Catalog

Cumhuriyel tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmenı Orhan Erinç # Genel Yayın Koordınatoru Hikmet Çetinkaya 0 Yazuşlen Müdürlerı Ibrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sonımlu) • Haber Merkea Müdürü Hakan Kara • Gorsel Yönetmen FikretEser Dış Haberler Ergun Balcı # lstıhbarat Yalçın Çakır 0 Ekonofiu Bülent Kızanhk • Kûltûr Haodan Şenkoken • Spor Abdûikadir\ücelman • Makakler Sami Karaören • Çevın Seyfettin Turhan • Dûzeltme Abdullah Yazıcıt Bılgı-Belge EdibeBuğra • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu Yaym Kunılu İlh.n Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke, Özgen Acar. Hikmet Çetinkays, Şfikran Soncr. Ergun Balo. Dinç Tayanç, Ibrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay. AnkaraTemsılctsı Mastaf» Baiba> • Haber Mûdûrü Doğan AkmAtatûrkBulvanNo 125,Kal4,Bakanlık)ar-AnkaraTel 4195020 (7 hat), Faks- 4195027 • lzmır Temsılcısı. Serdar Kıak,H.ZıyaBlv 1352S Z3Tel 4411220,Faks 4419117 • AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu. InönûCd 119 S No. 1 Kat.l,Tel 3522550,Faks 35225'7 0 Müessese Mûdûra Erol Erkut • MEDYA C: • Yönetım Kunılu Koordmatör Ahmet Konıhan • Başkanı-Genel Mudur Gulbin Er- Muhasebe Bûknt Yener •Idare d«r»n • Koordınaıor Reha Işıt- Hûse\ in Gürer • t^letme önder man • Gene! Müdur Yaniımcısı. Çe«k»Bılgı-Ulem N ı ü l n a l * Mine Akdağ • Halkla llışkıler Bılgısayar Sıstem: Mnrtvet ÇBer Müdûnı Nurten Berksoy Yıyımlajrın \e Buan: Yenı Gun Haber \jansı, Basın \e Yaymcılık A Ş Tüıkoogıcad. 39/41 Cagaloğlu 34334 Ist PK. 246 Utanbul Tel (0Ö12I 512 05 05 (20 hat) Faks (Q'212) 513 85 95 9TEMMUZ1995 lmsak 3 36 Güneş: 5.33 Öğle: 13 16 tkındr. 17.13 Akşam20.45 Yatsr. 22.34 MEDYACTei 5H0753-si3958O-5i3846O-6i,Faks 5H8466 Türkkızına Cenevre'de ödül • Haber Merkezi- Cenevre'de bulunan Bırleşmış Mılletler Okulu'nda okuyan 10 yaşındakı Türk kızı Denız Tinar, açılan 'Kapak Kompozisyonu Yanşması'nda birinci oldu. Iş adatnı Ertaç Tinar'ın kızı olan Deniz, Tûrkçe Fransızca, Ingilize bilıyor ve ilkokul dördüncü sinıfla okuyor. Denız'in ımzasını taşıyan ödüllü kompozisyon bir yıl süreyle okulun aylık bültemnın kapağında yer alacak. Balık ölümlepi artıyor • SAKARYA(UBA)- Mannara bölgesinın en büyûk tatlı su kaynagı olan ve ıçme suyu olarak da faydalanılan Sapanca Gölü, cıddi çahşmalar yapılmaması nedeniyle SOS veriyor. Evsel atıklann, deterjan ve çöplenn dereler vasıtasıyla Sapanca Gölü'ne akıtılması sebebıyle Çark Deresı ve Sapanca Kumbaz mevkıinde balık ölümleri meydana geldiği bildırildi. Sanyer'de orman yangım • tstanbul Haber Servisi - Sanyer'de henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan orman yangınında yaklaşık bir hektar alan zarar gördü. Yangın, havadan ve karadan yürütülen çahşmalar sonucu kısa sürede söndûrüldü. Orman Bölge Müdürlüğü"unden yapılan açıklamada, yangının, Bahçeköy Kazdere mevkii, Çayırbaşı ormanlık alanında akşam saatlerinde çıktığı, ancak nedeninin belirlenemediği bildirildi. Yangının haber alınması üzerine bölgeye ıtfaiye ve orman müdürlüğüne ait ekiplerle 3 keşif uçağı ve bir helikopter gönderildi. Söndûrme çalışmalan sonunda yangın daha fazla büyümeden söndûrüldü. Bat* savaş • ANTALYA(AA)- Antalya'nm Manavgat ilçesi açıklanndan çıkanlan 2 Dünya Savaşı'ndan kalma Amenkan savaş uçağındaki iki askerin kemikleri, ABD'li subaylara teslim edildi. Batık ABD bombardıman uçağını iki hafta önce balonlar takarak denızden çıkaran profesyonel dalgıç Oğuz Altunseçen, ABD Hava Ataşesı Davıd S. Leonard ve ABD'li iki binbaşınm, asken bır törenle devraldıklan kemikleri önceki gece askeri bir uçakla ülkelerine götürdüklerini bildirdi. Kayısı, kanseri onluyop • MALATYA (Cıunhuriyet)-Ülke ekonomisine yılda 3 trilyon liraya yakın girdi sağlayan kayısı için Malatya'da düzenlenen "Kayısı Fuan 95" kutlamalan başladı. Dünyanın en kaliteli kayısısının yetiştirildıği Malatya'da bu ürünün çeşitli yararlannın olmasına karşın iç tüketimin yetermce arttınlmadığı kaydedıldi Büyükada korumaya alındı • StVRtCE(AA>- Elazığ'ın Sivrice ilçesi Kaymakamlığı, Hazar Gölü'ndekı Büyükada'yı korumaya aldı. Kaymakam Hasan Canpolat, yaptığı açıklamada adada nesli tükenmekte olan kuşlann bulunduğunu ve bunlann yok olmasını önlemek amacıyla girişi yasakladıklannı bildirdi. Modaııııı yakın geleceği CEMİL tPEKÇİ Merhaba, 17-20 ağustos arası Yeşilköy'de Dünya Ticaret Merkezi'nde Giyim Sanayicileri Derneği tarafindan gerçekleştirilecek, IMF 95'in, yani Istanbul Moda Fuan'run moda ve sanat danışmanlığı teklifı geldiğınde çok sevindim. Çünkü bılindıği gibi dünya modasında yerimizi almamız için dünyanın her yerinde, gelecek senenin modasını sergileyip pazarlama yerleri olan bu moda fuarlannın ülkemizde de hakkı ile yapılması çok önemliydi. Giyün Sanayicileri Derneği'nin Türk moda sektörüne ve Türk modacılanna olan katkıları ve desteklerine bir yenisini eklemeleri, gönlümü bir kez daha hoş etti. Etmesine etti de bir o kadar üzüldüm işin içine girince. Dış ülkelerde bu tip fuarlar aynı ad altında yapılır, bu, dünyadaki moda sektörünün uyguladığı başansı kanıtlanmış bir sistem. Bizdeyse her ışte olduğu gibi ınsanlann kendılerini öne çıkarma savaşından aynı tarihlere rastlayarak sanki ayn sektörün insanlanymışız duyarsızlığında farklı fuarlar ve şahsi defıleler düzenlendiğini gördüm. Gülmek bile böylçsi anlamsızlığa az ve yetersiz, adı üstünde Giyim Sanayicileri Demeği, yani moda sektörünün tüm ürünlerini kapsayan ad giyim. Bunun başka bir adı ve ifade ediş şekli varsa o da kendimize has bir ifade edişten başka bir şey değildir. Aynı fuarda yer almak varken, birliğin gücünden yola çıkmak varken aynı tarihte ayn ayn adlar altında fuarlar düzenlemek, birbirlerini engellemekten, modaya ilgi duyanlan, ıç ve dış piyasa ahcılannı şaşırtmaktan başka neye yararki? Bir de böylesi fuarlar iki kuruşa mal olmuyor maalesef. Bütçelerini ve güçlennı birleştirip tek bir fuarla dünyanın önüne çıkmanın yarannı görmezlikten gelmek, bence bu sektörün hakkı olan yere gelmesini engellemekten başka bir şey değildir. Eğer giyimin her bir bölümünü ayn ayn fuarlarda pazarlamaya ve teşhir etmeye kalkarsak vay halimize. Hani günlerce konuşulan, güzel enflasyonu yerine moda fuarlan enflasyonu çıkacağı kesin. Bari güzel enflasyonu sektöre alımlı mankenler vererek katkida bulunuyor, ama moda fuarlan enflasyonu, ciddi, üzerinde düşünülmesi gerekilen bir konu. Birkaç bencil davranan insanın Türkiye'nin dünya modasında yerini almasma ve bir sürü yeteneklerin bu kargaşada kaybolmasına, olayı bölerek parçalayarak engellemelerine hiçbir hakkı olmadığını düşünüyorum. Ama yıllardır ülkemizde moda adına yapılan yanhşlann böylesi ucuz davraruşlarla devam etmeyeceğini bilmeleri gerekiyor. Çünkü artık ülkemizde modaya sahip çıkanlar, onlardan daha kalabahktır. IMF '95 dört gün sürecek. llk gece, on firmanın destekleri ile on yeni yeteneğin hazırladığı 96 yaz koleksiyoıüannı sergileyeceği gala gecesi ile başlıyor. Bu seneİu fuann teması: "Yalaıı gelecek" Yeni yeteneklerin zaten adı üstünde olan yakın gelecek teması ile yakın gelecekte Türk moda sektöründe nelenn değışecegini, nelerin yerini alacağını, benlik savaşı verenlere en güzel biçimde göstereceklerine inanıyorum. Diğer günler fuara katılan fınnalann mini defıleleri olacak. İMF '95 yaşamında belki de en hırsla üzerine asıldığım bir olgu. Çünkü hep dedi-ğım gibi dün- yadaki yerimizi ancak kendi ülkemizde kendımızı en güzel şekilde sunarsak alabiliriz. Artık böylesi güçlü teksril ve konfeksiyon sanayimize bir de birleşmeyi ve beraberliği katarsak önümüzde kimsenin duramayacağı kesin. Giyim Sanayicileri Derneği 'ni ve fuara katılanlan, bir moda tasanmcısı olarak Türk modasına yaptıklan katkılardan dolayı gönlümden kutluyorum. Engellemeye çalışanlan da kınıyorum. Türk modası adına el ele hepinizle IMF '95'te görüşmek dilegiyle bencillikten uzak bir pazar diliyorum. 0 fl Sahaflık ölüyor Nerede o eski kitaplar, fotoğraflar • Sahaflık, toplumu bir arada tutan tüm dokulara sahip çıkar. Gözle görülmez, ancak tıpkı bir vücuda kan veren damarlar gibidir. Geleceğe ilişkin fikir üretebilmek, dünü ve bugünü bilmekten geçer. Herhangi bir konunun geçmişiyle ilgili bilgi edinmek de sahaflar aracıhğıyla olur. YÖRÜKHANÜNAL İZMİR - Geçmişle gelecek arasında bir kültür köprüsü oluşturan sahaflık mesleğı, Türk toplumunun giderek bır tfiketim toplumu' durumuna gelmesi nedeniyle yıtıp gıdıyor. Artıİc kımsenın eskı değerlere sahip çıkmadığını belırten lzmır Sahaflar Der- neği Başkanı Mehmet Beşeri. "Eskiden sevgililere. anne ve babalara yazünuş, her biri edebi şaheser olan mektuplar ve eski fotoğraflar gelirdi bizlere. Bunlar s»- radan mektup ya da fotoğraflar değfl. toplumun gelişinıini anlatan birer bei- geydL Artık kimse mektup yazmadığı gibi. bizlere de eskisi kadar bol ukaşmıyor bu ve buna benzer kaynaklar" dıyor. Toplumun tuğla- lardarı oluşan bir du- vara benzediğini, sa- haflann da bu duva- nn yıkılmasını önle- yen harcm birparça- sı oldugunu belirten Beşeri, sahaflığın es- ki uygarlıklan araşh- ran arkeolojı ile ikiz kardeş oldugunu söylüyor. Beşen, sozlennı şöyle sür- dürüyor: "Tophımda ban şeyler vardır ki orta- dan kalktığında bir daha yerine konma- a mûmkün olmaz. tşte sahaflık mesleğL toplumu bir arada tutan bu dokulara sa- hip çıkar. Gözk görülmez, ancak üpkı bir vücuda kan veren damarlar gibidir. Geleceğe ilişkin fikir üretebilmek, dünü ve bugünü bilmekten geçer. Herhangi bir konunun geçmişiyle ilgi- li bügi edinmek de sahaflar aracüığryla olur. Sahaflar sa\esinde eski belgeler, çö- pe gitmekten kurtanlır, onanhr ve gele- cek kuşaklara aktanur." Sahaflann, toplumun geçirdiği geli- şim evTelerini gösteren bırer ayna oldu- gunu söyleyen Beşeri. bunu şöyle ör- neklıyor- "Toplumun bir görüneıu bir de gö- rünmeyen >-anı \-ardir. Asıl marifet bu görünmeyen yanınını görebibnektir. Örneğm 15-20 >il öncesine dek khap- lann Hnaf bölümİerinde hep 'Azız ana- ma ve babama'.' Okumam ıçın bana bü- yük katkılarda bulunan amcama' gibi şeyler yaahrdı. Günümüzdeki kitaplar ise çoğunlukla 'eşe ve çocuklara' ithaf ednîyor. Bu,toplumsal bir değişmeye ışık turuyon eski geniş aile bağuun darakb- ğını gösterryor. Işte sahafhğuı önemi bu noktada ortaya çüa>or" diyor. Sahaflık mesleğının aydınlarla olan ilışkisıni de şöyle anlatıyor Beşeri: "Yüzyıllardan beri Türkiye, dûnya hâkimi>etineoynavan her ülkenin ele ge- çirrnek istediği bir bölge oldu. Doğal ola- rak bu ülkeler. Türkiye üzerine oynadık- lan bu oyunlara ideolojik kıhflar da uy- durmak zorundalar. Kimi belgelerin yok edilip kimilerinin göklere çıkanlmasjyla gerçeği saptın- yorlar. Işte bu noktada bu ideolojik ya- lan perdesini yırtmanın yolu, sahaflar- dan geçiyor. Çünkü sahaflar, dogrusuyla yanİKŞiyla bütün bel- geleri araşürmacıla- ra sunuyor. Toplu- munu tanımak ve geçmisini bilmek »- teyen tüm aydınlar, mutlaka sahaflar- danyararlanmak zo- rundalar." Sahaflık mesleği- ni sürdürenlerin gi- derek azalmasını da şöyle açıklıyor Be- şeri:_ "Ozeüikle 24 O- cak 1980 kararlann- dan sonra yaşanan gelişmeler, toplum- da, 'Bır şeyı elde et de, nasıl edersen et' manbğnıı meşru kıl- dL Bu durumda 'ko- laycıhk' da başat fi- kir oldu. Bu manük birçok meslekte geçerti olabilir, ancak sahaflıkta söz konusu değiL Çünkü bir sahaf, Osmanlıcayı ve bunun dışında en az bir yabancı dili bilmek zorundadır. Aynca sahaf bir kitabı eline aldığmda, o- nun hangi yüzyılda basıldığım bOebile- cek yetkmükte olmahdır. Sahaf. kitabın kokusundan bile anlayabilmeüdir. Bun- lar da bir anda kazamlacak yetenekler değildir. Emek harcanarak edinflebflir ancak. Bu yüzden bu işi gercek anlam- da yapanlann sayısı giderek azahyor." Sahaflık mesleğının geçmışe ait her şeyin korunmasını sağladığını belırten Beşeri, "Biz. her şeyi hızla tüketip atan toplumun, atoklanna sahip çıkryoruz. Herkesin, yararh gözüksün, yararsız gö- züksün her türiü kaynağuı boşa gHme- sini engellemesi gerek. Bunlar mutlaka bizlere gelmeti ve biz- ler aracılıgryla tekrar kullanıcısına su- nulmaiı. Ancak bu sayede geçmiş ve ge- lecek arasında bir bâğ sürdürütebilir" dıye eklıyor. Protesto için Mersin'den Akkuyu'ya geri geri yürüyecek Dildz aynah adamuı eylemi • Nükleer Santrallan protesto etmek için Don Kişot Platformu'nu kuran Özgür Gürbüz, "Bazı bilim adamlan, aydınlar ve politikacılar, nükleer santrallan ilericilik adına savunduklannı belirtiyorlar" diyor. • Günde 10 kilometre yürümeyi tasarlayan Gürbüz, Türkiye'nin nükleer santral istemesinin altında nükleer silah projesı geliştirme isteği oldugunu öne sürüyor. ERGÜNAKSOY ANKARA- Adı Özgür Gürbüz, 23 yaşında. Yaşanabılir bır dünya ve Türkiye için 4 yıldır savaşım veriyor. Bu savaşımına yeni bır halka eklemeye hazırlanan Gür- büz, önümüzdeki hafta Mersin'den Akkuyu'ya uzanan 170 kılomet- relik yolu gen geri yürümeyı plan- layarak ılginç bir protesto eylemi gerçekleştırecek. Marmara Üniversitesı'nde yük- sek lisans eğitimi gören Gürbüz, u Bu ülkenin kendi halindeyurttaş- lanndan biriyim"dıye kendini ta- nımladıktan sonra, '•Geri geri yü- rüyeceksem işte ben vanm" dıyor. Gürbüz, nükleer santrallan sa- vunan bazı bilim adamlan, aydın- lar ve politıkacılara karşı da olduk- ça tepkili: "Ban biürn adamlan, aydınlar ve politikacılar, nükleer santrallan Oerkflik adına savun- duklannı belirtiyorlar. Eğer onlar Oeridvsekr ben de geridylm. SSar deikridleri protesto için de geri ge- ri yürüyüp gericfliğimi luuutiaya- cağHn." Günde 10 kilometre yürümeyi tasarlayan Gürbüz, eylemine des- Gürbüz, "Eger onlar üerici ise ben gerkrvim, onlan protesto için geri geri yürüyeceğinı" diyor. tek için Don Kişot Platformu'nu kurmuş. Çevre dostlannı, Don Ki- şot Platformu'na katılmaya çağm- yor. Geçen yıl Çernobil'in yıîdö- nümünde de ıstanbul'da, Tak- sim'den Tünel'e 11 arkadaşı ile birlikte geri geri yürüdügünü anla- tan Gürbüz, eylemiyle Guinnes Rekorlar Kitabı'na girmeyi de he- defliyor. "Akkuyu Nükleer Santra- h'na hayır" diyen Gürbüz, "Nük- leer enerjl dünya tarihinden tüm htzıyla yok olurken, geride kosko- caman kara bir leke bırakıyor. Biz dlyonız Id bu kara lekenin bir par- çan da Türkrye olmasuT görüşü- nü savunuyor. Türkiye'de enerji açıgı bulunmadıgını vurgulayan Gürbüz, kaygılannı şöyle dıle ge- tiriyor: "Aksfaıe, Türkrye'nin yılda yüz- deyüzevaran bir enerji fazlasıvar- çhr. Nükleer tantralbuia dünyada işsiz kabıuş flmuüan zengm etme- ye çahşıyoriar. Dünyanın ıflper güçlerinden biri oUn ABD büe, 1978 yıtandan beri nükleer santral sipartyvermiyor. Birçokülke, nük- leer santrallan kapatryor. Düm»- da,yuda nükleersantral riparişi3'e düşmüşken, ülkemizde böyle bir girişime başlanması çeşitli sorula- n gündeme getiriyor. İhalevi alan firmalarla nükleer enerjiyi savu- nan bazı kişiler arasında çıkar söz konusudur. İhalevi alan firmalar. kâriann bir bölümünü bu kişikre aktanyor. Bazı flnnalann, Türio- ve'de bu işi savunan kişilere büyük paralar verdikleri söyleniyor." "Türkiye'nin nükleer santral is- temesinin bir nedeni de nükleer si- lah projesi genştirmek içindir" gö- rüşunu one suren Gürbüz. "En bü- yük korkumda budur" dıyerek ba- nş, dostluk ve temız bir dünya is- teyenlere şu çağn da bulunuyor. "Nükleer santrallan savunmak, demokrasi ile bağdaşmaz. Demok- rasiyi savunan her duyarlı kişi, ey- lemimedestekvermeti."Gerigeri ya- pacağım protesto yüriiyüşüme, du- yaıiı insanlan katılmaya çağmyo- nım. Şunu unutmayın ki gerçekten istivorsak tek kişi bile bu dünyayı değistirebUir. Yeter ki inanmış, üke- li ve gözü kara olahm. Haydi çevre dostlan; nükleer enerjiye ha>ır. se- sunid daha da yüksettelim." Gürbüz, 170 Kılometrelık Mer- sin-Akkuyu arasını 20 günde ta- mamlamayı düşünüyor. Etabın çok zorgeçeceginı belirten Gürbüz, an- cak nükleer santral yapılmaması için bu zorluklara katlanılması ge- rektiğıni düşünüyor. 20 gün dünya- yı tersınden görecek olan Gürbüz, herkes gider tersine ben giderim Mersin'e sözüne de değişik bir an- lam katıyor. Bu arada Dünya Dostlan Derne- ği, S ağustos tarihinde "Akkuyu Şenlikleri" adı altında bir etkinlik düzenlıyor. Bu etkinligin başladığı tarih olan Ağustos'ta Gürbüz, Ak- kuyu'ya girmeyi planlıyor Şenlik boyunca Akukuyulular, "Nükleer Santrala Hayır" diyecekler. DGM BAKACAK Orman yakan teröriste idamANKARA (Cumhuriyet Burosu) - Terör amacıyla or- man yakanlar, yangında ölen olması durumunda idamla cezalandınlacaklar. Terör amaçlı orman yangınlanyla ılgıli davalara Devlet Güven- lik Mahkemesi bakacak. Orman Yasası ve Türk Ce- za Kanunu'nda değışiklik ya- pılmasmı öngören yasaîar, Resmi Gazete'nin dünkü sa- yısmda yayımlanarak yürür- lüğe girdi. Bu yasalara göre, kasten orman yakanlar 10 yıldan 15 yıla kadar ağır ha- pıs ve 500 milyon lıradan 1 milyar liraya kadar ağır para cezasına mahkûm edilecek. Yanan orman alanının 3 hek- tardan fazla olması duru- munda verilecek ceza 1 kat arttmlacak. Yangın bir şah- sın hayatını tehlüceye sokar- sa verilecek ceza 1 kat daha aritınlabilecek. Yangında ölüm olması durumunda so- rumlulan ömür boyu hapis cezasına çarptmlacak. Yasalarda yapılan değışik- lıkler çerçevesinde, tedbirsiz- lık ve dikkatsızlik nedeniyle yangına yol açanlar da 2 yıl- dan 5 yıla kadar ağır hapis ve 200 tnıryon liradan 500 mil- yon liraya kadar ağır para ce- zasına çarptınlacaklar. Or- man yakanlar hakkında, Ce- za Infaz Yasası uyannca ce- za indirimi de uygulanmaya- cak. Terör amacıyla devlet or- manlanm yakan örgüt üyesi kişi yada kişiler, 24 yıldan 30 yıla kadar ağır hapis ve 5 mil- yar lıradan 10 milyar liraya kadar ağır para cezasına çarptınlacaklar. Yanan OT- man alanı bir hektardan faz- la olursa veya yangında bir şahsın hayatı tehlıkeye girer- se sorumluya ömür boyu ha- pis cezası verilecek. Yangın sırasında ölüm meydana gel- mesi durumunda ise idam ce- zası uygulanacak. Terör için orman yakanlarla ılgilı dava- lara Devlet Güvenlik Mahke- mesi tarafindan bakılacak. Ormanlara 4 kilometre uzakhkta anız yakanlara 1 yıldan az olmamak üzere ha- pis ve 50 milyon liradan 300 milyon lıraya kadar ağır pa- ra, ormanlara sönmemiş sı- gara ve yakıcı madde atanlar, 1 yıldan az olmamak üzere hapis cezasına çarptınlacak- lar. Anadolu Liseleri Kayıt kargaşası Istanbul Haber Servisi - Anadolu Liseleri ve Özel Okullara Giriş Sınavı'na gıren öğrencılerin ve aıleleri- nin kayıt koşturmacası önümüzdeki günlerde başlıyor. Özel Türk ve yabancı okullann tercih sonuçlan 11 temmuz salı günü duyurulacak. Bu listede, adaylann asil olarak hangi okula girdikleri ve daha önceki tercihlerin- de kaçıncı sırada olduklan yer alacak. Özel okullara asil listeden kayıtlar 12, 13, 14 temmuz günlerinde yapıla- cak. Yedek liste ön kayıtlar 17 temmuzda, yedek liste ka- yıtlan ise 18 temmuz günü gerçekleştirilecek. Ön kayıt dönemi 25 temmuzda başlayacak ve 24 ağustosta sona erecek. Kontenjanını dolduramayan okullar, Sınav Yü- rütme Kurulu'nca alınacak karaıiara göre 27 ağustos ta- nhınden ıtibaren kayıtlara devam edebilecekler.