02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

B (ardşmak gerekir. Eğer etnik lemelde oluşıuğu kabul cdilecek olıırsa, ancak o zaman dcgişmcz bazı özelliklerin oldııftu söylenebilir (yani antropolojik ö/.ellikler, kafatası, saç, burun vb.). F.ğer ulııs sosyokülıürel tcıııekie algılanacak olursa, ulusların karakterlcrindcn söz etmek, deftişnıeyi inkâr oltır; bir tarihçi de bunu yapamaz. Kinı eknıek teknesini dcvirir ki? Dilin bizatihi kendisi degişkendir, çtlnkü dil, dış dünyayı anlamanın ve anlatmanın aruçlarııuktn biridir. Dünya dcği^ıikt;e dil de dcğişir, Öie yandaıı dil, duşttnccnin aracıdır, düşilnccyi elkilcr, ama bıınun ıılusal bağlantısı yoktur, sosyokültürel bağlaııtısı vardır. Runlara karşılık, dil bir ulusun ortuk paydası olarak ıılmallık baglamında öncmlidir. Ancak aynı dillc çok farklı ıılusallıklar üretmek münıkündUr. örııek ülarak tngilizce konuşan ABD ile Ingiltcıv uluüallıklarının birbirlerinden ne dcrtli farklı olduklarını vıırgulayalım. Bu örnek yetmezse, Almanca konuşan Almanlar ilc Avusturyalılann vt Isviçrc'nin bir bölUmünlın çok farklı ıılusallıkların ta$ıyıctları otduklannı söyleyeliın. Tabii söz Isviçrc'den açılmışken, dori dilli bu üikcnin bal gibi Isviçreli ulusal kimliğini oluşturduğunu da ekleyeliın. Dil ulusal kar.ıktcr oluşturmaz, ama ulusal la>ına sürecinde tinemli bir rolc sahip oiabilmektedir. Sina Akşin benim, Arapların Islam uygarhgına yaptıkları dil katkısıııı lamaıııen kUçümscdîğimi söylüyor. Ben bu kunuda da bir fikir ilcri silrıncmi$, yalnızca kcndi dc bir senrez olan tslam uygarlıgına Araplarm kaikısının bir liıiKuu fraııca halinc gclen dillcrindcn ibarci ulduğuını söyleıııiştim. Yani yazarııı iddiacıtiğimn icrsine, tek katkının dil olduğunıı söylemistim. Üstelik, bu konuyu ilcrîvtnıck abeslc iştigâldir, çünkü Islamiyet Araplarm içinden çıktığına göre ba$ İ R I N C E L E M E K İ T A B I aslmda gencl bir ilerlemeye lanıklık ettiği; bağımlılık taıtışmalarınm sakatlığı, bagımsı/ bir ikti.sadi gcli^mcnin, olsa olsa sanayileşmc silrccini ba^latan Ingiltere için söz konu.su olabilcccği; 19. yüzytl Osmanlı liberali/minin ikıi^adi gcliştneye yol açması vc koıuyucıılıığun daha gcçerli olacağını savunan görüslcrin reddi vb. Du eserin oluşumuna kalkıda bulunan yazarların birbirlertni okumadıklarrna dair gözlenıimi daha flncc bclir(mi$tim. Ru cilllc de yazarlar arasında çelişkiler vardır; bu dogal kar$ılanabilir, ama en azından yayın yttnamcni bunları vurgulamalıydı. Ornr^in, /afcr Ibprak'ın rcsmi görü$ olan Osmanlı gerilemcsi dü$Uncesini reddcdcn saiırlarına karşılık, lliiseyin (.. Yurdaydın'ın makalesinc "XVII. vüzyılın ba^lanndan itibaren Osmanlı Impanıtorlugu her ulunda erıilrmcye baflamtştır" diyc ba^laması, yaytn yönetmeninin de önsö/de "17. yüzyıl diişiinre tarihi bakımından 16. yüzyıldan iistündür" demcsi dikkatli okuyucunun gozünden kaçmayacaktır. Kapsanılı ve ycni şeyler söylcyen bir Turkiyc larihi'ne olan ihıiyacımızın hâ13 sürdoğilnü gO/.lcmcnin burukluğu içinde, insanlartn kendilerini savunmaiarmın cn kutsal haklardan biri olduğu inanomı yineliyorum. Ama, bilimsel veya sanalsal llnlnter, insanların ki$iliklerinden ayrılarak ba|ım$ız varlıklar kazanırlar ve bunların Orcıitileri de arlık onlara, en azından yararlanıcıları kadar u/aktırlar, uzak olmalıdırlar. Fserlcr, ürclicilerinin evlatları değildir, eleştirmenier de bu cvlatları yersi/ yerc dOvcu haddini bilmez ki$iler değillerdir. Kamuya sunulan yapıtlann kamu tarafından yogrulmasjna lahammül edilcmeyecekse OMI tarıışmalar yeğlenmelidir. ! I ka türlüsü olamazdı. Ö(c yandan, evrensel diıılcriu liimü bir llngııa franca'ya ilıliyaç duyar. Katoliklik için Latincc, Oııodoksluk için Yunanca ve tslamiyet için Arapça. Ancak Islamiyet esas olarak Arap rtltuhatıyia yayıldığından, Arapça, fethedilerek Müslümaıı olan halkların çoğuııun aynı zamanda kUUUr dili halinc de gclmiştir. Bu Arapçanm kaıkısı tnıdır, yoksa fatih Araplarm krndi dillcrini kılıç hakkına bağlı olarak dayatmaları mıdır? Atapça olmasaydı larsçayla, Süryaniceylc, Yunancayla, Kopiçayla, Bcrbericcylc (yenilerek Muslıınıan olan Ortadoğıı halklannın r'arsça hariı;, eski dilleri) gcli^kin küliiırlcr yaratılamayacak rnıydı? Ustclik Arapça, bu ditlerin çoğu kclime, imgc vc kavranmu savu> ganimeti olarak kendi zimmetinc geçircrek, /enginleşrrti;' tir. Araj'Hr'anın bu halinc bakarak. onu bir ü.s( kültürtrt katkı unsunt olarak görmek haıadır. Öic yandan kendilerini Islamiycliıı eşrcf kavmi olarak götvn Araplarm Ardpça tutkuları ve kavmiyetçiliklerinden (ıılusçuluk dcğil) ötürü SUryanicc, Ararnice gibi, Ortadoğu'nun binlerce ytllık kiıltür dillerinin yok olnıasına yol açarak işlcdiklcri cinayet de gözardı cdilmcmclidir. Türkiyc Tarihi adlı kolcktif çah$manın yayın yOtkımeni bu eserin planlı, ya da sistemaıik bir anioloji sayılması gercktiğitıi büdirmcktedir. Uuıiu da kaiılmıyoıuın. Aıuoloji, hcnıcn tüııı bözlüklerde "yuzurlnrın ya da sanaiçıların yapıllanndaıı alrnnıif seçme ptırçaliirdnn ottt^an derleme" (bu tanıtıı Uu>uk Laroıısse, c. II, s. 694'ten alınmadır) olarak lanımlanmakladır. Dcınek ki ya/ılann daha ünceden yazılmı$ olmaları gerckir ve antoloji dtı/cnleyicisinin bunları ısmarlanıası dcğil dc aralarından bazı parçaları seçerck bir derleme oluşlurması gerekir. öte yandan, Sina Akşin'in ima cttiğinin tersinc, tuın antolojiler planlı vc sisıcmaiik olmak zorundadır, çünkü scçme, buacihi bir plandır. Bu konuyu fazla uzatmanın gcreği yoktuı, ama Uikemizde de bilimin clcştiriytc gelişcceğinin ItubuIünU sağlamak ü/ere son bir noktayı daha vurgulamak istiyorum. Yayın yoneımeni ayu nen ;Oyle söylcmcktcdir: Monlcwf 2. dltte lk(l§al Tarihi boliimiinü üunaıiMdık. Bu ci\ttt her ibi tionemi rfc kapsayacak biçimdc /.ufır Inpnık I3001408 iklisul (arihini incelemt'klcdir". Maalcscf bu ibare dogııı ıkgilclir. tkinci cildiıı kapsadığı döncın 1300 1600 aıasıdır. /.afer Toprak kcııüînc ayrılan bolüınde bu dı'uıeıiK* ili$kin ve yalnızca btr (ek sahife kaplayan gcnel sözlcrden sonra, incelcnıcsine 1820'lcrden itibaren ba$lamaktadır. Yani, yayın yönctmcni TUrkiye ikıisa! tarihinin LVKJI90H döneminin incclcndigini belirlmesine rağmen, gerçekte incclcnen döncm 18201908 arasıdır. Ve 13001820 arası bu eserdc yer almanıakladır. Yer kısıılılığmdan üıürü kitatnn lümü hakkındaki değerlendirmclerimi Ozctlcnıek lorunduyıın. Üçüncü cilı de diğer iki cilt gibi gcnclgeçcr şeylcrii) bir kcz dalıa lOyleıımesi dU/eyinde kalmıştır. Tum cscrde Ozgüıılüğü ulaıı ycgcînc bölüm Zafer Toprak'ııı incclenmidir. Ülkemizin nadirciddi araştırmacılanndan olan Zafer Toprak, 19. yüzyıl Osmanlı ckonomisinin gencl yöndi$ine lalısiseîtiği ya?ısında gerçekıen yeni $cyler söykmekıcdir. Bunlardan bazılannı /.ikredersem, lanziınai'ın çagdaş Türkiye'nin ayrılmaz bir parçası olduftu, böylece OsmantıCumhuriyet döneminin sürcklilijinin vurgulanması; Osmanlının hiçbir zaman yarısöıııüfgc durumuna düşmedıgi; Osmanlı'nın resıni taritı tezlerindc gcriledtginin iddia edilmesine rağınen, bu tarihin ARGOS No: 5, Ocak 1989 2OO.Yılında Fransız İhtilaU... Aydın Uğur 1 "Bizim 68'lilerimİ2 'İ Yazdı... Edip Cansever Fotobiyografisi ve Portreleri. Patrick Süskînd\n Kaleminden "Edebiyatta Unutkanlüc".., Ivo Pogorelich ile Müzik Üzerine... Juii'd Kristeva ile SöyleşL. ARGOS YERYÜZÜ KÜLTÜRÜ DERGtSÎ CumlUflyM CM. 1M BJMOA&İSTMBUL Tfl. 131 02 X16 H « 28 ÇIRÇEVE Ocak 1989
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle