Katalog

Nr. 01 / 2008 04 JANUAR 2007 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf Yeni Yıl?.. Yeni bir yıla girdik. Doğrusunu isterseniz çelişkileriyle birbirine dolanmış insanlık manzaralarına baktıkça iyimser olabilmek kolay değil. ? Önce şunu söyleyelim, geçen yıl uygar dünyanın aklı başında çevreleri, tıpkı kutsal kitaplardaki gibi, kıyamet alametlerinin arttığını yinelemekten bıkmadılar. Söyledikleri neydi? Bu gidişat değiştirilemez ya da durdurulamazsa, doğa ayaklarımızın altından kayacaktı. Kapitalist sistemin tüketim çılgınlığı frenlenemiyordu; tehlike uyarılarının dünyanın en gelişmiş toplumlarından ve bilimsel çevrelerden gelmesi de bir şeyi değiştiremiyordu. ? Gezegenimizde geçerli bugünkü sistem denetimsiz, frensiz işleyişi üstüne hırs ve rekabet güdülenmesiyle doğayı tüketiyordu. İnsanlık açısından bakıldığı zaman dünya ahvali nasıl değerlendirilebilirdi? 1991’de Sovyetler çökünce Doğu Batı ikilemi son bulmuş, ‘Küreselleşme’ süreci hızlanmış, ‘Yeni Dünya Düzeni’nde her şeyin yoluna gireceği sanılmış, silahlanma yarışının noktalanacağı düşünülmüş, ‘neoliberalizm’in geçerli olacağı bir dünyada piyasa ekonomisinin mekanizmalarıyla her şeyin düzgün yürüyeceği umulmuştu. 2008’e girerken dünyanın manzarası umulanların gerçekleşemediğini vurguluyor. New York’taki ikiz kuleleri yerle bir eden terör, bir dünya çatışmasına yol açmıştır. Ortadoğu, Türkiye’yi de içine çeken savaş ve terör coğrafyasına dönüşmüştür; Afganistan, Pakistan’ı da etkileyen bir çatışmanın sürekli gerilimini üretiyor. Asya’daki İslamcı devletlerle Amerika arasındaki hesaplaşma petrol kaynakları nedeniyle bitmiyor. ? Türkiye, bu dünya haritasının en ilginç noktalarından birinde 2008 yılını karşılıyor. 21’inci yüzyılın başlangıcında Avrupa Birliği’ne yönelen umutlar bugün kırılmıştır; etnik ve dinci sorunlar ülkeyi neredeyse avucunun içine almıştır; ekonomide dışa bağımlılık resmi devlet politikasına dönüşmüştür. Ancak bizi ve dünyayı içine alan olumsuz koşulları iyice bilerek, geleceğe yönelik umutlarımızı yitirmemek ve tazelemek zorundayız. Laik Türkiye Cumhuriyeti, 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinde yoktan var olmuş, daha doğru deyişle Atatürk’ün önderliğinde yoktan var edilmiş bir ülke ve devlettir. O günlere göre, bugünkü gücümüz hepimize umut aşılayacak zenginlikleri içeriyor. Gerçekçi bir değerlendirmeyle kendi kendimizi yeniden tanımak zorundayız. Doğa ve dünya koşulları ortasında, Türkiye, 2008’e umutsuzlukla değil, umutla girebilecek potansiyellerini korumaktadır. Geleceği fethetmek ancak bilinçle, istençle, el ele gerçekleşebilir. Okurlarımızın yeni yılını mutluluk dileklerimizle kutlarız. Türkiye’yi ekonomi, siyaset ve sosyal yaşamda sıkıntılı bir yıl bekliyor Yine de umutluyuz Anayasa ilk sırada Türkiye’yi 2008’de siyasetten ekonomiye, sanata, sağlığa kadar zor bir yıl bekliyor. 2008’e yeni vergilerle giren Türkiye, bu yıl da AKP hükümetinin dayatmacı tavrı nedeniyle yeni tartışmalara sahne olacak. Anayasa tartışmaları yılın ilk günlerinden itibaren yine gündemin birinci maddesini oluşturacak. Sosyal Güvenlik Tasarısı da yeni yılın ilk günlerinde TBMM gündemine gelecek. Sağlıkta yeni düzenleme 2008 yılında 221. maddede değişiklik yapılıp yapılmayacağı tartışmaları da sürecek. Erdoğan’ın “esnetilebilir” dediği maddede yapılacak değişikliğin netleştirilmesi bekleniyor. “Kamu Hastaneleri Birlikleri Yasası” ile üniversite hastanelerinde öğretim üyelerinin tam gün çalışmasını öngören yasa ve yabancı hekim çalışmasını yasallaştıracak düzenleme gündemde olacak. Haberi 18. Sayfada Ekonomide beklentiler Cari açık yeni yılda da ekonominin en hassas noktalarından biri olmaya devam edecek. Borsalar başta olmak üzere para piyasaları 2008’de de yatırımcılara dalgalı günler yaşatacak. Son 3 yıldır enflasyon hedefini tutturamayan Türkiye bu yıl da başarılı olamayacak. Ekonomistlere göre son yıllarda yüzde 9’un altına çekilemeyen işsizlik oranında 2008’de de iyileşme beklenmiyor. Haberi 9. Sayfada Herkesin dileği aynı Dünyanın dört bir yanında yaşayan milyonlar farklı saatlerde birbirine benzer dileklerle 2008’e girdi. İstanbulluların bir bölümü yılbaşı kutlamaları için Nişantaşı’nda buluşurken, Avustralya ve Yeni Zelanda’da başlayan yılbaşı partilerinin vazgeçilmezi yine havai fişek ve şampanyaydı. Almanya’nın başkenti Berlin’deki Brandenburg Kapısı, İngiltere’nin başkenti Londra’daki Trafalgar Meydanı, Rusya’nın başkenti Moskova’daki Kızıl Meydan, New York’taki Times Meydanı, Fransa’nın başkenti Paris’teki Champs Elysee Caddesi her yıl olduğu gibi bu yılbaşında da “kutlamaların mekânları”ydı. Türkiye’de kaçak göçmen piyasasında dönen para 2 milyar doların üzerinde Ölümlü göç pazarı Türkiye geçiş ülkesi Yoksul ülkelerden Avrupa’ya gitmek isteyen kaçak göçmenlerin geçiş yolu Türkiye’de her yıl ortalama 50 bin kişi yakalanıyor. Yakalanmayanların şanslıları hedefe ulaşıyor; şanssızlar denizde boğuluyor. 1.5005.000 dolar arasında değişen maliyetlerle Avrupa’ya kaçırılan göçmenlerin oluşturduğu pazarın son 12 yılda 2 milyar doların üzerine çıktığını söyleyen uzmanlar, 1995’ten bu yana 617 bin kişinin yakalandığını belirtiyor. Kaçakçıların yöntemi Doç. Ahmet İçduygu, kaçak göçmen ticaretinin büyük mafya çetelerinin değil, akraba, eşdost ya da daha önceden kaçak olarak dış ülkelere gitmiş kişiler tarafından yapıldığını belirtiyor. Göç uzmanı Doç. Ahmet İçduygu, kaçak göçmenin serüvenini “Kaçakçılar seni dış görünüşünden tanıyıp irtibata geçebiliyor. Yapman gereken bu işlerin döndüğü bir yerde kendini göstermen” diye özetliyor. Murat GÜLDEREN’in haberi 18. Sayfada C ‘Gen tabancası üretiyoruz’ Türk bilim adamları, bitki ve hayvan biyoteknolojisi çalışmalarında kullanılacak son teknoloji ürünü “gen tabancası’’ üretti. Yeni teknoloji, bitkilere ve hayvanlara gen transferi yoluyla direnç kazandırmaktan “yenilebilen aşı’’ çalışmalarına kadar pek çok alanda kullanılacak. Gen tabancasının iki yıl süren ArGe çalışmaları ile 10 kişilik bir ekip tarafından üretildiğini anlatan ODTÜ Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Avni Öktem, gen tabancasının, yeni araştırmalar yapma noktasında bir araç olduğunu anlattı. Haberi 3. Sayfada Pakistan’ın muhalefet lideri Benazir Butto öldürüldü Önce vurdu sonra bombayı patlattı Siyasi krizin pençesindeki Pakistan’da muhalefet lideri Benazir Butto, seçim mitingi sonrasında uğradığı saldırıda yaşamını yitirdi. Butto, aracına binmek üzereyken boynu ve göğsünden vuruldu. Benazir Butto’yu vuran saldırgan daha sonra üzerindeki bombaları da patlatınca miting alanında bulunan 20 kişi daha yaşamını yitirdi. Ülkede krizin daha da derinleşebileceği belirtilirken muhalefet lideri Navaz Şerif, 8 Ocak’taki seçime katılmayacaklarını açıkladı. Başta BM olmak üzere tüm dünya saldırıyı kınadı. Haberi 10. Sayfada Say gerçeği dile getirdi Piyanist Fazıl Say’ın babası Ahmet Say, ülkedeki sanat eğitiminde yaşanan eksikliklerin ilk kez oğlunun yaptığı açıklamalarla dile getirildiğini vurguladı. Say, “Fazıl’ın sözlerinin üzerine çok şey söylendi, çok tartışıldı. Fazıl’ın sözleriyle ilk kez ülkede sanat eğitiminde yaşanan eksiklikler dile geldi” diye konuştu. Selda GÜNEYSU’nun haberi 15. Sayfada Fotoğraflar: VEDAT ARIK/REUTERS