmaz. Bu yüzden yurt gezilerimizi sürdürüyoruz” ve Başbakan Erdoğan’a atfen, “Evet haklısınız, her şey olabilir” cümlelerinin “sohbet sırasında konuşulmadığını ve tamamen hayal ürünü olduğunu” bildirdi. Başbakanlık: Seçim konuşulmadı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear