17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

EKONOMİK YAPTIRIMLAR Son GürcistanRusya gerginliğinde, Rusya Federasyonu, yakın çevresinde saydığı devletlerin politik yönelimlerini kendi istediği noktaya taşıma konusunda hangi stratejileri uygulayabileceğini bir kez daha göstermiştir. Rusya, tıpkı Ukrayna ile olan ilişkilerinde olduğu gibi, Gürcistan’la olan ilişkilerinde de, kendi lehine olan ekonomik bağımlılık ilişkisini bir dış politika aracı olarak kullanma yoluna girmiştir. Rusya Federasyonu, Gürcistan hükümetinin AGİT aracılığıyla dört Rus subayını Rus yetkililere teslim etmesine rağmen, Gürcistan'la kara, hava, deniz ve tren yolu ulaşımını kesmiş, Rusya'da çalışan Gürcülerin ülkelerine para göndermede kullandığı posta ve banka hizmetlerini durdurmuş, Gürcistan’a Aeroflot ve Sibirya Havayolları'nın uçuşlarını iptal etmiştir. Bunlarla da yetinmeyen Rus yönetimi Rusya’daki Gürcü sermayesi üzerindeki denetimlerini arttırmış, Gürcistan’ın ekonomisinin temel dayanakları olan tarım ürünleri ve şarap ithalatına engel getirmiştir. Ülkede yaşayan Gürcü kökenlilere baskı politikası izlemeye başlamıştır. Zaten kırılgan bir ekonomiye sahip Gürcistan üzerinde enerji kartını da yaklaşan kış aylarında oynayabileceği izlenimini vermiştir. Benzer yöntemler, benzer sorunlarda, Rusya Federasyonu’na bağımlılık düzeyleri yüksek diğer "yakın çevre" devletlerine karşı da uygulanabilir. C S TRATEJİ 23 Putin, bölgesindeki olası gelişmelerde ekonomik, askeri önlemlere başvurabileceğini gösterdi. Rusya, olayları kolayca terörle ilişkilendirebiliyor ve Batı’nın MOSKOVA’NIN müdahalesine de PROVASI Rusya Federasyonu’nun ile yaşamakta sıcak yaklaşmıyor. Gürcistan olduğu son gerginlikte harekat kapsamında Gürcistan karasularının 0.7 deniz mili yakınlarına gelindi. Ayrıca Rusya, Gürcistan sınırında askeri yığınak oluşturdu. Hatta Gürcistan, Rusya'nın sınırdaki askeri yığınağının "savaş tehdidi boyutuna" ulaştığını ileri sürdü. Bu strateji, Rusya Federasyonu’nun yakın çevreye yönelik dış politika yaklaşımlarının askeri tehdidi araçlaştırabileceğini açıkça gösteriyor. Askeri tehdit, ilgili devletlerde Rus askeri üslerinin bulunması ile daha da önemli bir hale geliyor. Gürcistan özelinde Rusya, Sovyetler Birliği döneminden kalma askeri üslerini boşaltma konusunda geçen yıl yapmış olduğu anlaşmaya dayanarak almış olduğu kararı askıya aldığını açıkladı. Böylelikle bir taraftan Gürcistan’ı içeriden; askeri açıdan kontrol etmenin aracını elinde tutmaya devam etmiş oldu. Diğer taraftan, özellikle Gürcistan içindeki Oset ve Abhaz milliyetçiliklerinden yararlanarak Gürcistan dış politikasını sınırlamak yolunda sahip olduğu bu kozu elinde tutmayı sürdürdü. RusyaGürcistan gerginliğinde olduğu gibi, Rusya’nın "yakın çevresine" yönelik tüm stratejilerinde "askeri yöntem" gözardı edilmemesi gereken bir unsurdur. İlgili yakın çevre ülkesinde geniş bir Rus nüfusun ya da Gürcistan özelinde olduğu gibi hakim etnik gruptan farklı etnik grupların varlığı, bu ilgili ülkede bulunan Rus askeri üsleri ile birlikte düşünülecek olursa, hedef ülke üzerinde yoğun bir baskıya yol açabilecektir. ASKERİ YÖNTEM Gürcistan’la yaşanan gerginlik sırasında 30 Eylül 2006 tarihinde Rusya Federasyonu Gürcistan’a ait deniz alanlarının çok yakınlarında geniş kapsamlı bir deniz harekatı başlattı. Gürcistan’ın BM Daimi Temsilcisi Irakli Alasania’nın iddiasına göre bu harekat, Gürcistan’ın münhasır ekonomik bölgesine taştı. Hatta izlediği politika dört unsura indirgenebilir. Sorunu terörle ilişkilendirme, Batı müdahalesi olasılığına karşı sert tepki, ekonomik yaptırımlar ve askeri yöntem. Bu dört unsuru kullanma bakımından, Gürcistan ile son yaşanan sorun Rusya Federasyonu açısından bir "prova" olarak değerlendirilebilir. Benzer yöntemler, "yakın çevrenin" Gürcistan’la türdeş kırılganlıklara sahip ülkeleriyle meydana gelebilecek benzer sorunlarda Rusya Federasyonu tarafından dış politika aracı olarak kullanılabilecektir. Dipnotlar: (1) Brandon Kudratov, "Russia vs. Georgia – The Grand Chess Play", Pravda, 5 Ekim 2006, <http://english.pravda.ru/russia/politics/848771/>. (2) Katz, Mark N., "Primakov Redux? Putin’s Pursuit of Multipolarism in Asia", Demokratizatsiya, Kış 2006, /findarticles.com/p/articles/miqa3996/is2006 01/ain16537203>. Rusya’da demokrasi Cornelia Rabitz Deutsche Welle/11.10.2006 etersburg Diyaloğu" adlı RusAlman görüşmeleri çerçevesinde Almanya’nın Dresden şehrine gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Başbakan Merkel’e, Rus gazeteci Anna Politkovskaya cinayetinin aydınlatılacağına dair teminat verirdi. DW Rusça Servisi Şefi Cornelia Rabitz’in yorumu: "Petersburg Diyaloğu’nun Dresden ayağına Moskova’daki cinayetin gölgesi düştü. Anna Politkovskaya toprağa verildiği sırada toplanan RusAlman karma uzmanlar heyetinin gündeminde Rusya’nın iç politikası vardı. Putin yönetimini eleştirmekten çekinmeyen bağımsız kadın gazetecinin öldürülmesi ve Moskova’da yaşayan Gürcüler’e uygulanan baskı akla soru işaretleri getiriyor. Muazzam enerji rezervleri olan Rusya’nın kendinden son derece emin Devlet Başkanı’nın Almanya ziyareti sırasında, ikili ekonomik ilişkiler kadar Rusya’nın iç politikası da gündemdeydi. Temel değerler, eleştiriye katlanma ve basının bağımsızlığı gibi konuların tartışmaya açılması, Rusya ile Almanya arasındaki ilişkilerin ekonomiyle sınırlı kalmayıp çok geniş bir yelpazeye yayıldığını bir kez daha gözler önüne serdi. Almanya Başbakanı Angela Merkel de Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede, Politkovskaya cinayetinin aydınlatılmasını istedi ve Putin’den bu konuda söz aldı. Ancak Putin’in aynı zamanda Politkovskaya’yı, Rus "P toplumu üzerinde etkisi olmayan önemsiz bir gazeteci olarak tanımlamakla bu gibi konuların kendisini sarsamayacağını göstermeden de edemedi. Dresden’deki bazı göstericiler gibi Rusya Devlet Başkanı’nı katillikle suçlamak abartmak ve ona haksızlık etmek olur. Ancak bağımsız medyayı sindirme girişimlerinin yeşerdiği zemin, Putin’in politikalarıyla mümkün olmuştur. Hürriyet, basın hürriyeti ve çoğulculuk gibi değerlerin ayaklar altına alınıp Kremlin çizgisinden sapanların cezalandırıldığı bir ortam hüküm sürmektedir. Almanya ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkileri mükemmel olarak tanımlamak ise mümkün. Ancak Rusya’nın demokratikleşme sürecindeki en önemli kıstas basın hürriyeti. Rusya’yı eleştiren batılı medya organları iftira atmakla suçlanıyor. Dresden’deki uzmanlar buluşmasında da Rus heyeti, Alman medyasını kampanyacılık ve propagandacılıkla suçlayıp hiçbir eleştiri kabul etmedi. Ancak Putin yönetiminin ulaşamadığı bir Rusya’nın da olduğu unutulmamalı. Kremlin ne kadar, temel insan haklarını savunanları susturmaya çalışsa da baskıya direnebilen bu çevrelerin, Alman hükümeti ve Rusya ile iş yapmak isteyen Alman şirketleri tarafından desteklenmeleri gerekir. Ne yazık ki Almanya, bu konuda henüz hassasiyet gösterememekte. Buna en iyi örnek de tekelci Rus petrol şirketi Gazprom’un imaj tazelemek için Alman futbol kulübü Schalke’nin sponsorluğunu satın alması ol muştur. Rusya’daki basın hürriyetinin kısıtlanmasında önemli payı bulunan bu şirketin logosu bundan böyle Schalke takımının formasını süsleyecek. Rusya’nın temel insan hakları konusunda batıdan öğreneceği çok şey var. Ancak beş yıl önce başlatılan Petersburg Diyaloğu’nun Rusya’nın tutumunu değiştiremediği de bir gerçek. Basın hürriyeti, fikir zenginliği ve gazetecilerin can korkusuna kapılmadığı çalışma şartlarının modern demokratik devletlerin vazgeçilmez öğeleri olduğunu sadece batılı hükümetler değil, sivil toplum kuruluşları ile özel şirketler de Rus muhatap ve ortaklarına anlatmalıdırlar. Rus–Alman ilişkilerinin inandırıcılığı bu gibi konuların gündemdeki yerini koruma gücüyle ölçülecektir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle