Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Önce bisiklet vardı... Paris'te Beaumarchais Bulvarı'ndaki küçük bir atölyede, 1870'li yılların en ilginç bisiklet modelleri yeniden üretiliyor. Sekiz yaşından beri bir bisiklet hastası olduğunu söyleyen Marco, bu işe girişmeden önce, bir depo dolusu eski bisiklet parçası toplamış. BtlyUk kentlerde hızla akan trafiğe karışmış bisikletlilere sık rastlanır. Ama eğer Paris'te iseniz, bu macerayı geçen yüzyıldan kalma bir bisikletle yaşama olanağınız var. Paris sokaklanndan birinde, üzerinde, çocuklann argosunda "bisiklet" anlamına gelen "Bicloune" tabelası asılı bir dükkânda, birbirlerine ve bisiklete âşık Marco ile Ve>onique, bisiklet meraklılarını sıcak bir jekilde karsjlıyorlar. Dükkânda, bisıklctin ilk icat edildiği yüzyıllardan kalma modelleri bulma olanağıni7 var. Marco, 1970 model bir bisikleti dikkatle inceleyen bir meraklıya hemen kısa bir öykusünü aktarıyor: Bisiklet fıkrı ılk kez, 19. yüzyılda yaşayan Drais Baronu'ndan çıkmış. Ancak baronun geliştirdiği Drais modeli bisiklet, hcm kullanışsız, hcm dc çok ağır olduğu için, çabuk terkedilmış. 1861 yılında bir cılingirci çırağı olan Henri Michaux, bisikleti yeniden canlandırmış. Michaux bunu Drais modeli bisikletin ön tekerleğinin üzerıne bir çıft manivela ekleyerek başarmıs. 1867 ve sonraki yıllar bisikletin altın yılları olmuş. Yüzden fazla yapımcının elinden geçen buluş, her seferinde daha da geliştirilmiş ve lastiklerin boyutlarındaki büyük farklılık ortadan kaybolmaya başjamış. Zincir ise Edouard Michelin'in buluşu. 1870'li yıllarda bisiklet gittikçe hafiflemış ve sonunda bugunku sekline kavuşmuş. 8 yaşından bu yana bisikletlerle ilgilcnen Marco, anne ve babası ile yaşadığı evin bodrum katını tam bir yedek parça deposuna çevırmış. Kimsenin işine yaramayan metal parçaları burada biriktıriyormuş. 11 yaşında iken bir gün bir çift pedal, bir zincir, bir tekerlek ve bazı metal parcalarını birleştırıp ilk bisikletini yapmış. Marco'yu etkileyen, bisikletin getirdiği bağımsızlık duygusu. Ona göre, motor ne kadar bağımlılık demekse, bisiklet de o kadar özgurlük anlamına gelıyor. lnsan kendi enerjisini kullanıyor ve üstelık aletı kolayca tamir edebiliyor. Marco, 1982 yılında Vdronique ile birlikte ilk dükkânııu açmış. "Bu biraz rastlanlı eseri oldu" diyor... "Bisiklet tamirini biliyordum ve bu işte buyıık bir pazar vardı. Bisikletle herkes ilgileniyor, herkesin hoşuna gidiyordıı." Marco, eski şeylere her zaman ilgı duyduğunu ve onlarda bir ruh keşfettiğini söy Marco'nun "Bicloune" atolyesinde hazırlanmış 1875 modeli Michaux marka bisiklet... lere büyük bir hayranlık duyanm ve caldırmaktan odum kopar. İlstelik parçaları bu harika alete dönüşlurmek, ancak bir gecemi alır. Her şeye ragmen bisikletin eski saltanatına kavuşmasına olasılık vermiyonım. Artık pazar kuculııyor." Marco, bisikletin larihten silinmesinin bir delilık olacağını savunuyor. Ona göre bisiklet tamamcn insancıl ve toplumsal bir ulasım biçimı sağlıyor. Bu nedenle, "Bu aletin larihten silinmesi bir felaket olur" diyor ve "Bisikletin en buyük dusmanı otomohil degil tembelliktir" diye eklıyor. lüyor. Eski bisiklet işıne de bu nedenle girişmiş. Bisikletin altın çağının ilk icat edildiği 1860'h yıllar ile 1930'lar olduğu, bugün ise bisikletlerin son derece kötü şekilde monte edildiği görüşünde. Marco'nun dükkânında eski bisikletlerin yanı sıra bunların yedek parçalarına da rastlamak mumkün. Marco ve V£ronique, en iyı mUşterıleri olan bir Japonun, Paristen 200 kilo eski bisiklet parçası satın alarak ayrıldığıru anlatıyorlar. Marco, bisiklet Uzerındeki deneyimlerini şöyle anlatıyor: "Bir bisiklet, montaj biter bitmez çalışmalıdır. Yaptığım bisiklet Derleyen: ZEYNEP DAĞLIOĞLU Üzüm taşunak için yapılmış genif bir sepeti olan bu "uç lekerlekli' de 85 yaşında. BMnd Dünya Savajı bncesindtn kalma, oldukça ftk ve geUpnif bir model J