Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 TEMMUZ 1995 PAZAR • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
Küçükarmuthı'da
cinayet
İstanbul Haber Servisi-
Sanyer'e bağlı Küçükar-
mutlu'daki DaJlas Kıraatha-
nesi'ne gelen kimliği belir-
siz bir kışinin açtığı ateş so-
nucu Ramazan Çetin adlı
vatandaş^yaşamını yitirirken
Tuncay Uresin de yaralı ola-
rak kurtuldu. Güvenlik güç-
leri, saldırganınyakalanma-
sı için çevrede geniş çaplı
operasyon başlattı.
Küçükarmutlu Enver Pa-
şa Caddesi üzerindeki Dal-
las Kıraathanesi'ne, saat
12.30 sıralannda gelen kim-
liği belirlenemeyen 20 yaş-
lanndaki saldırgan, arkadaş-
lanyla birlikte oyun oynayan
Ramazan Çetin'e (42) ta-
banca ile ateş etti.
Göğsüne isabet eden beş
kurşunla yaralanan Çetin,
Şişli Etfal Hastanesi'ne kal-
dınlırken yoldayaşamıni yi-
tirdi. Olay sırasmda içeride
bulunan Tuncay Oresin (29),
seken bir kurşunla sağ aya-
ğından yaralandı. Okmey-
danı SSK Hastanesi'ne kal-
dınlan Üresin, tedavi altına
alındı. Olaydan sonra yaya
olarak kaçan saldırgarun eş-
kâlinın belirlendiği, çevrede
geniş çaplı operasyon başla-
tıldığı öğrenildi. Görgü ta-
nıklan, saldırganın kısa boy-
lu olduğunu ve mavi-beyaz
çizgili gömlek giydiğini be-
iırttiler. Olayı DHKP-C
üstlendi.
Öte yandan olayda yaşa-
nunı yitiren Zonguldak Ef-
lani dogumlu Ramazan Çe-
tin 'in evli ve iki çocuk baba-
sı olduğu, korsan taksi sürii-
cülüğû yaptığı ve 3 ay önce
de 34 MER 66 plakalı oto-
mobilinin kundaklandığı
öğrenildi.
Çetin'in, 1992 yılında
Küçükarmutlu'da yapılan
gecekondu yıkımı sonrasın-
da belediyeyi protesto et-
mek için eşyalannı benzin
dökerek yaktığı, daha sonra
da yerine yeni ev yaptığı ile-
ri sürüldü.
Teşvike iptal istemi
• BOTAŞ, Hazine'nin, Novorosisk-Samsun
boru hattının yapımı için Ekoil fîrmasına
verdiği teşvikin iptal edilmesi istemiyle Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na başvurdu.
LALE
SARÜBRAHtMOĞLU
ANKARA - BOTAŞ Ge-
nel Müdürlüğü, Türkiye'nin
çıkarlanna uygun olmadığı
gerekçesiyle olumsuz görûş
bildirmesine karşm Hazi-
ne'nin, Novorosisk-Samsun
boru hattının yapımı için
Ekoil Fırmasına verdiği teş-
vikin iptal edilmesi istemiy-
le Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı'na başvurdu. Tür-
kiye, Türkmenistan doğal-
gazmın Avrupa'ya boru hat-
lanyla taşınması projesinde
tran güzergâhı yerine Gür-
cistan-Azerbaycan- Erme-
nistan rotasını gündeme ge-
tirdi. Ankara'nın yeni tutu-
munda, ABD'nin Iran üze-
rinden geçecek boru hatlan-
na Fınansman desteği ver-
meyeceğinin kesinlik ka-
zanması etkili oldu.
Ekinciler Holding'e bağ-
lı Ekoil firması, Boru Hatla-
nyla Petrol Taşımacılığı
AŞ'nin (BOTAŞ), Türki-
ye'nin çıkarlanna aykın ola-
cağı yolunda geçen ytl nisan
ayında olumsuz görüş bil-
dirmesine rağmen, Hazine
Müsteşarlığfndan, Rus-
ya'nın Novorosisk Lima-
nı'ndan Samsun, oradan da
Yumurtalık'a uzanacak bo-
ru hattı projesi için teşvik al-
mayı başardı.
Türkiye, Rusya'nm, Aze-
ri ve Kazak petrollerinin
kendi limanı Novorosisk
ûzerinden uluslararası piya-
salara pazarlanması planına
karşı geçen yıl boğazlardan
yoğunlaşacak tanker trafiği -
ne önemli kısıtlamalar geti-
ren tüzüğü uygulamaya koy-
du. Ekoil ise geçen yıl hazi-
ran ayında, Hazar petrolleri-
nin uluslararası piyasalara
taşınması konusu benûz net-
lik kazanmamışken Hazi-
ne'den, Rusya'nın Türki-
ye'ye karşı önerdiği hattın
yapımı için teşvik almayı
başardı.
Ancak BOTAŞ, bir özel
sektör kuruluşu olan Ekoil 'e
teşvik verilmesinin Türki-
ye'nin enerji politikası ile
çeliştiğine dıkkat çekerek 21
Nisan 1994 tarihinde, müs-
teşarlığa bağlı Hazine Genel
Müdürlüğü'ne şu görüşleri
ıletti. "Türldye'yi Karade-
niz ve Akdeniz'e bağlayan
bir boru hattının daha çok
Rus petrolünün Akdeniz'e
akıülmasına yarayacağı gibi
Türkiye için önemli olan
Azerbaycan-Ceyhan hatö-
na, Novorosisk-Samsun hat-
tı rakip haJe gclecektir. Ka-
radeniz-Akdeniz boru hattı-
nın müstakil bir proje halin-
de ek alınması Türkiye'nin
muhtemel pazarlık gücünü
azaltacak ve Novorosisk'i ilk
çıkış noktası haline getire-
cektir. İlk çıkıs limanı da fi-
yat belirleyici rol oynuyor."
BOTAŞ geçen hâfta," Eko-
il'e verilen teşvikin iptal
edilmesi için Enerji ve Tabii
Kaynaklar BakanJığı "na baş-
vurarak Başbakan nezdinde
girişimde bulunulmasını is-
tedi.
BOTAŞ Genel Müdürü
Hayrettin Uzun, Cumhuri-
yet'e yaptığı açıklamada,
Ekoil'in halen teşvik sahibi
olmasmın sakıncalannı şöy-
le dile gerirdi: "Ekoilfirma-
suıın teşvikakhğı projenin iş-
lerliği yok. Ancak Kazak pet-
rollerinin Novorosisk üzerin-
den Samsun ve sonra Cey-
han'a ulaşmasını öngören
CPC projesinin pazarlan-
masında kullaıulabilir. 'Ma-
dem bir firmaya teşvik veril-
miş, Türkiye'de Boğazlar tı-
kanırsa böyle bir hat yapa-
nz' şeklindeTürldye'yekar-
şı kullanılabilir. Zaten şu an
Azerbaycan'dan önce iireti-
me başlayan Kazakistan
kendisine çıkış yolu anyor.
Bu yohın da Novorosisk ot-
ması olasılığı bulunuyor."
BOTAŞ tarafindan yayım-
lanan son kitapçıkta, daha
önce döşenecek boru hat-
lanyla Iran ûzerinden geç-
mesi düşünülen Türkmen
doğalgazının Gürcistan ya
da Ermenistan ûzerinden
Bakü'ye ulaşarak ulus-
lararası piyasalara pazarlan-
ması seçeneğı ortaya atıldı.
3460 kilometre uzun-
luğunda olması planlanan 28
milyar metreküp kapasiteii
doğalgaz boru hattı için şu i-
ki seçenek ortaya çıktı.
- Türkmenistan-Azerbay-
can- Gürcistan-Türkiye-Av-
rupa.
- Türkmenistan-Azerbay-
can- Ermenistan-Nahcıvan-
Türkiye-Avrupa.
1. KOŞU: F: Muradım 3 (6), P: Arathan (1), PP: Umu-
dum (12), S: Muratbey 1 (7).
2. KOŞU: F: Şövalye (3), P: Brother 3 (8), PP: Uyalkan
(4), S: Dilan 1 (7).
3. KOŞU: F: Halid (5), P: Yavuzhan (7), PP: Akyel (3),
S:Rikardo(l).
4. KOŞU: F: Martin Dance (1), P: Şakirefendi (8), PP:
Çiftçioğlu (5), S: Aston Villa (4).
5. KOŞU: F: Aloha 2 (6), P: Apple Pie (7), PP: Latina
(9), S: Celaz (2).
6. KOŞU: F: Top Secret (8), P: Massai (9), PP: Kepenek
(5), S: Agrilya (4). SS: Metehan 1 (1).
7. KOŞU: F: Banazlı (2), P: Mürsel (12), PP: Gülbahar
(14), S:Çitlenbik(13).
Giinün tkilisi: 1. Koşu: 1/6
TabelaBahis:8. 9. 5.4. 1.
1. AYAK: Son iki koşusu da başanlı olan Şövalye, kaza-
nacak güçtc. Brother 3 ile Uyalkan, rakipleri.
2. AYAK: Halid'in kazanma şansı yüksek. Yavuzhan ve
Akyel, daha sonraki ihtimaller.
3. AYAK: Öncelikk Martin Dance, Şakirefendi ve Çift-
çioğlu dıkkate alınmalı. Son koşusunu yinelerse Aston Vil-
la da kazanabilir.
4. AYAK: Uzun süredir hazırlanan Aloha 2, ilk şansa sa-
hip. Tay yanşı olduğu unutulmamalı.
5. AYAK: Kanşık bir koşu. Top Secret, Massai, Kepe-
nek, Agrilya ve Metehan 1, değerlendirmeye alınabilecek
isimler.
_ 6. AYAK: Banazlı ve Mürsel, birinciliğin önde gelen
Kİmleri. Gülbahar ile Çitlenbik'i sürprizde öneririz.
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
yanaklanmda yuvarlanm. Ama çoğun-
lukla eksikler bulurum, üzülürüm, "Şim-
di dün olsa, yazıyıyeniden yazsam" de-
rim.
Bu duygu çabuk geçer. Dün bitti, ya-
nn var.
Yine, ertesi gün, "yazımı okuyacağı-
nı" düşündüklerim, içimdeki yerlerinı
alır, yarın başlar...
Onlardan bin Aziz Nesin'dir.
Biri Edebiyatçılar Derneği'nin bir et-
kinliğinde, diğen de Kitap Fuan'ndaol-
mak üzere iki kez elini sıktım. Bire bir ta-
nışma fırsatım olmadı.
Ama hep yazılarıma müdahale eder
- Çocuğum sen yazılanna mizah kat-
mak istiyorsun. Bu esprilerin bir kısmı
ortaokuldan mı aklında kaldı? Hele o
uyaklann bazılan.. annen seni büyütür-
ken daha güzelini söylemiştir.
- Şimdi bunu gülsünler diye mi yaz-
dın? O zaman, yazının başına birkaç
uyan levhası koysaydın, "Dikkat, sekiz
satır sonra gülünecek...", "Dikkat, esp-
ri şeridi, üç satır..." Haaa... Bazılannı
çok beğenmiş görünüyorsun. Nere-
deyse, "Hızlı okuyunuz, gülme krizi teh-
likesi" diyeceksin, haaa...
Gerçi başkentte olup bitenleri aynen
yansıtmak bile insanlan güldürmeyeye-
ter ama, ben yine de, "Bugün yazının
mizah sosu fazla olsun " dediğim andan
... Nesine?
itibaren el frenini çekerim:
"Bu biraz fazla oldu. Ağır, hafiflet..."
"Bu tamam gibi ama, cuk oturmadı.
Yazıyı bitir, buraya tekrardön..."
Ama asıl beni telaşlandıran, yazıyı er-
tesi gün Aziz Nesin'in okuyacağını dü-
şünmek...
Şimdi yok...mu?
6 temmuzdan beri, başka bir duygu
içindeyim. Dediğim gibi, Aziz Nesin'le
hiç, "Efendim, ben şuyum"diyetanışa-
madım. Hayranlarından biri olarak elini
sıktım. Ama... Ama ben 6 temmuzda
Aziz Nesin'le tanıştım. Üç gündür, ken-
dimle mücadele içindeyim. Aziz Ne-
sin'le bu "gizJi ilişkimi" yazmalı mıyım
yazmamalı mıyım? Sonunda yazmak
kazandı. Yine de içim rahat değil. Bu,
bir konservatuvar öğrencisinin Mo-
zart'la ilgili yazı yazması gibi bir şeye
benziyor.
Yazıyı,olabildiğince, "AzizNesinki..."
vari bir yaklaşımla değil, sadece gizli
ilişkimle sınıriı tutmaya çalışacağım.
Beni, servi ağacı gibi doğruluğu, bir
anda milyonlarca yumurta bırakan bir
balık gibi üretkenliği çekmişti.
"Dehanın dörtte üçü alınteridir."
Aziz Nesin'in hiç hazıra konmadan tü-
müyle alınterine dayalı yaşamı, birey-
selliğin, köşe dönücülüğün her yanı sar-
dığı günümüzde, başlı başına bir de-
ğer.
Insanın her zaman aklının izinden yü-
rümeye gücü yetmez. Ama O bunu ba-
şardı. Aklının izinden şaşmadı. Yol gü-
zergâhında ateş de olsa, kurşun da ol-
sa...
Bir rastlantı... Dört temmuz sabahıy-
dı. Aliağa Emek Şenlikleri'nden döner-
ken, Nüvrt Osmay'ın dünya düşünür-
lerinden derleyip Türkçemize kazandır-
dığı, "Düşünce Atlası"n\ okuyordum.
Hugh VValpole'ün bir sözüne takıldım:
"Dünya düşünenler için bir komedi,
hissedenler için bir trajedidir."
Bu söz bir Bulgar gülmece ustasının
deyişini anımsattı:
"Mizah, dünyayı gülünç olmaktan
kurtanr..."
Ve aklıma doğal olarak Aziz Nesin
geldi.
Gülerek düşünen adam... Belki, Aziz
Nesin'e yakışan onlarcasözden biri ola-
bilir...
Aziz Nesin'in, kitaptan konuşmaya,
düşünceden eyleme sürekli üretmesin-
de, kendimden de bir şey bulurum.
Dostlanm bana sorar:
- Her gün yazı yazmak zor değil mi?
Yarı şaka, yarı ciddi bir şeyler söyle-
rim. Geçen gün, keyfimin çok yerinde
olduğu bir anda böyle bir soru geldi.
Önce sesimi kontrol ettim, o ünlü Aze-
ri türküsünün sözlerini değiştirerek söy-
lemeye başladım:
- Narsisizmin doruklanndan, size se-
lam getirmişem...
Arkadaşım söyleyeceklerimi sezdi,
kulaklannı kapattı. Ben devam ettim:
- Bu, güneş kuramıdır. Güneş, "Bu
sabah da doğmayayım, keyfim pek ye-
rinde değil" diyormu? Ya da tembellik
edip, "Bugün de öğleden sonra doğa-
yım" diyormu?...
Bu kuramın devamını sonra anlatınm.
Aziz Nesin, her şey, ama her şey bir
yana, bize üretmeyi, ayakta durmayı ve
inat etmeyi öğıetti. Bu değerlerin ölme-
diğini, ölmeyeceğini öğretti. O'nasaldı-
ranlar, yan gözle bakanlar da biraz bu
değerlerin öldüğünü kendisine inandır-
mış olanlar. "Gemiyi terk eden fareler,
geminin su yüzünde kalmasını hazme-
demezler"... O, "gerçek" ve "sosya-
lizm" gemisini hiç terk etmedi...
O'nun yarattığı bu kaynaktan daha
çok Aziz Nesin'lerçıkacak. Varmısınız?
Nesine...
Ben altı temmuzda Aziz Nesin'le yüz
yüze de tanıştım. Ardından birkaç defa
da buluştuk..
Nerede mi?
Aziz Nesiıı kültür şehîdi
ALTILIGANYAN
3 5 1
8
5
4
6 8
9
5
4
1
10
2
12
14
13
• Baştarafi 1. Sayfada
ve Ahmet Nesin'le birlikte
salonda bulunanlar gözyas,-
Iannı tutamadılar. Salon da-
kikalarca alkışlarla inlerken,
sahneye karanfıller atıldı.
Çocuklar adına Emine Oza-
car, Aziz Nesin için yazdığı
şiiri okudu.
Nevzat Şenol'un sunduğu
toplantıda Işık Venersu,Esin
Afşar,Gülsen Tuncerve AIi-
ye Uzunatağan da Nesin'in
şiirlerini seslendirdiler.
Toplantının ilk konuşma-
sını yapan TYS Başkanı
Ataol Behraınoğlu,Aziz Ne-
sin'in yaşamıyla olduğu ka-
dar ölümüyle de ömek ol-
duğunu belirtti. Behramoğ-
lu, şunlan söyledi:
-AHZ Nesin, fızikselkalın-
tmın çok da önemli ofmadı-
ğuu gösterdi. Önemli olan,
onun anısı önünde içtenlikk
toplanmaktır. Aziz Nesin,
sahte törenlere karşıvdı. Bu
hakiki bir toplantıdır. 15 yü
başkanhğını yaptığı TYS ön-
derliğindeki bu toplanü ken-
diliğuıden oluşmuştur. Biz-
lere düşen görev, onun bize
bıraktığ] vasiyederi yerine
getirmektir, Nesin Vakn'nın
yaşamasuu sağlamakür,
TYS'nin gelişmesi için ay-
dınlann çaba göstennesi-
dir."
Behramoğlu, Aziz Ne-
sin'in öncülük ettiği anti-
fundamentalist konferansın
da gerçekleştirilmesi gerek-
tiğini vurguladı. RP'nin,
Nesin'in ölümüyle ilgili hiç-
bir şey söylemediğine dik-
kat çeken Behramoğlu,
"Hangi dûı kitabında'Sizin
gibi düşünmeyenler için dua
edilmez' diye yazar? Böyle
bir şey olabuır mi?" diye sor-
du.
Kültür Bakanı Ismail
Cem de, Aziz Nesin'i anar-
ken söyienecek ilk sözün,
" Böyle gelmiş olanın böyle
gitmeyeceği*' olduğunu be-
lirtti. Aziz Nesin'in çok
yönlü bir insan olduğuna
dikkat çeken Cem, şöyle ko-
nuştu:
"Usta yazar olmak çok
güzeldir, ama 72 dilde mil-
yonlarca insana ulaşacaksın,
paylaşılacaksın, kendini ve
haİkını yücelteceksin ve bun-
lan yaparken de siyasi mesa-
juı olacak. Bu mesaju insan
boyutunun ve mizahın en in-
cesiyle gönlün ve yüreğinle
vereceksin. Değme delikan-
lının göze alamadığı şeylere
80 yaşında hiç korkmadan
karşı çıkacaksın. İnandıkla-
rını söylerken basmakahp
bir anlay ışta olnıayacaksın.
Her an daha güzeli bulmaya
çalışacaksın. 'Küçük çocuk-
lann yetişmesine nasıl kat-
kıda bulunurum' deyip va-
kıf kuracaksın. İşte tüm
bunlan yapabilmek için, an-
cak Aziz Nesin olmak gere-
kirdL''
Toplumun çok küçük bir
kesimi, kendisine haksızlık
ederken, Nesin'in milyonla-
nn sevgisini kazandığım
vurgulayan Cem, "Milyon-
lar, onun direnen kimUğine
ve yiğitliğine saygı duydu"
dedi.
Nesin'in "bağnaziığın her
çeşidine karşı sayaş actığını'"
belirten Cem. "İlerleyenya-
şına, kalbine rağmen yur-
dun dört köşesini dolaşta. Ay-
kın olanı da her durumda
savundu ve llhan Selçuk'un
dediği gibi bir kültür eylemi-
ne gittiği sırada kültür şehi-
di oldu. Böyle gelenin böyle
girmemesi için hayarj boyıın-
ca çahşan bu büyük yazara
en anJamlı armağan, böyle
gelenin böyle gitmeyeceğine
inanıpbu voMa m ücadele et-
memizdir" diye konuştu.
Onbinler Yayıncılık adına
konuşan Cevat Geray , Aziz
Nesin'in "AydınlarDüekçe-
siyle 12 Eyhıl hukukunu yar-
gıladığını" vurguladı.
Nâzım Hikmet Kültür ve
Sanat Vakfı Başkanı Prof.
Dr. Aydın Aybay ıse "Ağu-
yorsak. acı duyuyorsak bu,
onun ölümüyle Türk ulusu-
nun akluıuı bir bölümünü
yitirmiş olmasuun iizüntü-
südür" diye başladığı ko-
nuşmasında Nesin'in "Türk
ulusunun yüzde 6O'ı aptal-
dır" sözünü anımsatarak
şunlan söyledi:
"Aziz Nesin, bu sözüyle
kimseye hakaret etmedi. O,
bu sözle Türk ulusunu kış-
kırttı, ona akluu kullanması
gerektigini anımsattı. Nâzım
Hikmet 'Akrep gibisin kar-
deşim' diyerek kışkırtjyor-
du, Aziz Nesin de 'Aklını
kullan kardeşim' dedL"
Ali Nesin, babasıyla ilgi-
li anılannı anlatırken, salon-
da bulunanlar hem duygu-
landı, hem kahkahalarla
güldü. Toplantının son ko-
nuşmasını yapan yazanmız
llhan Selçuk, konuşmasına
Ali Nesin'in, "Babanu inek-
ler bile severdi" sözlerine
karşılık, "Merak ediyonım
acaba öküzler de sev«r miy-
di?" diyerek başladı.
Selçuk. "Kaybetfjğimiz
değerin büyüklüğünü, insan
düşündükçe anlıyor. Aziz
Nesin bir kültür şehididir. 80
yaşuıda kitap imzalamaya
gittiği bir sırada öldü
n
dedi.
Aziz Nesin'in halkı için
çırpındığına değinen Sel-
çuk, "Bizter Aziz Nesin'e la-
yık olmak için ne yapabili-
riz. onu düşünmeiiyiz. Tür-
kiye'nin bağunsızfağuıı, in-
san gibi yaşamı var etmenin
koşullaruu düşünmeiiyiz.
Umutsuzluğa ve karamsar-
uğa kapılmayaum. Akhmızı
kullanıp halkımızı kazan-
mak gerekir. Böyle olursa
kurtuluşa yaklaşuız. Aziz
Nesin bu mücadelenin guru-
ruyla yaşadı ve öldü" diye
konuştu.
Anadolu insanımn yüre-
ğinde yobazlık olmadığını
belirten llhan Selçuk, şöyle
devam etti: *Yobazlık halk-
ta değiL, politikacılardadır.
Srvas'ta Aadz Nesin'i yakma-
ya kalkanlar maşadîr. Oteli
yakaniar,asıl bunlann arka-
sındadır. Bugün halkın bü-
yük kısmı, inançlanna saygı-
b gerçek Müslümanlardır.
Gerçek yobadar ise bu ki tle-
lerin arkasuıa imam diye ge-
çen politikacılardır. Aziz Ne-
sin, aydınlanma devriminin
ürünüdür. Onun içinde ki-
taplannı yazdı ve yükseklL
Ancak cumhuriyetin laik ni-
teiiğini hiç karşısına ahnadı.
AzizNesin'i ölmemiş sayıyo-
rum. Zaten ölüm nedir ki?"
Toplantının sonunda tek-
rar kürsüye gelen TYS Baş-
kanı Ataol Behramoğlu, dün
Ankara'ya gitmek isterken
polis tarafindan dövülerek
gözaltına alınan 33 kişi hak-
kında bilgi vererek olayı
protesto etti.
Çalışma Bakanı Ziya Ha-
lis de gazetemize yaptığı zi-
yaretin ardından gittiği
AKM'de deftere şunlan
yazdı: "Büyükvedeğerb'in-
san Nesin, hepimizin kalbin-
de, yerin yaşadtğımız sürece
kalacakbr. Bürün insanhğa
çokşey öğreterek aramızdan
aynldınız. Anınızu önünde
saygıyla eğilryoruz," Nesin'in dostiaru AKM'de ünlü ya/an konuşmalarla, şürierie andılar.
tZLENtMLER
Hem güldüler hem ağladüar
tstanbul Haber Servisi - Aziz Nesin. dün
kendisi için düzenlenen toplantıda, belki
de son kez sevenlerini şaşkına çevirdi.
Nesin'in vasiyeti nedeniyle onun için
yürüyemeyen, slogan atamayan, başka
bir deyişle "sevgfli yazar"lannı bildikleri
yöntemlerle anamayan topluluk, Atatürk
Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende,
kürsüde konuşanlan dinledi, söylemek
istediklerini ise açılan defterlere döktû.
Öğle saatlerinde AKM önüne gelenleri,
Ruhi Şu'nun türküleri. Nesin'in
"Olünce yaşamahyTm deme
yapraklannda" dizesinin yaüildıgı
pankart ve yazan son yolculuğuna
uğurlayan yazılann astldığı pano
karşıladı. Panodaki "HaydiAziz
Nesin'in yarıda bıraküklanm
tamamlanıay-a'* çağnsı dikkat
çekiyordu.
'Aziz Nesinler ölmez'
Toplantıya katılaniarın çoğu, başlan
önde. sessizce AKM'ye gelmeyi tercih
ederken bir grup, Nesin'in vasiyetine
karşm "AZE Nesinler ölmez"
sloganlanyla Sıraselviler'den Taksim'e
kadar yûrüyerek salona girdi.
AKM'ye Aziz Nesin için gelenler,
toplantı için aynlan salona sığmadı.
Yapılan konuşmalar, okunan şiirler.
hoparlörlerje dışan verildi. Işık Yenersu,
Nesin'in "Öyle Agjasam"ını bitîrdiğinde
gözlerde ilk yaşlar belirmişri.
Sahneye, Nesin Vakfi çocuklan "Ben
Aziz Nesâı" yazüı tişörtlerle gelince
gözyaşlan, artık Aziz Nesin'den
saklanamaz oldu. Aziz Dede'nin
torunlan, dakikaiarca ayakta alkışlandı.
Sonra Ali Nesin geldi kürsüye. Nesin
Vakfı adına konuşmak üzere kürsüye
çağnlan Ali Nesin, "Ben oğul .Ali Nesin
obrakkonuşacağun" dedi ve babasıyla
ılgıli anılan aktardı. Konuşurken
ağlamamak için kendisüü zor tutan Ali
Nesin, babasını şöyle anlatb:
"BMiyorsunoz 15 gün önce fcalp krizi
geçirmişti babam. Hastaneye giderken
banaöğüt veriyordu: 'Oğlum sigarayı
bırak, oğlum araştırma yap" diye. Son
anına kadar öğütlerine de\'am ediyi>rthı.
Hastaneye getdik, ak katta bir genç,
berhakie anne veya babasını kaybetmişti,
sarsda sarsıia ağfayxırdu. Babam bana,
'Oğlum, ben öldüğüm zaman böyle
ağlama' dedL
'Her inanca saygthydı'
Aziz Nesin benim babamdı, aynı
zamanda Aziz Nesüı'di ve arkadaşundı.
Hangisinin ağırhk taşKbğnu pek
bilemryorum, ama galiba Aziz Nesin ağır
basıyordu. Babamla İs>içre'ye gitmiştik,
bo* Kaioik ofcntnnu ziyaret ettik. Burada
sürekli dini ayinler yapdıyordu, ben de
babama biraz aiaycı biçimde. 'Baba
bunlar sabah akşam dua ediyorlar'
dedim. Babam bana 'Hiç kimsenin
inancıyla alay etmeyeceksin. Ağaca,
taşa, köpeğe bile tapsalar, insanlann
inançlanna saygılı olmak gerekir' dedL
Vakıfta bir ineği vardL Biz ona inek
diyenıezdik, Suitan' derdik. O
tarihlerde babam, sabahlan idman
yapardı. İnek de babamm peşinden
koşardt Babamı inekler bile sevdL
Babam bir akşam benden kahve istedL
Şurada kahve var dedi. G idip baktnn,
kahve taşjaşmıştı. Babam içeriden
bağırdı, 'Dolapta süt var, süt de koy"
dedL 'Baba kahve taşlaşmış' dedim.
'Olsun oğlum, bıçak var. çatal var" dedL
Kahveyi İcoydum, sütü ektedim, babam
içerden yeniden bağırdı 'Oğlum bekle
köpürsün.' 'Baba köpürmüyor' diye
seslendim. "Köpürür oğlum" diyey-anB
verdL Ne kahve köpürdü, ne süt
köpürdü. Kahveyi götürdüm, rezalet bn-
kahveydi. Babam bir yudum akb, 'Oh,
m is gibi' dedL Babam hiçbir şeyi ziyan
etmezdi"
Aziz Nesin için düzenlenen toplantıda,
tlhan Selçuk'un dediği gibi mizahla
hüzün iç içeydi.
arusı
önderlik edecek
9
Haber Merkezi - .Aziz Ne-
sin'in ölümünün ardından
Türkiye'de ve dünyada me-
sajlar yayımlanmaya devam
edıyor. Ingiltere'de düzenle-
nen Ingiliz Kültür Heyeti
Cambridge 1995'in 28 ko-
nuşmacısı ve katılımcısı.
Nesin'in kaybmdan derin
üzüntü duyduklannı. onun
takipçisi olan demokrasi ve
laiklik savunuculannın ya-
mnda olduklannı belirttiîer.
ODTÜ Öğretim Eleman-
lan Derneği de "Türki-
ye'nin aydınlanmasından
yana olan tüm güçleri"
Aziz Nesin'in kurduğu vak-
fı güçlendirmeye çağırdı
ODTU Öğretim Elemanlan
Demeği'nin mesajı şöyle:
"Aziz Nesin tüm yaşamında
güclü biryazar ounanın ola-
naklannı kişisel bir servet
için değil: halkın ve öncelik-
leçocuklann eğitimi için kul-
lan nııştır. Onun bu toplum-
cu ve yaşadığı toplumun ay-
dınlanmasından ödün ver-
meyen kişiliğinden rahatsız
olanlar, halkın karanlığın-
dan yarar ve çıkar umanlar-
dw. Anısı, Türkiye'nin ay-
dınlanması için mücadele e-
den herkese önderlik ede-
cektir."
Aziz Nesin'in ölümüyle
ilgili yayımlanan diğer me-
sajlar şöyle:
Ankara Barosu Başkanh-
ğı: Gazeteciliğinde, yayıncı-
lığında, kitaplannda ve tüm
yaşamında toplumu değiş-
tirmek, geliştirmek için ça-
lışan sanatçı; toplumsal bo-
zukluklan irdeleyip, güldü-
rürken düsündüren, duygu-
landıran tarzıyla bir ekoldü.
İşçi Partisi Genei Başkanı
Doğu Perinçek: Aziz Ne-
sin'in bize bıraktığı gülüm-
seme bütün yasaklardan
güçlüdür.
Türkiye Kent Kooperatif-
leri Merkez Birliği: Türki-
ye'de her şeyin kiıienmeye
yüz tuttuğu bir tarihsel dö-
nemde karanlığın üstüne ce-
saretle ve tek başına giden
Aziz Nesin'in anısına sahip
çıkmak, ilkelerini ve sava-
şım geleneğini sürdürmek
asıl ödevimizdir.
104
PKKTi
öldürüldü
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Güneydoğu'da sür-
dürülen sınır ötesi operas-
yonda 14, yurtiçindeki ope-
rasyonlarda ise 13 olmak
üzere 27 terörist öldürüldü.
Böylece Kuzey Irak sınınna
yakın bölgede öldürülen te-
rörist sayısı 104'e yükseldi.
Çatışmalarda 6 güvenlik
görevlisi şehit olurken 6 gü-
venlik görevlisi de yaralan-
dı. Bu arada. örgütten kaçan
3 terörist Hakkâri il merke-
zi ile Şırnak'in Beytüşşebap
ve Silopi ilçelerinde güven-
lik güçlerine teslim oldu. Di-
yarbakır'm Silvan ilçesi kır-
sal alanında yapılan arama
ve yol kontrollerinde 2 kadm
terörist yakalandı.
Türkiye'nin Bonn Büyü-
kelçisi V'olkan \\iral, dün sa-
bah Almanya Dışişleri Ba-
kanlığı'na giderek operas-
yonun gerekçelerini anlattı.
OLAYLARIN
ARDINDAKI
GERÇEK
• Baştarafi 1. Sayfada
yıma bağlamışlardı: Ordu-
nun PKK karşısında gös-
terdiği başarılar, iç politi-
kada propaganda için kul-
lanılacak; enflasyondaki
düşme yönelimi de başa-
n gibi halka sunulacak;
anayasada yapılan kısıtlı
değişiklikler, büyük de-
mokratikleşme atılımı sa-
yılacak; Avrupa Gümrük
Biriiği'ne girildiği zaman
'büyük zafer' ilan edilecek;
PTT'nin Tsini satarak sağ-
lanacak akçalı destek, bu
listeye eklenirse, 1996'da
yapılacak seçimde Çiller,
bir 5 yıl için daha iktidarda
kalarak 2000 yılını bula-
cak...
Bu tasanm suya düş-
müş görünüyor.
Bu tasanmın suya düş-
mesine neden oldu diye,
anamuhalefet partisine öf-
keyle yüklenmek bir yarar
sağlayamaz. Politika, acı-
masızdır. Muhalefetler, ik-
tidarlann başan kazanma-
ları için örgütlenmezler. Ik-
tidar kavgasında hasımla-
rını ellerinden geldiğince
tökezletmeye çalışmak
muhalefetin doğasında
vardır.
Çiller, muhalefetten ya-
kınıyor, seçim söylentileri
kulisleri dolduruyor, DYP
Genel Sekreteri Altıner,
"Halk bu Meclis'i taşıya-
maz, en iyisi seçime git-
mek" diyor.
CHP'nin durumu ise
büsbütün güçtür. Sosyal
demokrat parti, ortağının
her dediğine 'evet' diye-
rek 'teslimiyetçi' bir politi-
ka gütmüş; özelleştirme
programına destek vere-
rek kamu kesimindeki işçi
tabanını karşısına almış;
ekonomide halkın sırtına
bindirilen bütün yüklerin
ceremesini çekmiş; ama
demokratikleşmede bir
adım atamamıştır.
CHP, kendi içinde tartış-
malarını bitirmiş değildir.
CHP ile SHP'nin birleş-
mesi tamamlanamamıştır.
Önümüzdeki kurultayda
neler olacağı belli midir?
Partinin koalisyonda kol-
tuk değneği görevini üst-
lendiği yolundaki eleştiriler
yoğundur; hükümetteki
CHP'li bakanlar tedirgin-
dir; en çarpıcı olanı da şu-
dur Anayasayı değiştirme
girişiminin fiyaskoya dö-
nüşmesi ve demokratik-
leşmenin engellenmesiyle
CHP'nin hükümetteki du-
rumu soru işaretine dö-
nüşmüştür. CHP'nin hü-
kümette işlevi bitmiştir; ül-
ke baştan sona belirsizlik-
lerin anaforuna kapılmış-
tır; sosyal demokratların
bağlandığı bütün değerler,
her gün çiğnenmektedir.
Ne olursa olsun, hangi
koşullarda olursa olsun,
bir erken seçime gitme-
den 1996'ya ulaşmak, bu-
gün dünkünden çok daha
güçtür.
Evet, DYP Genel Sekre-
teri Altıner'in dediği gibi
"Halk, bu Meclis'isırtında
taşıyamaz."
Ama bu hükümeti hiç
taşıyamaz.
•••
Tanker
• Baştarafi 1. Sayfada
ma Bakanı Mehmet Göl-
han'a yönelik bazı eleştiri-
lere neden olmuşru. Konuy-
la ilgili çevreler, Savunma
Sanayii lcra Komitesi'nin
21 Eylül 1992tarihlitoplan-
tısmda alınan 92-8 sayılı ka-
rarla, tanker uçaklann alı-
mında Savunma Sanayii
Müsteşarlığı'nm yetkili kı-
lındığına dikkat çekerek
alımlann 1994 yılında bu
kurumu devredışı bırakacak
şekilde yapılmasının kuşku
uyandırdığını dile getirdiler.
Tanker uçaklann ihalesi sı-
rasmda. ABD 310, Kanada
250, Fransa 170, Israil ise
150 milyon dolarlık öneri-
lerde bulunmuş, ancak iha-
leyi ABD kazanmıştı.
Milli Savunma Bakanlığı
Sekreteri Nedim Tetik'in,
yolsuzluk savlanna ilişkin
olarak yaptığı yazılı açıkla-
mada. Amerikan Boeing
firmasınca yapımı gerçek-
leştirilecek tanker uçağın,
perfoımansının daha yük-
sek olması, gece-gündüz
her türlü koşulda yakıt ik-
mali yapabilmesi, 40-50 yıl-
lık uçuş ömriine sahip olma-
sı. yakıt sarfiyatının düşük
olması ve F-4 ile F-16 savaş
uçaklannın pilotlannın bu
uçaktan yakıt ikmali konu-
sunda deneyimli olmalan
nedeniyle tercih edildiği an-
latılmıştı.