Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 Bir kentin şiirini yakalamak; o kenti varetmek, yok olmasına izin vermemek anlamına geliyor. Recanatililer de bunun ayırdmda. 200 yıl önce ölen Giacomo Leopardi'yi her an soluyorlar... STAGIONE BALMEARC I93I Şairini yaşatan kent: Recanati barındıran kütüphanesi yerli ve yabancı konuklara açık. Kontesin sağhğı izin verdikçe evi de ziyaret etmek olası... Musone ve Potenzanehirlerininvadileriarasındadenizden 296metreyükseklikteki kentin Roma Imparatorluğu'ndan önce kurulduğu sanılıyor. Şimdiki hali ise ancak 12. yüzyıldan bu yana kesintisizizlenebiliyor. 13,14,15.yüzyıllara ait çeşitli kiliselerin ve saraylann yer aldığı tarihi kent Recanati yine de Leopardi ile anılmaktan vazgeçmıyor. Çünkü bir kentin şiirini yakalamak; o kenti varetmek, yok olmasına izin vermemek anlamına geliyor ve Recanatılılerbunun ayırdında. Kentlı olmak, kentin yaşadığının, nefes aldığının, esin verdiğinin ayırdına varmak anlamı na gelse gerek... Lcopardı'nınyaşamı aslında kişısel acılarladolu. Ancak o kışjsel acılarını y üreğine gömmeyibilmiş;varoluşuveyaşamısorgularkenkişiseldentoplumsala,hattaevrenselevarmis.birijairvcdus.unur. Kont Monaldove MarkızAdelaıde'ın lOçocuğundan ılkı olarak dünyaya gelen Leopardi, daha 4.5 yaşında iken ölümle tanışmış. 9 günlülcken ölen kardcşi onun çocuk zihnini öylesıne etkıler ki, bılinçaltı, onu ömrü boyuncayaşamı veölümüsorgulamayaittı. Babası 1805'tebabası, 15.yüzyıl Dısuguali Akademisi'ni yeniden canlandırmak amacıyla bir şiir akademisi kurmuştu. Bu olay şaırin cntclektüel gelişıminde önemli <»«» TURISMO DA SEMPRE Mfl BETÜL PARLAK JjL talya'nın Marchebölgesininküçük kenH ti Recanati'de Eylül günleri, şairGiacomo Leopardi'nin şiirleriyle yaşandı. 1798 'de bu kentte dünyaya gelen Giacomo Leopardi 'nin 200. doğum yılıydı çünkü. Leopardi 'nin kimliği tüm kente ka/ınmıştı. Ruhu hâlâ kentte dolaşıyordu. "Lo Zibaldone: Düşünce ve Şiir" semineri ile "Yüzyıl Sonra Zibaldone" adınıtaşıyanuluslararası kongreilgiyle izlendi. Her günü yenîbtr h'eyecanla karşılayan Recanati,aslında IO2kilmetrekarelık, 20 bın nüfuslu kiiçücük bir kent ama öy lesine güzel ki... 200 yıl önce bu kentte dünyaya gelen Giacomo Leopardi'nin, o gökyüzünün altında, o küçük, huzurlu, scssız ve insanı duyguları ile baş başa bırakan kentte şair olması insanı s,aşırtmıyor. Bizimki gibi herşeyi hemen unutan birtoplumun bireyi olanlarışaşırtan, bırkentın200yıl sonra şaırınc sahip çıkması ve bunu bir an için değil, sürekli yapması... Onu 200 yıldırhiç ayrılmamışgibiyaşaması. Başınızıkaldırdığınızdahiçummadığınız bir yerde, bir dıı vann üzennde ya da bir parkta onun şiirlerinden dizelerle karşılaşabiliyorsunuz. 200 yıl önee doğduğu ev hâlâ ayakta ve bu evde onun soyundan gelen bir kontes oturuyor. Dört salonda, 25.000 cilt 20 bin nüfuslu liman kenti Recanati turistlere böyle tanıultyor. rol oynadı. Recanati'yeyerleşen mülteci rahipGiuseppeAntonioVogel,kısasüredebabasıyla yakın dost oldu vc Leopardi 'ye Zibaldonc'nın oluşumunda ılham verdi. 13. yüzyıla ait birterim olan Zibaldone birçeşıt günlüktü. Ancak böl ük pörçük t utulmuş, her konudan sözeden felsefeden, tarihten, aşktan varoluştan, sanattan, çeviriden, geleneklerden, Avrupa kültüründen, politikadan, şiirden çeşitli notlar ve çıkarımlar içeren bir günlük.... llk şiirini 1809'dadaha 11 yaşmdaykcn yazan şair, Zibaldone'ye 1817'de başlamış. 1832'de4526sayfalıkbırgünlüğesahipolmuştu. 19 yaşındayken başladığı bu günlük, onun değişen düşüncelerinin ve duygularınındakanıtı. Yazınsal üretimi Zibaldone ile kısıtlı olmayan şairin, en önemli şiirsel üretimi "Canti"başlığı iletoplanan, 18161836 yıllarıarasındayazılmi!j4l şiiri. ^ ve düşünme alışkanlığı olan insan, politika, hayatı ile sürekli ilışkı ıçındeyken, nasıl olur da onu, düşüncelerinin temel nesnesı haline getırmez ve yaşamının değişmez parçası yapmaz?" 9 Kasım 1820 "Ahlak, politikadan aynldığında salt kuramsal bir bılımdır: Yaşam, eylem, ahlak pratığı toplumsal kurumların doğasına, ulusun yönetim biçimine bağlıdır. Politika ahlaktan yararlanmadığı sürece, onun toplumda hüküm sürmesineızin vermedikçe, ahlak ölu bir bılımdır. Kotu yönetilmış bir topluma ısteğınız kadar ahlaktan söz edin; devletin genel yapısına bağlı olarak şekillenır." 9 Kasım 1820 . Geçmiş bugün gelecek "Nasıl gelecek hayal edildığınde bugünden guzelse geçmış de hatırlandığında öyledir Nıçın? Çunkü sadece bugun, gerçeğın tek simgesidır: Ve gerçek olan her şey çirkindir." ' ' 18Ağustos 1821 Şarkılar başlığıyla Necdet Adabağ Türkçeleştirdı. Gündoğan Yayınevi, 1997. ZİBALDONE DEN SAYFALAR... Afk va n«fr«t "Insan aşkı düşündüğünde, tüm dünya gözlerinin önünden yitip gider, sevilenden başkası görülmez, ınsanların arasında ve sohbetlerde, başkalarının kuçumsemesıne ve hayretıne aldırmaksızın, düşüncenızı sürekli devinimsiz ve güçlü kılan o hareketlerı yaparak, yalnızmış gibi sevılen üzerine yoğunlaşılır, he/ şey unutulur ve sıkıcı gelır, sadece o duşunce ve o görüntü kalır. Yaşamım boyunca, aşk gıbı ruhu tüm dış nesnelerden ve koşullardan böylesıne güçlü bir biçimde soyutlayan bir başka düşünceye rastlamadım, bu soylediklerim sevilen kişinin yokluğunda geçerlı, varlığında ise ne olduğunu söylemek uygun düşmez, sadece bazen olsa olsa büyük bir endişeyle . kıyaslanabılir." Uygarlık "Uygar ınsanın vücudu ve ruhu, uygarlıgın gelişimı nedeniyle, yavaş yavaş devinimsiz kalacak; doğanın yaşam ve ölüm, canlı ve cansız varlıklar arasına koyduğu en temel ayrım, yanı devınım yetısı neredeyse yok olacak (ınsanın mukemmelleşmesı!)." 2 Eylul 1821 "Dünyadakı en kötü şey, ınsanın en büyük mutsuzluğu güzelden ve doğrudan yoksun kalmasıdır, doğru olmayanı, güzel olmayanı kullanması, onunla birlikte yaşamasıdır. Bu, her şeyın sahte olduğu büyük kentlerde yaşayanların kaderidir, sahte olan güzel değil aksine çirkinliğin ta kendısıdır." Roma, 13Aralık1822 Polttika "Bu yüzyılın kararlı bir biçimde politik konuları yeğleme eğilimi, aydınlanma çağının ve onyargıların tukenışının getirdiğı doğal bir sonuçtur. Ancak başkalarının zıhnı ile duşunulmedığınde, fıkırler geleneklere bağlı olmadığında, bilgı, genel eğılımı yönlendıren sınırlı bir azınlığın tekelınde olmadığında, duşuncelerımız bızı daha yakından, daha güçlü ve daha evrensel biçimde ılgılendıren şeylere yönelmelidır. önyargılı ve düşüncesız ınsan, alışkanlıklarını bırakmaz, ışleri oluruna bırakır, yönetımın şımdikı ve geçmişteki hatalarını önemsemez, daha iyi olabıleceklerını düşunmez. Ama onyargısız Kent hep Leopardi ile soluk alıyor.