06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

8 ARALIK 2006 CUMA spor F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım itirafçı olayıyla ilgili ‘komplo kuruldu’ dedi ve ekledi: Şekerspor şampiyon C 19 TARAFTARDAN MUMLU PROTESTO Fenerbahçeli taraftarlar, Sarı Lacivertli ekibin şampiyon olduğu 20012002 sezonunun son haftasıyla ilgili şike ve teşvik iddialarını, mum yakarak protesto edecek. İnternetteki taraftar sitesi “www.antu.com’’ da yapılan duyuruda, 2 Aralık Cumartesi saat 19.07’de bir protesto organizasyonu yapılacağı bildirildi. Şike iddialarıyla ilgili kişi ve kurumların protesto edileceği kaydedilen duyuruda, Fenerium tribünü önünde mumlar yakılarak gerçekleştirilecek organizasyona katılmaları için taraftarlara çağrı yapıldı. (FATİH ERDOĞDU) ‘İşin içinde federasyon var’ Görkem ÇÖTELİOĞLU Türk futbolunu sarsan ‘itirafçı’ Cihan Oskay’ın iddialarına Fenerbahçe Kulübü’nden sert yanıt geldi. Sarı Lacivertli yönetim, dün Faruk Ilgaz tesislerinde basının karşısına çıkarken Başkan Aziz Yıldırım gündem yaratacak açıklamalarda bulundu. Kalabalık bir medya ordusunun takip ettiği basın açıklaması, bazı televizyon kanallarının Papa’nın Türkiye ziyareti ile ilgili canlı yayınları nedeniyle yaklaşık yarım saat gecikmeli başladı. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, söz konusu olayı komplo olarak nitelendirdi ve işin perde arkasında Türkiye Futbol Federasyonu’nun olduğunu öne sürdü. Yıldırım; “Samsun ile ilgili hadise benim arkadaşlarım tarafından ikiüç ay önce söylendi, ben de bu tür dedikodular yapılsın dedim. Denizli’deki maçtaki hakem, saha içi olayların olması, ve bundan sonra devam eden günlerde Federasyon üyesi Tahir Kıran’ın çıkıp açıklamalar yaparak Fenerbahçe’yi suçlaması ile ilgili yazılar yazdık, soruşturma açılsın diye. Bunların hiçbiri yapılmadı ve cevap yazıldı; Tahir Kıran bunu söylememiştir diye. Disiplin kuruluna verdik ve bunu yazan gazeteci arkadaşlar Tahir Kıran’ın bunları söylediğini bizzat dile getirdiler. Bu olay bir komplodur diyorum. Bu komplo geçen sene başlamıştır ve hadiselerle devam etmiştir, daha ileriye giderek Fenerbahçe tarihine de saldırılar da yapılmıştır. Bunu çözecek devlettir. Bu kadar pisliğe batmış bir ortamın altından Futbol Federasyonu kalkamaz. Çünkü işin içinde onlar da var. Onların olduğu bir yerde temizlik olmaz. Bu temizliği ancak devletin teftiş kurulları ile çözebiliriz’’ şeklindeki imalı sözleriyle Haluk Ulusoy ve ekibini hedef aldı. DOSTUM DEĞİL’ ‘OSKAY’I TANIYORUM, Fenerbahçe Başkanı, şike ve teşvik iddialarını ortaya atan Cihan Oskay’ı tanıdığını anlatarak şöyle konuştu: “Bir kişi çıkıp televizyonda bazı iddialarda bulunuyor. Ve bu iddialar tek taraflı. Bize hiçbir şekilde bir şey sorulmadan yayına giriliyor. Bu kişiyi tanıyorum. Fenerbahçeli olduğunu söyleyen ve kulübün içinde olan, 20012002’lere kadar kulübe gelip giden, futbolcuları Çapari adlı bir lokantada ağırlayan, orada ayda bir verdiğimiz yemeklere restoran müdürü sıfatıyla katılan bir şahıs. Biliyorsunuz ki önümüzdeki Federasyon seçimiyle ilgili bir taraftan hükümetin, bir taraftan da kulüplerin çalışması olduğu söyleniyor. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak geçen seçimde taraf olmadık. Herhalde yapsaydık bugün bunlar olmazdı. Bugün yapılan, özür dileyerek söylüyorum, belden aşağıya vurmaktır.’’ Konuşmasında Oskay’ın kendisine övgüler yağdırdığı ve Telegol programını eleştirdiği köşe yazılarından alıntılara da yer veren Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Bu arkadaş benden 150 bin dolar aldığını söylüyor. Benim şirketime hiç gelmedi. Bu gün getirseniz benim şirketime girse, benim odamın kapısını bulamaz. Bu adamın anlatımlarında çelişkiler var. Oyuncuları karalıyorlar, hem bizim hem de rakip oyuncuların emeğine saygısızlık ediyorlar.’’ çe’nin şampiyon olabileceğini söyledi, bugün inkâr ediyor gazetelerde. Kendisi bana telefonlarımın dinlendiğini, bu telefon konuşması sırasında benim sarfettiğim bazı cümleler nedeniyle bazı olayların olacağını söyledi. Bunun üzerine ben söylediklerini kardeşlerimin ve arkadaşlarımın yanında tekrar etmesini istedim. Onların yanında da bunun teyidini aldım, ondan sonra gitti. Üçüncü sefer yine acil görüşmek istediğini söyledi ve kardeşimin evine geldi. Orda Marco’nun Türk vatandaşı yapılabileceğini, başka oyuncular varsa onların da yapılabileceğini söyledi. Geçen hafta Sayın Nihat Özdemir bir konuşma yaptı. Herkes dedi ki Trabzonspor maçı öncesi Özdemir bu konuşmayı niye yaptı. Çünkü pazartesi günü Sayın Tahir Kıran, Federasyon’dan, Şükrü Yazıcıoğlu, başka dostları ve Demirlek gece kulübünde sabaha kadar beraber oldular. Perşembe günü de hakem olarak bizim maça atandı” ifadelerini kullandı. Erkut BOZ AMASYA Amasya’nın Suluova İlçesinde yapılan Avrupa Şampiyon Kulüpler Serbest Güreş Şampiyonası’nda Amasya Şekerspor, finalde Beyaz Rusya’yı 52 yenerek Avrupa şampiyonu oldu. 60 kiloda Tevfik Odabaşı, 74 kiloda Ahmet Gülhan, 84 kiloda Gökhan Yavaşer, 96 kiloda Sait Bingöl ve 120 kiloda Recep Kara, rakiplerini mağlup etti. 55 kiloda Ramazan Demir ve 66 kiloda Levent Kaleli ise rakiplerine yenildi. Amasya Şekerspor Başkanı Mahmut Demir, maçlarda duygulu anlar yaşadı. Büyük heyecan içinde ADNAN POLATI MI KASTETTİ? Aziz Yıldırım, olaylarda bazı ‘hain Fenerlilerin’ de parmağının olduğunu belirterek “Tabii buna komplo diyoruz. Bunun içinde yalnızca Tahir Kıran yok. Yani bunun içinde başka hain Fenerliler de var. Devlet bu işi ele alsın, bu şahsın kimlerle görüştüğünü araştırsın. Bu bir milat olmalı Türk futbolunda. Biz kaçmıyoruz, bu araştırılsın, soruşturulsun diyoruz. Futbol Federasyonu’nun yapacağı iş değil bu ve bu iş mahkemelerde 510 sene bekletilmeden, çabuk yapılsın. Bunu bir hafta on günde çözmek lazım ve biz camia olarak böyle bir işin içinde olmadığımızın tüm kamuoyuna gösterilmesini istiyoruz. Bu kaset Almanya’da Futbol Federasyonu başkanı ve yöneticileri tarafından seyredilmiş bir kaset. Merak ediyorum bunları söylemek için (Oskay) ne istedi, ne aldı ve şimdi nerede? Devletin acilen bu işe el koyması lazım. Bu kişiyi korumaya almaları gerekiyor. Korkmuyorum, bu şahsa birşey olacak ve benim üstüme kalacak. Bu kaset nasıl yayınlatılıyor? Çok önemli bir yetkili, bir idareciye telefon ediyor. O idareci de yayınlayan arkadaşın kankası. (G.Saray 2. Başkanı Adnan Polat’ı kastettiği öğrenildi) Kim olduğunu hepiniz anlarsınız. O kankası rica ediyor buna, bu da kaseti alıp, son haline getirerek, yani kâğıtlarda yazılan şeyi kaset haline getirerek yayınlıyor. Hiç benimle konuşmadan, muhatap olan futbolcu ve yöneticilerle konuşmadan bunu da kamuoyuna sunuyor’’ dedi. Aziz Yıldırım’ın konuşmasının sonunda “Bu ülkede bu ülke menfaati için çarpışıp hapis yatanlar vardır. Bu ince bir mesajımdır. F.Bahçe camiası bu iddiaların altından kalkacaktır” sözleri ise kafaları karıştırdı. Ancak daha sonra kulübün resmi internet sitesinde konuyla ilgili yapılan açıklamada, o sözlerle verilmek istenen mesajın “Futbolun iyiliği için yanlış kararlar alınıp futbolun gerçek savunucularının suçlanması ve mahkum olmaması” olduğu belirtildi. güreşçilere taktik veren Demir, “Güreşmek kenarda durmaktan daha kolay” dedi. 3 yıl önce şampiyonluk sözü verdiğini söyleyen Demir, “Söz verdik ve verdiğimiz sözü tuttuk. Ancak turnuvaya katılım sayısı azdı. İstemeyenler de oldu ama tüm engellemelere karşın bu turnuvayı yaptık. Destek görseydik burada 10 takım olurdu” diye konuştu. Final maçlarının yapıldığı Suluova Mahmut Demir Spor Tesisleri’nde deyim yerindeyse ayakta duracak yer yoktu. Takım kaptanı şampiyon Sait Bingöl, “İlk kez böyle bir durumla karşılaşıyoruz. Bu yüzden üzerimizdeki baskı ve stres en üst seviyedeydi” ifadesini kullandı. DEMİRLEK NEDEN ATANDı? Tahir Kıran hakkında da şaşırtıcı açıklamalarda bulunan Fenerbahçe Başkanı “Tahir Kıran haziran ayında bana geldi ve Federasyon ile ilgili düşüncelerini söyledi. Bana Haluk Ulusoy’la barışırsak Fenerbah ‘Kanıtı olan ortaya çıksın’ Spor Servisi Fenerbahçe Kulübü’nün açıklamaları sonrası Futbol Federasyonu suskunluğunu bozdu. Başkan Haluk Ulusoy’un düzenleyeceği açıklanan basın toplantısı Başkanvekili Kemal Kopulluoğlu tarafından düzenlenirken, “TFF’ye yönelik suçlamalar karşılıksız kalmayacak” denildi. Kopulluoğlu yaptığı açıklamada federasyon yöneticilerinin hukuki yollara başvuracağını belirterek “Aziz Yıldırım ve yöneticilerin açıklamalarını üzüntüyle izledik. Biz F.Bahçe hakkındaki iddialara cevap verileceğini beklerken Türkiye Futbol Federasyonu’nun hedef alındığını gördük. TFF hakkında bu açıklamaları yapanlar Disiplin Kurulu’na sevk edilecekler” diye konuştu. Aziz Yıldırım’ın “komploda onlar da var, onların olduğu yerde temizlik olmaz” şeklindeki suçlamalarına Kopulluoğlu, “Bunu söylerken hiçbir belgelerinin olmaması bizi şaşırtmıştır. Takdiri kamuoyuna bırakıyoruz. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı veya yöneticileriyle ilgili bir kanıtı olan varsa ortaya çıksın” şeklinde cevap verdi. Fenerbahçe’nin devleti göreve çağırmasının özerkliğe darbe vuracağını kaydeden Başkan vekili, sözlerini; “Türkiye Futbol Federasyonu’nu itham edip devleti göreve davet etmek, özerklikten vazgeçmek anlamındadır. Biz üzerinde durduğumuz ilkelerinden vazgeçmeyiz” diye bitirdi. FEDERASYONA SORUşTURMA Bursaspor kongre üyeleri Lemi Keskin ve Gökhan Celbiş’in, istedikleri bilginin kendilerine ulaşmaması üzerine Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu bulunmaları üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) hakkında hazırlık soruşturması başlattığı bildirildi. Ayrıca Futbol Extra Dergisi’nde, Futbol Federasyonu’nun bir süre önce kapattığı SamsunsporAnkaragücü maçıyla ilgili şike dosyasının, Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından tekrar açıldığı belirtildi. Özer, tüm sıkıntılara karşın kendisi için çok zor bir spor olan okçulukla uğraşıyor. Hedefini ‘engel’leyemediler Özcan ÖZGÜR MUĞLA 24 yaşındaki Semra Taş Özer, doğuştan sağ elinden engelli. Ancak o tüm sıkıntılara karşın kendisi için çok zor bir spor dalı olan okçulukla uğraşıyor. 1998 yılında bu spora başlayan ve oku ağzıyla atan Özer’in bugüne dek 21 Türkiye birinciliği bulunuyor. Okçuluk merakının lisede okurken beden eğitimi öğretmeninin ısrarları sonucu başladığını belirten Semra Taş Özer, “1998 yılında Trabzon’da yapılan yarışmalarda Türkiye birincisi oldum. 2000 yılında yine Türkiye şampiyonu oldum. 1998 yılından bu yana 21 birinciliğim var” dedi. Fiziksel engeli bulunmayan sporcularla da şampiyonalarda karşı karşıya geldiğini söyleyen Özer, “Tabii onlar ellerini, bense ağzımı kullanıyorum. Benim kullandığım özel bir ok. 15 gün sonra İzmir’de yapılacak olan okçuluk yarışlarına katılacağım. Burada iyi bir derece almayı hedefliyorum. Burada fiziki engelleri olmayan okçularla yarışacağım. Ancak başarılı olacağıma inanıyorum. En büyük hedefim ülkemi 2008 yılında Pekin’de yapılacak olan olimpiyatlarda temsil etmek” diye konuştu. Ş ike ve teşvik primi dedikoduları spor dünyamızı “ıstakoz sepetine” dönüştürdü. Nasıl içinden çıkılacak? Sonuç ne olacak, bilen yok... Buna benzer olaylar önceleri de olmuştu. Hiçbir sonuç çıkmadı. Hasar da meydana gelmedi. Bugünkü olaylardan da bir şey çıkmaz, çıkmayacak da... Hukuk, mantıktan çıkmış. Felsefede tarifi belli. Ne var ki çoğumuz, mantıktan uzağız. Daha doğrusu, ülke olarak... Bu nedenle de mantıksız olayları, hukukun gerçek olarak çözebileceğine inanmıyorum. Kanun koyucular, şikeyi hiç düşünmemişler. Nasıl düşünsünler ki?.. Sporun tarifi; yürüyen, koşan ahlaktır. Böyle olunca da özellikle teşvik primini, herkes, kafasına göre yorumluyor. Kimine göre hukuka aykırı, kimine göre de değil. Hukukçular ne söylerler, bilmiyorum... Ama bana göre; şike de teşvik primi de spor ahlakına aykırı bir davranıştır. GÖRÜŞ HALİT DERİNGÖR Bazen Bakanlar da Doğru Söyler da mevcut yönetim güven tazelemek için yeni kongreye gider.” şeklinde konuşuyor. Doğru bir mantık. Her zaman olmasa bile zaman zaman bakanlar da doğru söyler. Ama Demirel baba, demokrasilerde çare tükenmez diyor. Eğer böyleyse sayın bakan niye Demokles’in kılıcı gibi federasyonda son karar mercii?.. Bıraksın kendileri çözsün sorunları. Yasadan gelen hakkım diyor. O halde yapılan yasa demokratik değil. Bütün mesele artık Türkiye’de insanların insanlara, insanların devlete, devletin insanlara Aziz Yıldırım açıklama yaptı. Federasyonu suçluyor: “Bu pisliğin altından kalkamaz. Devlet bu işe el koysun, suçluları çıkarsın” diyor. Çok ilginç. Oysa bu federasyon kendisi de dahil bütün kulüplerin seçtiği bir kurum. Nasıl oluyor böyle bir şey anlamak mümkün değil. Devlete topu atan Aziz Yıldırım, “Spordan Sorumlu Devlet Bakanı sergilenen kötü olaylara el koysun” diyor. Devlet Bakanı da “Bunun hükümet işini yapmıyor, ordu el koysun söyleminden farkı yoktur. Yani federasyon özerk bir kuruluştur. Kendi sorunlarını kendisi çözer. Ya genel kurul imza toplar ya güveninin kalmaması. Yeni bir seçim yapılsa ne olur? Bana göre hiç fark etmez. Ünlü düşünür Montesque’nin dediği gibi, her toplum kendilerine göre yönetimi getirir başa... Gelelim F.BahçeG.Saray maçına... Bu derbiler her zaman stres taşır. Hafta içinde yapılan spekülasyonlar olumsuz motivasyon usülleri ile futbolcular daha da çok strese girdiler. Ayakları ile kafaları bir ahenk içinde çalışmadı. Bu da doğaldır. Maç hakkında teknik, taktik, antrenörün hatası gibi sözlerle laf ebeliği yapmak istemiyorum. Bunu nasıl olsa yapanlar var. İki taraf da içinde bulunduğu şartlara göre canlarını dişlerine takmak suretiyle futbol oynadılar. Kalite yok ama yine de hepsini tebrik etmek gerekir. Böyle bir maçta futbolun tanrısı F.Bahçe’ye omuz verdi. Başka da söylenecek bir söz yok. hderingor?hotmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle