29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2T7 OCAK 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA JVLJJLiJ. U K . kultur@cumhuriyet.com.tr 15 Ferruh Başağa'nın resimleri Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi'nde sergileniyor Geometrik arLdıklar...ESRA A1İÇAVUŞOĞLÜ 'Benkooıi4arakdeğfl.düşüoerekurâenbirki- Ş y ' dıyor Ferruh Başağa... O, soyut resme yıl- lannı veren. 4 Bu yola başkoydum, asla vazgeçme- yi düşünmedim' dıyebılen 80'lık bır çınar. Bugûn Türk sanatrnda soyut resmın en önemlı savunucu- su olarak görülmesi kuşkusuz sanatçının bu ka- rarlılığına bağlı. Ferruh Başağa'nın son dönem çalışmalanru gör- nıe olanağı bulacagunız YapıKrediKazımTaşkent Saaut Galerisi'ndekı sergı, sanatçının geçmişinin de bir özeti sayılabilir... 1922'de Yugoslavya'ya giden ve Saraybosna'da teknik okulun elektro mekanik bölümünü bitıren Ferruh Başağa, 1935 yılındals- tanbul'a gelerek Beşıktaş'takı uçak fabnkasında çalışmaya başlar. Uçağın tek bır kanadı için bir yıl boyunca çizim yap- ması onun Akademi'ye yazıla- cağının ilk göstergelerinden bı- ri olarak söylenebilir. Tam o günlerde Güzel Sanatlar Akade- misı'ne kayduu yaptınr. Akademıde önce, Nazmi Zi- y> ve Zdd Kocameıni atölyele- rinde desen, renk ve kompozis- yoa, akşamlan ise Coursdeso- ir'de modelden desen çalışma- lan yapar. 0 dönenun sanatçı- lannın yetışmesınde bıiyük rol oynayan Leopold Levy'nın atöl- yesinde çalışmaya başlar. Levy, Ferruh Başağa'nın resımlennı şöyle tanımlıyor 1949'da: "Fer- ruh'un bugûn gergin ofauı ipin ûzerinde kendisini bu ipin niha- yetinekadar götürebflecek cam- baz değneğini buhnuş hali var." 1940'ta Akademı "den bınncı- likle mezun olur. O yıla kadar Akademi'den bınncilıkle me- zun olanlann Avrupa'ya gön- derilmesine karşın, Ikinci Dün- ya Savaşı çıkınca gitmesi erte- lenir sanatçırun. Ferruh Başağa resim serûve- nini üç döneme ayınyor ve eklıyor: "Asbnda bu yeüniyor beşe ayırmam gerek_" Oto-portre etiketi 'armut'la değjşince^. Bırıncı dönemıni 1935 ile 1945 yıllanarası ola- rak smırlıyor: Akademi atöryelerinde teorik uygu- lama ve araşOrma... Bu dönemde doğadan peyzaj- lar, natürmortlar, nüler yapar. Sanatçı, ikıncı dö- ncmmi ılk kişisel sergisiai açtığı 1945 yıhyia baş* laöyor. Bu yıllar kavram değışıklığı, doğal ve yapay dûşünceyı kavramak, doğadan arınmak ıçın çalış- makla geçer. 1947'den başlayarak soyut lırik an- latnnı, 1960'larda taşizmi deneyerek geometrik soyut aramalan sûrdürûr Ferruh Başağa. Sanatçmmücüncüve son dönemi 1970'lerdebaş- hyor. Sanatsal geometn estetiği resme başladığı dö- nemde de vardır, çünkü daha önce edmdıgi meka- nik çiziın öğrenimi, uçak kanat tasanmlan ve çi- zimler onu geometriye götürmüştü. Sanatçnun Heybeliada'da yaptığı mozaik duvar resmi de bu- nu gösteren örneklerden. Ferruh Başağa ıçın Cezanne'ın çok önemli bir yeri var. "Cezanne için soyut resmin peygamberi diyortar. Kübizm,soyut resim onunla başhyor. On- dan sonra birçok isimvar.Ama Cezanne'myeri baş- ka. Boşluk içinde formu korumuş o. Bu fonnda da kübizmin temeDeri yatıyor. Bu nedenle Pıcasso, Matısse ve Braque'dan fazla Cezanne'ayÖDektim." Ferruh Başağa'nın resımlennın en önemlı özel- liği geometrik form üzenne kurgulanmış ohnası. portre' diye vaahnış. Sabri Berkel getip; "Sen ne zaman armut oldun" deyince, bu olaydan etkilen- dhn. \t arük rcsunlerime isim vermemeye başla- dnn." 'Çağdaş sanat soyutresimleyansır' 1949'a kadar çeşitlı aramalar yapar Ferruh Ba- şağa ancak 50'li yülardan sonra tamamen soyuta yönehr. 60'h yıllardan sonra ıse geometrik form arayışlannı gelışünr ve tamamen geometnyı be- nimser. Ferruh Başağa'nın karakteristik özelliklerinden birinin, soyutu benımserken organık formlara hıç yüz vermemış olması söylenebilir. Geçen yıla ka- dar kompozısyonlanndakı üçgenlere kontras ola- rak sadece bir yuvarlak koyan sanatçı, aruk bunu da çıkanruş görünüyor resimlerinde. Ge- ometrik ve soyut resmi ikiye ayınyor. Onun doğa ile hiçbir ilgisi yok. Doğa hiç bir biçim- de gırrruyor resımlenne. Orga- nik formlardan kaçıyor Ferruh Başağa. "Bu yuvarlak kontras, re- simleri görenlerde kayık izfc- nimi verdL Bu 'kayıklara' ar- ük son verdim. 1999'da çahşn- ğun resimlerde artık bunlar yok, Daha da geometrik oUna USon dönem kompozisyonlarımda çokça form üzerine çalışıyorum. Renkte nasıl armoni varsa formda da armoni olması gerekiyor. Her ikisini de azaltmaya çalışıyorum şimdi. Daha sade, minimalist, iki-üç üçgenle kompozisyonlar yaratmayı dûşünüyorum. Bence A A resim sanatı ne kadar sade olursa o kadar etkili olur. / / Resımlenndekı yatay ve dikey çizgiler ve bunla- nn kesışmesiyle oluşan üçgenler sanatçırun aldı- ğı eğitımden ızler taşıyor. Ferruh Başağa'nın çız- gısel kompozisyonlannın elle tutulurcasma dına- mık ruhu, renklerle birleştiğınde soyut inanzara- lar' haline gehnesi şaşırbcı değil. Çünkü onun üç- genlen, yatay-dikey çizgileri ızleyicinin hayal gü- cünu sonuna dek kullanmasına olanak veriyor. - Fwroh BaşagVmn Tesinrienıe i$kn vermerne- si 'hoş' bir anıya denk düşüyor. "lnsan, na isim verdigi zaman bir eşyaya dönüşüyor. Bun- brdanannmakiçinkompadsyomıyöoeldHn. 1945te açügmıilkkiş^elsergideresirnkrirneisimvermiş- tim. Bu sergide yer alan ikiresim;armutve bir oto- portreydiFakatetiketleryap^ânkrkenkanşbgıiçm oto-portrenin amna 'armut', armutun altma 'oto- re. Çünkü en esld geometrik formlardan biripiramit Sanat tarihine geçmemiş ama bana göre Kâbe de geometrik; dik- dörtgen içinde bir küp_ Tama- men geometrik bir konstrüksi- yoniçindeyapdmış. Son dönem kompozisyonlanmda çokça fcrm üzerineçahşıyorum.Renk- te nasdarmonivarsaformdada armoni olması gerekiyor. Her ikisini de azaltmaya çahşıyo- rum şimdi. Daha sade, mini- maKst, iki-üç üçgenlekompoas- yonlar yaratmayı dûşünûyo- rum. Resim sanaa ne kadar sa- de ohırsao kadar etkili olur di- ye dûşünüyorum." Çağdaş sanatm ancak soyut resimle dıle geldi- ğini düşünüyorFerruh Başağa. 1970 yılına dek ser- best resim çalışmalannı sürdüren sanatçı, 1971 'de Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde mozaik ve vitray atölyelerini kurmak ve yönetmekle görev- lendinlır. Ferruh Başağa'nın geniş kitleler tara- fından tanınmasında kuşkusuz vitray ve mozaik- lerutin önetnli Ml$ayı Var SafıatçfbırbSkımaf^flf* ray ve mozaikleri üe sanatm toplumsal yanını des- tekledi. "Sanat doğrudan halkla kuruhnuş bir yöntem- dir. Sanatm hangi dah olursa olsun tophıma yöne- üktir. 1950'lerde, beş liraya resim verirdikyine de ahnazlardL 1970'lere kadar vitray ve mozaUde ge- çmebOdim.'' 'Ben konuşarakdeğü, düşünereküreten bir kişiyim.' Pıerce Brosnan, James Bond'da insani duygulan yok olmamış bir karakter çizdiğini belirtiyor. Sinema yaşamında yepyeni dönem açan duygulu * Bond ile kendini gençleşmiş hissediyor. YeniBond bir kadın olmalı' Knttnr Servisi - Ülkemizde şu anda göste- rilen 'Dünya Yetmez 007' filmınin James Bond'u Pierce Brosnan, "Enryi 007 ofanCon- nery, esprfli ve sadist Bond tiplemesiyle çok büyük başan kazandL Ama ben rolü kabul et- tiğimdekadmlar,en yeniteknik aletler ve uçan arabalarlaçevrflı ama insaniduygulan yokol- manuş bir karakter çizmeye karar verdim" diyor. MartinScorsese'tn fUmlennde oynamak ve Amerika'yı fethetmek ıçın doğduğu ülke lr- landa'yıterkeden Brosnan. 'TheWorldisNot Enough' (Dünya Yetmez)'tn tüm dünyada bır rekora ulaşan gişe başansını, yönetmen Mic- hael Apted'in Bond karakterinı soğuk savaş- ta düşrnanladakarşıkarşıyagehp onlan alt eden bir 'savaşçı'dan insani duygulan ön plana çık- mış bir doğa bilimciye dönüştürmesine bağ- lıyor: "Son fümde James Bond bütün duygu- larmdan arnmnş ve göreve hazır bir ajandan çokdtıygulanyla,dûşânceleriyle 'normal' bir insan gObi görevini yapmaya çabşıyor. Hatta neredey'sebirkadınaâşıkohıponukıskanıpaa büeçekiyor." Bond serismın 2002 yılmda çekilecek 20. bölümünde de rol alacağını acıklayan Brosnan; " Bana kaba yeniJames Bond'u bir kadın can- hndırmalı. Meseb Sophie Marceau'nun can- hmbrdığı Elektra karakteri sadece yarabn- nuşohıp veiyfleşince *ıyı tarafa' kanlabflir ya da sempatik, tutkulu ve esprfli Mana Grazıa Cuccıonetta yeni bir 'fertan' ajan olabiür" di- ye belirtiyor. Müzik dinlemenin yaşamında özel bir yeri olduğunu söyleyen Brosnan, yönetmenin ye- rinde olsa Bond'u bır pop müzik sanatçısına dönüştüreceğıni ifade ediyor: "EBndesilahry- la uçaldan havaya uçnran ajan yerine mfizik aleti çabm bir Bond karakterini tercih ede- rim." Bond'un ashnda bir playboy olmadığı- nı sadece 'yahuz kahnayı seven bfa" erkek' ol- duğunu ifade eden Brosnan'a göre onun eşi ol- rnaya uygun tek kadın, 'Lkence To KiD'de (Ölûm Emri) oynayan Ursub Andress. "As- hnda'Octopussy'deoynayan MaudAdams'ı da büyüleyid ve dayanümaz buhıyorum. Ama benceBondvanında hiçbir kadmofanadanyaş- bnmah" dıye eklıyor. Goidfinger'ı seruıin en iyi fimü olarak ni- teleyen Brosnan, Londra'ya ilk geldiğinde bu fümde Sean Connery'i ve ardından Arabistan- h Lawrence'da PeterOTook'u ızledikten son- raaksıyon ve macera fılmlennde oynamaya ka- rar verdiğini belirtiyor "Aynca Clint Eastwo- od ve Steve Mc Queen gibi aktörieri seyrede- rekHolh^ood'ukafamdacanlandmvordum. Diğer taraftan ise tiyatroda Tennessee Wil- lams'ı oynamak g3)i bir idealim de vardL" Son olarak Jonn Le Carre'nin romanından uyarlanan ve yönetmenlığuu John Boorman'm yapüğı 'Taflor of Panama'da rol alan Bros- nan, son Bond filminde oynamasının ona çok şey kattığını ifade ediyor: "Bu fflmle kendimi gençleşmiş hissedryorum. Sinema hayaumda yepyeni bir dönem açdnnşgfiMgefiyor. Duygu- hı vedeğJşken karakteriüeJamesBond her yaş- taki Hİeyiciye Iritap ettiğiiçin bu başan her za- man kendini yenflevecek." Kraliyet Opera Evi kapanıyor mu? Gösterilerde ortaya çıkan teknikproblemler, tngilizler arasında tartışmalara neden oluyor KültürServisi-îngiltere'nmye- IKüttür Servisi- îngütere'nin ye- nılenen Kraliyet Opera Evi (Royal Opera House), aralık ayında sezc- nu, yeni biryapnnla, ^ni'nin'Fab- tafT adlı komik operasıyla açmış- u. ingUizler, şu günlerde Kraliyet Opera Evi'nın teknik problemler nedeniyle kapatüıp kapatılmayaca- ğını tartışıyor. Geçen yıl, Kraliyet Opera Evi'ndeki aksaklıklann gi- derilmesi için 218 mılyon pound harcanmıştı. Açılışından bu yana Kraliyet Opera Evi çeşitlı gösteri- lerdeki on iki alreaklilr nedeniyle suçlandı. Opera Evi'nin açılışın- dan bu yana dokuz gösterinın iptal edilmesıyle birlikte 243.115 po- undluk zaran bulunuyor. Teknik problemler ilk olarak yö- netmenlığını PeterSeuars'ın yaptı- ğı Ligeti'nin 'Le Grand Macabre' operasınm sahnelenmesı sırasında yaşanmış, hatta bu nedenle göste- ri son dakıkada iptal edilmiştı. Kra- liyet Opera Evi'nın Amerikalı yö- neticisi Mkhael Kaiser'in ve Ope- ra Evi'nin bu son dakıka ıptali ile ünü zedelenmeye başladı. Ancak tüm ohıp bitene karşm Kaiser, ken- dini savunmaya devam ediyor. Sir ad- Opera Evi'ndeki proMemlerin giderflmesi amaayla gösterikre ara verfldL BarrisonBirtmsDe'ı lı yapıtı da yine teknik bir problem nedeniyle yirmi da- kikalık bır gecikmeyle sah- nelenebilmişti, ancak bu olay- dan sonra îngilız basınının eleştirilerine hedef olmuştu Kraliyet Opera Evi yetkilile- ri. Halk da eleştirileri köriik- ledi ve gösterilerin iptaünden duyduğu rahatsızlığı basma yansıttı. Kraliyet Opera Evi'nde ya- şanan aksaklîklar bununla da kalmadı ve Fmdıkkmuı ba- lesinin son sahnesi, gösteri sı- rasmda sahneye bır noel ağa- cmm düşmesi nedeniyle iptal edildi. Bu 'sıradışı' olay bar- dağı taşıran son Hamla oldu ve yeâdliler teknik ekibi suçla- maya başladı. Teknik ekip, Ligeti'nin 'LeGrandMacab- re"m, Graham Vıck'in sah- nelediği Verdi'nin 'FabtafiT operasının ve bale prograrru- nm sahne akışının gerçekleş- tirümesinde yetersiz kaimakJa suç- lanıyor. Müzısyenler, Opera Evi'nın problemler gıdenlene kadar kapa- tılması gerektiği sssgörüşünde... Teknisyen Birliği BECTU, Kraliyet Opera Evi'nin bir süreliğine de ol- sa kapatılmasından başka çare ol- madığını belntıyor ve eklıyor "Ope- ra Evi'ndeki probiemlerin giderfl- mesi için zamana ihtiyacumz var. Bunun için degösterflere birsöre ara vermemiz gerekiyor.'' Müzısyenle- rin sözcüsü, artık yapacak bir şeylerinin kalmadığmı ve Kraliyet Opera Evi'nın bir süreliğıne de olsa kapatılma- sı gerektığinı söylüyor. Kra- hyet Opera Evi'nın sözcüsü ise BECTU'nun aksıne kapa- tılma olasılığının mümkün olmadığını dile getiriyor. "Kraliyet OperaEvisezonun başmdan itibaren, tüm ak- sakkklara karşuı başanh pro- düksiyonlaria gûndemegekü Bûtfin görevhierbuaksakhk- lann olmaması için eDerin- den gefeni yapo. Butnr prob- kmlerinvaşanmasıgayetnor- Gösterisn-asuKİa sahneye bir noel ağacıdüşünce Fmdıkkıran balesi de iptal edOmişti Kraliyet Opera Evi'ne ya- pılan harcamalar, Kamuoyu Harcama Komitesi tarafın- dan çokça eleştiri ahnışn. Bu nedenle olsa gerek bazı gö- revliler evin kapatümasuun mümkün olmadığını belirti- yor ODAK NOKTASI AHMETCEMAL Sanat 'Sanat Uzerîne Düşünme'nin Yeri (M) Geçen haftaki yazıyı şu soaıyta noktalamıştılc Günümüzde, sanat eğitimi veren kurumlann prog: ramlannda yer alan "kuramsal" dersler, bir düşün- me ve tartışma ortamını hazırlayıcı nitelikte midir7 Kuramsal diye nitelendirilen derslenn "kurami sal" varlık gerekçeleri, hiç kuşkusuz sanatın öği rencisine olası yeteneğini, becerisi ve esinlenme- lerini üstüne oturtabileceği bir temel, bir arka plan kazandıımaktır. örneğin "Temel Sanat Kavramla- n" dersinde gelenek kavramıyla tanışacak olan öğrenci, bu kavramın yardımıyla her yeni girişi- minde kendi sanatının neresinde olduğu, sanatı- nın geçmişten bugüne uzanan zincirinin nasıl bif yönetim sergilediği gibi hesaplaşmalan yapabite-, cektir. Estetik derslerinin temel amacı, en kısa ta-i nımıyla, sanatın ögrencisinin her şeyden önce ken% diyamblannayönetikestetiksorgulamalaryapma- sını, başka deyişle sanattaki güzel'tn ölçütlerini uygulamayı öğrenmesinı sağlayacaktır. "Sanat Ta- rihi" ve "Sanatın Toplumbılımi" (Sanat Sosyoloji- sı") dersleri ise sanatın öğrencısıne tanh boyunca sanat-birey-toplum ilişkisini, sanatın toplumsal te4 mellerini ve toplumsal dalgalanmalardan etkileni^ biçimlerini gösterecektir. * Yukanda bazılan sayılan kuramsal derslenn sa- nat eğitimi bağlamındaki başan şansı, bu dersler- le öğrencilenn uygulamalan arasında kurulacak/ku- rulması gereken ılışkının yoğunluğu ile doğru oran- tılıdır. Başka deyişle, kuramsal derslen vermekle yükümlü olan öğretim elemanı, oğrencide hiçbir za- man bu derslere salt "programda yeraldığı" için devam ettiği sınavlannı geçtikten sonra bu ders- lenn de dosyalannın bir daha açılmamak üzere kapatlacağı gibi bir izlenim yaratmamalıdır. Kuram- sal derslere ılışkın doğru yöntem, ancak öğrenci- de bu derslerde ışlenen konulann ona uygulama- lannda bütün sanat yaşamı boyunca eşlik edecek, uygulamalanna sağlam zeminteroluşturacak ve ba- şanya götürecek konular olduğu bilincini uyandh rabilen yöntemdir. Z örneğin sanat eğitimi veriten bir kurumdaki sa- nat tarihi derslerinde Rönesans dönemi inceleni- yorsa eğer, öğrenciye yalnızca Rönesans'taki üs- luplann ve sanatçılann tanrtılması, kesinlikle yeter- li olmayacaktır. Çünkü Rönesans ile tanışan öğ- renci, bu büyük Yenıden Doğuş'tan onu yalnızca sanat tarihinin bir dönemi sayarak değil, fakat ge- rek koyduğu ölçütlerte, gerekse bunlara yönelik ve Rönesans'tan günümüze değin sünmüş hesap- laşmalarla bugün ile kenetlenen bir olgu niteliğiy- le görerek yararlanabilir. Bu bağlamda, örneğin Michelangeto'nun ve Leonardo'nun "büyüklük- lerinden" ve "dehalanndan" bol bol söz etmek, bu- na karşılık aynı ustalann geç dönemlerinde özel- likle kendı bıçımledikleri yüz ifadelerinı o günün ya-. şayan insanlanrun yüzterindeki çizgilere yabancı bu- larak üslup değişikliklerinı denemeterini, böylece de maniyerizm'in başlangıçlannı oluşturmalannı yeterince vurgulamamak, maniyerizm'den ta na- tûralizm'e, oradan da günümüze uzatılabılecek bir sanatsal düşünce temelinden öğrenciyi yoksun bırakmakla eşanlamlıdır. Aynı durum, "kuramsal" derslerden biri olan es- tetik dersleri için de geçerlidir. Bu derslerde tarih boyunca sanattaki güzel üzerine geliştirilmiş ku- ramlan öğrenen, ama kendisine bu kuramlarta başkalannın ve kendisinin uygulamada ortaya koy- duklan arasındaki bağı kurabilecek düşünsel yol- lann gösterilmediği öğrenci, ezbertediklerine çok kısa sürede yabancılaşacaktır. "Güzel'ianlatırken.. yalnızca ressamlann neyı resmettıklenne, bırya da iki kişinin güzelliklerine veya onlar hakkında söy-t lenenlere bakmakla yetinmemeliyiz; yapmamız' gereken, bu bağlamda insanlann gerçekleneyap- mış olduklanna bakmaktır." Zamanımızın en bü-' yük tarihçilerinden biri sayılan Prof. Dr. Arthur Maıvrick, "Beauty in History" ("Tarih Boyunca. Gûzellik") adlı eserindeki bu cümleterle çok önem-! li bir konuya, sanatta gerçekte yapılan'm düşün-; ce düzleminde degertendırilmesi, başka deyişle sa-, natta sanat üzerine düşünmenin önemine parmalti basmaktadır. ] Konuyu sürdüreceğiz. ) e-posta: ahmetcemal(g superonline.com Acem20@hotmail.com 1 Özden Ankan ve Farsakoğlu'nun> yapgdanmasına başlandı İKûltür Servisi - Amenkalı>azarPhılipRoth'un > Pulitzer ödüllü kitabı 'Portnog'un Feryadı'm I dilimize çevu-en Özden Ankan ile kitabm yayıncısı 3 Aynntı Yayınlan Koordinatörü Ömer Faruk jl Farsakoğlu, "halkın ar ve haya duygulannı inciten | nitelikte genel ahlaka aykın yayın yapmak" n suçundan yargılanmaya başlandı. Kitabm bütün <j Avrupa'da serbestçe okunduğuna dikkat çeken j Farsakoğlu, "Avrupa Birliği'ne girmeye çalıştjğımız* bu günlerde kitabm yasaklanmasının hata olduğu kanısmdayun" dedı. Aynntı Yayınlan tarafindan 1999 yılı haziran ayı içinde piyasaya sürülen kitap, tstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin karan üzerine Aralık ayında toplanlmıştı. 3 BUGÜN • SABANCI CENTER'da saat 19.30'da j gerçekleşecek şefCemMansuryönetimindeki ', Akbank Oda Orkestrası'mn konserine solist olarak -i Katya Apekişeva katılacak. (264 20 45) J • DULC1NEA da, Mustafa Kaplan'm 'Uyumhma' gösterisı saat 20.00'de gerçekleşecek. (24510 39) • AKSANAT'ta, Prof. Dr. Mehmet AH Kıhçbay'm y 'Osmanlı Dünyasma Yeniden Bakiş' konulu söyleşisi-^ saat 18.00'de izlenebılir. (252 35 00) ^ • BEVOĞLUADAKÜLTÜR'de, 'DüşSokağı '"• Sakmteri' konseri saat 20.30'da gerçekleşecek. (2514728) • FRANS1Z KÜLTÜR MERKEZİ nde, Jules i Verne Derneği Genel Sekreteri PhiMppe Burgaud ile 9 Naşit Refik Hansoy'un katılacaklan 'Jules Verne'in 2* Güncelngı' konulu panel ve 'Jules Verne ve Deniz: 7f 1000 Ydhk Tarih' başlıklı video gösterimi saat * 19.00'da izlenebilir. (252 6155) • İ • tFSAK'ta, Melda Keskin üe Ayşe Gûl'ün $ katılacağı 'Nükleer Santrabr' başlıklı söyleşi, dialar'i eşliğinde saatl9.30'da gerçekleşecek. (24314 01)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear