18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 NÎSAN1991 + + * * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 Tampon bölgeye sıcak bakış(Baştara/ı 1. Sayfada) Kürtler için oluşturulması plan- lanan 'güvenlik bölgesi" fikri- nin babasının Özal olduğu ba- sın yayın organlannda geniş yer aliyor. New York'tan Şebnem Ati- yas'ın haberine göre Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri dün Cenevre BM Genel Direktörü Eric Suy'u, Irak'ta katliam teh- didi altındaki Kürtlerin duru- munu tespit edecek heyeti oluş- turmak ve başkanlık etmekle görevlendirdi. Suy, Cenevre'de OLAYLAREN ARDENDAKI GERCEK (Baştarafi 1. Sayfada) lan, Türkiye'nin gelecekteki sı- kıntılarımn bugünden yansıma- ları gibidir. Gerçekten de ülke- miz Ortadoğu'daki bunalımın içine çekilmektedir. Geçmişte Araplara karşı mesafeli, taraflar arasmda yansız, bölgeye daha yukarıdan bakan bir siyaseti yeğliyorduk, Bu siyaset edilgen görüldüğu için olaylann içine hızla girdik; sonuçta yamtları verilemeyecek bir dizi soru isa- retinin ve belirsiz bir geleceğin karşısmdayız. DYP Genel Başkanı'nın sert çıkışı kimilerince insafsız görü- lebilir ve Türkiye'nin Ortado- ğu'daki gelişmeleri kontrol ede- meyecek bir konumda olduğu söylenebilir. Ancak ANAP ikti- darı bu alanda iki büyük hata yapmıştır. Birincisi açıktır: Gü- ney komşumuz Irak'm meşru yönetimine karşı Kuzey Irak'ta- ki Kürtleri kalkışmaya özendir- rnek çok yanlış bir adnndu tkin- ci hata da bağışlanır gibi değil- dir: ANAP iktidannın yasal ol- mayan lideri Sayın özal, savaş sonrasında Ortadoğu topoğraf- yasını çizecek güçlerin arasmda Türkiye'nin ağırlıklı olarak yer alacağı konusunda kamuoyunu etkilemiş, kendi kendisini de al- datmıştır. Acaba Sayın özal o günlerde Ortadoğu haritasına Türkiye'nin güneydoğusu'na bir "tampon bölge" ekleneceğini ta- sarhyor muydu? Körfez krizinde, başmdan bu- güne kadar ANAP iktidannın tutumunu gözden geçiren her sağduyu sahibi, DYP liderinin eleştirisini sert değil, yumuşak bile bulabilir. * • •* derhal ekibini kurarak hafta so- nundan önce bölgeye gidecek. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Ingiltere'nin ortaya at- tığı "güvenli bölge" fıkri üze- rinde danışmalara devam edi- yor. Aynca Suy'un genel sekre- tere ileteceği bölgeyle ilgili rapor da Güvenlik Konseyi'nin güven- li bölge konusunda atacağı adı- mı belirleyecek. Cuellar aynca insani yardımı örgütlenmesi ve bölgeye ütftilmesi, bu konuda Birleşmiş Milletler organlannın harekete geçirilm^si için Prens Sadrettin Ağa Han'ı görevlen- dirdi. Yasa uzmanlanna göre 1948'de imzalanan "Katliam Şuçunun Cezalandırılması ve Önlenmesi" uyannca Irak sınır- ları içinde böyle bir bölgenin oluşturulması mümkün, Irak ve ABD'nin de imzası olan beyan- name "savaş ya da barış koşuUannda" katliama teşeb- büs eden üye ülkelerin cezalan- dınlmasını öngörüyor. Ayru be- yannamenin 8. maddesinde üye ülkelerden herhangi birinin Bir- leşmiş Milletler'in bir yetkili or- ganına, suça tesebbüs eden uye- nin cezalandınlması ve gerekli tutumun alınması için çağrıda bulunabileceğini belirtiyor. Be- yanname katliamı, "Bir etnik, milli, ırk ya da din grubunun yok edilmesini hedefleyen bir eğilim" olarak tanımlıyor. Ingiltere daimi delegesi Sir David Hannay dün Güvenlik Konseyi toplantılannda ve bü- tün gün sürdürdüğü ikili görüş- melerde "güvenli bölge" fikri üzerinde durulduğunu söyledi. îngiltere önceki gün konuyu Güvenlik Konseyi'ne sunmuştu. Hannay'a göre halen Kürtlerin bannabüecekleri bir ortamın ya- ratılması için bir Güvenlik Kon- seyi kararı gerekip gerekmeye- ceği kesinlik kazanmış değil. Hannay, "Îngiltere gerektiği takdirde hiç vakit geçirmeden böyle bir karan konseye sun- maktan çekinmeyecektir" dedi. Ingiltere'nin ortaya attığı "gü- venli sıgınak" fıkri Cumhurbaş- kanı Özal'ın banş gücü deneti- minde "güvenlik bölgesi" çağrı- sından oldukça farkh. Îngiltere, "güvenli sığınağın" barış gücü askerlerince değil, siviller tara- fından denetim altında tutulma- Cuellar aynca sonınun "Irak toprak bütünlüğü ile ilgili olduğunu" da kaydederek tem- kinli bir dille "Irak'ı böyle özel bir alanı yaratmaya zoriayabilir miyiz bUmiyorum" şeklinde ko- nuştu. Amerika Birleşik Devletleri Birleşmiş Milletler Daimi Tem- silcisi Thomas Pickering ise Gü- venlik Konseyi'nde Ingiltere'nin fikrini destekleyen bir konuşma yaptığını belirtti. Pickering, Dı- şişleri Bakaru James Baker'ın bölgeye gittığini ve dehşet veri- ci duruma bizzat şahit olduğu- nu vurguladı. Çin ve Sovyet diplomatlar önerinin henüz düşünce aşama- sında olduğunu, Ingiltere'nin ge- nel sekreterin ekibinin sonuçla- nnı bekleyerek daha somut öne- rilerde bulunacağını söylediler. Washington da Cumhurbaş- kanı Turgut özal tarafından önerilen, AT tarafından destek- lenen "sınırdaki Iraklılar için Irak'ta BM gözetiminde bölge oluşturulması" fikrinin "kayda deger" olduğunu, ancak bu ko- nuda henuz kesin bir tutum be- lirlenmediğini açıkladı. Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fitzwa- ter, "Konuyu inceliyoruz. Irak'- ta Kürtler için özel bir koruma bölgesi oluşturulması önerisi, soruna kısmi bir çözüm geüre- bilir, ancak şu aşamada hiikü- metin kesin bir karan yok" de- di. SSCB Başkanlık Sözcüsü Vi- taly Ignatenko, dün Moskova'- da yaptığı açıklamada "Kürtleri destekliyoruz, ancak Irak'ın içişlerine karışmak istemiyoruz" dedi. Sözcü, SSCB, Irak'ta olup bitenleri kontrol edemez, Irak'ı hangi hükümetin yönetecegine karar veremez" şeklinde konuştu. AA'nın haberine göre Irak, komşu ülkelere sığmmak için sı- nır kesiminde toplanan Kuzey Irakhlar için bır "güvenlik böl- gesi oluşturulması" fîkrine karşı çıkarak böyle bir hareketi engel- lemek için tüm olanaklannı kul- lanacağını açıkladı. Irak Başbakam Sadun Ham- madi, Irak resmi haber ajansı INA'ya verdiği demeçte, "Irak içinde BM gözetiminde bir böl- ge oluşturulması önerisi şüphe- li bir öneridir. Irak bu öneriyi reddetmektedir ve bütün ola- naklannı kullanarak karşısını ıstıyor. Birleşmiş Milletler Genel Sek- çıkacaktır" dedi. reteri Perez de Cuellar bölgede Irak Enformasyon Bakanı bir güvenlik sistemi geliştirilme- Hamid Yusuf Hammadi de sinin olanaksız olmadığını, an- komşu ülkelere sığınmak isteyen cak çok zor olduğunu söyledi. Kuzey Irakhlar için "BM göze- timinde güvenlik bölgesi" oluş- turulması planımn Amerikan gizli servisi CIA'nın bir komp- losu olduğunu iddia etti. AP'nin haberine göre de Irak Kürdistan Demokrat Partisi li- deri Barzani, Londra kaynaklı açıklamasında, Kürtler için oluşturulması planlanan "gü- venlik bölgesi" önerisini mem- nunlukla karşıladıklanm belirt- ti, Barzani, "Bu öneri ileriye dognı atılmıs, son derece insa- ni ve politik bir adımdır" dedi. Edip Emil Oymen'in bildirdi- ğine göre îngiltere Dışişleri Ba- kan Yardımcısı Douglas Hogg, dün BBC'ye verdiği demeçte, oluşturulması planlanan güven- lik bölgesine Irak birlikleri tara- fından bir tehdit olması duru- munda, güçle karşüık verilebile- ceğini söyledi. Hogg, "Körtleri, daglardan kendileri için kurula- cak bölgeye getirmek istiyoruz. Eğer Irak birlikleri saldırüarına devam ederse, o zaman güç kul- lanılması ya da Irak'ın tehdit edilmesi gündeme gelebilir" dedi. Hogg, Kürtlerin Irak içinde özerklik kazanmak ve haklan- nın korunmasıru sağlamayı iste- diklerini behitti ve "Biz de böyle olmasını istiyoruz. Güvenlik bölgesi kurulmasını istiyoruz, ancak Kürdistan yaratmak istemiyoruz" diye konuştu. Bu arada Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın Irak'ın kuzeyin- de Kürt sığınmacılar için BM denetimde güvenlik bölgesi oluşturulması önerisini Îngilte- re, Avrupa Topluluğu liderler doruğunda hızla geliştirerek so- mut ve kapsamlı yeni eklerle zenginleştirdi. Îngiltere Başba- kam John Major, sadece Tiirki- ye sınınnda değil, Irak Kürdis- tam'nda kentleri de kapsayacak böyle bir "tampon" bölgenin "Irak'tan izin alınmaksızın" oluşturulabileceğini savundu. Cumhurbaşkanı Özal'ın orta- ya attığı, Ingiltere'nin şekillen- dirdiği, ATnin benimsediği "gü- venlik bölgesi" önerisi, bir an- da Ingiliz yazıh ve sözlü basının- da bir numaralı haber oldu. Kürt sığınmacılann durumu ga- zeteler, TV ve radyoda son gün- lerde sürekli birinci sırada yer al- makla birlikte, "dış haber" ola- rak değerlendiriliyordu. Şimdi ise John Major'ın girişimi ile aniden ayncahkh bir yer kazan- dı. Haberlerde bugüne kadar Türkiye'ye takınılan eleştirel ve kuşkucu tutum, gündemden düştü. Basında kuşku, öneriye ilişkin çeşitli noktalar üzerinde belirdi. Boylebirgirişim, "Irak'- ın iç işlerine karışma ve egemen- liğini sınırlama" anlarmna gele- ceğinden, Sovyetler Birliği ve Çin'in ilgi gösterseler dahi "be- nimsemeyecekleri", Irak'ın Kurt sığınmacılara havadan yardım yapümasını dahi "egemenlik iblali" olarak görürken bir gü- venlik bölgesi yaratılmasına şid- detle karşı duracağı kaydedildi. Türkiye'nin görüşünü BBC- TV'de açıklayan Devlet Bakanı Kâmran İnan ise "Eğer gerekir- se Irak'a bu Güvenlik Konseyi tarafından zorla kabul ettirilmeli" dedi. Mine G. Saulnier'nin haberi- ne göre Fransa Cumhurbaşkanı Mitterrand'ın çağnsı ile Lüksem- burg'da yapılan AT Konseyi'nin aldığı kararlar, dün Fransa'yı bu ülkeye resmi ziyarette bulunan Polonya Devlet Başkanı Wale- sa'dan daha çok meşgul etti. Liberation gazetesi, "Londra, Irak topraklannda BM deneti- minde güvenlik bölgesi kunıl- masını önerdi" başhğıyla verdi- ği Avnıpa Konsey kararını, ma- kalenin içerisinde bu Kürt böl- gesi fikrinin babasının aslında Cumhurbaşkanı Turgut özal ol- duğunu belirterek genişletiyor. Cumhurbaşkanı Mitterrand, Lüksemburg Konseyi'nin aldığı kararın sonunda yaptığı açıkla- mada, Konsey sırasında takmdı- ğı tavırdan bir adım ileri gide- rek Irak'ın Kürtlere karşı tutu- munu bir soykırım teşebbüsü olarak niteledi ve alınan karann Irak'ın egemenliğini değil o ege- menliğin uygulanma biçimine karşı olduğunu söyledi. Öte yandan Irak Büyükelçisi Dahan Mücvel El Tikriti'nin dün Dışişleri BakanlığYna çağ- nldığı öğrenildi. Ancak Dışişleri Bakanhğı çevTeleri konu ile ilgili bilgi vermekten çekindiler. Bü- yükelçi Tikriti ile, Irak'm Istan- bul Başkonsolosluğu'ndan açı- lan ateşle iki göstericinin öldü- rülmesi olayımn ele ahndığı sa- nılıyor. Irak askeri birliklerinin Kuzey ^raklıları halen Türk sı- nınna doğru zorladıklan yolun- daki haberler üzerine Ankara- nın Tikriti'yi tekrar uyardığı da tahmin ediüyor. Tikriti'nin ay- m zamanda Kuzey Irak'a yöne- lik olarak havadan yapılan in- sancıl yardımlara müdahale edümemesi konusunda uyanldı- ğı da sanılıyor. Dışişleri Bakan- hğı çevreleri, konu ile ilgili ay- nntıh bilgilerin bugün Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Murat Sun- gar tarafından açıklanacağıru belirttiler. PuRteer ödiMleri NEW YORK (AA) — ABD'de Kolombiya Üniversitesi tarfın- dan, yayıncı Joseph Pulitzer onu- runa her yıl başarılı gazetecilere verilen Pulitzer ödülleri 75. kez sahiplerini buldu. Ödüller, altın bir madalyarun yanı sıra 3000 do- larlık para ödulünü de kapsıyor. Gazetecilik dalında Pulitzer odüllerinin dağılımı ise şöyle: Başyazı: Ron Casey, Harold Jackson ve Joe> r Kennedy (The Birmingham -Alabama- Nevvs Gazetesi). Eleştiri: David Shaw (Los An- geles Times). Köşe Yazısı: Jim Hoagland (The Washington Post). Özel Haber: Sheryl James (St. Petersburg -Florida- Times). Uluslararası Gazetecilik: Cary- le Murphy (The Vv'ashington Post) ve Serge Schmemann (The New York Times). Atlatma Haber: Natalie Angi- er (The New York Times) Yerel HaberciUk: Marjie Lund- strom ve Rochelle Sharpe (Gan- nett News Service). Açıkla>ıcı Gazetecilik: Susan C.Faludi (Wall Street Journal). Araştırma Gazeteciliği: Joseph T. Hallinan \e Susan M. Head- den (The lndianapolis Star). Olay yerinden verilen haber da- lı: The Miami Herald çalışanları- na verildi. Kamusal gazelecilik: The Des Moines Register Gazetesi'ne. Fotoğraf dalında ise öduller şöyle dağıldı: Özel fotoğraf: William Snyder (Dallas Morning). Anında çekilen haber fotogra- fı: (AP Ajansı). Başyazı karikatorü: Jim Borg- man (Cincinati Enquirer). •Aynca, "kurgu" dalında John Updike "Dinlenen Haham" ya- pıtıyla Pulitzer'i kazanırken, "drama" dalında Pulitzer odülü- nü Neil Simon son yapıtı "Lost In Yonkers" ile kazandı. Kurgu dışı genel kategoride ödülü "Kanncalar" yapıtıyla Bert Holldobler ve Edward O. Vr ilson alırken, "Biyografi" dalında ödü- lu "Jackson Pollock: Bir Ameri- kan Destanı" ile Sleven Niafeh ve Gregory VVhite Sraith aldılar. "Tarih" dalında ödülü "Bir ebenin öykiisü: Martha Ballard'- ın Yaşamı" yapıtıyla Laurel Tbatcher Ulrich, "şiir" ödülünü "Yakın Degişiklikler" kitabı ile Mona Van Duyne, "müzik" Pu- litzer'ini ise "Senfoni" yapıtı ile Shulamit Ran aldı. G O Z L E M UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) Türkiye, Amerika'yla böyle bir anlaşma yaparsa "Washington-Tel Aviv-Ankara" üçgeni kurulacaktır. Bunlar diplomatik ilişkiler ya da gerçekleşip gerçekleş- meyeceği henüz belli olmayan olasılıklardır. Türkiye, "Stratejik işbirliği Anlaşması" imzalayacak mıdır? imzalayacaksa bu anlaşma hangi konuları kapsayacaktır? Böyle bir anlaşma sağlanırsa, Kürt sorunu nasıl çözümie- neçektir? Örneğin israil'in önereceği ya da onaylayacağı çözüm yo- lu Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal çıkarları ile bağdaşacak mıdır? Bugün ABD ve İsrail, yaşanan bu insanlık dramını nasıl düşünüyorlar? Bu bir "jenosit suçu" mudur? 1949 tarihli sözleşmeye göre evet. Bu bir "jenosit suçu' 1 dur. Olaya "askeri müdahale" ancak Birleşmiş Milletler kara- rıyla olabilir. Birleşmiş Milletler'in bugün için böyle bir ka- rarı yok. Öyleyse ne yapmalı? Bu bir 'insanlık dramı" mıdır? Öyleyse başta ABD, İngiltere ve Fransa olmak üzere bü- yük devletler Türkiye'ye sığınanlara kucak açmahdır. Bu yara ancak bütün devletlerin el birliği ile sarılır; bu yük, ancak bütün uluslann gösterecekleri özveri ve dayanışma ile ha- fifler. Bunu yapmayacaklar!.. Bunun yerine Türkiye ve Irak arasmda bır "tampon bölge" oluşturup, bir milyon Kürt ve Türkmeni bu tampon bölgeye yerleştirmeyı düşünüyorlar. Böyle bır "tampon bölge" ilerisi için büyük sorunlar ya- ratır. Önemli olan kalıcı çözümleri bulmak ve bunları uygula- maktır. Ortadoğu'da bir taş oynarsa yerinden; oynatılacak bu taş, Türkiye'ye bin bir türlü sorun yaratırdı... Böyle düşünenle- rin ne kadar gerçekçi ve ne kadar haklı olduklan anlaşıldı. "Aktif dış s/yasef" diye savunulan siyasetin Türkiye'ye da- ha bu aşamada nelere mal olduğu da anlaşıldı. Bulgaristan'daki soydaşlarımıza "hepiniz gelin" dendi, soydaşlar yola koyulunca da kapılar kapanıverdı. Bu bir yanlış sıyasetti. Ortadoğu siyasetindeki "kraldan fazla kralcılık" da bugün- kü drama yol açtı. ABD savaş kazandı; bu savaşın yükü de Türkiye'nin sır- tına yıkıldı. Aktrf siyasetin sonucu da bu! POIİTİKADA SORUNLAR (Baştarafı 11. Sayfada) Irak'ın kalacağı hesaplanıyordu.. Oysa Saddam kaldı, Irak yıkıldı Irak'ın hava akınlarına en fazla bır hafta dayanacağı tahmin edüı- yordu; 40 gün dayandı. Kara savaşının haftalar, hatta aylarca sure- bileceği duşünüluyordu; 100 gun sürdü. Savaştan önce CIA. Irak'ın kullanılmak üzere yüzlerce ton kimyasal madde stok ettiğını açıkla- dı; Irak savaştatek kimyasal silah bile kullanmadı. Cumhuriyet Mu- hafızlan'nın düayanın en iyi egitılmiş askeri birlikleri arasmda olduk- lan söylendi; iki gün içinde dağıldılar Savaş sonrasında Türkiye^ nin Ortadoğu'nun lideri Batı dunyasının en saygın üyelennden biri olacağı ileri sürüldü Şimdilik ABD'nin malzeme deposu olduk Krizde bir koyup, beş alacağımız soylendı; şu anda görüntü, üc koyup bır aldığımız şeklinde. Saddam'ın gıdıcı olduğu, Turkıye'nın bölgenin en güclü ülkesı olarak Irak'takı gelışmeler konusunda söz hakkına sahip olduğu öne sûrüklü Sayın Özal, Irak'a federasvon modeli öne- rerek bu hakkını kullandı. Şimdı ise Batı, Saddam'dan kaçan yuz- binlerce Kuzey Iraklı Kürde sığınma hakkı vermemız ıçın bize baskı yapıyor. Tabii kendılerinin kaç Kuzey Iraklıyı kabul etmeye hazır ol- duklarına ılişkın hiçbir açıklamada bulunmadan. Körfez krizı birçok yanı ile birlikte tarıhe herhalde yanlışlıklar ko- medisi olarak da geçecek. AnadoluSgortabır T Ü R K İ Y E İŞ B A N K A S I kuruluşudur. Türkiye'de her yıl binlerce ton ürün ve eşya toşımo sırasında hasara uğruyor. Bunların bir bölümü Anadolu Sigorto güvencesi altında. Uğradıkları zararlar karşılanıyor, en kıso sürede eksiksiz ödeniyor. Anadolu Taşıma Sigortosı sayesinde, molınız nereye giderse gitsin, dünyanın neresinde olursa olsun, gövencededir. Anadolu Taşıma Sigortası poliçeleri, her sigortalının özel ihtiyacına göre düzenlenir. Her türlü ticari malı, üretimden sotış noktalarına kadar, taşınırken korur. Anadolu Sigorta, yurdun dört bir yanına yayılmış 519 acentesi ve 922 iş Bonkası Şubesi aracılığıyla hizmetinizdedir. ANADOLU SİGORTA E k s i k s i z ö d e r . H e m e n ö d e r .
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear