Catalog

11 NİSAN1991 HABERLER CUMHURİYET/5 \ Ozal, bayramda Antalya'da • ANKARA (ANKA) — Liderler, ramazan ayının sonuna yaklaşırken bayram tatillerine ilişkin programlannı da yapmaya başladılar. Cumhurbaşkanı özal, bayramda Marmaris'te, Başbakan Akbulut Ingiltere'de olacak. Bayram tatilini Antalya'da geçirmeye hazırlanan Başbakan Akbulut, tngiltere'nin başkenti Londra'da yapılacak Avrupa Imar Kalkınma Bankası Guvernörler Toplantısı'na katılmak üzere programını iptal etti. Akbulut, beraberinde Devlet Bakanı Güneş Taner ile birlikte 14 nisan günü Londra'ya hareket edecek. Akbulut, 17 nisan tarihinde tngiltere'den Antalya'ya gelecek. Bayram tatilini Marmaris'teki evinde geçirecek olan Cumhurbaşkanı özal da 18 nisanda Antalya'ya gelecek. özal ve Akbulut Antalya'nın bazı turistik ilçelerinde tesis açılışına katılarak Kaş'ta yat limanını hizmete sokacaklar. Akbulut ve özal 3 gün sürecek programlanndan sonra 21 nisan tarihinde Ankara'ya dönecekler. Ozallar'a tazminat • ANKARA (ANKA) — 2000'e Doğru dergisi yayınladığı 'Halepçe'de özal ParmağY haberinde Cumhurbaşkanı Turgut özal Ue eşi Semra Ozal'a hakaret ettiği gerekçesiyle 15 milyon lira tazminat ödemeye mahkûm oldu. Cumhurbaşkanı özal, dergi aleyhine 100 milyon liralık tazminat davası açmıştı. Ankara t6' ncı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davaya dergi avukatları katılmadı. Mahkeme, söz konusu haberde hakaret unsuru bulunduğu gerekçesiyle 2O0O'e Doğru dergisini Cumhurbaşkanı TAırgut özal'a 10 milyon, Semra özal'a da S milyon lira tazminat ödemeye mahkûm etti. 21tahliye • ANKARA (AA) — Yasadışı Dev-Genç örgütü üyesi olmak ve Ankara'da çeşitli tarihlerde miting düzenlemek, pankart ve afiş asmak, bildiri dağıtmak ve patlayıcı madde bulundurmak suçlarından sanık 55 kişinin yargılanmalarına devam edildi. Ankara DGM'deki dünkü duruşmada, sanık avukatları, müvekkillerinin yaklaşık 7 aydır tutuklu bulunduklarını belirterek, iddianamede somut deliller bulunmadığını öne sürdüler. Avukatlar, yeni çıkacak tecil yasasının da göz önüne alınarak tahliye talebinde bulundular. Mahkeme tutuklu 21 sanığın tahliyesini kararlaştırdı. Sabıkah silah • IZMtR (AA) — Karşıyaka Girne Bulvan'nda, özel harekât timi tarafından bir eve önceki gece yapılan baskında, 2'si öldü, 4'ü yaralı olarak yakalanan teröristlerle birlikte ele geçen 6 silahtan birinin NATO'da görevli Amerikalı Yarbay Alvin Macke'nin yaralanması olayında kullanıldığının kesinlik kazandığı açıklandı. Yetkililer, çatışma sırasında yaralanan teröristlerin tedavilerinin devam ettiğini bildirdiler. Harran Univereitesi • ŞANLIURFA (Cumhuriyet) — Dünyarun ilk üniversitesi Harran'ın yeniden canlandınlması gtindemde. ANAP milletvekillerinin girişimiyle Şanlıurfa'da kunıhnası düşünülen Harran Üniversitesi'yle ilgili yasa teklifînin yakında TBMM'ye sunulacağı öğrenildi. Tekrar kurulması için 20 yıldır uğraş verilen Harran Üniversitesi için hazırlıklann son aşamaya geldiği bildirildi. Muhalefetten 'tampon bölge'yesert tepki Fîlîstin kampları yaratılırtnönö: BM, bölgedeki ve diğer ülkelere çağrı yaparken Irak'a çağnda bulunmadı. Tampon bölge önerisi gerçekçi değil. Demirel: Tampon bölge son derece vahim sonuçlar doğurur. Öneri yaşama geçirilirse yeni Füistin kamplan yaratılır. ANKARA (Cumhuriyet Bü- ancak Irak'm katılacağı BM'nin de olacağı bölgedeki ülkelerinrosu) — Muhalefet partileri Cumhurbaşkanı Turgut Özal'- ın ortaya" attığı Kuzey Irak sını- rında "tampon bölge" onerisi- ne karşı çıktılar. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, tampon bölge konusun- da gazetecilerin sorulannı yanıt- larken, Birleşmiş Milletler'in bölgedeki ülkelere ve diğer ül- kelere çağnda bulunurken, Irak'a çağnda bulunmadığını dikkat çekti ve tampon bölge önerisinin "gerçekçi olma- dığını" söyledi. tnönü, "Böy- le bir şey isteniyorsa Irak hiikümetiyle görüşme yapılraa- lı ve bir an evvel bölgedeki hu- zurun sağlanması için BM çaba göstermelidir. Böyle bir öneri göriişerek anlaşmalarından geçer" dedi. İnönü, öneriyi "gerçekçi bulmadıgını" asıl çö- zümün, BM'nin de desteğiyle et- nik ayrım gözetmeyen ülkeler arası işbirliği ve barış içinde ya- şamaktan geçtiğini bildirdi. SHP lideri, Irak sınırındaki sorunun savaşın bir sonucu ol- duğuna da dikkat çekerken, dünyadaki bütün ülkelerin bu insanlara yardımcı olması ge- rektiğini anlattı. Aynca SHP'li belediyelerin ds sorunun ilk çık- tığı günden bu yana gereken yardımı ellerinden geldiğince vermeye çalıştıklannı vurguladı. Bölgede halen sağlık sorununun ciddi boyutta olduğunu ifade etti. SHP'nin dünkü MYK top- lantısında Inönü'nün "bir an önce bölgeye bir ziyarette bulunması" kararlaştırıldı. Bu nedenle înönü'nün bugün öğle- den sonra Uludere'de olması bekleniyor. DYP Genel Başkanı Süley- man Demirel, tampon bölge önerisinin son derece vahim so- nuçlar doğuracağını söyledi. Demirel, bu onerinin yaşama geçmesi durumunda "yeni Filis- tin kamplan yaraalacağı" görü- şünü yineledi. •Demirel, tüm dünyaya Sad- dam'dan kaçarak Türkiye'ye sı- ğınan Kuzey Iraklılara acil yar- dım çağrısında bulundu. Demi- rel, "Eğer bu yardım en acil şe- kilde yapılmazsa Saddam'ın ya- pamadığını açlık ve soğuk yapacak" dedi. Süleyman Demirel, dün par- tisinin Genel tdare Kurulu top- lantısında yaptığı konuşmada, sığınmacılarla ilgili olarak Gü- neydoğu Anadolu bölgesinden aldığı bügileri aktardı. Demirel, yöredeki Kuzey Iraklıların açlık ve soğuktan perişan durumda olduklarıni. belirterek, şöyie konuştu: "Diinya ve Tiirkiye elini ça- buk tutmazsa, bu insanlan bü- yük bir felaket bekliyor. Bu in- sanlar, kendi başlanna iş açmış değiller. Sivasi bir ola>ın, Kör- fez krizinin sonucunda bu du- ruma diiştüler. Bunlann toprak- larımıza sığınmalarına Sad- dam'ın zulmü sebep olmuştur. Sebep, dünyanın Körfez krizi konusundaki lavrıdır. Bu insan- lann başındakilere cesaret veril- miş, kendi devletleriyle araları- na birtakım zoıiuklann girme- sine sebep olunmuştur. Kendi devletlerinin zorbalığına manız kalmışlardır. Topun tüfeğin, Saddam'ın bu insanlara yapa- madığıru soğuk ve açlık yapmak lizeredir. Milyonlar imdat işare- ti veriyor. bu duyulmalıdır." DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit de Cumhurbaşkanı Özal'ın tampon bölge yaklaşı- ınar A N A P ' » « tsunbnl il b a ş k a n l l g l m ü c a d e l e s i yeniden kızışıyor. Olaylı kongreden sonra çalışmalanna bir ay ara veren Semra Özal, bu akşam ilçe başkanlanna Yeşilyurt Hasır Restaurant'da bir iftar yemegi veriyor. Yemeğe Talat Yılmaz ile Üsküdar tlçe Başkanı Necdet Tank Pişkin davet edilmedi. Diğer aday Talat Yılmaz ise katıldıgı iftar yemeklerinde "Genç Demokratlar'ın" amacını anlatarek deiegeleri ikna çalışmalannı sürdürüyor. Önceki akşam Bakırköy ilçe örgütiinün verdiği iftar yemegine katılan Talat Yılmaz, "Herkes bilmelidir ki biz ŞÜdülemeyiz" dedi. Oylama sırasında ertelenen ANAP tstanbul II Kongresi 28 nisanda yapılacak. (Fotograf: Uğur Giinyttz) mını eleştirerek, "Irak'ın Tür- kiye'ye ve tran'a yakın bölge- sinde oluşturulacak bir giiven- lik kuşağı uzon siire kendi ayak- ları iizerinde duramaz. Filistin kamplarına benzer." diye konuştu. Ecevit, Irak'a bugün yaşanan dramdan öncelikle Irak halkını ayaklanmaya kışkırtan kişilerin sorumlu olduğunu vurguladı. DSP lideri, "Başta ABD olmak üzere Balılı ülkeler ve yetkisini aşarak Cumhurbaşkanı Turgut Özal Irak halkını açıktan ayak- lanmaya kışkırttı. Irak'taki so- run halk avaklanması ve askeri darbe yoluyla çözüleraez. Irak halkının aalannı dindirecek çö- züm demokratik rejim istemektir" dedi. MÇP Genel Başkan Yardım- cısı Şevket Yahnici, tampon bölge önerisinin "belirsiz" ol- duğunu söyledi. Yahnici, "öneri neyi içeri>or, nerede kunılacak, Tiirkiye bundan nasıl etkilene- cek? Bütün bunlann cevabı ve- rilmeden böyle bir öneriyi ka- muoyuna geürmek yanlış" diye konuştu. HEP Genel Başkanı lşıklar, dun TBMM'de yaptığı gündem dışı konuşmada, hukümetin, Saddam'ı geçmişte savaş suçlu- su olarak gördüğunu, şimdi bir tavır değişikliği içine girdiğini anlatarak şu noktalar üzerinde durdu: "Biz, Başbakan ile görüşme- mizde. halktan halka yardım >apılabileceğini soyledik. Ancak bir se> çıkmadı. Devletin lopla- dığı yardımlar depolarda duru- yor.Yağmur nedeniyle Irak'tan kaçan Kurtlere yardım ulaştın- lamıyor. Birleşmiş Milletler'in pasif halden çıkıp Kuveyt'teki ta>nnı burada da goslermesi ge- reklidir. Öncelikle soykırım ön- lenmelidir. Bu konuda hükümet de aktif politika izlemeli. Ve bu yolda attığı adamlan destekle- yeceğiz. Bu arada. Diyanet Iş- leri Başkanlığı'na seslenmek is- liyorum. Bu konuda Papa'nın gösterdiği duyarlılığı gösterme- lidir. Kürtler Müslümandır. O nedenle Papa'dan daha duyarlı olması gerektiğini bildirmek is- tiyorum." BekoTicaret A.S. ÜXKT BİUUIÇO (1000 U.) MStF 31.12.19» 31.12.1989 DOCM 31.12.1990 31.12.19W I- DOBI nuoJKLM 182.87*. 798 99.41S.W1 A-Huır Degerler 3.949.081 1.421.«7 C-Kıt* Vadeli Tic. Alacaklar (IkO 136.632-618 79.991.921 O-Oi«er MM Vadeli AlacaUar (HK) 233.100 367.427 E-StokJ* 37.934.888 14.586.778 1-Sc<*)ar (Het) 37.898.190 14.WO.2S1 2-Verilen Siparif Avan. 36.698 46.496 F-Dijer Ddren Varlıklar 4.127.111 3.050.628 U-OJUH VULDUt 17.128.490 10.904.534 A-Uzut Vadeli Tic.Al.(Nct) 13.389 8.933 B-Oiger Unn Vad.Al.(Nec) 94.170 27.003 C-Finanul Duran Varlıklar(Net) 12.820-997 8.403.060 D-Haddi Duran Varlüüar(lfct) 3.849-665 2.3S5.299 l-Bira,AtM ve Aruiler 3.845.450 3-Diger Duran Varltklar 4.122.263 4-Birik.*»rtiaaanlar(-)(4.118.048) E-daddi OlMy». Dur.VırlıkltHfet) 350-269 I- HSA VMELİ 1 A-Finanul Borçlar B-Tıcari »oıçUr C-Oijer Kısa Vadeti Borflar D-Aluıan Siperif Avanlluı EBorı; ve Gider Karfllüdarı II- tEUI VADELİ KaÇLAR A-Finansal Borçlar E-Borç ve Gider Kar)ılıkları m- ı 139.264.237 80.307.345 O-Yeniden Dfğ.DeJer Artııı 1-Ouran V«r.Değ.Artl|l 3.278.507 97.708.602 6.064.512 7.545.291 24.667.325 400.000 2.238.938 12.000.000 7.203.47» 2.638.938 58.102.113 3.029.993 60-991.187 5.621.065 10.665.100 400.000 1.027.830 1.427.830 28.587.760 6.000.000 3.803.907 1.412.873 2.316.563 (2.206.292) 832.155 AKTtr (VARLIKLAR) TGPLArO. DtFrUTLAR 200.005.288 1-Y.MI Yedekler 2-SUtü Yedekleri 110.239 4-Olaganüstü Yedek F-Nec Knm Klrl 110.322.935 PASİF (KAYKAKLAR) TOPU»a 1.124.846 6.078.628 3.625.392 300.000 3.852.361 7.777.753 777.524 3.026.383 2.255.392 200*000 3.058.651 5-514.043 31.120.886 13.269.810 1- Scok degcrlendiroe jrönteû haraketli EnvCTter bütün bilAnço kaloBİeri için yaplbuçtır. Duran Varlütlar; Sabit kıynetlente 1978 ylll sonuu kadar alınanlar için nocmil «nDrtianan, 1979 yıltndan icibamı aluıanUr için azalsı bakiyclcr anrtiam yontmi uygulanmfctadır- 2- Bilân;o carihinden «anra ortajra çıkan ve açıklaaa gerektiren huaus ycktur. 3- Belli bir rinm sahip şarta bjjlı donea scnuctnı eckileain veya etlulaesuı zarar veya kâr sbdtonusu dejildir. 4- CayrİMfi Hâr Oranları Üzerinde ansali edusi olabilecek niaaebe CahCnleri degi}iklik)eri 31.12.1990 tarihi itibari^le ycktur. 5- Aktif degerler iizerinde heThangibir ipotefc ve ceainat rnvcut degıldir. 6- Aktif degerlerin toplara aigorta totarı 60.70i. 146.000.-H.dır. 7- AJacaklar i;in ı l ı n ı ) olan ipotek «e dijer coninaclaruı toplan tutarı 1)0.561.289.460.-H-<hr. 8- PaUte yer alnayan taahhüt jokCur. 9- Kredi ve Menkul KıyiKt Borçlarının tahakkuk etaaûf faiz bonjları thra; Edilen Tanviller Kısa ve Uzın vadeli finanaal borçlar içinde gozüoen toplan 400.000.000.HUlüt tahvillerin 31.12.1990 tarihinden itibaren ixlenn>*i gereken Eaizlerine ait ö*5ne tabloau aaa|tya tlUa|tır. tHJAÇIMUHt T£RTİP ÎWAÇ IUIARI FAİZ 1 FAİZ TUTARI 15.5.1967 ÎWAÇ IUIARI 400.000.000 400.000.000 degildir. FAİZ I 55 55 220.000.000 220.000.000 2 15.5.1987 2 10- tıatiyazlı hiiM senetleri 11- Hali tablolaruuzı etkileyecek, yorualanması ve anlafilabilir olı gereken ayrıca bir bilgi yoktur. CbB€ TARİHİ 15.5.1991 15.5.1992 sı açuından açıkla tEKO TİCAHET A.Ş. OZET O L t l TMLOSU (1.000.-) A- BRUT SATIŞUR I- SATIŞUUIDAK İKPİRÜ1LER (-) C- HEI SATIŞUR D- SATISUKIN HALİYCTİ (-) HUT SATI;LARIK rjmı VEYA ZARAII E- FAALtYET CİDERLERl (-) ESAS FAALİYET M R I VEYA ZARAKI F- OİSE» FAALİYETURDEN CELİKLER VE KARLAK C- DtfiER FAALİYETLERDEN GİDERUR VE {ARAILAR (-) H- FtNAHSMAH CtDERLERt (-) FAALİYET KARI VEYA ZARARI I- OLACAHUSTU CELİRLER VE KARLAR J- OUSAKUSTU CtDERLER VE ZARARLAK DOHEH (ARI VEYA ZARARI IC- ODEÜECEI! VERGt VE DİCER YASAL YUltUtaULUrLER (-) NET DONEH KARI VEYA ZAltAlI CAtl DOMEH 3I.12.1WO »«7.811.29i 21.769.217 Oncrtl DOren jı.u.n»; ^31 764.22i 17.587.317 866.0*!.07* 775.112.075 90.»29.»9» 36.931-017 53.998.982 8.248.920 2.442.391 4.605.233 511.176.707 47».078.559 «0.098.1*8 12.071.524 28.026.624 ! 3.736.393 731.232 7.143.648 55.160.276 627.934 55.78».210 24.667.324 31.120.886 23.888.337 «6.572 J3.934.90» 10.665.09» I3.2İ9.8J0 0İPKOTLA» 1. Scok ulijreti hareketli ortalaaa aaliy«t yönteai i l e <lc|arl<ıı4iriİBİftir. 2. 31 Araltk 1990 tarihi itibarivle f i i l i atok aayı«L yapılaıftır. 3. 1990 yılı içinde ı l i f k t l i kuruluflardan tatiflar «aliyetinin yüzd« yiraisini a|«n •1ıslar : f 1 R M A ÂLİKUJİ TUIAU Bekoteknik San.A.Ş. 274.214.575.335.- Arçalik A.Ş. 232.523.762.267.- 1990 ytll içinde i l i | k i l i kuru!tı|lara briit >atl|l«rın ytlıd* Tİnaitlni a|an aatıf- lar bulunsanaktadır. 4. 1990 yılı içinda ayrt ayrı toplaalarl briit •atıflarln Jtiiıjt yimiaini a|an yan Uriin, hurda, dokuntü ve biutet aatıfl yoktur. 5. 1990 y ı l ı i;ind« an>haı<bala|ttrilen ünceki dSnaaa ilifkia on«ali tutarlarda J«lir ve gider yoktur. i. Şırkftin aaraayeıi 12.000.000.000.-U. olup, 24.000.000.000.-«. X 200 teaettli da|t- tılaaktadır. S.OOO.-H.Iık eakl beher hiaaeya ll.23O.-ll., ftni beher hiıaeye '.500 U. tewettü iıabet «tanktadir. DCHKTÇt IATOK0 MtO TİCMST k.$. CCMKL CUIDUIBA, ŞİMETİN Unvanı Merketi Seraaye Faaliyet Konuau DENETÇtLERİN Adı Soyadı ve CSrev Süreleri Ortak veya Şirketin peraoneli olup olaadlkları Katılınan Yönetia Kurulu ve yapLİaa Denetlene Kurulu toplantıları aayıtı Beko Ticaret A.Ş. latanbul 12.000.000.000.-». Her Rev'i Katia Ticarati Saaiaı Şeren, Nevzat rûfekçio|lu CSrev SUre.i 1 yıl Şirkete ortak ve peraonel d«|iller. Yöneti» Kurulu toolantUarından ikiaine katılıı»i|tlr. Denetlcac Kutulu dört top- tı yap«ii|tır. Oıtaklık heıapları, d«ft«r ve bel(eleri uaulüne uygutı şekilde üç ayda bir defa denetlenaig, ifletaenin aahiyet ve öneai- OJ* |öre tutulataaı zorunlu deftcr ve doa- yaların tutuldugu, defterlerin tutulaM- aında ortakltgın heaap tarz ve uaulleri- ı»!, eaa< aözle|a>eai ile T'drk Ticaret Ka- ouna hükiialerine ayulduğu teabit edilaûf- tir. 1990 yılı larfmda Şirkct vezneai dört nin 1. Fıkraeının 3 nuaıaralı bendi ge- kere denetlena>i| ve kaaa defteri il« au- regince Ortaklık veznaainde yapılan Cabık buluftdu|u törül«üftür. aayıaların aayıaı ve sonuçları Türk Ticaret Kanunu'nun 353. aMddeai- Her ay aonunda incelcaMi ve tetkik yapıl- nin 1 inci flkraaınLn 4 numaralı bendi mıjt aayıaıların kayıtlara uygunlugu g8- Ortaklık Reaapları Defter ve leri üzerinde yapılan incelemenin kapaaaıı, hangi tarihlerde inceleae yapıldı|ı ve varılan sonuç Turk Ticaret Kanunu'nud 353. «addeai- gere|ince yapılan ve aonuçları nceleae taribleri tntikal eden şikayec*ve yolauzluklar ve bunlar hakkında yapılan ifleaıler rulaU|tUr. 14.2.1991-20.2.1991 tarihle- rinde yapılan inceleaede de billnçonun tansiaı fekli hutuaunda karara varılaııatır Herhangi bir fikayet ve yolauzlukla kar- |ıla|ilmaaıl|tlr. Beko Ticaret Anonin Şirketi'nin 1.1.1990-31.12.1990 doneai heaap ve iılealerini Türk Ticaret lUnunu, Ortaklıgın Ea«( SSzle|ae<i ve dijer aevzuat ile genel ka- bul gürsüa anıhaaebe ilke ve atandartlarına güre inceleaif bulunaaktayız. Gb'rüıuauize gdre içerigini beniaaedi|iaiz 31.12.1990 tarihi itibariyle dUzenlenaıi| billnço, artaklı|ın anılan tarihteki gerçek aJIİ durıaaunu, 1.1.1990- 31.12.1990 döneaine ait gelir tabloau, anılan döncne aic gerçek faaliyet aonuçUrını yanaıtaakt» ve kârıo dafıcıau »neriai yaaalara ve ortaklık eaaa aotleaae- aine uygun bulunıaaktadır. Şirket, atatUalinde ytzılı çeıitli konularda gaaterdi|i faaliyet baaarılı aeticelere ula«aııatır. Billnçonun ve gelir tabloaunun onaylanaaaını ve TÜnctia Kurulunua aklaaaaaını ovlarınıza arzederiz. « V « k !/•<. DBIHTÇtLBl lS\j8>tV0Ç UHtM SEtn RETZAT TtfFttÇtOCLD CÜNEYT ARCAYÜREK YAZIYOR Hesap Bağdat'tan Once Dışişleri'nden Dönüyor... ANKARA — Uzak görüşlü politikamızın ipliği her gün pa- zara çıkıyor. Körfez krizi boyunca, örneğin Kürt göçünü ya- ratacak gelişmeleri "Bizımki"nin düşünemediği anlaşılıyor. En azından olasılık tanımadığı saptanıyor. Belgesi önümüzde: Uzak görüşlü dış politika sayesinde üç yüz bin Kürt ka- pımızda! "Olaylann Ardındaki Gerçek" sütünu dün soruyordu: "Kriz boyunca, hatta savaşın son günlerinde, acaba TÖ "Ortado- ğu haritasına Türkiye'nin Güneydoğusu'nda bir 'tampon bölge' ekleneceğini tasarlıyor muydu?" Bizimkinin uzak görüşlü dış siyasetten kaynaktanan ma- neyraları yirmi dört saatlik. Müthiş görüşleri birden doğar bizimkinin, kısa süre panltılı hayat yaşar ve birden ölür. Tıp- kı kimi kelebekler gibi. Daha önceden tampon bölgenin getirecekleriyle götüre- ceklerini devlet araştırdı mı, araştırmadı mı, bilinmiyor. Fa- kat tampon bölge sözü çıkar çıkmaz, Kürt liderierinden ki- mi işaretler alınıyor. Belirtiler önemsenmeyecek gibi değil. Onerinin insancıl yanını öven Barzani, altı çizilecek başka bir yargıya değini- yor; "önemli siyasi bir karar" diyor. Siyasi karar! Ingiltere gi- rişimin Kürt devletine yol açmayacağını "resmen" açıklar- ken, haberlerde ismi geçmeyen Ingiliz yetkililer basına '1er- sini duyuran yorumlar" yapıyor. Girişimden duyduğu huzursuzluğu önceki gün açığa vu- ran Demirel, dün bize, tampon bölgeden "Sonraları PKK dı- şında bir Kürt devtefı çıkar" diye söz ediyor. Ardından ya- nıt arayan sorular... K r S a S K ; Sözcü Murat Sungafm oiabiiirihğin dayanak- uzun açıklamalan şu lannı devlet saptadı gerçekleri yansıtıyor: edecekaşLUS meier oiabiiir mi? olduğunu duyurması Dünkü kimiıresmi tampon bölge girişimini açıklamalar TO'nün, «vronıv»" atıvnr adından söz etfirme 9?"^, a )f3, hastahğma bir kez da- Tartışılabılıf duruma ha tutuiduğunu goste- indirgiyor. Elimizde girişimi rumların düşünceleri- OlanaK DUIUnmadigi, ni aimadan öneriyi tampon bölgenin soruna duyurduğunu göste- «L.,-.hg ı cams ;» olmadıöı ren işaretler alınıyor. o ı r n a ı Çares ' Oimayigi Dışişieri SÖZCÜSÜ ortaya çıkıyor. dün Irak'ın göç eden- lere yardımın dağılımında işbirliğine hazır olduğunu resmen bildirdiğini açtklıyor. Kürtleri sınırımıza sıkıştıran saldırılar... Her iki konuda Bağdat güvence veriyor. Sözcü Murat Sungar'ın uzun açıklamalan şu gerçekleri yansıtıyor: Irak'ın işbirliğine hazır olduğunu duyurması tam- pon bölge girişimini "geriye" atıyor. "Tartışılabilir" duru- ma indirgiyor. Elimizde girişimi gerçeklestirecek fazla ola- nak bulunmadığı, tampon bölgenin soruna "bir hal çaresi" olmadığı ortaya çıkıyor. Ne var ki bu arada kendi başına davranan tek adamla dev- let kademeleri arasındaki kopukluk bir kez daha sıntıyor. TÖ politikalar saptarken, devletin başka, hatta TÖ'ye ters dü- şen görüş ve düşüncelere sahip olduğu anlaşılıyor. Sözcü Sungar'ın ince üstup dünkü açıklamalan, Dışişle- ri'nin TÖ gibi düşünmediğini, bütünüyle tampon bölge gö- rüşüne bakanlığın katılmadığı izlenimi veriyor. Coşkun Kırca gibi yıllarca BM'de bûyükelçtlik yapah yet- kililerin anlatımlarına göre günümüzdeki koşullarda zaten, tampon bölge oluşmasına BM tüzüğü engel. Tüzüğün ba-' rışçıl veya saldırı tehdidiyle barışın bozulması halindeki BMGK uygulamalarını gösteren 6. ve 7. bölümündeki hüküm- ler bir ülkeye Barış Gücü'nün gönderilmesini o ülkenin rı- zasına bağlıyor. Kısacası Bağdat onay vermedikçe ne Barış Gücü ne de tampon bölge. Bu nedenle Dışişleri TÖ'nün ortaya attığı gö- rüşü "bugün hemen uygulanabilir bir konsept, yani kavram" görmüypr. Ya TÖ? Birkaç gündür yabancı ekranlarda dehasını ser- gilemenin mutluluğunu yaşıyor... Türbanda top üniversitelerdeAnayasa Mahkemesi'nin "üniversitelerde mevcut yasalara aykın olmamak koşuluyla her türlü kılık kıyafeti serbest bırakan" yasanın iptali için SHP'nin yaptığı başvuruyu reddetmesi, tartışmalan yeniden yoğunlaştırdı. HAKAN AYGÜN ANKARA — Anayasa Mah- kemesi'nin 'Üniversitelerde mev- cut yasalara aykın olmamak ko- şuluyla her türlü kılık kıyafeti serbest bırakan' yasanın iptali için SHP'nin yaptığı başvuruyu reddetmesi 'tiirban tartışması'- nı yeniden alevlendirdi. Daha önce, 'dini inanç sebebiyle üni- versitelerde başörtü takılması'- na ilişkin bir başka yasayı iptal eden mahkeme, üniversitelerde başörtüsü takılmasının 'laikliği zedeleyeceği'ni belirtmiş ve 'tiir- ban yoluyla devlet düzenine dinsel bir el atmanın' bulundu- ğuna dikkat çekmişti. Mahke- menin eski karan ışığında, yeni yasanın 'tiirban serbestisi' getir- meyeceği savunuluyor. İslamcı kesim ise, iptal edilen yasadaki 'dini tnanç nedeniyle' hükmü- niin yerini yeni yasada 'yasala- ra aykırı olmamak' hükmüne bıraktığına işaret ederek, yasa- lara aykın olmadığını savun- dukları başörtüsü ya da türba- nın artık serbest olduğunu öne sürüyor. Anayasa Mahkemesi'nin SHP'nin başvurusunu reddeden karannda şöyle denildi: "Yükseköğretim kurumlann- da kılık kıyafeti serbest bırakan 12. maddenin içeriği bakımın- dan dini inanç ve gereklere da- yalı bulunmaması, Anayasa Mahkemesi'nin 7 Mart 1989 giinlü iptal karanna aykın ol- maması yükseköğretim kurum- larında çağdaş kıyafet ve görü- nüme ters dıişen dinsel nitelikli kılık ve kıyafetin bırakılmasını öngörmemesi, ancak >ıirüıiiik- teki yasalara aykın olmamak kaydıyla kılık ve kıyafete ser- bestlik tanıması nedeniyle ana- yasaya aykın olmadığına karar verilmiştir." Anayasa Mahkemesi'nin ye- ni karannda, türbanı 'devlet dü- zenine el atma' ve 'laikliği redeleyici' bir giysi olarak nite- lediği eski karanna atıfta bulun- ması, türbanın 'üniversitelerde yasak olması gerektiğini yinelemesi' anlammda yorum- landı. Ancak mahkemenin dört üyesi SHP'nin başvurusunun iptaline karşı çıkarlarken, yeni yasanın önceki Anayasa Mah- kemesi karannı geçersiz kıldığı- nı savundular. Bu üyelerin baş- vurunun iptal edilmeyerek, ya- sanın incelenmesinden yana ol- duklan ifade edildi. Muhalif üyelerinin bir kısmının da 'tiir- ban serbestisi'ni benimsemedik- leri, yeni yasanın eski kararlar göz önüne alınarak 'teknik açıdan' değiştirilmesi ve gelişti- rilmesinden yana oldukları ifa- de edildi. Bazı yaym organlannda ise mahkemenin karan 'tiirbana izin', 'tiirbana vize' şeklinde yo- rumlandı. İslamcı kesim de, es- ki yasada yer alan 'dini inanç- lar sebebiyle tiirban ya da ba- şörtüsü takılabilir' hükmünün yerini, mahkemenin iptal etme- diği yeni yasada 'mevcut yasa- lara aykın olmamak' hükmüne bıraktığına işaret ederek, yasa- lara aykın olmadığını savun- dukları başörtüsünün artık üni- versitelerde serbest olduğunu öne sürdüler. Bu görüşe karşı- Iık Anayasa Mahkemesi'nin es- ki karannda, "Atatürk ilke ve inkılaplanndan kılık kıyafet devrimi'ne aykın bir özgürlü- ğün savunulamayacağı ve üni- versitede türban takılmasının 'laiklik açısından sakıncalı' ola- cağı kaydediliyordu. Au Pair Acentası O Ingülere-Amenka Fransa-Kanada 9.1-158 53 42-1614317