17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

basınında yer alan habere Çin’de bir otomobil göre Çin’in, bir hafta önce fabrikası... dünyadan 865 kilometre mesafede bulunan Feng Yun 1C uydusunu füze fırlatarak düşürdüğü iddia edildi. Belki Doğu mantalitesi gereği, belki de ABD ve diğer önde gelen ülkelerin tepkilerini ölçmek üzere başta bu habere herhangi bir cevap vermeyen Çin 24 Ocak’ta gecikmiş bir açıklama yaptı. Bizzat Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Liu Ciançao’nun ağzından Çin’in uydusavar silahı denediği doğrulandı. 11 Ocak 2007’deki deneme hakkında ABD ve diğer ülkelere bilgi verdiklerini ve uzayda herhangi bir rekabete girmeyeceklerini söylese de Çin, başta ABD olmak üzere dünya ülkelerini tedirgin etmiş durumda. Zira balistik füzenin fırlatılması ile Çin uzaydaki ABD casus uydularını vurabileceğini göstermişti. Bu da Bush’un 2006 yılında "ABD’nin stratejik alanı" olarak ilan ettiği uzayda bundan sonra rahat hareket edemeyeceği anlamına geliyor. Ayrıca Çin’in Şubat ayında üzerinden uydu fırlatılan dördüncü uzay merkezinin açılacağını ve 2010 yılına kadar elde edeceği "yeni nesil füzelerinin" buradan fırlatılacağını duyurması, ABD ve Rusya ile uzayda da rekabete girişeceğinin de göstergesi oldu. SSCB’nin uzaya ilk uydusunu fırlattığı 1957 yılında Mao Zedong Çin’in uzaya bir patates bile fırlatamayacak kadar gelişmemiş olduğunu belirtmişti. Aradan geçen 50 senede Çin bu alandaki açığı kapatmak amacıyla uzaya yaklaşık 100 uydu ve 3 astronot gönderdi. Çin Ekim 2003’te insanlı uzay aracını dünya yörüngesine sokarak, ABD ve Rusya’dan sonra uzaya çıkan üçüncü ülke olmuştu. 2010 yılında Ay’dan örnekler getirmek için araç göndereceğini açıklayan Çin, bundan sonra da Ay’a astronot göndereceğini açıkladı. Burada Ay’a olan ilgi, bazı yorumculara göre enerji alternatifi olarak değerlendirilebilecek helyum 3 gazının varlığından kaynaklanmaktadır(2) . Çin’in askeri yükselişi, barışçıl politika söylemiyle çelişirken, ekonomisindeki yapısal sorunlar da varlığını sürdürüyor. Ülkede yoksulluk sınırının altında yaşayan insan sayısı hala çok fazla. Kapitalizmin açmazları da tuzak oluşturabilir. ‘BARIŞÇIL’ İMAJ ABD ve Çin politikalarını kıyaslayacak olursak, Çin’in ihtiyatlı, soğukkanlı, "iyi kalpli" görünümlü olduğunu ve yavaş ama emin adımlarla işlerini yürüttüğünü söylemek mümkün. Bölgesindeki çalkantılı dönemlerinde "demokrasi" adına istikrarsızlık yaratan ABD’nin aksine Çin, mevcut rejimleri destekleyen açıklamalar yapmakta, bölge dışı politikalarında ise örneğin son olarak Afrika kıtasında yıllardır kıtayı sömüren Batının "vahşi kapitalizm" yöntemlerine karşı daha merhametli olduğunu belirtiyor. Bu kadar savunma harcamalarına rağmen barışçı bir izlenim vermek isteyen Çin, Pekin’de yapılan Kuzey Kore’nin nükleer faaliyetleri ile ilgili toplantılara ev sahipliği yapıyor. Yapılan son toplantıda imzalanan belgeyle de ABD ve Kuzey Kore arasındaki gerginliğe son verileceği görünüyor. Kuzey Kore’nin "şer ekseni"nden çıkarılmasında Pekin’in barışçıl rolü dikkat tehlikeli görüyorlar. Çin’i tehlike olarak görenlerin oranı yüzde 18 iken, Kuzey Kore’yi tehlikeli sayanların oranı yüzde 14’tür. Çin’in tarihten gelen bir devlet kültürü var. Bu yüzden Çin vatandaşlarının ve şirketlerinin yurt dışında yaptıkları tüm işlemler ve operasyonlar devlet politikası doğrultusunda yapılıyor. Bunu bir nevi ülkedeki mevcut komünist sisteme de bağlamak olanaklı. Ancak ileride Çin’deki bu rejimin çökmesi de şaşırtıcı olmayacaktır. Bunun sebebi çok basit: hızlı büyüyen ekonomiden pay alarak zenginleşen yöneticilerin varlığı ve bunların mevcut sistem içinde kısıtlama olmaksızın rahat davranmak istemeleri. "Zaten kapitalist ve serbest bir ekonomi modeli var, devlet de liberalleşsin" şekilde söylemler artacaktır. çekicidir. Pekin’de imzalanan anlaşmaya göre, Bu süreçte, başta ABD ve Avrupa sermayeli yabancı nükleer reaktör dondurulacak, buna karşılık ABD şirketler etkili olacaktır. Yani Çin’in rakipleri Çin’i ülkeyle diplomatik ilişkileri başlatacak ve 50 bin kapitalizm ile vurmaya çalışacaklardır. Günümüzde ton mazot alınacak. Reaktör işlevsiz hale ekonomi ve savunma alanlarında başarılı olmasına getirildikten sonra Pyongyang’a olan yardım 19 kat rağmen, nüfusunun yüzde 60’ı yoksulluk sınırı artacaktır. Kuzey Kore’nin nükleer faaliyetlerine altında yaşayan ülkede özellikle sosyal alanda ilişkin sonraki toplantının 19 Mart’ta yine Pekin’de açığın kapatılma süreci uzun ve sancılı olacaktır. Şu yapılması planlandı. Ancak bütün çabalara rağmen anda bile ülkede yükseklerde seyreden işsizlikten İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya, Almanya ve (yaklaşık 150 milyon işsiz köylü var ve her sene ABD’de yapılan anket sonuçlarına göre, bu işsizler ordusuna 8 milyon kişi ekleniyor) dolayı ülkelerin vatandaşları Çin’i Kuzey Kore’den daha Çinliler ülke dışında iş aramakta ve dünyaya yayılmış durumdalar. Mevcut komünist sistemi Son dönemde dalgalanma zayıflatan diğer unsur da ülke halkının gittikçe yaşayan Çin Borsası... dine yaklaşması. İlginç olan ise, geleneksel felsefi akımlardan ziyade Çinlilerin Hıristiyanlık gibi semavi dinlere yönelmeleridir. Bu durum köylerde artan yoksulluğun yanı sıra ateizm propagandasından kaynaklanan boşluğun giderilme isteğidir. Çin’in bölgede ekonomik çıkarlarını gözeterek ilerlemesi bölgeye yerleşmeye çalışan ABD’nin işine geliyor. Bu yüzden "Çin’in yayılması" yönündeki yorumlar Amerikalı yorumcuların destek verdiği konulardır. Ancak son zamanlarda bölgede ve dünyada bir "Çin lobisi"nden söz etmek mümkündür. Çin ise bu olumlu imajı daha da kuvvetlendirmek niyetinde. Bunun için çeşitli yöntemler deniyor. Diğer yandan ise dünyanın en kalabalık nüfusuna sahip olan Çin kendi iç sorunlarıyla mücadele ediyor. Görülüyor ki gelecekte Çin’in güçlenmesi değil, zayıflaması veya dağılması asıl sorunu oluşturacaktır. Zira devlet yapısı güçlüyken denetim altındaki muazzam nüfus, ülkenin bir istikrarsızlık veya dağılma sürecine girmesi durumunda başta komşuları olmak üzere tüm dünyayı etkileyecektir. Dipnotlar: 1 "Dünyanın ikinci kutubu", <http://www.easttime.ru/analitic/3/8/72.html> 2 Fred Gaterl, "Yeni Ay Yarışı.Rusya ve ABD yarışına Çin katılıyor", Newsweek Dergisi, 29 Ocak 2007 C S TRATEJİ 17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle