05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

8 İMKB’de hisseler de kontrol de yurtdışındaki 2 bini geçmeyen yatırımcıda C ekonomi İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER 3 AĞUSTOS 2007 CUMA İpler yabancının elinde BORSANIN ÖTEKİ YÜZÜ NECDET ÇALIŞKAN İktidar tarım politikaları yüzünden giderek artan oranlarda, dövizle satın alınan ithal yağa bağımlı kılınmıştı. Şimdi katlanmış bir üretici ve tüketici mağduriyeti gündemde. Bir yandan kavrulan tüm tarım ürünleri için üreticiye sadaka dozunda da olsa yapılması zorunlu hale gelen yardımlar, diğer yanda zaten seçim kazanmak üzere astronomik olarak dağıtılan sadakaların yarattığı bütçe açıkları. Bugünden yıl sonu rakamlarını tüketmiş harcama kalemleri. Dikkat ederseniz oy toplamak için sadaka dağıtımında kullanılan fonlardan hiç söz etmedim. Onlar zaten suç ekonomisi kapsamına giren, ülke kaynaklarının yağmalanması karşılığı gelen paralar.. Hani gerçekten çok büyük bir seçim başarısı, AKP’nin yüksek oy oranı ile seçim kazanması, iktidarını yenilemesinin ardından gelen piyasaların uçması vardı ya... Uçuş çok kısa sürdü. Dünya piyasalarına bağlı olan, dünya piyasalarının hep altında gitmesine karşın, gerek iktidarı sürecinde, gerekse en etkin seçim sürecinde AKP iktidarının başarısı olarak pazarlanan şu pembe tablo var yaa... Kanlı petrolün önlenemeyen yükselişinin karşılığı olan pembe tablonun, piyasalar yükselişinin sınırsız olamayacağının uyarılarına kulak asan yok. Piyasacılar, tarih veremiyorlar ancak sürekli açık veren bizim gibi piyasalarda, bırakınız büyük bir düşüşü, dalgalanmaları bile kaldıramayacak kırılganlığı anımsatıp duruyorlar.. “Başarılı ekonomik performans göstermiş AKP(!)” iktidarında katlanmış iç ve dış borç yükü, çok daha hızla katlanmış cari açık gerçeğiyle, daha önce başarı hanesine yazılmış dış dalgaların pozitiften negatife dönme hallerine karşı nasıl ayakta kalacak? İşin siyasal boyutlarının sıcak gündemine gelmiş bile değiliz; hem alınmamış oyların seçmenlerine de sorumluluk duyan merkez partisi söylemi ile seçim başarısı kutlanacak; hem de kavurucu yaz sıcağı zorunlu seçimini gündeme getiren dayatmacı, peygamber yetkisi ile donatılmış Başbakan edasında ilan edilmiş cumhurbaşkanı adayı ile yola devam edilecek? ABD, AB, Arap dünyası, Türkiye ile ilgili legal illegal, yanında, karşısında ne kadar dış odak varsa.. tümünün destek verdiği nerede ise tümü tarafından da ılımlı İslam olarak ilan edilmiş bir iktidar olunacak, destek karşılığı beklenen Türkiye aleyhine icraatlarda ayakta durulacak(!).. soner?cumhuriyet.com.tr nin iktidarda muAKP’ halefetteymiş gibi kamuoyu oluşturabilme lüksü kalmadı. Enkaz devralmaktan elini kolunu bağlayanlara, mağdur yakınmalarının.. geçerli olamayacağı iktidar süreci, daha yeni Meclis açılmadan, hükümet kurulmadan işlemeye başladı. İşte şimdi en bilge sosyal bilimcilerimizden Prof. Mübecel Kıray’ın söylediği, “Aşiret, tarikat, sadaka düzenine dayanarak iktidara gelebilmeyi anlıyorum, ama iktidarda nasıl kalınabileceğini ben de merakla izleyeceğim” vurgulamasındaki takvim bir seçim dönemi rötarlı işliyor.. Ankara Belediyesi su kesintileri için iflas bayrağını çekti. Kuraklık elbette kimsenin suçu değil. Ama barajların durumu, suyun indiği düzey hemen her gün ana haberler içinde yer alıyordu. Yıllar öncesinin ertelenmiş projeleri suçlamasını uzmanlara bırakalım. İki günlük kesintinin birden gündeme geldiği bir uygulamanın başkentimizdeki sonuçlarını, yaşamın nasıl bir karabasana döneceğini varın bir düşünün. Siyaseten çok ucuz bir hesapla seçim sonrasına kadar bekletilen uygulama ile gelinen noktada, yakın tarihler için hiçbir çözüm umudu yok. Okullara depo yapılması bile önceden gündeme gelmedi. Şimdi bir aylık bir eğitim ertelenmesi pazarlığı yapılıyor. Eğitim bu kadar ciddiyetsiz, ucuz bir kamu hizmeti midir ki, okullara depo yapılması zorunluluğu ancak seçim sonrası gündeme geliyor ve tek çözüm olarak eğitimden bir aylık çalma öngörülebiliyor? AKP Büyükşehir Belediyesi’nde yıllardır iktidarda, bu çağdışı sorumsuzluğun hesabını siyaseten kimseye yükleme lüksleri de yok. Gerçek bir ilkellik, çağdışılık, siyasal sorumsuzluk.. İstanbul ya daha şanslı ya da göreceli daha hazırlıklıydı. Yine de dünden başlayarak, resmen devreye girmeyen ilanlı su kesintilerinin ön aşamasında, başka gerekçelerle kesintiler sürecindeyiz. Metro inşaatları bağlantılı(!) kesintiler ilan ediliyor. Yersek tabii ki.. Ve tabii ki, susuz yaşamaya mahkum olmaktansa, AKP’yi kurtaracak beklentilerin üstünde yağmur için duacıyız. ??? Seçim taramaları sırasında, bu köşede, geçmiş yılların katlanan kredi borçları için Trakya köylüsünün nasıl da umudunu ayçiçeği üretimi verimine bağladığını anlatmaya çalışmıştım. O günlerde serpiştirir gibi olan yağmur yağmış olsaydı, ayçiçeği üretimi kurtulacaktı. Dün nerede ise tüm televizyonların ana haberlerinde kavrulmuş ayçiçeği tarlalarının görüntüleri vardı. Türkiye zaten AKP iktidarında katlanmış yanlış 1 FINANCIAL TIMES: Türkiye çekici ngiliz Financial Times gazetesi, Türk hisselerinin yabancı bireysel yatırımcı için çekici olduğunu yazdı. Yazıda “İlk bakışta Türkiye’de durum umut vaat ediyor. Yabancı yatırımcı açısından Türkiye’de siyasi zemin iyi, ekonomi sağlıklı ve AB üyeliği hedefi yerinde. Yatırımlar sonucu ihracat artıyor ve tüketici talebi ekonomiyi çalıştırıyor” görüşüne yer verildi. Gazete, Türk şirketlerinin durumunun iyi olduğunu ve yatırımcının sadece bankacılık ve Telekom gibi alışılan sektörlere değil, orta ve küçük çaplı işletmelere de ilgi duyduğunu yazdı. Türk hisse senetleri taşıyan çeşitli yabancı fon yöneticilerinden Jupiter Asset Management’tan Elena Shaftan, tek parti hükümetinin siyasi istikrar anlamına geldiğini söyledi. Black Rock’un fon yöneticisi Plamen Monovski, yüksek faizlere rağmen Türkiye’nin yüksek büyüme hızının etkileyici olduğunu, faizler siyasi istikrar sonucu normale indiğinde orta ve küçük işletmelerin daha da büyüyeceğini belirtti. Piyasada sular durulmuyor BORSALARIN 3 GÜNLÜK SEYRİ İ iz, Sn. Deniz BAYKAL, CHP’nin seçimlerde “başarısız olmasını” başardınız! Bu başarısızlık, CHP’nin değil, sizin ve yönetici arkadaşlarınızındır. Adlarını “tarihe kayıt düşmek için” yazmak zorundayım. Genel Başkan Yardımcıları, Eşref Erdem, Cevdet Selvi, Onur Öymen, Mustafa Özyürek; Genel Sekreter Önder Sav; Sayman Mahmut Yıldız; Genel Sekreter Yardımcıları Prof. Dr. Oğuz Oyan, Mehmet Sevigen, Algan Hacaloğlu, Bihlun Tamaylıgil; diğer MYK üyeleriniz: Engin Altay, Yılmaz Ateş, Zekeriya Akıncı, Fuat Çay, Mesut Değer, Kemal Demirel, Şerif Ertuğrul, Sinan Yerlikaya, Güldal Okuducu, Mehmet Ali Özpolat. Ve Meclis’teki “vekilleriniz”, milletvekillerinin yöneticileri Ali Topuz, Kemal Anadol ve Haluk Koç. Parti’nin kurultaydan sonra en yetkili organı olan Parti Meclisi’nin üyeleri, adınızı yazmaya yerim yok; başarısızlıktan siz de sorumlusunuz; çünkü ses çıkarmadınız. Ve Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Orhan Eraslan ve üyeleri, sizler de parti içi hukuku yok etmenin ilginç örneklerini sergileyerek sürece katkı yaptınız. CHP’nin seçimlerde aldığı sonuçtan yalnızca sizler sorumlusunuz. ??? Yerel seçimler (Mart 2004), CHP oyları bir puan azaldı; toplamı 3224 olan belediyelerin, 1186’sında, yüzde 36.8’inde belediye başkanı adayı gösterilmedi. Bunun “nedenlerini” konuşalım dedik; susturdunuz! Yine yerel seçimlerden sonra, 40 dolayında milletvekili, CHP’nin, demokratikleşmede ve S ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Başardınız! rı görüş açıkladı; tınmadınız. Atatürk Orman Çiftliği örneğinde olduğu gibi, AKP’nin bazı yasa tekliflerini kendi milletvekillerinizin görüşünü almadan, Meclis’ten geçirttiniz. Pek çok yasa ve araştırma önerilerimizi ise ya aylarca incelemeye aldınız ya da hiç işleme koymadınız. Gündem dışı söz almamızı bile, akıl almaz yöntemlerle engellediniz. Bir yıkım sürecini de CHP ideolojisinde sergilediniz. Sol düşünceden korktunuz; kaçtınız; CHP’nin “ilerici” kimliğini adım adım yok ettiniz; parti içinde sosyal demokrasinin ana ilkelerinden, eşitlik, özgürlük ve dayanışmadan eser bırakmadınız. 12 Eylül’ün anayasası, yasaları ve kurumlarıyla barışık yaşamayı esas aldınız. Siyasi partiler ve seçim yasalarının demokratik bir içerik kazanmasını, seçim barajının düşürülmesini istemediniz. Faili meçhul cinayetleri gündeme taşımamızı bile engellediniz. Kürt sorunu ve azınlıklar konularında olduğu gibi yer yer, CHP programını bir yana bıraktınız. Kısaca, yıllar öncesinden başlayarak yaptığımız sözlü ve yazılı uyarıları göz ardı ettiniz. CHP’yi, düşüncesiyle ve kadrolarıyla, “sağa” bile değil, “aşırı sağa” çekerek kim ekonomide “ileri öncülüğüne” dayanan, “İktidara Yürüyüş” adıyla bir açılım taslağı önerdik, bizleri bir dövmediğiniz kaldı. Kimi milletvekillerinin uzmanlık ve birikimlerinden yararlanacak yerde, “Bunlar zaten vitrin malzemesiydi” diye küçümsediniz. Kurultaylarda size oy vermediğimiz için, evet yalnız bu nedenle, Meclis çalışmalarında görev vermediniz; komisyonlardan çıkarıldık; yasa önerilerimiz; soru, araştırma ve gensoru önergelerimiz “işleme konulmadı”; çalışamaz duruma getirildik; “cezalandırıldık”; dışlandık. Milletvekilleri gibi CHP’nin üyelerini, delegelerini de, kurultayda, size “oy verenvermeyen” ayrımı yaparak, partiden uzaklaştırdınız. CHP’liliği, Baykal’a bağlılığa indirgediniz; koca partiyi Baykal ile eşitlediniz. Parti emeğini hiçe saydınız. Partinin organlarını ve kurullarını çalıştırmadınız; MYK’deki “iç kavgalara” seyirci kaldınız. Meclis grubunda her hafta bir tek siz konuştunuz; grup kapalı toplantılar yapmadı; sorunları, yasa tasarılarını tartışmadı. Kimi kez, AKP’den gelen yasa tasarıları konusunda da CHP’nin üç ayrı milletvekili üç ay II I II Türkiye’deki bankacılık, sigorta ve aracı kuruluşlar gibi finans sektörünün her alanında alımlarını artıran yabancılar, İstanbul Borsası’nda da kontrolü her geçen gün ele geçiriyorlar. Yabancı fonlar, ABD, Almanya. Fransa ve İngiltere gibi ülkelerde düşük kârlarla yetinmek durumunda kalırken sayıları birkaç bini geçmeyen yabancı yatırımcı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda (İMKB) yüksek getiriler elde etmeye devam ediyor. İMKB’de bu yılın başında yüzde 65 dolayında olan yabancı payı, yüzde 72’yi de aştı. 2006 yılı başında yaklaşık 6 milyar adetlik hisse yabancıların kontrolündeyken bu sayı 10.5 milyar adede ulaştı. Yerli yatırımcının elindeki hisse senedi oranı ise yüzde 27’de kaldı. Yabancı payının yüzde 70’leri aştığı İMKB’de, yabancı yatırımcıların yüksek faiz ortamı sayesinde elde ettiği yüksek kârlar, iç siyasetle ilgili gelişmelerden göreceli olarak daha az etkileniyor. Gelişmiş ülkelerden düşük faizle borçlanabiliyor mu? Ucuza edindiği kaynağı Türkiye başta olmak üzere diğer gelişmekte olan pazarlarda yüksek faizle değerlendirebiliyor mu.. gibi endişelerle rotasını belirliyor. 2001’deki krizin ardından Türkiye piyasasına olan ilgisini artıran yabancılar, 2002’de sadece 6.4 milyar dolarlık hisse senedi alırken 2004’te 19 milyar dolar, 2005’te 42 milyar dolar, 2006’da ise 44 milyar dolarlık hisse senedi aldı. Siyasette yaşanan gerginliklere aldırmayan yabancı, 2007’nin başından bu yana geçen 6 aylık süreçte de 30 milyar doların üstünde hisse senedinin kontrolünü eline geçirdi. HAFTAYA: TÜRKİYE’Yİ CAZİP KILAN TABLO İMKB bünyesinde içinde hisse senedi veya yatırım fonu bulunan hesap sayısı (bakiyeli hesap) 1 milyonu aşıyor. Bu hesapların 1 milyon 15 bini yerli yatırımcılara aitken yabancı hesap sayısı 6 bin civarında bulunuyor. Yerlilerin hesap sayısındaki üstünlüğüne karşın yabancılar toplam hesapların yalnızca binde 6’sı ile borsadaki hisse senetlerinin yüzde 65’ine hâkim durumda. Yatırımcı sayılarına bakıldığında da aynı çarpıklık gözler önüne çıkıyor. Toplam 1 milyona yakın kişi veya kurumun alım veya satım yaptığı İstanbul Borsası’nda 2 bin 168 yabancı yatırımcı yine borsanın üçte ikisinden fazlasına sahip. OYUNCULARIN DAĞILIMI II I II II I III II I I I I III I II S eçim sonrası hızlı yükselerek 55 bin puanı geçen İstanbul Borsası’ndaki düşüş, haftanın ilk gününde de devam etti. Geçen haftayı yüzde 2.6 düşüşle kapatan İMKB’de satışların etkili olduğu Ulusal 100 Endeksi, 103 puan kayıpla 51 bin 459 puana geriledi. Borsada işlem hacmi ise 1.8 milyar YTL oldu. Yurtdışı piyasaların Mayıs 2006’dan bu yana yaşanan en büyük dalgalanmasını yaşadığına dikkat çeken uzmanlar, risk algılamalarının da Mayıs 2006’dan bu yana en yüksek seviyesine ulaştığını belirtiyorlar. 3 günlük kapanışlarda en büyük kayıplar İMKB ve Brezilya’daki Bovespa Endeksi’nde yaşandı. Döviz piyasasında ise 1.3200 YTL’yi de geçen dolar, gün sonunda 1.3040 YTL’ye kadar geriledi. liksizleştirdiniz. Partinin yetkili organlarını çalıştırmayarak; bu gidişi sorgulamak isteyenleri; eleştirenleri, ortaçağ işkencelerini aratmayacak yöntemlerle ezerek, sonuçta CHP’yi sandığa gömdünüz. Oysa her şey CHP için uygundu; parti içinde istediğiniz “disiplini” sağlamıştınız; muhalefetin “m”si görünürde yoktu; seçim öncesinde, YTPYeni Türkiye Partisi’ni “karşılıksız yuttunuz”; DSP ile seçim işbirliği yaptınız; milyonlar, miting meydanlarında sizden iktidara gelmenizi istedi; SHP özveri göstererek seçime girmedi. CHP dışında arayışlara giren solcular, partiye destek oldular; seçmenler, “Baykal’a rağmen” diyerek CHP diye oy verdiler. Yine de başarısız olmayı başardınız! CHP bunu hiç hak etmedi! Başarısızlığınızı, geçmişte, hep başkalarına fatura ettiniz. Bu kez de, yanlış gerekçelerle sorumluluktan kaçıyorsunuz; oysa, başkalarına fatura edeceğiniz hiçbir şey yok! Sığınacak özrünüz kalmadı; gerekçe “sizsiniz”! Çünkü, CHP’nin iktidara yürümesi için her şey vardı; siz yoktunuz. O zaman, adamlarınızla birlikte yönetimi bırakın; üç yıl önce söylediğimiz gibi, “sağlıklı bir yeniden yapılanmaya” olanak tanıyın; bu da CHP’ye son bir hizmetiniz olsun! Bir özel not: Bu yazı, “araba devrildikten sonra” yol göstermeye çalışmıyor. Bu satırların yazarı, milletvekili arkadaşlarıyla birlikte, burada yazdıklarının çok daha fazlasını ve ayrıntılı olarak Sn. Baykal’a “zamanında” iletti. Buna, geçen dönemin milletvekilleri ve CHP arşivi tanıktır. [email protected] Ertaş (sağda) ve Hart 25 milyon dolarlık seramik baca tesisi için anlaştı. Nevşehir’e büyük yatırım NEVŞEHİR (Cumhuriyet) Almanya’da 300 yıldan beri faaliyet gösteren Hart Keramik ile işbirliğine giren Ertaş Grup bünyesindeki ErtaşHart Seramik Baca Sistemleri AŞ, 25 milyon dolarlık bir yatırım ile Nevşehir’de 250 kişinin istihdam edileceği tesis kuruyor. ErtaşHart Seramik Baca Sistemleri AŞ, Hart Klasik, Hart Universal, Hart GasMulti Sistem ve Hart Ekokeram’den oluşan sistemleri üretip pazarlayacak. Ertaş Grup Yönetim Kurulu Başkanı Musa Ertaş ile Almanya Hart Keramik firması yöneticisi Luis Andreos Hart anlaşmaya imza attılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle