28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Pirinç tanesinden cami kubbelerine Yüzyıllar boyunca Osmanlı kültürü içerisinde ayrı bir yeri olan hat'ın, bir sanat olarak çıkış yılları 1250'ler olarak kabul edilmektedir. Araplardan alınan bir yazı cinsi olan hat'ı kullanan Osmanlılar onu bir sanat mertebesine taşımışlardır. E.ÇETIN GtRGIN Hat Sanatı £ ağlar boyuntd lıat, mınyatür, lezhıp, halı, kılım, sedef gıbı ışçılığın sanatla bırlcştığı uğraşlarda, geleneksel sıısle mecı lavırlarını geltştıren Osmanlılaı, ıurıyet Turkıye'sının keııdı geleneksel kulturlerıne sahıp çıkılmadığı bir ortamda, terk edıtnıış uğraşların yaıatıcıları olarak tarıhtckı yerlennı almışlardır Osnidnlı'nın her dönemınde genış kıtlelere mal olamdyan elıt sanat ıle, yaygın bir örgutlenme gücürıe sahıp olan ve geniş bir sureçte ele alındığındd, otantık konuınunu günumüzde de devanı ettıren halk sanaiı, ıkı değışık anlayışın değışık tavrını yansıtmaktadır Osmanlı Inıparatorluğu'nun Islam tarıhı ıçınde ayrı bir yerı vardır Akdenı/'dekı ımpa ratorluk geleneklerını Ronıa ve Bızans'tan son ra surdurenler, Osmanlılaı olnıuştuı ve Osmanlı, Avıııpa ve Arap kültürlerıyle aynı anda sıkı bir beraberlık ıçınde olmuşsa da, Sa Bursa Uhı Cami'deki musenna yauyı MehmedŞeflk Efendi 19. yüzyılda yazmış. şunları söylenıektedır: "Hallat Hamil Hocanın diğer hattatlardan farklı olan yanı >udur: Hatlallar gvncl ularak sevdıklerı ve daha çok başanlı oldukları yazı nevilerinde sanallarını devam ettirmişlerdir. Mesela sulııs yazan talık yazmaya pek luves etmcmıslir. Haınit, hal sanatının butun ncvılerındc İKişarıya uluşmı^ nadir sanalkârlardandı." Emın Barın, hattat Hamıt ıçın bunları söylerken, 1974'te çıkan Türkıyemız dergısının bır sayısında da kendısı ıçın şunları anlatıyor: "Babam Hafız Efendi, hattat ve mucellit idi. Bolu'da ilkokula basjadıgım /amanlar sabahları erkenden kalkar, ilk is olarak babaından yazı dersleri alırdım. (..) derken devlet imtihanını kazanıp Almanya'ya yazı ve cilt (ahsiline gitlim. 1943'ten bu yana, yeni yazının vanı sı Y mıştır. Tezhip uslalarına muzehhip denılir. Bu dalda Urün veren en tanınan sanatçı Uskudartı Ali'dır. 18. yüzyılda yaşamış olan sanatçının cilt, rugan ve tezhıplennın en bılınenlerı Tbpkapı Sarayı müzesındedır. Matbaanın gelışı ile birlikte, bugünkü Beyazıt'takı Sahaflar'ın bulunduğu yerde çalışan hattatların huzursuz olduğu ve işi bıraktığı bılınmektedır. üzyıllar boyunca Osmanh'nın kültürü içerısınde ayrı bir yerı olan hat'ın, bir sanat olarak çıkış yılları 1250'ler olarak kabul edilmektedir. Abbasıler devrinde halife Musta'sın'ın sarayında katiplık yapan Yakup'un çabalarıyla hat'ta yapılmaya başlanan degışiklıkler gerçı ondan önce ibnı Mukle ve Bir haltatm yazı takımı kutusu. ra eski yaıılar uzehnde de denemeler yapı.vorum." Gıinümüzde I atın alfabesı ıle Doğu bıçımlerııu bırleştırerek yenı bır yazı stılı gelıştırıne yolunda uğra$ veren sanatçılar, bu aradd eski hat bıçımlerıne sadık çalışmaları da sıırdürmektedırler. Mımar Sınan Ünıversıtesı'nde yaşatılmaya çalışılan bu gırışımler, unutulmaya başlanan bır kültürün son ürunlcrı olarak adlandırılabılır Islam dünyasında söylenen bır özdeyış vardır Osmanlı hat sanatçılarının önemını vur gulayan bu deyış, şu sekıldcdır. "Kuran'ı Kerim Mekke'de nazil oldu, Kahire'de okundu, Islanbul'da ya/ıldı." Batı 15 yu/yılda Rönesans'ı yaşarken, Venedık ve Floransa, Mıehelangelo, Leonardo, Ralael, Bcllını gıbı dünya resmının büyük ustalannı çıkartırken, aynı yıllar, Osmanlı Imparatorluğu'nun dekoratıf sanatlarda unutulmaz ürünler verdığı, ustalar yetıştırdığı bır dönem olmuştur ağdaş tcknolojının cl sanatlarını vc küçük tezgâh ekonomılerını çozdüğü günılmüzde, bu tür sanatları gelıştıren o günün koşullarından bağımsız olardürülmeye çalışılan hat, tezhıp gıbı sanatların artık yaşatılamayacağını görüyorıi7 Cumhuriyet ıdeolojısının kaçınılmaz gereğı kültürün laıkleşmesı, "ulus"al olanı "dııı" sel olandan ayırmayı gereklı kılmıştır Kemalı/mın "devlet" yorumu doğrultusunda kulturde de oluşturulan değışıkiıklerle, dın kurum larınııı gelıştırdığı ayrıcalıklı kultur bınkımlerı tarıhtekı yerını dlmak zorunda kalmıştır Bu alanda günümü/dc yaşatılmaya çalışılan çabaları, Osmanlı kültur mırası ıçınde değerlendırmek, otantık özellıklı olanları korumak, hepsınden öncc, ürün vermış çalışmaları belgelemek, arşıvlemek, gelecek kuşaklara aktarmak geıekır i J Unutulmuş olan tevki turu yazıyı yenlden canlandıran Şeyh HamduUafı'ın bir hattu Ünlü hattatlannuzdan tsmail Hakkı Altmbtzer'in yaıdığı bu levhada Kuran'ın Uk ayetiyer ahyor: Attah birdir ve Muhammed O'nun peygamberidlr. ray ıçındc ve devlet örgütlenmesınde asıl dayandığı bırımler kendı sömurgelerinde yaşayan Hırıstıyan kökenlı devşırmeler olmuştur. Ozellıklc devlet ıdaresınde bu böyledır Sokullu Mehmet Paşa'dan, sanat alanında Mımar Sınan'a, Osman Hamdı aılesıne kadar epeyce ısmı bırbırı peşısıra burada sıralayabılırız Bır dızı devlet crkânının yanı sıra, düşün ve sanat adamı da Batı kaynaklı ınsan unsurunun devlet ıçınde erıtılerek ıstıhdam edılmesı sonui.ii kazanılmıştır dedık Bu sıralamaya uymayan, yanı Osmanh'nın Frenklerden alarak lslamlaştırma tanımı ıçınde yer almayan kültürel örgütlenme ıçersındekı tek meslek grubu, bclkı dc lıaltatlardır Dını gclcncktcn ayrı düsünülmeyecek bır sanat koluolması, hat'ın Islam uygarlıkları ıçınde değerlendırılmesıne neden olmaktadır uran, elyazması kıtaplar, mınyatür ve levhaların kenarlarının boya ve diğer renklendırici materyallerle sUslenmesi, tezhip sanatının asıl çalışma alanını oluşturur. Çeşith çıçek fıgürlerinin şematikleştirilerek yer aldığı bu kompozısyonlar Osmanlı döneminin karakterıstık özellıklerını taşırlar Tezhip kullanıldığı yer ve biçımlere göre, "zerefşan", "pençberk", "zencerek", "ulama", "kıvnkdal", "serenk" gibi isimler alır. Hat sanatının tamamlayıcısı olarak kabul edilcn tezhip, kendi alanının ustalannı çıkartlbnı Bevvab'a dayandırılır. lbni Mukle, kufi yazıyı gelıştırerek ondan sülüs ve nesih yazıyı meydana getirmiştir. O güne kadar olan geliştırmeler ise yazırun okunulurluğunu ılerletmek düzeyinde kalmıştı... azımızın başında da behrttığımi7 gı^ t y bı matbaanın Osmanlı sınırları ıçıne j gırmesıyle birlikte eski ıtıbarını ve işJL levını kaybeden hat sanatı, gunümüzde kaybolmak üzeredır Cumhuriyet sonrası dönemde çıkan sınırlı sayıdakı hat sanatçısı, bu konudd ürun vcrcn son temsılcıler olarak kabul edılırler. 1982 mayısında ölen son hattatlardan Hamıt Aytaç'ın, Cumhuriyet dönemı hat sanatında ayrıcalıklı yerı vardır 1891 yılında Dıyarbakır'da doğan Hamıt Aytaç'ın asıl adı Musa Azmı'dır Dıyarbakır Sıbyan Mektebinden sonra Askerı Rüştıye ve Dıyarbakır Idadısı'nı bıtıren Aytaç, sonra o zamankı adıyla Mektebı Sanayıı Nefise, yanı Guzcl Sanatlar Akademısı'ne gırdı Dahd Dıydrbakır'dayken sülüs ve rık'a öğrenmış olan sanatçı, tstanbul'a geldıkten son ra Tuğrakeş tsmail Hakkı Altınbezer, Nezen Emın Efendi, Hacı Nazıf Bey, Kemal Akdık gıbı zamanının önemlı hattatlarıyla ç^lıştı. Kaynaklar, hattat Hamıt'ın ıkı de Kuran yazdığını bclırtır Sanatçının en nıtelıklı yazıları ıçınde yer alan urunlerden byüp Camıı kubbe yazıları ıle Söğütlüçeşme Camıı kapı yazıları gösterılebılır Ayrıca Şışlı Camu'ndekı yazıları da burada belırtmekte yarar var. Mımar Sıııan Ünıversıtesı Geleneksel Turk Mehmcd Esat Yesari'nin tallk yavyla yazdığı Sanatları Kürsusu Baskanlığı'nı uzun yıllar yapan bır dığer hat ustası Emin Bann, Aytaç ıçın bir sayfa. Sıralamaya uymayan hattatlar £ K Dört minartli kufl yazı: "AUah birdir ondan başka tann yoktur." 23
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle