Catalog

30KASIM1999SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dbğalgaz, elektrik, su kesintileri başta Ankara, Istanbul olmak üzere tüm yurtta sıkıntı yarattı Selıii'ler karanlıktakaldıANKARA (CumhuriyetBürosu)- "Kı- şa karanlıkta gireceğiz" söylemleriyle uluslararası tahkimden. stratejık özelliği olan enerji sektörûnün yabancı sermaye- yebırakılmasına gerekçe yaratmaya çalı- şılırken dün Türkıye'de doğalgaz, elektrik ve su kesintileri yaşandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer. ya- şanan sıkıntıyı da serbest piyasa için ge- rekçe olarak kullanırken yann (bugün) bazı gazete \e köşe yazarlannın bazı pro- jelenn desteklenmesi için bu kesintilerin oldugu şeklınde yorumlar yapacağını söy- ledı. Ersümer' in, kesintiden sorumlu ol- madığını savunduğu Rus doğalgazını akı- tan Gasprom'un Türkiye'nin henûz imza- lamadığı Mavi Akım projesinı >ürütecek şirket olması da dıkkat çekti. BOTAŞ Ge- nel Müdürlüğü. geçiş güzergâhındaki ül- kelerin tahsis edılenden fazla gaz çekme- len nedeniyle Rusya'dan gelen doğalga- zın günlûk 27 milyon metreküpten 20 mıl- yon metrekübe düştüğünü açıkladı. Do- ğalgaz çe\Tİm santrallannın çalışmama- sıyla Türkıye genelinde elektrik kesinti- len. yapılırken elektrik olmaması nede- niyle Ankara'nın bir kısmma su da veri- lemedj: Devlet Planlama Teşkilatı geçen hafta Türkiye'de enerji sıkıntısı bulunma- dığını açıklarken Enerji Bakanlığı ise nükleer santral projelerinin yaşama geçi- rilmesi için karanlıkta kalacağız savlan- na sığrnmıştı. TEA5 Genel Müdürii Muzaffer SeM TEAŞ santrallanna yeterli doğalgaz gele- meyince gerekli elektrik üretimı sağlana- madığını. söz konusu durum nedeniyle plansız elektnk kesintisine giderek tasar- ruf yapmaya başladıklannı söyledi. Selvı, "Her gûn Ânkara'nın tüm semtierinde or- talama 2 saatlik elektrik kesintisi uygulu- yoruz. Günde 340-350 mihon kilovat saat kullandığımız enerjinin 30 milyon kilovat saan'nde kısraamaya giderek elektrik kesin- tisi \apı\oruz~ dedı. Sel\ ı. önceden bildi- rimde bulunmadan yapılan kesintilerin bir süre daha süreceğini söyledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersü- mer dün akşam saatlerinde Türkiye'de, Ankara, tstanbul gibi büyük kentler başta olmak üzere yasanan enerji sıkıntısını Rusya'dan gelen doğalgazın miktannın 27 milyon metreküpten 20 milyon metrekü- Özel santrallara doğal gaz verilirken Ovaakça'da enerji kesintisi yapılıyor Doğalgazda hükümet oyunu HAZALATEŞÇAKIR Enerji sektörûnde yoğunlaşan özelleştirme çalışmalann- da kamunun çıkarlan göz ardı edilmeye devam ediyor. Do- ğalgaz sıkıntısı olduğu gerekçesi ile devletin santrahna kı- sıtlama getiren hükümet özel sektörden enerjiyi pahalı al- masına karşın yüzde yüz alım garantisi vermeye devam edi- yor. Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Afi Yığit, özel kuruluşlara ait bazı doğalgaz santralannm fu- eloil ile çalışabileceğinı belirterek, "TEAŞ'ın tek doğalgaz santrah Ovaakça fiıeloil depolayamıyor. Hükümet daha pa- hahya enerji aldığı özel kesime önceiik vererek kamunun çı- kariarını göz ardı ediyor" diye konuştu. Hükümet, en çok kâr getiren kamu kurumlannı bir bir el- den çıkanrken. özel kesimin çıkarlan doğrultusunda enerji sektöründekı devirlerden sonra ortaya çıkan idari ve hukuki sorunlarda fatura yine devlete çıkıyor. Yiğit, doğalgaz abo- ne sayısının hızla arttığmı, buna karşın enerji bağlantılanmn yeterli olmadığını söyledi. TEAŞ'ın bir, özel kuruluşlann da 4 doğalgaz santrah bulunduğunu kaydeden Yiğit, "Gazaza- imca ilk kesintiyi devlet santrahnda yapıyorlar. Ornefin An- kara'ya çok az doğalgaz verildi. Buna karşm Enron, Uü- mar'm santrallanna bir kısıtlama vapddı" diye konuştu. TEAŞ'ın Bursada'kı Ovaakça santrahna gaz verilmediği- ni belirten Yiğit "Bu kuruluşlarla yapılan sözleşmek'r gere- ği yüzde yüz alun garantisi var. TEAŞ'a saüş fiyaü 10 cent Ovaakçada ise3.5 cente üretfliv or. Doğnı olan Ovaakça'ya ve- rip ucuz üretmesL" degerlendirmesini yaptı. Özel santrallann fueloille çalışabıldiğini kaydeden Yiğit, şöyle devam ettı: "İsterlerse kritik dönemlerde depolarında bunu bulundurabilirler. Ovaakça'nın bu özelliği yok. Bunla- nn mülkh ctinin kimde olduğunu bir kenarda bırakırsak, on- lara fueloil Ovaakça'ya doğalgaz \erilebilir. Doğal gazda her- hangi bir kısıtlama okhığunda, okul hastanelere önceiik ve- rihneiL Daha sonra kamu yarannı gözetecek bir şekilde ka- mu iştetmeferine öncetik verümelL w be. basıncın da 52 bardan 37 bara düşme- siyle açıkladı. Doğalgazda yaşanan sıkın- tıdan Rusya'dan gazı veren şirket Gasp- rom'un sorumlu olmadığını, yeterli gazı pompaladığını savunan Ersümer. geçış gü- zergâhındaki ülkelerin fazla gaz çektiğıni sö>ledi.Gasprom'dan'*bizb bir şekilde gaz miktannı artnrmayaçahşoklannıve \ akm zaraanda arrûracaHannı" ifade eden bir özür mektubu geldiğıni kaydeden Ersü- mer, şirkete eksık gaz sevkıyatı nedeniy- le kışın yüzde 8, yazın yüzde 4 fıyat indi- rim cezası uygulama olanaklan bulundu- ğunu belirtirken "Bu cezanın uygulanma- 9 Türkiye'nin içinde yaşadığı durumu kur- tarmaya yeterli değü" dedı. TEAŞ'a gereken gaz "Bugün doğalgaz girişinde yaşanan sı- kınülar nedeniyle elektrik üretimindeki düşüş nedeniyle Türkhe'de istediğimiz miktardaelektriği abonelerimize ulaşara- mıyoruz" dıyen Ersümer, TEAŞ'a günlük 12.5 milyon metreküp doğalgaz vermele- ri gerekirken bunun 5.5 milyon metreküp- lerde kaldığını bildirdi. Ersümer, barajlar- daki su debilerinde (saniyede akan hacım) önemli düşmeler olduğunu, Türkiye'de enerji sektörûnün bıçak sırtında olduğu- nu söyledi. SilivıTde depo Silivri'dekı gaz üretilen denizaltındaki sahanın depo olarak kullanılacağını. bu- rada 1.6 milyar metreküplük gaz rezen edilebileceğinı. Tuzgölü'nün altında da gaz depolaması yapılabilmesı için çalış- malann sürdüriildüğünü anlatan Ersümer. Hamitabat'ta sıvılaştırılmış gaz (LNG) depolanabildığini. Aliağa'da da 6 milyar metreküplük LNG depolama imkânımn oluşturulacağını. ülke çeşıtlemesi yapma- ya çalıştıklannı. Nijerya'dan ılk kez bu hafta alımın başladığını kayderti. Deprem bölgesinde herhangi bir kısıtlamaya gi- dılmediğinı, gıdilmemesi için de gerekli özenin göstenldığını sö\le\en Ersümer, "Bu gece eğer doğalgazda umduğumuz basıncı elde edebilirsek bövle bir kesinti- ye gerek olmaz. Ö> le uzun günler, aylara sari olarak plandıgunız bir elektrik kısın- üsı söz konusu değildir. Eğer>eterli gaz gd- mezse tabii ki sıkıntı olacak. Ama bu ak- şam çevrim santrallannayeterli gazıverir- sek yann (bugün) sıkınb olmaz" dedi. Er- sümer, temaslann sürdüriildüğünü, gerek- li gaza hemen ulaşılabileceğinin söylen- diğini belirtti. Ersümer. yeterli gazın gelemeyişüıi ge- çiş ülkeleri Ukrayna. Romanya ve Bulga- ristan'dan fazla gaz çekilmesiyle açıklar- ken; bir soru üzerine, "Ozellikle şu veya bu ülkenin şu veya bu şekilde yanhş tavn diye değerlendirme >apmam münıkün de- ğü" dedı. Ersümer, "Ankara'yla ilgili ısın- ma proUeminin çok üst düzeylere çıkabi- leceğiııi zannetmiyorum'* derken elektrik- le ısıtılan yerler için önerecek bir alterna- tifı bulunmadığını söyledi. Ersümer, bir soru üzerine TEAŞ'ın ürettiğinin yan fi- yatına taahhütlerde bulunan doğalgaz çevrim santrallan olduğunu. Türkiye'nin hidrolik, termik. doğalgaz çevrim ne bu- lursa elektrik üretmeye çalıştığını, elekt- rik üretım kaynağıyla ilgili tartışmanın yersiz olduğunu ileri sürdü. "Türkiye de- vamh zaten riskte" diyen Ersümer, yaşa- nanlann Türkiye'nin koşullarını en güzel biçimde gösterdiğini söyledi. Ersümer. otoprodüktörüretim yapanlann da doğal- gazının kesildiğini, alternatif yakıtla ça- lışanlara o olanağın sağlanması çabası içinde olduklanm, nafta ve fueloille çah- şabileceklere üretimleri devam ettirmele- ri için talimat verdiklerini belirtti. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan dün gece yansına doğru yapılan açıklamada, Türk sınınna gelen gaz miktannda "saat 22.00 itibari>le arbş gözlemlendiği giriş basıncımn 4İ.4 bara > ükseldiği. akış mik- tannın da 895 metreküpsaate çıkügı" be- lirtildi. Bakanlığın açıklamasmda, "Gaz gelişindeki arnşın bu şekilde devam etme- si durumunda yanndan (bugünden) iti- baren enerji arnnda belirgin bir arüş göz- lenecektir" denıldı. BOTAŞ. TEDAŞ ve TEAŞ yetkilileri- nin aralıksız çalıştığı vurgulanan açıkla- mada. "\hnan tedbirler sa>esinde bu ak- şam (dün akşam) Ankara'da doğalgaz da- ğmmında herhangi bir sıkıntı yaşanmamış olup giriş basıncı 28.9 bardır" denıldı. Açıklamada, Bulgaristan'dan ahnan gün- lük ortalama 5 milyon kilovat saat elekt- rik mıktanna 3 milyon kilovat saatlik ek yapılarak 8 milyon kilovat saate çıkanl- ması için bu ülke yetkilileriyle temasa ge- çıldiği, bu konuda bugün biryanıt beklen- diği kaydedildi. Ankara Su ve Kanalizasyon Idaresı Ge- nel Müdürii Rasim Tmgır da, su kesinti- lerinin herhangi bir anzadan kaynaklan- madığını, Başkent Elektrik Dağıtım AŞ'nin plansız elektrik kesintisi uygula- dığı bir çok semtin su alamadığını bildir- di. Tıngır, Ankara'nın Keçiören, Mamak, Çankaya gibi birçok semtine su verileme- diğıni kaydetti. Elektrik Mühendislen Odası'ndan (E- MO) yapılan açıklamada, enerjide yaşa- nan sıkıntının plansızlığın göstergesi ol- duğu bildirildi. Açıklamada, "Planlama anlayışının reddedilmesiyle enerjide mer- keziyapı bozulmuş.özeUeştirmeler,yap-iş- letveyap-işlet-devret modelleriyle elektrik enerji sektörü piyasamn kâr hırsına terk edilmiştir" uyansı yapıldı. Basbakan Ecevit [Atinâ'ya birödün verilmeyecek' ANK\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Helsinki zirvesi öncesi Atina'da Türki- ye"denjest beklentileri artarken Başba- kan Bülent Ecevit Ege ve Kıbns konu- lannda Türkiye'nin Yunanistan'a ödün vermeyeceğini bildirdi. Hollanda Dışiş- len Bakanı Jozias Van Aartsen. bugün Ankara'da Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in konuğu olarak temaslarda bulu- nacak. Ikı bakan arasında yapılacak gö- rüşmelerde ağırlıklı olarak Avrupa Bir- liği (AB)-Türkiye ilişkileri. Türk-Yunan sorunu. Avrupa güvenlik ve savunma kimliğı (AGSK) ve ikili ılişkilerin ele alınması bekleniyor. Aartsen-Cem gö- rüşmesi. Türkiye'nin adayhgının da ele alınacağı 10-11 Aralık Helsinki zirvesi öncesi yapılan son temaslardan biri ol- ması nedeniyle önem kazanıyor. Ecevit, dün gazetecilerin Yunan Dı- şişleri Bakanı Yorgo Papandreu'nun Helsinki zirvesine götürecekleri Ege adalan ve Güney Kıbns Rum kesiminin AB üyeliğıne ilişkin istemlerini arum- satması üzerine. "Bunlar AB'nin sorunu. Bizim tavnmız belli. Gerek Ege gerekse Kıbns konusunda ödün vermeye niyeti- miz yok. Onun için Vunanistan'ın AB üzerindeld bu rür baskılara karşı ne tep- ki göstereceğini o baskılara uyiılup u>^l- mayacağmı AB'nin vereceği karaıiarda göreceğiz'* dedı. Papandreu'nun "Ma- raş'ın verUmesi iyi niyetgöstergesi olarak kabul edilir" yönündekı açıklamalannın sorulması üzenne Ecevit. tt Bu konular- da böyle tarüşmalara girecek durumda değiliz' 1 diye konuştu. Iskandinav ülkelerine yaptığı ziyare- tin ardından Brüksel'e geçerek Avrupa komisyonunda temaslarda bulunan Dı- şişleri Bakam Cem, bugün Hollanda Dı- şişleri Bakanı Aartsen'i konuk edecek. Lastik-îş Sendikası'nın 'Gurur Tablomuz '99' ödülleri sahiplerine verildi tstanbul Haber Servisi - Kuzey Kıb- ns Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cum- hurbaşkam Rauf Denktaş. Türk-Yunan dostluğuna inandıklannı belirterek "Ancak. dostluk adına egemenliğünizi, hürriyetimLn \eremeyiz" dedı. Denk- taş, Türk garantörlüğüne dokunulması halinde banşın bozulacağmı söyledi. DtSK Lastik-tş Sendikası tarafindan bu yıl üçüncüsü düzenlenen "Gurur Tablomuz '99" ödülleri Levent Kırca- Oya Başar tıyatrosunda gerçekleştiri- len törenle aralannda Cumhurbaşkanı Denktaş, Dışişleri Bakanı İsmail Cem ve gazetemiz yazan Şükran Soner'in de bulunduğu sahiplerine verildi. Yılın devlet adamı seçilen Rauf Denktaş'a ödülünü DİSK Genel Başkanı Vahdet- tin Karabav verdi. Törende konuşan Denktaş, kendisine New York görüş- melerinde nelerin olacağının soruldu- ğunu belirterek nelerin olmayacağını ve kesinlikle konuşulmayacağım anlat- tı. Toplantı sırasmda. Kıbns'ta; "Kıb- ns Cumhuriyeti hükümeti Mardır, siz i- kieemaat olarak konuşun" denmesı ha- linde hiçbir şey olmayacağını belirten Denktaş. "Çünkü Kıbns'ta iki hükü- met v« iki halk vardjr" dedi. Kıbns'ta "Türk garantöriüğünün" kalkması olayının gündeme gelmesi olasılığına değinen Denktaş, Kıbns'ta banş unsu- runun Türk-Yunan dengesi olduğunu ifade ederek "Türkiye'nin garantisine dokunmayın. Kıbns üzerindeki Türk- Yunan dengesini bozmaym" dedi. Denktaş. 36 yıldır Kıbns'ın Rumlann meşru hakkı olarak tanıtılması üzerine bozulan Kıbns davasında sag-sol ol- madığını. Meclis'in içinde ve dışında herkesin Kıbns'ta banş olması için can- la başla çalıştığını kaydetti. Rauf Denktaş, Gaziosmanpaşa'da Bahat Hospital'in açılış töreninde yap- tığı konuşmada da Kıbns'ın Türkı- ürriyetmıizi vermeyiz Denktaş. Lastik-İş tarafindan verilen ödülü DİSK Genel Başkanı Vahdettin Karabaydan aldı. (AHMET KURT) ye'nin güney sahillerini ve Anadolu'yu koruduğunu belirterek "Yimanistan ve Rum idaresi Kıbns'ı Yunan yapmak sev dasmdan vazgeçerlerseKıbns'ta bir Rum cumhuriyeti kurup Kıbns Türk- lerini azınlık yapmak sevdasmdan vaz- geçerterse. o zaman anlaşma olur" de- dı. Atatürk'ün 1938 yılında katıldığı bir harp oyununda subaylara "Yeniden tstiklal Savaşı v-erecek olsak. ikmal yol- lanmız nerelerdir"* şeklinde bir soru sorduğunu kaydeden Denktaş. bu soru- ya yıne Atatürk'ün. "Beyler, Kıbns'a dikkat ediniz. Kıbns düşman elindeyse, ikmal >oüannızükanmıştır" di ye yanıt verdiğini söyledi. Denktaş şöyle devam ettı: "Jeopolitik açıdan Kıbns bu ka- dar önemlidir. Yoksa 100 bin-200 bin Türk'ü kurtarma meselesi olsa, Anado- lu'nun \üreği bü>*üktür. Başı sıkışan gelmiştir. Başunız sıkıştıemda. "bızı de alın' dediğimizde alırdı. Iş biterdi. Hal- buki Kıbns'ta biz sizin güney sahttleri- nizi korumaktayiz. Kıbns'uı Yunan ol- mamasını sağjamak suretiyle Anado- lu'nun güvenliğini korumak görevini bize vermiş oldunuz. Biz yetmeyince, o- nun için geldiniz ve birlikte korumayı yapıyoruz." ÖdüDer Lastik-lş'in bu yılki ödülleri Cum- hurbaşkanı Denktaş, Dışişleri Bakanı İsmail Cem. gazetemiz yazan Şükran Soner, Yunanistan Gümülcine Millet- vekili Dr. Mustafa Mustafa. AKUT adına Nasuh Mahruki. gazeteci Can Dündar. Dünya Doktorlan adına Yunanistan Temsilcisi StavrulTomara. sanatçı Levent Kırca-Oya Başar. Kar- tal Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Vesile Vehbi Öngör ve iletişimci Gürsel Öğüt'e verildi. Törene katılamayan Cem' in ödülünü Dışişleri Bakanlığı Is- tanbul temsilciliğinde 3'üncü katip Tacdin Aker alırken Yunanistan Gümülcine Milletvekili Dr. Mustafa Mustafa ve gazeteci-yazar Can Dün- dar' ın ödüllerini daha sonra sendika genel merkezinden alacaklan ifade edildi. HELSİNKİ ZİRVESİ ÖNCESİ TÜRKİYE'NİNAB ADAYLIĞIKONUSUNDA HAVANJNAĞIRLAŞTIĞIGÖZLENİYOR Yunanistan yönetiminin tavn belirsiz LEYLA TAVŞANOĞLÜ ATİX\ - Helsinki'de yapılacak AB zirvesine 10 gün kala ozellikle Yunanis- tan'da Türkiye'nin üye adaylığı konu- sunda havanın "agırlaştığr gözleniyor. Venlen bilgilere göre Ankara'nın Avru- pa lnsan Haklan Mahkemesi (AİHM) kararlanna uyma yönünde alacağı bir karar havanın yumuşamasını bir ölçü- de sağlayabilecek. Ancak, iç ve dış ba- zı güçlerin Türkiye ve Yunanistan ara- sındakı sürtüşmelerden çıkar sağlamak- ta olmaları Atina'nın Helsinki zirvesin- de Türkiye'nin üyelik adaylığına alaca- ğı tavırda belirleyici rol o>nayabilecek. Atina'daki gözlemcilere göre mart ayında yapılması büyük olasıhk kaza- nan Yunanistan seçimleri öncesi Simi- tis hükümetinin neler yapacağı merak konusu. Bu gözlemcilere göre Türkiye'yle ya- kınlaşma ve Ankara'nın AB'ye üye adayı olmasını destekleyen Basbakan Kostas Simitis ile Dışişleri Bakanı Yor- go Papandreu akıllı bir AB politikası gütmedikleri sürece kendilerini aşın milliyetçi muhalefetin kıskacında sıkış- mış bulacaklar. Gözlemciler Simitis'in önündeki en önemli iki iltihaplı noktayı şöyle sıralı- yorlar: 1. Martta yapılacak seçimler Simitis hükümetinin şimdiden başını ağntıyor. Çohacoputos'un başını çektiği parti içi muhalefet ve merkez sağ ana muhale- fet partisi Yeni Demokrasi'nin genç li- deri Karamanlis'in Simitis hükümetine karşı yürüttüğü muhalefet. 2. Avrupa'da Hıristiyan Demokrat grup ile Iskandinav ülkelerinin Türki- ye'nin AB üyeliğine engel koymak amacıyla var güçleriyle kulis yapmala- n ve Simitis hükümetinin önünü kesme- ye çalışmalan. Atina'daki gözlemciler, bu hafta Ati- na'da Türk ve Yunan komiteleri toplan- tılannın nasıl bir havada geçeceğine dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizi- yorlar. Komitelerin bu toplantılannın Helsinki'deki havayı etkileyebileceğine de işaret ediyorlar. Gözlemcilerin ozel- likle dikkat çektikleri ve yanıt aradıkla- n nokta da şu: "Basbakan Simitis. Helsinki'de Tür- kiye'nin üye ada>uğmdan yana tavır ko- yarak Türkiye ile Yunanistan ilişkileri- nin önünü açan. Ege'nin sulanmn du- rulmasuıı sağlayan basbakan olarak ta- rihe mi geçmek istiyor? Yoksa bütün Yu- nanh politikacılannın izinden gidip Tür- kiye aleyhtarhğını işleyerek popülist bir politikayla mart seçmîleri için günü mü kurtarmayı hedeflevTor?" Yunanistan'ın başkentinde şimdi Helsinki öncesi tedirgin bir bekleyiş var. Bu arada ahnan duyumlar, Helsinki zir- vesinden nasıl bir karar çıksa da 1997 Lüksemburg zirvesinden çıkan "kaba saba üsnıpla'' kaleme almmış bir metin yerine ifadesi dikkatli biçimde kaleme alınmış bir belge bile Ankara'nın tep- kisini önemli ölçüde yumuşatacak. An- kara'nın görüşlerini yansıtan bazı dip- lomatlann değerlendirmeleri de şöyle: "Türldye ile Yunanistan arasında zor olmasına karşm çözülemevecek hiçbir sorun yok. Ama burada Kıbns artık çı- ban başı niteligini aldı. 3 Arahk'ta New York'ta başlayacak Kıbnsh ikitoplum U- deri arasındaki dolaylı görüşmelerden nasıl bir sonuç çıkacağı merak konusu. Görüşmelerden bir sonuç çıkmazsa, ki aksi uzak bir olasıhk, Türkiye'nin AB üye adayhğı daha da zorlaşır." EJektrik tüketiminin Dığer B ^ Ç l l ^ Aydınlatn kullaı 6 1 E ııcılaragöredağılımı _ (1998 - °^ ^ \ ^ Konut / jm^ 18 / . T—Tıcaret daımler Türkiyekaçak elektrikcennetiEkonomi Servisi - Hü- kümetın enerji açığı ol- duğu gerekçesiyle ulus- lararası tekellerin baskı- sı ile süratle uygulamaya koyduğu enerji özelleş- tirme politikalan Türki- ye'nin geleceğini karartı- yor. ANAYOL dönemin- de işlenmeye başlanan "Türkiye karanlıkta ka- lacak" iddiası Maliye Bakanlığı tarafindan TB- MM'ye sunulan 1999 yı- lı ekonomik raporunda yalanlandı. 1999 yılında üretimin yüzde 7 artarak 118.8 milyar dolar, tüketimin ise yüzde 5.9 artarak 115.2 milyar dolarda ka- lacağı raporla ortaya ko- nulmuş oldu. Raporda kayıp kaçak oranın 21.8 milyar kilo- vat saat olduğunun altı çizilirken çe\Te örgütlen bunun üç nükleer santra- lın enerji üretim potansi- yeline eşit olduğuna dik- kat çekiyorlar. Enerjide- ki son durum bu iken hü- kümetin Rusya'nın do- ğalgaz kesintisini baha- ne ederek kendi santral- lannda kısıtlamaya gi- derken özel sektöre aynı kısıtlamayı uygulama- ması ise "enerjide yeni oyunlar mı sahneye ko- nuluyıor" sorulannı gün- deme getiriyor. Enerji Bakanlığı veri- lerine 1998 rakamlan ile enerji tüketiminin kulla- nıcılara göre dağıhtnın- da kayıp-kaçak oranın yüzde 21 düzeyinde bu- lunurken özelleştirme karşıtı gruplar bu raka- mın yüzde 25 ile 30 ara- sında değiştiğini belirti- yorlar. Türkiye'deki ka- yıp kaçak oranın en son- durumu ise Maliye Ba- kanlığı tarafindan 200O yılı bütçe tasansıyla bir- likte TBMM'ye sunulan 1999 yılı ekonomik ra- porunda ortaya konulu- yor. Raporda 1999 yılı için 115.2 milyar kilovat' saatlik bir brüt tüketim beklendiği belirtilirken, bunun 21.8 milyar kilo- vat saatınin şebeke ka-i yıplanndan oluştuğu ifa») de ediliyor. Akkuyu Nükleer Santrah ihalesi- nin sonuçlannı açıkla-, mak üzere gün sayan hü-» kümet, kayıp-kaçak; oranlannı azaltacak ba- kım ve onanm çalışma- lan yaparak üç nükleer santral enerjisine eşdeğef elektrik enerjisi kazana-.. cağını ise görmezlikten. geliyor. Öte yandan ozellikle^ ANAYOL hükümeti dö-- neminde gündeme geti-- rilen ve 1999 yılında' Türkiye'nin karanlıkta- kalacağı yolundaki açık-- lamalan da Maliye Ba-" kanlığf nın raporunu ya-' lanlamış oluyor. Rapor- 1 da 1999 yılında enerji' üretiminin yüzde 7 arta-! rak 118.8 milyar kilovaf, saat düzeyinde olacağı,' tüketimin ise beklenile-' nin altında artarak 11 mılyarTdlûyat'.siltl&J dığı dikkat çekıyor. Stratejik yatırım bolgesi 'EnerjideBatı'nıri taşeronu olduk' I CELALYILMAZ tZMtR - ABD ve Av- rupa Birliği'nin (AB) eş- zamanlı olarak saptadık- lan "stratejik yaünmbol- geleri", Türkiye'deki özelleştirme uygulamala- nnı enerji alanında odak- laştırdı. AB'nin Ispanya-Bar- celona'da 1995 yılında yaptığı toplantıda Kuzey Akdeniz iilkeleriyle ilgili aldığı kararda Türkiye, Israil ve Mısır'ın "sonde- rece önemli" olduğunun vurgulandığı belirtilerek bu ülkelerde "enerjHete- komünikasyon altyapı" yatınmlanna girişilmesi konusunda göriiş birliği- ne vanldığı belirtildi. AB'nin belirlediği bu po- litikaya eşzamanlı biçim- de ABD'nin de ülkemizi ve Polonya'yı öne çıkar- dığı anımsatılarak Türki- ye için. "Askeri alanlar dışında ekonomik işbirii- ğini de güçlendirmelijiz. Telekomünikasyon ve enerji altyapı ginşimleri- ni de ağırİıklı olarak geüş- tirmelrviz'' tanımuıı yap- tığına dikkat çekildi. Türkiye'deki genel özelleştirme uygulamala- nndan 112'sinin dava ko- nusu olduğunu, çoğunda yürütmenin durdurulma- sı ve iptal kararlan veril- diğini belirten Kamu Iş- letmeciliği Geliştirme Merkezı Vakfı (KİGEM) Genel Sekreteri Mehmet Yüksd Barkurt bu karar- lann hiçbırinin uygulan- madığını anunsatarak "Türkiye'de 1995te ABD veABtarafindan stratejik yatinm alamolarak belir- lendi AGİTzirvesi bunun son aşamasıdır. Enerji aianlanna yönelik bu da- yatmalar. ABD, AB ve ço- kuluslu şirkeüerin Avras- ya çıkarmasıdır. Türkiye de bu planda taşeron ko- numundadır. Sorun ya- ratmaması için de ulusla- rarası tahkün veuyum ya- salanvla dikensizgül bah- çesine dönüştürülmeye çalışılıjor" dedi. Barkurt, ABD ve AB'nin enerji aianlanna j yönelen 1995 yılı politi-j kalan sonrasmda Türki-' ye'de hükümette görev) alan enerji bakanlan,] yüksek yargı üyeleri ve ' özel sektörtemsilcilerinin 1 "sık sık" ABD'ye gittik-# lerini belirterek anayasa değişikliğiyle kabul edi-« len "uluslararası tah-. 14™"^ de altyapısının | hazırlandığını belirtti., Türkiye'de "enerji darbo- ^ ğazı yaşanıyor, kriz var" ^ söylemlerinin gerçekleri, yansıtmadığını, DPT'nin^ yayımladığı bir raporla da [ bunun ortaya çıktığmı kaydeden KİGEM Genel \ Sekreteri Barkurt, sözko-} nusu rapor nedeniyle de DPT Müsteşan Orhan Güvenen'in koltuğundan, olduğunu söyledi. j 'Krizyalan' j KİGEM Genel Sekrete-j ri Barkurt şöyle konuştu:) "DPT raporu enerji kriri- { nin olduğunu yalanlıyor, • tam tersine ihtiyaç fazlası) olduğunu ortaya koyııyor. ] Enerji yaünmlan Türld-' ye'den çok başkalannın., ihtiyacı için yapılryor. AB, ülkelerinde, Fransa başta \ olmaküzere nükleer prog- i ramda geriye çekiliş var. | Bu noktada enerji üretim | alanlan olarak başta Tür- J kiye, bazı Akdeniz ülkele-* ri beürlenhor. Amaç, bul ülkelerde belirti düzeyde I enerji arz kapasitesi yara- İ tarak pazariık şansım.j azaltmak ve istedikleri fî-'i yada da sann almak. i Ucuz enerji h Bab ülkeleri çevresel ve : enerji somniannı belirie-' dikleri ülkelere yıkmaya • çalışıyor. Yarattığı enerji faziasıyla da fiyat istikra- ' n sağlayarak ucuz maü- ' yedeihnyacını karşdama- :• yı planhyor. Batı'nın çıka- '•'• nna hizmet edecek bu' enerji projeteri deyine on-1 lann kredneriyle gerçek-'' leşiyor.Türldye bu anlam-*' da ABD ve AB'nin dayat- <~> masıyla karşı karşı>adır."