17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 MAYIS 2007 CUMARTESİ 6 HABERLER Bugün başlayacak ve 22 Temmuz’da sona erecek süreçte 20 Haziran kesin aday listelerinin ilan günü Seçim için takvim hazır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılacak milletvekili genel seçimleriyle ilgili seçim takvimini açıkladı. Seçimle ilgili kanunlarda öngörülen bazı süreleri, ilgili yasanın verdiği yetkiye dayanarak kısaltan YSK’nin seçim takvimi şöyle: ? 5 Mayıs Cumartesi: Muhtarlık bölgesi askı listelerinin dökümüne başlanacak. ? 8 Mayıs Salı: Aday olabilmek için görevlerinden ayrılmaları gerekenlerin görevlerinden ayrılma isteğinde bulunmalarının son günü. ? 9 Mayıs Çarşamba: Siyasi partilerin; hangi seçim çevrelerinde önseçim, hangi seçim çevrelerinde aday yoklaması yapacaklarını YSK’ye bildirmelerinin son günü. Muhtarlık bölgesi askı listeleri (taksirli suçlardan hükümlüler ile tutuklu seçmen listesi dahil) güncelleştirilmek üzere ilçe seçim kurulunca askıya çıkarılacak. ? 13 Mayıs Pazar: Siyasi partiler önseçimden ayrı kayıtlı üyelerinin tamamı dışında başka bir usulle aday yoklaması yapacaksa, bu halde oy kullanacak üyelerin seçmen listelerinin üye kayıt defterleri ile birlikte ilgili Önseçim İlçe Seçim Kurulu Başkanlığına vermelerinin son günü. ? 17 Mayıs Perşembe: Önseçim ve aday yoklaması ile ilgili olarak askıya çıkan listelerin indirilmesi ile listelere yapılacak itirazın son günü. ? 19 Mayıs Cumartesi: Bu listelere yapılacak itirazların, önseçim ilçe seçim kurulunca kesin olarak karara bağlanmasının son günü. ? 20 Mayıs Pazar: Siyasi partilerin, önseçim ya da aday yoklaması seçmen listelerini kesinleştirmesi. Siyasi partilerin; aday adayı listelerini ve seçim çevrelerini YSK’ye bildirmeye başlamaları. ? 21 Mayıs Pazartesi: Muhtarlık bölgesi askı listelerinin askıdan indirilmesi. ? 22 Mayıs Salı: YSK’ce hangi siyasi partilerin hangi seçim çevrelerinde önseçim ya da aday yoklamasına katılacaklarının ilanı. Siyasi partilerin önseçim ya da aday yoklaması yaptıkları seçim çevrelerinde gösterecekleri merkez adayı listelerini YSK’ye bildirmelerinin son günü. 24 Mayıs Perşembe: Muhtarlık bölgesi askı listelerine yapılacak itirazların karara bağlanmasının son günü. ? 25 Mayıs Cuma: Ön seçim yapacak siyasi partilerin aday adayları listelerini, ilçe seçim kurullarına teslim etmelerinin son günü. ? 27 Mayıs Pazar: Muhtarlık bölgesi listelerindeki değişiklikler işlenerek kesinleştirilecek. Ön seçim aday yoklaması yapılarak, sonuçları tutanakla ilçe seçim kurullarına iletilecek. Siyasi partilerin birleşik oy pusulasındaki yerleri belirlenecek. Bu amaçla YSK’de kura çekilecek. ? 29 Mayıs Salı: Sandık seçmen listeleri çoğaltılacak. ? 30 Mayıs Çarşamba: Seçmen bilgi kâğıtlarının yazımına ve dağıtımına başlanacak. YSK, il seçim kurulu kararlarına karşı yapılan itirazları karara bağlayacak. ? 31 Mayıs Perşembe: Aday listelerinde il seçim kurullarınca ya da YSK tarafından itiraz üzerine verilen kararlar ve istifalar sonucu meydana gelen eksilmeler il seçim kurullarınca tamamlanacak. ? 3 Haziran Pazar: YSK, önseçim milletvekili adaylarına ilişkin listenin tasdikli birer örneğini, ilgili partilerin genel başkanlıklarına teslim edecek. ? 4 Haziran Pazartesi: Siyasi partiler, seçime katılacakları seçim çevrelerine ait aday listelerini, saat 17.00’ye kadar YSK’ye teslim edecek. Bağımsız milletvekili adaylığı için ilçe seçim kurullarına saat 17.00’ye kadar başvurulacak. YSK, siyasi partilerin verdiği aday listelerini inceleyerek saptanacak eksikliklerin ilgili siyasi parti tarafından tamamlanması için bildirmeye başlayacak. ? 5 Haziran Salı: Sandık kurullarının oluşum işlemleri tamamlanacak. ? 8 Haziran Cuma: Siyasi partilerin aday listelerindeki eksiklikleri tamamlamalarının son günü. ? 10 Haziran Pazar: Milletvekili geçici aday listeleri, radyo televizyon ve Resmi Gazete’de yayımlanacak. ? 11 Haziran Pazartesi: Geçici aday listelerine yapılacak itirazların son günü. ? 13 Haziran Çarşamba: İl seçim kurullarının milletvekili aday listelerine yapılan itiraz üzerine verdikleri kararlara karşı YSK’ye itirazların son günü. ? 15 Haziran Cuma: Geçici aday listelerine karşı il seçim kurullarına yapılan itirazlar üzerine bu kurullarca verilen kararlara yapılan itirazların YSK’ce karara bağlanmasının son günü. Milletvekilliği geçici adaylığından istifa edenlerin, YSK’ye bildirilmesinin son günü. İstifa, itiraz veya inceleme üzerine adaylıktan çıkarılanlar nedeniyle ortaya çıkan aday eksilmelerinin tamamlanmasının, YSK’ce siyasi partilere bildirilmesi. ? 17 Haziran Pazar: Aday listelerinde meydana gelen eksikliklerin, ilgili siyasi partilerce tamamlanarak YSK’ye bildirilmesinin son günü. ? 19 Haziran Salı: Birleşik oy pusulalarının basımına ve dağıtımına başlanacak. ? 20 Haziran Çarşamba: Milletvekili kesin aday listeleri ilan edilecek. ? 25 Haziran Pazartesi: Gümrük kapılarında oy verme işlemlerine başlanacak. ? 8 Temmuz Pazar: Seçimlere katılan siyasi partilerin radyo ve televizyon propagandası için başvurularının son günü. ? 10 Temmuz Salı: Siyasi partilerin radyo ve televizyonda propaganda sıralarının belirlenmesi için YSK’de ad çekilecek. ? 11 Temmuz Çarşamba: Seçmen bilgi kâğıtlarının seçmenlere dağıtımı tamamlanacak. ? 12 Temmuz Perşembe: Seçim propagandası ve yasakları başlayacak. ? 15 Temmuz Pazar: Radyo ve televizyon propaganda konuşmaları başlayacak. ? 17 Temmuz Salı: Taksirli suçlardan hükümlüler ile tutuklu seçmen listeleri kesinleştirilecek. ? 18 Temmuz Çarşamba: İlçe seçim kurulları, malzeme torbalarını sandık kurulu başkanlıklarına teslim edecek. ? 21 Temmuz Cumartesi: Seçim propagandası saat 18.00’de sona erecek. ? 22 Temmuz Pazar: Oy verme günü. Seçim yasakları saat 24.00’te sona erecek. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Anomali Yine kimi kez olduğu gibi bir sözcük zihnimden süzülerek gelip dilimin ucuna yerleşti: Dilimizde kullanıldığı biçimiyle “anomali”. (Fransızca “anomalie”, İngilizce “anomaly” olarak yazılıyor.) Bu sözcükle ilk kez ne zaman, nerede karşılaştığımı anımsamıyorum. Fakat bende bir karşılığı olmalı ki, birdenbire çıkageldi… Birdenbire mi? Ya da, Türkçemizin köküne kıran mı girdi de zihnimde bu yabancı dil kökenli sözcük beliriyor? Fransızca ve İngilizcedeki karşılıklarını gözden geçirdiğimizde sanıyorum bu sorular da karşılıklarını bulmuş olacak… Tahsin Saraç’ın Fransızca Türkçe sözlüğünde “anomali” sözcüğünün dilimizdeki karşılıkları şöyle: Sapaklık, uymazlık, düzgünsüzlük, anormallik, aykırılık… İnternetteki Türkçe İngilizce Türkçe Tureng Sözlüğü’ndeki karşılıklar ise daha da geniş bir alanı kapsıyor. Sıralayalım: Bozukluk, kaidesizlik, kanunsuzluk, kural dışılık, kuralsızlık, sapaklık, sapıklık, yanlışlık, anormallik, ayrıklık, aykırılık vb.. Öyle sanıyorum ki bu “anomali” sözcüğünün zihnimden süzülerek dilimin ucuna takılmış olmasının, durup dururken ya da nedensiz olmadığı böylece anlaşılmış oluyor… Türkiye tam bir “anomali” ortamında yaşamaktadır çünkü. Öyle ki, yukarıdaki karşılıklardan hiçbiri, bu sapkın, bozuk, kural dışı, sapak, yanlış, anormal, aykırı vb. ortamı tek başına tanımlamaya yeterli olamıyor… Karşılık olabilecek tek sözcük, hepsini birden kucaklayan “anomali”dir… ??? Hangi birinden başlayalım? Nasıl bir önem sırası izleyelim? Galiba en iyisi, aklıma geldiği gibi sıralayıvermek… Bir ülke düşünün ki, parlamentoda mutlak çoğunluğu elde ederek siyasal iktidarı ele geçiren insanlar, genel seçimlerde oyların bir bölü üçünü almışlardır. Bu bir anomalidir. Bu insanların kimlikleri, nitelikleri, insani kaliteleri, Türkiye gibi bir ülkeyi yönetebilme kapasiteleri konusunda bir şey söylemek istemiyorum. Her şey herkesin gözleri önünde olup bitiyor. Bir ülke düşünün ki, enflasyonun düşük düzeyde seyrettiği, ekonomisinin iyi olduğu söyleniyor. Buna karşılık işsizlik çığ gibi büyürken esnaf dükkân kapatıyor, çiftçi eriyor, işçi ve memur açlık sınırında yaşamını sürdürmeye çalışıyor, sanayicinin durumu pamuk ipliğine bağlı, ülkeyi siyaset değil borsa yönetiyor, ekonomi tümüyle yabancı sermayeye (yatırıma değil likit paraya) bağlanmış, ülke toprakları yabancıya satılıyor, yağmalatılıyor… Bu bir anomalidir… Bir ülke düşünün ki, ekonomisi de siyaseti de başta ABD ve AB ülkeleri olmak üzere, dışa bağımlıdır. Onuru her gün, her an ayaklar altındadır. Bir kurtuluş savaşıyla perçinlenmiş ulusal kimliğinin ve birliğinin ne olup ne olmadığı tartışılmaktadır. Bir ülke düşünün ki birtakım aydınları bunlardan kaygı duymamakta, bunları umursamamakta, tam tersine, sağlıklılık ve demokrasi göstergesi saymaktadırlar. Bir ülke düşünün ki, yine bu türden aydınları, laik ve uygar yaşamdan yana barışçı yurttaş yığınlarının yurtseverce kaygılarını, milyonlarca insanımızın iktidar sahiplerini yıldırıp gerileten güç gösterilerini “ulusalcılık” yaftasıyla niteleyip, aynı yaftayı Hrant Dink’in katillerine, Malatya’daki cellatlara da uygun görmekten, böylece sapla samanı birbirine karıştırma sapkınlığından, ahmaklığından, kendi ülkesinin geleceği konusunda duyarsızlıktan vazgeçmek istemediği gibi, AKP şakşakçılığını, ABD ve AB karşısında uşakça ruh küçüklüğünü inatla sürdürüyor… Bütün bunlar anomalidir… Sapaklık, sapkınlık, kuralsızlık, yanlışlık, anormallik, aykırılıktır… Bir ülke düşünün ki, çapsızın çapsızı bir siyasal iktidarın ülkeyi göz göre göre İran, Afganistan türü bir bataklığa sürüklemesinden, “Demokrasi araçtır” diyen bir Başbakan’dan, “Dindar (siz dinci okuyun) cumhurbaşkanı seçeceğiz” diyen bir Meclis Başkanı’ndan, bilimi yadsıyan bir Milli Eğitim Bakanı’ndan, yapmaktan çok yıkmaya koşullanmış bir Kültür Bakanı’ndan rahatsızlık duymayan, bunlar hakkında suç duyurusunda bulunmak akıllarının ucundan geçmeyen bu kimliksiz ve omurgasız aydın takımı, “sivil darbe”ye karşı Cumhuriyetin değerlerini savunan bir büyük sorumluluk kurumunu, (ABD, AB ve yabancı basın kuruluşlarıyla birlikte) “darbeci” diye suçlayarak Diyarbakır Barosu’nun ardı sıra suç duyurusunda bulunmak üzere kuyruğa giriyor… Bu bir anomalidir. Ama artık sona eriyor… Bu ülkenin aydınlık insanları, siviliyle, askeriyle, her yaştan ve meslekten insanıyla, kadınıyla, erkeğiyle, sapkınlığı, kuralsızlığı, tek sözcükle bu dayanılmaz anomaliyi sona erdirmek, yaşamı normalleştirmek için görev başındadır. Bu bağımsızlık, demokrasi ve hepsinden önce de ülkenin, yaşamlarımızın normalleştirilmesi için başlayan yürüyüşü engellemeye ne siyasal iktidarın şantajı, tehdidi, iftirası, ne de medyadaki yandaşlarının ve “öğretim üyesi” vb. titrine sahip birtakım kişilerin utanılası destekleri yetebilecek… Şimdi iyimser olmak için her zamankinden daha çok nedenlerimiz var… Yeter ki anomalinin anaforuna bir kez daha kapılmamak için, öncelikle önümüzdeki parlamento seçimlerini hedefleyerek güçlerimizi birleştirmeyi, mutlaka, ama mutlaka başaralım… TÜİK verileri yetiştiremedi Eski nüfus bilgileri kullanılacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanı Ömer Demir, yeni nüfus verilerinin, 22 Temmuz’da yapılacak genel seçimlere yetiştirilemediğini, bu nedenle eski bilgilerin kullanılacağını söyledi. Adrese dayalı nüfus kayıtlarının sürdüğüne işaret eden Demir, genel seçimlerde 2000 yılında yapılan nüfus sayımında elde edilen verilerin esas alınacağını kaydetti. Türkiye İstatistik Kurumu’ndan önceki gün yapılan en son açıklamada, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi çalışmaları çerçevesinde 67 ilde sayımın tamamlandığı ve 59 milyon kişinin sisteme kaydının yapıldığı vurgulanmıştı. Yüksek Seçim Kurulu, seçime 21 siyasi partinin katılacağını açıkladı ‘Katılım yurttaşın tercihidir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Muammer Aydın, seçimin 22 Temmuz’da yapılmasının kendi açılarından bir sorun taşımadığını belirterek, “Bizim için bir sorun yok. Ama katılım yönünden etkili olur mu olmaz mı? Orasını bilemeyiz. O vatandaşın kendi tercihi’’ dedi. Seçimin yaz aylarında yapılmasının daha rahat olacağını ifade eden Aydın, “Seçimin, karlı kışlı bir havada okulda, sobasız yerde yapılması var. Bir de sıcak havada yapılması var’’ diye konuştu. Öte yandan YSK, seçimegirecek siyasi partileri belirledi. Bu partiler şöyle: “AKP, Doğru Yol Partisi, Anavatan Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Saadet Partisi, Demokratik Sol Parti, Genç Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, Büyük Birlik Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, Emek Partisi, Sosyaldemokrat Halk Partisi, Halkın Yükselişi Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Hürriyet ve Değişim Partisi, Demokratik Toplum Partisi, Liberal Demokrat Parti, Aydınlık Türkiye Partisi.” AKP’YE AYRICALIK İBB’den afişlere çifte standart İstanbul Haber Servisi İstanbul genelindeki üst geçit ve köprülere asılan afişleri kirlilik yarattığı gerekçesiyle indirme kararı alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), kendi partisi AKP’nin afişlerini ise ‘kirlilik yaratan’ sınıfının dışında tutuyor. İBB Meclisi CHP Grup Başkanvekili Kemal Akar, uygulamayı eleştirerek “İBB, iktidar partisine çifte standart uyguluyor. Hoşuma giden afişi asarım, benim partimin afişine dokunulmaz, anlayışı çok yanlış. İBB kamuya ait bir kurumdur” dedi. Akar, çifte standart anlayışıyla ilgili inceleme başlattıklarını söyledi. İBB, CHP’li Kadıköy, Bakırköy ve Beşiktaş belediyeleri tarafından asılan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlama afişlerini ve 29 Nisan’da Çağlayan’da yapılan Cumhuriyet Mitingi’nin afişlerinin indirirken AKP tarafından birçok üst geçit, bilboard ve köprüye asılan “Daha yapacak çok işimiz var” yazılı, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın resimlerinin bulunduğu afişlere dokunmuyor. Büyükçekmece Belediye Başkanı ve İBB Meclisi ANAP Grup Başkanvekili Hasan Akgün de afişler konusunda tüm yetkinin İBB’de olmasının yanlış olduğuna dikkat çekerek “Tüm yetki İBB’nin elinde. Yasa da yanlış yetki de yanlış. Bu AKP’nin siyasi tavrıdır. Afişler tamamen siyasidir. Tüm İstanbul bu afişlerle bezendi. Bu uygulamayı, anlayışı gören halk gerekli yanıtı zamanında verecektir” dedi. Aday olmak isteyen bürokratlar bir bir görevlerinden ayrılıyor Kamuda seçim istifaları ANKARA TİCARET ODASI Katılım çok düşük olur ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’de çok partili dönemde 13 genel seçimin 10’u sonbahar ve kışın yapılırken 2’si ilkbaharda gerçekleştirildi. Seçimlerden yalnızca 1 tanesi için haziran ayı tercih edildi. Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, 22 Temmuz’daki seçimin, yaz tatili ve Türkiye’ye özgü nedenlerle son yılların en düşük katılımıyla yapılacağını bildirdi. Aygün, yazılı açıklamasında, Türkiye’nin Cumhuriyet tarihinde ilk kez yaz ortasında genel seçime gideceğini vurgulayarak, “Türkiye sadece 5 Haziran 1977’de, yani bir yaz ayında seçim yapmış. Haziranda yapılmasına rağmen o seçimde bile seçime katılma oranı yüzde 77.42’de kalmıştı’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) seçim takviminde milletvekili adayı olmak isteyen kamu görevlilerinin en geç 8 Mayıs’a kadar istifa etmesi gerektiğini açıklamasının ardından ardı ardına istifalar gelmeye başladı. Tunceli Valisi Mustafa Erkal, erken seçimde MHP’den milletvekili adayı olmak için dün görevinden istifa etti. İstifa eden bir diğer isim ise Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Rüstem Zeydan oldu. Zeydan, AKP’den Hakkâri milletvekili olmak için görevinden istifa etti. İzmir’in Menemen İlçesi Emniyet Müdürü Mustafa Saygı da dün istifa eden kamu görevlileri arasında yer aldı. Saygı, hangi partiden seçime gireceği konusunda açıklama yapmadı. Yakın çevresi ise Saygı’nın CHP’den aday olacağını kaydetti. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan (BDDK) da Kemal Çevik, MHP’den aday olmak için istifa etti. ANKA’nın haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) ise yaklaşık on bürokratın istifa hazırlığında olduğu öğrenildi. MEB’de istifaya ha zırlananlar arasında Müsteşar Yardımcıları Salih Çelik ve Cemal Taşar, Yatırım Tesisleri Daire Başkanı Abdülsamet Aslan, Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Nizami Aktürk, Strateji Geliştirme Başkanı Nurettin Konaklı, Talim Terbiye Kurulu Üyesi Veli Kılıç ve Bakanın Danışmanı Mustafa Özgül, Personel Genel Müdürü Remzi Kaya ve Müsteşar Yardımcısı Nizami Aktürk’ün de adı geçiyor. İstifaya hazırlanan MEB bürokratların büyük bir bölümü AKP’den aday olmayı planlarken, bazılarının ise MHP ve DYP’den aday olacağı belirtiliyor. Maliye Bakanlığı’nda ise müsteşar Hasan Basri Aktan, Gelir İdaresi Başkanı Osman Arıoğlu, Milli Emlak Genel Müdürü İlyas Arlı ve Maliye Teftiş Kurulu Başkan Vekili Cemal Boyalı’nın milletvekilliğini düşündükleri belirtildi. Enerji Bakanlığı’nda Müsteşar Sami Demirbilek, Müsteşar Yardımcısı Selahattin Çimen ve Türkiye Elektrik Ticaret Taahhüt Anonim Şirketi Genel Müdürü Duran Gökkaya’nın da aday olabileceği konuşuluyor. ataolb?cumhuriyet.com.tr Faks: (0212) 343 72 64 CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear