05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

H AFTANIN KONUĞU Hoşsohbet bir tezgâhbaşı rotasında Ayşen Gruda ile birlikte Gökte düğün var, deseler merdiven ararım önce mesleğini ve ardından insanları güldürmeyi çok sevdiğini belirten Ayşen Gruda, yetmişli yılların ortalarında "Domates Güzeli" olmasıyla yaşamının epey koşuşturmalı bir tempo kazandığını, ama bu arada, eğlencelerden de geri kalmadığını dile getiriyor. Nurl Dlkeç irmi yedi yıllık tiyatro oyuncusu Ayşen Gruda... Sonra da televizyon ve sinema... Son yılların gözde ve moda eğlence türü 'kabare' de, Ayşensiz olamazdı kuşkusuz. GündUz bir film çekiminin setinde, akşam tiyatro sahnesinde, gecenin ikinci yarısında kabarede niikrofon başında ve günün akşama dönük bir saatinde de Çiçek Bar'da yanımızda... • Ayşen Gruda, senin bir günün yirmi dört saatten fazla galiba?.. • Galiba öyle. Daha doğrusu günün her dakikasını, yaşamak adına değerlendiriyorum ben. Hem öyle bir hale geldim ki nerede uygun bir zaman ve yer bulsam hemen uyuyabiliyorum. Kediler gibi hani, bir küçük minder yeterli. BUtün bu koşuşturmaca arasında eğlencemden de alakoyamam kendimi. 'Gökte dttgiin var' deseler, merdivenini ararım!.. • Böylesine yoğun bir tempo yormuyor mu seni? Gerçi ne görünümün ne de esprilerin pek yorgunluk belirtisi taşımıyor ama?.. • Hiç değilse bile pek yorulmuyorum gerçekten. önce mesleğimi ve insanları güldürmeyi seviyorum ben. Bundan büyük bir keyif alıyorum. Yaptığım iş ve özel yaşamım bu konuda uyum içinde olduğundan yoğun ternpoya alışmak pek zorolmuyor. Dostluklann ve birlikieliklerin de bu alışmaya katkısı büyük. • Tiyatrocu ya da sanatçı olmak, böyle bir sevginin sonucu mu? • Şimdi bak, 'Ben beş yaşında harika çocuktum' dersem sakın inanma. Tiyatroya başlamam yalnızca ekonomik sorunların sonucudur. Lise son sınıftayken babamı kaybetmiştim. Geçim sıkıntısı çekiyorduk ve benim de bir işe girmem gerekiyordu, üniversiteyi okumak idealim olmasına rağmen... Ablam tiyatrocuydu. Yıl 1963. O sıralar Tevhid Bilge, gezginci tiyatrosu için çok genç bir kız arıyormuş. Böylece ben, evin hizmetçisi köylü kızı olarak tiyatro yaşamıma başlamış oluyorum. Trakya'ya turneye çıkılıyor ve ilk sahneye çıktığım yer Çorlu... Daha ilk repliklerimde seyirciden aJdığım alkışla da çizgim belli oldu. • llginç bir başlangıç. Peki, birdenbire tstanbul'dan ve evden uzaklaşmak zor gelmedi mi? • Zor gelmez mi?.. Henüz on beşon altı yaşındayım. Annemden ve evden ilk kez bu kadar çok ayrılıyorum. Bir hafta sonra, 'Annemi özledim' diye ağlamaya başladım. Geri donmeyi bile istedim. Fakat diğer sanatçılar, Y ja Istanbul'a geri dönersin; ama adın 'Heyet yag tırıyor'a çıktı mı bir daha tiyatronun yüzünü :» göremezsin diye uyardılar beni. O gün bu 5 gündür, hiçbir tiyatroyu yarı yolda bırakma£ dım. O ilk turnede, o yılların usta oyuncusu 5 Müşerref Çapın'ın çok yardımını gördüm. g1 Bana iek başma olabilmeyi ve yaşayabilmeyi £ öğretti. Düzenli olmayı aşıladı. Hâlâ, aynı prensiplerle sürdürüyorum yaşamımı. Beş yıl önce giydiğim bir sahne kostümü, hiç giyilmemiş gibi durur. Tiyatro müzesi gibi sanki... • Ayşen, giysilerin müzelikse, tiyatro yaşamın da romanhktır herhalde? • Olmaz olur mu?.. O ilk Trakya turnesinden döndük. Avni Dilligil uzun bir Anadolu turnesi için oyuncu arıyormuş. Tam altı ay, kent kent, kasaba kasaba Anadolu... Çocuk tiyatrosu, kadın matinesi, her gittiğimiz yerde değişik bir seyirci. Bu benim hayatımın en büyük deneyimi oldu. Müşerref Çapın'dan nasıl düzenli olmayı öğrenmişsem, Avni Dilliği'den de okumayı ve gözlemci olmayı öğrendim. O gunlerde üniversiteli bir flörtüm var. Biz Zonguldak'tayız. lstanbul'daki flörtümden ınektup gelmiyor. Oldukça kederliyim. Parkta dolaşıyorum. Provaya çağırdılar. Ben o psikoloji ile provaya gerek yok, ben oyunumu biliyorum dedim ve yüzümde şaklayan Avni Hoca'nın tokadı!.. Ben tam bir alaylı oyuncuyum. Ne öğrendimse, sahnede ve ustalarımdan öğrendim. Turne sonunda lstanbul'a döndüğümüzde bu kez Muammer Karaca Tiyatrosu... Ondan da çok şey öğrendim. Belki de ilk kabare deneyimim Muammer Karaca'nın yanında oldu. Yani çalıştığım ustalar bakımından da çok şanslıydım ben. Yeni kuşak nedense, 'Ben oMum' havasına çabuk giriyor. Biz kulisi yıllarca okul gibi kullandık. Hâlâ da öyle. Kabarede Miijdat Gezen'le çalışıyorıız. Müjdat bu işin inceliklerini en iyi bilenlerden biri. Onu dikkatle izliyorum. • Son ytlların gözde ve moda eğlence türü "Kabare"... özellikle sahnelerimizin pek çok güldürü ustası, gecenin ikinci yarısında, bizim için yeni ve farklı bir eğlence dünyasında icrayı sanat etmekteler. Ayşen, ya senin kabare oyunculuğun? • Benim için kabare oyunculuğu pek yeni sayılmaz. Daha önce dört yıllık bir kabare deneyimim var. Devekuşu Kabare Tiyatrosu, ilk yıllarında ve uzun zaman gerçek bir kabareydi. Hem ben bu tür oyunculuğu seviyorum. Seyirciyle anında diyalog ve espri kontağını kurmayı seviyorum. Devekuşu'nda ilk kez Haldun Taner'in "Aşku Sevda"sıyla çıktım sahneye. Oyunu yöneten de Yılmaz Gruda. O zamanlar kocam ya, en çok beni azarlıyor istanbul Yesilköy'de doğan Ayşen Gruda İlk ve ortaokulu Yeşllköy'de, llseyl Bakırköy'de okudu. 1963 yılında Tevhid Bllge Gezginci tiyatrosu'nda mesleğe başladı. Avnl Dllllgll, Muamtner Karaca, Ankara Meydan Sahnesl, Devekuşu Kabare, All Poyrazoğlu glbl tlyatrolarda sahneye çıktı. 100'e yakın slnema fllmlnde ve pek çok televizyon yapımında rol aldı. Gruda, su günlerde, Dormen Tiyatrosu'nda sahneye, "Komlk Kabare"de programa ve televizyon çekimlerlnde de sete çıkıyor... 8
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle